Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
16 /1/ 1937 - tırlardadır. GİTTİKÇE ARTAN TEHLİKE ispanya'daki ihtilâal başlıyalı altı ay oluyor. Geçen temmuzdan beri me- sele gerek bu İspanya davası, gerek milletlerarası münasebetlerini ger - ginleştiren bir ihtilâf mevzuu olarak gittikçe, büyümüş, derinleşmiş, geniş- lemiş ve dallanıp budaklanmıştır. İhtilâl, İspanyada “halk cephesi” denilen sol cenah kovalisasyonuna karşı sağ cenahm bir hareketi şeklin- de başladı O zaman ne sol cenah ko. Mmünistti, ne de ona silâhla karşı gel- mek istiyenler faşist. Fakat İspanya davası olarak hareketin altı aylık bir bilânç yapıl hükümetçi olan sol cenahin daha çok sola saparak ko- münistliğe kadar gittiği, faşist dev - letlerinin yard temin etmek için Franko'nun da faşistliğe kadar yü - rüdüğü görülür .Askeri hareketlerin şiddeti de o derece artmıştır. Meselenin milletlerarası safhasına geçince; bu, daha çok dallanmış, bu- daklanmıştır. İhtilâl başladıktan bir- kaç hafta sonra birkaç İtalya tayya- resinin Frankoya yardım maksadiyle Cezairden geçerek İspanya Fasına gitmek üzere iken yere indiklerini ga zetelerde ne büyük heyecan ile oku - duğumuzu hatırlarız. Bu, İspanya toprağında küçük mikyasta bir Av - rupa harbı mahiyetini alan milletler arası mücadelenin başlangıcı oldu. Sovyet Rusya ve Fransadan silâh, harb malzemesi ve nihayet gönüllü asker İspanyaya akın etmeğe başladı. Hitler bunu, Almanya'da muvaffaki- yetle tatbik ettiği politika manevra- smra milletlerarası münasebetlerinde de tatbika elverişli bir mevzu telâkki ederek işe karıştı. Rayhştag yanğını hâdisesinin Hitleri ve partisini Al . manyada sağlam yerleştirmek husu- sunda ne derece yardımı olduğu ha- Almanya, İspanyadaki ihtilâl hareketini milletlerarası saha- sında tıpkı Rayhştag yangını hâdise- si gibi kullanmak istedi. Netice şudur ki, Londrada içtima ©öden bir karışmazlık komisyonuna, milletler cemiyeti konseyine ve İn. giltere ile Fransanın mükerrer teşeb- büslerine rağmen İspanya harbı, bir milletlerarası harbı olmak yolundan çıkarılamamışhr. İngiltere ve Fransa tarafından ya- pılan son teşebbüsün de alman ve İtal- ya cevablarından sonra suya düştüğü iddia edilebilir. Çünkü Almanya, İs-«< panyaya asker yollamaktan vazgeç - mek için ihtilâl başladığı sıralardaki statükonun iadesini istemektedir. Bu, İspanyada muharebe yapan gönüllü askerlerin geri gitmeleri demektir ki, Almanya bir emirle kendi askerlerini geri çekebilirse de hükümt kuvvetle- rine yardım için gelen gönüllülerin geri çağırılmaları mümkün değildir. -Londradan gelen haberler, İngiltere- nin kendi donanmasiyle harekete geç- mesi ihtimalinden bahsediyor. İngiliz dış bakanı Eden, ingiliz donanması- na bitaraflık hükümlerinin - tatbiki teşebbüsünde ne dereceye kadar yar. drm edeceklerini diğer büyük devlet- lerden sormak istemiş. Fakat bunun için hazırlanan nota kabinde okun - duğu zaman başta bahriye nazırı Ho. are olmak üzere muhalefet ile kar - şılanmış. Malümdur ki Hoare bir de- fa daha Eden ile kabinede çarpışmış- tı: habeş meselesini halletmek için Hoare - Laval teklifi yapıldığı sıra - larda, o zaman Eden'in muhalefeti kar: da Hoare kabineden çekilmiş. Fakat hâdiseler haklı olduğunu isbat ettiğinden tekrar kabineye girmişti. Bu sebeble Hoare'un büyük prestiji Oİ_duğundan onun kabul etmediği bir teşebbüsün ingiliz kabinesi tara . fından yapılması varid değildir. Yani ;,îî;ıîe ;îmherkeîe rağmen İspanye ü geçtikçe, Avrupa sulhu için daha tehlikeli olm diyor. akta devam e- A. $. ESMER B. Jorj Bonne Fransanın Vaşington elçisi oluyor Vaşington, 15 (A.A.) — Amerika hükümeti B. Jorj Bonne'nin Fransa elçi- Bi olarak Vaşington'a tayini hususunda- ki danışmaya muvafık cevab vermiştir. DIS HABE ULUS İspanyada âsilerin Esteponayı zabtettikleri bildiriliyor Cebelüttarik, 15 (A.A.) — Resmen haber verildiğine göre, âsiler Estepona'- yı zabtetmişlerdir. Royter ajansı, her i- ki tarafın ağır zayiata uğradığını haber vermektedir. Salamanka, 15 (A.A.) — D.N.B. a- jansının Malaga cephesindeki hususi muhabiri bildiriyor: Âsi deniz kuvvetleri, uzun müddet- tenberi hazırlamakta oldukları geniş mikyastaki taarruza dün girişmişlerdir. Karargâhr umuminin resmi tebliğinin haber verdiğine göre, âsi kuvvetleri, e- hemiyetli bir sevkülceyş noktası olan Es- tepona deniz kenarı şehrini zabtetmiş- lerdir. Hükümetçilerin insan ve malze- me kayıbı mühimdir. Madrid cephesindeki vaziyette hiç bir değişiklik yoktur. Diğer cephelerde ehemiyetsiz bazı harekât olmuştur. Üniversite mahallesinde harb Madrid, 15 (A.A.) — Dün saat 20.30 da hükümet idaresinin büyük toplarının sesi Madrid'in merkezinden şiştilmekte idi. Âsiler Üniversite mahallesi istikame- tinde mukabil taarruza geçmişlerdir. Ge- çen çarşamba günü kızıllar bu mahalle- de bir binayı işgal etmişlerdi. Milisler â- silerin yaklaşmasına müsaade ettikten B. Ruzvelt Enternasyonal sulh konferansını ne zaman taplayacak? Vaşington, 15 (A.A.) — B. Ruzvelt'- in, sulhün devamı için enternasyonal bir konferans toplıyacağiı hakkındaki ya- bancı kaynaktan gelen haber resmi ma:- hafil tarafından teyid edilmemektedir. Diplomatik mahfiller bilhassa Fransa ve Almanyanın ekonomik ihtilâflarını hal için sarfetmiş oldukları mesai neticesi o0- larak bu iki memleket münasebetlerinde baş göstermiş olan iyileşmeden sonra, B. Ruzvelt'in böyle bir harekete girişmesi- ni ihtimal dışında addetmektedirler, Siyasi mahfillerin kanaatine göre, cumhur başkanı, enternasyonal mahiyet-; te bir harekette bulunmak için hiç ol- mazsa bir kaç ay bekliyecektir. B. Troçki, . . Meksikada bir . .w çiftliğe d d yerleştirilecek Meksiko, 15 (A.A.) — Troçki Mek- siko'da kalacktır. Doktor Zollinger Troçki'nin ahvali sıhhiyesinin şayanı memnuniyet olduğunu ve hükümet mer- kezinin havasına mukavemet edebilece. ğini söylemiştir. Koyaan'da Troçki için bir çiftlik ha- zırlanmaktadır. Bu çiftlik bir süt sendi- kasının malıdır. Buraya geldiği gündenberi Troçki ressam Rivera'nın evinden dışarı çıkma- mıştır. İki kâtibiyle birlikte devamlı o- larak çalışmakta ve çoktanberi terketti- ği muhaberatiyle uğraşmaktadır. Amerikadaki grev General motors fabri- kalarında grevcilerin sayısı 30,000 ni buldu Nevyork, 15 (A.A.) — Mişigan dev- letinde kâin Flint'deki otomobil endüst- risi grevi gitgide genişlemektedir. Umu- mi vali bu havalide mevcud olan muha- fiz alayının 2300 kişiye iblâğını emret- miştir,. General Motors işçisi grevine şimdi 30.000 kişi iştirak etmektedir. Malzeme yokluğu dolayısiyle Chevrolet firmasının iki fabrikası daha kapanmaya mecbur olmuştur. Asilerin Madrid cephesinde yeni bir taarauzu sonra şiddetli bir mitralyöz ateşine baş- lryarak düşmana mühim mikdarda tele- fat verdirmişler ve bir adım geri gitme- ınişlerdir. Dün akşam bu mıntakada tü- fek ateşi devam etmekte idi. Görmenler her iki tarafın da cesurca harb etmekte olduğunu söylemektedir- ler. Âsilerin yeni bir taarruzu Sen - Sebastiyen, 15 (A.A.) — Rad- yo istasyonu âsilerin Madrid mıntaka- sında yeni bir taarruza başladıklarını haber vermektedir. Bu habere göre kı- zılların bir mukabil taarruzu tamamiyle akamete uğramış ve kızıllar mühim mik- darda zayiat vermişlerdir. Fransız Parlamentosu Gönüllüler hakkındaki projeyi kabul etti Paris, 15 (A.A.) — Parlâmento ka- nunlar komisyonu gönüllüler hakkında- ki projeyi ittifakla kabul etmiş ve suçun tekrarlanması takdirinde azami cezanın, yani bir sene hapis mahkümiyetinin tat- bik edilmesine 9 reye karşı 14 reyle ka- rar vermiştir. Fransız Bankası hakkında bir haber Paris, 15 (A.A.) — Fransız milli bankasının bazı mr leleri hakkında tafsilât veren lö Jur gazetesi, diyor ki: “Valensiya hükümeti ile sıkı bir şekil de işbirliğinde bulunan hususi bir banka ya avans vermeye razı olmakla, bu banka nın umum direktörü, İspanyanın mark- sist idarecilerine yardım etmiş bulunmu- B. Eryo, PFransanın Milletler Cemiyetinde olduğunu söyliyor Fransanın bütün ümidlerinin Milletler Cemiyetinde olduğunu söyliyen B. Eryo Paris, 15 (A.A.) — Parlâmentonun dünkü celsesinin başlangıcında tekrar reisliğe seçimindenberi ilk nutkunu söy- liyen B. Eryo, Fransanın sulhçu emeller beslediğini kaydettikten sonra demiştir ki: “— Fransanın bütün ümidleri millet- ler cemiyetindedir. Bu cemiyeti müdafaa ve islâh etmekten vaz geçmemiştir. Fran- sa diğer milletleri müzayekaya sokarak refaha kavuşmak istemiyor. Başka mem- leketlerle makül anlaşmalar imza etme- ğe her zaman hazırdır.” » B. Eryo fransız milletinin müttehid olduğu noktasında israr ederek memle- ket tehlikeli olduğu zaman Fransanın bir tek vücud olarak mukavemete hazır bulunduğunu ilâve eylemiştir. Amerikada bir çok şehirleri su bastı Nevyork, 15 (A.A.) — Tufanı andı- ran yağmurlardan İllinois, Missuri, İn- diana ve Ohio devletleri arazisini sular kaplamıştır. Bir çok merkezler tama- miyle suların istilâsına maruz kalmış ve yor mu?” münakalât durmuştur. SON DAKİKA D.N. B.nin Şark devletleri bloku hakkındaki bir haberi ve Anadolu ajansının notu Kudüs, 15 (A.A.) — D.N.B. ajansı bildiriyor: Emniyet edilecek bir kaynaktan haber alındığına göre, ve Afganistan arasında bir devletler bloku vücuda getirmek için Tahranda ya- Ankara ile Bağdad arasındaki derin görüş farkların- pılmakta olan görüşmeler, dan dolayı akamete uğramıştır. Türk murahhas heyeti, bu mesele hakkında hükümeti ile görüşmek lüzu « munda olduğunu söyliyerek Tahrandan lerin kati surette suya düştüğünü gizle addedilmektedir. İyi haber alan mahfiller, bu akameti, kovanın bir fiaskosu şeklinde tefsir etmektedir. Anadolu Ajansının notu: Bizfm malümatımıza göre Ankara ile Ne Bağdat, ne Tahran, ne Kâbil ve ne de hiç bir şark devleti arasında hiçbir ihtilâf olmadıktan başka devam ermek- te olan dostluk münasebatı da hergün da ha kuvvetlenmektedir. İtalyanm bir kararı ve Londrada memnuniyet Londra, 15 (A.A.) — Royter bildiriyor : İtalyanın, başlıca diğer deniz devletleri de kendisini taklid etmeğe muvafakat ettikleri takdirde, yeni yaptığı iki kruvazörü 356 milimetreden daha büyük çap- lr toplarla cihazlanmıyacağını temin etm eğe hazır olduğu dış bakanlığınca haber alınmıştır. Bu haber Londrada büyük bir memnuniyetle karşılanmıştır. Çünkü Japonya hariç olmak üzere başlıca deniz maya sahip devletlerin hacmi 356 milime trelik toplar kullanmağı kabul ettikleri anlaşılmakta ve bu suretle tonaj ve büyük çaplı toplar yarışına nihayet verilece- ği ümid edilmektedir. Fransanın atlantik filosunun manevrası Paris, 15 (A.A.) — Fransanın Atlantık filosu, Afrikanın garb sahilleri boyunca y.apacağı on günlük manevralara başlamak üzere bu sabah Bresteden hareket etmiş- tır. Bu filo aşağıdaki gemilerden mürekkebtir: Lorren, Provons ve Brelagne kruvazörleri, Bearun tayyare gemisi, üç torpido muhribi filotillası, sekiz torpido filotillası ve iki denizaltı gemisi filotillası. Bu filodan Bearn ve Jul Verne gemileri ile beş denizaltı gemisi, asıl filoya Dak- kar sahillerinde iltihak etmeden evvel,Mader'e ve Yeşil burun adalarına da uğrıya- caktır. Suriyede kurulmak istenen ordu Kudüs, 15 (A.A.) — Suriye millicileri dört sene içinde iki misline şıkarılmak üzere elli bin kişilik bir milli ordu vücuda getirmek fikrindedirler. Mutedil milliciler, Lübnan cumhuriyeti ile İskenderun Sancağını da ihtiva ede- cek federal bir Suriye devleti vücuda getir mek arzusundadırlar- Türkiye, İran, Irak ayrılmıştır. Fakat bu beyanat görüşme-. mek için ileri sürülen bir bahane gibi İngilterenin bir muvaffakiyeti ve Mos- devletleriyle nisbeten küçük bir donan- LERİMİZ EEzmma hemenefek mevzuu Sancak davamız« dır. Cumhuriyet'te Yunus Nadi, San- cak'taki müstemlekeci larm, görmenler heyetine Sancağın türk ol- madığı kanaatini vermek için sarfet. tikleri mezbuhane gayretleri kayde « derek, görmenler heyetinin vazifesi ne olduğunu araştırıyor. Filhakika, bu görmenlerin gönderilmesi, türk delegesi tarafından Sancaktaki şid - det hareketlerine nihayet verilmesi için mahalline enternasyonal bir za- bıta kuvvetinin gönderilmesi teklifine fransızlar tarafından mukabil teklif olarak ileri sürülmüştü. Şu halde gör- menlerin Sancakta mevcudiyeti an . cak, fransız sömürge memurlarının tethiş hareketlerine mani olmak için- dir. Yoksa Hatay'ın türk olup olmadı- ğını tetkik için değil. Fransa tarafınt dan Ankara muahedesiyle tasdik e. dilmiş olan bu keyfiyetin — yeniden mevzuu bahs olmasını Türkiye kabul edemez. Tan'da Ahmed Emin Yalman, San- cak'ta Fransa'nın bize karşı almış ol- duğu menfi vaziyete şimdiye kadar “bir gençlik aşkı,, diye tavsif ettiği fransız dostluğu ve fransız — sevgisi yüzünden katlanmış — olduğumuzu, fakat her tah ülün bir hududu ol duğunu tebarüz ettiriyor: “biz cenub hududumuzdaki iştikrarsız, korkunç vaziyet kugısındı. şunu — istiyoruz: Fransa ile ya tam dost olalım, İngil . tere ile olduğu gibi karşılıklı emniyet kuralım ve cenub hududumuzda. hu- zur ve istikrar olduğunu bilelim; ya- hud iki taraf biribirini açıktan açığa düşman tanısın ve muallakta kalmış bir düşmanlık vaziyetinin bütün akı - betlerini ve ini göze alsın.” e Açık Söz'de, Pariste dostça müza. kere sözleri söylenirken Sancakta düşmanca hareketlerin belirdiğine işa ret eden Aka Gündüz diyor ki: “Dü- — ğüm noktası şudur: Fransa o mınta « kada ister otoriter olsun, ister olma. sın, bütün mesuliyet kendisindedir. Bilhassa birçok akıbetlere ve ihtilâf- lara gebe olan bu azgınlığın doğura- bileceği neticed. ldür. Bunu açık ve peşin söylüyoruz. Kısa bir in- tizar devresinde olsun, —Fransa, iyi niyetli ise, bu otoriteyi biran evvel tesis etmelidir. Lâf ve müzakere son. Yüi Kurun'da Sadri Ertem, Şam'ın Be- rut'suz yaşayamıyacağını tasrih ede- » rek suriyelileri hakiki menfaatlerini idrak ederek ona göre cephe almala- rını tavsiye ediyor. e Son Posta'da Muhittin — Birgen, Sancak'ta, bütün unsurları ayırarak biribirlerine dü tmek h daki müstemlekeci siyaseti anlatarak, bu manevraların acıları çok çekmiş olan Hatay türklerine hitab ediyor, ve onlara hakları uğrunda aktif bir cidal tavsiye ediyor. GARB EDEBİYATINI TANIMAK Kurun'da, Nurullah Ataç, bizde, dünya edebiyatının büyük eserlerini okumaktansa bunların hulâsalarını okumak ve muharrirleri hakkında kı-« saca fikir edinmek temayülünün çok- luğuna işaret ederek, bu acele bilgi toplama merakının mahzurlarına işa- ret ediyor, ve ehemiyetli olan şeyin kemiyetten ziyade keyfiyet olduğu . nu, bir muharririn eserlerini okuma - tetkik kitablarının bir fayda vermiyeceğini dan onlar etrafında yazılmış söylüyor. AVUKATLAR KANUNU. Avukatın sosyal hayattaki büyük rolüne işaret eden Muhittin Birgen, yeni kanunla memleketimizde bu lekin moral cephesini kuvvetlen- dirmek için konulan hükümleri çok yerinde buluyor. Ve bilhassa — fakir halkın işlerine meccanen bakacak bir organizasyon kurulması hakkındaki kararm ne kadar yerinde olduğunu hatırlatarak bu yardımın kabil oldu. ğu kadar geniş tutulmasını temenni ediyor.