2 Ocak 1937 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 1

ae LU 2 SONKÂNUN 1937 CUMARTESİ& Son haberlerimiz beşinci sayfadadır ADIMIZ, ANDIMIZDIR HER YERDE 5 KURUŞ KAAAAA/ ATATÜRK yeni yıl tebriklerine teşekkür ediyor ve saadet dileyorlar İstanbul, 1 (A.A) — Riyaseti Cümhur Umumi Kâ- tipliğinden : Yılbaşı betiyle ketin her yerinden gelen ve va- tandaşların heyecan ve temiz hisleri ile samimi temennilerini bildiren telgraflardan Atatürk mütehassis olmuslar ve teşehkür_— lerini ve yeni yıl için saadet di- leklerini iletmeye Ana_dolu A- jansını memur etmişlerdir. AA ' *N Gündelik AĞAÇ DÜŞMANLIĞI H. Resid Tankut Cümhuriyete- geçen Türkiyede diri ve gürbüz hiç bir şey yoktu. Ye- niden sağlığa ve feyze kavuşturulan tesislerin sayısı çoğalınca sırsar gel - mediği için henüz el sürülmiyenlerin hali tüyleri ürpertmeğe başladı. Ağaç ve orman işleri bunlardan - biridir. - Yüzyıl var ki ağaç ve orman: aley - hinde cephe almmış düşman gibi hırs ile doğranmakta, şiddetle koğulmak- tadır. Donanmanm ağaçtan yapıldığı devirde her gemi direği ağaç katilleri için bir dar ağacı idi. Korku ve saygı batli Anadolusunu bir ağaç deryası halinde tuttuğu müddetçe Sakaryayı donanmalar taşır büyük bir nehir o- larak tanıyoruz... Bir aralık on ye - dinci asır başlarında onu Sapanca gö- lü üzerinden İzmit körfezine indir- meği düsündüler. Bu suretle Sakar- ynam suları türk donanmasını İzmit- n alıp Karadenize geçirecek idi. illit Müdafaa heybetinde olan bu büyük işe iki büyük ve tanmmış Ko- mMmutanı memur etmişlerdi. Ferhat, ve Sinan Pasalar (Kâtib Çelebi Takvi- müttevarih.) O devirdeki sularm hepsi Sakar- ya gibi idi, Çok değil yalnız yüzvıl önce yapılmış köprülerin büyüklüğü şimdiki cılız derelerin o zamanki su- ları hakkında bir fikir verebilir. Suları kurutan ve delirten bu gü- nah kimindir? Ağaç kıran ve orman söndüren hırsın kaynağı nerededir? Bu sorular yakın sosyolojimizin iç ağrısına ve ince hastalığına işaret e- derler. Bu; konumuz bakımmdan önemli olduğu için kısaca bahsede - lim: O devirlerin idare gövdesinde başlıca şu hastalıklar vardı: Şuursuzluk, kayıtsızlık ve bilgisizlik. Milli olmryan hükümetler avnı zamanda şuursuz, kayıtsız ve bilgi- siz olursa anlaşılmaz, tarife sığmaz bir belâ kesilirler. Bu yüzden Ana - doluda türemiş celâli, Sipahi ve deli fırtmalarınm kaç yüzyıl sürdüğü ve ne kadar yıkıcı ve kıyıcı olduğunu biliriz. Yarı ihtilâl yarı müdafaa fa - kat çokca haydutluk diyebileceğimiz bu hareketler Anadolunun toprağa ve tarıma bağlı büyük ve âbâdan köv- lerini dağıttı. Gene o kanlı ve ateşli hareketlerden uzakta kalmak kay- gusu bu dağılmış ve parçalanmış öylerin ümitsiz halkmı ormanların girilmez sıklıklarma ve yalçın kaya - dı:mBire;ııı-:;ekz dsivriliklerine cekiyor- . Vi r U .. .. aşiretleri koğmak hareketi la..kip &- der. Çerçekte türk kalmak arzüsiyle osmanlılaştırmak gayretinin boğuy : masından ibaret olan bu kanlı savşa dahi türk halkını göçebeler halinî getirdi. Sulu, feyizli ovalar boşalı- yordu. Tekrar yerleşmek istivenlerin aradığı topraklar şu vasıfta idi: (Sonu 6 ıncı sayfada) T.C.D.D. Avrupa hattı Dün, Sirkeciden kalkan ilk tren halkın coşkun tezahürleri arasında hareket etti yılı ile birlikte, tarihe Edirne ve Trakya İstanbul, 1 (Telefonla) — Şark de- miryollarının hükümetçe satın alınma- sı üzerine Devlet Demiryolları ta afın- dan tahrik edilen ilk tren bu sabah saat 8.50 de halkın coşkun tezahürleri ara- sında Sirkeciden hareket etmiştir. Avrupa hattının ilk işlemesi dolayısiyle yapılan törende bir nutuk söyliyen İstan- bul vali ve belediye reisi B. M. Üstündağ Baştan başa bayraklarla donanmış olan garın içi ve cadde halk ile dolmuş- tu. Vali ve belediye reisi B. Üstündağ, Emniyet direktörü, Devlet demiryolları umumi müdürü, vilâyet ileri gelenleri, Parti İlyönkurulu üyeleri, mai; müesse- seler ileri gelenleri ve matbuat mümes- silleri istasyonda hazır bulunuyorladı. İstasyonda Vali B, Üstündağ aşağı- daki nutku söylemiştir: Ş “— 937 senesinin ilk günündeyiz. İlk işimiz Avrupa ktrasındaki demir- yollarımızın ilk trenini kaldırryoruz. Türkiye cümhuriyeti yeni baştan demiryolu yaparken bir yandan da ya- BODAABE L U SŞ N SADADURARI. BUĞÜN İÇSAYFALARIMIZDA İKİNCİ SYFA'DA : Yankriar — Bugünün leri — İç haberler. ÜÇÜNCÜ SAYFA'DA : Seyahat notları: 'Garbi Trakyada — Necatinin kabri başında — Son haberler. DÖRDÜNCÜ SAYFA'DA : Harbi önlemek için en mühim rol Britanya'ya düşüyor — İngi- liz - italyan uzlaşması — Cengel kitabı tefrikamız. BEŞİNCİ SAYFA'DA : Sağlık bahisleri (fezeler, gudde- eğlence- ler ne iş görürler ) — Düşünüş- Radyo — İspanya iç harbi — Son Dakika ALTINCI SAYFA'DA : Yeni yıl dolayısiyle devlet ve hü- milletlerine Bilinmiyen İnsan kümet adamlarının dilekleri — tefrikamız. İstanbul vâli ve ve belediye reisi, memleketimizde yebancıların elinde bulunan son hattın da, 1936 nutkunda tebarüz ettirdi. karışmış olduğunu bayram yapıyor bancı ellerde bulunan bütün demir yol. larını kendi eline almıştır. 936 senesiy- le beraber memleketimizde yabancılar ile işletilen demiryolalrının sonuncusu da tarihe karışmış bulunmaktadır. Büyük Başbakanın şimendifer siya- setinin bu parlak muvaffakiyetini can- dan kutlar, muvaffakiyetler temenni e- derim.,, Bundan sonra umum müdür B. Ali Rıza Erem de şu hitabeyi söylemiştir: “— Bu hattın ehemiyeti herkesçe malümdur. Binlerce istanbullunun bu- raya toplanması da bu ehemiyetin bir delilidir. z 936 senesinde Afyon « Antalya hat- larrımız Karakuyuda Aydın hattı ile birleşti. Antalya - Sıvas hattı Hekim- hana vardı. Irmak - Filyos hattr Çatalağzında ilk kömür kaynağına erişti. 64 sene bu memlekette kazançtan başka bir şey düşünmiyen şark demiryolları, nihayet “elimize geçti. Trakyanın kalkınmasına, îcümhuriyetçî. halkçı bir işletme teşki- Sancağa giden görmenler Adanadan geçerken Yenice istasyonunda kabulettik leri hatay heyetiyle görüştüler Adanada hata y!ılar!a) görüşen görmenlerin Adana, 31 (A.A.) — Milletler cemi- yetinin, Antakya işlerini tetkik için gön- derdiği heyet Yenice'den geçerken Mer- sin ve Adana'dan gelmiş olan bir çok hataylılar istasyonda toplanmışlardı. Burada bulunan bir hatay heyeti tetkik (Sonu 2. inci sayfada) - İspanya isyanının ;enternasyonal - tarafı Alman cevabının ana hatları nihayet belli oldu Fon Noyrat, İngiliz, elçileriyle gönüllüler işini görüştü Berlin, 1 (A.A.) — Dış bakanı Von Noyrath dün Fransa, İngiltere ve İtalya elçilerini kabul ederek gönüllü mesele- si hakkında Fransa ile İngiltere tarafın- dan yapılan teşebbüslere dair alman ce- vabının başlıca hatlarını bildirmitir. Bu cevab 11 ikincikânundan evvel tebliğ edilmiyecektir. Salâhiyetli mahfiller alman cevabı« nın İtalya ile bir danışmadan ve Roma ile tamamiyle anlaştıktan sonra verile- ceğini temin etmektedirler. Almanya evvela bazı noktalar ve bil- hassa kontrol meselesi hakkında izahat istiyecektir. Almanya, İspanya hükümet- çilerinin hizmetinde bulunan yabancı gönüllü meselesini bahse mevzuu ede- (Sonu 3. üncü sayfada) YA Noel yortuları dolayısiyle biraz aralanan muharebeden Fransız ve İtalyan Karışmazlık komis- yonu tali komitesi toplandı İki tarafa da sermaye verilmemesi meselesi görüşüldü Londra, 1 (A.A.) — — Karışmazlık komisyonunun iki mütehassıslar tâli ko- mitesi İspanyaya gönüllü gönderilme- si ve yabancı memleketlerden İspanya- ya transit yapılması hususlarına mani olmak için zaruri olan kontrol ile ka- nuni tedbirleri münakaşa etmişlerdir. (Sonu 3. üncü sayfada) nefes alan madridliler sokaklarda “Madrid alınamaz,, sözlerini taşıyan levhalarla dolaşmışlardır, Adanadaki hataylılar, görmenlere Sancaktaki zulüm ve kanunsuz — hareketleri anlattılar ve bu işin iyice incelenmesini heyetin vicdanından beklediklerini söylediler KA İstanbul rrhtrmrnda alınmış bir resimleri heyetiyle görüşmek istedi. Heyet def« hal antakyalıları trenin yemek salönun- da büyük bir nezaketle kabul etti. An- takyalılar heyete Antakyada cereyan e- den zulüm ve haksızlıklardan ve reva — görülen gayri kanuni hareketlerden bahsederek bu işin derinden ve inceden inceye tetkik edilmesini heyet azâsının vicdanlarından beklediklerini, milletler 'c.eşniyetinin yüksek otorite ve sempati- sinin mutlak surette muhafaza edilerek Antakyadaki türklerin ehemiyet ve dik- katle dinlenmesini, çünkü orada bulu- nan sömürge memurlarının bir çok taz- yik ve tertiblerle delegelerle temasa girmeleri ihtimali olduğunu söylediler, Delegeler cevab olarak antakyalılart gösterdikleri bu nazikçe taleblerin tama« men göz önünde tutulduğunu, tarafsız« (Sonu 2. inci sayfada) a - Politika: Yeni yil eşiğinde İysa, bundan 1937 sene ve birkag gün evel doğdu. İysa diye bir insan mevcud olmuş mu«s “dur, onu bilmiyoruz. Fakat madem ki bir İysevilik vardır: İysayı kabul etmeli Jâzımdır. Bir hayal olsa bile, pek az ha« kikatlar ondan daha doğru ve ondan da« ha eskidirler. ' İysa öldükten 60 sene sonra Sayda'daş birkaç kişi toplandı. Bunlar hrıristiyan« lığın, Romada, ilk faziletlerini kaybet« tiğini iddia ediyorlardı. Aralarında İysa gibi hareket etmeği, onun gibi yaşamas« ğı, onun gibi yiyip içmeği kararlaştır« dılar. Müteassıb Tromalı hıristiyanlar ise, bu adamları, dinde bid'at çıkarıyor« lar, diye astılar . Eğer Karl Marks dirilip 1937 ikinci kânununun birinci günü Odesaya ayak bassaydı, ilk boylıyac,ağı yer Siberya idi. Paralı, devletli, ordulu, mülkiyetli ve verasetli komünizm: Karl Marks o« lunuz da bunu anlayınız! En büyük kuvvet hayat ve onun ha« kikatleridir. Fakat bu hakikatlerin ce« birlerini, faziletsizlik ve opürtünizmi neticeleri diye kabul etmek gaflet olur. Bir inkılâb, eğer garb inkılâbı ise, ya« ni, kuvvetini tâ eski yunandanberi ge« len müsbet düşünceden ve hür tefeka kürden almışsa, o, hayat hakikatlerine uymağı bilir; kendini düzeltmeği ve devam etmeği bilir: işte hıristiyanlIık; işte bolşevizm! Eğer bir inkılâb, şarklIrı ise, ya« — Sayfayı çeviriniz —, b