25 Nisan 1936 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 2

25 Nisan 1936 tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

SAYFA 2 Yarı - Sıyasal Savoyalı Prens Öjen yahud bir nasyonalizm peşinde.. Prens Öjen, Osmanlı - ordularını 'Oorta Avrupadan çıkaran Avusturya h:kum...a.ma. ne?” diyeceksiniz. PMI Öjen, Avusturya orduk ma, fransızlara karşı da kumanda et- miş ve, başlangıçta kazanmış, sonun- da kaybetmiştir. Yine “Bize ne?" diyeceksiniz. Doğru. Fakat, bundan ce yaşamış ve bu büyül h mış olan bu adamın, şu sıralarda, her tarafta adı geçmektedir. Her 'arafta, “yani Almanca konuşulan Avrupada, Buna karşı da bir şey- dene'n: kü, bir büyük ir. 200 dönümüdür. Elbetteki kendisinden ba! sedilecektir. Şu var ki, orta Avrupa'nın bazı matbuatı, Prens'in Avrupayı osman- hlık ve islâmlık. barbarlığından kur- tarmış olduğu iddiasma hususi bir e- hemiyet vermektedir. Osmanlılık ile isiâmlık, gittikleri yere barbarlık mı götürmüşlerdir? Bu suale cevab ver- jmezden önce, Avrupa emperyalizmi- nin gittiği yerlere neler götürmüş ol- duğunu ve bugün bile neler götür- mekte olduğunu Fakat, bu iddiaya da bir diyeceğimiz “yoktur. Çünkü osmanlı im; &u ile olan alâkamızdan sanlık ve bugünkü ileri | alâkamız çok daha kuvvetlidir ve bu- munla iftihar ederiz. Yalnız, osmanlı imparatorluğu- 'nun orta Avrupa'dan ç::ı:lmıııg'ı: mxdg meden bukadâr duruluvör? vusturya imparatorluğu, büyük ir tarihe maliktir. Bu tar ribin ’::k Osmanlı orduları tehlikesi” Avus- e a ı'çtııE: n s:veilı ne'de'en şe- zefiz fasıldır. Sonra avtsturya im —ıı-ıımslı.uıuhlııı —ıılılıı de-, BAA ae e| ,Ş' haldefbu işrein mahtarAcdlı? İ " Bügüükü tükün, bazı'otta Akıru- pa matbuatında'manası “millet düy- Busunu kamçılamak ve uyanık tut- mak arzusu olsa , nun ya bir hayli gevsedi; d Henüz teşekkül edemediğine delket eder ama - bu memleketler bakımm- dan, makul bir gi Şu var sene'önce ota- Tardan geçmiş “olan türk tehlikesini 200 sene sonra âyni kahramana'ber- taraf ettirmek, meselâ Ansehluss teh- likesini önliyebilir mi? Meselâ macar irredenta'sını gerçekleştirebilir. ,ııı) Neşriyatı okurken, bir rokta gö- fümüze çarptı. -Prens- hak'ında çı- kan yazılar, iki ayrı kaynaktan kuv- vet almaktadır. Hitlerci Almanyanın tesiri altmda bulünün matbuatta, Prens'in daha ziyade fransızlara 41 kazandığı zaferler tebarüz etti mektedir. Katolik Avusturya tesiri altımda bulunan matbuatta ise, din Bu da gösteriyor ki, Prens Öjen, olimi.ııluımııneıınııdıhı is- ım.ı..ıııı.mmn....ı.n bir SA Yezii besdliği Kçir turya ordusunda, kalmıştır. Yoksa, eğer vücudca cılız olmasa ve eğer is- teği yerine getirilmiş olsaydr on dör- düncü ve on beşinci Louis'lerin em- rinde, fransız ordularını zafere götür- müpş olacaktı. Savoyalı Öjen böyle bir Öjen'di. Habeburglar rejiminin “daha doğrusu o zamanki Avrupanın nasyonalist hareketlere ne kadar az müssit olduğunu bundan iyi ne gös- terir. Buna rağmen, fakat Prens' hiç olmazsa 200 yıl sonra bir milli kahraman yapmak lâzımdır. İsterse, “millet” denilen sosyal kategorinin bizzat kendisi, ancak bir buçuk asır- lik bir hakikat olsun... Biz, şimdiki türkler, — kemalist <yolda ifadeyı türkler, bü'işe ve'bu gibi işlere omuz silkerek bakıyoruz. Neden> Eğer istesek, tarihimizi liyelim, . Fakat, istemeyiz. Bizim için çün- kü, yarının kükür zaferleri dünün din ve mezhep muharebelerinden çok daha mühimdir. Müsaade edilirse, #mralarda tertip e- plan “Türklere karşı zafer ni, biz, istihfaf ile karşı- hyacağız ve — Avrup: Halkevinde konferans Halkevi Başkanlığından: Bugün: 16,30 ve 18,30 hal le verilmekte olan ekonomik konferans- lk mektep talebeleri- daire müdürlüğüne — müracaatla biletlerini almaları ilân olunur. ULUS 25 NİSAN 1936.C'İNMARTESİ İÇ HABERLER İSTANBUL TELEFONLARI: B. Necmeddin Sadık Cenevreye gidiyor İstanbul 24 — Milletler c de Türkiye daimi delegesi, lavı B. Necmeddin Sadık Cenevreye hareket etti. Artist küçük Kemâl öldü İstanbul, 24 — Şehir tiyatrosu ar- tistlerinden Küçük Kemal dün gece öldü. Cenazesi yarın kaldırılacaktır. Tarım Bakanlığının bir Sadığa Tarım bakanlığınca gönleri- len takdirname bugün kendisine ve- vildi. Gazi köprüsü İstanbul, 24 — Gazi köprüsünün 'temel atma töreni mayıs başlangıcır- da yapılacaktır. Şehircilik mütebas- ıt B. Jan Prost'an gelmesinin mayır Ortasma kaldığı söyleniyor. Türk Kodeks'i için çalışmalar İstanbul, 24 — Türk ecza kodeksi komisyonu 'yeniden — toplantılarına başladı. Evelce seçilen eski komisyon bugün yeni heyete şimdiye kadar yap- ü işleri Bildirdi. Kâğıt kontenjanı verildi Finlandiyaya yeniden 918 ton kâ- kararname bugünkü resmi gazetede neşredilmiştir. Rotatif kullanan gazetelerin her biri bu kontenjandan azami altmışar ton istifade edebileceklerdir. Deniz yolları idaresi umumi heyeti İstanbul, 24 — Deniz yolları idare- #i umumi heyetinin mayısın ilk hafta- * İstanbul, 24 — Bugün hekimler odasında Varşova tıp fakültesi profe- sörlerinden Dr. Göbel bir konferanı verdi. * İstanbul, mahkemesindeki yabancı 'gün memlketlerine döndüler. * İstanbul, 24 — Eski gazeteciler. den Südettinin cenazesi bugün kaldı rıldı. * İstanbul, 24 — Hava yolları idare- inin İngiltereye ısmarladığı üç yolcu 24 — Türk - fransız bu. * İstanbul, 24 — İstanbul limanını ziyaret eden fransız torpidoları yarın döneceklerdir. KAMUTAYDA Dün kabul edilen projeler dün Tevfik Fikret Sılay'ın başkanlığında toplanmıştır. Cumuriyet Merkez bankası kanununun - 92 inci maddesinin tefsirine lüzum olmadığına dair büdee encümeni - mazbatasiyle, de. nizyolları Akay işletmeleriyle fabril havuzlar dairesi sinaların vergi alâkadar bulunmadığına dair tefsir maz- bataları, devlet memurları aylıkarının tevhid ve teadülüne dair kanuna bağlı iki sayılı cetvelde gösterilen milli müda- fan vekâleti kara kısmı memurları arası a iki memur ilâvesine, İstiklâl harbr malüllerine verilecek para mükâfatı hak. kondaki kanuma bağlı cetvelde değişikdik yapılmasına, kazanç vergisi kanununa bir madde eklenmesine, sovyet memle- ketlerinden getirilen mazotun gümrük ve istihlâk resimlerine, yunus balıkların. dan çıkarılan yağların av vergisinin istis. 'nasna dair kanun projeleri görüşülmüş ve kabul edilmiştir. Kamutay pazartesi toplanacaktır. Aziziye tünelinde çalışmalar telif katarların geçmesine müssit olma. dığı için Devlet Demiryolları idaresi tarafından genişletileceğini evelce yaz - mmıştık. Bu ameliyata son günlerde başı anmıştı., “Ulus (Başı T. inci sayfada) aman hüküm ifade eden bir fiil ma- katındadır. Başka dillerg: füli ayrı kelimelerle ifade e-' )' bu gayet genel anlamı bu rıyan “gar” keli- k dilinin zenginliklerin - gi Ketimenin etimolejik şekli ga. BNN YaŞ (2) Av: Ana kök anlamını üze- Tine alarak temsil eden birinci de- rece prensinal köktür. (3) Ar: Bu anlamın herhanci bir noktada veya sahada tekarrür ve temerküzünü anlatan el (A * av - ar — ağavar) sö- zijnde, ana kök kendisini - tem: €den elemanla kaynasarak, basta- ki vokal de düşmüş, böylece keli - me son fonetik ve morfolojik şek- Tini almıştır: VAR. (Var): “esas varlığın tekarrür yöşlemerküsü''ağranlatan bir aö lür, BAR,PAR Not: 1. — Türk lehçelerinde (var) kelimesinin (bar) ve (par) şekilleri de mevcuttur. Bunlar, doğrudan doğruya (1 -p) kategorik değişmeleriyle yapıl- amıştır. Ana kök anlamını üzerine alarak temsil eden prensipal ele- VARMAK — (Var) sözül mizdeki manaları şunlardır. olmak, var olun, var ol- « sun, vardır, var idi, var iken, var « ise, var etmek — vücude getir- « mek, yaratmak, var « (sarfetmek, bazuya vermek) « mevcut kuvveti; 2. (isim) mev - « cut olan şey, mal, servet, mame- « lek: varını sarfetti, varım ti « 3. (manayı fül gi un Dil. Yazıları « şey var. » (1) T do (Varışı marma, varmak ke- « limelerinde olduğu &ibi) var. - « b gilmer yellmeroenal belma « 2. bal 3. müncer olma, TAMkG Helleamei £ « yanaşma, tekarrüp, müracaa! * 8. intikâl, anlama, tefekhüm; 6. « dalma, kendini verme; 7. ıyma, « cüret etme. acımama, çekinme- vaf2) “Bü ikihci serideki manalardan bir taktmının mecaz yolıyle sonra- dan verilmis olduğu meydanda - dır: meselâ “on beş yaşma vardı, borcum şu kadara vardı, iş bu ne ticeye vardı, avağına vardı, sözün nüktesine, vardı, uykuya vardı, söylemeğe aözı nasıl var: &ibi cümlelerden çıkarılan “baliğ olmak, müncer olmak, mün- tehi olmak, neticelenmek, yanaş - mak, tekarrüm etmek, müracaat lamak, .me olur ki vü- sulün manası da, gi vek isteni - len yere doğru yapılan boreketin .wvet bulmasından baş- Not mesinin anlamları şunlardı 3. — Farsçada “vâr” kel 1. edatı tespil « ve (manent) müradifi « hip ve hudavent manasınadır; « 3. bar ve kerre ve merre manası- (7) Şemsettin Sami: Kamusu Türki, cilt: 2, sahife: 1481 12) Şemsettin Sami: Kamusu Türki, cilt: 2, sahife: 1482. —— 4 « nadır; 4. çok ve bisyar manası- « nadır; 5. deve ve eşek yüküne «deni mikdar manasınadır; 7, « liyakat ve münasebet manasına- « dır; 8. mihr ve muhabbet mona- « sına da residei Bir kelimenin Bi di ıâ':'v',qlı..] dar manaya ıılı—l—dı A &n kadar ileriye sürülm Halbuki ğ bunu pek kolav ve pek *kandırıcı olarak izah edel (Var) kelimesinin etimolojik seklinde üç eleman vardır. Bun - lardan (2) incisi ana kök elemanı mrüzerine alan, (3) üncüsü de bunun tekarrür ve — temerküzinu anlatan unsurlardır. Bunların de - löletleri değişmeksizin, köke verilen manaları tenevvü ettirerek yukz ları cıikarmak mümkündü 1. Kelimeyi bir ek gibi barka bir kelimeve yaptıştırırsak, ana kök, yerini basa gelen kelimeye vermiş olur. Bu halde o kelimenin mana- eder ve (ar)ile tekarriir ettirilerek söylenen — kelimenin benzerini anlatır. Meselâ (Küh - var) dersek (Küh) un “dağ” an - lamı (av) da temessiil ve (ar) da a köke “sahip, efendi, hâkim” manalarmı verelim. Bu /mana temessül ve l»lıı n YBİI’I: hudavent” demekti T Ana köke “Aoreket” anla- mr verirsek kelime “hareketin te - karrür ve temerküzü” anlamıvla - tıpkı “bar” gibi - “kerre, defa” öke “çokluk” anlamı verirsek “çokluğun tekarrür ve te- merküzü” demek olur ve “çok” manası çıkar. V. “Deve ve eşek yükü” anlamı da bu “çok” manasından mecaz yoliyle verilmiş bir mana olacak- tır. VI Yine “çokluk” anlamından lar manası da çıkarrlabilir. () Bürhanı Katı — tercümesi: cilt: IL., sahite: 301. SARE Not: 4: — Arapçada “eksik il” denilen ve “olmak” manasına gelen (sare) nin (var) dan geldi- #i kolayca istidlâl e (Sa- re) nin mastarı denilen (sayrıtret) ni arap İlügatleri şöyle rücu ve tehavvülü « mırtazammın olarak olmak, ya- '«ni bir nesne sonradar bir türlü « dahi olmak manasınadır. İşbu (sare) maddesi iki gü « meldir: biri “bülüğ filhal” « “Sate Zeydün reculen” gibi ki « bunda “küne” babı gibidir. Ve « zammındır. yani sonradan ol: « maktır. » (4) da gösterilen iki manadan birincisi doğrudan doğruva oluş anlatıyor ki bu da bir şal şevde bir vasfın varlığını eder. İşte (oar) a mevcut mana- sı bununla birlesir. Diğeri bir hal- den baska bir hale, bir yerden baska bir yere geciş anlatıyor ki işte (varmak) sözündeki - vusül manasr da bununla birlesir. (Sare) kelimesinin başindaki (8) konsonu, bir çok Türk lehte lerinde doj doğruya ” (8) sonlarının yerine peçer. (var) kelimesinin basınd-' (0), fakötik bir doğirme ila'(A) ol 've sonuna da feğ) ifade eki geti - kıt'a basımı): cilt: I, (5) “Var” - kelimesinin - b: benzerlerinin analizini de yarın

Bu sayıdan diğer sayfalar: