7 Temmuz 1935 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 3

ğ 7 HAZİR U LUĞ SAYIFA 2 AN 1935 PAZAR Düşünüşler Edebiyat amatörle - rine tavsiyeler Biliyorum ki sayınız, yarın için, büyük umudlar verecek kadar kabarık- tır. Gerçi, birçoklarınız, — ayaklarında hedefe varmak için lâzımgelen kuvve- ti bulamıyarak yarı yoldan dönecek. Gerçi, hedefe vardığını sananlarınız- dan da pek çoğunu zaman denen insaf- sız kuvyet eleyecektir. Ancak ileriye saldıran bir ordu ne kadar kalabalıksa yenmek ihtimali de e kadar fazla olduğunu düşünerek se- viniyorum. Siz de bir ordusunuz. Uğrunda her Şey göze alınacak kadar eşsiz olan şöh- ret adlı ülkeyi ele geçirmek için in- sanların kayıdsızlığıyle çarpışıyorsu- nuz. Sanat bayrağını başlarınızın üze- rinde germekle bütün kale kapılarının önünüzde saygı ile açılacağına güveni- nizi daha ilk adımlarınızda kaybetmiş olacaksınız. Saflarınız en fazla, bu ilk adımlarda seyrekleşir, * Bu çetin savaşta en yararlı silahla- renızlan biri doğuştan size vergi olan kıymetse, öteki dölen ve özgüveniniz- dir. Nice kıymetler, bu dölene sahih olamadıkları için, coşkun ve gür kay- naklarının sularını, boşuboşuna harca- yarak, çöl topraklarına içirdiler, Kendinizi yoklayınız: Dinlengesi mezar olacak taşlı ve dikenli bir yolda, başlangıçta tasarlıyamıyacağınız kadar büyük güçlüklerle ömrünüzün sonuna kadar durmadan çarpışmak kuvvetini içinizde bulamıyorsanız, tez canlı, tem- bel ve dölensizseniz, vaz geçiniz. Bu Yol sizin için yapılmamıştır, İşsiz ve can sıkıntılı zamanlarınız- dan, arada sırada, birkaç sayıfa karala- mak için, beş on dakika ayırmakla ede- biyatçı olabileceğinizi sanıyorsanız acı bir umusaya uğrayacağınız gün uzak olmıyacaktır. Bu iş, eğer dümenciler sürüsün - den sıyrılarak birinci plândaki — sayılı bahtlılar arasına geçmeye dölenmişse- niz - gayede alçak gönüllülüğü — anla- mıyorum - sizden bütün ömrünüzü isti- yecektir. Ve yazmak için harcryacağınız va- kitler edebiyat yolunda çalışma za- manlarınızın dörtte birini geçmiyecek- tir. Okuyacaksınız, bıkmadan, yorul- madan, durmadan okuyacaksınız. Can sıkıntısı, hiç bir zaman, değerli bir ki- tabı elinizden atmanız için sebeb olmı- yacaktır. Acı fakat lüzumlu bir ilacı içer gibi, yüzünüz buruşa buruşa, içi- niz ezile ezile okuyacaksınız. Biliyorum ki çoğunuz, belki de he- piniz, bütün zamanlarınızı bu işe vere- bilecek kadar boğaz derdini düşünmi- yebilecek bahtlılardan değilsiniz. Onun için, elbette, çok değerli zamanlarını- zın büyük bir kısmını, ana gayenize hiç bir hizmeti olmıyan işlere harca- mak zorunda kalacaksınız. Ancak ge- ri kalan bütün vakitleriniz edebiyatın olmalıdır, «Yaşamak veya yazmak» tan birini Seçeceksiniz. Çoğun ve hele hedefe va- Tıncaya kadar yaygın anlamiyle yaşa- mıyacaksınız. Bütün hayatınız bir Ça- lışma serisinden ibaret kalacaktır. Bir kere daha düşünün, kendinizde bu özveri küvvetini buluyor musunuz? Ana şartlardan biri daha: Büyük dillerden birini bileceksiniz. Bir yaban- er diline sahib olmadan da, içinizde sakladığınız cevherle kıymetli eserler verebileceğinizi hiç ummayın, — «Dil bilmeden edebiyatçı olunamaz.» bunu bizim memleketimiz için bir tabiiğ ka- nun gibi kabul edeceksiniz. Yazılarınızın basılmaması sizi ayak- Tandırmıyacak, iki kat çalışmaya ve da- da iyisini meydana getirmeye sevke- decek. Hiç bir zaman yılmıyacaksınız. Beğenilmemek asla karamsarlığa düş- mek için bir sebeb olmryacak. Sizi be- genmemiş olanlardan hıncınızı, daha büyük, daha kuvvetli, daha ezici eser- İer yazmakla alacağınıza — inanacaksı- Nız Ve cesaret almak için bugün — şöh- retin en yüksek doruklarına çıkmış o- Janların da gencliklerinde aynı şartlar altında çalışmış olduklarını hatırlıya: caksınız. Havucılık bahisleri saaname a nn aü Ulusal benzin Büyük bir hava ordusu ğuru- yoruz;memlekette otomobil ve kamyon durmadan çoğalıyor. Bu durum, benzin ve yağ harcayışı- nın artması ve bir sürü paramızın sınırlarımız dışına akması demek- tir. Dilediğimiz boyda kurulacak - bir hava ordusunun yıllık benzin ihtyacı en aşağı yirmi milyon ki- lo olarak hesap edilebilir.. Taşım araçlarının ancak bunun yarısı ka- darını harcadıkları söyleniyor. Devletin yürda giren benzin ve yağdan yüksek bir geliri oldu- ğunu, yurddaşın sarfettiği benzi- nin artmasından faydalandığını biliriz.. Fakat, şurası da besbelli ki, bu kadar çok benzin harcayan türlü araçların, savaş günlerinde iş gör- mekte devam edebilmeleri, elde, yollar kesik kaldığı süre içinde kullanılacak büyük bir stok bulun- masına bağlıdır.. Yollar kaç yıl kesik kalabilir ve bir harb, yahud harb tehlikesi yıllarında ne kadar benzin ve yağ — harcanacaktır? Bunların, karşılıkları güç verile- cek sorular olduğu bilinmekle be- raber, kısa ve kestirme olarak, ih- tiyacın on beş - yirmi misli arta- cağını kısaca söyliyebiliriz. Demek oluyor ki bir harb yılı, yurdda en aşağı 450 - 600 bin ton benzin sarfını göze alarak stoklar hazırlamak çok yerinde ve doğru bir tedbirdir. Fakat öyle bir ted- bir ki, iki yıllık ihtiyaç hesap edi- lince hemen ve kesin bir imkân- sızlık akla gelir. Bununla beraber, imkânsızlık kertesi ne olursa olsun, ulusal sav- gamız, bizi de ayni durumda olan öteki uluslar gibi her türlü imkân- sızlıkları yenmeye ve tedbir alma- ya zorluyor. Alkol - benzolden ya- pılan ve daha çok randımanlı olan benzini bizm için en iyi bir yaka- cak olarak memleket içinde yap- mak zorağında bulunuyoruz. Ü- züm, patates, orman.. ve.. meyva memleketi olan Türkiyede alkol ne güç ele geçen, ne pahalı “olan bir üründür. Ve benzolü, Tür - kiyenin en büyük zenginliği ola- rak yer altında bol bol saklamak- tayız. e Bize öyle geliyor ki memleket içinde yapacağımız - ulusal yaka- cak, bunları yapmak için meyda- na getireceğimiz kurumların tür- lü masraflarını geniş geniş karşı- yatına göre bol bol kazanç getire- cek bir tecim malı olacaktır, Yal- nız başına büdce dışındaki müşte- rinin bile hesaba katılacak ka- dar çok olduğunu bilmek Tâzım- geliyor. Kaç yıldır bu yolda çalışan ve ürününü gittikçe artıran Büyük Britanya, ana vatandaki hava kuv- vetlerinin yarı ihtiyacını, bu yıl kömürden çıkardığı ulusal yaka- cakla karşılıyacaktır. Fransa “ulu- sal yakacak,, diye kendine günlük bir konu yapmıştır.Almanya bu yıl, ulusal yakacak ürününü 350 bin tona vardırıyor. Üç buçuk tarafı denizle çevrilmiş olan Türkiye için deniz yolu, en güvenilmez yoldur ve kolay ateş alan petrol kayna- gına harb devrinde bütün umudla- rı bağlamak pek de iyi bir tedbir sayılamaz. , Buna karşı yere ve betona Bgö- mülmesi imkânlı ulusal yakacak fgbrîkası bize en kuvvetli garanti- yi vermektedir. - Büyük hava ordusu, barışta on binlerce, savaşta yüz binlerce ton yakacak ister.. Büyük hava ordu- Ssu yapmak, nasıl ulusal hava en- düstrisi kurmak anlamına geli- yorsa, Ulusal yakacak bulmak an- Tamını da hepimize açık olarak vermelidir. Sözün kısası, alkollu ulusal ya- kacak meselesi, bize öyle geliyor ki, daha bugünden hazırlanacağı- mız ve ulusal savgaya yarayan iş- Yaşar NABİ lerin başına alınmalıdır. Şakir Hazım GÖKMEN lıyacak, hattâ bugünkü benzin fi- , İÇ . .HABERLER İSTANBUL TELEFONLARI Uray ve kabzımallar arasında İstanbul, 6 — Kabzımallarla uray arasında birçok davalar açıl- mıştır, Uray eski haldeki dükkân- ları boşaltmıyan kabzımalları, ba- zı kabzımallar da hal öyreneği yü- zünden urayı dava etmişlerdir. U- rayın bunlara karşı bir dava daha açması ihtimali vardır. Borsa meyva üretmenleri de kabzımalların kab başına aldıkları paranın çokluğundan sızlanmışlar- dır. Oda uray ile görüştükten son- ra kabzımalların kap başına aldık- ları paranın değeri üzerinden yüz- de hesabile alınamsı için bir tüzük hazırlıyacaktır. Üniversitedeki sınaçlar İstanbul, 6 — Üniversitedeki orta okul öğretmenleri sınacında türkçede 12, tarih coğrafyada beş, ingilizcede 4, almanca ve fransız- cada ikişer kişi kazanmışlardır. *oğ t İstanbul, 6 — Türe fakültesi sınaçları bitti. İkinci sınıfta sına- ca giren 180 talebeden 83 ü sınıfı geçmiş, 22 si “ikmal” kalmış, öte- kiler dönmüşlerdir. Finans uzmanlarının çalışmaları İstanbul, 6 — Fransız ftinans uzmanları Beyoğlu finans örgütü- münün incelemelerini bitirdiler. Bugün İstanbul bölgesinin ince- lenmesine başladılar. Kız sanat okulunda sergi B. Celal Bayar Rus- yaya gidiyor İstanbul, 6 — Ekonomi bakanı B. Celâl Bayar çarşamba günü Sovyet Rusyaya gidiyor. Kendisi ile beraber İş ve Sümer Bank ge- nel direktörlerile altı teknisiyen de gidecektir. İstanbul, 6 — İstanbul kız sa- nat okulunun sergisi bugün açıldı. Okulanın dikiş kısmından 160, mo- da kısmından 20 talebe çıktı. O- kulda 517 talebe vardır. Okul ev ve atelye kadımı yetiştirmektedir. Süel müzedeki tarihiğ çadır İstanbul, 6 — Süel müzenin ha- zırladığı tarihiğ çadır bugün hal- ka açıldı. Çadırın Üçüncü Ahmed devrinden olduğu sanılıyor. Çadır “Divani asefi,, denen “Veziri â- zam,, çadırlarındandır ve çok kıy- metlidir. Çadırda “divani asetfi,, de Avusturya elçisinin kabulünü man kenlerle gösteren bir sahne var- dır. Yeni İstanbul liman ve rıihtiım genel direktörü İstanbul liman ve rıhtım yö - netgesi genel direktörlüğüne ata - nan Raufi Manyas yeni ödevine baslamak üzere dün akşamki tren le İstanbul'a hareket etmiş ve du- rakta dostları tarafından uğur - lanmıştır. Bükreş elçimiz geliyor : Bükreş; 6 (ALA.) — Anadolü Ajansının özel aytarı bildiriyor: Türkiyenin Bükreş Büyük El çisi B. Hamdullah Suphi bugün Köstence'den Ankara'ya hareket etmiştir. Yargutay Ankaraya geliyor Yargutayın Ankara'ya taşın - masına 20 temmuzda başlanacak- tır. Bir deprem kaydedildi İstanbul, 6 (A.A.) — İstanbul rasad evi 5 temmuz 935 cuma gü- nü saat 19,58, 57 de merkezi İs - tanbuldan 3100 kilometre uzak - ta bir deprem yazmıstır. Döviz alamıyacak memleketler Türkiye'den aldıklarından çot Türkiye'ye mal gönderdiklerin - den dolayı İran, İspanya ve Po - lonya'ya döviz verilmemesi h - rarlaştırılmış ve mesele ilgililere bildirilmistir. Hava durumu Meteoroloji enstitüsünden ve - rilen habere göre son 24 saal zar- fında Hava memleketin her tara - fmda açık ve yağmursuz geçmiş - tir. Memlekette en yüksek sıcak - lık Adana ve Nazilli'de 39 dere - ra almak üzere Manisa'da 37 © lifbe ve Dörtvolda 36, Maraş, Muğ- la, İzmir ve Diyarbekir'de 35 An- karada 3? derecedir. Ege mınta - kasında sıcaklık 30 dan aşağıya düsmemistir. TRAE FUTT ORRI AOA KKO Dünkü İstanbul gazetelerinin başyazıla;'ı özetleri Ş Süvarilerimizin at- Cumhunyet srulusal yarışlar - da başarıları dolayısiyle yazdığı başya- zıda Bay Yunüs Nadi diyor ki: “Eski zamanların bazı resimlerinde bellerinde kanat takmış atlar vardır. Ça- bukluğu uçma düşüncesiyle anlatmak istiyen bu sanat gösterisi, denebilir ki, at için bugün de bir hakikattir. Bir at güzeldir, bin at ise yüz bin kere daha güzeldir. Bir atlı kalabalığının uzak- lardan dolu dizgin size doğru geldiğini hiç gördünüz mü? Bu sanki kasırgaya tutularak harekete gelmiş bir ormandır. Atm üzerine binip ş$öyle bir salınmak kadar dünyada daha zevkli ne olahile- ceğini düşünemeyiz ve bulamayız. At ve atçılık bizim çok eski, adeta tarihimizle yaşıd bir tanığımızdır. O- na yapışır yapışmaz büyük sonuçlar al- mağı hemen hakketmiş bulunuyoruz: İşte Avrupa koşularında ün alan süva- rilerimiz. Bütün dünya önünde yüzümüzü a- ğartan bu gözleri pek kahraman çocuk- larımız yarın buraya geliyorlar. Onla- TAR miyen bir meslek seçmesini bilirse, ilk rr karşılamağa giderek kendilerini ba- ğırlarımıza basalım ve atlarının gözle- rini öpelim. da yazdığı başya - zıda Bay Sami di- yor ki: “Ekonomi meslekleri vaffakiyet ister, Geçmişde başarılar ne kadar önemli, ne kadar ge- niş olursa olsun, bugünün bir muvaffa- kiyetsizliğini ne tamir ettirebilir, ne de afettirebilir. Mazide birikmiş bir çok başarıların bugünün bir hatasını mah- Sup ettirmeğe imkân yoktur. devamlı mu- kazanılan Ekonomi alanında imtihanların an- sızın karşılanan zorlu sınaçlarında, so- nu yoktur. Hergün imtihana hazır bu- lunmak ister. Ancak sürel başarılarla ayakta duru- labilir. Hayata atıldıktan sonra, durma- dan kendi kendini yetiştirmeli, belir olmıyan sınaçlara hazırlanmalıdır. Gençlik şuna inanmalıdır ki, memleke- tin özel durumuna, şartlarına uygun, kendi kabiliyet ve zekâsına aykırı düş- günü başlangıç devresinin zorluklarından yılı mazsa, hem kendine, hem de büyük türk ulusuna faydalı bir unsur olabilir. KUR UN daki baş yazısında B. Asım Us. “Yedi günün sıyasal özeti” başlığı altında haftanın önemli hadiselerini gözden geçirmektedir. ZAMAN da « Zaman » im zalr yazıda denili- yor ki: “Deniz sporu ve denizcilik, mevcud sporların manen ve maddeten en yükse- ği, en faydalısıdır. Hiç bir kara sporu, Loru kadar vücudu kuvvetlen- diremez. Hayatı uzatamaz ve hele ahlak deniz salâbeti ve cesaret veremez. Denizcile- rimize bakın: hepsi çok yüksek seciye- t li, çok canaan, çok samimi insanlardır. Onlarla konuşmak, dost olmak kadar insanı memnun eden şey az bulunur. İşte bundan dolayıdır ki, biz geçen- ki yıl şenliklerinin bizde hakiki deniz- cilik hayatının uyanması ve başlaması içir. bir adım olmasını istiyor ve bekli- yoruz.,, Ötey geceki güreş yarışmaları Ötey gece Halkevinde yapılan ve hepsinde Demirspor güreşçile- rinin iyi dereceler aldıkları yarışmaları dün anlatmıştık. Bugün de bu güreşlerden iki enstantane koyuyoruz.