26 HAZİRAN 1935 ÇARŞAMBA çeme adai aai Aaşl a aü aai Dış Bakanlğında yeni atanmalar (Başı I. ci sayılada) tinden Cevad Osman Peşte elçiliği sek- reterliğine, Viyana elçiliği sekreterli. iğine merkezden Bekir Nureddin, Paris elçiliği sekreterlerinden Kemal Lütfi Berlin elçiliği sekerterliğine, Paris el- çiliği baş sekreterliğine merkezden Si. get, Tokye — maslahatgüzarlığı sek- reterliğine Nureddin Naci,. Varşova elçiliği — sekreterli - ğine — merkezden — Muharrem — Nuri, 'Tebriz kançılarlığına merkerden Kü - mi, Paris konsolosluğunda kançılarlık ödevini görmek Üzere — Atina elçiliği sekreterlerinden Mehmed Receb, yar - dımcr konsolos olarak — Atina elçiliği #ekreterliğine merkezden Mehmed Re- yed, dereceleriyle atanmışlardır. Onuncu derece işyarlardan ekonomi ve tecim dairesinde — Abdullah Zeki, dördüncü dayreden Nureddin — Naci, beşinci deyrede Mustafa Fehmi, birin- €i dayrede Cemil Vafi, üçüncü dayrede Ali Haydar, dokuzuncu dereceye. On birinci derece işyarlardan Gü - mülkcüne kançıları sekreteri Satvet Nüsret, Londra elçi - Hiği sekreteri Hasan Nureddin, Berlin kançıları Nihad Refik, Barselon kan - çıları Rıza Rifat, Vaşingtoen — elçiliği sekreteri Nizameddin, ikinci dayrede Ömer Lütfi, (tahakkuk) — dayresinde Nuri, ptotokol dayresinde Kenan, kon- solosluk işlerinde Kâmil Emrullah, (levazımda) Hümid Sıdkı, Moskova kancıları d Etem. şifrede Salih Ra- şid. genc! (cvrakda) Ferid, Bahri, Ab- durr>hman onuncu dereceye, kinci derece işyarlardan Orhan ön birinci dereceye yükseltilmiştir. merkesden Hava tehlikesini bilen üyeler 8. Kemal Salih İstanbul ilâncılık kollektir Ş. sahiplerinden 25, B. Ernest offer İstanbul ilâncılık — kollektif Ş. sahiplerinden 25. B. Daud Samanon İs. tanbul ilân kollektif Ş. sahiplerin. “den 25, B. Jak Huli İstanhul ilâncılık kollektif Ş. sahiplerinden 25, Anadolu çimentoları Türk Anonim Şirketi İs. tanbul.Kartal (bir defalık) 1250, Bay Fred ve Kraft İstantul Kraft ve Os- trwski mücesesesi Galata Karamustafa. paşa Cad. No. 36 Marmarahan - 20, B. Nuri Fettah Esen İzmir T. Ha. K. yar- başkanı 100, B. İzzet Şeker İzmir tü. tün tüccarı 20, Bayan Mevhibe Şeker İzmir tütün tüccarı B. İzzet Ş. kızı 20, B. Veli Şeker İzmir tütün tülcecarı 20, B. Sabri Şeker İzmir tütün tüccarı 20, B. Giritli Safdar İzmir manifaturacı 20, B. Halim Değirmendağ İzmir No. 59 25, B. Yosef N, Benmayor İzmir tüc- car Halimağa çarşısı 20, B. Sturugo Krespin İzmir çuvalcı ve mısırcı 26, B. Yuda Karasso İzmir komisyoncu 20, B. Şemül Bencüya İzmir Tuhafiye. cilerde üzüm tüccarı 25, B. Bohor Ko- hen İzmir camcı ve çivici 30. Arif, Peşte elçiliği Piyasaya ince tuz çıkarılacak Tekitler genel direktörlüğü İz- mirdeki Çamaltı tuzlasında paket halinde ince tuz çıkarmak için lâ- zım gelen hazırlıkları yaptırmak- tadır. Bu hazırlıklar bittikten son- ra tekitler yönetgesi satışa türlü ağırlıklarda ince tuz çıkaracaktır. Kamutay bahçesinde bugünkü konser Cumur Başkanlığı Bandosunun Ka. mutay bahçesindeki konserlerine halk gok ilgi göstermekte ve beğenmek- tedir. Bando bu yaz vereceği konser. lerin programmı, çok düzenle seçmiş- tir. Akşam serinliğinde Kamutayın gü. zel bahçesinde temiz ve ustalıkla çalı- nan seçme parçalar insana büyük bir kıvanç vermekte ve bahçeye büyük bir halk yığınını çekmektedir. Bugünkü konserin programında da çok güzel ve kıvrak havalar — vardır. Hele ikinci ve dördüncü parçalar çok güzel parçalardır. Bugünkü programı aşağıya köyu- yoruz. 1. kısım 1. » Lui Gan: Marş, Loren 2. - Ştravs: Vals, Tralala 3, » Brams: Uvertür, Akademik 4: - Lakom: Süit, Laferiya (No. 1. 2. * 3) 2, kısım 5. » List; Senfoni, Tasse 6. . Godar: Dans, Bohemyen (Lö Tas) ANKARA RADYOSU Bu akşamki Ankara ve İstanbul radyoları programı: 19.30 . Tayyarecinin saati 19.40 - Musiki: Brahms: Scherzo Piyano: Ferhunde Ulvi 20. * Edebiyat saati 2010 - Musiki: Mozart: Larghetto Beethoven- Menuet Kreisler: Szhön Rosmarin Wiedof: Danse Saksafon: Nihbat Esengin Piyano: Ulvi Cema! 20.30 - Dans musikisi 20.50 - Haberler İSTANBUL RADYOSU 1830 — Jimnastik Bayan Azade Tarcan 18.50 Fransızca ders. 1910 — Dans müsikisi (plâk) 1940 — Haberler 19.50 — Bayan Halide. Monolog 2010 — Konfcrans 2030 — Stüdyo orkestra konseri Z1. Radyo caz ve tango orket- traları (Bayan Beybi) 21.30 — Son haberler - Borsalar. 2140 — Muhittin Sadık. Viyolonist Viyolonsel Solo. 22. Plâk neşriyatı Ankara Gücü bisikletçileri 3303 kilometrelik bir geziye çıktılar Ankara Gücü bisikletçilerin - den beş kişilik bir ekip batı Ana- dolusu ve Trakyada 3303 kilo - metrelik uzun bir geziye çıkmış- tır, Ekip sabahleyin saat 6 da sporcu arkadaşları tarafından Taş handan uğurlanmıştır. — Bu gezi bir ay sürecek ve günde ortala - ma 150 kilometre gidilecektir. Bisiklet sporunda en ileri de- nebilecek olan Ankara bisiklet - çileri uğraklarındaki — bölgelere örnek olmak üzere federasyonun isteğiyle bölgelerde yapılan fe - derasyon önverme yarışlarına da gireceklerdir. Ekipin yarıslarına — gireceği bölgeler şunlardır: İzmit, İstanbul, Bursa, Edir - ne, Çanakkale, İzmir, Denizli, Konya. Bisikletçiler — büyük zorluğa uğramazlarsa 25 temmuzda An - karaya döneceklerdir. Sovyet Rusyada - 10.000 paraşsütçü var. Moskova, 25 (A.A.) — “Komünist gençlikler,, birliği sekreteri Kossarlof, Sovyet Rusyada 10,000 — paraşütçü bu- hunduğunu söylemiştir. Hükümet tara- fından önverilen bu spor Rusyada uç. man yetiştiren bir fidanlık gibidir. Balkan kupasını Yugoslavya kazandı Sofya, 25 (A.A.) — Balkan turno- vasının son iki maçı dün çamurlu bir alanda 15 bin seyirci önünde oynanmış- tır, Romanya — Yunanistan maçı 2/2 beraberlikle bitmişir. Kıraliçe İonna"- nın da bazır. bulunduğu Yugoslav — Bulgaristan maçı da 3/3 beraberlikle bitmiştir. Bulgaristanla Yugoslavyanın puvanları bir ise de yugoslav takımı- nin yaptığı gol sayısı bir fazla olduğu için Balka” kupası Yugoslavyaya veril- miştir. Balkan kupası sonucuna itiraz edildi Sofya, 25 (A.A.) — Bulgar spor fe- derasyonu, Balkan kupası sonucuna iti- rTaz etmiştir. Federasyon yargıç tarafın- dan kabul edilmiyen ve kabulü halinde bulgar takımımı kazandıracak olan go - lün kabul edilmemesine itiraz etmek- tedir. Mescle arsrulusal spor federatyo. nu tarafından kotarılacaktır. İTALYA'DA Afrikada Italyan süel çalışmaları Rotne, 25 (A.A.) — Kaglıari kışla. sında konaklıyan Sabouda tümeninden sücl kuvvetler, Afrikaya — sevkedilme. den önceki talimlerine devamla ,dün gece ansızın yapılan manevralara git- mişlerdir. Akşam, gün kavuşuyorken, sücl kı- talar “silâh başına, borusu çalaraktan şehri dolaşmışlardır. Öte yandan, &ü asbakanı general Ba. istrokki, Forli, Ravena, Kuneo taburla. riyle, yakında Afrikaya yollanmak üze- re şimdilik Potenza'da konaklayan Be- nevanto ve İçinde makineli tüfek bö. Kikleri bulunan altıncı karagömlekliler grupunu gözden geçirmiştir. Tuna konferansı Roma, 25 (A.A.) — Yugoslav buh- ran; Tuna konferansı hazırlıklarını ya- waşlatmıştır. İlk projenin tersine ola- rak meselenin iki devrede kotarılması düşünülmektedir. Önce alman hükürnetinin de içinde olduğu halde herkesin uyuşmasını ko- Taylaştıracak bir formül bulunacak, sonra birkaç büyük devletle daha sıkı sözbağıları yapılacaktır. Hava paktı meselesi Roma, 25 (A.A.) — Söylendiğine göre İtalya, batı hava andlaşması me. selesini 3 şubat bildiriğinde tasarlanatn meselelerle sıkı bir şekilde ilgili say- maktadır. Bundan dolayı İtalya, ilk önce ha- va meselesinin kotarılmasını istiyen in. giliz tezini kabul etmiyecektir. İngilizler dış sıyasalarnda birlik yapamazlar Londra, 25 (A.A.) — Dün Avam kamarasında işçi saylavların ingiliz - alman deniz andlaşması hakkında aç. tıkları kısa aytışma, bu andlaşma üze. rindeti fikie ayrılıklarının sanıldığın- dan daha büyük olduğunu isbat etmiş- tir. Ayrış partileri, ingiliz kabinesinin, önce prensipleri 3 şubat kararı ve Stre- sa konferansı ile hep bir arada belitil. miş olan sıyasayı gütmesi lâzım geldiği Bu partiler, birge bir hareket elde etmek için çalışıldığı bu sırada, iki taraflı bir uzlaşma olan ingiliz - alman andlaşmasının sonuçlarını kabul etmek istemiyorlar. Bundan dolayı, gelecek hafta dış sı- yasa hakkında bir aytışma yapılacağı sanılmaktadır. Polonya'da bir köy yand: Varşova, 25 (A.A.) — Çarturisk kö. yü bir yangında baştan başa yanmıştır. Köyde yüzden fazla ev ve bir © kadar da hangar vardı. ALMANYA'DA: Alman ve Fransız barışçıları arasında Stutgart, 25 (A.A) — Çelikmiğler. — lüler cemiyeti ile alman subayları bir- liği şimdi Almanyada oturan 44 eski İransız — savaşçısmı — kabul etmişlerdir. — Fransız eski savaşçıları B. Hitlere şu telgrafı çekmişlerdir: « Fransız ve alman eski savaşçıları sizi, eski bir harb arkadaşı ve alman ulusunun gefi olarak selamlıyorlar.» Yapılan kabul resminde, bir nazi orkestrası, Doyçland Übel Alles, Mar - seyyez ve Horst Vessel lied havaları- ni çalmıştır. Alman moratoryomu uzatılıyor Berlin, 25 (ALA) — Alman devlet bankası, uzun ve orta vadeli dış borç - ları için para taşıma moratoryormumu 1 temmuz 1935 den başlıyarak bir yıl u- ratmaya karar vermiştir. Almanyada böcek yağmuru Berlin, 25 (ALA.) — Müyn nehri Üzerindeki Russelşaym yöresinde saat. — lerce hakikiğ bir ağaç böceği yağmuru hüküm sürmüştür. Kilometrelerce uzak: tan bulut halinde görülen böcekler ge. ne bulut halinde yere inmiştir. Böcek- bir tabaka halinde - yayıldığı gibi ge- çenlerin yüzlerinde de kalın bir tabaka ile örtmek suretile gelip geçmeye de engel olmuşlardır. Bu salgınm bitik- lere önemli zarar vereceğinden korkulk maktadır. Danzig'te finansal durum düzeliyor Danziğ, 25 (A.A.) — Senato, bazi. ran başlarında koyduğu banka buclan. — malarını yavaş yavaş kaldırmaya karar vermiştir. Bankalar ve sandıklar bu. ler yollarla tarlaların - üzerinde — kalın — gün nomal olarak gişelerini açmaktadır. — lar. Poliçeler ve çekler için konuşul, muş olan moratorium da bugünden baş. — İryarak kısa bir zamanda kalkmış ola- caktır. Danzig, Polonya'nın yardımını reddetti v Varşova, 25 (A.A.) — Gazeta Polse — ka'nın Danzig'ten öğrendiğine göre — Danzig senatosu Danzig parasının düş. mesi Üzerine çıkan zor duruma karşt — Lehistan hükümetinin yaptığı yardım önergesini reddetmiştir. T Ünbi "Beürarlk Üa .eıdı' Mdıı:hııunıdıhıpkuü—ı-l racağını bildirmektedir. 1935 yılı Viyana sonbahar sergisi 1935 yılı Viyana Sonbahar Sergisi — her yıl olduğu gibi Laypcik sergisin- den sonra eylülün 1 inci gününden & —— inci gününe kadar yapılacaktır. A ULUS'un romanı San Michele'nin kitabı Türkçeye çeviren:! Nasuhi BAYDAR Vazanı Aksel MUNT Bütün bu öğütlere karşı, izin ver de, ben de sana bir soru sorayım; Cehennemde bu- na ne derler bilmem ama - sana barçlu oldu- ğum bütün saygıya karşın - söyliyeyim ki bizanslar arasında, dil çıkarmayı, karşı gelmek ve küçümsemek jesti sayarlar. Sen hep böyle dilini kime çıkarıyorsun? YİRMİ DÖRDÜNCÜ BÖLÜM Mis Hol ©O zamanki hastâlarımdan çoğu Mis Hol'u umarnm ki bugün bile anarlar; onu bir kere gördükten sonra unutmak çok güçtü. Yal- nız Büyük Britanya, tarihinin en güzel gün- lerini yaşadığı sırada Büyük Britanya, ilk Viktorya devrindeki ihtiyar kızlığın bu eşsiz tipini yaratabilmiştir: Altı ayak ve üç par- mak boy, değnek gibi dümdüz ve kupkuru bir vücud tasarlayınız; işte Mis Hol. Mis Hol'u tanıdığım on beş yıl uzunluğun- ca onda hiç bir değişikliğe rastlamadım, hep Tefrika : 107| o solgun sarı bukleler arasına sığınmış gu- rurlu yüz, hep o acı renkli aynı ruba ve şap- kasının üstünde de hep o çiçekler... Mis Hol, Roma'nın ikinci sınıf pansiyonlarında, bir macera peşinde, tarihsiz hayatının kaç yılı- nı geçirmişti, bunu tanrı bilir. Benim bildi- Bim şudur ki Tappio ile bana, Villa Borge- ze'de rastladığı gün, hayatının hakikiğ öde- vine rastlamış, kendi kendini bulmuş oldu. Artık Trinita dei Monti'nin merdivenleri al- tındaki buz gibi soğuk odada her sabah kö- peklerimi fırçalayıp temizliyor ve ancak öğ- le zamanı pansiyonuna dönüyordu. Saat üç- te, yanında, boyları ancak beline yetişebilen, ayakları ağaç kunduralı ve başları kırmızı mendilli Ciyovannina ile Rozina'yı ve Villa Borgeze'ye gezmeğe gitmekte olduklarına sevinerek havlayan köpeklerimi âlıp sokağa çıkardı. Ciyovannina ile Rozina, San Michele'de çalışan adamlarımdandı. Elleri hafif, ayak- larr çabuk olan ve çalışırken bütün gün şarkı söyleyen bu kızlar kadar iyi hizmetçi- ler bilmiyordum. İnsana yarı alışık bu kız- ları Anakapri'den Roma'ya getirmek benden başka kimsenin aklıma gelemezdi. Doğrusu- nu göylemek Tâzımgelirse onlara analık eden, we civcivlerini koruyan bir tavuk gibi yanlarından hiç eksik olmıyan Mis Hol or- taya çıkmasaydı kimbilir onların hali ne o- lurdu! Mis bana, kızların Villa Borgeze'de, yalnız başlarına gezinmelerine neden izin ime bir türlü akıl erdiremediğini söylerdi; kendisi yıllarca Roma sokakların- da dolaşmış, kimse başını çevirip yüzüne bakmamış ve söz atmamıştı. Mis Hol, anlaşılabilir. bir tek italyanca lar onu çok iyi anlar ve pek severlerdi. Mis Hol'un merakrı ingiliz aristokrasisi hakkında her yazılanı Tayms gazetesinde okumaktı. Roma'ya sık sık uğrayan bu aris- tokratlar, ister istemez, kendilerine baktır- mak üzere, evime uğrarlardı. Onları görmek Mis Hol için en büyük zevkti. Bir gün Mis Hol, köpeklerimle birlikte, Villa Börgeze'de dolaşırken, dizlerinin üze- rinde küçük bir köpek bulunan bir kadın a- rTabasına yaklaşmasını işaret etti ve Tappio- yu okşadıktan sonra küçücükken onu dokto- ra kendisinin vermiş olduğunu söyledi. Bu sözleri işiden Mis Hol'un ihtiyar bacakları titremeğe başladı: karşısındaki kadım İsveç veliahdinin karısı idi. Bu sırada, prensesin yanında oturan adam da Mis'e elini uzata- rak: “Allo! Mis Hol, doktor bana sizden çok bahsetti.,, dedi. Bu adam da Mis Hol'un sev. gili kıraliçesi Aleksandra'nın yeğeninin ko- cası ve Bad prensi Maks'dı. " O günden sonra Mis Hol artık, evime gi- rip çıkmakta olan genc hasta kadınları zetlemeği bırakıp yalnız alteslerin, bir po işyarı gibi, kiliselerle müzelerde, ardların dan ayrılmamağa başladı. Artık Mis Hol, her pazar günü ingiliz kilisesine gider v bir gözü dua kitabında, öteki herhangi prenste, sesler arasından prensin sesini meğe çalışan kulağını kabartarak, ilk hıris- tiyanların inanıyle kıral aylesinin iyiliği içir tapmırdı. Mis Hol şimdi, benimle altesler daki ilgilerin jurnalını tutmağa ve onlerd bana gelen mektubların zarflarından y armağanların sarılı olduğu kâğıdlardan bit kolleksiyon yapmağa başlamıştı. San Mi hele'ye gelip giden alteslerin hareketlerir anıp anlatmak başlıca işlerindendi. Bilmem ne sebeble Avusturya kı bana San Stefan nişanının büyük ri vermişti. Ben de bunu bana ve köpeklerimie yaptığı içtem hizmetlerin karşılığı - olar Mis Hof'un göğsüne takmıştım, " (Sönu var) —— K