* B IAYII'A z Dü;îi ıındn İstanbul Şehir Tiyatrosunda ı REVİZOR Halkevinde temsillerine devam e- den İstanbul Şehir Tiyatrosu Dasto- yevski'nin Suç ve Ceza'sından sonra ötey gece de Gögol'un meşhur Revizor #dIr komedisini oynadı. Rus klüsik ede- Biyatının bu iki izeri arasında şu kü- çük fâark vardır ki birincisi yazarın bir romanından başkası tarafından sahne- ye adapte edilmiş olmasına karşılık ikincisi doğradan doğruya piyes balim- de ve sahne için yazılmıştır. Dostoyevski ve Tolstoy'dan eski o- lan ve onlara ustalrk etmiş buluman Go- gol, ünü bu iki büyük romancı kadar yaygın olmamakla beraber rus edebiya- tının en tanınmış isimlerinden biridir. Çarlığın bürriyetçi ve tenkidci fi- kirlere göz açtırmıyan baskısı altında yazılmış olan “Revizor « Müfettiş, © devirdeki çok sıkı sansörün ölinden güç kurtulmuş bir sosyal hiciv izeri- dir. Gogol bir vilayetin bütün büyük iş- yar Cmemur) larını, tüccerlarını ve eş- rafoğultarını ele almış, onların — bilgi- sizliklerini, ahlaksızlıkarını, korkak- Jıklarımı, büyüklük ve para düşkünlük- lerini bütün çıplaklığile anlatmmış, hal- kın ruhça çürümüş adamlarım ideresi altında natı! ezildiğini göstermiş ve yara üzerinde nişterini bir operatör merhametsizliğile gezdirmiştir. Revi- zor, bütün çarlık Rusyasının hastalığı- na teşhis koyduğu, bütün memleketin derdine dilmae olduğu için bütün Rus- yada en çok Beğenilmiş ve oynanmış komedierden biridir. Halk yığınları arasından yetişmiş o- dan Gogol'un halkçı sanatı, keskin 2e- kâsı ve korkunç biciv - kabiliyeti, bu izerdeki biraz fazla fars unsurlarını u- nutturacak kadar kuvvetli ve canlıdır. Bu neviden izerler sosyete için şu ba- kımdan faydalıdırlar ki kötü adamlara içinde kendi çirkef ruhlarını bütün çıplaklığile seyredecekleri bir ayna hizmetini görürler. Bu kamedi, yalnız attırdığı kakkahalarla seyirciye hoş vakit geçirmekle kalmaz, ona umnutnı- yacağı bir dersi de güldürüp eğlendire- rek verir. İstanbul Şehir Tiystrosu ertistleri Revizor'u nasıl oynadılar? Bu oyun hakkında, ötekiler için olduğa — kadar hboşnudluk gösteremiyeceğim. Çünkü trup bu izeri, klasik bir sanat izeri gi- bi değil bir fars gibi ele almıştır, Çıkış moktası hatalı olduğu için, aktörlerin ayrı ayrı gösterdikleri kabiliyetlere ve harcanan bol emeklere rağmen varılan sonuc tam bir muvaffakıyet olmamış- tır. Darülbedayiin eski bir derdi olan talâatçılık, farsçılık, orta — oyunculuk hastalığı her nedense bu komedide hük- setmiş. Bir mörs komedisi olan Revi- zor'sa, bence bambaşka türlü salineye konınalıydı. Böyle bir izere, aktörlerce, hattâ pek yerinde olsa ve pek beğenil- se de, bir tek kelime katrlması doğru görülemez. Sonra jestlerdeki ifart, gil- rültüler, koşuşmalar, bir aktörün uza- yınca biraz soğuk kaçan pepemeliği, Büzün bu saydığım şeyler, belki seyir- cilerden bir iki kahkaha fazla kopara- bilir, yalnız buma karşılık oyunun ti- yatrodan biraz anlayan bir seyirci üze- * rinde bıraktığı tesir azalır. Hele Mah- mud'unki gibi bir sirk makyajına, ka- rakterleri fazla tebarüz ettirmek için olsa bile, ciddiğ bir tiyatroda yer veri- demez. Komedide en ağır rolü üzerine almış olan Galib bile, usta bir binicinin atına sahib olduğu kadar sahneye hâkim olu- şana rağmen, bütün aktörlerde görülen jest ifratından kendini - koruyamamış- tı. Yalnız, başta çok eyi oyaayan Ney- yire olduğu halde, kadın artistler rol- derinin ölçüsünü kaybetmediler. Bu healiyle de oyun fena değildi, ve eminim ki bütün seyirciler memnun döndüler. Yalnız, biraz daha ağır ve aha ciddiğ oynanmış olsaydı, muvaf- Hakıyet daha büyük olacaktı kanafatın. Bayım, — Yaşar Nabi NA'YIR ULUS C. H. P. kurultayı için | Sovyet artistleri şenlik hazırlıkları İstanbul, 4 (Telefon) Dördün- cü genel kurultayı dolayısiyle bü- yük şenlikler için hazırlıklar yapı- lıyor. Parti İstanbul çevrim kuru- lu bugünkü toplantısında program üzerinde çalıştı. Türk - Bulgar tecim anlaşması İstanbul, 4 (A.A.) — Bulgaris- tanla Türkiye arasında yapılacak tecim andlaşması konuşmalarına Bulgaristan adma girecek olan bulgar gümrükler genel direktö- rü ve bulgar ulusal bankası direk- törü Sofya'dan gelerek Ankaraya gitti. Türk - Fransız tecim anlaşması bozuldu 27 temmuz 933 — tarihli türk - fransız modüs ((iğreti tecim an- laşması) bozma hükümleri 1 ha- zirandan başlamak üzere bozul. muştur. Klering anlaşması hüküm leri kalmaktadır. İstanbul öğretmenler birliğinde İstanbul, 4 (Telefon) — Öğret- menler birliğinin yeni çevrim ku- ruluna yüksek Öğretim öğretmen- buki eskiden ilk, orta, yüksek ol- mak üzere her üç şubeden olan öğ- retmenler çevrim kurulunu temsil ediyorlardı. Bu durun üzerine ü- niversite ve yüksek mektebhler pro- fesörleri birlikten çekilmişlerdir. Bunlar kendi aralarında ayrı bir kurum yapmak arzusunu gösteri- yorlar. Yeni vapurlar İstanbul, 4 (Telefon) — Akay idaresi direktörü B. Cemil, deniz tecim direktörü B. Müfid Necdet Ankara'ya gittiler. Cemil Ekono- mi Bakanlığından yeni vapurlar hakkmda direktif alacaktır. Yangın kulesi tamir ediliyor İstanbul, 4 (Telefon) — Şar- baylık Bayazıd kulesi bekçileri için bekleme yerinin tamirine ka- rar vermiştir. Yangın kulesi 310 yılı depreminden beri ilk defa ta- mir edilmektedir. Külede başka tehlike görülmemiştir. Türk Kadın Bırhgınde' iği İstanbul, 4 (Telefon) — kir diyor ki: “— Bu toplantıda birliğin ka- patılma işlerini görüşecektik. Bir- Hiğimizi kapatmamak için arkadaş- lardan bir takımları önergeler yaptılar. Bunlar içinde birliğimi- zin hayır birliği gibi idaresi de vardı. Fakat “Kızılay,, “Çocuk E- sirgeme Kurumu,, Halkevleri gi- bi kurumlar bizim yapabileceği- miz bütün işleri çok eyi yaptıkla- rt için öyle bir teşebbüsten vaz- geçtik.,, Kongre ayın 15 inde toplana- cak ve birliğin kapatılmasını ka- rarlaştırılacaktır. Bilecik'te at koşusu Bilecik, 4 (A.A) — İnönü şe- hitliğinin yapılması için her yıl olan büyük at koşusu dün İnönün- de yapılmış, çok eyi olmuştur. İzmirde İzmir, 4 (A.A.) — Şehrimize gelen dost sovyet artistleri durak- ta vali general Küzim Dirik'le şehrin ileri gelenleri tarafından karşılanmış ve Ege Palas'a indi- rilmişlerdir. Dün dost sovyet ape- ra ve balet artistleri için İzmir belediyesi şehir gazinosunda bir Ööğle yemeği verdi. Gazino türk- sovvet bayraklariyle süslenmişti. Yemekte İlbay, şarbay, sovyet konsolosu, şarbaylık Üüyeleri ve gazeteciler vardı. Yemck çok iyi bir hava içinde geçti. Şarbay ateş- li bir söylevle yüksek sovyet ar- tistlerini selamladı. Belediye baş- kanı söylevinde şunları söyledi: “— Değerli dostlarımız ve ko- nuklarımız hoş geldiniz. Size hoş geldiniz derken bütün İzmirin coş- kun sevinçlerini de beraber söy- lemiş oluyorum. Soövyet - türk dostluğuna çok değer veren İz- mir bu saym andacı her zaman anmakla büyük bir kıvanç duya- caktır. Devrim ülkeleri olan her iki kardeş ulus biribirlerine pek çok hatıralarla bağlıdırlar. Türk- lerin büyük Önderi Atatürk yeni müzik ve kültür devrimi ile türk yaşayış ve kültürüne yeni yöndem verilirken türk ulusu en büyük ve canlı ilgiyi gene dost sovyet kar- deşlerinden gördü. Sizin gibi de- ğerli ve seçilmiş bir kururmun yer yer Türkiyeyi şereflendirmesi bu- nun en büyük ve canlı bir belge- sidir, İki kardeş ulusu Diribirleri. ne müzik gibi en ince ve en tatlı bir araçla daha çok seviştirmek ve tanıştırmak fırsatmr bizlere verdi- ğiniz için teşekkürler eder ve bü- yük ve dost sovyet kardeşlerimizin ve omün değerli şefinin, hemşeh- !—im'ı_z Voroşilof Yoldaşın şerefine içerim.,, Bu söyleve Moskova akademik operası başkanı yoldaş Arkanof karşılık vererek dedi ki: “— Moskovadan kardeş ulu- sun selamlarını getiriyoruz. Bize gösterdiğiniz güzet ve sıcak düy- gulara çok teşekkür ederiz. Dost türk cnmnny:a topraklarına gel- mek için yola çıkarken hemşehri- miz yoldaş Voroşilof bize İzmirin güzelliğini, halkının sıcak kanlılı- ğmı uzün uzün anlattı. Bunu bu- rada gözlerimizle görerek sevinc- duyuyoruz, Ankara'da büyük Ön- deriniz Atatürk ile konuşmak bah- tiyarlığına kavuştum. İki büyük v- Tus arasındaki — aşılmaz, sonsuz dostluğun, kardeşliğin anlamını arsrulusal kuvvetini onun ağzın- dan çıkan güzel kelimeleri işiterek daha çök kavradım.Ünlü Önderiniz Atatürk'ün ve büyük devlet ada- mıniz general İsmet İnönü'nün | ve öteki büyüklerinizin, İzmir şeh- rinin sevimli, nazik devlet ve u- Tus adamlarının şerefine kadehi- mi kaldırıyorum.,, Konuklarımız saat 21 de El- hamra sinemasında büyük bir kan- ser daha vereceklerdir. Dost sov- yet Rusyanın en seçilmiş sanat- kârları olan bu grupun şehrimiz- de vereceği konserlerde halkımız değerleriyle uygun büyük bir ilgi göstermektedir. Dün akşam verilen konserde artistler sürekli alkışlanmışlardır, Kamutay maliye encümeni — bugün sant 14 te toplanacaktır. a v Bugün saat an beşte milif müdalaa encümeni toplanacaktır, ç BEU YU KLAR Türkiye — Suriye sınır protokolunda değişiklik Türkiye — Suriye sınırına ne- zareti, sınır rejimi, — sınırı geçen hbakkındaki — protokolun birinci bendinin değiştirilmesi hakkında Fransa elçiliğinin mektubu ve o- ma bağlı yeni şekil, Bakanlar Ku- rulunca kabul edilmiştir. Proto - kolun kabül edilen birinci bendi şudur: “ Yukarda tesbit olunan hudud mıntakasında işlenmiş olan bü - tün suçların ve bütün şekavet ha- reketlerinin adı geçen mıntaka - ya sığmmış olan failleri ile işbu mıntaka dışında — işlenmiş olan bütün suçların ve bütün şekaret hareketlerinin adı geçen mınta - kaya sığmmış olan failleri, za - rarlarım tamiri uğrunda — bütün tedbirleri alacak olan iki taraf makamları tarafından derhal tev kif olumacaklardır.., Hukuk fakültesine giden işyarlar Hukuk fakültelerine devam e- den işyarlar hakkında evelce ya - pılan genelgenin ders yılr baş - Tangıcındanberi devam mecburi- yetine lLâbi tutulan yüksek iktısad ve ticaret mektebinde okuyan işyarlara da teşmil edilmesi Baş- bakanlıkça ilgililere bildirilmiştir. İzmirde atlı tramvay kaldırıldı Kordondaki atlı tramvaylar; ısakan. lar kurulu kararile 1 mayıstan başlıya» rak şarbaylığa devredilmiş ve tramvay seferleri kaldırılmıştır. Tramvay araba» ları, beygirler, tramvay deposu ve ahır lar tamamen belediyeye devredilmiştir. Konak — Stadyom arasında şimdi- ki halde 22 otobüs işlemekte ve bu ka> dar otobüs ihtiyaca yetişmektedir. Oto- büsler üç dakikada bir Alsancak ve K naktan harcket ettirilmektedir. Otobüs- ler; tramvay durak yerlerinde de dura- Tramvay idaresinden — açıkta kalan işyarların son idare zamanında bir yıl kadar hizmetleri bulunduğu düşünük müş ve doktor Bay Hulusi, bakanlığa yazarak bunlara münasib miktarda bit ikramiye verilmesini istemişti. İkramiye emri gelmiştir. Bu işyarla- ra birer aylık nisbetinde tazminat ve ik- ıaniye verilecektir. İzmir panayırı hazırlıkları İzmir panayırı hazırlıkları de- vamdadır. Yıngın yerinden bu yıl için panayır yerine | olan geniş yerin bitmiştir. Burada bir pıık yııılı maktadır. Paviyonlar için şimdi- den başvurmalar bile vardır. Pa- nayır yerine birleştirilecek geniş alanda bu yıl yeniden paviyon - Yar yapılması — düşünülmektedir. Fakat henüz verilmiş bir karar yoktur. Panayır yerinin yangın yerinde kültür parkı içinde uy - gun görülecek bir yere kaldırıl - ması ve bütün tesisatın daha ge- niş ölçüde orada yapılması düşü - nülmekte ise de bu yıl gene şim- diki yerinde açılacaktır. Şehrimiz Yunan konsolosu; be- lediye ve panayır komitesi baş - kanı doktor Bay Behçet Uzu zi- yaret etmiş ve Yunan hükümeti- nifi bu yıl panayıra resmen gire - ceğini bükümeti adına bildirmiş- ir. Başkan, komşu ve dost hükü- metin bu şekilde gösterdiği ilgi- ye teşekkür etmiştir. B MALIS lhı__l'al.h' ğ Kamutay birçön kanunları kabul etti (Başı 1 inci sayıfada) ra Kars halkmın 520 lira ve Ki — zılayın burada balunan mevcu - dundan 430 Hra ile Karsdaki un fabrikasının teberrü ettiği 330 çu val un tevzi edilmiştir. Bazı köy- lere de 37 kadar çadır ciheti as- keriyeden almarak verilmiştir. Yıkılan köylerin halkı açıktadır, Bir an evel evlerinin inşasma yat — dım etmek icabeder. 9 — Bu sarsımtı tesirile yeye giden şose üzerinde kö; ve menfezler kısmen yıkılmıştır. 10 — Bunlara iaşe yardımı ©. Tarak 2000 Hira Tazım olduğu gi bi ev inşaatına hane başma 40-50 Hra arasında — yardım yapılması dahi muvafık olur. Bunun için 40.000 Hira lazımdır. 2000 Hranım Kızılaydan telgrafla — yardımına müsaade buyurulması ve inşaat için lazım gelen 40000 Hiranm da ne suretle tedarik — ve tesviyesi icabederse ifasma acele müsna. deleri rica olunur, Kars Valisi Cevdet Ertuğrul Arkadaşlar, bu vaka memle « kette derin bir hüzün ve acı uyanı dırmıştır. Hükümetiniz taziyet e: dilmektedir. En büyük taziyet « dilecek makam Yüksek Heyeti » niz olduğu için ben Büyük Mec « Tisi taziyet ederim. Memleketimi- zin yüksek alakasından — doğan faaliyet bu acıyı unutturacaktır; Mahalli tedbir, hükümetin aldı « ğı tedbirler ve Kızılayın her va « kit olduğu gibi buraya da yetiş « mesi maddi kısmı az zamanda te« lafi edecektir. Önümüz yazdır. O havalide bahar başlamak üze- redir. Yalnız telafi edilemiyecek bir şey varsa kıymetli i vatandaş « Lırıınmn bu vesile ile vefatları & ır. Başkan depremden dolayı Ka- mutay üyelerinin acı duyduğunu ve gereken tedbirlerin almacağı - nı söyledi ve ruznamenin k_y masına geçildi. Ankara gehri imar müdürlüğü, Am kara yüksek ziraat enstitüsü ve evkaf umum müdürlüğü 1934 yılı büdceleri« nin maddeleri arasında münakale yapıl masna aid kanunlar kabul - edildikteni sonra, inhisarlar idaresinin 1935 yılı. büdcesinin müzakeresine geçilmiştir. Bıı münasebetle söz alan Muğla saylavi Hüsnü Kitabcı, İnhisar idaresinin geçem yıl tütün alım ve satımı işlerinde nâzımı rolünü oynadığını, hurda incir işinde da gene böyle yapmak suretile müstahsili leri büyük bir sıkımtıdan kurtarmış ol, düğünü kıvançla anlatmış ve - idareniz umum işleri etrafında bazı sorgular sor muştur. Gümrük ve İnhisarlar Bakanf şunları söylemiştir: — "Hurda incir için daha evel piyar saya girmemizi istediler, Söyledikleri bu gibi alaşlarda idarenin tuttuğu yol, satıcılarla idarenin menfaatini birleştir. mektir. Binaenaleyb bu iki meniaat bire leşirse piyasaya geçen seneden daha önü ce girmeğe çalışırız. Limited şirketinin vaziyetini soru. yorlar. Limited şirketi için meclisten ça kan kanunla milli bankalardan, bazı tüi tün tüccarlarımdan ve inhisar idaresine den teşekkül edecek bir şirket teşkilin! düşünmüştük. Milliâ bankalardan ziraaf bankasından başkası bu işe ilgi gösten medi. Onuariçin yalnız ziraat bankast ile yapmak meselesi kaldı. Ziraat bane kası bir iki ay daha bu işe bir karar vere mekliğimiz için beklemekliğimizi söye ledi. Eğer siraat bankası da ilgisizlik gösterirse bu işi gene idarenin kendisi nin yapması icab edecektir. ve bu işl şimdiye kadar yapmakta olduğu gibi, kalacaktır. İdarenin kendi kendine yapmakta ob duğu şey mümkün olduğu kadar buşka memleketlerde satışın çoğaltılmasına ça Jışmaktır. Bunun zannedildiği kadar ko- lay olmadığı tecrübeterle anlaşılmıştır. 'Başka memleketlerde tütün satışları ya devletin inhisarmdadır, yahut çok bik yük fabrikaların intisarı altında — gibk