12 Ağustos 1939 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 10

LA D —: 10 KĞ K Avrupunın çıbanı' DANZİG - (Başı, lincide) atmişti. Bundan evvel Südet Alman- — ları arasında yapılan tahrikât ile ze. min hazırlanmıştı. S Ondan sonra birbirini takip eden hâdiseleri hepimiz hatırlarız. Hiiler Henlein'in ilhak talebine cevâp ver- di. Milletlerin kendi mukarideratla. rını tayin hakkından bahsetti ve Çe. — koslovakya hükümetinden Südet Al- manlarının, Almanyaya iltihakına — müsaade etmesini istedi. Bir taraf- tan da Çekoslovak hududuna bir mil- — yon asker yığdı. Avrupa, bilhâssa İn. |— giltere telâşa düştü. Çekoslovakya, |— bir taraftan müttefikleri olan Fran- — sa ve İngiltere ile müzakereye giriş. — ti, bir taraftan da Südetlerin liderle. rile konuşmalara başladı. İngiltere iki tarafın arasını bulmak üzere Praga Lord Runciman'ı gönderdi. Bu müzakereler her gün biraz da. ha şiddetlenerek, Münihe müncer ol- du ve Hitler kan dökmeksizin Südet — mintakasının bilâkaydü şart Alman- (yaya ilhakını ilân etti. : Tapglilerm ügün ayni manevranın tekrar edildiğini görüyoruz. Danzig- de Almanlar arasında zemin hazır- lanmıştır. Danzig Almanları Lideri | Förster Berline giderek Hitlerden ta- - Timat almıştır. - Danzigde yapılan büyük miting- de Danzig'in Almanyaya ilhaki ar. - zusu izhar olunmuş ve bunun ta- — hakuku zamanının pek yakın oldu- — gu ilân edilmiştir. Alman matbuatı |— tekrar Polonyaya taarruza başlamış- tır. Polonya hududuna 120 fırka Al. aman askeri yığılmıştır. Sahne hazır- |— Vaktiyle Çek Cümhürreisi Be- -— nes'in yaptığı gibi, Polonya başku. — mandanı Smigly Ridz, daha iki gün — evvel, Polonyanın haklarına, menfa. atlerine ve haysiyetine doğrudan gdoğruya veya bilvasıta vâki olacak her teşebbüse kuvvetle;mukabele e- , — deceğini bildirmistir. Şimdi söz sırası Hitlerindir. Alman' dgvlet reisi 20 ile 25 ağustos arasın- — da ya Danzige, ya Şarki Prusyaya — gidecek ve orada Danzigin ilhakını ilân edecektir. İşte ©o vakit Danzig — gmeselesi yalnız Polonyanın değil, bü- tün Avrupanın hayatını tehdit eden *tehlikeli safhaya girmiş bulunacak- . Üür? * âdisatın bu seyrine bakarak herkesin kendi kendine halle | galıştığı sual şudur: — İngiltere Danzig — meselesini bir — hârbe girmek için kâfi görecek mi. Milli Şefimiz Nafıa " (Başı 1 incide) Belediye Reisi Lütfi Kırdara bilhas- sa iltifat etmişler ve: “— Nasıl hava müdafaa tecrübe- lerine başlıyor musunuz”,, » Sualini sormuşlardır. Vali Kırdar, Milli Şefe yverdiği cevapta, hazır- lıkların tamam olduğunu ve yakında manevralara başl ğ bildir- Milli Şef Merasimle Karsılandı Vekilini dinliyorlar lu 20 Eylülde Erzuruma varmış ola- caktır. Bir ay içerisinde diğer bü- tün hazırlıkları ikmal etmiş olaca- ğiz... Erzürumu tahminimin fevkinde yenileşmiş ve güzelleşmiş buldum. Bu defa şehre girerken büyük se- vine hissettim. Uzaktan tamamen miştir. Milli Şef 'bu cevabı memnu- miyetle karşılamışlardır. Nafıa Vekilinin İzahatı Reisicümhurumuz, kendilsrini kar şılıyanlarla beraber istasyondan çık- mış ve rüküplarina tahsis edilen Su- vat vapuruna geçmişlerdir. Bu arada dold halk Cümhurre- ıs.mızi heyecanla alkışlamışlardır. Kadıköyünden Haydarpasaya gel- mekte olan bir vapurdaki yolcular da siddetli tezahürattar bulunmuşlar ve Milli Şef kendilerine şapkalarımı cikarmak suretiyle iltifat etmişler- dir. Suvat vaptıruna geren Reislecüm- hur, vapurun hareketinden sonra Nafıa Vekili Ali Fuat Cebesov ile görüsmüşler ve sıhhati ile alâkadar olarak: “— Seni süzülmüş gördüm,, de- bir şehir manzarası veriyor. İnönü, burada sormuşlardır: — Demek, şehir kendini göster- miye başladı!.,, “— Evet, çalısmaların ve sarfedi- len gayretin neticesi alınmaktadır.,, Trabzon, Samsun, Gümüşhane ve Bayburt seyahatlerinden de bahse- den Nafıa Vekili, devam ederek: “— Seyahatlerimden cok mem- nunum. Trabzon da çalışıyor. Gü- müşhane ve Bayburdu da gördüm. Bayburt ta çok ilerlemiş. Karabük- teki faaliveti de yakından gördüm, Bu da bilhassa memnuniyet verici- dir.,, “— Karsa gittin mi?/ “— Hayır, paşam. vakit hulama- dım. Yalnız Sarikamısa varan yol- lar üzerinde etütlere başladık., Samsun Limanı İşi Nafıa Vekili Samsun limanı işine temas ederek: p TAN “ Alman - İtalyan — Hariciye Nazırları Bugün Görüşecek (Baştarafı 1 incide) ları kâfi geldiğini kaydetmektedir. Nevyork Times, bugün yalnız bir. leşmiş olan ve yeni bir taarruza kâr. şı silâhlanan devletlerde deği!, mih. ver içinde bile Hitlerin maksatları- na mukavemet arzusunun kuvvetlen- diğini iddia eylemektedir. Försterin nutku hiç alâka uyandırmadı Londra, il (Hususi) — Danzigte Nazi teşkilâtı şefi Her Försterin dün- kü nutkundan anlaşılan bir nokta, Her Hitlerin Danzig hakkında bir ka- rar vermemiş olduğudur. Her Förs. ter, Hitlerin vereceği her emre itaat €deceklerini söylemekle bu emrin he- nüz verilmemiş olduğunu göstermiş- tir. Nutuk Danzig buhranını ileri gö- türememiş ve olduğu yerde bırak- mıştır. Bu yüzden vaziyet vahame- tini muhafaza ediyor. Almanların Danzigi askerleştirme- ye devam etmeleri ve bu işi yakın- da bitirmeleri bekleniyor. Vistül üzerindeki yeni köprünün 15 ağustosta açılışı, bu faaliyet saha- sında mühim bir merhale teşkil ede- cektir. Ayni zamanda temizleme işi.- ne de devam og.unmaktadır. Son za- maanlarda beş yüz kadar (suikastçi) Berline gönderilmiştir. Bunların Ber- linde muhakemesi bitirilmiş ve bazı. sı idam dahi edilmiştir, Alman hududunda bir hâdise Varşovadan resmen bildirildi ğine göre, şimali Silezya hududunda Ra- doslislionska'da bir hâdise vukua gel- miştir. Polonva hududunu geçen üç şa- hıs, bir Polonyalı hudut muhafızına 12 -8 .939 İktısat Vekili Yeni Vaziyeti İzah Ediyor (Baştarafı 1 incide) bir mahiyet verilmesi, Devlet sana- yi ve maden işletme&lerinin de mu- ayyen gruplar halinde birleştirilerek keza müstakil birer hüviyet sahibi kılınması düşünülmektedir. Filhakika diğer ileri memleket- lerde görülen ve hâkim olan şekil de budur. Bu bakımdan Partimizin son kararı memleketimizin iktısadi inkişafının bir icabını ve bu sahada katedilmesi lâzım gelen bir tekâmül merhalesini ifade etmektedir. Bugünkü vaziyet Vaziyetin bu şekli memleketimize Devlet sanayi kredisi ile sanayi ve maden işletmeciliğinin Cümihhuriyet yıllarındaki inkişaf seyri takip edi- lince daha iyi anlaşılır. Çünkü ma- lümdur ki, Türkiyede Devlet sanayi kredisi ve buna bağlı sanayi ve ma- den işletmeciliği 1925 de teşekkül e- den Sanayi ve Maadin Bankası ile başlamıstır. Gerek bu banka ve ge- rek istihlâf eden Sümerbank diğer bilcümle banka muamelâtile bera- ber bilhassa sanayi finansman ve kredi işlerile uğrasşmak ve bu me- yanda Sanayi Maadin işletmelerile de meşgul olmak üzere kurulmuştu. O zaman Devlet işletmelerinin azlı- ğı ve iptidailiği, hem bankacılık iş- lerinin hem de Sanayi ve Maarlin işletmelerinin tek müessesede top- lanmasına imkân verecek mahiyette görülmüştü. Ancak Devletin bu sa- hadaki faaliyetinin artması Sanayi ve Maadin işlerinin bankada temer- küzüne meydan vermediğinden Ma- adin İsletmeleri ve buna ait kredi ve fi m lelerinin ayrı bir hücum etmiştir. Mücadele da hudut muhafızı yere düşmüş, mu- hafız silâhını muhafaza için uğraşır- ken tüfek patlamış ve mütecaviz'er. den birisi derhal ölmüştür. Gürültü üzerine diğer hudut muhafızları va. ka mahalline kosmuslardır. Bunun üzerine mütecavizlerin sağ kalan i- kisi Alman arazisine iltica etmiştir. Vaka: mahallinde - mütecavizlere ait abanca bulunmuştur. tTeER VE Bü- müteakıp te sıtmadan rahatsız nu lık geçirdiğini sövliyerek: “— Simdi iyilestim. Hic bir se- yim yoktur. Müsaade ederseniz. Pa- zartesi günü —manevralara gidece- ğim.,, demistir. Nafıa Vekili, bu arada mamleket dahilinde vantığı tetkik seyahatleri üzerinde Milli Şefe izahat vermişs, ve intıbalarını anlatırken şunları sövlemistir: “— Frzurum demirvolunun 20 Tes rinievvelde açacağız, — demiryo. mendireği kısa bir zaman içinde ya- pacağız. Orada bir keşifte bulun- düum. Amazonlar zamanından kal- ma bir mendireğin enkazına rastla- dık. Denizden blok halinde büyük taşlar çıktı. Asırlardanberi su içeri- sinde bulundukları halde hiç bozul- mamışlar. Mendirek inşaatı için bu taşlar fevkalâde elverişlidir. Sonra bu taşların çıktığı ocağı da bulduk. Bunlardan istifade etmek suretiyle masrafımız da azalmış olacaktır. Diğer taraftan Samsun limanının şaatı için de İngiliz mühendisleri- Ğ dir? Polonya harekete gi k için İngilterenin yardımına güvenebile. €ek midir? Yoksa İngiltere, Südet anmeselesinde olduğu gibi, bu işin sul- — hen halli için ikinci bir Münihe razi — olacak miıdir? — Şimdiye kadar bilinen şudur: Po- ' Sonya, Almanyanın Danzigle iktifa “etmiyerek koridoru da - istiyeceğine — kanidir. Onun “için Almanyaya karşı “gen ufak bir müsamahaya razı değil. dir ve Danzigde kendi hak ve men- Haatlerini bozan her teşebbüse karşı nin aynidir. Ve bu hıyeti gonderen, İngiliz hükümeti iç & teşkil eden üç nâzırdır. Zatea Al— manya da Fransaya, Polonyaya yar. dım için yapılacak her teşebbüsü bir harp sebebi telâkki edeceğini bildir- miştir, u halde Danzig meselesinde demokrasilerin ikinci bir Mü- nih konf yanaşmaları ihti- mali gayri varit değildir. İngiliz - Rus mü elerinin bir türlü biti. utlaka silâhla mukabel: l gıten altı aydanberi silâh altında L ,500,000 asker — bulundurmaktadır. |Ve — başkumandanının dediği gibi, 4 arbe hazırdır. — Fakat arkasından İngiltere ve 'Fransa onu takip edecek midir? İn. 5 g:lliı devlet ricalinin kullandıkları na bakılırsa, Polonya harekete tıgi gün İngitere ve Fransa da ,derhal onun yardımına koşacaklar- /dır. Danziğ senatosunda ihdas edile- “cek en küçük bir değişiklik harp se- |bebi telâkki edilecektir. Bununlı beraber, ne olursa olsun “harpten kaçan ve dünyaya harbi ge- tirmemek için her vasıtaya müra- / caatı vazife bilen İngiliz Başvekili “Chamberlain'in el altından ikinci bir ğu ünihe kt VA hazırl ta emareler vardır. Pr. Riley isminde bir zatın riyasetinde 10 ki- _*K ik bir İngiliz heyeti Danzig yolun. idır. Bu heyet “Danzig'in Polon- kaya Tâzım olup olmadığını,, tetkik rilmemesi, İngiliz Parlâmentosunun dağıtılması, ve İngiliz nazırlarının tatil için Londrayı terketmeleri de bu ihtimali kuvvetlendirmektedir. Fakat İngiliz Başvekili, Avam Kamarasında vâki olan mükerrer beyanatına, ve Polonyaya verdiği kati teminata Trağmen, bu defa da Danzigi fedaya razı olur ve Po- lonyayı yarıda bırakırsa, bundan sonra İngiliz siyasetine itimat ede- cek hiç bir devlet bulunamaz. Bu takdirde sulh cephesi derhal parça- lanır, bütün lngiliz m('ınetlklerı baş. larının ç De lurlar. Sulh cephesınde böyle bir pa- nik ise, totaliter devletlerin dünya h İ 1 kolay- yasını laştırmış olür, Onun için vaziyet gayet naziktir. Demokrasiler için bu defa kati bir cephe almaktan başka yapacak bir şey yoktur. Ve İngiliz hükümetinin ü — tutmiyacağına — inanmak lecektir. — Maksat Polonyaya, Danzlgi feda etmesini tavsiye etmek, bu fedakâr- mümkün değildir. * Böyle o İçi ki, Hitlerin bti RÜSİçA mak ct miyerek, dolambaçlı yollardan git- mukabil de Gdinya li etmek için kendisine kredi etmektir. Riley heyeti İngilte. in Südet ihtilâfı esnasında Praga derdiği Lord Runciman heyeti- zi hığına mesi, ve İngihz Başvekiline müza- kere zemini verecek bir takım siya- si ve hukuki emrivâkilerle iktifa et- mesi ihtimali pek çoktur. ne hesaplar yaptırdık. Ankaraya dö- ner dönmez bununla mesgııl olaca- ğim.,, # Mendıreğı cıksınız’.. — Meclis açılıncıya kadar hazır- lıklarımız tamam!lanmış olacaktır.., Çanakkalenin vazivetine temas eden Nafıa Vekili, izahatına devam etti: “— Çanakkalenin kara ile irtibatı bakımından Çanakkaleye varan yol- lar üzerinde de çalısıyoruz. Şimdi yol inşaatında yeni bir usul tecrübe ediyoruz: Makalen üzerine çimento döküyor ve kırma taşla dolduruyo- ruz. Hem sağlam, hem de ucuz olu- yor. Trabzonda bu usulü tecrübe et- mekteyiz..,, Ali Fuat Gebesoy, kömür istihsa- Tâtımızı da mevzuu bahsederek şun- ne zaman yapa- Ürsterin nutku iz bırakmadı Fötsterin nutku hemen hiçbir yer- de derin bir iz birakmamıstır. Polon- ya siyasi mahfilleri, nutukla fazla a- lâkadar olmıyarak Försterin resmi bir sıfatı bulunmadığını tebaruz etli- riyorlar. Försterin nutkunda Almanyanın şark hudutlarının umumi manzara. sına yapılan telmihleri kaydeden Po- lonya siyasi mahfilleri, bu telmihle- rin birer itiraf teşkil ettiğini, Alman. yanın hakiki plânının ortaya çıkmak- ta olduğunu ve Danzigin Almanya- ya dönmesi talebinin yerini yeni ye- ni taleplere terkedeceğini müşahede eylemektedir. Paris gazetelerine göre Försterin nutku bir korkutma propagandasinın başlangıcıdır. Exezlsior diyor ki: *“Förster, Hitlerin dikte ettıgı nut- kü okudu. Bu nutuk, Almanyeanın, a- lacağı büyük mesuliyetler karşısında tereddütlerini gösteriyor. Hitler, ken disine geniş bir düşünme payı ayır. rıştır.,, W Varşova, 11 (A.A.) — Büugün de dokuz Çek amele, içinde bulunduk- ları tren Polonya Pomeranyasından transit olarak geçerken, Tezew istas- yonunda atlamışlar ve Polonyaya il. tica ederek, mahalli makamlara tes- lim olmuşlardır. ları söyledi: “— Kömür meselesi ve Çatalağzı işinin ehemmiyeti artıyor Müteza- yit bir istihsal vaziyeti vardır. Ak- denizde kömür- piy mutlaka gireceğiz.., Milli Şef İnönü, izahatını dikkatle dinlediği ve zaman Zaman memnu- niyetini izhar ettiği Nafıa Vekilin- den sonra Maarif Vekili Hasan Âli Yücele hitap etmiştir: “ — Nasılsın, — tetkiklerin var mi?,, — Geziyorum pasam. Manev- ralardan sonra seyahatime deyam edeceğim.., “— Manevraya geliyorsun — de- mek?,, “— Evet, Paşam, müsaade buyu- rursanız!,, Reisicümhurumuz burada Trakya manevraları Kaomutanı Orgeneral Fahrettin Altaya hitap ederek: “— Manevralara kalabalık geli- !, yoruz. Vekiller, mebuslar da var. Bizi nerede barındıracaksın?., Örgeneral Fahrettin Altay, ctevap verdi: “— Edirnede paşam?..., — Kırklarelı yok mu?..,> elinde bi teşekküle verilmesi zarureti hasıl öl- müş ve Etibank bu ihtiyaçtan doğ- müustur. Halen Devlet Sanayi ve Ma- adin İşletmelerile ve Devlet Sanayi ve Maadin kredisi işleri bu iki ban- kanın elinde toplanmış ve bankacı- lık fonksiyonlarile sanayii ve maden isletmelerini kurmak ve işletmek fönksiyonları *lıeu bu #ki bankanın kik safhasındadır. Bunların kati bir şekil alması ve fiiliyata intikal et- mesı için tetkiklerin bitmesi ve ha- k kanun proj Büyük Millet Meeclisince kabul edilmesi lâzımdır. Hülâsa, anlaşılıyor ki, şimdi tet. kikimize esas olan fikir Sümer Bank ve Eti Bank'ı, Bankacılık fonksiyonları itibariyle birleştire- rek ayni zamanda husüsi sanayi ve maadin işlerine de kredi temin eden tek bir “Endüstri ve Maa- din Finansman ve Kredi Banka- sı,, na vücut vermek ve diğer ta- raftan da Devlet Sanayi ve Mua. din İşletmelerini muayven grup- lar halinde birleştirerek müstakil Devlet Müesseseleri vücude getir. mektir. Bu suretle kredi ve fi nansman işleri çok büyük serma- yeli bir tek Bankanın (Meselâ Sü. “mer Bank) elinde — toplanmakta, işletmeler ise İktısat Vekâletinin teftiş, nezaret ve mürakabesi al. tında ve keza 3460 No. lu Müraka- be Kanununa tâbi olarak Devlet Ağır Endüstri Müessesesi, Devlet Dokuma Endüstrisi —Müessesesi, Devlet Kimya Endüstrisi Müesse. sesi gibi ve her biri büyük serma- yeli müstakil PTT teşkilâtlandırılmaktadır. Bu tedbirlerin faydaları Alınan bu tedbirleri Milli, iktısa. di inkişafımızın — yeni bir - terakki hamlesi olarak kaydetmek icap eder. Bu suretle memleketimizde Sana. yi ve Maadin işleri sahasında yeni bir kredi kontrolü cihazı teessüs et- mekte, hepsi de Devlet malı ve bi- naenaleyh hepsi de Devletçilik pren- sibimizin canlı birer ifadesi olan Devlet tesisleri Milli iktısadiyat sa- hasında müstakil ve bizatihi müte- şebbis yeni kuvvetler olarak yer al- maktadır. Mevzuularının icabettirdi- ği süpleslere malik ve binaenaleyh iktısadi dinamizmi daha üstün ola- rak çalışacak bu Müesseselere ileri. de “yeni - Devlet programlarının ku- asarlanan şekil Ancak' aradân geçen 'müddet “zâr- fında sanayi tesislerinin ilerlemesi ve Maadin İşletme faaliyetinin ge- nişlemesi, bu işlerin idare ve işlet- mesinde yeni ve müstakil teşekkül- lere vücut vermek zaruretini ortaya çıkarmıştır. Meselâ *Sümerbank'ta planari sanayi leri arasında Karabük Demir ve Çelik Fabrika- ları sermayesinin büyüklüğü ve iş hacminin genişliği itibarile başlı ba- seler ve ana sanayi grupları tabiati. le kolayca iltihak edebileceklerdir. Diğer taraftan Devletin tamâamile kendi mevzuu haricinde bırskacağı Sanayi ve maden şubelerine hususi sermayelerin daha iyi akışı teşvik ve temin olunacak ve hususi sanayie ye- ni kurulacak sanayi ve Finansman Kredi bankası kanalından kredi yar- dımları yapılmak imkânlerı da tet- kik olunmaktadır. Kuracağı ü in vekâ- gi < şına muazzam bir iktısadi teş is halini almış bulunmaktadır. Bu te- şebbüs bugünden müstakil bür işlet- me idaresine muhtaç ve müstahak bir vaziyette, bulunmakta Keza Sü- merbankta toplanan Textil Fabrika- lar için de ayni mülâhaza ve ihtiyaç kendisini hissettirmektedir. Etibank- | ta toplanan maden grupları arasın- de-Ereğli Kömür havzasının istisma- rı yalnız başına bir idareyi işbâ ede- cek kadar mühim ve hayati bir mev zudür. Binaenaleyh yapılmakta olan etütler, kendisini hissettirmeğe baş- lıyan ihtiyaçlara cevap vermeğe ve Devletin iktısadi faaliyetleri saha- sında varılması icap eden yeni bir let merkezınde bir veya birkaç u- mum müdürlüğe bağlanmak suretile iktisadi olmaktan ziyade idari bir teşkilât halinde vücude getirileceği haberleri ise hlç bir suretle varit de- ğildir. İnönü ve Kral " Karol Görüştüler (Başı 1 incide) kasketi, mavi kruvaze ceket ve be- yaz pantalon giymişti. Kral Karol Gitti Reisicümhurumuzla Kral arasın- tekâmül merhalesinin larmı tes- bit eylemiye matuftur. Bununla ya- pilmak istenilen husus, izah ettiğim gibi, Devlet elindeki iktısadi teşeb- büsleri, teşebbüsün — vüs'atine göre kifayetli ve işin mahiyetine ve ica- bma uygun bir şekilde teşkılâtlan- dırmak ve bütün bu teşebbüsler için daki mülâkat 1 saatten fazla sürmüş ve bu esnada Hariciye Vekilimz Şük rü Saracoğlu ile Romanyanın Anka- ra sefiri de hazır bulunmuşlardır. Majeste Karol, saat 20.45 de Dol- mabahçeden ayrılırken, Milli Şefi- miz, muhteref misafirimize refakat etmişler, motörle ve beraberce yata işlerdir. Kısa bir müddet sonra lâzım olan kredi ve fi mua- melelerini de tek bir diğer tesekkül- de toplamaktan ibarettir. Söylemi- ye hacet yoktur ki mesele henüz tet- H Bi ı takadır, paşam, kimseyi sokamayız.., Reisicümhurumuz, bundan s0n- ra, Devlet Denizyolları İşletme U- mum Müdürü İbrahim Kemal Bay- borayı çağırmışlar ve aralarında şu muhavere geçmiştir: « Almanyadaki vapurların va ziyetl nasıl, ne zaman geliyorlar?, reket etti, geliyor. Etrüst tipinde a. lan bu iki gemide, Etrüskteki nok- sanlar yoktur. Hattâ 13,5 mil üzerin. den sipariş verildiği halde 15 mil sürat temin edilmiştir.,, «—. Öteki vapurlar da geliyor mu?.,. — Doğu vapuru hazırdır, Ya- — Tırhan'ın eşi olan Kadeş ha-|. J kında yola çıkacaktır. Egemen de a- şağı yukarı ayni yaziyettedir.,, “— Hepsi ne zaman gelmiş ola- caktır Yş — İki aya kadar bütün gemiler gelmiş olacaktır.., E “— Çok iyi. beş bin tonluklar da buna dahil mi?.., “— Evet!. ”A ** ? Suvat vapuru bu sırada Dolma bahçe Sarayına yanaşmıştı. Milli Şefimiz İnönü, Bayan İnönü ve ço- cukları ile birlikte vapurdan çıkarak sarayı teşrif etmisler ve Dolmabah- çe Sarayısa Riyaseticümhur Bayrağı çekilmiştir. iki dost ve müttefik Deylet Reisi, burada vedalaşmıslar ve İsmet İnö- nü motörle tekrar saraya avdet et- miştir. Rumen Kralını ve Veliahti hâmi! bulunan yat saat 22,15 te 1manımız- dan hareket etmiş ve Köstence isti- kametinde yoluna devam etmiştir. Veliaht Prens Mişel. dün yatın limana girişinden biraz sonra Top- hane rıhtımında karaya cıkarak A- yasofyayı ve müzeleri zıyaret etmiş, tekrar yata dönmüştür. * Şehrimizde bulunan İngiliz Büyük Elçisi, dün akşam üzeri Dolmabak- çe Sarayına giderek Hariciye Vekâ leti Umuümi Kâtibi Numan Mene- Mmencioğlunu ziyaret etmiş ve 20 da- kika kadar kaldıktan sonra sarav- dan avrılmıştır. —.