—— —— 13 - 5 - 939 2 TAN —00 Türk - İngiliz Vadeli Bir Misakın Başl Dün Mecliste Akdeniz beyannamesini okuyan Başvekilimiz Türkiye - İngiltere Akdeniz anlaşmasını bildiren İngiliz Başvekili Avam Kâmarasında tarihi celselerden birinde Dün Meclisteki Nutuklardan : Biz, memleketimize tevcih edilecek herhan- | gi bir tecavüze karşı tamamiyle hazırlanmış bulunuyoruz. Her teca- | | vüzü tek başımıza da | defetmiye muktediriz. $ Akdeniz Devletin Verdiği Kararın Akisleri Halk Arasında Anketimiz Dün sabah, muhtelif kimselere sorduğum şayanı dikkat su- al şuydu: “— Eğer mihvere, veya demok- rat cepheye mutlaka girmek lâzım gelirse, hangi tarafı tercih edersi- niz?” Sulh cephesinde mevki alışı - mızdan evvel sorduğum bu suale muhatap olan ilk vatandaş' Temiz herber salonu kalfalarından Bay Hüseyin Pekesmerdi: “— Bence, dedi, bizim yerimiz sulh cephesindedir. Fakat, bu cep- henin, Rusyayı da “içine — alması Şartiyle,.. Eğer Rusyadan, İngilte- Teden, Fransadan müteşekkil bir Sulh cephesi, kurulur, ve küçük Milletleri de içine alabilirse, dün- Yanın hiç bir tecavüzkâr hareket - ten korkusu kalmaz.” İstila k stilâ seline karşı S SERMERĞ - Âyni dükkân kalfalarından Hâ Mit Takunt da ayni fikirde: R “— İngiltereden, Fransadan ve Usyadan müteşekkil bir cephe, eîr türlü ihtirasları durdurabile - bir kudrettir: Bugün, harbi ya î:câk olan şey de, durduracak 0- lîn Şfğy de kuvvettir. Sulh cephe- te, duhyayı harbe sürüklemek is- ryenlerden küvvetli oldukça, isti- selinin önüne aşılmaz ve yıkıl- z bir bent çekilmiş demektir!” u da sorulur mu? Taksim, alafranga Panorama bahçesi müstecirlerinden Cenap: “— Bu da sorulur mu? Biz de- Mokrat milletiz: — Demokratlara arşı, yani kendi prensiplerimize rşı cephe alacak değiliz ya? r h *reddütsüz inanıyoruz «& T İzmir” gazinosu - garsonların- dan Mehmet Akalın: “— Bu işlere karışmak bana düşmez... Bu millet, başında bulu- nanların dikkatinden, ferasetin: - den emindir. Onlar, yarın bize, hangi cepheyi - gösterirlerse, biz, vatanımızın selâmetinin o cephe - de dövüşmekte olduğuna tereddüt süz İnanır, ve o cephe, Çinde bile olsa, gider vuruşur, dövüşürüz!” Sulh sevgimiz samimidir AF ANM İN ZM 1 B Özcan gazinosu sahibi Mehmet: “—.. Bugün için- davet olundu- ğumuz cephenin adı üstünde: '“Şul_h cephesi”;.. Şimdi, sulh cephesıırn bırakıp, jistilâ emelleri güdenlerin peşlerine takılacak değiliz ya? Bugün, yer yüzünde, bazı aç, çıplak — milletler var. Onların sulhe karşı samimi bir sevgi ve saygi gösterebileceklerine inana - bilmek mümkün sayılamaz. Fakat Türkiye o milletlerden değildir. Türkiye mesut, ve müreffeh bir yurttur. Bu itibarladır ki, sulh sevgimiz samimidir. bizim Binaenaleyh, bizim mecbür bı- rakılmadıkça dövüşmeyeceğimiz - den kimse şüphelenemez. Sulhü se- ven, sulhü korumak isteyen bir milletin yeri de, hiç şüphesiz sul- hü korumak gayesiyle kurulmuş olan sulh cephesinde, yâni sulhcü- lerin'cephesindedir.” * Yerimiz çoktan belli olmuştur Avukat Fuat Altan: “— Türk milleti, tarihini ka - rıştıranların da gördükleri, bildik leri gibi, zayıflara karşı daima şef kat duymuş olan, âsil bir millet - tir. Bugüne kadar, istiklâlini kuv- vet karşısında kaybetmiş olan her zayıf milletin âkibeti, bu milletin gözlerini yaşartmış, ve içini sız - latmıştır. Habeşlere acımadık mı? Biça- re İspanyolların âkibetleri ruh - larımızı sızlatmadı mı? — Zavallı Çinlilere karşı, kalbimizde — gizli bir taraftarlık duymuyor muyuz? Avusturyaya, Arnavutluğa, Ce - köslovakyaya inen darbe, bizim i- çimizde de birer yara açmadı mı? * İşte bütün bunların yürekleri- mize biriktirdiği hisler, bizi sulh cephesinin tabii birer unsuru, men subu, ve candan taraftarı — haline sokmuştur: Ve bizim yerimiz, çok tan kendiliğinden belli olmuştur!” Hâdiseler cevabını veriyor Akademiden, ressam Edip Hak- kı: “— Sizin bu sualinize, hâdise- ler cevap verip durmaktadır: Her ajans haberi, her dünya hâdisesi, ve orta Avrupadan gelen her taze havadis, bizi, sulh cephesine doğru itip durmaktadır!” * Bu ankete rastgele topladığım cevaplardan belli ki, devletin dün verdiği karar, Türk milletinin sa- de menfaatlerine değil, hislerine de uymaktadır. Ve dün verilen ka- rarı, bütün millet, aşikâr bir se - vinçle karşrlamıştır! Selim Tevfik Anlaşması Uzun angıcı Olacaktır ingilterenin DENiZ KUVVETi Ingiliz Akdeniz filosunun safıharp gemileri seyirde üyük Britanya iki sene ev- B vel başlamış olduğu deniz teslihat programiyle donanmasını azami derecede küvvetlendirmek- tedir. Bugün İngilterede 950 bin tonajında — bir küvvetin inşa ve tecdidine çalışılıyor. Daha kısa bir zaman evvel, 35 bin tonluk i- kinci bir zırhlı denize indirilmişti. Bu ayın sonunda 20 tane cep tor- pitosunu kızağa vazedecektir. Şu bir kaç rakam, bu muazzam faaliyeti açıkça anlatıyor: 9 zırhlı, 6 tayyare gemisi, 25 kruvazör, 40 torpito, 24 kanova- pör, 3 mayin dökücü, 15 denizaltı. Bunlara, inşa edilmekte — olan müteaddit yardımcı gemilerle 15- lah edilmekte olan gemiler de ilâ- ve edilince, 950 bin rakamını te- cavüz eden bir tonaja vasıl olu- nur. 900 tonluk 20 kanovapör, bu a- yın sonunda kızağa konacaktır. Bunlar hakiki cep torpitosu mahi- yetindedir ve harp takdirinde hu- har gemilerine refakat edecekler- dir. Donanmaya her ay 80 tane ye- ni tayyare dafii topu verilmekte- 1936 da adedi 3 olan ve endaht nâzımı âletler imal eden fabrika- ların bugünkü miktarı 28 dir. İcabı halinde hemen deniz harp- lerine iştirak edebilecek kabiliye- ti ihraz edebilecek 18,000 Ticare- ti Bahriye zâbiti, tekemmül kurs- larına devam etmektedir. Ticaret gemilerini teslih ede- bilmek için 2000 top imal ve ih- zar edilmiştir. 1000 adet ticaret gemisi bu top- ları taşıyabilecek olan plâtform- larla teçhiz edilmiştir. 1939 senesinin ilk üç ayı zar- fında, 20 adet yeni harp gemisi donanmaya iltihak etmiştir. Hitler, İngiliz - Alman deniz an- laşmasını feshetmiştir. Bu hare- ket faydasız ve neticesizdir. Çün- kü Almanya, hiç bir vakit 1914 te olduğu kadar dahi İngiliz donan- masına yaklaşamıyacaktır. K O zamanlar zırhlı kuvvetler a- şağıdaki gibi taksim edilmişlerdi: Almanya: 16 modern zırhlı ve harp kruvazörü. İngiltere: 24 modern zırlılı: ve harp kruvazörü, Bugün ise: Almanya: 5 zırhlı, bunlardan 3 tanesi 13 bin tonluktur. İngiltere: 15 zırhlı. 31.000 ve 47.000 tonluk. İnşa edilmekte öolanlara gelince: Almanya: 35.000 tonluk 3 zırhlı. İngiltere. 4 tanesi 40 bin tonluk 9 zırhli. ” Bu rakamlar daha fazla koman- tere lüzum göstermez.