13 Mayıs 1939 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 3

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

—aerketami nn — 13.5-939 BUGÜN Akdeniz Emniyeti Yazan: Ömer Rıza DOĞRUL ıngiltere * Türkiye — anlaşma - sı çök şümullü ve büyük bir tarihi hâdisedir. Biz burada onun yalnız bir cephesinden — bahsetmek istiyoruz. O da: Akdeniz emniyeti - nin bu yüzden ihraz ettiği büyük ka- zançtır. Akdenizin emniyeti, bütün dünyayı alâkadar eder. Çünkü dünya — milletleri şarkla garbı birbirine bağlayan bu muaz - zam şerhtan istifade ediyor ve mü- badelesini bu yol ile yapıyor. Bütün dünya milletlerini candan alâkadar eden bu deniz yolunda, em- niyetin hâkim olması, bütün dünya milletleri için bir zarurettir. Bugün Akdenizin emniyetini — ihlâl eden bir kaç âmil vardır. Akdenizin gar - binden başladığımız — takdirde ilk karşılaşacağ 'a İspanyanın vaziyetidir. İspanyanın dahili harbi devamınca Akdenizin emniyeti muh- teldi. Bu yüzden Akdeniz milletleri korsanlıkla mücadele için anlaşma - ğa mecbur oldular. İspanya dahili harbinin nihayet bulmasından sonra geniş bir ölçüde bu harbe karışan İ- talya ve Almanyanın buradan çekil- meleri bekleniyordu. Fakat bu ümit henüz tahakkuk etmemiştir. Tahak - kuk etse de mihver devletlerinin İs- panya limanlarından, adalarından, üslerinden ve müstemlekelerinden, bilhassa Fastaki mıntakasından isti- fade etmek, İspanyayı mihverin kab- zasında yaşatmak ve mihverin emel- lerine hizmet eden siyasetlere âlet etmek istedikleri göze çarpıyor. İs - panyanın Antikomintern pakta gire- rek, Milletler Cemiyetinden ayrıla - rak mihverci bir hattı hareket takip etmesi; diğer taraftan Cebelitarıka hâkim olan İspanya sahillerinde, ve Fas mıntakasında İngiltereyi Cebeli- tarık mevkiinden uzaklaştırmayı is- tihdaf eden tahkimat yapilması Ak- —XX0 —— —— — Danzig'de Kanlı Nümayişler Lehler "Almanlar Birşey İstiyorlarsa Almıya Kalksınlar, Bunun Kolay Olup Olmadığını Görürler,, Diyorlar Londra, 12 (Hususi) — Bu gün Danzigten gelen haberlere göre bu- radaki nazistler Lehlilere karşı bir çok taşkınlıklar yapmışlardır. Nazist- ler, Lehlilere, ait bir çok müessese- lerin camlarını kırmışlar, Mareşal Pilsudskinin ölüm senei devriyesi münasebetile asılan resimlerini yırt- mışlar ve Lehliler aleyhinde nüma- yişler yapmışlardîr. Lehliler bu gün Pilsudskinin şerefine nümayiş yap- mak istedikleri halde zabıta buna mâni olmuştur. Danzig arazisinde kâin Mariano- vo istasyonunun müdürü altı şahis ta- rafından ağır surette yaralanmıştır. Alman doktorları “vakitleri olmadı- ğından” bahisle yaralıyı tedavi etme mişlerdir. Danzig senatosu, Lehlilere ait bir gümrük karakolunun bombardıman edilmesi yüzünden Lehistandan özür dilediği gibi silâhlı nazilerin Lehlilere vuku bulan tecavüzleri yüzünden de özür dilemiştir. Varşova mahfillerinde Vatikan, Roma veya Tokyo tarafından Al - man - Leh ihtilâfında tavassutta bu- lunulacağına dair ecnebi memleket- lerde dolaşan şayiaların hayal mah- sulü olduğu, söylenmekte ve şöyle denil Ji di deniz bu tehlikelerle karşılaşmakta olduğunu Balear adalarının Fransa ile şİ - mali Afrika-arasındaki muvasalaları tehdit eden tarzda tahkimi Akdeniz emniyetini ayrıca tehdit eden bir â- Mildir. Sicilya ile Tunus arasındaki San- *“Varşovada bir Runciman kabul evniyoruz. Aalmanlar bizdem bir şey istiyorlarsa, almağa teşebbüs edebilir ler. Bunun kolay olup olmadığı o za- man anlaşılır.” Chamberlain ve Daladier'nin nu- tukları bütün mahfillerde memnuni- yetle karşılanmaktadır. Her tarafta tellaria'nın tahkimi, T tehdi- di, Libyanın askerle doldurulması, yine Akdeniz emniyetini ihlâl eden Ve etmeğe devam edecek olan hâdi- selerdir, Garbi Akdeniz havzasını, şarki Akdeniz havzasından ayırmayı da is- tihdaf eden bütün bu faaliyetler ve hazırlıkları — İngiltere ile Sa gibi alâkadar devletler Fran - Polony'anın Matem Günü Varşova, 12 (A.A.) — Büugün Ma- reşal Pilsudski'nin ölümünün yıldö- nümü münasebetiyle Polonyada ma- tem tutulmaktadır. Merasime sabah- leyin başl ıştır. Duvarlara asılan tedbirlerle karşılıyor. Fakat, Akdeniz garp havzasını şark havzasından ayırmanın hedefi, garp havzasında yalnız İngiltere ile Fran- Sayı tehdit değildir. Ayni zamanda Şarki havzada tahakkümdür. Arna - Vutluğun işgali bu tahakküme doğ- Tu atılan ilk adımı teşkil etmez, çün- _ü ilk adım, Oniki adanın mütema - diyen tahkimiydi. Bütün bu tehlikeli — faaliyetlere karşı, tehlikeyi bertaraf edecek kati tedbirler alınması lâzımdı. Türk - İngiliz anlaşması, bu yolda Han tedbirlerin en mühimlerin - €n ve en müessirlerindendir. Bu ::ıl“.şMB sayesinde bütün Akdenizde Niyet hüküm sürecek ve onun ""flnı şarkından ayırmak, şarkını ,“trit ederek tahakküm etmek - için tee:n kalmıyacaktır. Belki bütün bu L Vüzane teşebbüsler derhal mu - ele görecektir. & IB“ suretle Türk İngiliz anlaşma- lne:lhü tamamlayan en kuyvvetli t Netler arasında yer alacak ve bü- e dünya bu anlaşmadan İstifade e- CSektir. alı ir. ae L KISA HABERLER rnnaîransadn artan milli mxîıdafaa mMmas- Hiccş Ni karşılamak üzere bir dahili is- z akdedilmektedir. eh:“goslavya Kral Naibi Prens Paul ile Yafin ;s Olga, mutat merasimle Papa ta- an kabul edilmişlerdir. weîd;:e"lı'iz mahkemesi, idam mahkümu Sene kf“" ve Millon ile bunların yirmi hakk,n:reğe_ mahküm suç ortakları Blane &rarı 'a t_*mayet mahkemesinin verdiği tasdik eylemiştir. r ittiıtîî(nt Ciano Alman — İtalyan aske- erline ni imza etmek üzere 20 Mayısta Bidecektir. ... beya Va Hak e yay tından ve büyük faaliyetinden bah- sedilmektedir. Bey letde söy- şöyle denildiği işitilmektedir: — "” “Fransa ile İngiltere Danzigi Stras burg veya Douvres gibi müdafaa e- deceklerdir.” e Tokyo, 12 (A.A.) — Domei: Hariciyenin salâhiyettar bir me- muru, Almanya ile Polonya arasın- da Japonyanın tavassutu' meselesi hakkında sorulan bir suale verdiği cevapta Japonyanın bu iki memleket arasındaki ihtilâfın muslihane — bir surette halledilmesini temenni etti- ğini bir tavassut için bir demarş yap- tığının doğru olmadığını söylemiştir. Bundan bahseden gazete de Ber- lin ve Varşovada bir yoklama ya - pldığını bildirmiş olduğunu kaydet- mek icap eder. Müşterek sulh cephesi Müşterek sulh cephesi vücude ge- tirmek bahsinde Parisin salâhiyetli mahfilleri neticeden katiyen emin - dir. İngiliz - Rus - Fransız anlaşma- sına bir emri vâki nazarile bakmak- tadır. Fransa, Rusya ile mütekabili- Hataylılar Ana Vatana Iltihak Etmek İçin Sabırsızlanıyorlar Antakya, 12(Tan muhabirinden)—— Devlet Reisi Tayfur Sökmen, Anka- radan döndükten ve İskenderunda söylediği nutku Antakyada tekrar et- tikten sonra herkes Hatayın anava- tana ilhakı gününü iple çekmeğe baş- ladı. 19 yıllık hasret yılını istiklâl i- le gidermiye çalışırken Hatayın' Tür- kiyeye ilhakı müjdesile karşılaşan halk her an, her yerde bu mevzu ü- zerinde yeni haherler, taze müjdeler beklemektedir. Milt-bayram günlerinde şehri süs- liyen takı zaferler, elektrik tenviratı, celgeller ve bayraklar artmakta ve yeni baştan ihzar edilmektedir. Hele bir hasbihalde Devlet reisi ekselâns Tayfur Sökmenin Milli Şef Inönünün yakında Hataya geleceğini söylemesi bu sevinç ve müjde dolu günleri daha çok neşe ile geçirmiye sebep olmuştur. Bir kaç gündenberi ilhak gününü kutlama komisyonunun teşekkül ede- ceği de hâlk arasında söylenmekte- dir. Tayfur Sökmen pazar günlerini ka zalara giderek halkın dertlerini din- lemekle geçirmektedirler. Bu haftalarda İskenderuna giderek Halk partisini şereflendirmişler ve halkın dertlerini dinliyerek notlar al- mışlardır. Beylâna da uğrayan Tay- fur Sökmen, yayla meselesi hakkında direktifler vermişlerdir. Kırıkhanda halkın ihtiyaçlarını ve çiftçinin du- rumunu tetkik eden Tayfur Sökmen akşama Harbiyedeki köşklerine av- det etmişlerdir. le denilmektedir: “Pilsudski'nin dehası, kudretli ve nizam âmili bir Polonya, dünyanın hürmetini kazanmış, sözüne sadık, sulhe bağlı fakat namus, şeref ve hür- riyeti mevzuu bahsolduğu zaman e- ğilmez ve korkunç bir Polonya ya- ratmıştır. Gelecek nesillere, bu ne- silden miras kalacak olan işte böyle bir Polonyadır.,, Gazeteler, Mareşalin resimleri, e- serlerinden ve nutuklarından parça- larla siyah bir çerçeve içinde çıkmiş- lardır. Suriyeden Mahsul İhraç Edilmiyor Şam, 12 (TAN Muhabirinden) — Harp tehlikesi dolayısiyle Suriye ve Lübnanın hiçbir gıda maddesi ih- raç etmemesi karar altına alınmış- tır. Piyasada müthiş bir iktısadi buhran hüküm sürmektedir. Bu yıl Suriyede mahsulât çok iyidir. İhracat yapılamadığı takdirde mal- lar çürüyecek ve fiyatlar çok düşe- cektir. Her gün komiserliğe yüz- lerce protesto telgraf ve mektupları gönderilmektedir. Mısırdan Şama dönen Doktor Şeh- bender Emevi camiinde bir nutuk söylemiye kalkmış, fakat Vatani kütle taraftarları buna mümanast etmişlerdir. Bu yüzden çıkan kav- gada üç kişi ağır surette bıçakla ya- ralanmıştır. Bu hâdiseden sonra po- lis yeni tevkifat yapmıştır. Makedonya istiklâli peşinde mıya çalışmaktadır. mamlıyacaktır. cektir. İngiltere ar da bir mü Mihailof Romadadır. İtalya Balkanlarda müstakil bir Makedon- ya kurmak için Mihailofla müzakerededir. Bu müzakereleri de Bulgaristanı tehdit için silâh olarak kullanmaktadır. Berlin - Roma mihveri yeniden Yugoslavyayı tazyika başlamıştır. Romada Prens Pol'e 20 senelik istiklâl ve bütünlüğünü — garantietmek şartiyle pakta girmesi teklif edilmiştir. Yugoslavya bitaraf kal- Sovyet Rusya, İngilizlerle anlaşamıyacağını anlayınca, Şark devletleri ile, yani Polonya, Romanya, Balkanlar ve Türkiye ile ayrı bir anlaşma yapmıya karar vermiş görünüyor. Potemkinin seyahati bu gaye ile yapılmak- tadır. Bu anlaşmaları yapmıya muvaffak olursa, Rusya ile lııgı'ltere arasında ayrı bir ittifak akdine lüzum kal- mıyacaktır. Çünkü bu anlaşmalar, İngilterenin Akde- nizde ve Balkanlarda teminine çalıştığı garantileri ta- Sovyet Rusya, Polonyanın siyast ve arazi bütünlüğünü garanti edecektir. Bunu iktısadi bir anlaşma takip ede- Almanya, Moravya ve Slovakyanın Polonya hu_dudımda tahşidat yapmaktadır. Almanlar bu tahşidatı ihtiyati tedbir olarak göstermektedirler, Mussolini, Londra Sefiri Kont Grandiye, Almanya ile HADİSELERİN 1Ç YÜZ UN koşan Makedonya komitası şefi Yugoslavyanın * * * kere ini hazırlı için talimat vermiştir. yet ve müsavat dairesinde anlaşma- ğa taraftardır. Fransız Başvekilinin #b A BŞ Rakı — Bir Numaralı Düşman Yazan: B. FELEK Millet Meclisinde İnhisarlar büt- —— çesi görüşülürken (rakı) nın lâfı geçti. Öğrendik ki; halka zararı az dokunsun diye (rakı) nın derecesi — indirilecekmiş. Vazifesini yapmayan memurun — derecesini indirmek gibi. (Rakı) nın derecesi indirile dur - sun bu mesele müzakere — edilirken bir de “rakı bizim milli içkimizdir” k diye bir lâf edildi. Ben Yeşilay cemiyeti azasından değilim. Lâkin içkinin ve — bilhassa — rakı denilen zehirin oldum bittim — dü. ı M. Daladier, bugün meclisten 230 reye karşı 375 reyle itimat kazan - mıştır. Itimattan evvel M. Blum- be- yanatta bulunarak “hükümet yalnız harici siyaset üzerinde rey istemiş ol- saydı, hepimiz de ona rey verirdik” demiştir. Paris gazeteleri Daladier'- nin dünkü nutkunu çok iyi karşıla- mıştır. Matin'e göre “kuvvet hareket- lerinin tehlikesizce yapılabildiği de- vir artık geçmiştir.” Journal'e göre, “bütün dünya Fransanın feragat et- mek istemediğini ve asla feragatte bulunmıyacağını — anlamıştır.” — E- pogue gazetesi Daladier, Fransanın bundan böyle bir tek adam gibi geri gitmemeğe karar verdiğini ve kati- yen geri gitmiyeceğini bütün dünya- ya hatırlatmıştır” diyor. Berlin mahafili Daladier'nin de, Chamberlain'in de nutuklarını ihata siyasetini gizlemek için tehlikeli bir manevra saymaktadır. Bunlara göre, Danzig Almanyaya aittir ve Lehis- tanın istiklâlile hiçbir alâkası olmı- yan meseledir. Alman mahafili, Da- ladier'yi, siyasi realizmden mahru- miyetle itham etmektedir. Gazetelerin mütaleası da ayni ma- hiyettedir. Roma mahafiline göre, Daladier'- nirf nutku, hiç bir yenilik ihtiva et- yım. Muarızıyım. Elimden gelse dünyadan kaldırmağa kadar j varırım, Ral ÇE B milli içkimi, ğu id- — diasını ileri sürenin kim olduğunu bilmiyorum. Fakat bu sözü içtimat — bünyemizi kemiren bu belâya karşı — lüzumsuz ve hattâ zararlı bir tevec- — cüh telâkki ederim. ç Avrupanın bir çok yerlerinde ra- kı ve o kuvvette ispirtolu içki satmak — yasaktır. Pariste alaturka yemek ya- pan bir lokanta müşterilerilerine ra- kı sattığı için birincisinde on beş gün kapatılmış, bir daha tekerrür ettiği — için büsbütün seddedilmişti. Rakı genç İhtiyar bizim halkın i- tiyatları arasına girmiş bir zehir!üx. İki kadeh rakının verdiği arızi neşeye mukabil ferdin sıhhati, aile- — nin saadeti ve memleketin bünyesi — üzerinde ve nihayet ahlâkı umumi - yede açtığı gedik ve yaraları burada sayıp dökmeğe imkân yoktur. Vak - — tiyle yirmi yaşındaki gençlerin rakı meclisine girmesi ayıp telâkki edilir- ken; şimdi bu yaşta rakı — içmeyeni bulsalar yüzük taşı yapacaklar. Bu — kadarı yetmiyor gibi rakı ve o vasita ile içki kadınların itiyatları arasına — girmeğe de başlamıştır. eÜ Bereket ki; hakiki kadınlığın ve Ç AŞ ) memekte ve yalnız İtalyaya karşı i- tilâfgirizlik göstermektedir. Cham - berlain'in nutku ise Lehistanı sertlik göstermiye davetten ibarettir. Dünkü Meclis Toplantısı Ankara, 12 (A.A.) — B. M. Mecli- si bugün Refet Canıtezin başkanlı- ğında yaptığı ilk toplantıda haziran- hasebat raporunu tasvip etmiş ve denizaltı sınıfı mensuplarına verile- cek zamlar ve tazminler hakkındaki kanunun bazı maddelerinin tâdiline müteallik kanun lâyihasının birinci müzakeresini yapmıştır. Ruznamede bulunan D. D. yolları ve limanları umum müdürlüğünün 1939 mali yılı bütçesinin müzakere- si esnasında söz alan Münakalât Ve- kili Ali Çetinkaya, Devlet Demir 'Yollarının umumi vaziyeti etrafında izahat vermiştir: Müzakereler sonunda, mezkür u- mumi müdürlüğün bütçesi tasvip e- dilerek celseye nihayet verilmiştir. B. M. Meeclisi gelecek toplantısını pazartesi günü yapacaktır. Çin İmparatorlarının Tahtı Çalındı Nevyork, 12 (A.A.) — İki milyon dolar kıymetinde olan Çin imparator- larının tahtı geçen pazartesi günün- denberi kaybolmuştur. Taht, Madam Çank Kay Çekin idaresinde bulunan öksüz Çinliler müessesesinin menfa- atine olarak “Arden” galerilerinde teşhir edilmek üzere “Zaandam” va- purile Amsterdamdan N evyorka nak- ledilmiş idi. Geçen pazartesi günü “Zaandam” limana geldiği zaman gümrükte “Ar- den” galerilerinin mümessillerine ge- mide galeriler namına hiçbir sandık mevcut olmadığı bildirilmişitir. Kaliforniyada kâin Oaklandda pro- fesör Otto Munchen adresine gönde- rilen bu sandık rihtımda üç gün kal- dıktan sonra nihayet dok amelesi ta- rafından ici bos olarak bulunmustur. « ağustos 1938 aylarına ait divanı müu- | |. aile ve lek ki vazife- sinin müdriki olan ekseriyet bu ha- bis itiyada kendilerini ve çocukları- nı kaptırmaktan korumaktadırlar. k. İçki ve bilhassa rakı en mütevazı — fertten en büyük dâhiye kadar müp- telâsını affetmiyen bir haindir, Rakı — içmeğe başlayanların da yüzde dok- san beşi ayyaş olurlar. E Akşamları evine gelmeyip pis, — mundar, harap, isli ve yıkılası mey- hanelerde yayık yayık, politikadan, — d : PC ve kendinin yüksek- eit sen Konis ni ie liğind 1 dan bahseden ve bütün bu tafrafu - — ruşlukları iki kadeh kötü ispirtonun — bünyeye karşı yaptığı suikastten ile- ri gelen betbahtların evlerinde bo - yunları bükük bekleyen karıları ve çocukları, nihayet günün birinde de- lirip timarhaneye, cani olup hapis - — haneye veya çatlayıp mezara giden- — lerin aileleri rakının aleyhine veri - lecek hükmün mümkün olduğu ka- — dar ağır olmasını isteyen —hukuku — şahsiye davacılarındandır. j Bana sorarsanız, ben rakının de- recesini indirmek değil, — vücudünü kaldırırım. Ve bunu yapmakla da be- — şeriyete ve Türklüğe yapılacak hiz - metlerden başlıcasını yapmış oldu - ğuma inanırım. Bilirm iki; bu benim yapmak is- tediğimi yapmak kimsenin aklına gelmez. Belki de karilerimin içinde bu yazılarıma muğber olup: — Ukalâlık etmiş, softa! Diyen - ler bulunur. Rakının müptelâsı rakı hakkında rey sahibi olmayan bir hastadır. S Derler ki; — Her rakı içen ayyaş olmaz. 3 Bu sözü söylemek, onun müptelâ- — sı olduğunu itiraf etmektir. Çünkü rakının aleyhinde söyle - — nen sözlerin müdafaası onun vaziye- tine, satışma, kratına halel gelmesi korkusundan, Biliyorum ki; ne desem rakının — bugünkü vaziyetine büyük bir tesir — yapamam. Fakat bu ifritin belki ya- — vaş yavaş kredisi bozulur diye her — fırsatta ve dilim döndüğü kadar a- — l_c.)'hinde söyliyeceğim ve yerece - — ğim. K Rakının zararını tahdit için alına- — (Lütfen sayfayı çeviriniz)

Bu sayıdan diğer sayfalar: