2 PENCEREMDEN Çekmek Yazan: M. Turhan TAN u bizim dil ne güzeldi Ş raktır, hele ne engin ve zen - gindir? Demin bir lügata bakiyor - dum. İçime enikonu kivanç “doldu, göğsüm kabardı. Çünkü hiç umma » dığımız bir kelimenin sayfalar do - Tusu mefhumu 6 küçücük hacminde taşıyıp yaşattığını görüyordum. Dİ - sal mi istiyorsunuz?... İşte çekmek fiili. Bakınız bu sade kelime neler ve neler ifham ediyor; 1 — Tutup uzatmak, gerip üzat- maki Ahenden olsa da feleğim çek kema- mını | Çekme felekte süflelerin imtinanını| Beytinde görüldüğü gibi 2 — Alıp götürmek: Araba çek - mek gibi, 3: Uzakta olan bir şeyi ken- dine doğru sürmek ve getirme! çekmek gibi, 4: Cezbetmek, yakın getirmek. 5: Çıkarmak, sökmek: diş ve kıl çekmek gibi. 6; Meydana koy-| mak, teşhir etmek: Silâh çekmek gi- bi. 7; Nefesle içeri alıp yutmak: Sİ- gara veya enfiye çekmek gibi. 8: De- rin bir yerden yukarı almak: Kuyu- dan su çekmek gibi, 9: Kendini bir şeyden geri almak, yâni bir işten el çekmek. 10: Ah çekmek, iç çekmek!, li: Birinin yüzünden kederlenmek. Fuzulinin: “Canüdil kaydini çekmek- ten özüm kurtardım - canı cananeye ettim, dili dildare feda” beytinde gö- rüldüğü gibi. 12: Kuşların ötüşmesi. Bülbül dem çekiyor sözünde olduğu gihi. 13: Bir şeyin etrafını kuşatmak: Perde veya duvar çekmek gibi! 44: Güçlükle çıkarmak: Set çekmek gi - bi, 15: Bir şeyin şeklini ve — surelini çıkarmak: Fotograf çekmek gibi, 16; | a bir takım manalar ifade Hat çekmek gibi iye aşırtmak. 19: Dayan- “Erbabı kemali E çekemez nakıs olanlar - rencide olu didei huffaş ziyadan” beytinde kul » Tanıdığı gibi, rı çekmek, hastalık çekmek gibi. 21: Tartmak: Terazi çekmiyor gibi!... Kirip üfaltmak: Kâhve çekmek, buğ- day çekmek gibi. Bir sözü başka ma- maya almak: O yazıyı kötüye çek - tiler gibi. 23: İçmek. o Şeyhülislâm Bahayinin: “yıkılmaz dil peyender- pey çekerken câmsazarın - Bu bez - min badenuşu mest olur amma ha - rap olmaz” beytinde görüldüğü 24: Âşık olmak: Günül çekmek gibi 25: İkram etmek: (oPeşkeş çek- mek gibi. 26: Yemek (yedirmek: Ziyafet çekmek gibi! 27: Döğmek: Sopa çekmek gibi! 28: Asker sevket- mek: Asker çekmek gibi. Galiba sıkıldınız, O halde rak - kamlamadan yazayım: Kürek çek - mek, telgraf çekmek, & kucaklamak manasma kenara çekmek, işe başlar- ken besmele çekmek, tenbih ve ihtar İçin kulak çekmek, kocumak ve ku- caklamak yerinde sineye (bunda zarara tahammül manası da vardır), istiğna yerinde naza çekmek, içtinap ve çekinmek karşılığı olarak ayak çekmek, dolandırmak mukabili para çekmek, idare etmek, kullan - mak manasına çekip çevirmek, ve sa- ire ve saire, Çekişmek te çekmek fülinin mü- şareket şeklidir. Çekişmeyince pekiş- mez meseli meşhurdur. Can çekiş - mek ve çekişe çekişe pazarlık etmek tabirlerini de hepimiz sık sık kulla Bırız, Çekmek, çekilmek biçimine gi- tince muhtelif manalar ifade eder. Meselâ Namık Kemal, “Görüp ahkâ- mı asrı münharif sıdku selâmetten * çekildik izzet ikbal ile babı bükü- metten” Derken İnziva ve uzlet ma- nalarını kastediyordu. Fakat çekil - mekte yaymak, bastetmek o manala- nı da vardır. Eski çektiriler, çektireler, son nü- muneleri henüz sokaklarımızda sü - tünen çekçekler, evlerimizdeki çek- meceler, odun alırken halâ hatırladı- Kımız çekiler, arasıra içimizi hopla - tan zarif kaşlardaki çekiklikler de hep çekmek fiilinden doğar. Bir kelimesinde Yüz mana beli - ren güzel dilimizle - fırsat düştükçe- iftihar etmekte ve onun gün geçtik- çe biraz daha enginleşmesini, zengin- Teşmesini dilemekte haklı değil wi - yiz? çekmek | DAİR Evkaf İdares Beya nasa daki umumi kütüphane bi- £vkaf idaresinin sahib çıktığı bildirilmektedir. Aldığımız malüma- ur, Bu bina vaktile Maarif Vekâleti tarafından mış ve kütüphane ittihaz edilmiştir. Binanın bir kısmı muta- Iâa salonu olarak ayrılmış, bir k da kismen tasnif edilmiş, kısmen de henüz tasnif edilmemiş 20 bine yakın kitabın muhafszâsına tahsis edilmiş- tir. Ancak o zaman müâmelesini ta- mamlatmamış, her iki dairenin ku - yudatında satış muamelesine dair meşruhat mevcud olduğu halde mu- amele tapuda tescil edilmemiş ve bu suretle o günden bugüne kadar bina tapuda Evkaf idaresi üzerinde gö - rünmüştür. (LIği | Bundan 15 gün evvel Evkaf ida. resi kütüphane müdürlüğüne mürâ: caat ederek bu binanın kendisine ait olduğunu, şimdilik yalnız kitapların muhafazasına tahsis edilen kısmın kiraya verilmesine karar verildiğini, binaenaleyh buradak! kitapların çi- karılıp binanın kendisine edilmesini istemiştir. Kütüphane mü- dürlüğü, işin mahiyetini bilmediği i- çin binanın kütüphane gibi hayırlı bir işten başka herhangi bir maksa- da tahsis edilemiyeceğini ve bu tah- liyenin doğru olamıyacağını evkaf idaresine söylemişse de dinleteme - miştir. Bu temastan bir iki gün son- ra Evkaf yeni bir tebligat daha yap- mıştır. Bu tebligat, bina tahliye e- dilmediği takdirde kitapların zabıta YANBİER Beyazıt Kütüphanesinin Kitapları Sokağa Atılıyor Maarife Sattığı Binayı Geri İstiyor marifetiyle sokağa atılacağı mahiye- tindedir. Kütüphane müdürlüğü bu şiddet karşısında Müarif idaresine müraceat etmiştir. Maarif i evvelâ bu meseleye inahamamiış, tah- kik'etmiş, meselenin. yukarda izah) ettiğimiz şekliyle karşılaşınca bir ta- faftan Universite Rı racaat ederek bu kütüphanenin her- kesten evvel yüksek tahsil gençliği için Ilâzm olduğunu hatırlatmış ve icap eden teşebbüsata girişme ca etmiş, diğer “taraftan da Maarif Vekâletine müracaat ederek mesele- ye bir çare bulunmasını istemişti Şimdiki halde, yapılan tebligata na- zaran Evkaf idaresi, kütüphanenin bir kısmını polis marifetiyle tabliye | ettirecek ve bu kısmı kiraya vere- İ cektir. İlkmektep Binaları İyi Yapılmamış Dahiliye Vekâleti, belediye mua - melâtına ait teftişlerin uzun mfddet devam edeceğini gözönüne , alarak * müfettiş Saimi de ayni işe * memur etmiştir. Mıktarı altı kişiyi Obulan er iki grup halinde çaliş maktadırlar. Bunlardan Abidin, Ih- an, Saim ve Cavit hesap işleriyle levazım müdürlüğü muamelâtını tet- “kik etmektedir. Esasen en fazla tah- atı icabettiren meseleler. iki tedi YYEŞT re yeniden iki meselenin tahkikine el koymuş bulunmaktadırlar, Bunlardan biri vaktiyle belediye levazım müdürlüğü vasıtasiyle temiz lik emelesi için yaptırılan elbise ile çizme işidir. Bu mübayaa işinin ga ri kanuni bir şekilde, o vakitki leva- zam müdürünün akrabalarından bir ta, yüksek bir fiyatla verildiği id- dia edilmektedir. Muhasebe muame- lâtını tetkik eden müfettişlerden bi - tisi münhasıran bu işle meşgul ol - ir. Mülkiye müfettişlerinin tahkiki- ne başladıkları meselelerden biri de sebel hususiye tarafindan ektepler için yaptırılan binalardır. Bir ihbara göre son senelerde ilk mektep bi nda büyük bir yol - suzluk yapılmış ve İnşaatta fena ve ucuz malze İle; kavemetsiz binalar meydana gelmiş- tir. Hattâ Moda taraflarında bu bi - uslardan birisi, teslim tarihinden al- # ay sonra çatlamış ve tehlikeli bir vaziyet göstermiştir. Topkapıda bu binalardan birinin tamamen tahli - yesi icabetmiştir. Bu mesele etrafında tahkikat ya- pihrken evvelki gün maarif mimari Şemsettin de mülkiye müfettişleri tarafından davet edilerek malüma - tına müracaat edilmiştir. Müfettiş Hıfzı da münhasıran ik- e İresinden ay ilk | Idığı için mu-| Şehrimizde bulunmakta olan Ma- arif Vekili Hasan Âli Yücel dün muh telif maarif müesseselerinde tetkik- lerde bulunmuştur. Dün sabuh Ortaköyde — Kabdtaş Hsesine giderek tetkiklerde bulun » muş ve oradan Maarif Müdürlüğüne gelerek Maarif işleri hakkında Mü - dür Tevfik Kuttan izshat almişter. Sonra da Vekâlet müfettişleriyle gö- rüşerek son zamanlardaki teftişleri- nin neticeleri üzerinde kendileriyle görüşmüştür. : ğ Vekil saat 1030 da Masrit As . rak Üniversiteye git - miş, bir müddet Rektör Cemil Bil.- selle görüştükten sonra tıp, hukuk ve iktisat fakültelerini ziyaret ede - nla görüşmüş ve fakültele - ihtiyaçları hakında tafsilât is ” İtemiştir. Bundan sonra Fen ve — Edebiyat fakültelerine uğramıştır. Hasan Âli Yücel kendi Maarif Vekili Dün | Üniversiteyi Gezdi gazetecilere demiştir ki: “— Ailemi Ankaraya nakletmek üzere İstanbula geldim. Üniversite meseleleri hakkında Rektörle yapı - Jan muhabereler dol isıyle kâfi de- recede alâkadarım. Bu ilim merkezi- ne âit makine muntâzam bir şekilde işlemektedir. Telebe Birliğini soru - yorsunuz. Talebenin idaresi ve ilmi bir kabiliyet iktisap elmesi için bir organizasyona sahip olmasını istiyo- ruz. Talebeye mahsus bir birlik vü- cüde getirilmesi mühim arzularımız- dân birini teşkil etmektedir. Esasen itekvor de DÜ IŞlü suuagui. Olmakla dir.” Haber aldığımıza göre Maarif Ve- kili Üniversitede talebe tesisi düşünülen lokanta ile taşradan gel cek talebeler için kurulması düşünü- len talebe yurdu etrafında Rektör - den izahat istemiştir. Hasan Âl Yücel bu (akşamki "trenle Ankaraya avdet edecektir. isini gören m MÜTEFERRİ! Beynelmilel Vagon Kongresi Beynelmilel vagonlar için Yugos- lavyada toplânan beynelmilel komi te vazifesini bitirmiş ve Yügoslavya- ya giden Türk heyeti şehrimize dön - müştür. Komite, mevcut menin bazı maddelerinde tadilât ya- pılmasını muvafık görerek bir rapor Bustos ayi içinde Norveçte toplanma sı muhtemel olan umumi heyet bü- rosuna gönderilmiştir. Tedil edilen maddeler daha ziya- de bu vagonların işletilmesi şekilleri- ne aitti ——-———— bısat müdürlüğü ve bu müdürlüğe bağlı müesseselere ait, hesaba taal - lük etmeyen idari işlerini tahkik et İmektedir. nizamna - hazırlamıştır. Rapor önümüzdeki a-|' MAARİFTE : Takdir Edilen Muallimler Maarif Vekâleti, Millet Mekteple- rinde muvaffakıyetle ders veren muallimleri birer takdirname taltif etmiştir, Bu mualliniler Şün- Abdullah Vehbi, Hasan Vahit, Kemal, Tevfik, Cemal, Faik, Hikmet, Hamdi hir, İsmali Hakkı, Meliha Melek, Safi ne, Azmi, İsmaji Hakkı, Selina Kar- »lâhattin, Zahit, Nihat, Ziy Ss Sami, Salâhattin, Mesrure Tan. Yel, Hilinir, Ekrem, Yümnü, Ahmet, Se- Wim, Ahmet Fikri, Hüseyin, Tahsin, Ne- dip, Haydar, Kümil, Kamer Kurttan, dar, Akif, Muzaffer, Recep, Heties, LAtI, Nuri, Safp, Seref, Asım, Turhan, Salthatiin, İhsan İkizkaya, İl Şekir, Süleyman, Refet, Ferldu: Behire, mithat, Hak Sakine, Sabiha, Atıf, Mesrure, Şaban, Ekrem, Tahsin, Filmi Ünal, hürte, Tevfik, Zeki Karsen, müsabakalara iştirak eden iki genç kız grupunu görüyoruz ER 23 Nisan ve Çocuk Bayramı nâkimiyeti milliye ve çocuk bay» ramı bugün memleketin her tarafın- da merasimle kutlulanacaktır. rimizdeki merasime saat 10 da Be- yad meydanmda başlanacaktır. Bu merasimde Eminönü kazası da deki ilk mekteplerin ikinci devre ta- lebesi de musilimleriyle beraber zır bulunacaklardır. Merasime Is- tiklâl marşiyle başlı rada bayrak çekilecektir. cektir. Bundan sonra Parti, Beledi ye, ilk mektep, yoksul çocuklarına Yardım birliği, Çocuk Esirgeme Ku- rumu ve Kızılay gençlik teşki rafından hazrılanan — çelenkler, âbi- İdeye konulmak üzere Taksim Cum- huriyet meydanına gönderildikten sonra merasime devam edilecektir. Kızılay gençlik teşkilütr namına A- tf, çocuk esirgeme kurumu namına da Doktor Kudsi tarafından birer nutuk söylenecektir. Kaza ve nahiyelerde bayram Cum İ huriyet meydanlarında saat 11 de ya, pılacak merasimle kutlulanacaktır. Adalarda yapılacak meraslmdan sonra her dört ada çocukları toplu bir halde çamlıklara götürülerek ak- sama kadar eğlendirileceklerdir. Kadıköy Halkevi salonunda 2- m 29 unda da saat 16 dan itibaren bir çocuk balosü verilecektir. Beşiktaşta yarın saat 9 da evvelâ Parti, Halkevi, Kızılay, Çocuk Esir- geme Kurumu, Türk Hava kurumu azaları Parti merkezinde toplanarak bayramlaşacaklardır. Sast 11 de Parti binası önünde çocuk bayramı kutlulama merasi-| e başlanacaktır. Bu (merasime alm NR SAVI leri, muallimleriyle birlikte iştirak edeceklerdir. BELEDİYEDE : Arsa İşinde İhtilâf Şişhane yokuşundaki arsa mese * lesinden dolayı belediye ile Defter - darlık arasında çıkan ihtilâf bir ba- kem heyeti tarafından tetkiK edile- cektir. Belediye arsanın ( vaktiyle bir mezarlık olması hasebiyle kendi- sine sit olduğunu, ve defterdelık ise arsanm karakol binası arsası olması ebiyle Emlâki Milliyeye ait oldu- ğunu iddia etmektedir. Komisyon İam meseleye vazıyet ettiği | sırada kemikleri zuhur etmiştir. Belediye ,İbu çıkan kemiklerin kendi iddiasım tevsika kâfi olduğunu ileri sürmek « tedir. Yeni Yapılacak Hastane Belediyenin bu seneki bütçe ile Şişlide yapmağa karar verdiği hasta- neye bu sene 460 bin lira sarfedile- 'ktir. Yeni hastaneye gelecek sene- ki bütçe ile de buna yakın bir para tahsis edilerek yatak adedi 500 e çı- karılacaktır. Daha ileriki senelerde hastanenin yatak adedi 1000 e çıka- rılmak surâtiyle şehrin ( ihtiyacını karşılayacak bir hale getirilecektir. Dün Cağaloğla Kiz Orsemektebinde ebilr arasında voleybol müsabakaları yapıldı. Bu yankee arsada hafriyat yapılırken bazı ölü| 23-4-939 İZ e Türkiyede Kaç Radyo Makinesi Var ? S5 — Türkiyede kaç radyo ma- kinesi vardır? C — Bütün Türkiye (dahilinde kullanılan radyo makinelerinin mık- tarı 6,000 dir. Halk için getirtilecek ucuz radyo makinelerinden sonra bü mıktarın 30 bine çıkacağı ümit edil mektedir. . S — Neşriyat . Kongresinin toplanma tarihi tesbit edil - miş midir? C — Hayır, henüz kararlaşmamış veyahut alâkadarlara daha teblig © dilmemiştir. . S$ — Cep Kitapları için veri - len kütüphaneler bütün oku - yuculara veriliyor mu? C — Hayır, yalnız abone olanla ra verilmektedir. . S — Bütün dünyadaki demir- yollarının uzunluğu ne ka - dardır? C — Bugün bütün dünyada işle yen demir yollarının uzunluğu 636 bin 524 mildir, o S — En çok demiryolu sahibi memleket hangisidir? C — Amerika Birleşik cümhuri- yetidir. Çünkü 240.104 mil uzunlu - ğunda demir yolu sahibidir. : S5 — En süratli demiryolu sa- atte kaç mil yapıyor? C — İngilterede yapılan azam! sü- rat saatte 125 mil, yani 325 kilomet- redir, Fakat bu süratle uzun mesafe- ler katolunamıyor. 400 mil (720 ki - lometre) lik mesafeler saatte 67, mil ile katedilmektedir. İngilterede Bre- we ile Euston arasındaki 158 millik mesafe vasati 80 mil ile geçilmiş ve bu mesafeyi geçen tren sastte 1l4 mil de yapmıştır. 5 Yugoslav nüfusunun EK seriyeli ne işygörür? iu C — Nüfusun yüzde 76 sını çift çiler teşkil eder. B An yor ki Yugoslavyada ziraatin çok mühim mevkii vardır. Şehirde yaşa- yan halk nüfusun ancak yüzde 13.90 nini teşkil ettiği halde bu nisbet köyler için 86.10 dur. * S — Yugoslavyadan kaç ne - hir geçer ve bunlar hangileri- dir? C — Yugoslavyânın nehirleri üç tanedir. Bunlar Sava, Drava ve Mo- ravadır. Ayrıca Tuna nehri de mec - rasının 390 ınct kilometresinde Yu - İgoslavyadan geçer. Bu nehirler ka - nallarla birbirlerine bağlı oldukları gibi gemi seyrüseferine de müsaittir. Yugoslavyada #6; müsait su yollarının yekünu da 2.100 kilo - metreyi geçer. mm m mea in üsefere TAKVİM ve HAVA PAZAR 23 Nisan 1939 Kasım: 167 Rumi: 1355 Nisan: 10 202 1056 320 4ünüsy Gü Arabi: 1358 Rebiülevvel 4 Güneş; 5.14 — Öğle: İkindi: 1600 — Akşam: Yatın: 20,35 — İmsük: . — Hava Vaziyeti — Yeşilköy Meteorooji fet lınan malümnata göre hava yurdun Kars- denir kıyılarında, Trakya Kocaeli bölgele- rinde çok bulutlu ve mevzli yağışlı, diğer bölgelerde umum kapalı ve yer yer yağışlı geçmiş rüzgârlar, Trakya, Kocaeli, Eye bölgeleriyle Cenup ve Cenubu Şarki Anadoluda Şimali diğer yerlerde Cenubi ra kuvvetle, Ege denizinde kuvvetli olarak esmiştir. Dün İstanbulda hava ekseriyelle fazlâ bulutlu geçmiş rüzgür Şimali Şarkidan saniyede 4 — 6 metre hızla ermiştir. Sant 14 te hava tazyiki 1021,0 miltbardi. Sühunet en yüksek 13,1 ve en düşük 24 santigrat kaydedilmi, i #le hayatının © güçlüklerini tıran, gürültüler ve fır - ar ortasında kuş sesi zevkile sinirleri yatıştıran çocuktur. i İsmet İnönü