10 Emniyete Susayanlar' 1 (Baş: 1 inelde) boğazlaştıracak şartların tamamlandığını görecek miyiz? İtiraf etmek lâ- zim gelirse, barışçılar böyle bir felâketi önliyecek her türl'i teşebbüslere de bulunmuşlardır. Fakat başkaları zararına feragatlerin, nihayet kendi- leri zararına fedakârlıklar teşkil ötmekte olduğuna Onlar da inanmişlar- dır. Harp tehlikesini durdurmak vazifesi, artık barışçılara düşmüyor. Çünkü barışçıların yeniden böyle bir vazifeye kalkışmaları, önümüzdeki seneler içinde, daha ağır, daha korkunç âkıbetleri kendi can evlerine bü- laştırmaktan başka bir işe yarıyacak değildir. Bugünkü vaziyet ne kadar tehlikeli olursa olsun, ya hakiki bir sulh, yahut da harp ile hallolunabilir bir ikisi arast muvazaaların bir müddet şekli ile hortlatacağını biliyorlar, basitlik arzediyor: Çünkü milletler sonra bugünkü vaziyeti daha vahim Akılları selâmetine dua etmekten başka elimizden ne gelir? F.R. ATAY Tecavüze Karşı Sulh Cephesi Için Yeni Temaslar Oluyor (Başı İ incide) fakla terazinin gözü Berlin - Roja mihverine muariz milletler lehine o- larak geniş mikyasta eğileniştir. Hitlerin sualine cevaplar " Mister Rooseveltin tecavüze kar- şı gelmek ve sulhü hiç olmazsa on yıl müddetle kurtarmak için gön - derdiği mesaj mukabilinde Alman - ya da yeni bir harekete girişmiş ve bazı milletlere sualler sormuştu. Ho- landa, İsviçre, Llivanya © devletleri bu suallere cevap vermişlerdir. İsviçre hükümeti bu suallere şu cevabı vermiştir: 1 — İsviçre hükümeti Amerika - nın Alman ve İtalyan hükümetlerine bir mesaj göndermek tasavvurunda bulunduğundan evvelce haberi ol - madığını, 2 — İsviçrenin bitaraflığına ria - yet edileceğinden emin bulunduğu - nu, çünkü Almanya ile komşularının bu bitaraflığı resmen tanıdıklarını bildirmiş ve: “Esasen İsviçrenin bi taraflığını ordusu ile müdafaa etme- ğe azmetmiş olduğunu ilâve etmiş - tir. Holanda hükümeti de kendisin - den sorulan şu üç suale menfi cevap vermiştir. “4 — Holanda hükümeti, bu me - sajın gönderileceğinden evvelce ha- berdar edilmiş midir? Hayır. 2 — Holanda hükümeti, bir dere- ceye kadar, Rooseveltin mesaj gön - dermesine sebep olmuş mudur? Ha - 3 — Holanda hükümeti, kendini tehdit altında mı (hissetmektedir? Hayır. “Holanda hükümeti harp zuhurun. da Holandanın her ihtimale (karşı hazır bulunması lâzim geldiğine ka- © ni olduğunu ilâve etmiştir. Bitaraflığı muhafaza için Holandanın bitaraflığını muhâfa- za etmek üzere her türlü fedakârlık. Tara katlanmağa hazır olduğu Holan- da mahfillerinde söylenmektedir. Hü kümet herkes için askeri | hizmet müddetini iki seneye çıkaran bir ka- nun lâyihası teklif etmiştir. Bu pro- Je; memlekette Hiç bir itirazı mucip olmamıştır. Bir kaç sy evvel Holan- da her aileden bir oKişininaltı ay müddetle askerlik hizmeti yapması. nı kabul etmiştir. Sonra bu müddet on bir ayda, daha sonra (bilâistisna herkes için on sekiz aya çıkarılmıştı. Holanda büyük Avrupa devletle- Ti arasında çıkacak bir ihtllâfa ka - rışmak istememektedir. Bu memle - ket, bir tarafa iltirak etmeyi hiçbir zaman kabul etmediği gibi bir mua- hede akdetmek te istememiştir; Holanda garpte olduğu kadar ce- nupta ve şarkta bütün budutlarında müdafaa teşkilâtı vücude getirmeğe|. ———————— karşı karşıya gelmemek için is- kemlemin yerini usulcacık değiş- tirdim. Bir sır sezdiğini - belli etmek, böyle, sokaklarında serseri okur- şunların dolaştığı ve sabahleyin köşe başlarında ölülerin sıralan- dığı bir yerde akıllı işi olmata ge- rekti, t Suriyeye dönünce, Şeyh vi sormaklan kendimi ala - memleketine gitti, dediler, yerine kardeşini getirtti, şimdi eşyayı satan odur. Kendi halinde saf bir delikanlı! Ama bu sefer antikaları gör- meğe gidecek olan her balde ben değildim! i AİN. çalışmaktadır. Belçika hududunda olduğu gibi deniz hududunda ve Alman hudu - dunda da mitralyöz yuvaları, labye- ler ve askeri kıtalar mevcuttur. Holanda, seferberlik ilân — ettiği takdirde 300.000 kişilik teşkilâtı mü- kemmel bir orduya malik olacaktır. Litvanya hükümeti de © verdiği cevapta Litvanyanın geçen 22 mari- ta Almanya ile Litvanya © arasında manyanın Litvanyaya karşi her tür lü silâhh tecavüzden vaz geçtiğine dair teminat vermiş olduğunu hatır- latmıştır. Belçika hükümetinin de Fransa, İngiltere ve Almatiya tarafından ga- ranti edilmiş olduğu için (o kendisini tehdit altında hissetmediği cevabın:, vermiştir. Bu hususta matbuata resmi teb - ligatta bulunulmamıştır. i Almanya hükümeti, bu malüma- tın yabancı gazetelerde — intişarına muhalefet etmediği halde Alman ga- zeteleri, kendi hükümetlerinin teşeb- büsü hakkında henüz neşriyatta bu- Tunmamıştır. İtalyan gazetelerinin tehdidi Roma, 22 (A, A) — Slelani ajan- s1 bildiriyor: N Milliyetperver Leh gazetelerin - den olan Varşowski Nara o Adowny gazetesi neşrettiği bir makalede son seferberlik Fransada huzur ve sü - künla cereyan ettiği halde bu sefer- berliğin İtalyada karışıklıklara se - bep olduğunu ileri sürerek bir harp vukuunda Fransızların / İtalyanları yıldırım çabukluğu ile ezeceklerini iddia etmiştir . Bu makaleye cevap veren Gor - nale d'ltalia diyor ki: “Fransız gururunu okşamak mak- sadiyle yazılmış olen bu makale rie hakikat dâvasina he de samimi İtal yan - Leh münasebetlerine O hizmet etmektedir. Bu Leh gazetesinin İtal- yan seferberliği hakkında © yazdığı şey tamamen yanlıştır. Zira her şey huzür ve sükün içinde cereyan etmiş ve İtalyada bulunan bir çok yaban - tilar bu gâzetenin bahsettiği karga - şalıkları görmemişlerdir. Fransızların bir harp vukuunda İtalyanları hemen hezimete uğrata- cakları tafrasına gelince, bunu fili - yatla isbat etmek lâzımdır. Bir de şurası kayde lâyıktır ki, bizzat Fran- szlar Leh gazetesinin fikrinde değil- dir, zira İtalyaya karşı dünyanın dört bucağından kendilerine müttefik a- ramaktadırlar,” Japonlar Yeniden Birtakım Adalar İşgal Ediyorlar Çuhking, 22 (A. A.) — Çekla a- jansı bildiriyor: T Japon donanması, Çin denizinin cenubunda Anna mile Borneo adası arasında bulunan bütün adaları iş- gale tevessül etmektedir. Bu işgalden maksad, bu adalarda den zaltı gemi- leri için üsler tesis ederek Honkongu Singapur'da bağlayan deniz yolunun kontrolünü temin eylemektir. Çinliler 70 şehir zaptetmişler Londra, 22 (Hususi) — Çin na- imına söz söylemeğe #alâhiyettar bir zat Çinlilerin bir hafta devam eden imza edilmiş olan muahede ile Al -| TAN ,HATAY .j|,e Başvekili . yes (Başı 1 incide) Söylüyor: . | sapaeya hercyr am ar ba koviç, kendisile ayni trende seyahat eden Stefani Ajansının mümessiline "Her Bakımdan Türkiyenin | beyanatta bulunarak demiştir ki: Umumi Kalkınma Faaliyeti| (“Hariciye Nazırı sıfatile dost 1- İle Ahenkli Bir Haldeyiz,, ik ziyaret ederek geçende Kont 'iano tarafından davet “edildiğim Hatay Başvekili Dr. Abdurrah-| Venedik zhülâkatı esnasında yeni E- man Melek, iki gündenberi şehrimiz-| talyanm bânisi ve Italyan - Yugoslav de bulunuyor. Dün kendisini dünya- dostluğunun azimkâr taraftarı Mu- nin en genç devletinin Başvekili ola-| solini'nin en yakin messi arkadaşı 0- rak selâmlarken: lan ve alyan - Yugoslav itilâfını “ Hatay, dedi, çok ıztırajlı gün- vücude getirerek imza eden Ttalya ler yaşadı. Bu ıztırabı dünya efkârı| hariciye Nazırı ile doğrudan doğru- umumiyesine duyuran © kıymetli ya temas etmek fırsatını ele geçire- "Türk matbuatına minnettarlığımızı ' ceğimden dolayı bahtiyarım.,, bu mesut günlerimizde bir daha tek- k Yugoslav - Macar paktı yarlamak başvekil sıfatiyle benim İİ Ginyor Gayda Jürnala Ttalyaya yaz çin ayrı bir zevktir. dığı makalede bu konuşmaların mahi kapi a a Gk yetinden bahsederek maksadın yeni ei ir devlet a olen dok- bir anlaşma imzalamak değil, Italya tor, Hatay işleri üzerinde konuşur-| Yugoslavya dalnmbe esi bugü- ken heyecanını gizliyemiyor: ne kavuşturmak olduğunu anlatıyor “— Hatayı, diyor, Hatayda Hatay-| ve iki memleket rical'nin geçen son İllarla beraber görmek lâzım. Türk) kânunda buluşmalerındanberi Tuna gezetecilermi Hataya davet ©diyo-| sistemini ve Balkanı alâkadar eden rum. O zaman daha yakından ve bir hâdiseler vuku bulduğunu, alyan - igazeteci göziyle tetkik imkânım bu-| Yugoslav münasebetlerini bu hâdise. Tursunuz. lere uygun bir hale getirmek lâzım — Tarihi bir yaşını bile doldur-| geldiğini, kapanmış bir mesele olan mıyan Hatay devleti nasıl bir toprak| Arnavudluk hâdisesinin Yugoslavya üstünde kuruldu? ile İtalyanın münasebetlerini sıklaş- Doktor Abdurrahman Melek derin) trmış olduğunu izah ediyor. En bir iç çekintisinden sonra: belli başlı meselenin bu olduğunu — On sekiz yıl dalma İstismar ©-| söyleyen Sinyor Gayda daha sonra dilen bir toprak nasr! olursa öyle. | Yugoslavya ile Macaristan srasında- er ek ilik ki münasebetlerin takviye edilece- — aa! : veri bul ğini anlatmaktadır. gn sekiz yıl yerinde sayışı telâfi nok Romada hüküm süren kanaata tası üzerinde toplanıyor. Hatay he-| göre, Macaristan - Yugoslavya an - nüz mesut bir inkişaf çağına gelme-| jaşması mayısta tahakkuk edecek: mişsa de, o yola girmiş bulunuyor.) tir. Macaristan, Yugoslavya ile bir Her işin lüksüne değil zarurisine de-|ademi tecavüz paktı imzasına ve ger verildiği için hangi cepheden ba-| Yugoslavyadan (arazi istememeğe kılırsa bakılsın bugün Hetay da Tür) yalnız Yugoslavyadaki Macar ekal- kiyenin umumi kalkınma fasliyetiy- | liyetlerin iyi muamele görmesile ik- le ahenkli bir hareket içindedir. tifaya razıdır. Bunun neticesi olarak eği Yugoslavyamn Macaristan ite anlaş- yi yi e mev, | amasına sebeb kalmamaktadır. e yiz »İ Belgrat mahfillerine göre zuu olarak hangi işleri ele almıştır? : — İlk işimiz Hatayda <birlileve| , Belgradin salâhiyettar mahfil - beraberlik ruhunu yaratmak oldu. | (<Tipde beyan olunduğuna göre, Yu- Bütün Hataylılar / ayni düygu ile göslavyanın mihver devletlerinin ta- arruzundan endişe ettiğine dsir çi- memleketin kalkınma “ savaşına Gİ yan haberler katiyen asılsrzdır. rişmiş bulunuyorlar. Geçen son dört sene içinde, Naib e ERE KAYRA a man Yüdcelevsdiyi her tdrlü tedir? en — Hatayda asla böyle bir ihtilâf — İktisadi vaziyet nasıldır? Belgradda - Nümayişler kavgaların dışında tutacak ve kom- şu memleketlerle bir sulh ve ekono- mi münasebetleri idamesini mümkün kılacak bir siyaseti müdafaa etmiş- tir. z Diğer taraftan Yugoslavya şimdi dahili Hırvat meselelerinin halli ile meşguldür. Bazı devletlerin münhası ran Yugoslavyayı alâkadar eden bir meseleyi kendi hödbin menfaatleri uğrunda istismar etmek teşebüsle- ri teessüfle müşahede edilmektedir. Bunlar Yugoslavyaya (o demokrasi prensiblerini daha muvaffakiyetle tatbik edebilecek bir temerküz ka- binesi teşkilini tavsiye ediyorlar. Salâhiyettar mhbafilde, Almanya ve lItalyanın müttehit bir Yugoslav. ya mevcudiyetinde azami derecede alâkadar oldukları kaydedilmeketdir. Londra ve Parise göre Londrada hüküm süren kanaate göre, Yugoslavya mihvere © iltihak mukabilinde bir çok metalipte bulu- nacağı gibi, Macaristan da Yugoslav. ya ile anlaşmak İçin çok mühim ta - vizat isteyecektir. Pariste çıkan Echo de Paris gaze- tesi diyor ki: “Yugoslavya hariciye nazırı Mar- Koviçin büyük azim göstermesi lâzım geliyor. Çünkü Berlin Yugoslavya - dan pek çok şeyler istemeğe hazırla- miyor. Yugoslavyanın İngiliz siste - mine girmiyöceğine ve bir Alman - Polonya harbi takdirinde bitaraf ka- Jacağina dair teminat vermesi bekle- niyor. Önümüzdeki ay. Markoviçin Londra ve Farise gitmesi de muhte- meldir.” Figaro şöyle yazıyor; * “İmtihan bize nisbetle diğerleri için çok daha ağırdır. Meselâ İtalya £İbi üç senelik mütemadi harpler - den bitkin bir vaziyete gelmiş olan bir memleket için bir milyon altı yüz ması ne muazzam bir yük teşkil et. tiği düşünülürse, insan kendisini rü-| 23-4-939 Tahranda Şenlikler (Başı 1 incide) ber günkü bayram bali bugün sabah” tanberi bir kat daha artmıştır, Şehim şah saat 14 te Mermer O sarayından Gülistan sarayına gelmiş ve yanınds imparatoriçe İle kraliçe nazlı, pren ses Fevziye ve veliaht olduğu halde büyük taht salonunda yabancı mem” leketler heyetlerinin tebriklerini ka- bul etmiştir. Akşam Gülistan sara- yında bir dine verilecek ve bunu muazzam bir suvare takip eyliye - cektir. Heyetimizin ziyaretleri B. Râna Tarhan heyet azası ile beraber şehrin muhtelif yerlerini ve bu arada tütün fabrikalarım gezmiş” tir, Orgöneral Kâzım Orbay, yanında general Sadık Kupal ve Türk kıtala- rı komutanları olduğu halde Harbiye mektebini, Akademiyi ve süvari ala- yı karargâhını ziyaret etmiştir. Önü- müzdeki günler içinde de topçu ala" yını ve kardeş İran ordusunun diğer kıtalarını ziyaret edecektir, * Tahran gazetecileri, düğün mera- simi münasebetiyle Tahrana gelmiş bulunan yabancı memleketler gaze- tecileri şerefine Tahran lokantasın - da bir öğle yemeği vermiştir. Yemek esnasında İranlı, Türk, Mısırlı ve di- ğer gazeteciler tarafından © samimi hasbihaller yapılmıştır. Yine O! (Başı 3 üncüde) nı vermiş. Çıkıp gitmişler. - Dama ustaları böyle iki taş str - dükten sonra ezbere oynayan adam- ların oyunları öğrenmek için fev - kalâde meraka düşmüşler. Belki bir oyun keşlederiz diye Ramazanın ya- rısına kadar dayanmışlar. Bir akşam bunlar birer taş sür - bin askerin silâh altında bulundurul. | dükleri sırda meraklılardan birisi müdahale edip: z — Affedersiniz! Sizin oyununu- Yada zanneder, Halimizden şikâyet iza el sürmek haddimiz değil ammal etmiyelim. Belki helimiz o kadar gü-| Mukaddemssiyle işe karışmış ve kül- zel değildir. Fakat başkalarına kıyas) hanbeylerden birine bir kaç taş sür - edilince gıpta edilecek bir vaziyet -|miiş. Beriki zaten acemi bir damacı tedir.” olduğu için falso yapmağa başlamış ve sahura kadar (kayyum!) yapar - ken beş dakikada yenilmiş, derken ötekini de bir başkası haklamış, Gör- 4 "İmiişler ki; iki meşhur ve sahte da - macının maksadı oradaki © ustaları , Markoviç İtalya Hariciye Nazırı ile konuştuktan sonra Berline gide- cektir, Gafenko Londra yolunda mevzuubahs o değildir. Lâlk bir memlekette böyle bir ihtilâf mevcut olur mu? Bu ilk günlerde tahrikçi- lerin baş vurdukları kötü bir ma- Nevra İdi ki halk hakikati pek çabuk kavramıştır. Zaten siyasi hudutne olursa olsun hiç bir Hataylı 'Tütk inkılâbına seyirci kalmış değildir. — Bir kısım Aleviler evvelce Türk tezine sykırı bir cephe kur- muşlardı? | — Bir kısım değil, Hatay istiklâ- İliyle menfaati baltalanan üç beş tabrikçinin etrafına toplanan bir e- kalliyetti. Biraz evvel de söylediğim gibi bunlar da hakikati pek çabuk kavradılar. Hatay istiklâli Aleviler için bir başka ehemmiyet daha ifa de eder ki o da manevi esaretten de kurtulmuş olmalarıdır. Aleviler ta- rihlerine şimdiye kadar yabancılara gözüyle o bakiyorlardı. Bugün biz nasıl “Türküm ne mutlu bana.,, di- yorsak Hatay Alevileri de bir A- menfü gibi bu cümleyi tekrarlıyor- nin en canlı eseridir. midir? lar, Bu da hiç şüphesiz şu veya bu/dar Hatayda maarif çok geri kal- cereyanın akisleri değil milli iman | mıştı. İmar, inşa ve iktisadi işlerle şartlarını perçinliyen Şuur ve irade-| ahenkli surette bir maarif progra-|vâkkaten tatbikata — Mahsul çok bereketlidir. 'Tür- kiye, gümrük resmini yüzde bir gibi tamamen kalkmış denecek bir nis- bete indirince ticaret inkişaf etmiş Hatay mahsulleri her zaman oldu- Zu gibi müstahsil elirde kalmamış tır. Suriye - Hatay münasebetleri — Suriye — Hatay münasebetle- ri ne merkezdedir? Brüksel, 22 (Hususi) — Romanya ya gitmek üzere hareket etmiştir. A Gafenko, gazetelere Roma “Munzam menfaatler,, le bağlı bus lunduğu bütün memleketlerle ikti. sadi münasebetlerini inkişaf | citir. mek arzusunda bulunduğunu söyle- miş ve “Küçük ve mutavassıt Avru- pa devletlerinin sulhün idamesi yo- İlunda mühim bir rol oynamaları im- akne garp BEER a Ke ayhan Elka sağ- -ekso gümrük lan me, et Bati çi sulh temeli milletlerin #ktısadi dan Suriyeye geçeceklere pasaport hayatının tanzimi ile elde edilir, de- formalitesine tâbi laissey passer ve- rilmektedir. — İskenderm setbest gümrlik mıntakası tayin edilmiş midir? M. Gafenko, Brükselde Roranya. — Bu iş üzerinde Kenüz meşgul|Y# giden İngiliz ticaret heyeti eeisi olunuyor. Pek yakında neticelene-;ile de görüşmüştür. İngiliz heyeti ceğini ümit ediyorum. Püzartesiye Romanyöya Varraış ola- — Maarif hareketleri ve içtimpi|caktır. işler üzerinde ne gibi kararlar alın- mıştır? — Yeni devlet kuruluncıya ka- gönderdi verilen malümata göre, Alman - Romen ticaret muahedesi- nin muahedeyi tasdikten bir ay son- ra tatbikine geçilmesi icap ettiği hali de Almanya, tasdikten evvel de nşı- A geçilebileceği! mi hazırlanmıştır. Gayemiz her ka-|hakındaki maddeden istifade ederek — Imar, inşa faaliyetine geçilmiş İzada bir orta ve her köyde bir ilk-|mütehassıslarını göndermeğe başle- mektep inşa etmektir. Mektepleri. İmıştır. Muahedeyi o müzakere eden i urahhası ile tahkimat mü- — Evet. Dünün ihmeline diş gı-| mizde müfredat programı ve tedri.| Alman m cırdatan ve iç sızisıyla baktıran #a-| sat sistemi ana vatan mekteplerinin |t6ha5sıs1 Tot da bunlar arasındadır. Hariciye Nazırı M. Gafenko Londra-| halarımız pek çok olmskla berâber) aynidir. Millet Meclisi Türk kanun- imkân nisbetinde metotlu bir çalış-|larını kül halinde kabul etmiş bu- ma ile bir çok İşlere girişmiş bulunu-| lunmaktadır. Kadınlık - hareketleri yoruz, İlk iş olarak Hatayın sıhhati-| çok az zaman içinde mühim ilerleme ni,tehdit eden Amik gölü ve olvarın-| göstermiştir. Evveles de söyledim daki bataklık kurutulmuştur. Nafıa| ya, her işimizde geçmiş günlerin ge- teşkilâtımız İskenderun — Payas ve)riliğini telâfi için milleiçe azami İskenderun — Bilân yallarım yap-| gayret gösterilmektedir. e Cümhuri- tırmaktadır. Ayrica 55 kilometre-| yet Halk Partisi teşkilât: bütün köy lik te bir şose yapılmıştır. Mevcut| lere de teşmil edilmek süretiyle ta- yolların da daimi tamiri için bir plân | mamlanmış halk inkılâp prensiple. hazızlanmıştır. Belediyeler imar ha- reketlerini birinci plâna almışlar. dır. Antakyada yeni bir şehir kuruk maktadır. Belediye şehir içindeki es- Kıymetli devlet adamı, kendisine teşekkür ederek ayrılırken tekrar- ladı: Almanların bu isticali Romanvada pek İyi karşılanmamıştır. Londrada Balkanların vaziyeti en büyük ehemmiyetle takip olunmak- tadır. Londrada hüküm süren kana- ate göre, Balkan devletleri bütün ti- caret mallarını bir tek müşteriys| meraka düşürerek kendileriyle alay etmek. Hemen toplanıp herifleri kahve - myanın dem uğratmışlar, — Eh! Sonra? Böyle hikâyelerin sonrası olmaz. Hele senin gibi adama hu hiç yakış - maz, Anladına ne alâ! Anlamadınsa uğraşma anlamıya! Dedi, — Yok! Büsbütün kavramadım değil amma şu senin de maksadını anlamak istedim de onun için.. — Ha! Rerkesin maksadını anla- dın da bir benimki kaldı — değil mi? Onu da anlamayıver de ferasetine nazar değmesin gülüm! Dedi ve kıs "kıs gülerek çıktı gitti. Vekiller Heyeti Dün Toplandı Ankara, 22 (Tan) Vekiller Heyeti, dünkü toplantısından sonra, bugün de öğleden evvel Başvekâlet binasında, Başvekil Dr. Refik Say - damın riyaseti altında mütat toplan- ısını yaptı. Toplantı geç (o vakte kadar devam etti, —————— —... elinden geleni yaptığını zannediyo- rum, Nikbinim, zira büyük zimam- derlardan hiç birinin memleketlerini büyük bir sergüzeşte atmak niyet ve arzusunda olmadığına kuvvetle ka- Yunanistanın kendisini Almanya hasretmekle istiklâllerini koruyamaz.| törafından tehdit edilmiş hissedip et- lar. mediğine dair olan Alman Susli hak- Metaksasın mühim Beyanatı İKipda Başvekil şu sözleri ilâve eyle- Atina, 22 (A.A.) — Havas Ajansı rini bütün ruhuyla benimsemiştir. | bildiriyor: “Yunanistanın bu büyük devlet ta- Metaksas Havas Ajansının mu-|rafından biç bir zaman tehdit edilme- se imi vii als İmlp olduk ai Şeki ilke ara- da beyanat vermiştir: sındaki dostlük (o münasebetlerinin böyle bir ihtimalin tahaddüsüne asla mukabil taaruz esnasında yetmiş şe-| ki mezarlığı iki kilometre daha ileri- hir istirdat ettiklerini anlatmış ve a-| ye nakletti ve bir asri mezarlık işi-. sl büyük taarruzun henüz yapılma- | ne başladı. Antakyanın plânı da ya- dığım söylemiştir. pılmaktadır. — Türk gazetecilerini Hatayda) (Başvekil demiştir ki: bekliyorum, orada daha etraflı ko-) “Bir salâha doğru gitmekte oldu.|imkân vermiyeceğine kani bulundu- nuşuruz. ğumuza dair ümidim çok büyüktür. |ğumu cevap olarak bildirmekte hic * X İYunanistanın bu salâha hizmet için!bir zorluk çekmedim. N