Mumi Salâhın Sasları Yazan: Ömer Rıza DOĞRUL İpsilterenin en tanınmış siyasi: | eki, gerinden olan Mister Chur- | üğün Avrupada görülen umu- h Salahın esaslarını tetkik eden bir) e da ilk esası İngiltere ile İtal-| sindaki silâh yarışında, İngil- Min kazandığı üstünlükle bulu: | yazilir siyasisine göre, artık İ-| si, Gn İngiltere #le yarışa girişme-| imkân kalmamıştır. İtalyanın ii ii kuvvetlerine tahsis ettiği pa- yemeye göre beşte bir nisbe- Ter, Hava silâhları yarışında da gale-| ta Böilterededir; Gelecek sene, İ- bey > İngiltere ve Amerikaya nis- la , İslihat masraflarını daha faz- ie. mak mecburiyetinde kalacak- gelince, vaziyet bu değildir. e Almanyanın 1939 senesinde teslihat için Ri, <*ği para, 1150 milyon tah - Manyag DAbilir. Fakat Almanyada er, çoğu orduya gittiği halde, Mele, ve ede masrafın çoğu donanma-| ti, Üyyareye gitmektedir. Ve İn- ayy © donanma bakımından Alma ayy, Son derece faik olduğu gibi ka, © silâh bakımından hiç ol- alay ona muadildir. o Vaziyetteki pg ikinci mesnedi bu, ç kat bu iki mesnedin tebarüz et- hi, #i salâh, ayni zamanda mühim Çüyglikeyi de tazammun ediyor. iyi Sö Mister Churehilfin de gok) Malattığı gibi, kuvvet bakımm-| tün bir vaziyete gelen bir ol *t, bu vaziyetten ayrılmakta gp görürse, buna karşı yel -| iye sin bir harbe girişerek üstün- düşmemek! ister, b” de vaziyet bu merkezdedir. kayi» için önümüzdeki ayları teh- ki, , “vmak bir zarurettir. Şu var *, “ tehlikenin tahakkuk etmesi Hye >emesi de ayni derece muh - Biye rduğu bu vaziyeti de salâha ka Yalimet saymak yanlış olm: » #timanı daha çok kuvvetliydi. | ae Salâhın en kuvvetli "ve en| Kang li tezahürü Avrupanın Şar - Hzr, Yaşıyan milletlerin, hari üi- ei boyun O eğmemek yolunda kay, dikleri mukavemet ve bu mn: setin muvafakıyetidir. Baltık * kıyılarından başlıyarak Ka - iz kıyılarına kadar bu mühim Vemetin her gün daha kuvvet- Söze çarpmaktadır. Ve müstakil yaşamak, ideolo- N #delelerinden © uzak kalmak Mig bu milletler arasındaki bağ- kaç, İhkişafı Avrupa sulhunün en alipetli mesnedi ve vaziyetindeki nen b.“ ür. Su riyedeki Sizli Radyo u Kp ede bulunduğu söylenen giz. iz ,7Onun arapça neşriyatını dün kip AN dinledik ve sonuna kadar ta - Sy, Sk. 31 küsur metre üzerinde *ia,, © amına çalışan bu kuvvetli » e gizli kalması kadar garip Moka, 7 oktur, Anlaşılan onun gizli “öğ, daki hikmet, Suriye hari - May Pulunmasıdır, Yoksa böyle bir İş Bun hususi surette Suriye da- 4 98 olunmasına ve hususi su. Ni, #lemesine imkân bulunmadığı: *8* bilir ve herkes anlar. Pa gİYe namına istiklâl ve hürri - Yin di edelesi yapan bu gizli İstas- a »küi neşriyatında Suriye hal Me “riyet ve istiklâl mücadelesi- *t etmiş ve Fransız emperya - Kimde şiddetli beyanatta . ur. W Vİ, ge Bur, ii iy, dk eni k ik İndi a iz Üy, ası büyük Suriye Parti - ten sonra neşriyatını bitir- ——e- 37 Bin İtalyan «,, myaya Gidiyor m I2 (A.A) — Lavaro Fascis- sinin bildirdiğine göre 37 «Yan ziraat işçisi yakında 8 ay ö,* Ziraat işlerinde kullanıl «ny re muhtelif gruplar halinde & Almanyada Anşlusun Yıldönümü Berlin, 12 (A.A.) — Bütün Alman- ya, Alman ordusunun ihyası ve Anş- günü" nü tesit etmektedir. Bütün Alman şehirleri donanmış- Berlin operasında Hitlerin hüzu- runda büyük merasim yapılmış ve Amiral Raeder bir nutuk söylemiş- tir. Amiral Almanyanın sulhü iste- diğini, fakat kendi emniyetini temin etmeğe ve Alman hudutlerının için- de ve dışında yaşıyan Almanları hi- maye etmeğe azmetmiş bulunduğu- nu tebarüz ettirmiştir. Hitler, bundan sonra Meçhul As- ker âbidesine bir çelenk koymuş ve yapılan geçit resminde hazir bulun- muştur. o Paris, 12 (A.A.) — Prens August - Wilhelm Von Hohenzollern, dün ak- şam Berlinden buraya gelmiştir. Mu- maileyh bugün Fransada ölen AL man askerlerinin hatırasını tazizen yapılacak merasimde hazır buluna caktır. Amerikalılar Harbe İştirak Etmek İstemiyorlar Nevyork, 12 (A.A.) — Doktor Gal lup tarafından yapılan referefidum, sü netiçeleri HV üpama Fransaya ve İngiltereye gıda madde- leri satmalı mıyız”, susline verilen cevapların yüzde 76 sı “evet,, tir. “Bu devletlere harp malzemesi sat- malı mıyız?,, sualine gelen cevapla. rın yüzde 52 si “evet” tir. “Demokrasilere yardım etmek için ordu ve donanmamızı göndermeli miyiz?,, sualine gelen cevapların yüzde 83 ü “hayır” dır. o Ayan Hariciye encümeni relsi Pitt- man parlâmentoya bir kaç güne ka- dar bir kanun teklifinde bulunacak. tır. Bu teklif ecnebi devletlere Ame- rika tezgâhlarına siparişte bulunma- ları için kolaylık gösterilmesini is. tihdaf eylemektedir. Fiyatlar, Alman debilecek bir seviyeye indirilcektir. Nevyorkta Bir “Çocuk Düşürme Şebekesi,, Meydana Çıkarıldı birkaç senedir çocuk düşürmek işile uğraşan ve 100 kadar doktorla adli- ye nazır muavini Ulmann'ı da ihtiva eden bir teşkilât meydana | çıkarıl- mıştır. Adliye nazır muavini, aleyhinde mahkemeye yapılan bir şikâyet üz6- rine İstifa etmiştir. Mahkeme yaptı- ğı tetkikat neticesinde, bu teşkilâtm her sene vasat! olarak 100 bin ço- cuk düşürttüğünü ve yine her sene yedi buçuk milyon dolar kazandığı- nı tesbit eylemiştir. Urfa Belediye İntihabı Feshedildi Urfa, Tan Muhabirinden) — Urfa belediye seçiminde bazı yolsuzluklar yapıldığı iddiası üzerine mülkiye mü fettişleri tarafından uzun tahkikat yapılmış ve müfettişler râaporlarım yekâlete vermişlerdi. Bu raporu tetkik eden Devlet şü. rası usulsüzlük iddialarını yerinde miş ve yeniden intihap yapılmasını Dahiliye Vekâletinden vilâyete bil- Ya gidecektir. yeni belediye intihabı yapılacaktır. lusun yıldönümü olan “Kahramanlar | İlediği n vermistir | mafp çikligi Lükarde ve İtalyan tezgâhları ile rekabet e-| Nevyork, 12 (A.A) — Brrokiynde | bularak intihabın feshine karar ver- | dirmiştir. Mebus intihabını müteakıp | miyetini tebarüz ettirerek ileri lardır, Komünist partisinin başında Sta-| lin bulunan merkezi komitesinin po- litikasını tamamile tesvip eden de- legeler, mutuklarında, Sovyetler. Bir- liğinin büyük ekonomik başarılarını, politik kuvvetinin fazlalaşmasını ve| Sovyet sosyetesinin manevi ve poli- tik birliğinin resanetini kaydeylemiş- lerdir, Moskova delegesi Şerbalov, Mos- kova büyük endüstrisinin, 1913 se- nesine nazaran 16.5 defa daha fazla istihsal verdiğini kaydetmiş, Azer- baycan delegesi Bagirov, 1932 den 1937 ye kadar beş sene içinde petrol istihsalinin 12.2 milyon tondan 214 milyona çıktığını bildirmiş, Özbek delegesi Yusupov, Sovyet Özbekiz- tanda kültürün yükselmesini teba- rüz ettirmiştir. . Sovyetler Birliği komünist partisi- nin 18 inci kongresinde, Stalin söy- ikta ezeümle demiştir Ki: eklerin ilemi ndan. beri beş sene geçti. Bu oldukça uzun bir devredir. Bu müddet zarfında, İdünyada mühim değişiklikler vukua İ gelmiştir. Kapitalist memleketler için, bu devre, gerek ekonomik, gerek politik sahada, bir vahim karışıklıklar dev- resini teşkil eylemiştir. 1937 senesi- nin ikinci altı ayından İtibaren, yeni bir ekönomik buhran başlamış, A- merika Birleşik devletlerinde, İngilte rede, Fransada endüstri yeniden in- hitat alâimi göstermiş ve binnetice yeni ekonomik teşevvüşler doğmuş- tur. Bir senedenberidir ki, Şanghaydun Cebelüttark'a kadar muazzam “arszi üzerinde, beş yüz milyon insanı ihti- va eden bir mıntukada, yeni bir em- peryalist harp başlamıştır. Avrupa- nın, Afrikanın ve Asyanm haritala- ri, cebir ve şiddet vasıtaları ile de- Hiştirilmektedir. o Umumi harpten sonra kurulmuş olan ve ismine sulh rejimi denen n rejim, tâ temel- lerine kadar sarsılmıştır. Bu seneler, Sovyetler Birliği için, bilâkis, yükseliş ve'refah seneleri- ni, yeni ekonomik ve kültürel iler- leyişler senelerini, askeri ve politik kuvvetin yeniden fazlalaşması sene- lerini, bütün dünyada sulhün idame- si için mücadele senelerini teşkil ey- lemiştir. Beş senelik umumi tablo budur. İkinci umumi buhran Kapitalist memleketlerde 1929 se. nesinin İkinci altı ayı içinde başla yan ekonomik buhran, 1933 senesi sonuna kadar devam etmiştir. Bun- dan sonra, bu buhran, düşkünlüğe tahavvül etmiş ve bunu müteakip te, endüstride yeniden bir hareket baş- lamıştır. Fakat 1938 senesinin İkinci altı ayından itibaren, yeni bir eko- nomik buhran kendisini göstermiş, 1933 ten 1937 ye kadar 30 milyon- dan 14 milyona inen İşsizler mikta- ri, yeniden bu ikinci ekonomik buh- ran üzerine 18 milyona yükselmiş tir, Bu yeni buhran, sulh zamanında değil, fakat ikinci emperyalist harbin başlamış olduğu bir devrede patla - Demokrasilerin Harbe Göz Yummalarındaki Maksadı da Anlatıyor Moskova, 12 (A. A.) — Sovyetler Birliği 18 inci Komü- nist Partisi Kongresinin 11 mart celsesinde raporlar üzerin - de müzakerelere başlanmıştır. Delegeler, raporları tamamiy- le tasvip etmişler ve hatipler, Stalinin raporunun büyük ehem !harp, bütün sulh rejimini kökünden sürdüğü tezleri selâmlamış- ya, muazzam Çin piyasasını bozmak- ta ve diğer memleketler eşyasına he- men hemen tamamile kapamaktadır. İtalya ve Almanya, daha şimdiden, milli ekonomilerini harp ekonomisi yoluna sokmuşlar ve bütün iptidai maddeleri ile altın dövizlerini bu işe hasreylemişlerdir. Diğer bütün bü- şük kapitalist devletlerde, harp he- linde organize edilmiye başlamışlar. dır. Bu demektirki, kaplinlizm, bugünkü buhrandan normal surette çıkabilmek için evvelki buhranda ol- duğundan çok az kaynaklara melik bulunacaktır. Stalin, bundan sonra, dünyada al- tın ihtiyatlarının vaziyet'ne ait ola. rak istatistik rakamları say ve sözlerine şöyle devam etmişti “Bu rakamlardan da görülüyor ki, Almanya, İtalya ve Japonya altın ih- tiyatlarının birlikte alınmış yekünu yalniz İsviçrenin ihtiyatlarından da- ha aşağıdadır. Mütecaviz devletler bloku ah DUTLAN, Ginperyan leleyi yeniden daha ziyade vahimleştirmektedir. Bu gün mevzuu bahis olan ne piyasalardaki rekabet ne de bir ticaret harbi, ne de dam- pingtir. Bu mücadele vasıtalarının kifayetsizliği, çoktanberi sabit ol. muştur. Bugün mevzuubahis olan| şey, dünyadaki nüfuz mintskalarını ve müstemlekeleri, yeniden harp yo- lu İle taksim etmektir. Tecavüz füllerini haklı göstermek için, Japonya, dokuz devlet muahe- desinin imzasından, kendisine haksız | muamele edildiğini, Fransa ve İn - giltere, muazzam müstemlekelere ma ik iken Çin hesabina kendi arazisinin genişletilmesine müsaade olunmadı ğını ileri sürmektedir. İtalya, birinci emperyalist harpten Stalin “Dünvanın Taksimine Şahit Olmaktayız,, Diyor İtalyayı Terkeden Yahudiler Roma, 12 (A.A.) — Eenebi Yahu- dilerin memleketi terketmesi için konulan altı aylık mühlet, bu gün s0. na ermiştir. Şimdiye kadar 12 bin Yahudi memleketi terketmiştir. Pek yakında 6 bin Yahudi daha İtalyan topraklarından ayrılacaklardır. Nisten bildirildiğine göre muhace- rete iebar edilen İtalyan Yahudileri Iki aydanberi gizlice Fransız hudu - duna geçmektedirler. Bunların hi. mayesi için Niste bir komite teşekkül etmiştir. Tardedilen İtalyan Yahudilerinin büyük bir kısmı Fransaya, Amerika- ya, İngiltereye ve Şanghaya gitmek- tedirler, m İnanmıyorsanız, antikomintern pak- tını okuyunuz.” Mütecaviz efendiler, efkâri umu- miye üzerinde bu suretle çalişmak istiyorlardı. Halbuki, bütün bu be- ceriksiz örtme komedyasının mans- sızlığini görmek hiç te güç değildir. Filhakika, oMogolistan çöllerinde, Habeşistan dağlarında, İspanyol Fa- sı steplerinde komintern ocakları aç- mak gülünç olur. Fakat, harp, aman vermez bir ha- kikattir. Harbi gizliyebilecek, hiçbir İörtü mevcut değildir. Yeni emperyalisiharbin-diğer bir jvasfı da, şimdiye kadaf umumi bir harp, bir dünya harbi halini alma- mış olmasıdır. İngiltere, Fransa, A- merika Birleşik devletleri müteca- vizlere karşı fedakârlık üzerine fe dakârlık yapmaktadır. Bu devletle rin bir nevi müsamahası ile, dünya- nın ve nüfuz mıntakalarının açıktan açığa bir taksimine şahit oluyoruz. Bu, inanılmaz bir şeydir, fakat ha- kikattir. Ademi Müdahale politikası ne demektir? Bunların başlıca sebebi gayri mü. tecaviz memleketlerin ekseriyetinin ve en başta İngiltere ve Fransanın mütecavizlere karşı kollektif muka- vemet politikasından vazgeçmesi ve sonra ganimet taksim olunurken hak | sız muamele gördüğünü ve İngilte-| renin ve Fransanın nüfuz mıntakala. rından bir taviz araması icap ottiği- ni hatırlamıştır. Birinci emperyalist harpten ve Ver say muahedesinden vahim surette za- | rar gören Almanya, Japonya ve İtal. yaya iltihak eylemiş ve Avrupsda 8- razisinin genişletilmesini ve galipler tarafından elinden “lınan müstemle- kelerinin iadesin! talep eylemiştir. Üç mütecaviz devletlerin bloku iş- te bu suretle teşekkül etmiş ve harp | yolu ile dünyanın yeni bir taksimi meselesi de bu suretle ruznameye a- lanmıştır. Bu üç devletin açtığı emperyalist yikmiştir. Japonya, dokuz devlet muahedesini, Almanya ve İtalya Versay muahedesini yırttılar. Elleri bağlı kalmamak için Milletler Cemi. yetinden de çekildiler. , Fakat aynı zamanda birçok mua- bedeleri ve efkârı umumiyeyi nazarı dikkate almaksizin, in engelleri bir hamlede yıkmak ve doğrudan doğruya harbe atılmak kolay değil- dir. Faşist zimamdarları harbe atıl- madan evvel, ofKârı umumiye üze- rinde çalışmaya ve bu efkârı umü- miyeyi kandırmağa, yanlış yola sev- ketmiye karar verdiler. “İngiltere, Fransa ve Amerika Bir-| leşik devletlerinin menfaatlerine kar- şi bir harp mi? Yalan... Biz, bu der- mıştır, Filhakika, Çinle yaptığı har. letlere karşı değil, yalnız kominter-|diplomatların dediği gibi, (politika, bu memleketlerin “ademi müdaha - le,, ve “bitaraflık,, pozisyonu alması dır. Şeklen, ademi müdahale poli kası, şu suretle tavsif edilebilir: “Her memleket, mütecavizlere kar $ı, hasıl İsterse ve nasıl kabil olursa, o suretle kendisini müdafaa etsin, bu bizim işimiz değildir. Biz, gerek mü- tecavizler gerek tecavüz kurbanları ile ticaret yapacağız. Halbuki hakikatte ,ademi müda - hale politikası, tecavüze ve harp çı - Yarılmasına ve binnetice harbin dün ya harbine müncer olmasına karşı müsamahadır. Ademi müdahale po- litikası, mütecavizlere bu karanlık işleri de engel teşkil etmemek, mu - harip memleketleri harbin tehlikeli bataklıklarında derine gömülmekte serbest bırakmak, el altından bunla- ri teşvik etmek, bunları karşılıklı su- Tette zayıflatmak ve nihayet, bunlar lüzumu kadar zayıflayınca, teze kuv- vetlerle sahneye çıkarak, bi “sulh menfaati namına,, müdahale etmek ve zayıflamış muharip mem- leketlere kendi şartlarını dikte eyle- mek arzusu ve azmin bir tezahürü - dür. Bu, okadar zor da değildir. Ademi müdahale politikası üze - rinde ahlâk dersi verecek, hıyanet - ten alçaklıktan ve saireden bahsede- cek değilim. İnsan ahlâkım tanıma- yan kimselere ahlâk dersi (vermek saflıktır. İşleri bilen eski (o burjuva bin ikinci senesinde bulunan Japon-İne karşı harp ediyoruz. Eğer bize) politikadır. mz “FELE Vallahi Görmek İsteriz ! Yazan: B. FELEK azete haberlerine göre, busluk için yapılan müracaat ların adedi 3500 ü bulmuş. Ben da- ha fazla olur sanıyordum. Çünkü 400 mebusluk için 3500 talip demek bire dokuz demektir ki, çok görüle- me İcek bir nisbet değildir. Bu böyle olmakla beraher bu ra- kam memlekette mebusluk teşnele- tinin hakiki adedini göstermekten çok uzaktır. Şimdi söyleyin Allah aşkına! Han- gimiz, izzet ve ikbal ile bir yere me- bus seçilmeyi istemeyiz? ini iddin boş bir şey- dir. Yalnız üç dört bin namzet ara- İsımda kimsesiz kalıp, iskambil kon- çinesi gibi deste dışına atılmasını İ doğrusu çok kimse gözüne alma: için bütün iştihasına rağmen istekli görünmüyorlar. Bu böyle ola dursun etrafta, gaze- telerde, kahvelerde ve tabaka taba- ka, bu bahisler görüşülen her mal» filde şunun bunun mebuslukların - dan buhsedilmekte, hattâ arasıra müstakil mebusları tebrik edenler bile bulunmaktadır. reti artan bu görüşmelerden birinde bulundum. Huzzardan biri diğerine: — Allah versin! Sizin dö mebos olacağınız söyleniyor, dedi. Öteki tecahülden geldi: — Haberim yok vallahi! — Hele hele canım! Biz sizi seve- riz. — İnanın! Cidden haberim yok! İnsan farkına varmadan yalnız deli olurmuş. Üst tarafı mutlaka hissolunurmuş. Ben sezmediğime na- zaran sizin rivayet boş olsa zerek azizim! dedi. Öteki hâlâ; — Yok vallahi görmek isteriz. Bu memleket sizden iyisini mi... ilâh, diye beylik sözlerine (© devam i tatlıya. bağlamak ahut, Tatar ağasının uzak vilâyet- İlerden birinin valisine: — İstanbulda zatı devletinizin sa- daretiniz söyleniyor, sölnü ve vali- nin de; Yalan olduğunu biliyorum J ama, hele bir daha söyle Tatar uğa- $ı! Benim için İstanbulda ne deni- yor? diye sorduğunu nakleden fık- rayı anlattı, (Herkes içini çekerek dağıldı, gitti. Bu arada birisini sez- olamamasından değil de çekemedi rinin (olmasından endişeli görünüyordu. Onu göstererek şu fıkrayı da ben naklettim; Bir derebeyi, bir hasut adamı hu- zuruna çağırıp: — Mahiyeti ne olursa olsun, iste- diğin bir şeyi sana yapacağım. Lâ- kin bilmiş ol ki; bunun iki mislini de komşun falancaya yapacağım. O- na göre düşün ve İsti Demiş. Hasut düşünmüş, taşınmış, ese O komuşusu, iki mislini alacak, rütbe istese keza, tarla iste- se, o da öylel,, — Benim bir gözümü kör edin, efendim! Demiş. Tâ ki... Alt tarafını izaha hacet yok. Haset berbat şeydir, berbat! Topkapı Haricinde Yangın Bu gece saat ikiyi on geçe Topka- pi haricinde Mithat paşa köşkü ci- varında bir yangın çıkmış, derhal yetişen İtfaiye grupu tarafından si- Tayetine meydan verilmeden söndü şemame. rülmüştür. : 7 i KISA HABERLER | si Vatikan — 12 nei Plenin taç gi e me simi bu sabah yapılmıştı Mutantan bir şekilde yapılan merasim, saat $ den İS e kadar sürmüştür. © Nice — Goering, birkaç arkndnsite birlikte Öç otomobile dün sasi 15.90 da Fransaya giderek Monle « Cerloda yapı- Yan çiçek muharebesini seyretmiştir. Mu- maileyk akşam San Remoya hareket ot- miştir, © Marsilya — Cap Varela vapuruna bir Senegal avci taburu bindirilmiştir. Vapur, Cibutiye hareket etmiştir.