Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
— BUGÜN Franko Hükümetini Tanımak Meselesi Yazan: Ömer Rıza DOĞRUL İngmere ile Fransa hükümet- leri, Franko hükümetini tanı- mak üzeredirler. Bu hattı hareketi muhik göstermek için ileri sürülen sebepler, pek çoktur. Kimi kardeşler arasında fazla kan dökülmesine karşı gelmek, kimi müstakbel İs- panya federasyonunun bir an evvel teşekkülünü temin etmek ve bu su- retle kardeşler arasında yeni muha- rebeler çıkmasmma mâni olmak, kimi İspanyanın yeniden dirilmesini ve 16-2-939 Hainan Adasının İşgali Sıkı Bir Temas Halinde Bulunuyorlar Londra, 15 (A.A, — Avam Kama- r da Hainan ad Japonlar ta- canlanmasını çabuklaştırmak lâzım geldiğini anlatıyor. Bu sebeplerin her birinde hakikat namına bir iz yok değildir. Şüphe yok ki vardır. Fakat bugün Franko hükümetini ta- prımak için başlıyan yarış, Franko tarafından kazanrlan zaferin mahi- yeti ile çok derinden alâkadardır. Bundan bir kaç ay evvel, İngilte- renin en tanınmış siyasi muharrir- lerinden biriyle yaptığımız bir mü- lâkatta İspanya meselesine de te- mas ettiğimiz zaman İngiliz siyasisi, İspanya harbinin neticesi hakkında Hikrini şöyle hulâsa etmişti: *“Harbi Franko kazanacak, fakat bu zafer bir İtalyan zaferi olmaya - rak.,, Franko İspanyasında İtalyanın pardımcı kuvvetleri — bulunduğuna, bu kuvvetlerin bir çok üsleri işgal sttiği anlatıldığına ve bu işgal kuv - vetleri Frankoya yardımdan başka ve daha çok derin hedefler gözettik- lerine göre Frankistlerin zaferini, bir İtalyan zaferi saymak, yanlış olmaz. Fakat, vaziyet bu merkezde de - gildir. Çünkü, Frankistlerin işlerini bitirdikten, yani ister sulh yolu ile, ister harp yolu ile zaferlerini tamam- ladıktan sonra karşılaşacakları .en mühim işlerden biri, yardımcı dost- lara şükranlarımı arzederek yurdla - rafından işgali hakkında sorulan bir suale hariciye müsteşarı Butler şu cevabı vermiştir: ç Londra ve Paris hükümetleri, bu mıntakalardaki müşterek menfaat- lerini en elverişli vasıtalarla koru- mak için sıkı bir temas halinde bu- lunuyorlar. * Paris, 15 (A.A.) — Mebusan Mac- lisi hariciye encümeni bugün topla- narak reis Mistrerrin Hainan adası meselesi hakkındaki izahatını dinle- miş ve hariciye nazırı Bonnet tara- fından bu mesele hakkında bir müd- det içinde izahat verilmesini karar- laştırmıştır. * 'Tokyo, 15 (A.A.) — Donanma ku- mandanlığı tarafından yapılan teb- liğde Hainan adası işgalinin munta- zam surette ilerlediği bildirilmekte- dir. Yulin Hmanı bir üssübahrt heline getirilecek ve adanın Şimal sahille- rinde de bir hava üssü tesis oluna- caktır. ' Japon gazeteleri Hainan adasının fevkalâde stratejik ehemmiyetini tebarüz ettiriyorlar. €© Japon kıtaları, Çin kuvvetleri erkâ- ni harbiyesinin merkezi olan Aihsien'i iş- gal etmişlerdir. vına dönmelerini dilemek - olacaktır. şerek döğüşen milletler, sulh zaman- larında yurdları içinde yabancı as - kerler görmek ist l 1 gö- rürlerse yabancı işgale uğramış ol- duklarına inanırlar, ve bu yabancı işgali kaldırmak için istiskalden, baş byarak her şeyi yaparlar, Frankist İspanyaya — vukubulan yabancı yardımın bu vaziyetle kar - pılaşacağı günün uzak olmadığı tah - min olunması, General Frankonun hiğiküme;'uıi tanımak, bu hükümetle münasebet tesis etmek için geniş bi hahiş doğurmaktadır. A el İspanyanın, varlığında açılan de- rin yara harp bittikten sonra bütün acılığı ile hissolunacağından bu ıztı- rabı dindirmek için gayet mühim ve büyük tedbirler almak. * ani mem - leketi kalkındırmak ve , alandırmak ve bu maksatla büyük işler başar - mak lâzım gelecektir. Bu işleri ba - şarmak paraya bakmaktadır. Fran - konun parayı bulmak için İngiltere le Fransaya dönmek mecburiyetini hissedeceği apaçıktır. Bu da, k lan zaferin b sonra alacağı şekli göstermeğe kâfi gelir. Çünkü Franko, İtalyan kuv - vetlerini İspanyada ipka etmeklo, İs- panya üslerini kullanmak imtiyazı- nı İtalya veya Almanyaya vermekle İngiltere ve Fransadan yardım göre- mez. Bu yardımın şartı, İngiliz ve Fransız dostluğunu daha başka dost- luklara üstün tutmaktır. Vaziyetin bu istik; aldığı Ç SA A H FALEDUGİNA H GALEĞALALIĞI | Toptan Ticaret de Yapamıyacaklar Berlin, 15 (A.A.) — Almanya İk- tısat nazırı Valter, tarafından neşre- dilen bir emirname ile iktısadi saha- da tatbik edilen arilik - prensipleri toptan ticaret ve endüstriye de teş- mil edilecek ve bu sahadaki Yahudi varlığı kâmilen kaldırılacaktır. Yeni emirname ahkâmı Yahudi Londra, 15 (A.A.) — Daily Herald gazetesi, hükümetin Filistin konfe - ransına teklif edeceği proje hakkın- da şu tafsilâtı vermektedir: Memleket, Yahudi muhacereti ve arazi satışı noktasından ÂArap ve Ya- hudi mıntakalarına taksim edilecek- tir. Yahudi mıntakası için bir muha- ceret haddi tayin edilecek ve toprak satışı da hususi bir nizama tâbi tutu- lacaktır. Arap mıntakasında Yahudi muhacereti ve toprak satışı mene- dilecektir. Yahudi muhacereti yal - nız ekonomik seb plerle değil, siyasi sebeplerle de tahdit edilecektir. Fi- listin müstakil bir Arap memleketi olmıyacak, fakat Arapların Yahudile- re karşı ekseriyette bulunduğu teş- riğ bir meclis ile idare edilecektir. Araplar ve Yahudiler bu plânı kabul TAN lniltereFilistindeCebren Tatbik EdeceğiPlânı Arap fronts tştere Konferansına Bildirecek Londradaki konferansta #FELEK Bu Ne Muhabbet Yahu ! Yazan: B. FELEK ğer adımız “Cemiyetle Yyaşar bir hayvan,, diye çıkmasa iİnanm! İnsanların münzevi hay- vanlardan olduğuna ve bir araya gelince;: biribirini yemek istidadını mutlaka gösterdiğine kail olacağım. Benim her zaman gözüm, gönlüm ve zihnim açık değildir. Birisi açıl- sa öteki kapanır, öteki açılsa beriki kapanır. (Eskiden Cuma ve Pazar tatil olduğu zamanlar çarşı dükkân- ları gibi.) Dün böyle bir açık göz, gönül ve zihinle Balıkpazarında dolaşırken gözüme şu üzeri dilimli yeni çıktı portakallar var ya! Onlar ilişti. Be- nim portakala büyük muhabbetim fakat o nisbette derin bir itimatsız- lığım vardır. Tatlıdır diye satın alıp yediğim öyle zıkkımlar oldu ki; bu Yahudi murahhasları güzel meyvaya karşı olan teveccü- hüm silindi. Bu dışi dilimli — porta- kallar tatlıca çıkıyor, onun için gö- rünce yaklaştım. Daha fiyat sor- madan, satrcının küfesini önüne koyduğu dükkândan bir delikanlı çıktı. Herifin üstüne atılmak İstedi. Mesele dükkânın önünde durmı.ısı keyfiyeti imiş. Diyeceksiniz ki; dük- etmedikleri takdirde İngiliz hüküme- ti cebren tatbik edecektir. Kudüs, 15 (A.A.) — Meşzionia ci- varında Yahudi işçilerini taşıyan bir otobüsün altmda bir bomba patla - mış, işçilerden sekizi yaralanmıştır. Göbbelsin Bir Nutku Lüzumundan Fazla Zeki Olan Güzidelere Söz Verilmiyecekmiş . DETİN, 19 aa. — MUUULAK, v bin memur huzurunda söylediği nu- tukta beynelmilel vaziyete telmihte bulunmuş ve demiştir ki: * Ne zaman ecnebi hudutlarının Ren üzerinde olduğu söylense bu hu- dutların bizim istihkâmlarımız oldu- ğunu düşünürüm. Eğer bu hudutlar, memleketimiz içerisine ilerletilmek istenirse bu, edebiyat yapma devri değil, silâhları konuşturma zamanı olur. Böyle bir vaziyet karşısında Almanyada ancak bir tek düşünce bir tek tarzı hareket vardır. Lüzu- , arileştirilmesi dolayısile hâsıl olacak kıymet fazlasının yüzde 70 sini dev- lete vereceklerdir. * Prag, 15 (A.A.) — Zabıta son günlerde 100 kadar Çek gencini tev kif etmiştir. Bunlar, Yahudiler aley hinde cezri bir siyaset takibini isti- yen cemiyete mensup bulunuyorlar. * Nevyork. 15 (A.A.) — Amer'ka na- zilerinin Führeri M. Kuhn Yahudi a- leyhtarı temayüllerden dolayı, jüri azalığına kabul edilmemiştir. Son za- manlarda çıkan bir risalede M. Kuhn nun, ancak firar suretile casusluk hkümiyetinden kurtulabilen M. şimdiden göze çarptığına göre, Fran- kist zaferin, İngiliz siyast muharriri- nin anlattığı mahiyeti almakta oldu- ğu tavazzuh ediyor. Bu da Frankoyu tanımakta isti - cal etmenin hikmetini anlatmağa ki- fayet eder. KISA HABERLER br ni aa ae meremseei Ankara 15 (TAN Muhabirinden) — 1 Haziran 1938 tarihinden evveline ait oyun âletleri resimlerinin hazinece top- lanarak irat kaydedilmesi Maliyece ka- rarlaştırılmıştır. © Almanyada Türk — Alman kredi mukavel, ni e ve imza e- den Hariciye Vekâleti Kâtibi Umumitsi Numan Menemencioğlu Ankaraya dön- müştür. © Eski Belçika Başvekili Jaspar yapı- lan Ameliyat neticesinde ölmüştür. Griebl ile pek sıkı teşriki mesaide bulunduğu nakledilmektedir. hayar mü lerile muhaceret afis- dan fazla zeki olan güzidelere lerine şamil olmıyacaktır. söz verilemez., Yahudi müesseseleri satın alınır - ken aşırı derecede kâr temin edilme- sine mâni olmak için bazı tedbirler Almqnya alınmıştır. Alıcılar satın alınan müessesenin Donanmasının .. .. Li Bugünkü Kıymeti Berlin, 15 (A.A.) — Bismark zırh- lısının denize indirilmesi hâdisesi mü betile Angriff g; i diyor ki: “Almanya dünyanın en modern ve en küvvetli harp gemilerinden birini denize indirmiştir. İngiltere, 1939 - bütçesile donanmasımı — yüzde 20 arttırmış olduğundan büyük farklar- la diğer devletlerin başında gelmek- tedir ve Almanya daha serbestçe pek çok gemi inşa edebilir. Maamafih di- ğer devletlerin filolarile mukayese e- dilecek olursa Alman donanmasının şu tefevvuku vardır ki, diğer devlet lerin gemileri içinde eski modeller bu lunduğu halde Alman filosu en son sistem gemilerden mürekkeptir.,, .. w 06 Düğün Mısırda ve İranda Hazırlığı Var Gidecek, Nikâh Merasi İran ile Fransa arasında diplo - matik mühnasebetler kesilmiş bulun- duğundafı, veliaht mandater hükü- met ile Fransiz ordusü mümessille - rinden kimseyi görmiyecektir. Veli- aht, Şamda kısa bir müddet ikamet- ten sonra Beruta gidecek ve orada da Fransız mümessilleri tarafından değil fakat Lübnan reisicümhuru B. Edde tarafından karşılanacaktır. İ - ran veliahti buradan, pek muhte - mel olarak bir martta Mısıra hare - ket edecektir. Veliaht Mısırdan dö - nüşünde memleketine, bir Mısır va- puru ile ve Süveyş kanalı - Kızılde- niz - Basra körfezi yolu ile dönecek- tir. * Şimdi, Tahran, Beyrut, Bağdat, Ka hire, ve Mekke, Bahri Seydi, Adnile hemen bütün Arabistan, ufukları dolduran harp bulutlarına Trağmen, yakın bir izdivacın dedikodusu ile meşguldür. Önümüzdeki martın ye- disinde yapılacak olan bu izdivaç, Kral Faruğun hemşiresi Prenses Fev ziye ile, İran veliahtinin evlenmesi- dir. Bir kaç güne kadar, İran veliahti, Dicle yolundan Suriyeye inecektir. Maisır kralı Faruğun Beyrutta bekli- yecek olan hususi yatı, veliahtı ora- dan İskenderiyeye götürecektir. Bir kaç güne kadar yola çıkacak olan İran veliahti, kral Faruğun hem şiresine ilk defa İsviçrede tesndüf et- miştir. İsviçrenin karlı ve şairâne dağlarında başlıyan bu romantik te- sadüfün hazırladığı düğün, önümüz- deki mart ayı içinde, bütün Mısırı neşeye gömecektir. Bu modern düğün GÜNÜN HABERLERİNE AİT HARİTA Fransa hükümeti son günlerde Alsas - Loren namına etonomi İisti- yen Karl Roos ile arkadaşlarını tev- kif etmiştir. Roos Almanya hesabına casuslukla itham olunmaktadır. Bu adamiın Alman gizli zabıtası ile alâ- kası olduğu söyleniyor. Roos Büyük Harpte Alman ordusunda yüzbaşı idi. na ve babadan doğmuştur. Haritada görülen noktalı kısım Alsas'tır. bin bir gece masallarındaki gibi 40 gün 40 gece değilse bile, bütün bir ay sürecektir. Bunun için, şimdiden programlar yapılmış, icap eden bü- tün hazırlıklar tamamlanmıştır. Ha- zirlanan programlarda spor turnuva- ları, milli oyunlar vardır. Nikâh, yu- karda da yazdığımız gibi, martın ye- dinci günü, Kahirede Abidin sara - vında yapılacaktır. Düğünden sonra, İran veliahti, zev sesile birlikte kendi vatanına döne- retkir. ; Bu seyahate, Prenses Fevziyenin valdesi de iştirak edecektir. İranda da, şimdiden muazzam bir istikbal ha zırlıkları yapılmaktadır. İranda, şe- hinşahin sarayında, Mısırdaki ka- dar parlak bir düğün daha yapıla - İran Veliahdi Ay Sonlarına Doğru Mısıra mi 7 Martta Yapılacak Şam, 15 (A. A.) — İran veliahti, düğünü için Kahireye gitmek üzere bu ay sonlarına doğru Şamdan geçecektir. İran veliahtine bu seyahatinde yirmi beş yüksek memur refakat edecektir. Kendisi, Suriye makamları tarafından karşılana- cak ve şerefine bir çok kabul resimleri tertip olunacaktır. Jran veliahtının nişanlısı Prenses Fevziye BAŞVEKİLİN TETKİKLERİ Ankara 15 (Tan muhabirinden) — Başvekil Refik Saydam bu gün sa- at 14,30 da yanında İktısat Vekili Hüsnü Çakır olduğu halde Etibank'a gitmiş, 17 ye kadar orada kalarak muhtelif işler üzerinde izahat almış, meşgul olmuştur. İngiliz ve Hollanda Hariciye Nazırları Mülâkatı Londra, 15 (A.A.) — Lord Hali- fax, Holanda hariciye nazırı Patijn'e Büyük Britanyanın, Holandaya ve yahut Holanda Hindistanına karşı bir taarruz vukuu takdirinde, bitarafane bir hattı hareket kabul edece$ hak- kında teminat vermiştir. İki hariciye nazırı, iki mremleke- tin de orta elçiliklerinin büyük elçi- lik derecesine çıkarılması meselesini görüşmüşlerdir. caktır. Bu suretle, on yedi >aşında güzel bir prenses olan Fevziyenin, 22 yaşında yakışlıklı bir prens olan İ- ran veliahtile izdivacı, tamamlanmış bulunacaktır. Şu anda, iki memle - ket de, bu mesut izdivacın sevincile çalkanıp durmaktadır. kân manav dükkânt ise tabii satışı- na kesat verir: Hayır. Dükkân bir küçük aşçı dükkânı. İçinde de bar- sak çevirmesi satıyorlar. Be.ll hiç yemedim, bu barsak yemeğinin ta- dı da manzarası gibi ise vay YİY hai lerin haline. Yahu! —Aralıkta söy- liyeyim— şu İnsan denilen mahlük ta neler yemiyor?! Biçare koyunun barsaklarmın insanlar - tarafından temizlenip, doldurulup, kazığa örü- lüp püryan edileceği hiç aklma ge- lir mi idi? Ona gelinciye kadar neler yeme- yiz ki? İşkembeyi, şirdeni, böbreği ne yapalım. Pek iyi bilmiyorum am- ma galiba bazı av kuşlarının bar- saklarını temizlemeden pişiriyorlar- mış. Böyle olursa tadı başka türlü oluyormuş. Hamdolsun bu zevk te- kâmülüne henüz, erişmediğim için ben bunu yalnız başkalarının hikâ- yesine dayanarak — naklediyorum, nefsimde tecrübe etmiş değilim. İşte bu barsak kızartmacısının ö- nünde, hem de kapı önünde değil köşesinin önünde bir küçük küfe portakal koydu diye o dükkândaki —Zzannederim Epirli— üç delikanlı fırlayıp portakalcının etrafını aldı- lar, komşuları güç belâ mâni oldu. Derken polis getirdiler. Ben alış ve- riş ettiğimi söyledim. Ne ise muvak- katen işi yatıştırdılar, oradaki satı- — İllâllah! Nedir bu yahu! Şura- da beş on para ekmek parası kaza- ğız. Senin dükkâ ne zararı var! diye söylendiler. Dükkâncınım özünd ind da onları o- radan uğratacağı anlaşılıyordu. “Bu barsakçı, şu portakalcıdan ne ister?,, diye düşünürken aklıma geldi: İkisi de insan. Tabii biribiri- nin gözünü oyacak;; girtlağını sıka- cak. Hergün görmüyor muyuz? Şo- för şoförün, esnaf esnafm, kiracı ev hibinin, hizmetçi efendinin, me- mur âmirin, gazeteci gazetecinin gözünü çıkarmak, ayağını çelmek ve ona elden geldiği kadar bir fenalık etmek, maddeten bir zarar vermez- se aleyhinde kötü söyleyip faslet- mekle meşguldür. Birisine gelip söylemişler: — Falan adam sizin aleyhinizde dolap çeviriyor. n — İnanmam! demiş, ben ona iyi- lik etmedim ki! Gerçi eskiden insanların bir çoğu kendisine iyilik edenleri minnettar- lhık hissi duyup ta rahatsız olmamak için yok etmiye çalışırlarmış. Lâkin şimdi eskisine nazaran ahlâk daha musaffa hale geldiği için insanlar biribirlerinin gözünü oymak için N e iyilik Bdi şart kaş- muyor ve böylece en küçük muhit- ten dünya çevresine kadar her yer- de bir gırtlaklaşmadır gidiyor. Bu sözümün gerçekliğini ispata bilmem hacet var mı? Mahallede komşunuza, büroda arkadaşınıza, gazetede rakibinize, tramvayda bi- tişiğinize ve dünyada medeni mem- leketlerin biribirine karşı nutukla- (Lütfen sayfayı çeviriniz) et ,