22 Ocak 1939 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 2

22 Ocak 1939 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Kalite re Gazeteciliği Yazan: Bürhan BELGE “Ağız gazetesi,, nin ve gibi se- bepler yüzünden aşırı bir inkişaf im kânı bulabileceğini araştıralım. 'Ağız gazetesi, nin dedesi, in- sanlığın her devrinde, her cemiyet te mevcut olagelmiştir. Bu dede e- fendi “dedikodu,, dur. Bunu kaldır. mak İçin insanı hazfetmeden başka çare yoktur. Dedikodu, zarif ve kâ- mil adamın ağzında, sohbetlerin en incesine, en nüktelisine, en müstes- masına vücut verir. Kaba, ihtiraslı, şirret ve hasut adamım avurtlerna yerleşirse, oradan, kirli ve kokuşuk sular gibi dökülür. Dedikodu'nun, demek, güzel ve zariften çirkin ve iğrençe kadar sökebileceği bir yol yardır. Onu yapanın zekâ ve ahlâk ve zevk seviyesine göre, dedikodu, bu yolun gelip muayyen bir nokta- sında mevkiini alır. Ancak, dedikodu, zaman olur, politikayı da kendine mevzu seçmek ister. Grekler, bunu, agora'da, ro- malılar forumda, başka milletler ANİ Başvekilimiz Dün Sabah Şehrimize geldi Başvekil Celâl Bayar refakatinde İş Bankası Umum Müdürü Muammer Eriş ve Kalemi Mahsus Müdürü Ba- ki Sedes olduğu halde Ankara muh- #elitine bağlanan hususi yagonla dün sabah saat 11,38 de şehrimize gelmiş- tir. Başvekil istasyonda Vali ve Be- lediye Reisi Doktor Lâtfi Kırdar, Ge- neral Osman Tufan, Vali Muavini Hüdai Karataban, Emniyet Direktö- rü Sadri Aka, Üniversite Rektörü Ce- mil Bilsel, İş Bankası ve iktısadi mü- esseseler müdürleri ve kalabalık bir halk kütlesi tarafından karşılanmış ve bir kıta asker resmi selâmı ifa et- miştir. Başvekil ve refakatindeki zevat Ü- de sarayları içinde ve civarında ya. | lev vapurile İstanbula geçmişler ve hut çarşıda yapmışlardır. Hâlet e- fendinin İstanbulu, politik dediko- duyu, çarşı ve bedestan esnafı ara- sında yapmıştır. Halbuki, modern cemiyetler, kendilerinin kendilerinden haber - dar olmaları ihtiyacını (biraz Grek- lerden, biraz da Romalılardan ilham alarak), bir yandan parlâmento, bir yandan da matbuat vasıtasiyle te- min etmişlerdir. Parlâmentoda ka- rara tekaddüm eden müzakere gibi matbuatta, karardan önce ve sonra - yürütülen o mütalenlar da tam bir hürriyet zemini üzerine İşlendikle- rinden, modern garp cemiyetleri, po İltik davalariyle, açıkça ve ihübes. siz (refoulement'sız) olarak meşgul olabilmenin yegâne çaresini keşfet - mişlerdir. Çünkü, fertte olduğu gibi bir cemiyette de, hisler ve fikirler, açıkça ifade edilmezse, ihtibase uğ- rar, His ve fikir ihtlbasa uğradı, yı nİ kendisini serbestçe ifade edeme - di mişya kısa bir ömür sürerek ölür yahut hayatiyetini muhafaza etmek Te beraber kendini “İfade imkânından mahrum tutulduğu için, elişir, az son ra tefessüh eder, hetlee İtibariyle de günün birinde İfade olunabilmesini temin edecek olan fürceyi arar, i Politik dedikodunun “ağız gaze- tesi, dediğimiz sosyal hâdiseye vü- © rut vermesi, bu şekildedir. Demek oluyor ki, “ağız guzete » © si, ml ortadan kaldırmanın en tabi ve en kestirme çarelerinden hi milletin politik alâkasını, “gerçek gazete, lere doğru Oo sevketmektir. Biz bunu, birinci meşrutiyettenberi yapmıya muvaffak olamamışızdır. Matbuatın beceriksizliğini ve bun. dan doğan haşarılığım ve taşkınlığı nı, tecrübesizliğine ve bilgisizliğine vereceğimize, hüsnü niyetsizliğine, şirretliğine, ve kötülüğüne atfetmi. şizdir. Ve ona zaman zaman açtığı. mız hürriyet kredisini, Ukuvertür'ü kalmadı diye, kesivermişizdir. Hal - buki, bizde matbuat, milletin diğer mücssesalı ile yaşıttır. Bunların hepsinde çalışan insanlara mektep - ler açtığımız, yeni öletler kabul et- tiğimiz, masraflar eylediğimiz. hal- de, matbuatta çalısan memleket co tuklarını, mürettibinden ve müvez. giinden baş muharririne kadar, ken di hallerine terketmişizdir. Memle - kette, yegâne mektepsiz, usulsüz ve mesleki disiplinsiz millet © gazeteci milletidir. Ve, muharrirleri, çinko - grafları cilteileri, muhbirleri, mu - hahirleri, muharrirleri, ekseriyetle, alaydan yetişmedir. “Nizamı cedit,, devresi bile matbaa ve matbuat ha- yatımız İcin, henüz başlamamıştır Ne bir “gazetecilik enstitüsü, ne de bir “baskı sanatı mektebi, mir — vardır. Halbuki, baskı sanatı, dün - © yanın her yerinde, sanat ve tekniğin en ileride giden bir koludur. İleri bir gazetecilik ve bir kalite © gnreteciliği için, evvelâ, bu lâzım - dır. Fakat bu, kâfi değildir. Aymes, Türk gazeteciliğinin, şuur ve politik ahlâk ile teçhiz edilmesi lâzmmdir. Bunun İçin de, çare, gazeteci'nin tenkidine tahammül etmektir. Bu hususta, bir tenkit dozu, kendiliğin- den teessüs eder. Tenkide bir taraf tahammül ettikçe, diğer taraf, yani gazeteci tenkidin dozunu ayar eder Ve elde, “tenkii, müsbet olacaktır, taj ve lerrör yapmıyacaktır, ogi vapur salonunda Vali ve Belediye Reisi Doktor Lütfi Kırdardan vilâyet ve belediye işleri üzerinde izahat a)- mışlardır. Vali, bu arada istimlâk kanununu tadil eden yeni lâyihanın ana hatların izah etmiştir. Başvekil, vapurdan çıktıktan sonra doğruca Perapalas oteline gitmiştir. Celâl Bayar, bu akşam eksprese bağlanacak olan hususi vagonla An-| karaya dönecektir. $ DENİZ VE LİMANDA < Kömür Havzasında Vapurlar Sıra Beklemiyecek İktisat Vekâletinde toplanan - bir komisyon kömür havzasında liman - sızlık yüzünden vukungelen faciaları | göznünde tutarak kömür ba vapurları nöbet beklemesi usulünün kaldırılmasını ve vapurların körü rün verileceğinden bir gün evvel Bo- azdan çıkmasını, bir vapurun hamü- le alma işi biterken diğer vapurun Boğazdan hareket etmesini, şilepler için Kavak limanının bekleme lima- nı olarak tayinine karar vermi bi bir iki tatbikleri kontrollü pren- sip olunca, “ağız gazetesi, nin ba taklıkları kurutulmuş olacak ve ti- kir, kendi asil tohumlarım serbest matbuat hayatının muhtelif tarlala rında ekip yetiştirecektir. Cemiyete | gelince, o, bu suretle, bir Asya ve Bizans zemmamlığından ve homur - tularından, garbin zinde yapılı mem leketlerinde olduğu gibi, bir olğun tenkit ve kontrol safhasına erişmiş olacak, yanl kendi kendisinden, gü- nü gününe, haberdar olacaktır. Ken dine lâzım olan hassasiyet ve şuur cihazını yaratmış olacaktı İmparatorluk bir kapalı cemiyet idi, Günümüzde de, hem manzarala- rı çok modern olduğu halde, bazı cemiyetler, kendi içlerine kapanır #fihi bir istikamet almışlardır. Şu var ki, kapalı olmanın tehlikelerini sez- diklerinden, insiyaki bir hamle ile, içlerinde biriktirdikleri fikirleri ve hisleri, ideolojik yoldan ve şiddetli! hir propaganda hayatiyeti ile dısa- riya doğru sevketmek cihetine git - mişlerdir. Buna rağmen, bu gibi memleketlerde de “ağız gazetesi, nin fevkalâde taammüm etmiş oldur ğunu işltmekte, yahut, oraları gezer ken görmekteyiz. Demek oluyor ki, biriken his ve fikirlere memleket dışında bir inlişar sahası aranması gibi fikrin fikirle süzülmesine mü- sande edilmediğinden, Ihtibas, eksi me ve kokma hüdisesi, gene müşa- hede edilebilmektedir. Bu, en çok şunu gösterse gerek- tir ki, devrimiz, kapali cemiyetler devri değildir. Kapalı cemiyet, hem külliyetinde ve bunun kanımlerına göre hem de cüziyetinde ve keza bımun kanunlarına göre kapalı ol- duğundan (çünkü fizlolojik ve bio- lojik hâdiselerde, küllü de, cüz'ü de ayni kanun idare eder), “ağız gaze- tesi,, ve buna varlık veren menfi dedikodunun zuhuru sebeplerini, ge ne matbuat telâkkimizin kusurlulu. | | kendilerine verilmekte olan mesken İ sene daha esaslı tedbirlerle biraz da- TAN İLİ EH SALDIRAY Denizaltı Gemimiz Yola Çıkıyor Batıray, Çarşamba Günü Merasimle Denize İndirilecek, Buradaki Almanyada inşa edilmekte 0- lan yeni tahtelbahirlerimizden il isi Batıray, önümüzdeki çar şamba günü merasimle denize indirilecektir. Merasimde, gemi lerimizin inşası sırasında Alman yada bulunan denizcilerimiz ve Milli Müdafaa Vekâleti — Deniz müsteşarı Hüsnü hazır buluna - | caktır. Batıray 48 metre uzunluğun- da bir mayin denizaltı gemisi 0- larak inşa edilmiştir. Bundan ev vel denize indirilen ve son alı - nan haberlere göre bütün eksik leri ve tecrübe seferleri tamam. lanmış olan Saldıray denizaltı gemisi de ayni boyda bir hücum tahtelbahiridir. Saldrraym bu - günlerde tesellim muamelesi ya | ceği ümit edilmektedir. ABERLER | Afgan Maarif Müşaviri Bugün Gidiyor Afganistan hükümeti maarif mü- şavirliğine tayin olunan Maarif Ve- Kâleti müfettişlerinden İsmail Hik- met, Afganistana gitmek üzere yarın şehrimizden hareket edecektir. ; İs- mail Hikmet Basraya kadar trenle oradan da vapurla Afganistana gide- cektir, İsmail Hikmet, dün kendisile görüşen bir muharririmize şunları söylemişti; “— Halen Afganistanda yüksek mektep olarak bir tıp fakültesi, bir hukuk fakültesi, bir mülkiye mekte- bi vardır. Bunlardan başka orta de- recede meslek mektepleri de mevcut- tur. Afganistan hükümeti şimdi de tam sınıflı bir muallim mektebi kur- mak niyetindedir. Afganistana vâsıl olduktan sonra bu mektebin kurulma sina çalışacağım. Tabii bunun için bir çok elemanlara ihtiyaç” görüle- cektir. Bilhassa fizik ve riyaziye Mu- alli için şimdiden müracastler İ yapılmıştır. Bunun için hareket et- meden evvel burada bir çok arkadaş- la temas ettim, bersber çalışmayı İnşaat da» İlerliyor pılacak ve gemimiz on beş şu - ize hareket e yi, daha evvel Al manyaya giden ve'tecrübe sefer lerinde hasır bulunan kaptan ve mürettebattan mürekkep © - lan bir türk ekibi getirecektir. Burada Valide kızağında ku - rulmakta olan diğer iki tahtel- bahirimizden Atılayın deniz üs- tü inşaatı tamamlanmak Üzere“ dir. Bir ay sonra denize indiri- Week ve makine aksamımm mon tajına başlanılacaktır. Bu gemi- mizin ağustosta tamamlanarak tecrübe seferlerine başlanabile- Diğer tahtelbahir de dört ay kadar sonra denize indirilecek - tir, MAARİFTE; Fatihteki İlkmektep Muallimlerinin Müracaat Fatih kazası dahilindeki ilk mete“ teplerde çalışanı TME mektep muallim- | leri maarif idaresine müracaat ede- rek Fatih kazası muhasebeciliğinin, bedellerinden buhran ve müvazene vergisi kestiğini ve bu yüzden eyda beş lira yerine üç buçuk lira almakta olduklarını bildirmişlerdir. Bu kanunsuz tevkifattan dolayı bu kazadaki muallimler ikineikânun mes ken bedellerini almak istememişler- dir. Muallimlerin bu müracaati üze- rine maarif idaresi keyfiyeti dün va- liye arzetmiye mecbur olmuştur. Muallimlerin Terfi Müddetleri Değişiyor Bugün Büyük Millet Meclisine sev kedilecek olan yeni barem kanunu lâyihasile memur ve muallimlerin kı- | dem müddetleri de değiştirilmekte- dir. Eski kanuna göre lise mezunları olan muallimler, mıntaka müfettişi tarafından müsait rapor aldıkları tak dirde her üç senede bir kıdem kaza- Dırlar ve maaşlarına zam yapılırdı. Yüksek mektep ve üniversite mezip- ları ise her iki senede bir kıdem ka- zanırlardı. Yeni lâyiha ile lise mezu- mu olan muallimlerin kıdem müd- detleri dört seneye, üniversite ve yük sek mektep (o mezunların kıdem! müddetleri (se üç seneye iblâğ edil- mektedir. Edirne Talebe Yurtlarının Bütçesi 1935 de Fâlrnede kurulan Trakya kiz ve erkek talebe yurtlarının bu se neki bütçesi muhtelif kaynaklardan ve bu arada bir kısmı da Türk maa- tif cemiyetinden temin edilen yardım ve gelirlerle 18 bin lirayı, talebe mev cudu da 1891 i bulmuştur. Köylü ve malül gazi çocuklarını da barındıran bu * yürtlar önümüzdeki ha genişliyecek ve böylelikle or tahsile devam imkânlarından mah- Tum bir çok yurt çocuğuna gel uza- tılısiş olacaktır. Ziraat Memurları İstikbal ve Teşyie Gidemiyecekler Ziraat Vekili Paik Kurdoğlu Zira-| at Vekületine bağlı müesseselere bir tamim göndererek vekil veya baska vekâlet erkânının seyahatlerinde iş» tasyon veya rıhtımlarda hangi me murun teşyi veya istikbal maksadile teklif ettim. Oraya gidip vaziyeti tet- | kik ettikten sonra yine kendilerile İ mektuplaşır ve Maarif Vekâletinden İ isterim. Maksadımız kardeş Afganlı- "ları, kültür bakımından yükseltmek» | tir. Bu gayeye vâsıl olmak için elbir- liğile çalışırız.,, ç Haber aldığımıza göre, İstanbul maarif müdürlüğü teşkilâtından bâzi seneler bu muallimliklere talip ol - muşlardır. BEAAtm2rrmr AMMA Taya rinden mektup almadan buradan ha- reket etmiyeceklerdir. Afganistanda çalışacak Türk mu alimler, orada ücretlerini aldıktan başka burada da maaşları işliyecek ve bu maaşlarını dönüşte toplu ola- rak alabileceklerdir. Taksim Meydanındaki Faaliyete Geçiliyor Taksim Meydanının yeniden tan- rimi için Mimar Gotye tarafından hazırlanan plânın, yakında tatbika- tına geçilecektir. Bu plânın şimdiye kadar tatbik edilememesinin sebe- İbi, meydanm yanı başındaki helâ- ların henüz — kaldırılamamasında dı. Halbuki belediye, Taksimdi su hazinelerinin arkasında bulunan Çeşme sokağının, yıkılacak helâle- cn yerine kalm olmak üzere yapı lacak helünın o muamelesini tekem- mül ettirmiş ve bu helâyı dün 7,300 lira ile bir müteahhide ihale etmiş- tir. Bu helâ bir buçuk ayda ikmal e dilerek belediyeye teslim edilecek- tir. Bundan sonra da eski helâların yıktırılmasına başlanacaktır. Bu İş te biter bitmez, meydanın, mimar Gotyenin plânına tevfikan tanzim ve tevsi işine geçilecek ve bir mü- teahhide ihale edilecektir. Belediye ayrıca Taksim bahçesi» nin tanzimine ait plânı mimar Got- yeye hazırlattırınıştır. Bu plâna tev fikan bir şartname hazırlıyarak bah çeyi kiraya vermek üzere yakında münakasaya koyacaktır. Belediye tarafından Eminönü kazasına verilen yeni tahsisatla Mahmutpaşada Kılıçlar sokağı ile Bileyici sokağının, Fatih kazasına şehir içinde, muhtelif bakımlardan | verilen tahsisetla da Fatihte Camcı tetkikler yaparken bir çok ana end. | ceşmesi sokağı ile Kiremit caddesi- deler üzerinde, çöp ve pisliklerle do-|hin inştatı ikmal edilmiştir. Tamir Tu mütenddit arsalar görmüştür. Lüt-|v8 inşalarma başlanan diğer cadde fi Kırdar, bu arsaların şehrin sıhha. | ve sokaklar da yakında ikmal edile. tini, intizamını ve güzelliğini boz-|ceKÜr makta oldukları neticesine varbış. bu arsalara çöp dökülmesine çocuk- ların oynamalarına mâni olmak için bunlarm ana cadde üzerindeki cep- belerine duvar çekilmesini alâkadar- lara emretmiştir. Şehir dahilinde çok ça tesadüf edilen bu gibi caddelere çöp dökülmemesi ve sahipleri tara- fından bir duvar İçine alınmaları bakkında belediye zabıtası talimat - BELEDİYEDE : Eminönündeki Yeni İstimlâkler Yapılıyor Eminönündeki binalardan birinin de istimlâk işi İkmal edilmis ye yakı. | ra ale edilmiştir” Geri Kolantirm TstimliK İşi det natti ikmal edile rek yıkıcıya ihale edilecektir. E kapıda dönemeçe tesadüf eden dük-| kânlur da yolun genişletilmesi göye- ile istimlâk ddiledektir. Ertinönl meydanına kalbadilecek olan Emiriönü hanının altındaki dük- Afğnici hanı tehliye © etmediğinden “dolayı iöraya verilmiştir Batan Duba Çıkarıldı Gefi köprüsünün Azapkapı'cihetin- de birleştirileceği nokteda evvelce batmış olan dubamın çıkarılması a» mneliyesi"bitmistir. Yeni köprünün A-| zapkapı cihetine konulacak dubaları yarın yerlerine takılarak dubaların üstlerine konulacak olen parke inşaa- tına başlanacaktır. Maaş Bordroları Hakkında Bir Karar Memur ve müstahdemlerin aylık maaş ve ücretlerine alt bordroların her ayın 23 ne kadar tanzim edilerek ait oldukları muhasebeciliklere gön- derilmesi alâkadarlara tebliğ edil! miştir. Bu tarihten ay sonuna kadar | vefat, istifa ve sair sebeplerle vazife- ler inhilâl ettiği takd'rde bunlar da günü gününe ayni muhasebeciliklere bildirilecektir. Belediye Taksimden Harbiyeye kadar devam eden caddenin ortasın- daki refuju çiçeklendirmiye karar vermiştir. X Şehir meclisi yaz içtima devresi- ne 6 şubatta başlıyacaktır. Meclis a- zalarma gönderilecek davetiyeler ha zırlanmıştır. Bütçe nisan içtimaların- da çıkarılacaktır. Arsaların Önüne Duvar Çekilecek Vali ve belediye reisi Lütfi Kırdar —— Denizeilerin Kıyafeti Değişiyor Denizcilerimizin kıyafetlerini yeni bir şekilde tensik etmek ve beynelmi üzere İktısat Vekâletinde bır komiş- yon toplanmıştır. Komisyon ayni za- gittiği görülürse vazifesini ihmal et. miş telâkki edilerek hakkında takibat yapılacağını, vazife zamanları hari » cinde ise istirahat memurun hakla olduğu için yine teşyi ve istikbale lü: ğunda, yahut eskiliğinde aramak lâ e almodığın hildirmi namesine bir madde ilâvesi de takar- rur etmiştir. Bu nokta Üzerinde ko- 'nuşan, belediye daimi encümeni tali- matnameye ilâve edilecek bu madde- yi de tesbit etmiş bulunmaktadır. Ye- ni madde şubat devresinde umumi malarile Deniz harp subayları'fini - » 1.99 iie Evap Ecnebi Memurlar Nasıl Çalışıyorlar? S — Memleketimizde kü » çük sanatlar kanunu çerçe - vesindeki işler ecnebi tahiiye- tinde bulunanlara yasaktır. Halbuki hususi müesseseler - de istenildiği kadar ecnebi me mur kullanılıyor. Kanunen bunları yasak etmek lâzım gelmez mi? C — Ayni kanun mucibince hu- susi müasseseler mütehassıs sıfatile bâzı ecnebi tebaası memur ve işci- leri kullanabilirler, Hususi müesse- sede ancak bu sıfatla ecnebiler ça- Maşabilirler, Mütehasss ismi altında ihtisası olmıyan veya memlekette mütehassıs bulunan memurlâr Ove işçiler çalıştırılamazlar. * S — Türkçeden Yugoslav - caya, yahut o Yugoslavcadan türkçeye lügat var mudır. C — Yoktur. leketimize geleceği (o haberi doğru mudur? C, — Bulgarlarla aramızda dost luk muahedesi vardır. Münasebatı - mız iyidir. Hattâ şubatta Bükreşle toplanacak Balkan devletleri kon - İgresinden sonra Bulgarların Balkan birliğine girmesi bile rivayet edil - İmektedir. Bulgâr başvekili Köseiva- nofün bu toplantıdan sonra memle- ketimize gelmesi muhtemeldir. ma S — The Universal Picture ve The Century Fox filim kumpanyalarının > adresleri nedir? Ç — Bu kumpanyalar o kadlar rdır ki, zarfın üzeri- ne yölnız i4imleMhİ yazın göller - mek kâfidir. Bunlar için muvazzah adrese ihtiyaç yoktur. o S — İş kanununun işçiler hakkında lâyikı veçhile tat - bik edilip edilmediğini kim kontrol eder? C — İş kanunumun. tatbikatına nezaretle meşgul iş bürolarının ay mea müfettişleri vardır. Bunlar za- man zaman müesseseleri dolaşır, iş kanununun tetbik edilip adilmediği- ni tetkik eder, ve gördüklerini bü - rolarına rapor halinde (bildirirler. Büro, noksan görürse o müesseseyi kanunların « icaplarını yapmağa mecbur eder. . S — İşçiyi haftada 48 saat- ten fazla yasak - tır. Fakat 48 saailen noksan gp da menedilmiş mi C — Kanunun bu yasaktan mak- sadı işçinin İş veranler tarafından istismarına mâni olmaktır. Kanun çıkmadan evvel işçilerini 15-16 sa- at çalıştıran müesseseler vardı. Ka- Dun bunun önüne geçmek istemiş - tir. Yoksa daha az çalıştırmaya kar- şı dünyanın hiçbir yerinde tedbir almağa lüzum görülmemiştir. TAKVİM ve HAVA 22 İkincikânun 1939 e Miz Gün: 31 Kasım: | Rum 1894 | İkineikânan 8 | 11,05 | m2 | sa i Yurtta Hava Vaziyeti Yeşilköy Meteoroloji istasyonundan 4- inan malümata göre, hava yurdun Trak- ya, Köeneli, Ege bölgeleri ile Akdeniz ve Karadeniz kıyılarında ve Orta Anadolu - nun garp kısımlarında kapalı ve yer yer yağışlı, cenup doğusunda çok bulutlu ve mevzil yağışlı, diğer bölgelerde bulutlu geçmiş, rüzgürler umumiyetle şarki isti- kamette orta kuvvette esmiştir. Dün İstanbulda hava kapalı ve cüzü yağışlı geçmiş, rüzgür şimalden saniyede 1-4 metre hızla ermiştir. Sant 14 de ha- A int ay Arabi: 1867 Zilhiece: *İ Güneş: 7,20 — Öğle İkindi: 14,57 — Akşem: | Yatar 1847 — İemsik:

Bu sayıdan diğer sayfalar: