BİRİNCİ TAN TALE YY G. Franko Tavassut Azgın Bir Aşık Sevdiği Kadını Kahraman Süvarilerimiz Parlak Teklifini Reddetti Oldürdü (Başı 1 incide) Meraeimle Istikbal Edilecekler! ... 2s ten. e. (Bayı 1 incide) nun da süvarilerimize gayet kıymet- li hediyeler verecekleri anlaşılmak. tadır. Rıhtımda şehir bandosu da yer ala cak, istiklâl marşını çalacaktır. Şe-| hir meclisi azasından bir zat binici- lere şehir namına “Hoş geldiniz!,, di- yecektir. Karşılamada İstanbul komu tanı general Halis Bıyıktay da bülu- nacaktır. Subaylarımız rıhtıma çıktıktan son ira alkışlanacak, istiklâl marşı din. İlenmesini mütcakıp caddeye kadar eller üzerinde taşınacaktır. Bundan sonra, kendileri için hazırlanan oto- mobillere bineckler ve doğruca Bihi cilik okuluna gidereklerdir. Saat 16 da Binicilik okulunda kendilerine İbir çay ziyafeti verilecektir. Çaydan sonra, subaylarımız evle- irine giderek istirahat edeceklerdir. Yarın akşam Cümhuriyet Halk Partisi umumi kâtibi ve Dahiliye Vekili Şükrü Kaya tarafından sü. varilerimiz şerefine bir ziyafet ve- rilecektir. C.H. P. İstanbul vilâyet idare he- yeti de kiymetli binicilerimize ufak bir mükâfat olmak üzere bin Tira a- bir tane de bekçi er verilmiştir. Gi- den atların isimleri şunlardır: Güçlü, Bekâr, Ece, Yıldız, Bekri, Çakal, Ok, Akıncı, Akın, Rüzgâr, Yal çın, Efe, Kanat, Kasırga, Ünel, Şahin. Bu hayvanların ekserisi 7-8 yaşa rasındadır. Bekâr ve Akın 15 yaşın- dadırlar. Hayvanların ekserisi Fran- sız atıdır. Macar, İngiliz atları da vardır, Süvari subaylarımız uzun seneler- denberi yorulmadan, muntazam bir disiplinle çalışmaktadırlar. En niha- yet bu çalışmalarının mükâfatını gör müşlerdir. Türk Bayrağını şeref dire ğine çektirmişler, dünya milletleri arasında birincilik kazanmışlar, kü- Palar almışlardır. 1938 beynelmilel müsabakalarına (o gelinciye Okadar Türk subayları Avrupada bir fki de- fa birincilik almışlardı. Fakat, bun- lar ferdi müsabakalardı. Ekip müsa- bakalarında ilk defa bu sene birinci lk alınmaktadır. Evvelki senelerde birincilikler ferdi müsabakalar neti- cesi olduğu için, kazanılan kupalar, kazananın yanında kalıyordu. Bu se- ne Romada ve Niste kazanılan müsa- bakalarda alınan kupalar binicilik o- kulumda kalacaktır. Yalnız, Varşova- yırmıştır. Bu para bu sabah İsten- bul komutanlığına teslim edilecektir. Mükâfat müsabakalara iştirak eden .süvarilerimiz arasında taksim edile- cektir. Türkiye Spor kurumu İstanbul böl .gesi başkanlığı da hazırlıklar yap- maktadır. Karşılamada bütün İstan- > #porcuları ve klüpler bulunacak» Süvari subaylarımızla beraber, bir müddettenberi Avrupada bulunan or- du müfettişlerinden orgeneral Fah- İl Altay da şehrimize dönmekte- Avrupa beynelmilel konkur ipik- lerine iştirak eden ekipimizin baska- Ai Binicilik" okulü Komutanı Albay Cevdet ve binicilerimizden yüzbaşı Cevat Kula, yarın gelmiyeceklerdir. “Bunlar, yeni hayvan satın almak ü- izere Fransada kalmışlardır. Yarın şehrimize gelecek olan bini- icilerimiz şunlardır: Yüzbaşı Cevat Gürkan, yüzba- # Eyüp Öncü, Teğmen Salim Pu- latkan, Teğmen Avni Karaca, Teğ- men Hamdi Barlas, Asteğmen İh- muvaf fakıyetler iste, Romada, Varşovada bir çok birincilikler kazanan Türk süvari su. bayları bu seferki 1938 beynelmilel müsabakalarına iki ekip olarak git- mişlerdi. Avni Karaca, Hamdi Barlas, İhsan Akal ve Kudret Kasırdan mü. yekkep dört kişilik İkinci ve genç e kip, bu sene ilk defa beynelmilej kon kurlara iştirak etmektedirler. Buna | rağmen genç ekip te oldukça mühim neticeler almıştır, Avni Karaca, Varşovada altıncı oj. muştur. Yüzbaşı Cevat Kula, Yüzbaşı Ce. vat Gürkan, yüzbaşı Eyüp Öncü ve Teğmen Saim Pulatkandan mürek. kep birinci ekip İse, 1932 senesin. denberi beynelmilel müsabakalara da Salm Pulatken ferdi bir müsaba- kada birincilik almıştır. Kupası ket disinde kalacaktır. > 1932 yılındanberi, subaylarımız, her sene, iştirak ettikleri beynelmi- lel müsabakalarda dalma daha üs- tün bir derece almiya muvaffak ol- muşlardır. Türk binicilerinin ilk de- fa iştirake başladıkları 1932 müsaba kalarından bugüne kadar alınan ne- tiesleri, kısaca aşağıya yazıyoruz: 1932 de Nis, Viyana beynelmilel müsabakalarına iştirak ettik. Niste Kısmet isimli atla teğmen Saim Pu- latkan ikinci olmuştur. Ayni müsa- bakada bir de dördüncülük aldık. 1934 te Viyanadaki müsabakalar- da Cevat Gürkan Güdük isimli atı İle altıncı oldu. 1935 te birçok müsabakalara işti- rak ediyoruz. Nis, Ahen, Viyana, Poş tedeki bu müsabakalarda muhtelif dereceler aldık. Ahen'de Saim Pu- latkan Kismet atı ile birinci oluyor. Viyanada Yalçın atı ile Orta Avrupa şampiyonu oluyor. Peştede Eyüp Ön cü, Bekri ismindeki atı ile birinci o- Yuyor. Viyanada Cevat Kula, Akın is mindeki atı ile birinci oluyor. Niste » (Salim Pulatkan, Yalçın isimli atı ile ikinei oluyor. Ayni sene içinde bir- çok ta üçüncülük, dördüncülük ve beşincilikler kazanıyoruz. 1936 yılı müsabakalarında Cevat Kula Bekâr isimli atı ile Viyanada ikinci oluyor. Ayni sene üçüncülük ve beşinellikler de kazanıyoruz. 1937 senesi de birçok beynelmilel müsabakalara iştirak ediyoruz. Ce- vat Kula Bekâr isimli atı ile Londra da birinci oluyor. Eyüp Örcü Şahin isimli atı ile yine Londrada birinci! oluyor. Şahin atı ile Eyüp Öncü Lon drada bir de ikincilik alıyor. Ünal| ati ile de yine Eyüp Öncü Londrada bir üçüncülük kazanıyor. Salim Pu- latkan Bozkaya isimli atı ile Londra da dördüncülük kazanıyor. Paris mü sabakalarında Cevat Kula Güçlü is- mindeki hayvanı ile dördüncülük a- Hıyor. Cevat Gürkan da Yıldız isimli İştirak etmektedirler, 1932 yılında Niste yapılan bir müsabakada Sa- im Pulatkan Kısmet ismindeki atı ile ilk defa ikinci gelmiş ve Türk bayrağını binicilik sahasında Av- rupaya tanıtmıştı, Birinci ekipe dahil dört süvari su- bayumz, memleketin iftihar ettiği çok kiymetli binleilerdir. Yüzbaşı Cevat Kula, henüz 34 ya- şındadır. Evlidir, Bir kız Çocuğu var. dır. Yüzbaşı Cevat Gürkan 30 yaşla» rındadır. Evlidir. Yüzbaşı Eyüp Ön- cü 29 yaşlarında kadardır. Evlidir. İki kız çocuğu vardır. "Teğmen Saim Pulatkan 28 yaşındadır. Henüz ni- şanlıdır. Yüzbaşı Cevat Kula, Binici- lik okulu muallimlerindendir. Cevat Gürkan da Binicilik okulu süvari bö- lüğü komutanıdır. Salm Pulatkan bu bölüğün teğmenidir. İkinci ekibe dahil subaylarımiz he- nüz yaşları yirmi beşi aşmıyan genç atılgan, kıymetli binicilerimizdir. Bu son müsabakalara subaylarımız ile beraber 16 at gitmiştir. Her ata atı ile dördüncü oluyor. Nihayet zaferlerle dolu 1938 müsabakaları başlıyor. — Süvari subaylarımız 2 Nisanda İstanbul | dan hareket ediyorlar, Nise gidi! yorlar. 16 Nisanda Niste ilk mü | sabaka yapılıyor. Ekip müsabal larında bir ikincilik alıyoruz. Ce. vat Kula Güçlü ile bir üçüncülük, Saim Pulatkan Oku ile üçüncü. lük, Eyüp Öncü Ünal ile bir dör. düncülük alıyorlar. Cevat Gürkan Bekrisiyle yine bir dördüncülük, Cevat Gürkan Yıldızı ile bir ikincilik kazanıyor. lar. Nihayet Niste bir ekip birinei liği alıyoruz. Birçok yabancı ordu lar subayları içinde Türk subay. farı alkışlanıyor. Bayrağımız şe ref direğine çekiliyor. Ekibimiz 22 Nisanda Romaya hareket oedi- yorlar, Romada yapılan Kral ve Mussolini kupaları o müsahakala. rında ekibimiz biineiliği aliyor. Bu parlak netice bütün dünyaca takdir ediliyor. Romada Mussoli- veriyor. Burada birkaç tane de ikincilik ve üçüncülük kazanıyo- ruz, Süvari subaylarımız Mayısın 14 ünde Romadin Varşovaya hare- ket ediyorlar. Zaferden tafere ko- şan Türk binicileri 28 Mayısta Varşovada ilk müsabakaya giri- yorlar. Bu ilk müsabakada Salım Pulatkan Ok isimli atı ile birinci oluyor. Dört tane de ikineilik a- lyoruz. Ekip müsabakasında da üçlincülük alıyoruz. Nihayet 1938 beynelmilel müsa- bakalarım bu. suretle bitiriyoruz. Kabraman Türk çocukları yurda dö- nüyorlar. İşte, yarın, bize böyle za- ferler kazandıran Türk ordusunun süvari subaylarını karşılıyacağız. (BAŞMAKALEDEN MABAT) Fransanın Babıâli Siyaseti (Başı 1 incide) ne olursa olsun, biz ancak İstikame- tin değişmesini bekliyoruz. Fransa-| mın bizi anlamasını, kör, mânasız, nikaplı bir nüfuz rekabeti siyasetin. de israr etmemesini istiyoruz. Garo'lar, Gero'lar değiştikten sonra Hataydan bir haber daha: “Yeni Fransız kumandanı, Çerkez- lerden ve Türk düşmanı unsurlar- dan yeni bir jandarma alayı kuru- yormuş... Sonra Pariste çıkan (Lö Tan) ga- zetesinde bir makale: “Türkler şu- rasını anlamıyor ki, iş bizde değil, unsurlar arasındaki rekabette...,, Garo, Ankaraya geldiği zaman da ayni Usam kullandı. Bu iddiaların Fransız hariciyesinin fikirlerini ya- yan bir gazetede tekrar edilmesinden biz şunu anlıyoruz ki, Fransa bizim- le samimi bir anlaşmıya varmıya karar vermemiştir. Hâlâ yaptığı şey, Babiâli siyasetinin klâsik oyunlarını devam ettirmekten ibarettir, pri unsur ihtilâfları, sırf Fransız siyasetinin yarattığı, körüklediği bir meseledir. Eski klâ- sik usullerle Fransa evvelâ ibtilâf- ları yaratıyor, sonra maske ve Vası- ta diye kullanıyor. Yoksa Yakın Şark unsurlarının hepsi, emperyalist devletlerin âleti diye muamele gör- mekten o kadar bizardırlar ki, ecnebi telkinleri, tahrikleri ve bir takım menfaat oyunları olmasa biribirile i- yi geçinmekten başka bir şey iste- mezler. Ahmet Emin YALMAN Vergilerin Hesabına Ait Yeni Bir Tamim (Başı 1 tncide)) dikkatlerinin celbine lüzum görül müştür, Bu üç verginin matrahı da bu ver- Kiye tâbi istihkakların bir aylık tuta rıdır. Bu bir aylık tutardan maksat, mükelleflere hizmetleri mukabilin- de bir ay içinde fiilen tediye olunan paradır. Binaenaleyh yevmiye ile çalışan- ların vergi matrahları hesap edilir. ken yevmiyelerinin bir ay içindeki Iş günü adedine derbedilmek sureti- le bulunacak itibari ücretleri değil, © ay İçinde fiilen çalıştıkları gün ade dine veya çalışmasalar dahi kanunen veya mukavele hükmüne görekendi- lerine ödenen paraların nazarı dik- kate alınması muafiyet veya mükel- lefiyet hükümlerinin tatbikine bu nn €sas tutulması lâzım ge- Bu miktarların hesabında bir ay içinde çalıştığı muhtelif müesseseler den fiilen aldığı ücretlerin yekânu- 6sas tutulur, Hava kuvvetler'ne yardım vergisi kanununda aylık istihkak üzerine mevzu bir muafiyet hükmü mevcut olmadığından yevmiye ile çalışanla. rın aylık istihkakları ne olursa Ool- ni kendi eliyle kupayı ekibimize sun İstihkakın aslı üzerinden bu ver- ginin kesilmesi lâzumdır.,, sin geçen pazar günü meçhul tayya- reler tarafından bombardıman edil mesi meselesi hakkında tahkikat yap mak üzere dün öğleden sonra saat 16,10 da buraya gelmiştir. Başvekil burada hükümet memurlarile gö - rüşmüş ve memurlarla halkı bizzat istievap ettikten sonra bombaların düştüğü sahayı gezmiştir. Dün Orpeks mıntakasına, hava müdafaa kuvvetlerine mensup bir bölük gelmiştir. Daladiye bu bö- lüğün kumandanı ile de görüşmüş ve Fransız topraklarının tekrar o bom- bardıman edilmesine mâni olmak İ- çin lâzımgelen tedbirlein alınmasını kumandana emretmiştir. Başvekil, akşam Parise dönmüş- tür, Tavassut teklifi Hendaye, 7 (A.A.) — Havas ajan- sının muhabiri bildiriyor: 2Â saatten az bir zaman zarfında akdedilen üç nazırlar meclisi içtima- ını ve başlıca kufnandanların iştira- kile yapılan bir toplantıyı müteakıp Franko, İngiltere ve Fransa tarafın. dan yapılan tavassut tekliflerini ka-| bul etmemiye karar vermiştir. Burgosa davet edilen genereller, askeri vaziyetin pek müsait olduğunu müttelikan tasdik ederek başkuman- dana teklif edilen şartlar dahilinde bir mütareke kabul etmemesini tav- siye etmişlerdir. Diğer cihetten söylendiğine göre Franko, İspanyada çarpışan ecnebi kıtalar geri alınmadan evvel sulh ak detmek istememektedir. Filhakika İspanyada 40 bin İtalyan ve 10 bin Almanın mevcudiyeti dahilde ve ha- riçte ibtilâflar doğurabilecek mahi- yettedir. Barselon üzerinde tayyareler Barselona, 7 (A.A) — Dün akşam geç vakit Frankist tayyareler tara- fından Barselona üzerinde yapılan ce velân esnasında atılan bombaların isabetile Tarkland adındaki Holan- dalı vapur mürettebatından iki kişi yaralanmıştır. Alikant'ın bombardımanı Barselona, 7 (A.A) — Som saatte, haber verildiğine göre, dün, Alikan. tın tayyareler tarafından bombardi- manı neticesinde 78 kişi ölmüş ve 40 kişi yaralanmıştır. Alikant, 7 (A.A) — Majorka ada- sından gelen bir Frankist deniz tay- yaresi gece yarısı, limanda demirli bulunan gemileri bombardıman et- miştir. Topenhaven ismindeki İngiliz yük gemisine üç yangın bombası atılmış» tır. Diğer bir İngiliz gemisi daha bombalara maruz kalmıştır, Hasar, mühimdir. Ölü ve yaralı miktarı ma- lüm değildir. Blum'un nutku Royan, 7 (A.A) — Burada toplan- makta olan sosyalist partisi kongre- sinde, parti reisi B. Blum, bugün bü yük bir politik nutuk söylemiştir. Evvelâ İspanya meselesine temas eden sabik Başvekil, ademi müdaha Je politikası lehinde vaziyet almış ve ezcümle demiştir ki: — İspanya işinde yegâne kabil 0- lan şey, alemi müdahale politikası idi. Müdahale, Temmuz 1936 da ol- duğu kadar bugün için de imkânsız dır. İkinci halk cephesi hükümetinin Katalonyaya üç fırka asker gönder- meyi düşürmüş olduğu yalandır. Mü dahale bir umum! harbe müncer 0- lurdu. Ademi müdahale, İspanyayı mukadderatını tayinde serbest bırak mak İçin yegâne çareyi teşkil eyle- mektedir. Bazı hatiplerin sözlerine cevap vermek üzere yeniden dış politikaya dönrek demiştir ki : — Versay muahedesinde belki bir çok hatalar vardı. Muahedelerin tâ- dili teşebbüsüne zamanında galip devletler tarafından başlanmış olsay di, birçok güçlüklerin önüne geçile- bilirdi. Fakat, bugün, muahedelerin pek ötesinde bulunuyoruz. Bugün ö- nümüzdeki, Avrupanın “iki İmpara- tor, Hitler ve Mussolini arasında taksimi plânları karşısındayız. Ro- ma — Berlin mihverinin hâlâ gevşe tilebileceğini sanan sözde realistler, Avrupaya çok fenalık yapmışlardır. Evvelki gece saat 12 raddelerinde Fatihte Haydar caddesinde bir cinayet işlenmiş bir arabati bir- kaç gün beraber yaşadığı bir kadını kıskançlık yüzünden feci surette öl- dürmüştür. Hâdisenin tafsilâtı şudur: ibalide odun tüccarı Hali- i Mah- müttur. Öldürülen de Fatihte Sinan Ağa mahallesinde Haydar eaddesin- dr bir arsadaki kulübede dostu Rİ- fatla oturan Cideli Hatice isminde 35 yaşlarında bir kadındır. Hatice bundan 10 sene evvel Cideden İstan bula gelmiş bir sene muhtelif evler- de hizmtçi olarak çalışmış ve bu sı- rada karşılaştığı memleketlisi Rifat isminde biri ile metres hayatı yaşa» muya başlamıştır. 9 senedenberi Ri- fat bulduğu ayak işlerini yapmakla, Hatice de evlere gidip çamaşır yıka- makla kazandıkları az çok para ile ve yekdiğerinden memnun” olarak bir hayst geçirmekte idiler. Bundan altı ay kadar evvel Rifa- tın arkadaşlarından olan katil Mah- mut, Haticeyi görmüş ve bu kadına göz koymuştur. Mahmut bundan son ra bilhassa Rifat evde olmadığı 7a- manlarda eve gelmiye ve Haticeyi kandırmak için dil dökmiye başlamiş Itır. Hatice evvelâ Mahmudun sözle- rine aldiriş etmemiş fakat sonra Mah mudun sözlerine kanmış ve Rifattan gizli Mahmutla münasebette bulun mıya başlamıştır. Mahmut bununla da kalmamış, ve Hatlceyi kendisiyle beraber © yaşa- mak için zorlamıya başlamıştır. Bu- nun üzerine Hatice bir ay evvel Ri- fatın kulübesini terketmiş ve ondan gizlice Mahmudun Balatta tuttuğu bir odaya nakletmiş burada Mah- İmutla beraber yaşamıya başlamıştır. Rifat günlerce metresini aramış bulamamış nihayet bir sabah kulübe İsinden çıkarken Hatice ile karşılaş- mıştır. Hatlee ağlıyarak Rifatın 4- yaklarına kâpanmış, yaptıklarından pişman olduğunu ve bir daha Mah- (mudun yüzüne bakmıyacağını söyle“ miştir “Aynı gün akşimrbir hafta” danberi beraber, yaşadığı sevgilisini evde bulamıyan Mahmut, deli gibi sokaklarda Haticeyi aramıya başla- mıştır. Nihayet Haticenin eski dostu na döndüğünü öğrenen o Mahmut, hem Haticeyi hem de Rifati öldürmi- ye karar vermiş ve fırsat kollamıya başlamıştır. Bir hafta evvel Mahmut Balatta Rifatla karşılaşmış ve hemen üzerine hücum ederek Rifati ayaklarının al- tina almıştır. Araya girenler Rifati İ Mahmudun elinden güç hal ile kur- tarmışlardır. Mahmut evvelki gece birkaç mey- haneye uğrıyarak bir hayli içtikten sonra doğruca Rifatla Haticenin ©- turdukları kulübenin yanına gitmiş ve içerde her ikisinin gülüşerek ko- nuştuklarını duyunca bıçağını çek- miş ve bir tekme ile kapıyı kırdıktan İsonra içeri girmiş ve bıçağını Hati- ceye saplamıya başlamıştır. | Rifet bu vaziyeti görünce kaçmış 8 yerinden yara alan Hatice de kan- ilar içind yere düşmüş ve derhal öl- müştür. Katil Haticenin öldüğüne kanaat getirdikten sonra kaçmıştır. Affın Umumileştirilme- si Cereyanı (Başt 1 incide)) larını ve Türkiye Cümhuriyeti- nin her sahada olduğu gibi içti- mai sahada da yaptığı büyük in- kılâplar arasmda 150 liliklerin de affedileceği bir sırada Cüm- huriyet hükümetinin bu fevka- lâde alicenabane hareketinden kendilerinin de son defaya mah- sus olmak üzere Mi ettiril- melerini istemişlerdir.. Öğrendiğime göre bu mesele, bugun Parti grupunda mevzuu bahsolmuştur. Grup bu mesele hakkında bir karar vermiş de. ğildir. Fakat mahkümların bu müracattı etrafında, kanunun meclisi umumi heyetinde müza- keresi sıralarında mebuslarımı- za kanaatlerini açıkça bildirme- | anlaşm, k ümidininin serbest bırakılmışlar. İlenmesine imkân hü olacağı” lerinde dır. . 8-6. 938 COTY'nin yeni icaf' FLAKSAK her şik kadının çantasınd? bulundurması lâzımgel€” ideal parför Ça MEŞHUR FRANSIZ MARKASİ Kendisine Gazeti v Muharriri Süsünü Veren Biri Yakala Evvelki gün Kadıköyde bir bt olmuş bir genç kendisine zin muharriri süsü vererek bir 5* ni ilkmektebinin imtihanlarınd8 meyyiz olarak hazır bulunmak “4 ken yakalanarak mahkemeye “ miştir. / , Hâdisenin kahramanı, Kadık' Caferağa mahallesinde Anka ğında 7 numaralı evde oturan VE yoğlunda İtalyan Ticaret Lisesi cü sınıf talebesinden Abdullah © 17 yaşında Mehmet isminde bi tir. Mehmet vvelki gün Kadıköyü za Paşada Ermeni ilkokulu dir” rüne giderek: — Ben 'Tan gazetesi maher denim. Müsaade ederseniz imi”. larınızda hazır bulunmak istiy” demiştir. Bir gün evvel mektep eivarınö laşmakta olan bir gencin çıkmakta olan kız talebelere: — Siz merak etmeyin. Yarın hanlarınızda bende bulun Size yardım edeceğim. Denildiğ haberdar olan mektep müdürü: medin bu vaziyetinden le maamafih birşey belli etmiyere disini öğretmenler odasına gölü" sonra kendi odasına dönerek, mize telefon ederek böyle bir © min gazetemizde çalışıp çalış nı sormuştur. O sırada matbsaği lunan bir arkadaşımız: — Gazetemizde böyle bir © yoktur. Kendisini polise tesli5 “| niz, cevabını vermiştir. Mektep müdürü bundan son? lise telefon etmiş ve mese! latmıştır. Biraz sonra mekteb? polisler Mehmetten hüviyetini muşlardır. Mehmet evvelâ sonra “vazifesi,, hanesinde k* yazısıyle “muharrir, ibaresi “ği olan nüfus tezkeresini göster” Mehmet yakalanmış ve hazı tahkikat evrakı ile birlikte ÜS” müddelumumiliğine teslim tir, epin (yanayız li i Hatay Davam” (Bayım geçirdiği safahatın bir tarib* yapmış ve son kritik devreli z Zikrettikten sonra Paris Büyük mizle Fransa Hariciye Nazırı da cereyan eden müzakereleri mış ve Fransa hükümetinin * datını bu kere katiyetle teyit eti ve hâdiseler bu müsait sevri Wİ mekte devam ettiği ( takdirdö i yan etmiştir.