10 Mecliste Bütçe Müzakereleri Dün İnhisarlar Vekâleti Bütçesi Kabul Edildi (Başı 1 incide) © |resi tarafından içtimai bir mesele ve söylemiş, rakı gibi bazı inhisar mad- | milli bir dava olarak mütalea edil- deleri hakkında reklâm yapılmakta | mesi lâzım geldiğini işaret ettikten olmasını yersiz gördüğünü ilâve ey-| sonra bu mevzu üzerindeki düşün - lemiştir. ? celerini izah eylemiş ve bir üzüm İnhisarlar Vekilinin izahatı | memleketi olmaklığımıza rağmen Söz alan Gümrük ve İnhisarlar Ve. | arapçılıkta geri bulunduğumuzu söy (SAŞMAKALEDEN MABAT) Barış ve Ahengin Sırrı (Başı 1 incide) diyor: “Mesut hâdiselerle dolu o- lan bu maziye bir göz atacak olursak memleketlerimizin mu- TAN disidir. Belgraddaki nutkunda şöyle || selâmladılar. Celâl Bayarın Belgrad ziyare- ti, bir iadei ziyaretten ibaret ol JK: Eş e a i DA YA | kili Ali Râna Tarhan, inhisarlar büt-| Jemiştir. çesinde lüzumu kadar izahat veril mediği hakkında Hüsnü Kitapçı ta- rafından ileri sürülen mütalealara cevap vererek, gelecek sene daha ge- DİŞ izahat verileceğini ve bütçe lâyi- halarına bilânçoların da ilâve edile- ceğini söylemiştir. İnhisarlar Vekili, bundan sonra tü- tün limitedin faaliyeti etrafında iza- hat vermiş ve tütün limitedinn inki- şaf eden mesaisile İnhisarlar idare sinin büyük bir yardımcısı vaziyeti- ne geldiğini söyliyerek demiştir ki: — Tütün limitet piyasada fiyatları öldürmemek ve iyi tütünlere revaç vermek için uhtesine büyük bir va- zife aldı ve o vazifeyi muvaffakıyet- Je Ma etti. Fakat tabii, bu gibi vazi- İeleri yaparken, ayrıca, artık ufak tefek ticaretlerde büyük bir kâr yap- mak gayesini takip etmeklen uzak Kalarak daha ziyade memlekette tü- tünün kıymetinin, bilhassa ticari kıy- metinin düşmemesine çalıştı. Yeni piyasa meselesi Yeni piyasa meselesine gelince: Li- mitetdin bilhassa meşgul olduğu pi- yasa, Londra piyasasıdır. Fakat he- Düz kati bir netice alamadığımız için maruzatta bulunamıyacağım. Büyük şarap fabrikası Bu sene İzmirde büyük bir şarap İâbrikası kurmayı düşünüyoruz. Bu- nun için de büyük meclisten tahsisat rica etmiştik. En yeni vasıtaları câmi olacak olan bu fabrika üzerindeki tet kikatımız bittikten sonra, İzmirde ku rulmıya başlanacaktır. Şarap istihsalâtı, hem inhisarlar noktasından hem de hususi âmiller moktasından'"mühsüs derecede ârt- maktadır. 1936 da 500 bin litre şa- o ap yaptık, 2,264,000 den üç milyona ikadar çıkarttık. Bu sene nihayetle- rinde 3,700,000 nı bulmuşken 37 de 4,5 milyona kadar ç AN Rana Tarhan, İnhisarlar ida- Tresinin murakabesi şekli üzerinde İ- leri sürülmüş olan mütalealara kar- Şılik olarak da Şu İzahatı vermiştir: — Bizde murakabe tarzı şöyledir: İki türlü murakabe vardır, birisi büt çemizin murakabesi ki, veriletn tah- sisatın murakabesidir. Diğeri de mü tedavil sermayenin murakabesidir, Bütçeye konular tahsisatın mura- kabesi meclis tarafından yapılmakta. dir. Birde mütedavil sermayenin murakabesi vardır. Onu da hususi ka nunu mucibince her bilânço bittikçe divanı muhasebat ve maliye müte hassısı murakıplar tayip ediyorlar. Rakı için reklâm İnhisarlar Vekili, hâlen bir kaç yer de mevcut bulunan acentelerin kaldı- Tılacağını ve eönsen bunların bazı lü- zum ve zaruretler neticesi muvakkat mahiyette olarak ihdas edilmiş bu - Junduğunu kaydettikten sonra rakı i- çin yapılan reklâm hakkındaki müta leaya karşılık olarak demiştir kiz — Bizim bu hususta idarelere ve- rilen talimat şudur: Memleketin rakı salılmıyan yerlerinde rakının satıl- ması için teşebbüs almayınız, amma ticaretin icabalından olarak nisbe- ten alkollü içkileri tanıtmak için ilânlar yapılıyor. Reklâm satışın bir se egri için hiçbir ilân yapmamak, itcari sayılan MÜESSESE - miz için mümkün olmaz zannederim. Maamafih yapılan bu ilânlar içinde halkı teşvik edici mahiyette olanları varsa, tekrar tetkik ederim ve önle- miye çalışırım.,, İdarenin umumi masrafları Ali Rana Tarhan 1927 den 1937 ye kadar geçen devredeki umumi mas- rafların yüzdeleri hakkında şu iza - hatı vermiştir: 1927 de yüzde 14, 1928 de yüzde 15, 1929 da yüzde 15,15, 1930 da yüz- de 15,68, 031 de yüzde 14.37, 932 de yüzde 13.25, 1933 te yüzde 12.99, 934 te yüzde 11.46, 935te yüzde 11.13, 1936 da yüzde 10.50 dir. İnhisar Vekilini müteakip söz a - lan Ziya Gevher Etili rakının yüzde ellisini ispirtonun ihtiva etmekte bu- n İnhi * Rakı nasıl içilir? Inhisarlar Vekili tekrar kürsüye gelerek demiştir ki: Muhterem Ziya Gevher arkada - Şimız geçen sene olduğu gibi bu se- De de rakının derecesinin yüksekli- ğinden şikâyet ettiler. (Geçen sene kendilerine şu cevabı arzetmiştim: Bu derecenin sıhhat notkasından e- bemmiyeti korktukları kadar olma- dığını şundan dolayı ümit ediyoruz ki, rakı su ile içilmektedir. “Gülme Yatır Ziya Gevher Etili (Çanakkale) — Susuz içebilenler de var. Ali Rana Tarhan (Devamla) — Su İle içildiği için onun derecesini her- kes istediği kadar indirebilirler. Ma- amafih hiç şüphe yok ki kendileri sıhhi ve içtimai bakımdan haklıdır. lar, Sıhhat Vekâleti de bu mesele ile sureti mahsusada meşgul olmakta - dır. Bizden şimdilik 45 dereceden fazla rakı yapılmamasını istedi. Biz bunun derhal tatbikini doğru bulmadık. Çünkü derecelerin inmesi mali tesirler yapar. Onun için henüz başlıyamadik. Keyfiyeti ehemmi - yetle hatırımızda tutarak Sıhhat Ve- kületinin tavsiyelerini tedricen yeri- ne getirmiye çalışacağız. Rakıyı idare yapacak Rakının hepsinin Inhisar tarafın - dan yapılması işi: Inhisarlar İdare- sinin imalâtına gösterdiği itina ya - vaş yavaş, hususi âmillerin müşteri- lerini İnhisarlar İdaresine çekti ve ful olarak bu iş İnhisarlar İdaresi- ne dönmek üzeredir. Imalâtta gösterdiğimiz itina bizi, 'bu neticeye götürdü. Onun için ya « kınbir atide bütün bu imealât İnhi- sarlar İdaresine intikal etmiş ola - caktır. Şarapçılık ta ilerliyor Şarap imalâtına da İnhisarlar ida- resi 1935 yılındaki kadar şimdiki İ- malâtını da dikkat etmekte'lir. E- ğer ber hangi bir hususi sebeple 6 senenin şarabında bir nefaseti mah- susa bulunmuşsa onü ayrıca tetkik e deyim. O sene nasıl bir itina ile $a- Tap yapmışsa, şimdi de ayni itina ile yapılıyor. Yalnız o sene şarahı Te- kirdağında yapıyorduk. Simdi ihtiya ca cevap vermek için baska yerlerde de yapılıyor. Şişelerde yer etiketi yok tur, Tekirdağının şarabın tercih ©- 'denler oluyir. Yalnız kulağıma geidi- ğine göre inhisarlar şarabını bugün de herkes takdir ediyor. Sonra tütün için ve onun ihraci noktai nazarından mehrec bulmak | çin lüzumu kadar çalışmadığını söy lüyorlar. Takdir buyururlar ki, bu. Dunla meşgul olar belli başlı vekület ler vardır. Her yerde tuz bulurmadığım söy- lüyorlar. Biz her yerde tuz vardır zannediyoruz. Lütfen bulunmıyan yerleri bana söylerlerse bilhassa te. şekkür ederim. Ve oralara da tuz ir. salini temin ederim. Vesaitimiz var dir. Şişelerin temizliği işi Dinçar arkadaşımız boş” şişelerin başka müesseseler tarafından doldu- rulmadan evvel inhisar idresi tara fından kontrolünü söylediler. Esasen hususi imalâthanelerde kullanılan si selerin temizliğine suret! mahsusada itina ediliyor. İnhisarların fen me murları hususi imalâthaneleri dai- ma teftiş etmektedirler. bu meyanda şişelerin temiz olmasını temin husu- su bilhassa vardır. İdarede murakabe heyeti Ayrıca bir ecnebi mütehassıs tara- fından mürakabeden bahsettiler. Su- allerinden bunu anladım. Biz bunu yaptırmış bulunuyoruz. Vekâletin teşekkülünde ilk yaptırdığı iş inhisar müesseselerini tetkik için bir ecnebi mütehassıs heyeti celbi olmuştur. Bu nun için Amerikadan getirttiğimiz bir mütehassıs tarafından kontrol bü makla beraber bu ziyaretin si- yasi mahiyeti pek büyüktür. Çünkü Yugoslavya Orta Avru- pa ve Balkan siyasetinin faali- yet merkezidir. Yugoslavya Or- ta Avrupa ve Balkan devletleri | içinde en realist siyaset takip &- den devlettir. Kudretli Başveki- li Stoyadinoviç, hâdiseleri ev- velden gören, siyasetini realite. | lere uyduran kuvvetli bir dev- kareneti sayesinde gidilen yo- lun nekadar büyük ve millet- lerimizin ateşli aşkı sayesinde başarılan eserin nekadar gü- zel olduğunu görerek iftihar hisleri duymaktan kendimizi alamayız. ğ Milletler, bizim milletleri. miz gibi böyle bir mukaddes idealle hareket ederlerse barış let adamıdır ve Yugoslav siya- ve ahenk yolu zannedilebile- seti Orta Avrupa ve Balkanlar- ceğinden daha az çetin olur.,, da nâzım rolünü oynamaktadır. Atinada, Türk - Yunan itti fak paktını imza ettikten sonra, Belgrada gelen Celâl Bayar, Bal kan birliği ve Balkanlardaki | sulh siyaseti üzerinde âmil olan | Türkiye ile Yugoslavya arasın- | | daki ittifakı bir kat daha tarsin 7. Bayar, bu sözlerile nazari bir iddiada bulunmuyor. Bal kanlarda kurulan barışın ve kardeş- liğin buna canlı bir misal olduğunu ileri sürüyor. Sâdabat paktı da ikin- ci güzel misaldir, Bunun benzerlerini ancak Avrupanın şimalinde İskandi- navya âleminde ve Amerikada bula- biliyoruz. Geride bıraktığımız korkunç şart- Isra nisbet edilirse, en çok yolu el Atatürkün bette Bulkanlılar almışlardır. Balkan lılar, barışa giden en kesti; olları i iv a ee ve e Ye beler için ödedikleri ağır yolların mu ü i kabilini bugün bütün dünyanin ibret Teberrüleri ve alâkasını uyandıracak bir tarzda (Başı 1 incide) almıya başlamışlardır. Ziraat Vekili F Kurtoğlu, yemek Başvekilimizin Belgraddaki nut-| masasından ayrılırken Türk köylüsü kunda ifade ettiği barış ve ahenk sır-| ve çiftçisi adına aşağıdaki kelimeler. nni bütün dünyaya iyice duyurmak, |le şükranlarını arzetmişlerdir: Balkanlılar için insanlık vazifesidir.) “Atatürk, bugün bir faninin erebi Balkanlıların böyle bir idealle ha-| leceği en yüksek iki mazhariyetle kor yekete geçmeleri kendi hesaplarına | slaştım: Beni yüksek huzurunuza da çok arzu edilecek bir şeydir. Hâlâ | kabul buyurdunuz, sofranıza alikoy- bugün Balkanlılara hariçten doldu-| dunuz, ehemmiyetini vücude getiriliş Tulabilecek bir boşluk gözle bakan- | lerindeki büyük maksad ve kıymeti Celâl Bayar, Kral | Aleksandr'ın Mezarına Çelenk Koydu (Başı 1 incide) İ kral malikânesini gezmişler ve bura- dan Avalaya hareket etmişlerdir. Başvekil Celâl Bayar, Avalada as- keri merasimle karşılanmış ve ora- da meçhul asker mezarına bir çelenk oymuştur. Iki dost ve müttefik hükümet rel- sine bu seyahatlerinde refakat e- den 'Türk gazetecileri de Olenatzada büyük kral Aleksandrın ve Avalada meçhul askerin mezarına birer çe- lenk koymuşlardır. Avala otelinde, Başvekil B. Sto- !yadinoviç ve refikası, saat 13,30 da İ Türkiye Başvekili Celâl ziyafeti vermiştir. Türk gazetecileri de Avala otelin- de, bir çok Yugoslav gazetecileri ile birlikte, matbuat merkez bürosu şe- fi B. Lukoviçin davetlisi olarak, öğ- le yemeğini yemişlerdir. Olenatzaya giderken, Türkiye Başve kili ve Hariciye Vekili, yolda Mlade- nova köyünde resmi mahalli memur- lar ve büyük bir halk kütlesi tarafın- dan selâmlanmıştır, Etraftan bir çok köylü, dost ve müttefik Türkiyenin mümessilini alkışlamak üzere buraya İ| gelmiş bulunuyordu. Olenatzadan A- valaya kadar yolda geçilen köylerde de Türk hükümeti reisi halkın hara” retli sempati tezahürleri ile karşılan mıştır. Belgrada dönüşte, Türkiye Başve- kili Celâl Bayar, Yugoslavya Başve- kili B. Stoyadinoviç, Hariciye Vekili Rüştü Aras ve maiyetlerindeki zevat, banknot tabı devlet enstitüsünü gez- mişlerdir. Villâda çay ziyafeti Belgrad, 11 (Hususi surette giden arkadaşımızdan) — Yugoslavya Baş vekili ve Hariciye Nazırı B. Stoya- dinoviç ve refikası, bugün öğleden sonra, villâlarında B, Celâl Buyar ve refikası, ve Hariciye Vekili Rüştü Aras şerefine büyük bir çay ziyafeti vermişlerdir. Bu çay ziyafetinde ve re| ' fikası şerefine büyük bir hususi öğle | 12-5-1938 Hatayda : Tazyik Artıyor (Başı 1 incide) dadır. Aliyi hastanede ziyaret Kendisine hastanede polis ta dan birkaç adam gösterilmiş, hangi olduğu sorulmuş, o da iyi hatırla yor, Buna binaen tevkif edilip € mediğini henüz öğrenemedim. Vahdet gazetesinin ismi İskenderun, 11 (A.A) — İskendii rundaki Vahdet gazetesi 11 inei dönümü olan önümüzdeki 18 ma! tan itibaren Hatay adı ile çıkgesköf Askeri işgal hafifledi Antakya, 11 (A.A) — Şehirde bİİ kaç gündenberi hâkim olan askeri gal manzarjsı tedricen hafifleme! dir. Köprü başınd aartık bir müf: değil, yalnız nöbetçi neferler | gi mekte, çarşıda ise normal bir hat esmektedir. i Antakya. (A.A) — Kâpatılan nigün'ön yernie bugünden itibaren İf tlşara başlıyan “Anadolu” gazetesi Antakyada işgal kıtasına mensup € rat tarafından silâh arama vesilesi vukua getirilen bazı dövme, hakarti vakaları ve bazı sarhoş askerler rafından atılan taşlardan kasap Şi ayip isminde bir Türkün 13 yaşları da kızının yaralandığını kaydediyf | Milletler Cemiyetinin Dünkü Celsesi (Başı 1 incide) ederek ademi müdahale komitesi vazifesini ifaya devam etmesi geldiğini söylemiştir. Daha sonra, İsviçre murahhasi, viçrenin İtalya ve Almanyanın cen yetten çekilmeleri dolayısile muti bitaraflık sistemine avdet etmek tediğini söylemiş. meselenin hi cephesinin tetkiki lâzım geldiği tehir olunmuştur. Daha sonrü Şili murahhası, MGllğ ler cemiyetinin .slahı için cemiy* sal Türk heyeti azaları, bütün Yugoslav dahli olan ve cemiyetten çıkan bi lar eksik değildir. Bu gözleri döldur- manın en iyi bir yolu, Balkanliların keşlettiği barışın, ahengin: ve muya- zenenin sırrını ve mânasını müşterek bir şekilde harice duyurmaktır. B Jantısı sırasında Dr. Ellis a- dında tanınmış bir Amerikalı muhar- rir İstanbula geldi. Balkan gazeteci- lerinin muhitinde birkaç gün geçir- di. Sonra dedi ki: “Rüyük bir günah işliyotsunuz. Balkanlarda kurulan ye ni barış varlığının mânasını harici âlem farketmemiştir. Bunu duyurma yı iş edinmekle kendi hesabınıza da en parlak bir propaganda yapmış o- Tursunuz, Balkan memleketlerinin mevklini ve kiymetini bütün dünya- nın gözünde yükseltirsiniz. Meselâ Amerika için şu tavsiyem var: Kar- negi sulh müessesini harekete geti- riniz. Amerika münevverlerinden bir heyeti, Balkan sulhünü yakından görmiye ve tanımıya çağırınız. Böyle bir teşebbüs paraca da size yük ol- maz. Karneği müessesesi her türlü masrafı öder. Bu sayede Balkan sır- rinin mânasını yeni dünyanın her tarafında geniş bir ölçüde yaymış 0- Tursunuz..,, , Dr. Ellisin fikri Balkan Basın Ku- rumları tarafından yakından tetkik edilmiye lâyık bir düşüncedir. Bal- kan Basın Birliği icap eden teşebbüs- leri elbirliğile yapacak olursa, Bâl- kanlılraın sesini barış ve ahenk bakı- mından bütün dünyaya duyurmak için güzel çığırlar açılmış olur. Ahmet Emin YALMAN —————— ve tatbikte devam ediyoruz. Binaen aleyh yeniden bir ecnebi mütehassıs getirtecek kadar zaman gecmemiştir. Bütçe kabul edildi Bundan sonra Samsun Saylavi Ru- şeni Barkır söz alarak dedi ki: — Biliyorsunuz ki birçok memle- ketlerin kendine mahsus gayet bol ve ucuz içkileri vardır ki. o da biradır. Bu birayı yapmak için lâzım olan ar- pâyı da bizden alıyorlar. | Bundan sonra daha bazı aza söz al dı. Vekil cevap verdi. Neticede Vekilimiz, odevlet ziraat işletme si faaliyete geçtikten sonra, biranın şişesini 30 kuruşa indirmiştir. Ben- deniz biraz daha ricada bulunaca- tün şubeleri birer birer gezerek av- | ğim. larca tetkik etti ve tetkikatınm ne- ticesini de raporla bize bildirdi. Mü- Lİ Satbik ettik. İdarenin 1938 mali yılı “varidat 'ra olarak kabul edilmiştir. gecez mesilierin biribirlerinden dâ ha fazla nisbette anlayıp öveceği bü- yük ve âlicenap #ebektünüzün “taz rihi bir safhasında hazir bulundurdv müz, alkan Basın Kurumunun top-| Bu asil hareketiniz, yekpare kendi yapınız, sayısız hizmetleriniz ve verdiğiniz yüz binlerce eser ve direk tifleri arasında bir iştir. Ululuğunu ve yüceliğini, eşiğinde bulunan biz- lerden çok, ilerledikçe tarih görecek ve minnet ve şükranla övecektir. Ben, şahsen köylüyüm, köylü ola- rak kendi adıma ve bu memleketin. emrinizle ziraat işleri basında bu- lunmak mazhariyetile, Türk köylü. sü ve çiftçiliği adıma; şu dakikada hepsinin kalbinin henim kalbim si- bi çarptığından emin, teşekkür etme, yi, ve minnet duygularını arzetmey; en tabii ,bir borç telâkki ediyorum Bunun da bir ifadesi olarak elleriniz den öpmiye müsaadelerini dilerim, Ankara, vali ve belediye rolsi Tan- doğan da Büyük Şefe şehir adın minnet ve şükranlarını arzetmiş ve Atatürk, Ziraat vekiline ve Belediye Relsine muvaffakiyetler temenni e derek tahassüs ve memnuniyetlerini izhar buyurmuslardır. Ziraat Vekilinin beyanatı Ankara, 11 (A.A) — Ziraat Ve- küâletinde kendisini gören bir muhar- ririmize Kurdoğlu aşağıdaki beyanat ta bulunmuştur: — Atatürk çiftçilik sahasında biz lere ve memleket çiftçisine en hakiki en iyi yolu göstermiştir. Bu çiftlik- ler realist düşüncelerden doğmus bu memleket için hakiki nümüne çiftlikleridir. Yalnız mili değil bey İnelmilel ölçüde kiymette eserlerdir. i Mevcut vesait ve şerait içinde azim İile, sebat ile, sistem ve teknikle vü- cude getirilmiş âbidelerdir. Maddi kiymetleri dört buçuk milyona yakla gır. Manevi bakımdan, mektep ve mo- ölçüsü yoktur. Atatürk, her sahada ve her işte en büyük kiymet, ve hakikat şahikası- dır, Atatürkün ziraat için söyledik'e- rinini ve fiilen de yaptıklarının eşine dünya tarihinde raslanmaz. Atatürk her sahada, her işte ve her fikirde u- Tan..” di del olarak, ülkü olarak kıymetlerinin d Samani ürk ve Yugoslav ga- e men çok i bir hava içinde Saat yedi- ye kadar sürmüştür. Bay ve Bayan Stoyadinoviç, Başvekil Celâl Bayar, ve refikasını, Tevfik Rüştü Arası ve Türk heyeti azasını çok büyük bir zevki selim ile wicüde getirilmiş ©- lan villâyı, müştemilâtını ve bahçeyi gezdirmiştir. İki dost ve müttefik hü Jkümet reisi bu samimi toplantı esna- sında, iki memleket gazetecileri ile u- zun ve çok dostane görüşmelerde bu- lunmuşlardır. Celâl Bayarın mesajı Belgrat, 11 (Hususi surette giden arkadaşımızdan) — Başvekil Celâl Bayar, bu akşam, Belgrat radyosun- da Yugoslav milletine hitaben aşağı daki mesajı okumuşlardır? “Biz, Yugoslavvaya, dost ve müt- tefik asil millete Türkiyenin samimi İselâmlarını getirmek için geldik. | Gördüğümüz hüsnükabul ve haki ki dostluk tezahürleri milletlerimi: biribirine bağlıyan derin hissiyatın parlak bir bürhanıdır. Memleketinizde her adımda müşe- hede ettiğimiz muhteşem başarılar ve refah manzarası, bizi hayran bı - raktı. Bizim gibi Yugoslavyanın sadık dostları için, başında dostumuz Raş- vekil Stoyadinaviç gibi güzide bir şahsiyet bulunan ve kendisini tama- mile memleketinin hizmetine vakfet miş olan bir hükümetin hâkim ida - resi sayesinde Yugoslav — milletinin yük bir zevk tasavvur edemiyorum. Milletlerimiz için hakiki sulh ve arasında kardeşçe işbirliğinde bula - cağımıza kaniiz. Balkan Anlantı, bu kanaatimin en yüksek ve müspet ifadesidir. Bu idealin umumileşmesini ve bü- tün Bslkan milletlerinin ideali ol - masını bütün kalbimizle temenni e- Gazetecilerimiz Stoyadinoviçin evinde Belgrad, 11 (Hususi surette giden arkadaşımızdan) — Bu aksam Mu- dam Stoyadinoviç tarafından Başve kil ve Hariciye Vekilimizle refikala. rına verilen çay ziyafetine Türk ga- 48.250.500 masarifatı da 8.331.148 li |lu liderdir. Ona bin minnet ve şük-| zetecileri de davetli idi. Madam Stoyadinoviçin çok ince ve ni tün ından istifade hükümet azaları, yüksek Poeriyırlam ba geldiğini anlatmıştır. Bu Ye de tehir ölürmüğlür. elde ettiği giptaya değer refah dere-! cesini müşahede etmekten daha bü-' saadet kaynağını Balkan Milletleri | 7” Habeş metglösinin yarililki ce! konuşulacağı anlaşılıyor. a Halle Selâsiye. Cenevreye git İüzere yola çıkmıştır o Onun yarın” müzakerelere iştiraki o beklenmek! dir. Maksadının, Habeş murahh; rını konsey toplantısına kabul miye: matuf itirazlara karşı gelm olduğu sövleniyor Haile Selâsiyenin mevcudi; Bu mahfiller Habeş murahhas yetinin mevcudiyetine yalnız Ceni rede müsamaha edildiğini acı bir İf sanla beyan etmekte ve bu heyi içtimalara iştirak ettirilmiyerek ilef de fâaliyette bulunmasına da mâf olunmasından körkmaktadırlar. “ Zannedildiğine göre, Haile Seli yehin meveidiyeti ilimatname ine İlesini halletmiye #âfi gelecektir. ile Selâsiyenin Lord Halifaksın bE yanatına cevaben silyliyeceği nut! | henüz tereddüt edenler üzerinde /essir olabilecek delilleri ihtiva etmi si ihtimal dahilindedir. artistik zevkile hazırlanan ziyafet * letin sevgi ve dostluk tezahtirleri rasinda ve çok samimi bir hava içi de geçmiştir. Ziyafetten sonra, her dusi, her küşesinyrı ve ince bir gü likle döşenen ev gezilmiş, bilhassa | Stoyadinoviçin çalışma odası nazi İdikkati celbetmiştir, Ayrı ayrı her köşesi, her eşy "bir devlet ve siyaset adamının çalt ma odası olduğunu ilk nazarda ani tan bu odada Büyük Şefimiz Atatil kün büyük bir portresi de asılı idi. | OB. Stoyadinoviçin bu derece miyetine sokulmak şerefi | İlk Türk gazetecilerine nasip olmuş P hâdisedir. Türkiye Elçiliğinde ziyafet Belgrad, 11 (Hususi surette gid arkadaşımızdan) — Bu akşam. kiye elçiliğinde B. Celâl Bayar * Rüştü Aras şereflerine büyük bir yafet verilmiş ve bu ziyafete heyeti azasından başka, başta B $ yadinoviç olduğu helde bütün Yı lav hükümeti ozası mebusan rö yüksek memurlar generaller ve dost ve müttefik memlekotin gasti cileri hazır bulunmuştur e Ziyal çok samimi bir hava içinde geç kadar devam eden parlak bir sui takip etmiştir.