Adapazarı belediye bahçıvanı Topgtl güzel bir bahçe meydana getirmiştir, GİRESUNDA : NDA: Üç Uç Çocuğu Öldüren Adam Idam Edilecek Giresun, (TAN) — Barça Çakırlı köyünde bir bı met Dursunun beş, yedi ve 13 yaşla- rındaki Mustafa, Mahmut ve Hafize isimli çocuklarını geceleyin Girebi etle çok feci bir şekilde öldüren ayni köylü Mustafa oğlu Mehmet hakkında verilen 24 sene hapis cezası nakzolunmuştur. Gire- sun ağır ceza mahkemesi bu davaya yeniden bakmış, katil idama mah- küm edilmiştir. Zelzele Felâketzedelerine Yardım Giresun, (TAN) — Halk, zelzele felâketine uğrıyan kardeşlerimize yardıma koşmaktadır. Mahalli gaze teler, iane verenlerin listesini neş - rediyor. 4 Giresun, (TAN) — Daimi en men fzasından Osman Fikret Topal lı, halkevinde bua miştir. * Giresun, (TAN) — Polis olmak istiyen 22 kişi imtihan edilmiş, im- tihah evrakı Ankaraya gönderilmiş - tir. ÜNYEDE: Ete Narh Konuldu Ünye, (TAN) — Belediye, ete narh Şimdilik koyun eti 30, denilen âl cü mevzulu bir konferans ver - , öküz eti 15 kuruşa! verilmektedir. # Ünye, (TAN) Buradaki ceza evinin tamiri için tahsisat gelmiştir. Yakında tamirata başlanılacaktır. FASIL 11 ALBAY P Albay P ile bir gece yatmazdan evvel, Havagazları yanmıyordu. Koğuşta olanlar, tanış yorgun geçen bir günden sonra de! mışlardı. Kaç gündenberi hazırlanıyordum. Gece y Ali çuk sene evvel Meh- “Matbaacılık ve mat- ben de ilk defa 3 ydı. Birdenbire spor kı Ekim Vaziyeti Yağmurlardan Sonra Düzeldi Mardin, (TAN) — Bu sene mah - sul vaziyeti çok iyidir. Kış müsait geçtiği için, her türlü zeriyat vak - tinden evvel yeşermiştir. Son gün -| lerde yağan yağmurlar kuraklık teh- likesini kaldırmış, bu yüzden yükse- len hububat fiyatları da inmeğe baş- | lamıştır Ziraat mücadele dairesi son iki ay | içinde, 2040 hektarlık ekin sahasını | İfarelerden temizlemiştir.. Derik ve | Merkez kazası bağlarında görülen bağ çekirgesine karşı şiddetli bir mücadele açılmıştır. Son ayda“ 102 Kırşehir zelzele felâketzedeleri misyon ine yardım için Çatalcada bir ko- kurulmuştur, domuz öldürülmüştür. Mardin, (TAN) — Vilâyetimizde BAFRADA:; ağaçlandırma faaliyeti hızla yürü «| ———— yor. Şimdiye kadar kazalarda mü - kellefiyet usüliyle 45 bin kavak ve söğüt ağacı dikilmiştir. Ayrıca nü -| mune fidanlığında yetiştirilen 6550 meyvalı ve meyvasız fidan halka pa- rasiz dağıtılmıştır. Çok Ağaç Dikiliyor — | Mardin, (TAN) — Zelzele felâket zedelerine yardım için bir komite teş Kısa bir zamanda toplanan fane mühim bir yeküna var | mıştır. Halk, lane vermek için mü- temadiyen belediyeye gidiyor. Imar Plânı Için 60 Bin 938 büt ettikti vermiştir. Meclis, beş yıllık imar progra mında değişiklik yapmıştır. Buna gö re, Bafranin bugünkü haritası bit lecek, müstakbel olunacak, itfaiye takviye edilecek, slah ve fenni mezbaha inşa kanalizasyon projesi ve sini 49950 lira olarak kabul onra içtimalarına nihayet İktl olunmuştur. i- r plânı tanzi ANTALYADA le sular Tarihi Tetkikler Antalya, İlkokul öğret- i yaptırılacaktır. menleri, Kültür Direktörünün baş -| Bu sene başlıyacak ve 942 yılın. kanlığında, Antalyanın Perge ve As| da bitirilecek olan imar programı- pendos barabelerini incelemek ve kuku için 60 bin lira sarfı coğrafi jeolojik etütlerde bulunmak tir. Bu para, üzere Serik, Manavgat kazaların i bütç gi kişini İlunacı olunacak, belediyenin her İ sene ne konularak temin o- Çocuk haftası münasebetile Burhaniyede birçok yoksul talebe giydiril miştir, Bu çocukların toplu bir halde resimlerini basıyoruz. Lira Harcanacak Bafra, (TAN) — Belediye meclisi, BARTIND. Ertuğrul Faciası Taifesi Bartın, (TAN) — 23 nisan bayra- mi münasebetile yapılan esnasında, bundan 50 sene evvel Ja pon sularında batan “Ertuğrul” ge- merasim İda madalyalar verilmiştir. Bugün yetmişer yaşlarına gelmiş olan Ali Ozkaya İle Ahmet Erkişe, Tokyo selirimiz tarafından n olarak gönderilen birer madalya, birer ki- tap, birer Japon işi kadeh, birer hav Tu fle C. H. Partisi halkevi namına verilen birer madalya kaymakam it Sayın tarafından sahiplerine teslim olunmuştur. Cemal, Alış, bu münasel kevinde yapılan top- lantıda “Ertuğrul” gemimizin feci sergüzeştini anlatmıştır. e BÜRHANİYEDE : Çocuk Bayramı İyi Geçti (TAN) — Çocuk haf- tası iyi geçmiştir halke vi başkanı İbrahim Çakıroğlu, Fah- İri Güney, Rüştü Sarper ve Bedi ta- Burhaniye, Bu arada, rafından hutuklar söylenilmiş, ge - celeyin o “müsamereler “verilmiştir. “Büyükdereköy” okulu talebesi bu- raya gelerek müsamere vermişler ve büyük takdir kazanmışlardır. Çocuk Esirgeme da 34 fakir çocuğu giydirmiştir. * Burhaniye, (TAN) — Bir haf- ta evvel Ankaraya giden şarbay Mu Kurumu bu yıl misinin hâyattaki iki tayfasına bura- | 5-518 — Baş, diş, nezle, grip, romatizma, Nevralji, kırıklık ve bütün ağrılarmızı derhal keser. İcabında günde üç kaşe alınabilir. Muhamınen bed çarşamba günü sa sında satın al 17920 lira oltn 16.000 adet kayın t 15,15 te kapalı zarf usulü ile ktır. Bu işe girmek istiyenlerin 1344 liralık muvakkat teminat ile kanu - nun tayin ettiği vesikaları ve nsfıa müteahhitlik vesikası ve tekliflerini ayni gün saat 14.15 e kadar komisyon reisliğine vermeleri lâzımdır. Şartnameler parasız olârak Ankarada Malzeme Dairesinden, Haydar- paşada tesellüm ve sevk şefliğinden, İzmir ve Eskişehirde idare mağa - zalarından dağıtılmaktadır. (2528) #k*k Mersin'de Demiryol İskele ücretleri indirilmiştir. 1 Mayıs 938 tarihinden itibaren Mersinde ize alt iskeleden ge tirilecek Tuz, Kereste, Çimento, her nev ve işlenmemiş demir» ler, her nev'i maden kömürleri, maden cevherleri ove zahirelerden beher yüz kilo ve kesrinden bir kuruş, ve diğer emtea ve eşyanın kezâ yüz kilo ve kasrinden iki kuruş, hayvan başına büyük - lerden beş kuruş, orta boylardan üç kuruş kü en bir kuruş, adt yük ve binek arabalarının beherinden yir omobil ve diğer motörlü vasıtaların beherinden yüz kuruş iskele ücreti alınacaktır. Vinç ücretleri de muamele başına üç yüz kuruştan az olmamak şartiyle ton başına beher parçasının ağırlığı bin beş yüz kiloya kadar olanlardan yirmi kuruş bin beş yüzden üç bine kadar altmış kuruş, üç binden fazla olanlardan üç yüz kuruş olmak üzere değiştirilmiştir. Beher parçası 3 ilâ 9 ton ağırlığında bulunan ağır cisimlerden 1 Haztran 1938 tarihine kadar, daha ehven olan, eski tarife ücretleri alınacaktır. Fazla tafsilât için istasyonlara müracaat edilmelidir. (1289) (2553) ağac 18- arada idare bins- Keskin Kasabası Elektrik tesisatı 1 — 2997 lira keşit bedeli santral binası ve 1200 Jlralık 200 adet ağaç direk ve 6500 liralık 60 normal beygir takatinde buhar Lokomobil Kon- danseli ve 11942 lira keşif bedeli Elektrik şebeke tesisatı ki cem'an 39 lira bedeli keşfi ve Nufin Vek âletinden musaddak projesi muelbin- ce Keskin Kasabasının Elektrik tesisatı 25 —4 —1938 tarihinden itibaren kapalı zarfla 45 gün müddetle münakaşaya konulmuştur. 2 — Ihale 10—6—1938 tarihine tesadüf eden Cuma günü saat 15 de Keskin Belediye Encümeninde yapı lacaktar 3 — Talipler bugüne kadar lâakal 15,000 liralık Lokomobilli Santral ve Plektrik Tesisatı yaptıklarına dair Nafia Vekâletinin Müteahhitlik eh- liyetnamesini ibraz edeceklerdir. 4 — Proje ve şartrameler Keskin belediyesinden istenip ve alınabilir. 5 — Talipler tesisatın heyeti umu miyesine talip olabileçekleri gibi San tral binasının inşaatı, Ağaç Direkler in ihzarı ve Lokomobil kısmiyle di” reklerin “dikilmesi ve Etektrik iesisatı için üç kısım üzerinde ay» rı ay»ı teklif verebilirler 6 — Talipler ihaleden evvel & 775 nisbetinde ve ihaleyi müteakip © 15 nisbetinde teminat vereceklerdir. 7 — Taliplerin eksiltme kanunu mucibince icap eden vesaiki hamilen 10—6—1938 cuma günü saat 15 ten evvel Keskin belediye encümenine müracaatları ilân olunur. Postada'vaki gecikmeler nazarı itibare alın - maz. (2560) şede Jandarma Genel Ko, Ankara Sa. Al. Komisyonundan: İ — Bir metresine yirmi beş kuruş fiat tahmin edilen iki yüz dokuz bin metre vasıf ve örneğine uygun çamaşırlık ve astarlık bez 23—5-- 1938 tesi günü saat 10 da kapa İı zarf usuliyle satın alınacaktır. — Şartnamesi (İki yüz altmış iki) kuruş karşılığında Komisyondan alnabil 3 — Eksiltmesine girmek isteyen lerin (3862) lira (50) kuruşluk ilk teminat makbuz veya Banka mektubu ve şartnamede yazılı vesikaları muhtevi teklif mektuplarını belli gün saat 9 za kadar Komisyona ver - miş olmaları. (1270) (2559) Sierra'da rin bir uykuya dal atmağa yet İyi yapıyorduk. Hepimizin kolları, diz kapakları çizildi, yaralandı. Bir dakikada kaç defa yere yatı- yorduk, bilmiyorum. Top patlar patlamaz yatıyor, tekrar kalkıyor, bir iki adım atıp bir ikinelsi patlar patlamaz yine yatıyorduk. Bazan topların bizden kırk elli metre uzakta patladığını görüyorduk. Biraz sar- sılıyor, tekrar yolumuza devam ediyorduk. Bazı de- yafetli, esmer görünen, geniş alnının üstündeki göz- lüklerinin altında gözleri kaplumbağa gözleri gibi parlıyan, iri yarı genç bir adam içeri girdi. Biribiri- mizi takdim ettik, Hemen bana yiyecek birşey olup olmadığını sordu. Mutbağı araştırdık, bir mikdar piş miş sebze, yumurta, süt ve kahve bulduk. Yumurta- ları pişirmek için zeytinyağ ararken, yanlışlıkla par #fin yağını tavaya döktük. Albay P. mutbağın edeva tının yerlerini biliyordu. Bir taraftan yumurtaları pi şiriyor, bir taraftan da konuşuyorduk, önce ben $or- dum — Sizin taburunuz nerede? — Gusdarrama yollarının birteştiği noktada top- landılar. Bu gece Peguerinosa gidiyoruz Albay, Guadarramada büyük muvaffakıyetler gös terdiği için dağ bataryasına tayin edilmişti. Yanın. ar onunla beraber birçok çarpışmalara gir ay adamlarından çok memnun görünüyor- — Dün toplarımızı Velda Sierraya taşıdılar. Gaye miz oraya varmaktı. Size orada çorbamız her zaman hazırdır Albay onunla beraber çarpışan çelik taburlarının, ve sivil askerlerin ondan kaçtıklarım söyledi. — Bu çelik tburlarına, hasir taburları deselerdi daha iyi olurdu. Dedi. Söyleyişinde hiç bir garaz yoktu. Bu düşü- nülerek verilmiş bir hüküm değildi. Sonra bu hük- mü verişinin sebebini izah etti: — Bu taburun ismini sevmiyorum, çok Tol Albay P tem mânasile realistti. Ahlâk ölçü hakemelerindeki samimiyeti, mtik. mu harikulâde olan sh hatile mütenaşipti. Bundan başka, balaryasına Şşe- ref veren askörleri arasında iki üç tane milis askeri vardı ki orduda talim görmüşlerdi. Bunlardan bir ta nesi Pana isminde kırk yaşlarında bir adamdı. Bu a- dam bir doğramaci ustasıydı, yazıp okuması yoktu. Bu Madrid işçileri arasında bir istisna olmakla bera- ber, cehaleti yüzünden akıyordu. Pana, yazıp okuma yı öğrenmek için çok çalıştığını, fakat bir türlü bece- Temediğini söylüyordu. Okumak arzusu o kadar kuv vetle kafasını sarmış doldurmuş ki, bu arzudan baş- ka kafasına birşey sokmak kabil olmamış, — İşin fenssı benimle alay ediyorsunuz. diyordu. O gece Pana yeraltındaki geçitlerde çalıştığı için onu görememiştim. Koğuşlara girip çıkıyor, tekraf geçide dönüyordu. Mutbaktan onu koğuşa dönerken uyuyanlardan biriyle alçak sesle konuşurken gör- dük. Albay P. ona seslendi: —P Kararsız bir hareketle döndü, nefretle patlamağa hazırdı, Kemikli, doğramacı ellerinde kırmızı bir kor dela vardı. Albay kızmış gibi göründü: — Daima gevezelik... Seni köpek seni... Pana protesto etti — Bunlar, ne zavallı askerlerdir. Hiç birisi elleri- ne İğne iplik almamışlar. Pana tekrar geçitlerde kayboldu. Albay masaya 0- turdu. Panayı çekiştirmeye başladı. Daima insan ye- mek yerken dedikodu yapmayı sever. Albay hem yi- yor, hem konuşuyordu: m orada ne yapıyorsun?. — Madriddeki erkânı harbiye ne düşünüyor, bil. miyorum. Çok garip işler oluyor. Geçen sabah 15,5 bataryasına vaziyet vermiye çalışıyorduk. Ben batar yayı gece yerleştirmelerini emretmiştim, bunu yer- leştirmek için sabahın dokuzunu beklediler. Batarya vazifesini üç mil arkadan daha iyi yapabilirdi, fakat birisi iki mil öne koymaları emrini vermiş. Batarya- yı tam düşman kurşunlarının karşısına yerleştirdiler. Tabit olacak olan oldu. Kamyonlardan çıkardığımız topları Callado yolunun üzerine, bırakır bırakmaz, düşman topları ateş açtılar, üzerimize yağmur gibi gülleler yağdırmıya başladılar, Benim taburlarım, mü himmatı yerleştirmekle meşguldü. On sekiz yaşların da bir milis kız da aramıza katılıp gelmiş. Düşman toplarının patlaması, sükün içinde çalışmamıza mâni oldu. Nihayet bir tanesi bir topun namlusu üzerine düştü ve bunu paramparça etti. Bir diğeri de mü- himmat kamyonuna düştü, bu mühimmatı da berha- va etti. Biz infilâki görür görmez kaçmıya başladık, arka cephedeki erkânı harbiyeye yaklaşıp, kalan üç topu kurtarmalarının teminini düşündük. Tam biz yo lun üzerine çıktığımız zaman kız arkamızdan bağır maya başladı: — Arkadaşlar, korkak olmayınız. Topları bırakıp nereye kaçıyorsunuz?. Tabii cevap veren olmadı. Bataryanın askerleri bir sipere sığındılar. Biz, her gülle, her kurşun geldikçe, yere yatıyorduk. Bu işi bir futbol kalesini muhafaza eden muhafız gibi ga- falar topların alçaktan gelmesi, üzerimizde patlıya- cağı hissini veriyordu. Hemen yere yatıyor, topun ya mabaşımızda patladığını duyuyorduk. Bazıları yerden toprağı o kadar şiddetle uçuruyördu ki, yanımızdaki arkadaşın ensesini toprakla örtülü görüyorduk. Her topun patlayışı herkesin karakterine göre üzerinde başka bir tesir yapıyordu. En çok müteessir olan ar- kadaşımız Vicente idi, korkusunu saklamıyor, fakat her tarafa koşuyor, herkes gibi vazifesini yapıyordu. Milis kızı, aşağıda hiç birşey yapamıyacağımıza, zarara uğramıyan topları kurtarmak için çekilmemiz lâzım olduğuna güç kandırdık. Herkesin önüne geçi yor, ayağını toprağa basarak yürümemize mâni ol- mağa çalışıyordu. Nihayet bu kip etmesi emr ük hanıma bizi ta i verdik. Ne dersin, kız emri red- detti. Biz yirmi metre flerlemeden bir topun gelip onu öldürdüğünü gördük. Esvapları, saçları yanıyor” du. Bakir göğsü, bağırsakları dışarı dökülmüştü. Tem muzun kızgın harareti İçinde, vücudü yumuşak bir mermer gibi beyazdı. Geriye dönüp onu aldık, bir kamyonun içine yerleştirdik. Başından, alnından, Y# nından yaralıydı. Vöcudündeki Kıllar yanıyor” du. Kızı kamyonda terkedip emi: almak için kuman” danın karargâhına gittik, (Devamı var) * İTİZAR: Dünkü sayımızda alttan on sekiz satırlık hir kısım daha sonraki tefrikalara ait olduğu halde yanlışlıkl? öraya girmiştir. Özür dileriz.