Bu emre, iki zümre itaat etmiş- Biri, hakikaten dini ve ahlâki yen kabul edenlerdi. Diğeri her mevsimde her kalıba giren A ktersizlerdi. Fakat halkın di- iz zümresi; cebren ibadeti.. ve iy iyetin esasında hiç bir kıymet Mi eti - hattâ kitapta yeri > olmuyan bıyık kesmeyi mâ- p35iz bulmuşlar; Hamzat Beyin bu Sreketine (istibdat) mânası ver- ileri. Ve; âdetlerinden vazgeç Mek lerdi. Hamzat Bey aleyhinde bir dedi kodu başgöstermişti. Zaten Han ai- esinin kartı âkıbetinden müteessir aylar da, bu dedikoduya, derhal Bu dedikodular, (Şamil) e kadar ietmişti. (imaret) in mevkiini glikere, memleketin vaziyetini he, yük bir vehamet içinde gö- e, ai, derhal Hamzat Beye üst haberler göndermiş; Honzahı yerek, kendi köyü olan Ün - Yep çerkez Yapıp orada oturmasını Fakat Hamzat Bey; bu haberlere karşı mağrur alarak; ; bir tüyae Kimi, hiç endişe etmesin. tarmık, artık yumuşak şakta Bimer. Hiçbir katı ta- Diye, cevaplar vermişti İF gün Hamzat Beyin hazi- iş ear, bazı şeyler almak dükkâna girmişti ve girdi- sigara dumanı ile Hayko hissetmişti, Bireş t Beyin siyasetinden ce - bu mutaassıp mürit, bu J Meyer kokudan fena halde si- hard, laşıldı. Bu Honzahlı kâfir- İİ ii kafası kesilip lep- (| taş, Yaklarından asılmadıkça, bı e Bu Mak, inde ilki kardeşti. li Avar hanı, Ebu Menza- kardeşleri olan bu iki genç, lerine, l Sitmişler, bu vakayı ihti - Abalarına nakletmişlerdi. Bu ihtiyar, birdenbire miskin ve korkak ol- t Bey bir daki- başlarını önlerine €y- üvudünün titremesinden, durabilen seksenlik ih- , (1) giymesinler. Arkalarında Bur - iL yi Çar orduları generalterinden Prens M. 5. Vorontsov — Evet. Diye mırıldanmışlardı... Ihtiyar, zangır, zangır titriyerek bağırmış- t: — Şu halde ne duruyorsunuz? Yoksa, beni mi bekliyorsunuz? E- ğer bir silâh kullanacak kadar ken- dimde kudret bulsaydım, size bun- ları söylemiye lüzum görmeden, vazifemi yapardım. İki genç, sessizce babalarının o- dasından çıkmışlardı. Başka bir o- daya geçerek, İmam Hamzat Be- yi öldürmek için bir plân kurmıya başlamışlardı. Ertesi sabah, ihtiyar Avar, eski- den muharebelerde giydiği çelik ağdan örülmüş bir zırh gömleği o- Hullarına göndermişti. Hamzat Be- yi hangisi öldürecekse, bu gömleği © giyecekti. Hacı Murat, zırhı Osmana uzat- mıştı, Fakat Osman: — Ben senden, iki yaş büyüğüm. Eğer ikimizden birinin mahvolma- sı lâzım geliyorsa, büyük olmak i- tibarile sıra, benimdir. Diye, mırıldanmıştı. Hamzat Beyin öldürülmesi için muntazam bir plân tertip edilmiş- ti ve bu plânın tatbiki için de bir- kaç kişiden yardım istenilmişti... Fakat, kendisine müracaat edilen adamlardan biri, Hamzat Beyin muhafızlarının reisine giderek: — İmam, ayağını denk alsın. Kendisini öldürmek için hazırla - nanlar var, Demişti. Muhafızların reisi, işittiği bu söz leri, derhal Hamzat Beye haber vermişti. Fakat bu mağrur ruhlu Avar oğlu: — Ecel, benim canımı almıya gel diği zaman, siz onu durdurabilir misiniz? Mademki bunu yapmıya muktedir değilsiniz, şu halde beni, mükadderatıma terkediniz. Eğer, Tanrı, yarın ölmemi takdir etmiş ise, hiç çare yok. yarın ölmem ik- tiza eder, Diye mukabele ederek, söylenen Sözlere ehemmiyet vermemişti. 1 senesi eylül ayının 19 uncu günü... Bu gün Miraç kandiline tesadüf ediyordu. Mamzat Bey, hem İmam ve hem de Han sıfatile cuma namazına ge- lecek ve halka imamet edecekti. Muhafızların reisi, tekrar Ham - zat Beye gelmiş, suikastin o gün yapılması ihtimaline binaen onu o gün camiye gitmekten vazgeçir - mek istemişti. Fakat Hamzat Bey, bu teklifi şiddetle reddetmişti. — Camiye gitmemek olmaz, kor- kaklığıma hükmederler. Yalnız, yol da dikkatli davranınız... o Sonra, gimdi derhal tellâl bağırtınız. Ca- miye girecek olanlar, Burkalarını (1) Burka, Dağıstanlıların stm- sıkı iç elbiselerinin üstüne giydik- az. yağ hiç olmamakla beraber bu “NeDuruyorsunuz, Yoksa Beni mi Bekliyorsunuz?,, kası olmayanlar, silâhlarını saklı- yamazlar, Demişti, İmamın bu emri, derhal tellâllar- la halka ilân edilmişti. Honzah camisi, Dağıstan cami- İerinin hiçbirine benzemiyen bir hu susiyete malikti. Cami, düz çatılı, murabba şeklinde kaya bir bina- dan ibaretti, Kapıdan mihraba kadar, iki sıra sütun ve bu sütun- ların arasında da küçük küçük ke: meler vardı. Pencereler, dardı. O. nun için caminin içi, kâfi derecede ışık almazdı. O günün kudsiyet ve mebruki- yetinden feyiz almak istiyenler, er- kenden camiye gelmiye başlamış- lar, daha ezan okunmadan, cami- yi doldurmuşlardı. Hamzat Bey, ezan okunurken İ- yi silâhlanmış on iki mürit ara - sında camiye gelmiş.. doğruca İ- mamet makamına geçmişti. Arka- Sını mihraba çevirerek okunan ku- ranı dinlemek istemişti. İşte o za- man, mihrabın sağ tarafında yan- yana oturan'birkaç kişi nazarı dik- katini celbetmişti. Bunlar, tehdit- kâr nazarlarını Hamzat Beye dik- mişlerdi. Sanki mânevi bir ilham, Suikastçilerin bunlar (o olduğunu Hamzat Beye bildirmişti. Hamzat Bey de, gözlerini bun - lardan ayırmamıştı. Kuran biter bitmez, ayağa kalkarak bunlara yaklaşmıştı. İçlerinden biri, başım ötekilere eymiş: — Muhterem imamımız, yanımı- za kadar geliyor da, siz böyle ni- çin oturuyorsunuz? Demişti.. Bu sözler, bir parola tesiri husule getirmişti. (Devamı var) Mevsim sebzelerine göre türlü türlü olabilir. Hangi sebze olursa olsun, tazesinden de, kurusundan da bir litre suya her sebzeden alt- muışar gram hesap edilir, Fakat da- ha meşhuru şudur: 65 gram pa- tatesle o kadar havuç, 25 gram şalgam, yine © kadar kuru bezek ye yahut kuru fasulye bir litre sa» ya konularak iyice kaynadıktan sonra İki gram ince tuz atılır, Ku- ru sebzeleri, tabii, iptidada soğuk suya, tazeleri de doğrayarak su kay nadıktan sonra koymalıdır. En son ra da, hepsi birden dört saat daha kaynatılır. Sebzeler ince bir süz- geçin üzerinde kalır. Bu türlü sebze çorbasının 4 gram azotu, 7 gram kurbon idratı, 3 gram tuzu (sebzelerden çikan tuzla bir. likte), 50 kalori de kuvveti vardır. Vitaminleri ve madenleri de haş- Sade suya pirinç çorbası: 50 gram prinç, bir litre $u, 4 gram in ce tuz. Prinç ılık suyla yıkandık. tan sonra, kaynayacak suyun içine atılır, bir sant kaynatılır. Sonra in- ce bir süzgeçten gecirmek iyi olur. En sonra da tuz katılır... Hastanın hoşuna giderse, bu çorbaya » tuz konmadan » süt ik müm- kündür. O zaman besleme kudreti artar. Süt yerine, yahut onunla bir likte bir yumurtanın sarısını da katabilirsiniz. O halde daha kuv- vetli olur. Sebze çorbalarının hangisi olur- sa olsun besleme kudreti büyük olamaz. Yulnız prinç çorbasının kuvveti biraz daha fazladır. Bun- ların içinde albümin ve şeker pek İC PİYASALAR: Yapak, Tiftik Satışları Iyi Gidiyor Yapak ve tiftik satışları azar azar ilerlemektedir. Erzurum cinsi yapak larından 250 balya kilosu 565 ku- ruştan, Çanakkalenin ekstra ekstra kıvırcık yapağı 64,5 kuruştan yerli fabrikalarımıza satılmıştır. Bulvadin mahsulü oğlak tiftiklerinden 135 balya kilosu 131 kuruştan ve deri tiftiği 35 balya kilosu 70 — 72 kuruş tan verilmiştir. Anadoluda havaların birdenbire ısınmıya başlaması koçi ve koyun kırkımını arttırmıştır. Eskişehirde yeni mahsül tiftik piyasaya çıkarıl- mış ve ilk parti nümunelik olarak Ürün Şirketine gönderilmiştir. Ha- vaların sıcak gitmesi bu sene kırkı- mın erken bitmesini kolaylaştıracak tır. Yeni mahsulün fiyatları oldukça yüksektir. Bu hafta içinde salamura halin de muhtelif sığır derilerinin satışı artıştır. Yerli fabrikalar bu deriler den 65 balya kadar satın almışlar dır. Kilo ile satılan bu derilerin kilo su 38 — 40,5 kuruş arasında veril miştri, Daâbağhanelerin hazırladığı yerli meşin ve sahtiyanlardan yirmi dört bin kiloluk büyük bir parti kilosu cinslerine göre 107 — 115 kuruştan fabrikalarımız tarafından satın alın mıştır. NAZİLLİDE : Hayvanlar Yavru Düşürüyorlar Nazilli, (TAN) — Hamszalli köyün- de bir yıldanberi muhtelif hayvan hastalıkları görülmektedir. İki danberi de öküz, inek ve mandala - ra "hayvan sıtması,, ârız olmuş, yir mi kadar hayvan ölmüştür. Köy san dığında “hükümet ba; yatı rılan para ile ilâç getirtilmiş ve hay vanlara kollarından şırınga edilmiş- se de hastalık tamamen geçmemiş - tir. Şimdi de mandalar ve inekler yavrularını düşürmektedirler. Daha evvel bunların idrarı kanlandığı ve| ay- gözleri sarardığı görülmektedir. bei GÜNLÜK PIYASA Ziraat Bankası buğdaylarından 330 bin kilo yumuşak buğday kilosu 528 kuruştan ve 65 bin kilo sert buğday kilosu 5.20 kuruştan satılmıştır. Tür cur nâmma Şefsatliden on beş bin kilo buğday gelmiş ve 6,32 kuruştan verilmiştir. w Samsun ve Bandırmadan gönderi - len 45 bin kilelük bir parti kilosu 4,12 - 4,13 kuruştan ve silodan çıka rilmış 60 bin kilo kadar arpa tüccar mal: olarak 4,14 kuruştan verilmiş — tir. Piyasaya çavdar gelmemiş ol « makla beraber fiyatı 5,05 kuruştur. Adapuzarnın beyaz mısırlarından, iskele teslimi çuvallı olarak 15 bin kilo 4,34 kuruştan ve Bandırmanın sari musırlarından 28 bin kilo çuvll 5,20 kuruştan verilmiştir. Trakyanın kuşyemlerinden 40 bin kilomk bir parti çuvallı ve yizde idi ecnebi mad desi kilas 7,10-7,11,5 kuruştan sa- bilmiştir, * Karadeniz mahı İç tombul fındık - lar kilosu 38 kuruştan oğlak tifuği 127 kuruştan, deri tiftik 70-78 kuruş arasinda verilmiştir. Tilki derilerinin çiti 400 - 762 arasında, çakalların giti 200 ve tavşanın tanesi 15 - 16 kuruştan satılmışt e BANKALAR: Ticaret Bankası Gece Kasaları Getirtti yapan ticari müesseseler, rini bankaya Türk Ticaret Bankası, bankanın dış cephesine konan ve ar- mın menfezini açarak çantasını ata- caktır. Çanta, dönme dolaba benzer otomatik bir tertibatla kasanın içine düşecektir. Ertesi günü, bir heyet huzurunda SEBZE ÇORBASI yı az çok tenbih eder, bu da bir İaydadır. Sebzelerin | süzüldükten Sonra bile çorbada bıraktıkları az çok güzel koku hastanın iştahını açmağa yarar. İçine şehriye gibi, kuru sebze ezmeleri gibi dokun- mıyacak ve daha ziyade besliyecek gıdalar katılırsa hasta onları da is tekle içebilir, Sebze çorbaları çocukların mi- de ve barsaklarında hem gıda, hem su yerini tutar, Hastalığın hâd devri geçtikten sonra bile, çocuğa sebze yedirebilmek için iştah ve- rir. Sebze çorbasının içine ayrıca sebze de konulursa çocuk onları da ha istekle yer. Çocuk olmıyan hastalar icin de sebze çorbası bircok işe yarar, Me. selâ şeker hastalığının bir türlü tedavisinde, hasta üç gin hiç ve- mek yemediği halde sebze çorba sı içmesine izin verilir, O halde açlığı unutturmağa, hem de azcok gıda getirmeye faydası olur, Sebze ie maden bulunması, vitamin. len bazılarının sıcağa da dayan maları sebze çorbasile maden ve vitamin almağa da yardım eder. Yumurta sarısını olduğu gibi ice miyenler sebze çorbasının icinde daha kolaylıkla içerler. Bu halde çokcu yumurtayla beslenmek iste nilen verem hastaları için değerli bir vasıta olur, Hiç hastalıksız, sağlam adamlar için de sade sebze suyu ax gıdalı, fakat lezzetli, iştah açacak, kolay hazmedilecek, hem de böbreklere mıyacak zararsız bir yemek başlangıcı olur. İçerisine herkes ve para sahibinin de iştirakiyle çan ta açılacak, paralar sayılacak ve sa- hibinin matlübuna kaydedilecektir. 20 - 4 - 1938 İ ÇEKLER İ Aclm © Kapanış | Parin 2,7028 © 257025 | NewYork © 0791760 0,791760 | Brüksel 4728 47025 Milâno 1.0425 18.0475 Atina 387400 BATAM0 Cenevre 34420 34470 Sotya 634020 634920 Amsterdam 14220 O 14220 Prog aa.rs6n 227300 Madrid 12.6984 126964 Berlin 19982 1onez Varşova 44050 dane Budapeşte 30800 O 0en0 Bükreş 1060317 1060317 Belgrad 2.5208 345238 Yokuhuma © 2210 2720 Stokholm, 308 3.08 Londra 60.— 680— Moskova 438775 234275 PARALAR İ Aly Ba Frank Dolar Üret ! Belcika Pr. İ i | sarar Türk Ticaret Bankası, gece kasa- ları getirimiştir. Cumartesi günleri, sair.tatil günleri arifesinde, fazla iş bankala- rın tatil saatlerinden çok sonraya kadar çalışmakta ve ozünkü gelirle yatıramamaktadırlar. getirttiği ge- ce kasaları ile, büyük iş milestesele- rine büyük bir kolaylık göstermiş, olmaktadır. Banka, kendi müşterile İrine çelik kilitli, çelik anahtarlı me- İşin çantalar vermektedir. Bu çanta- ların anahtar tertibatı çok kuvvetli- dir. VE hatt; Bir ahaltar, kendi çan tasından maada bir çantâğı bile aça- mamaktadır. Banka gişelerinin ka- palı olduğu bir saatte, para sahibi, kadan ışıklanmış olan gece kasası- bul edilmiyeceği $,SANAYI : ; Suni Ipekle Dokunan Kumaşlar Bursa, (Tan Muhabirinden) 1705 numaralı ipekli kumaş standar dı kararnamesi hakiki ipekle dokun muş kumaşların dokunuş şeklini tes- bit etmiştir. Sun'i ipekle karışık ku- maş imalinin serbest bırakılması, Bursanın en mühim servetini teşkil «len koza ve ipek mahsulü için teh likeli olmıya başlamıştır. Bu vazi- yetten gerek müstahsil, gerek tüccar endişe duymaktadır. Alâkadar fabrikatörler İktisat Ve- kâletine müracaat ederek sun'i ipek karıştırılmak suretiyle dokunan ku- maşların da standardize edilmesini listemişlerdir. Bursa Sanayi Birliği de, fabrikatörlerin bu dileğini haklı bularak bu mevzu üzerinde tetkikat yapmaktadır. İ Bu sene Marsilya koza piyasam- nın, yerli piyasadan farklı koza ta- İlebi, ipek fiyatlarını ani olarak bir İ yüksekliğe sevketmiştir. 12 liraya olan ipek ve kozalar 15 liraya kadar yükselmiştir. MÜTEFERRİK : Anterpo Talimatna- mesi Tatbik Ediliyor Petrol antrepoları talimatnamesi yarından itibaren tatbik mevkiine girecektir. Gümrük idaresi antrepo- larda bu talimatnamenin tatbikini öğretmek üzere bir kurs açmıştır. On beş memur kursa iştirak etmiş. lerdir. Gümrük Kursu Bitti Gümrük mevzuat şubesi memurla rına açılmış olan kurs nihayet bul muştur. İmtihanda muvaffak olan beş kişidir. Kursa iştirak eden diğer iki kişiye mühlet verilerek tekrar limtihan edileceklerdir. Ürün Şirketi İşe Başladı Türk Ticaret Bankasının diğer şe- riklerile bii olduğu ©- rün Türk Limitet Şirketi şehrimiz: de İnaliyete geçmiştir. Yeni şirket komisyon işleriyle meşgul olacak ve #hracat maddelerimizden yapak, tif- tik, deri, av derileri üzerinde çalışa- caktır. Şirket, müstahsilin standard h mahsul hazırlaması için yurtta bu İgibi malların yetiştiği mntakalarda teşvikler yapacak ve lüzum görece- Ri kimselere avans verebilecektir. Şirketin merkezi İstanbuldur. Bol Kılıç Tutuluyor Son günlerde denizlerimizde fazla miktarda kılıç çıkmıştır. Kılıçlar top tan 30 kuruşa verilmiştir. Limanı- mızda bulunan altı İtalyan balık ge- milerinden bir tanesi palamut yüklü yerek Triyesteye hareket etmiştir. Balıkların yımurtlama mevsimi gir. diğinden bugünlerde pek az balık tutulmaktadır. Yumurta Ambalâjları Türkofis başkontrolü iken Stan- dardizasyon Müdürlüğüne tayin edi len Faruk Sünter, şehrimize gelerek yumurta nizamnamesi hükümlerine göre yumurta işlerini tetkike başla mıştır. Faruk, dün yumurtacıların ambalâj vaziyetlerini gözden geçir.” miş ve sandıklarda yapılan ambalâj- lar hakkında alâkalıların o mülalea- larını dinlemiştir. Mahkeme Asliye beşinci | hukük Dairesinden: Takuhi tarafından Ga- latadaYenicamide Yenicami ©eddesin de 15 numaralı Mağazada oturan Le onida Kotaki Argiri Kotaki aleyhle rine açılan tashihi kayıt davasının icra kılınan tahkikatta dava edilen. lerin ikametgâhlarının meçhuliyeti hasebiyle haklarında ilânen tebliğat icrasına ve tahkikatın 264-938 tari, hine müsadif salı günü saat 14 te talikine karar verilmiş ve bu bapta- ki davetiye varakaları mahkeme di. vanhanesine talik kılınmış olduğu halde bu muayyen günde dahi gel memiş ve bir vekil de Bönderme - miş olduğundan hakkında. cereyan etmekte olan muhakemenin Eya - ben icrasına karar ittihaz edilmiş ve tahkikatın da 5-6-938 gününe talik kılınmış olduğundan bugün de gel mediği veya bir vekil göndermediği tâkdirde bir daha mahkemeye ka malüm olmak öze,