Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
No. 29 Yazan: MÜMTAZ FAİK — Hudut şehrimiz - Nusaybinin nasibi Size Nusaybinin bir küçük peyiza- Jını çizeyim: Nusaybin küçük bir şehirdir. Ha- lepten gelen tren yolu burada geniş — bir kavis çizer ve şefıri kucaklayarak Nusaybin yeşil manzarasile, levent ağaçlarile, sanki demiryolundan ya - — pılmış bir saksı içinde bir demet çi- çek gibidir. Fakat bu çiçeğin uzak- — tan görünüşü hoştur, içeri girerse - — niz, o güzelliği pek tadamazsınız. — Hani çiçeklerin tüveyçleri üzerinde Barı ve nebatatta gübari tali denilen tozlar vardır. İşte çiçek gibi olan Nusaybinde de bu tozlar pek çoktur. - Maazalah hafif bir rüzgâr esmiye- o — görsün, bütün bunlar insanın ansı- * " gın, burnuna, hattâ kaşlarma, kirpik- lerine dolar. Yalnız çiçeklerde bu toz nebatların teksirine yarar, bura- da insanlarda ise, her halde vaziyet berakistir. Fakat, herşeye rağmen Nusaybin ovanın ve çölün bir kenarında çok şirin ve cazip bir şehirdir. Bütün ku- — gurü gözden ırak olduğu için gönül- — den de irak olmasındadır. Ş - Bundan çok zaman evvel, galiba * Yakup Kadrinin Nusaybine dair yaz- — dığı bir yazıyı okumuştum. Bu yazı- — dan hatırımda çok şey kalmadı. Gü- — nün birinde benim de Nusaybine gi- dip, Nusaybine dair bir yazı yazaca- ğam aklımdan geçmemişti. Fakat — gerlevhasını hatırlıyorum: “Nusaybi- — mnin nasibi!,, — Evet Nusaybinin nasibi bu mu ol- — malı idi? —| Öyle söylerler ki, Nusaypin vakti- — |e gok mamur bir yermiş. Eski me- — Gdeniyetler burada bir çok izler bıkak- — mışlar. Hattâ Milâdın beşinci asrın- — da Nusaybinin, şöhreti her tarafa — yyayılan büyük bir darülfünunu var- mış. Burada bütün dersler, Geldani- “ce gösterilirmiş. Hattâ bundan dola- — yıdır ki, Nusaybine “Medinetülulüm,, ismi verilmiş. Burası büyük bir şe - hirmiş, asırlarca bu havalinin ulüm ve fünun merkezi olmuş.. Bir çok jyerlerden buraya tahsil için talebeler 0 Nusaybin!. Şimdi bu şehri dolaştığım zaman — bu medeniyetin izlerini arıyorum ve “ancak birkaç yıkık, viran, eski sütun görebiliyorum.. Neden Çünkü Nusaybinin nasibı daima hudut şehri kalmak olmuş. Vaktile — tâ İraniler devrinde Sasaniler dev - letinin hududile Rum hududunü ayı- /— rıyormuş. O zamanlar bile Nüusaybi- ne, Nusaybin değil “hudut şehri,, derlermiş!. — Nusaybinin şimdiki nasibi de bu: Hudüt şehri.. Düz bir arazide, önün- “ de ne bir kapı, ne bir sur ve ne de bir nehri veya uçurumu olmiyan bir udut şehri. Birçok medeniyetlere, ilme ve fen- ne merkezlik eden Nusaybin eski çağlarda her parlayan şehir gibi üze- Trine birçok nazarlar ve. ihtiraslar çekmiş; her arzu edilen şey gibi hır- palanmış, sadik bir sevgi ile sevil - miş. Nusaybine malik olmak iştahı Milâttan evvel Nusaybinde bir Darülfünun varmış Nusaybin, asırlarca bu medeniyeti elde etmek istiyenlerin vahşetine kurban olmuş; taş baltalardan, man- emıklardan, çakmaklı tüfeklerden tutun da mavzerlere ve sahra topla- rına varıncıya kadar her nevi müda- faa vasıtası burada tahrip vasıtası ol muş; ve her silâh, her köşesinde, her evinde, her budağında ve hattâ havasında bile yaralar açmıştır. İşte şimdi, Nusaybinden geçerseniz, en son olarak İrak cephesi harbinin, şehrin çehresinde bıraktığı yarala - rın kapanmış, fakat gözü tırmalıyan izlerini görürsünüz.. Şüphesiz bun- lar zamanla tedavi ile iyi olacak ve Nusaybin yine hudut boyunda par- lak bir şehir haline gelecektir. Nusaybinin içini gezdiğim zaman bütün o eski manzarasına rağmen birtakım yonilikler yapılmakta oldu- ğunu gördüm. Meselâ kaymakamlık dairesinin önünde büyük bir mey - dan yapılmakta idi. Birçok işçiler, burada toprak tesviyesile uğraşıyor- lardı. Şüphesiz şehrin içinde bir mey- dan şehre biraz hava verecektir. Fa- kat bilmem ki, zaten çok havadar bir yerde kurulmuş ve her tarafı mey- danlarla dolu olan bir yerde; mey - dandan evvel, yollar yapılsa daha i- yi olmaz mı? : Bunu burada kısa bir mütalea ola- rak yazıyorum. Yoksa ben ne mimar Yansen, ne de Prostum! Gözüme çarptı da kaydettim, çünkü bu mey- danı gördükten sonra gümrük daire- sinin önündeki sokaktan geçtim. Bir gçeşmeden akan suların yol üzerinde vücude getirdiği ufacık bir gölü at- lamak mecburiyetinde kaldım ve ha- fifçe ayağım burguldu! İşte o kadar. Sonradan çabuk geçti ya, ne ise! Nusaybin, bana öyle geliyor ki, biraz daha ihtimam edilse, her halde çabuk imar edilebilir. Çünkü zaten küçük bir şehirdir. Eskiden kalmış büyük kilisenin merdivenlerine bile çıksanız, gözünüzle şehrin dört bir tarafını hemencecik kavrayabilirsi - niz.. Ben bu merdivene çıktım ve şehri doya doya, gözlerime içire, içi* re seyrettim. Arkada çölümr ufku ü- zerine yaslanan, ve yaslandıkça yor- gunluktan kızıllaşan güneşin boyası beyaz badanalı kerpiç evlerin silueti- ni ne güzel de parlatıyor. Yeşil a- gaçlar ve hele serviler, bu ışık altın- da kızıllaşan, gelincikleşen ve bazan bir alev halini alan camların arasın- dan tıpkı bir paletin deliğinden fış- kıran fırçaları andırıyor.. Buradan, yine bu eski, viran kili- senin merdiveni Üzerinden, şehrin elektrikler içinde alacağı manzarayı düşünüyorum; Lâcivert bir gökte yıldızlar, sanki katar katar şehrin üzerinde toplan- miş gibi olacak.. Şehir bu yıldızların Haliç bilet ücretleri değişmedi Belediye tarafından idare edilen muvakkat Haliç vapurları işletme idaresi senelik bilânçosunu hazırla- mıştır. Muvakkat işletme, işe başlan- dığı günden bugüne kadar geçen on dört ayım hesaplâarmı müvazeneli 0- larak kapatmıştır. Bu müddet zarfımnda bir çok iskele- ler tamir edilmiş, vapurlar da sıkı şekilde tamirden geçirilmiştir. Bilet Ücretlerini tesbit eden tarife komisyonu Haliç işletmesinin bilân- çosunu tetkikten sonra ücretlerin es- ki şekilde ipkasını kararlaştırmıştır. Önümüzdeki Cuma günü komisyon tekrar toplanacak Şirketi Hayriye ve Akay idarelerinin bilet tarifelerini tesbit edecektir. Pedagoji Enstitüsü Dün Açıldı Üniversite Pedagoji Enstitüsünde dün sabah ilk defa derslere başlanıl- mıştır. İlk dersi Almanyadan getiri- len Pedagog Peter vermiştir. Bu enstitüde derslere başlanılması dolayısile yapılacak merasim başka zamana bırakılmıştır. iskenderuna gidecek İlk vapur İskenderuna vapur işletmek için bugünlerde İktısat Vekâletinden e- mir gelmesi beklenmektedir. Deniz- yolları idaresi ilk seferi büyük vapur lardan biriyle yapacaktır. İskende- runa gidecek bu ilk Türk yolcu vapu- ru için gerek şehrimizden kalkarken ve gerekse İskenderun limanma gi- rerken büyük merasim yapılacaktır. Geceleri Hamamda Yatıp Kalkan Bir Adam Yakalandı Polis, çarşıda şüpheli bir adam ya- kalamıştır. Bu, Edirneli Osman is- minde bir gençtir. Osman, Edirnede bir sirkat meselesinden suçlu olduğu için takip edilmiş, fakat orada dur- mıyarak İstanbula kaçmıştır. Tah- kikat neticesinde kaçak Osmanm bu- rada geceleri hamamlarda yatıp kalk tığı anlaşılmıştır. Keyfiyet, Edirne zabıtasma bildirilmiştir. Hatay Marşı Tesbit Edilecek Hatay Erkinlik ''Cemiyetinden: Değerli arkadaşımız Hataylı Ah- met Faik Türkmenin 17—12—936 ta rihli gazetelerde Neşredilen marşı bayrak açma gününe mahsustu. Bu kere istiklâline kavuşan ülke- mizin şerefli mazisini hal ve istikba- lini içinde belirten İstiklâl Marşrmızı tesbit etmek istiyoruz. Bu hususta edip ve — şairlerimizin değerli yardımlarını esirgemiyecekle- rinden emin olarak daima gösterdik- leri alâkayı bu yolda da göstermele- rini dileriz. Yazıların aşağıdaki adrese gönde- rilmesi rica olunur. Hatay Erkinlik Cemiyeti Adres: Eminönü Hanı Dördüncü Kat Eminönü z a lareliez Çöp Meselesi Etrafında Vali ve belediye reisinden aldığı- mız bir mektupta deniliyor ki: #Gazetenizin 4—2—937 T. li sayı- sımda ve “Sıhhiye Vekâleti, çöp der- dinin ne şekilde halledileceğini Bele- diyeden sordu,, başlığı altmda intişar eden yazı tamamen Ve esasından asıl- sızdır. Bu neşriyatm gazetenizle o şekilde tashihini rica ederim.., bir mıknatısı haline gelecel Fakat şimdi; elbette şehir kapka- ranlık, ve yıldızlar şehirden uzakta- dır.. Güneş çekilir çekilmez koca Nusaybinin nasibi, sabahın alaca ka- ranlığıma kadar rüyasız bir uykudur. Niçin? Halbuki şehrin hemen içinde Ca- ca suyu, çağıl çağıl akıyor.. Biribiri üzerinde katmerleşen — köpüklerinin içinde gizli bir kuvvet, elektrik sak- Bu elektriki o köpüklerden alıp, şehrin içine kolayca dağıtmak kabil değil mi? Belki şehir, bu elektrike lâ- zımgelen parayı veremez diye korku- lur, Şehir veremezse, her halde bu suda ufak bir un fabrikası, bir çeltik dingi kuvvet alır. Bu kuvvet, şehir- liye de elektriki ödemek için lâzım- gelen kuvveti verir. — T AN TTTT D — Yüze yalîn taksi otomobili işten menedildi Taksi saatlerinin mühürleri kontrol Otomobil taksi saatlerinin de ediliyor diğer ölçüler gibi her sene kon- trole tâbi olması kararlaştırlmıştı. Bu sene kontrol zamanı geç- tiği halde birçok ötomobillerin muayenelerini yaptırmadıkları görülmüş ve altıncı şube memurları iki gündenberi bunları tesbit etmeğe ve haklarında zabıt tutmağa başlamışlardır. Ayrıca bu şekilde yakalanan otomobillerin birçoğunda da taksi saati mühür- lerinin kopuk olduğu görülmüş ve bunlar için de zabıt yapılarak yeni mühürler konması için Ölçüler Müfettişliğine gönderilmiştir. Diğer taraftan bu suretle Öl- çüler Müfettişliğine müracaat eden otomobillerin taksi saatle- rindeki mühürlerin kopuk oldu- ğunu gören Ölçüler Müfettişliği de ikinci bir zabrt tutmağa ve bu otomobil şoförlerini mahkemeye vermeğe başlamıştır. Şoförler bu vaziyet karşısında iti- “raz etmişler ve bir mühür için iki de- fa ceza alınamıyacağını ileri sürmüş- lerdir. Saat mühürleri kopuk olarak yakalanan otomobiller yüz elliye ya- kındır ve altıncı şube bunları yirmi beşer lira cezaya çarptırmıştır. Şim- di ayrıca ölçüler müfettişliği de ceza tayini için bunları mahkemeye — ver- mektedir. Diğer taraftan 936 muaye- nelerini yaptırmıyan yüze yakın oto- mobil de şimdilik işten Mmenedilmiş- tir. Yeni gemilerimizin Sipariş ve proje Müzakereleri bitiyor Denizyolları İdaresi için evvelce si- pariş edilen altı vapurun projeleri Üzerindeki müzakereler bugünlerde bitecektir. Ayrıca üçü denizyolları ve dördü de Akay ve İzmir körfezleri İÇIN ulmak H e yENTUTİT Toörürer TUca cak yedi vapurun müzakereleri de tamamlanmak üzeredir. Her iki kısım siparişe ait müukavelelerin gelecek hafta içinde Ankarada imzalanacağı bildirilmektedir. İkinci kısım sipari- şine dahil gemilerin inşaat projeleri üzerinde de kat'i anlaşma temin edil- diğinden yeni müzakereye lüzum kal- mıyacaktır. Vekâletle tamas için Ankaraya gİ- den Alman fabrika mümessilleri ya- rın gehrimize döneceklerdir. Bina ve Arazi Vergileri Tahsilâtı Artıyor Bina ve arazi vergileri belediyeye intikal ettikten sonra belediye tara- fından alman tedbirler neticesinde vergi tahsilâtı mahsfis derecede ço- galmıştır. Bu itibarla yeni bütçe ya- pılırken bina vergileri için maliye devrindekinden 82284 lira fazlasile 3326638 lira, ve arazi vergileri — için de 24400 lira fazlasile 48 bin lira ko- nulmuştur. Yeni Konservatuvar Mezunları Bu yıl konservatuardan mezun 0- lanlardan üçünün kırkar lira ücretle ve muallim muavini olarak konser- vatuar kadrosuna alınmaları Karar- laştırılmıştır. Çocuk Bakım Evi Bdirnekapı çocuk bakım evinin ge- nişletilmesi için yapılmakta olan İn- şaat tamamlanmıştır. Bu yeni inşaat- la bakım evinin çocuk kadrosu elliden yetmişe çıkmaktadır. — Trakyada köy Kalkınması tetkikleri Maarif Vekâleti ilk tedrisat umum müdürü İsmail Hakkı, Devlet — Mat- baasında yaptığı tetkikleri bitirmiş- tir İlkmekteplerin kitap ihtiyacmı karşılamak için basılacak kitap işle- rile çocuk neşriyatına ait işlerin sür- atle yapılması kararlaştırılmıştır. İsmail Hakkı, yanmda Ziraat Ban- kası köycülük şubesi müdürü Fikri olduğu halde vugün Trakyaya gide- cek ve köy kalkmmasma ait tetkik- lere başlıyacaklardır. Tazminat işi suya mı düşecek Eski Şark Demiryollarında sene- lerce emek sarfen Türk Mmemur- lara her sene verilmesi mutat olan 10,000 liralık ikramiyenin dağttil- masma düh başlanmıştır. Fakat şir- ket bu ikramiyeyi ayni zamanda taz- minât yerine de saymak niyetinde- dir. Halbuki, işletme hükümete satıl- dığı için şirketin memurlarma maaş- ları ve çalıştıkları seneler nisbetinde tazminat vermesi lâzırmmdır. Memur- larm mMmüracaati üzerine Nafia Vekâ- leti bu iş hakkmda şirket -nezdinde teşebbüslerde bülünacaktır. Ayni za- manda bu tazminat miktarınm en az üç maaş nisbetinde olması için çalışı- lacaktır. Misafir Gemiciler Dün Şehrimizi Gezdiler Evvelki gün limanımıza gelen Fe- lemenk mektep gemisi efradı, dün şehri gezmişlerdir. Yarm Holanda sefaretindeki kumandan ve zabitan iİÇiİN vir resilil KdÜÜl yapmacancuü, vu lt günü de mektep gemisinde bir ziya- fet verilecektir. Misafir gemi, Çar- şamba günü limanımızdan — hareket edecektir. — Taahhütlü Mektubun İçerisinden Kaybolan Makbuz Dün meşhut suçlara bakan asliye dördüncü ceza mahkemesinde bir ih- mal ve suiistimal davasma bakıldı. Davanm suçluları Pangaltı postanesi başmüvezzii Hüsnü, müvezzi Muhit - t:in Cemil ve Süleyman idi. İddia şu idi: İzmirden Pangaltıda Şafak soka - ğmda oturan Belkise bir taahhütlü mektup gelmiş, içinde makbuz — var- mış. Fakat çıkmamış Vilâyet idare heyeti bunlarm lüzumu muhakeme - lerine karar vermiş. Mahkemede suc- lulardan yalnız Cemil ile Süleyman vardı. Hüsnü İzmite sermüvezzi — ol- muş, Muhittin de Gölcüğe nakledildi. ği için mahkemeye gelememişlesdi. Cemil; “Ben mektubu aldıktan son- ra sahibine verilmek üzere Muhittine teslim etmiştim. Mektup açılmışa ben zemiyordu.,, dedi. Süleyman da ken- disini şöyle müdafaa etti: — Mektubu Muhittin götürmüş. resüsinde onun imzası vardır Fa- kat deftere benim numaram konmuş- tur benim bir şeyden haberim — yok- tur. Muhakeme diğer suçlulara tebligat yapılmak için talik edildi. 7.2- 937 Hileli Et satışına Karşı... Keçi ve koyun etlerine mezbahadi — vurulan damgaların sonradan — boZü” larak hileli satış yapıldığmı göz önü” ne alan belediye, mezbaha vesaitinif yenileştirilmesi ve — asrileştirilm! için yeni yıl bütçesine tahsisat KOY" — muştur. Bu suretle etler elektrik makineti” , le damgalanacaktır. İ Diğer taraftan mezbahanm btf fabrikası için de bir amonyak maki" nesi almmasma lüzum görülmüştü?. Ancak bu makinenin bir ecnebi ustâ tarafmdan kullanılmasma — meydâfi yermemek için mezbaha bütçesindef verilecek tahsisatla Avrupaya bİf — talebe gönderilecektir. V Bundan başka yeni yıl bütçesile Mmezbahi. müdür muavin ve memur | larmmınm maaşlarmma beş ile öon beş lirâ arasında zamlar yapılmıştır. Tel örgüler Kaldırılıyor Galatadaki yolcu salonunda halikm rıhtim üzerine çıkmadan yolcuların! geçirmeleri veya karşılamaları — için ayrılan hususi yere gerilen tel örgü: lerin çok çirkin manzara hasıl görülmüş ve bunlarımn kaldırılmasma başlanmıştır. Buraya yalnız demif parmaklık konulacaktır. Dahiliye Vekili Geldi Dahiliye Vekili Şükrü Kaya dün Ankaradan şehrimize gelmiş, Haydar paşada Vali, Vali Muavini ile diğer zevat tarafından karşılanmıştır. Bir Kız Ağır Surette Yaralandı Taksimden Harbiyeye geçmekte ö“ lan 2634 plâka numaralı otomobil, 18 yaşında Kiryakiçe adında bir Rum kızına çarpmıştır. Kiryakiçe muhtelif FF DRAM AA RARRRE göüüne di renieet ü | Mektebin Camlarını Kırmış! Hırkai Şerifte 19 uncu ilkmektep — hademesi Mustafa, baş muallim Mak- bulenin işine daha dikkatli olmasını, tenbih etmesi yüzünden muğber — ol- muş ve evvelki gece, sarhoş bir. hal — de mektebe gelip taş atmak suretile mektebin camlarmı kırmıştır. Mustâ> fa yakalanmıştır. L — u — BİRKAÇ SATIRLA Rı—mı teftiş komiserlerinden İs- mail Vedat ikinci komiserlik- ten birinci komiserliğe, polis şube sirkat masası ikinci Abdurrah birinci komiserliğe, Ü* çüncü komiser Muhittin İkinci ke miserliğe terfi etmişlerdir. ») * . iğdeli Gençler Birliği, dün ge- ce saat 21,30 da Turing palas- — ta bir toplantı tertip etmiştir. Toplafi içinde geçmiştir. * Bcladiye yardım sandığı içtimar ekseriyet olmadığı başka güne bırrakılmıştır. . . yıllık | için | V ilâyetimizden kasaba ve köyler ) a re giden yollarm ceviz fidam- larile teşciri muvafık görülmüş, bu- nun iİçin yeni yıl bütçesine tahsi konulmuştur. y aai y A 7 !kinciîıânım PAZAR Bugünkü Hava: KAPALII Bugün, hava; umumiyetle kapalı l tir. Orta Anadolu ve Karadeniz sahil min- takasında fasılalı yağmur görülmesi muh- temeldir. —Rüzgâr, şimal istikametinden mutedil bir sür'atle esecektir. Şark vilâyet- lerimizde hafif bir karlama ihtimali mevcut- tur Dünkü Hava Dün, hava tazyiki 757, hararet m_çol_: 12, en az 2 santigrat olarak kaydedilmiştir. Rüzgâr Kıpleden saatte 5 kilometre sür'atle | miştir. 2nciay Gün: 28 Kasım: 92 yerlerinden ağır surette ymlanmır“"f y tı, geç vakte kadar samimi bir Havâ waF 1355 Hicr 1352. Rum Zilkade: 25 25 Birincikânun, Güneş: - 706 — Öğle: — 12,28 Ikindi: 15,14 — Akşam: 17,30 Yatsı: 19,04 — İmsâk: 5,26 — esmiştir. Hava, umumiyetle bulutlu ge