28 Ocak 1937 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 5

28 Ocak 1937 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

TAN Gündelik gazete BAŞMUHARRIRI Ahmet Emin YALMAN TAN'ın hedefi: Haberde, fi- irde, her şeyde temiz, dü” tüst, samimi olmak, kariin Bazetesi olmıya çalışmaktır. ecliste cereyan eden şiddetli o münakaşalar Günü il| arasında filezof Rıza Tevfik ünün Meseleleri uzun bir nutuk söylemiş ve itham ve tarizlerde bulunmuş" Şarkta sulh .| tu. Bu nutuktan aşağıda kay- Antalya ve İskenderun meselesi! dettiğim bir kısım sözleri, mu- bulunuyor. Binmenaley'h | Akdenizde havayı bulandıran bir pu- Tüz daha ortadan kalkmış oluyor. Bulgarlar Yugoslavlarla daimi bir dostluk paktı imzaladılar. Balkanlar. «4 Sulhu tehdit eden biricik âmil de Suretle silinmiş oluyor. İtalya ile Türkiye arasında öteden- Iki devlet Hariciye Nazırla- aim buluşması, Şarkın © sükünunü havayı düzeltmiye yardım © le, 4 Binaenaleyh Türkiye, Habeş har- binden beri Akdenizde görülen ve Ortalığı biraz huzursuzluk yayan me #lelerden kurtulmuş bulunuyor. Şimdi tekrar sulh içinde imar kalkınma faaliyetimize devam Üiiriz, ve ede. e Moskovada Moskovada Stalin hükümetini de- “irmek istedikleri suçuyla mahikeme- Ye verilenlerin muhakemesi devam *diyor, Sovyetlerin Londra Sefiri Sokolni. kof, Leninin en çok beğendiği Piati- kof, Sovyet Rusyanın en kuvvetli si- Yasi muharriri Radek mahkemede Suçlarını, akıllara hayret verecek bir #amimiyetle, itiraf ediyorlar, Şimdilik ufukta görünen şey, bun. ların da Zinoviyef ve Kamenef'in aki- betine uğramaları ve kurşuna dizil- meleridir. Leninin ihtilâi arkadaşları — birer birer sahneden çekiliyorlar. . Şimdi sıra Buharin'le, Rikof”a gelmiş bulu. Muvor. Bu iki eski ihtilâlei ve Leninin *ski dostu da ortadan kaldırıldıktan Sonra Sovyet Rusyada ihtilâli yapan- lardan iki kişi kalıyor: Stalin ve Ka- in, Bu büyük ihtilâleilerin, bütün ha Yatlarmı verdikleri; uğrunda bin bir Meşakkate ve mahrumiyete katlan- dikları bir davayı çürütüp düşman- birleşecelderini akıl pek almı. Yor. Fakat bunların mahkemedeki İirafları insanı şaşırtıyor ve ihtilâl “iye karşı beslenen itimadı sarsıyor. © vakit insanların ihtirası yüzünden Yapmıyacakları ciirim olmadığı kar Maatine varmak lâzım geliyor. Şu bir kaç ay içinde ihanetleri sa- olan ve bu yüzden öldürülen ihti- Mileiler,bir devirde güç yetişen büyük *İmalardı, Bir cemiyetin böyle kuvvet evlâtlarını feda edebilmesi için or- tada çok büyük bir sebep olmak lâ- Bmdır. Yoksa bir insan Ihtilil arka. dağlarını kolay kolay feda edemez. . İngilterenin rolü İngiltere Akdenizde sükün ve İs- temin için ciddi faaliyet gös- terdi, Evvelâ İtalya İle bir anlaşma Yaptı, Sonra Fransa ile aramızdaki davanın hallinde âmil oldu. $imdi de Almanyanm Avrupa or- tasımda bir tehlike âmili olmasının ö- Bünü almıya çalışıyor. o Cenevrede İster Eden'in Danziz meselesini hususunda sarfettiği (o gayret, Alman bitkümetine müşterek sulh binde beraber çatışmak için yaptığı bu faaliyetin birer tezahürü. Şimdilik hâdiseler, İngilterenin bu Balh siyasetine yardım etmektedir. iliz sulh siaysetinin muvaffakıye- dünyanm bir müddet için rahata 'Yuşmasını temin edecektir. ikramiye için Şikâyet edenler tankara, 26 (Tan muhabirinden) —| e teapot odası memurlarından ları, 936 yılı sonu dolayısile tev- *dilen ikramiyelerdeki isabetsizlik halefetin o zaman ne gibi bir vadide yürüdüğünün en açık misalidir. Riza Tevfiğin nutkunda: “.... Harbiye Nazırı şüphe « $iz ki bugün meclisi meb'usan nâ- zarında bihakkin maznundur. Ger- çi biz, bugünkü vaz'ı tavrımıza gö- re hariçte, bir dırıltımız var, Yani, hariçte bir muharebe var ki Har- biye Nazırı Paşa ona kat'iyyen İş- tirak etmiyor; o, bizimle muwharebe ediyor. Lütfi Fikri Beyin tevkifine, ve. ya tevkifine teşebbüs edildiğine gelince, efendiler fikrimce bu, el- ense etmektir. Harbiye nazırı bi. zim İle elense etti. Fakat ensemiz kalındır. Onun için kımıldatama- dr. Kımıldatsa idi, kat'iyyen ya - pacaktı, ve bizi fena bir emrivâki karşısında bulunduracaktı, BİZ, meşrutiyeti müdafaa ettik ve İca- bında gebermek fikrindeyiz, ve böyle yemin ettik te buraya gel. dik. . Binaenaleyh, içi saman dolu bir umacıdan korkum; Açık ruz. oAnlıyor musunuz ? iye Nazırmın hüsnüniyeti varsa İstanbulda tahşit ettiği bu - kadar «skeri göndersin. Kendisine muharebe meydanını gösteriyo Tuz, Burada asker, tahşidirin mâna- sı nedir? Harp burada değildir. Bizden mi korkuyor, korkuyorsa hakkı vardır. Korkmalıdır. Çünkü Meclisi meb'usanın. kendisi hak kında hüsnü zannı yoktur. eclisteki muhalefetin ihti - raslı duygulurma tercü » man olan bu sözleri Riza Tevfik söylerken Edirne meb'usu mer - İ hum Talât, kendisini zaptedeme - İdi, şöyle bağırdı: “İyi ammâ sen, 31 martta sâ- kulin tıraş ederek memleketten kaçtığın vakit, Mahmut Şevket bu vatanı ve meşrutiyeti müdafaaya koştu. Maziyi o kadar kolay unut. | mak, ayıptır. Zaten şimdiki mü - zakerenin mevzuu istizaha cevap vermek için iki günlük bir tehir talebinin kabul veya reddinden İ, barettir, Kendisi buraya gelmeden böyle sözler göylemiye hakkınız yoktur.,, Müzakerenin aldığı, bu heye - canlı şekli, ve bundan sonra yine bu mevzu dahilinde geçen daha çe- tin münakaşaların neticesini, mü- cerret ahlâfa bir ibret ve tarihi . mize de bir hizmet kastiyle yaz « | maktan kendimi alamıyorum: Mahmut Şevket Paşa, istenilen izahatı vermek üzere meclisi meb- usanda, ve İşte, hitabet kürsüsün, de, söylüyor. Fukat Bağdattaki memuriyetim esnasında bütün gilesini tanımış olmak milnasebetiyle İstanbula av detimde yakından (kendisini pek samimi duygu ile ve yüksek hami- yet ve faziletine karşı saygı ile sevdiğim, Mahmut Şevket Paşanm vakit vakit meclis kürsüsünde i- şidilen ve görülen o, eski açık ifa, desi ve enerjik hareketi yerine, beyanatında hissedilecek Okadar düşüklük, ve eski tavır ve hare - ketine nisbetle bir gevşeklik hali gözden kaçmıyordu. M addi hâdise, meclisin içti - ma halinde bulunduğu si. rada bir meb'usun divanı harpçe celp ve tevkifine teşebbüs olun - masından ibaret iken, kendisi ne - dense, bu mevzu Üzerinde, izaha. tini tahdit edemiyordu. Fitraten gok asabi bir mizaca malik olan merhum, Trablus ve Bingaziye karşı İtalyan hücumun. dan pek müteessir ve haftalardan- beri uykusuz geçen ağır meşguli, dolayı iktisat vekâletine şikâyet bulunmuşlardır yellerden yorgun ve mustarip gö- rünüyordu. Mecliste vermekte olduğu İza- TAN Eski Bir Nazırın Siyasi Hatıraları Kürsüde Muhalifler yine ihtiras ateşi çıyorlardı sa Meşrutiyet Meclisi Meb'usanının muhalif meb'uslarından Arnavut Ismail Kemal hatın hakiki muhatabı, vakıâ ef. dırılmış, ümitsizliğe düşürülmüş » kârlumumişe idi. O, hakikati gö- 10... rür, muhakemesini yapar, bük - münü doğru verir. Ancak, bir de, zahirde huzurlarına çıktığı millet vekillerini gözden geçirelim; Müslüman ve Müslümanm gay. rı, muhtelif unsurlara mensup meb'usların büyük 'bir kısmı ise, nerede, ve nasıl olursa olsun, Os » manı camiasının kuvvet ve kud. Bir kısmı muhalefet partileri namı altında, ne hakkı, ne de batı. Ir ayırdetmiyerek, İttihat ve Te- rakkiye karşı olan kin ve adavet lerini, merhumun şahsında sön- dürmek arzusunda bulunanlar - dan, ve harbi fırsat « ki ede» rek hatıra gelmiyen iftiraları at- makta tereddüt elmiyenlerden mü rekkepti.. - Ekseriyet fırkasına gelince, on. lardan bir çoğu da Trabjusgarbin askerlikce müdafaasının ihmal & dilmiş olduğuna az ve çok inan - ret medarı olan müesseselerinin yıkılmasmı dört gözle bekliyor - lardı. İşte merhum hakik) iç yözünü bildiği, duyguları karışık bu ce. maat karşısında, ruhen çok ezil- miş bir halde izahat vermek mec. buriyetinde kalmıştı. özünün hemen başlangıcın» da, istizahın tehiri hak - kında geçen talebinin sebeplerini anlatırken, “efendiler bilirsiniz OKUYUCU MEKTUPLARI Mahmut Şevket Paşa ki bugün harp halindeyiz, bu va. ziyette bulunan bir milletin Har. biye Nazırının ne kadar meşgale. si olduğunu, ne kadar çalıştığını içimizde muhalif ve muvafık, tas- dik etmiyecek kimse yoktur. di- yecek oldu. Derhal soldan bir gürültü, ve © gürültünün üzerinde Arap meb'us lardan bir kaçının: “ — Muhalifler tasdik etmezler. O meşguliyet evvel olmalıydı. Şim. di değil!i,, diye bağırdıkları işitil. di. Harbiye Nazmı, bu çok ağır tariz karşısında itidalini muhafa- zaya çalıştı: “.— Ne yapayım... Etmeyin. O- nü da kabul ve teşekkür ederim.,, dedikten sonra sözüne, yine de - vam etti: “— Efendiler, benim tarafım » dan kanunu esasiyi iptal ve hü- kümetin şeklini tağyire doğru bir hatve atılmaz. Benim tarafımdan bunun tamamen aksi hatve atılır, ve atılmıştır. Geçen içtimadaki müzakereler de hakkında haysiyet kıran söz söylenmiş olduğunu gördüm. Bir elinizi kaldırıp İndirmenizle su - kut edeceğimi bilirim; fakat ben şimdiye kadar ordunun Harbiye Nazırıyım; bu stfat, hâlâ üzerim. dedir. Bu kürsü üzerinde orduyu temsil ediyorum. Sizden şerefimin ve askerlik şerefimin muhafazası- nı İsterim. Bugün benim hakkımda reva görülen bu tecavlizlin, yar kale. fim hakkında yapılmıyacağını, ke- za bugün divanıharp hakkmdaki © galiz tabirlerin, yarın başka bir askeri heyet aleyhinde kullanılmı. yacağını kim temin eder?. Abdülhamit te, bu memlekette namuslu adamları bu vaziyete koydu. Pek âlâ bilirsiniz, tekmil namuslu * vatandaşlar o yanmdan kaçtı, yanında kalanları da birer suretle ezdi.,, M ühalifler büyük gürültüler. le merhumun ifadesini yi. ne burada, bir tavakkuf sekteye uğrattılar, Bu sefer de ahali fırkasının sarıklı meb'usları: — Demek oluyor ki, bu meclis, Sultan Hamidi temsil ediyor. Bu- nu katiyyen kabul etmeyiz, efendiler, bu sözlerle meclis tah. kir olunuyor da hâlâ süküt edi » yorsunuz!.. oMedisin o haysiyeti var... Diye söylenirlerken, arkadan keskin bir ses te: “— Yalnız meclis tahki) edilmi- yor, hakanı sabik ile meclis, bir tutuluyor; buraya dikket buyu - rulsun,, diye bağırıyorlardı. Mahmut Şevket Paşa: “— Beni söyletmemek ve şaşırt. mak kastiyle sözümü kesiyorsu - nuz, dedi; ve asıl, hâdiseye temas ederek izabatine tekrar başladı: Hayır kurumlarına yardım M. Kemalpaşadan H, C, yazıyor: « — Tayyare piyangosunun aylık keşidelerile bilhassa yılbaşında çe - kilen husus! tertipten mükâfst ve ik| anarlar, İdi yi çeker G0 | bavalenamesinin henüz gönderilme - ll hiç olmazsa aldıklarının | 8 olmasıdır, Geçimini ay sonunda pek cüz'i bir kısmını birakmalıdırlar. | 9/2088! birkaç lira ile temine çalşan- üjdeli larak ların bu vaziyetle karşılaşmaları çok ik ol verilen | iyetle kar Jar Ş m konmüe iii birine te - (2€7 oluyor. Maarif Vekâletinin bu işe berrili, en insani iyiliklerin üstünde) *İ koymasına delâletinizi istiyorum.” dir, Birdenbire servete kavuştuğu -| rından Osman imzasiyle yazılıyor: | “— Maarif Vekâletine bağlı bulu. aşıyorum. Iki aydanberi Ücretimi ala. | madım. Bunun sebebi, maaş ve ücret . uz bir dakikada, en evvel düşüne” © ceğimiz şey, ne kendimiz, ne bayi de | CEVAPLARIMIZ : il, sokaklarda inliyen biçare yavrü-! Kozluda, Kömüriş sosyetesinde Ba- vi diğer yoksullar olmalıdır. Ne) ha Eroğluna: Vi dersiniz” “.— Kozludaki gençlik hareketleri e hakkında yazdığınız mektubu aldık. Verilmiyen İki Aylık İlik fırsatta gazetemizde yer bulacak- Evrak tasnif komisyonu memarla-' tır. Ancak, muhitte görmek istediği- nız hareketleri bizzat yaratabilir, 6 i nerjik çalışmaların başında filen nan evrak tasnif komisyonunda Çça- meşgul olabilirsiniz. Elemanları el- ele vermek... Bunu bir ihtiyaç © larak duymuş bir genç sıfatiyle, ora-| $ mm FIKRA Sınıfsızlık Rusyada bir smıf diktatoryası var; yıllardanberi, herkesi işçileşti- rerek, yeni sınıfsız cemiyete | vücut vermiye çalışıyor. Faşizm dahi italyada artık sınıf kalmamış olduğu | fikrindedir: | ne patron amelesini kovabilir, ne amele grev yapabilir. Devlet, bütün ekono- mi hayatının köşebucaklarına girmiş tir. Faşizm sınıf ideolojilerin! Nasyonal — Sosyalizm dahi manyada sınıf olmadığı iddiasmda- dır. Ve bunların hepsi, milletleri #- nıflara parçalıyarak boğuzlaştırmak mesuliyetini, demokrasilerin sırtına Ar ü Eduard Herriot da geçenlerde bir ziyafette nutuk ve- rirken, Cümhuriyette smıflar olma» dığını söyleyivermiştir: “Cümhuri- yette sınıflar yoktur. Sınıf mefhumu eski zamana, eski rejime ait bir şey» Ve Leon Blum'un gazetesi Hlerri- ot'nun bu sözlerini su çığlıkla karşi- Uyor: “Cest in vöritâ eriantel,, Demek “Avrupanın smıfsızları ara- sına Fransanın ds katıldığını görlyo- ruz. Acaba İngiltere demokrasisi ay- ni resmi tebliğde bulunabilecek | bir tekâmül haline henüz varmamış mi dır? Zavallı İspanya, galiba sınıflılığın cezasını yalnız o çekiyor. Fakat yu- karda saydığımız devletlerin gönüllü. lerini de, Ispanyada, su veya bu sını. fen cephesinde görmekteyiz. uvarlak, kaygın, ala. ti, bir sürü kelimeleri Düsturların kafaları yumrukla yer. leştirilmekte olduğu devirden, ilim faziletçiliği namma,daha ne beklenebilir? — Fatay bir Basın Kurumu Kongresi İstanbul Basın Kurumu geçen hafta ekseriyet olmadığından top- lanamıyan fevkalâde kongresini dün İ akdötmiştir. Kongre Riyasetine Mu- İharrem Feyzi seçilmiştir. Bundan sonra İki senelik müddeti olduğu için Haysiyet Divanı intihabı yapılmıştır. Haysiyet Divanına Asm Us, Mu rem Feyzi, Bürhan Cahit, Neş'et Halil, Refik Ahmet seçilmişlerdir. İdare heyeti azalıklarma da Tev- fik Necati Kozol, Ali Ulvi, Talât, İh- san Arif intihap olunmuşlardır. Bun dan sonra Matbuat Umum Müdürlü— günce Türk Basm Birliği kanun lâ- yihası nizamnamesi de tetkik edil- miş, bazı maddeler ilâvesi teklif ve temenni olunmuştur Atatürke tazim Hatay meselesinin büyük bir sa - forle neticelenmesini Basın Kurumu fevkalâde kongresi, derin bir teces- süsle karşılamış Reisi: türke Türk Matbuatının, minnet, şük ran ve tâzimlerini arzetmek üzere Kurum Reisi Hakkı Tarık Us'un Ri- yasetinde bir heyet seçilmiştir. He- yet, dün akşam Dolmabahçe sarayı- na giderek Atatürk'e bilvasıta kon- grenin şükran ve tazimlerini arzey- lemiştir, Çanakkale Vilâyetimiz Yeni idari tadilâi lüzum görüldü Ankara, 26 (Tan muhabirinden) — Çanakkalenin günden güne artan e, da ilk vazife sizindir. Alâkanıza mü-| hemmiyeti, bu mıntakada bazı idart teeşkkiriz.” . Geyvede abonelerimizden orman mühendisi Hıfzı Arata: "— Mektubunuzu aldık, Tahkikat yaptık. Hayat kısmına sigortalı bu- Tunduğunuz Türkiye Milli Sigorta şir- ketindeki vaziyetiniz hakkında Is- tanbulda MINI Reassüransa başvur- maklığınız lâzımdır. Oradan alacağı- nız cevaba göre, hareket edersiniz. müracaatta gecikmemeniz icabeder,” tadilâtı icap ettirmiştir. Bu sebeple, son defa ihdas edilen Yenice kazası. nın hududu genişletilmektedir. Ay. ni mmtaka dahilinde Çakır nahiyesi ilga edilerek yeni kurulan Kalkım nahiyesiyle Pazar ve Hamdibey nahi- yeleri Yenice kazasına bağlanmıştır. Muallimlere Verilen Konferans Muslimlerin mesleki bilgilerini art tırmak maksadile tertip edilen konfe ranslara dün de devam edilmistir, Müfettiş Feyzi din hayat ve aile bilgisi mevzulu dersini vermiştir,

Bu sayıdan diğer sayfalar: