Şilte içine saklanan 1500 liranın hikâyesi D ün Sultanahmet Sulh şilte içinden aşırılan başlandı. İkinci Ceza mahkemesinde 1500 liranın muhakemesine J Küçükpazarda aşçılık yapan Niyazi ile Örer isminde iki ortak, kazandıkları paraları bankaya koymazlar, dük- kânın arkasındaki karyola şi de saklarlarmış. Hemşerilerinden Selman da geçen mat ettiği bu İki ortağa getirmiş ve Bu para da şiltenin içindeki çıkına ; Hâkimler k heyetine hakaret etmiş! Migon İsminde bir hırsızlık suçlu. su Üç gün evvel asliye ikinei ceza mah kemesi tarafından 16 ay hapis ceza. #ına mahküm olmuştür. Hükümden sonra Mişon hâkimler heyetini tahkir ettiği için dün meşhut siçlara bakan asliye dördüncü ceza (mahkemesine! verilmiştir. Mahkeme sorgusunu yap. #nış, İkinci ceza mahkemesinden veri- len kararm bir suretinin getirtilmesi için muhakemeyi talik etmiştir. ML yon, mevkuftür. Yalandan mı Bayılıyormuş! Dün saliye dördüncü osza mahke- mesinde, muhakemenin İki celsesin- dede sar'ası tutarak yere düşen « Mehmedin muhakemesine devam edil- di. Mehmedin elinde sar'ali olduğuna dair bir rapor vardı. Davacı Mehmet a Lütfiye, Mehmedin yalandan ba- yıldığım iddia ectiler. Mahkeme, süç- Tunun tabibâdii müeseesesinde müa- yene edilmesi için muhakemeyi talik etti Noterinin Muha- kemesi Dün ağır ceza mahkemesinde ihti. lâs yaptığı iddinsile tevkif edilen Be 'yoğlu üçüncü noteri Salâhaddinin mu hakemesine dövam edildi. Mahkeme. Beyoğlu Itesinin içine bir çıkın halin lerde kazandığı (350) lirasını çok iti- muhafaza eylemek Üzere vermiş. girmiş. On boş gün sonra Selman hemşe- rilerinş müracaat etmiş ve kiraladı- ğı bir dükkünm kaparo vermek üze- re kendisinden (35) lira istemiştir. Bu gelişte yanında Şevket isminde bir arkadaşı varmış. Ömer, para çı- kârımâk için odaya girmiş ve Selman da bahçeden kendisini gözetliyerek paranın yerini öğrenmiş. Ömer pa - rayı getirmiş, Selmana vermiş. Bu odadaki karyolaya dilkkân sa- hipleri gibi misafizler, ve hemşeri - İleri de arasıra uzânır ve yatarlarmış Süleyman parayi aldıktan sonra oda. ya geçmiş ve banka kasalığı vazifesi. ni gören şiltenin üstüne uzanmış ve biraz yatmıştır. Kalktıktan sonra G- merle Süleyman, Şevket Kadıköyüne geçmişler, rakı içip eğlendikten sonra akşama dükkâna dönmüşler.. Dükkünda Süleyman #ancılandığını söyliyerek arka odaya çekilmiş. Şev- ket te Süleymanın yanına geçmiş, ©- kuyarak, üflüyerek ve koluna afsonlu ip bağlıyarak tedaviye çalışmızlar. Biraz sonra iyileşen Süleyman da gi. kip gitmiş. Bu arada Zeynel isminde bir arka. daşlarının da bu meşhur karyolada i$- tirahat ettiği anlaşılıyor. Birkaç gün sonra r ve Niyazi ortaklara pâra lâzım oluyor, şilteye müracaat ediyorlar. Fakat, çikinm İyerinde yeller estiğini görüyorlar, Ve İpararım Süleymanla Şevket ve Niyazi tarafından çalındığı kanaatiyle poli, #8 müracaat ediyorlar. Işte dün bu davanın muhskemxin& başlandı. Hâkim, Feyzulinh isminde bir şahit dinledi. Feyzulinh dedi ki — Ben bir gün Fatih parkında otu. ruyordum. « Süleymanla Şevket yı ma geldiler. Bir kenapede beraber 0. hüruyorduk. Sigara yekarken kib rit kutusu yere düştü, Süleyman eği- lerek aldı. Süleymanm arkasında w. Kitabı 11 -1 AN KURTARAN ADAM suçundan birer ay ceza yediler Sultanahmet sulh üçüncü ceza mah. | kemesi, dün, Alâettin ve Şerafettin| adli İki genci tevkif etmiştir. Bu i-! ki arkadaş, Alemdarda Çorlu med. resesinin avlusundaki kiremitleri ve medresenin kubbelerindeki kurgunları çalarak Alâellinin evine nakletinek . ten suçludurler. Polis te bunları cür, mü meşhut halinde yakalamıştır. Hükim Ihsan, suçlarını sabit görmüş, İikisimi de birer ay hapse mahküm et- miştir. | Hırsızlık | i | İki #evkif daha Dün müddetumumilik Burhan ve Hünamettir. adi: iki hırsızlık suçlusu tevkif ettirmiştir. Bunlar birkaç aydanberi 9 ev ve apartmandan bir.) İçok eşya çalmışlardır. Polis bunları, çaldıkları eşyadan bir kısmiyle bera. ber yakâlamıya muvaffak olmuştur. Bunlar bilkassa Vangel kızı Marika, nın, Haldenin, Şevketin, Haticenin, yenin, Alinin, Şükfünün ve Met- medğin evlerinde kiymetli eşya ve Ça- maşır çalınışlardır. Polisin son hat, ta İçinde yakaladığı mühim hırsızlar grubune bu suretle İki sabıkalı daha katılmiştir. İki Küçük Talebe Suçlu Karagümrükte 27 nci ilkmektep ta. besinden iki çocuk mektebin kurşun barularımı çaldıkları iddiasiyle dün meşhüt suçlar möddelumumiliğine ve. rilmişlerdir. Müddelumum! geç vakit mektep müdürünü çağirtarak dinle-| miştir, Çocuklar hakkında bugün ka, munt müamele yapılacak füctk Bir ur vard. Ben bundan şüp- | helendimi. Kendisine basâportunü sör- dum. Cebinden çikardr, gösterdi. Ben pasaportunu bir çıkın halinde afkâsı. ra Bağlanığ”Banıyardüm.* Kendisine dedim ki: “Arkandaki çikm nedir? Yoksa Süleymandan ağırdığınız para madir?” Süleyman rengi attı ve: — Evet, odur. Fakat bir defa in kâr etmiş bulundum. Aruk kendi. sine vermedim, dedi, Suçlular bunu inkâr ettiler, Muha. keme başka şahitlerin çağırılması i- gin talik edildi. - 37 de çıkıyor. hin belediyeden istediği cedvel henüz Forma fiatı 35 kuruş. Bu formanm kabındaki yerleri doldurarak gönderin gelmediği için muhakeme talik edil 4. 70 ; A , Ertesi sabah Yusuf daireye gider gitmez bir adacı: , “Yusuf Efendi, sizi kaymakam bey İstedi!" dedi. Genç adam odasına girince Hasip Efendi ona doğru koşarak: “Evlâdım. Bu herif seni arattı. Pek merak- tayız, çabuk gir çık ta bize haber ver. İnşallah mel'unün fena bir niyeti yoktur!” dedi. Yusufa bir fenalık yapılması ihtimali bile, bu İki ihliyarm kafalarında kaymakamın aleyhinde top - lanmıya başlıyan şüphelerin kuvvetienip kanaat ha- line gelmesine ve adamm kısaca “mel'un” diye ad- landırılmasna kifayet etmişti. Yusuf elindeki öğle yemeği çıkmmı masanın Üs- tüne bırakta. Önünü ilikleyip yanıbaşlarındaki o - daya gitti. Kaymakam bir milddet masanm üzerindeki kâ - gitarla meşgul olarak onun girdiğini farketmemiş göründü, sonra yavaşça başmı kaldırarak: “Sen misin?" dedi. İ Tekrar birkaç kâğıdı okuyup imzaladı ve bazı yerlerini değiştirdi. belki on dakika daha Yusufu bekletti ve birdenbire yerinden kalkarak ona doğru yürüdü, Yüzü hayırkah bir tebessümle gerilmişti. Yusuf bu tebessümden memnun olacağı yerde kork- tu, hattâ biraz da tiksindi. OBir İnsan başkasma, hattâ bir iyilik yapacak olsa bile bunu böyle bir tebesstimle evvelden haber vermiye hiç lüzum Yok- tu. Halbuki Yusuf karşısmdakinin kendisine ara» #rea fırlattığı kaçak ve ani bakışlardan asla iyi ma- nalar çıkarmıyordu. Öteki kaşlarını kaldırıp mühüm bir nutka başlı- yormuş gibi: “Bak evlâdım!” dedi, “Sen benim merhum sele- #imin damadısın. Pederin merhuma giyabi hürmet- lerim vardır. Emin ol! Seni de onun devlete bir emaneti sayarım. Baktım, tetkik ettim, bu kâtiplik i kuruş posta ile adresinize gönderilecektir. Taşradan almak is- tiyenler İstanbu! posta kutusu No, 408 yâ bedelini gönderirler. T-1.081 ei Gülmekten gözleriniz yaşaracak Kahkahadan duramıyacaksınız... Hazır olun! Çünki LOREL HARDİ YARIN AKŞAM İPEK na kadar Sinemasında YILMAYAN ADAM Büyük artisi en müthiş filmi aşk ihtiras dehşet, Kadın. ve erkek göhret para mücadelesi İ Cuma akşamı TÜRK Sinsmasında MEVLUT Kızılay Unkapanı Kamunundan: İkincikânunun 10 uncü Pazar gü. nü öğle zamandan sonra Unkapa- ni Elvanzade Camiinde Kıulay | İs- tanbul Mümesetti Merhum General Alinin ruhuna itanf olunmak üzere Mevlüd okunacaktır. Z1G Fransızca sözi Çocuk Esirgeme Kurumu ALDIRINIZ. Müsameresi Çocuk. Esirgeme Kurumu Eminö- nil ilçekolu tarafından Kinunusani. nin 12 inci salı günü akşamı Fran - #iz tiyatrosunda bir müsamere hazir lamışlardır. Programı şudur! 1 — Çocuk dansları 2 — Şehir Opereti (Lüküs Hayat) | 3 — Konservatuvar (muhtelif par-| çalar) 4 — Alaturka musiki (Bayan Mu SAA alâ) l Zum Naşit Tüm heyisi— (Gİ) mahkemesi) Sağır ve Dilsizler Kongresi B öiseri Sağır ve dilsiz ve körleri koruma | Cemiyetinden: | İ Kurumumuzun senelik Kongresi 10 Knunusani 937 Pazar günü saat 13 te vilâyet karşımda Kurum Mer DRAM KISM kezinde yapılacaktır. in akşai 1 — Kuruma kayıtlı Azalarm gel 00 meleri, SÜRTÜK 2 — Kuruma kayıtlı olmayıp ve nizamnamenin 9-10 uncu mideleri mucibince ihraç olan âzaların kendi- lerini cumartesi gününe kadar kay- dettirmeleri. Aksi takdirde intihal iştirak haklarmı kaybedeceklerdir. 3 «— Kongre genel başkanm riyâ- m MEMLEKET ROMANI işi sana göre değil.” Yusufun bu sözleri anlayıp kafasma yerleştirme. sini bekliyormuş gibi birkaç saniye sustu. Yusuf içinden: “Ulan, bizi Kapıdişarı edeceksin, lâfı One diye uzatıyorsun ?" dedi. Kaymakam tekrar söze başladı: “Bak oğlum, sağ elinde bir parmak noksan. Geç- miş olsun, Fakat bu vaziyette nekadar çalışsan gü- zel bir yazı sahibi olamazsın, Kh, senin memuriye- tnde de adamı gösteren yazıdır. Mutasarrıfa giden bir tahrirat evvelâ onun gözünü yazısı ile kamaştır- malıdır. Neyse... Duyduğuma göre sen biraz da ser- bent tabiatli imişsin. Ben sana tam gönlüne güre bir iş buldum.,, Kaymakam tekrar durdu. Karşısındakinin merak- la sözün arkasını beklediğini görüyor ve memnun bir gülüşle ona bekiyordu: “Anladın mı evlâdım, tam sana göre bir iş Sen hömen beş on kuruş tedarik edersin; elbet birkaç paranız vardır! Güzel bir at satın alırsın. Ben seni tahslldar yapacağım, #livari tahsildarı. Malmüdürü ile konuştum. Buradaki maaşmi vererek geni oraya geçireceğiz. Ayrica hayvanm için yem parası da ve- receğir. Köylerden devletin alacağını, vergisini tah- sil edeceksin. Fevkalâde iş! Öyle değil mi? Odada oturup sıkılmak yok.-At üstünde köyleri gez? Müt- Nil para da arttırırsm!,, , Yusuf biraz şaşkm bir tavırla başmı Kaymakam sözünü bitirince: “Siz nasıl büyurursanız öle olsun! dedi. sallıyordu. — 55 — 0 setinde olacaktır. a SABAHATTİN ALİ Kaymakam elini Yusufun omuzuna koyarak: “Baki kaymakam babandı, ben de ağaveyin sayı- Irim. Bir derdin olursa bana gel. Haydi bakalım, o- dana git te emarini bekle!,, dedi. z Yusuf çıktı. Kafası karmakarışık. Bu adamın kendisine bir fenalık yapacağını düşünerek içeri gir- miş, içerde bu kanaati büsbütün kuvvetlenmişti. Halbuki teklif edilen iş hiç te fena değildi. Ne tarafın dan düşünülürse düşünülşün, tahsildarlık herhalde bu Allahın belâsı tahrirat kâtipliğine terein edilirdi. Odada kendisini bekliyen Hasip efendi ie Nuri efendiys meseleyi anlattı, Onlar da bunda bir fena- Uk görmediler. Sadece: “Belki herif seni civarında bulundurmak istemi » yor. Nekadar olsa biraz tuhaf kaçacak. Fakat bul - duğu İş de hiç fena değil, Gençsin. Dayanıklısn. Karda kışta köyleri dolaşmak biraz güçtür amma, sına koymaz. Allah hayırlısı neyse öyle yapsın! dediler, Nuri Efendi: “Bu kaymakam sütü temiz bir mana benzeten amma, bu sefer bir iyi tarafıma rastgeldi herbalde!,, diyerek başı salladı. Yusuf eve dönerken avukat Hulüsi Bâye uğradı ve kaymakamın kendisine söylediği şeyleri anlattı. Hulüsi Beyin bu havadisten memnun olacağını tahmin etmisti, halbuki o sadece düşünceli düşünce- Yi basmı salladı, tıpkı Hasip ve Nuri efendiler gibi: “İnşallah hakkında hayırlı budur!,, dedi. Yusuf yemekten sonra Muazzeze yeni vazifesini min mi b and im kin eli Sn ii del Ak lan siki. nd Seddi Harikulâde sinema müsamaresi olarak b MELEK ve SAKARYA| : Telefon: Melek 40868 - Sakarya 41431 Büyük bir film. Su akşam SARAY Sinemasında ve “Unutma Beni, BENJAMİNO GİGLİ'nin en son ve en fevkalâde ŞEHİR FIYATROSU KULTUKLAR: 50. $u nuruş ŞEHİR TİYATROSU OPERET KISMI ÇOCUK HIRSIZLARI 10 kısımlık büyük kömedi filminde tatlı bir ecnebi diliyle, baştan s0- TÜRKÇE KONUŞUYORLAR o Mur LOY 7 NİN BU AKŞAM Sinemalarında ayni zamanda Seneâln en zengin - Pin nefis - en muhteşem şaheserlerin şaheseri FEL KRALI BİR SAN'AT ve DEHA'nm ABİDES? BUGÜNE KADAR GÖRÜLEN FİLMLERİN EN GÜZELİ ü ve bütün şarkılar orijinal İZDİHAMIN ÖNÜNE GEÇMEK İÇİN YERLERİNİZ! ERKENDEN lisandadır. Fevkalâde Bir konser... Bir opera... Dünyanın en büyük tonoru ils "Ave Maria, nın kahramanı temsili olan DETiM SENSİN Du Bist mein Giueek) ( filmi büyük bir sinema zaferi olacaktır. Mevzuu güze, w—.. fea ve mizanseni muhteşem olan 'bu şaheserin her sahne#i unutulma izler birakacaktır. İlâveten: FOX JURNAL bütün son dünya hava- takdim edilecektir. © Bugünden itibaren ÇÖLDE BİR Pr iL | U Not — Piyango ve şan için bu Filmdeki en güzel şarkının notası dl Biyanlara bediyeten | N t « Ge r 1 | a YILDIZLAR | « N ik ti m m ni ti we "e e you sö 8 Eser TÜRK GENCİ İğ 4 * ye MİYİM Bu akşam 20.30 da Ak LÜKÜS HAYAT, FERAH SİNEMADA ki na e pa EĞİ O söylediği zaman genç kadının ilk sözü, mahzun bİTĞ em tavıris başmı yana eğip dudaklarını büzerek: İde “İyi amma, Yusuf, sen köylere gidip günlerce KA“E bil hrsan ben burada ne yaparım ?,, demek oldu. hâl O zaman Yusufun da çehresi değişti; birdenbire & tal; düşünceli bir hal aldı. Bu cihet onun da aklına gel *& yap memişti, Şimdi buna heyret ediyordu: Nasıl olmu mm ta bunu biç düşünmemişti? Bani Birdenbire aklıma babasının bir JAf: geldi; Kızılba$? Köyünde Yusuf, Ayvalıkta arabacılık yapmakiğ 1. bahsederken Salâhaddin Bey: Son çalışmıya gider “İğ *İ #en karın ne yapar? Demişti. İşte şimdi Yusuf ça“ Vi lışmıya gidecek ve karısı yalnız kalacaktı. Acı sÖĞ fi gülerek: “Keşki yalnız kalsa!,, diye mırıldandı. KöYYE sm lere gidip belki de haftalarca evden uzaklaşınca ve | yısı Şahinde İle beraber kalacaktı. Bunun Muas#İğ mas için yalnızlıktan bile feci olduğunu Yusuf gayet İYİÜ yan anlıyordu. B karş Muazzez yavaş hir sesle: ““Yusufçuğum!,, dedi, “Artık keyfimizin istediği göst ni yapamıyacağımızı biliyorum. Fakat senden böy” gilte ikide birde ayrılıvermek te hoş değil. Sen de bilirse” ennem beni rahat bırakmıysı sanlara beni zorla götürecek, evi onlarla doldura: Sen kendisine bir şey söyleme! Nasıl olsa o bildiği Bi okur... Bari evde dirıltı olmasın. Ben onunla çıkmıya çalışırım; yalnız çok sıkılacağım. Bak, diden bir tuhaf oldum, Canım yukarı kata, di gitmek İstemiyor. Sanki sen yokmuşsun da Orf? seni arıyacakmişım gibi oluyorum. Ah yarabbi. fena şey1...., Genç kadınm gözleri yaşardı. Yusuf Kundu, sonra karar vermiş bir tavırla: “Üzülme canım!,, deği. Kaymakam git deği yorla gönderecek değil ya! Hükümet işinden Gö FI (Arkası var) derr ik, hiç sevmediğim 28 vaff yar tekli stih. acı act YÜ İken Babil siyas ke d e A