ediyor ki, siz de şağı yukarı dolaşıyordu. Hakon ile karşılaşınca sordu: — Hancı Sucnou sizin burada tu- tulan Türk korsanını tanıdığının söyledi. Doğru mudur? Onun için mi geldiniz? — Evet... Tanırım... Onu buraya | ben yolladım. — Nasıl tanıştınız? Sise iyilik yaptığı, İngiliz korsanlarının elle - rinden karınızla çocuklarmızi kur - tardığı da doğru mudur? — Evet... Hepsi doğrudur. Haya- tımızı ona borçluyuz, O, fena bir a- — Iyi ama bu adam buraya geldi- ğI zaman kendisini gemisi batarak kurtulan bir Ispanyol tayfası olarak tanıtmış. Türk olduğunu saklamış. Buna ne dersiniz? — Türk olduğunu benden Sakla - madı. Hattâ geçenlerde buraya ge- len Türk gemisinin tayfalarından olduğunu, fakat kaptanlarile bir iş- ten ötürü kavga ettiğinden hapsedi)- diğini, bunun üzerine kaçtığını söy- ledi. İzlandalı bir kızı sevmiş. Onu arıyacaktı. Buraya onun İçin gel - Hakon'un gözleri merakla açıldı ve mühim bir ip ucu yakalıyan a - damlar gibi yüzünde büyük bir se - vinç görülmedi. — Bir kız mı? Adı ne imiş? — Adını bilmiyormuş. Fakat gö - mış bulunuyorsunuz! ,, Vali düşünceliydi ve odasında a- — Yüzün ; Kadircan Kojı — — “Gördünüzmü? Bu vak'a ispat bizim gibi aldan- disini Ispanyol/imiş gibi tanıtarak şehrimize gelen ve burada yakalanan diren her kim ise kendisini tanıtsın, yarın mahkemeye gelsin. Hükümet ona büyük bir mükâfat verecektir... Fakat ne o akşam ne de ertesi gün hiç kimse çıkıp ta: — O mektubu ben yazdım. Demedi. Eğer Dertli Hasan henüz muha - #sarada iken kendisinin Türk olduğu nu açıkça söylememiş olsaydı hancı Suenou valiye gönderildiği söylenen mektubun uydurma olduğunu söyli- yecekti, Çünkü bu mektubu sahiden birisi yollamış olaydı, meydana çık - maması için bir sebep yoktu. Kendi kendine soruyordu: — Fakat madam ki, uydurma de- Zildir, yazan adam niçin meydana çıkmıyor? ” O gün öğleyin ve akşam, hancı Su enou, kızı İle birlikte Dertli Hasana yemek götürmüşler, rahatı için nelâ zımsa yapmışlardı. Margrit bu yaban cı delikanlıya karşı derin bir sevgi gösteriyor, babasma; — Ona bir fenalık yaparlar diye o kadar korkuyorum ki... Yapmaz - lar, değil mi? diye tekrar tekrar 80- rTuyordu. Dertli Hasanla gözgöze gelince kı- zarıyor, başmı eğiyordu. Hasan bu sevimli ve güzel kızı be rürse tanırmış. Kız da onu seviyor « muş. Onu bulunca annesine babası- na söyliyecek ve eğer evlenmeye ra- zı olursa burada bile kalacaktı. 'Hakon, yeniden ve zaferle gülüm- sedi: — Bu kızı nerede görmüş?.. — O kadar uzun uzun könuşma - — Gördünüz mü ?'Siz de'biğim gi- bi aldanmış bulunuyorsunuz? Siz © den bir Türk olduğunu gizlememiş, fakat burada kendisini bir İspanyol gibi göstermiş. Size kızın da kendisi- ni sevdiğini söylemiş, Halbuki admı söylemekten de çekinmiş... Biz bun- larm hepsini öğrendik. O genç kız da aramızdadır ve bu Türk korsanı o genç kızı kaçırmak için buraya gel. miştir. Fakat Allah bize yardımcı gi- muş, buna vakit bırakmamıştır. Bize mektup yazarak haber veren adamı da elbet bulacağır. O zaman her şey daha iyi anlaşılacak. Yarın Sabah muhakeme başlıyor. Bu ada- mam suçsuz olmadığını, burada çok fena şeyler tasarladığını, fakat o mektubu gönderen adsmm buna en- gel olduğunu siz de anladmiz Sını - rım. Şimdi gidiniz. Yarın. görüşü - rüz, Hakon, durgundü. Hasanm büsbütün suçsuz olduğu» nu iddia edemiyordu. Vali ona yalan söyliyecek değildi ya... Fakat buna rağmen Hasana bir fe Balık gelmesine de bir türlü razı ola- hu, iy rel var. Fakat onun bu küçük suçlarmı affetmekle bana ve bizim kasabamıza yaptığı büyük iyi- liğe karsılık vermiş olacağız. Bunu esirgememenizi rica ederim. — Orası mahkemenin bileceği şey dir. Hakon hana döndü: Bunları anlat tı. Suenou arkadaşı gibi çabuk yıl - madı. Hattâ vali hakkmda: — Türk korsanları şehrin önüne geldiği zaman valinin nasıl korktu - ğunu biliyoruz. Ve unutmadık. Şim- di bir Türkü ele geçirdim diye bütün acıyı ondan çıkarmak istiyor. Böyle. likle halka karşı “iş yaptım.,, diye ö- Vünecek. Tabansız herif.. Az daha bu korkaklığı yüzünden şehri de a » teşe verecekti. ; Diye söylendi durdu. İ O akşam şehrin sokaklarda iki Askerle bir dellâl dolaştı. “Heeceyyyy! Duymadık, işitme - lk demeyin. Danimarkanm büyük Kral Dördüncü Kristiyan adına İz - rın işlerini yapan vali Hol - suna dokundu: Zenmiyor değildi. Fakat beğenmek başka sevmek başkadır. O şimdi yal- nız sari kızı seviyordu. Bir aralık hancıya sordu: — Mahkemeye kimler gelecek? ger Rozenkrans size bildiriyor: Ken- Türk korsanmı mektupla valiye bil » Arnavutköyünde bir motör battı İçindekileri, etraftan yetişenler kurtardı batmıştır. Hüseyin kaptanın idare - #indeki Sür'at motörü Arnavutkö - yünde Akmtı burnuna geldiği vakit tekne delinmiş, sür'atle su alârak a- kıntının da tesiriyle motör batmıştır. Motördekiler etraftan imdat iste - mişler sahilden sandalla yetişen po- Wisler, Hüseyin kaptanı ve tayfalarmı ölümden kurtarmışlardır Zavalir adam! Çengelköyünde Yenimahallede o turan 60 yaşlarında Onnik bahçesin- de dolaşırken kuyuya düşmüştür. On. nik kuyuya düşerken başı taşlara Şarparak parçalanmış ve adam kuyu- dân ölü olarak çıkarılmıştır, Şarap kaçakçılığı imroz adasında Eleni ve Eranya- nm evlerinde 140 kilo kaçak şarap bulunmuştur. Eleni ve Evranya hak- kında tahkikat yapılmaktadır . Hamallar işindeki yolsuzluk Hamallar işindeki idari yolsuzluk tahkikatı belediye müfettişleri tara- fmdan tamamlanarak mesuller tesbit edilmiştir. Hamal tayini, hamal hisselerinin taksimi gibi sulistimale ait kısmın tahkikatı da yakında bitirilecektir. Birinciteşrin 036 çağrılması; Sağ- lam ve askerliğini yapmamış erlere: İ — Bir buçuk #eneliklerden piya. de smıfı 316 dan 327 (dahil) doğum- alar , 2 — İki seneliklerden süvari, Top- çu, Muhabere, İstihkâm, Demiryol, Nakliye, Hava smıfı 316 - 330 doğum- lular . Suenou birer birer isimleri say- dıkça: Başka... Başka kim var? Diye sorgularma devam ediyordu. Fakat hancı bir türlü Estrit'in a- dımı söylemiyordu. Hasan o geceyi merakla geçirdi ve pek az uyuyabildi. Sabah erkenden vali konağınm et rafma gene büyük bir kalabalık top lanmıştı. Muhakemelerin açık ve herkesin önünde yapılması âdetti. Halbuki Dertli Hasanım muhakemesine gele- cek olanlar pek çok olduğundan hiç bir binaya sığmalarına imkân yok - tu, Bunun için parlâmento toplantı- ları ve seçimler gibi bu işin de kırda yapılmasından başka çare bulunama miştı. Kasabanm dışarısında küçük bir dere vardı. Bu derenin bir tarafı bir tepeye dayarıyor, diğer tarafı ise beş altı yüz kulaç uzadıktan sonra kayalar yükseliyordu. Vali işte bu kayalığın önüne tah - tadan yüksek bir yer yapmıştı. Ora- yea hâkimle valinin, âzalarm ve şa - hitlerin oturmaları için, kaba tah- tadan iskemleler konulmuştu. Vali konağının. önüne biriken halk- tan başka bu meydanlığı da sabah er kenden büyük bir kalabalık doldur. maya başlamıştı. Güneş üç dört miz rak boyu yükseldiği zaman hiç ol - mazsa beş altı bin kişi toplanmış bu- lunüyordu. İzlândada muhakemeler pek seyrek olduğu ve kısa sürdüğü için herkes merak ederler, giderler « di. Bir defada her şey anlaşılır, ka- 3 — Jandarma smıfı 316 - 331 (da- hil) doğumlular . via Deniz smufı 346 «331 ( dahil) doğumlular . ” Bir buçuk ve iki seneliklerin top - lanma günü 21 - Birinsiteşrin- 938 o- İlup bugünde sevkolmak üzere şube ye geleceklerdir. Bedel vereceklerin bedelleri de 20 » Birinciteşrin - 986 günü akşamma kadar kabul edilece - ğinden bugünün geçirilmemesi. Deniz sınıfından olan erlerin top - lanma günü 13 Birinciteşrin 938 olup bu smıftan olan erlerden bedel vere cekler 12 Birinciteşrin 936 günü ak- samma kadar bedellerini verebilir - ler. Jandarma smıfmdan olan erlerin ise toplanma günü 20 Birinciteşrin 636 olup bu smıftan olup ta bedel vereceklerin de 19 Birinelteşrin 98 akşamma kadar bedelleri kabul edile- cektir . » Beşiktaş Askerlik Şubesinden: Aşağıda doğum itibariyle 1936 Teş rin celbinde sevke tâbi eratın şimdi - den hazır bulunmaları Şubeye müra- Gaat tarihi ayrıca bildirilecektir. Dün Arnavutköyünde bir motör leri saat 14,30 da verilecektir , lerin çağırı kartları doğruca mektep, direktörlerine gönderilecektir . Sergi hazırlığı Eşyalardan ilk parti dün gönderildi <. kârlar eserlerini Ticaret Gönderilen eşyalardan ilk partisi dün akşam Ankaraya gönderilmiştir. Bu. gün gönderilecek ikinci parti arasm. da tahnit edilmiş muhtelif kuş kol - leksiyonu vardır. Bunlar çok güzel - dir. Ticari ıstılahlar Beynelmilel Ticaret Odaları komi - tesi Türkiye şubesi tarafından ticari ıstılâhlar hakkında bir eser vücuda getirilmiştir. Bu eser, ticari Satışta satıcı ve alıcının hak ve vecibeleri hakkımdaki tesmülleri ihtiva etmek. tedir. Kurtuluş Bayramı hazırlığı 6 Tegrinievvel İstanbulun Kurtuluş Bayramı için ciheti askeriye bir program ( hazırlıyarak © belediyeye göndermistir. Bunda kurtuluş bayra- mına iştirak edecek kıt'atın isimleri vardır. Proğram belediyenin progra. miyle karşılaştırılarak kat'i şeklini a- lacaktır —i Beyoğlu Halkevinde haftalık temsiller Beyoğlu Halkevinden: Evimiz gösterit şubesi bu yıl her hafta, aşağıda gösterildiği gibi üç temsil verecektir . Birinci temsil, İstanbuldaki orta, lise ve yüksek mektepleri öğretmen. lerine ve talebesine mahsus olmak ü- zere Cumartesi günleri saat 14 de ve. rilecektir . İkinci temsil, halka mahsus olmak üzere, Cumartesi günleri saat 21 de verilecektir . Üçüneli temsil, Halkevleri üyele - rine mahsus olmak üzere, pazar gün- Mekteplere mahsus birinci temsil. |, Halka ve Halkevleri Üyelerine mah sue ikinci ve üçüncü temsillerin çağrı! kartlari cuma ve cumartesi günleri evimiz direktörlüğünden almacaktır , Eminönü Halkevinden ; 2-10. 986 cuma günü saat (17,30) da evimizin Cağaloğlu merkez salo - nunda Bay Turhan Tansel, Montre muahedesi münasebetiyle Çanakkale. de yapılan törende edindiği intrbaları konferans halinde anlatacaktır , Bu konferansa bütün vatandaşlar Belebilir Sişli Halkevinden: Fransızca, İngilizce ve Almanca derslerine başlanmıştır. İsteklilerin Nişantaşı Rumeli caddesindeki Halk- evimize gelerek kaydedilmeleri. mma e YENİ NEŞRİYAT MR YENİ ADAM »r: İsmail Hakkı, Gençli - Zin yerleri Halkevleridir. Kısa tetkik. ler. A, Aykırın mektubu. İ. H. Kadn 1—bBir buçuk senelik 316 - 317 dahil erat , 2 — İki senelik 316 - 330 dahil e rat, dahil erat. rar verilirdi, Yirmi kişilik bir müfreze Dertli Hasanın bulunduğu yerin kapisına geldi. Bir zabit ona: — Haydi kalkınız! Gidiyoruz. Dedi, Hasan zaten bu emri bekliyor - du. Hemen doğruldu ve yürüdü, Ka- pıda hancı ile karşılaştı. — Hiç merak etmeyiniz, kurtula - <aksmız. Diyordu. Sucnou daha söyliyecekti. Hattâ dün olduğu gibi onunla kol kola yü- rüyecekti. Fakat zabit hancınm omu — Artık ayrılmız. nelik sergisi dün açılmıştır. Sergide dg sınıfın eserleri teşhir edilmiştir. Türk kadmları biçki yurdunun se- dipli (Arkasr var) 124 senelik eski bir yurt olan bu kıy- ve Erkek davası, Ulak, Bitaraflık Bedri sergisi, Fevzi, Menfur çocuklar, Dil devrimi, Dr. İzzettin Şadan, tereddi edebiyatı, İsmail Hakkı, Hayatım, 3 — Jandarma ve deniz 316 - 331) memleket, diş sosyete, ilim, teknik san'at haberleri ve resimler , “Türk Kadınları B metli milesseseden bu sene 30 talebe dilen eserler cidden güzeldin. i Rahmi, Yarım asırlık resim e a içki Yurdunda 29 Teşrinievvel Cumhuriyet Bay. ramında Ankarada açılacak olan el. işleri sergisine İştirak edecek san'at. Odasındaki büroya göndermeğe başlamışlardır. yük araba öyle bir şekilde saklanmış du. duğu arabayı diğer büyük arabanın tam yanına kadar götürüyor. Yer - erken ayaklarmın çamur olmasını bile istemiyor., No. 62 Ni iŞ Yazan: Stephan ZWEIG adamdan bu Sevgili kralın biç gürültü etmeden yatmağ zırlanıyor. Bileğine ein Si Yanından sarkan İpi bermu yor, ri Smda gecelik entarisi, Iamış olduğu elbiselerle rada giyindikten sonra izlerden geçerek sokak rıyor. Bütün aile efra, Mış olduğu araba; Çoluk çocuk herki onu bekliyorlar, iniyor, ya kadar geliyor es heyecan içindi yor ve atları sirmeğe lari bekliyen büyük 2 varmak için bütün Paris şeh ©e vakti dölaşmak lâzım... dalma buralardan, bu yollara, miştir, Fakat hiçbir zaman kı raba kullanarak de; Sokaklar karşısın dıyor. On. rini ge. lan geç; tendisi a. li boş yere dolaşıyor. Sonra büyük arabanm bütün hazırlıkların bitmediğini anlamak için de muay - yen bir yerden geçmek İstiyor. Bu Suretle de iki saat vakit kaybediyor. İşte bu kaybolan saatlerdir ki bü. tün felâkete sebep olmuştur . Bir müddet zaman da arabayı a- ramakla geçiyor. Bu dört satir bü - ti ki gece karanlığında görünmüyor. Fersen kral ve ailesinin binmiş ol. er çok çamur olduğu için İnip bi- Nihayet sabahın iki buçuğunda yola çikabiliyorlar, Yarım saatlik bir yoldan: sonra Bovdye varıyorlar, O. rada Yeni atlar koşulacak, yorgun hayvanlar değiştirilecek ve asıl yo la başlıyacaklar. Fakat ayrılık zamani da gelmiştir. Mari Antuanet yegâne sevdiği ve itimat ettiği adamdan burada ayrı. lacaktır, Kral Fersenin onlarla gel- mesini istemiyor. Sebebi malim de- Zil. Fakat münasip görmüyor. Belki yanındakilere karşı karısının sevdi - Bi adamm hep beraber bulunmasını istemiyor. Belki de Fersen'in de on- larla beraber tehlikede olmasını ar. zu etmiyor. Kral ve ailesi emniyette olduktan ve bir yere yerleştikten sonra Fersen gelip onları bulacak - Gr. Buna karar veriyorlar. Şafak sö- kerken Fersen atına biniyor. Son bir defa arabadaki sevgilisine yaklaşa - rak yüksek sesle: — Allaha ısmarladık, Madam De Korft!! diyor. Yeni koşulmüş zinde atlar arabayı bözuk kaldırımlar üzerinde sürüklü- i | loma. almıştır. Sergide teğhir &- yor. ea le Herkesin keyfi yerinde. Kral her) i'Düp, İri si zaman olduğu gibi neş'eli. Çocuklar 982, 954 uykudan uyanmişlar. İçlerinde yal- 7 mız kraliçe neş'esiz. Kral ve ailesi kendisini bu küçücük arabtda sa - rayda olduğundan daha serbest his- #ediyor. Etrafımda yüzlerce hassa âskeri kapıda nöbetçiler yok. Biraz sonra On Altıncı Laâi'yi hiç terketmiyen en sadık dostu ken- disini gösteriyor; Bu dost, kralm) Stokhelm iştahasıdır. Herhangi bir yerde ve) Madrif herhangi bir şekilde daima kendisi. Esham jDİ hissettiren kuvvetli bir işlaha. |” pe Ban Paketler açılıyor, gümüş tabaklar) *, <9 N kim içinde yemekler hazırlanıyor. 78 “| ardeşg , Hami »Z vuk kemikleri ve boş şişeler araba) ||, © ©; io 2365 nin penceresinden atılmağa Başlıyor. | Şirketi Havriye m Çocuklar bu umulmaz seyahatten | Bomost Nektar mo pek memmnundurlar. Kraliçe yanım.) girte, 1278 dakilerle konuşuyor, kral da hiç) MerkerBaska, m görmediği: köylerden geçerken etra.| Şem lez mi fma bakıyor ve memleketini öğreni. mesi 3,60 yor. Misir tahvilleri Önüne açtığı bir haritaya baka .|—,.. ———— rak bulundukları mevkii tesbit eği.) 1903 i 102 İyor. Sabahın altımda vardıkla,,| 191 TM 56 ei köyde gene yorgun atlar değişiyor. Tahvilâr Yenileri koşuluyor. Orada da kim. Bibtam $e pasaportlarını sormuyor, An ” arızasız olarak Chalons Yi rek “von kesik is geçerlerse korku kalmıyacak. Yol). - Mümessil e da genç Duc de Cholseul birkaç atı | TD 4340 MARI ANTUVANE ROMONRL Mari Antuanet yegâne Sevd Uyanmaması için yatağı tat sarı. ve uykuya dalıyor. Diğer taraf- ba kire lela On Altıner Lül a-) ratını alıyor. Paristen bir Pa di adar çıplak ayak, arka-| ince herkee (öğe havalari veye elinde hazır. | O bomboş deh. kapısına va. dının toplan - «Fersen herşeyin tamam olduğunu görünce hemen arabacı yerine ati; arabasına, Fersen gil. Karma karışık da kalmca şaşır . yor. Yolunu kaybediyor ve bir hay. bitip Çeviren: Ressoh 4. B. yaLmyay iği ada ayrılacaktır muhafız ile beraber kralı bekhiyor. Nihayet öğleden Sonra sant dört, te Chalons'a varıyorlâr. Hiçbir cena esslis ve merak ile birkaç kİ$İ ara lardan © sorar, mektup Veya var mı diye merek ederdi. p, banm hususi olduğunu biraz, farkettiler ve seyahat eden iy, rm kim olduğunu mersk etmiye başladılar. Arabanm. pek Süsü Yepyeni olduğunu görün İçinde; Jlerin de zengin ve kibar Oldu. bülmettiler. © Onlarla KöRüymy İ kim olduklarını anlamak İstagı, Bu sicak yaz. gününde bü kağar uzun bir seyahatten sonra edep,” rabadan inmiyorlardı? Neden biye bardak Şarap içip biraz gezismiy,,. lardı? Ayakları da mr ? Uşakları da efendileri kadar Sükg. li ve mağrurdu? Ne garip İnsanla, di bunlar! Kulaktan kulağa fs, damıya başladılar. Nihayet, biraz sonra araba hane ket etti, gittiler, Fakat nasıl olduğ © Kim söyledi? Ne oldu? Orası Man Him değil, Bütün Chalons şehri ya Frm saat sonra kralın oradan geçti” Zini öğrenmişti, Kral ve ailesi bundan haberdar değillerdi. Yorgun olmalarma rağ: men vaziyetten memnumdular, Ge lecek istasiyonda Cholseyl aski rile beraber onları bekliyecekti Lik ondan sonya saklanmıya bi kalmıyacaktı. Arkalarında kuvveti olduktan sonra serbestçe s0 yahat edeceklerdi Fakat oraya yaklaş tıkları halde hiçbir döst askere rast © © gelmiyorlardı. “Merak etmiye bağlar © dilar.,, Güneş betmak üzereydi. Akp şam olmuştu. Ufukta ne Cholmeyl, ne de askerleri vardı. Nihayet bi. Tâz Sonra bir tek asker göründü. Bu mina onları karşılamağa geliyor. u. Yanlarına yaklaştığı dular; il , Paket bU ara sonra sanlı e SN — Choliseul nerede? — Gitti, — Ya askerler? — Bir tek asker Bittiler, kalmadı, hepa (Arkası var)'