ADIMIZı ANDIMIZDIR 2 İLK TEŞRİN 1936 CUMA Son haberler üçüncü sayfamızdadır PST — HER YERDE 5 KURUŞ ON YEDİNCİ YIL. NO: 54541 MEŞHUD CÜRÜMLER —-KANUNU Dün tatbik mev için adliye ve za bıta küne girmiş olan kanun tedbirler aldı Müddei U Haai * Başbetke YUĞGOSLA VYA'DAN... Sonuncu mektub a —0 Falih Rıfkı ATAY Belgrad'dan ayrılırken, muhte- rem Başvekil seyahat programımızı dinledikten sonra: — Bosna şimen- —. Herseknovi ile S::yevo uı:.ı;e daki yolun büyük : "kııınnll e tana kadar yüze yakın tüneli olan hattm ©o sıkımtısını — duy- madık. Tren, bizim bildiğimiz Bos- na - Herseğin dik ve sarp dağlarını dolaşarak, aksam karanlığına kıdı'r indi, çıktı. Sabah erken Saray şehri- ne vardık. ğ Meselâ Bursa şehrini, olduğu gi- bi, eski çarşıları, camileri, şı::îvın- ları, kaldırımlı yokusları, cunbalı ev- leri ile Viyananın bir mahallesine yapıştırmız. Yarım asırdan fazla A- vusturya idaresinde kaldıktan sonra, üslüman kısmı karakterini ğ betmemiştir. Altmış yetmiş ::;çn ıı:ıü,f'uı ımmîlı 32 bin fes, nüfu- sun dahi ne kadar az dağılmıs oldu- Hunü gösterir. Burada bana bir bos- nalınm verdiği rakamı zikretmeli- yim: Avusturya istilâsından sonra yarım milvon müslüman bosnalıdan iki yüz bini Türkiyeye hicret et- miştir. Bunlardan yalnız 30 bin ka- dar nüfus kaldığı tahmin olunuyor. Halbuki vatanlarındda kalan 300 bin müslüman. simdi iki misilden fazla artmıstır. Osmanlı idaresinin muha- cirlik faciası düsünülürse, buna hay- ret etmemek İâzım gelir. i Yeni Yugoslavya kahinesindeki #ki müslüman nazırın, Mehmed Spı.- ho ile Şevki Behmen'in kı.rdeşlel'l, bulundular. Öğle yemeğ_ml 1600 çıkaran i8- a bri ıd: 'Tepeler üstünde hic kullanılmasına lüzum kalmayan istihkâmları buradan seyrediyoruz. Yugosalvya idaresi, aynı yolu, tu- gü aa lerdu. Avusturya Uzaktan minareler, kışlaları, bir de arab üslübunda bele- diye binası göze çarpıyor. Bir az ön- ce dolaatığımız belediverin. çeltkii Ve bütün şehrin sevdiği reisi, lıır çay akıyor. Çayın üstünde könrüler var. Avusturya Veliahdı, Iı_ele__&y.e've gelirken, arabasma ikinci lnoprude bomba atılmıstı. Yoluna devam eli Ve gene müslüman olan o zaman belediye reisine: “— Beni alkışlar yörine bombalarla mt k_m:ıılıyomı- nuz?,, diye çıkıştı. Kendisine baska komnlocular olmak ihtimalinden bah- sedilerek, doğruca oturacağı saraya Bgitmesini rica edivorlardı. Dmleme- di, yaralı yaverini görmek üzere Beri döndü; birinci köprüden iç s0- kağa sanması İâzımdı. Araha, kala- balık içinde yol bulabilmek için bir müddet durdu. İste © ımıd_ı yaya İml- mda bulunan Prençip, Ab:'lul- hamidin lehine olan bu I_ahzaı te- vakkutf'tan istifade etti: cı'hfuf har- ateşledi! Binalardan birinin de varmda küçük bir plak, zamanımı- zm belki en büyük tarihi — vakasını birkaç satırla hatırlatıyor! Eski çarşıyı dolaştık. Ne kadar € Sonu $ inci sayfada ) mumi B. Baha Arıkan'ın söyledikleri Adliye hayatımızda, getirdiği eni hükümler ve şel;u'ller dolayı- siyle hususi bir ehemiyet taşıyan meşhud cürümler kanunu duı"ıde_n itibaren tatbik mevkiine girmiş bulunmaktadır. Kanunun hüküm- leri ve tatbik şekilleri hnhkır!ıîlfı kendisinden malümat rica ettiği- miz Cumuriyet Müddei Umumisi B. Baha Arıkan bize şunları söy- lemiştir : j “«— Meşhud cürümler kanununun esas gıyesi-işlenmiş veya işlcmr:ckıe bu- lunmuş olan suçları derhal tecziye et- mek ve böylelikle bu suçların 'ce_nşıycı hayatında husule getirdiği tesiri izale etmektir. y Meshud cürüm nedir? Meşhud cürmün ne olduğu ceza u- kanununun — 127 a tarif e- cürüm sulü mahkemeleri inci maddesinin son fıkrasınd dilmiştir. Buna göre meşhud dört hali ihtiva etmektedir. Evvelâ asıl meşhud suç İ olan suçtur, Bir şahsiın diğer şahsi so- kakta yaralarken görülmesi gibi.. Kanunun. tarifinde diğer haller de göz önüne alınmıştır ; ikinci halde suç- lu, suç işlerken görülmüş değildir. Ya suçtan zarar gören veyahüd suç işlenir- ken görülüp de failin kaçması yüzün- den yakalanmıyan suçlunun peşinden koşularak yakalanması halidir. şlenmekte Üçüncü hl: suç işlenmiştir. — suçlu kaçmıştır, fakat suçlunun üzerinde su: çu işlediğine dair emareler, deliller mevcuttur. Meselâ bir hırsızın çalmış loduğu eşya ile beraber, bu eşyayı sa- tarken ve yahud başkasına verirken ya- kalanması gibi.. Kanun bu hali de meş- hud cürmün muhtevası dahiline sok- maktadır. (Sonu 3, üncü sayfada) Takımımız 9-1 mağlub Kiyef, 30 (A. A.) — 'Türk fudbol takımı Kiyef'te Kiyef takımı ile yaptı- ğı maçta bir, doküz mağlüb olmuştur. * Geç geldiği için bügünkü nüshamı- za koyduğumuz ve bahsettiği 1 - 9 far- (Sonu 5. inci sayfada) 2 Birinci teşrin On üç sene evel bugün İtilâf orduları İstanbuldan çekilmişlerdi Bugün, birinci teşrinin i- kinci günü, Atatürk Türkiye- sinin şerel tarihine geçmiş sa- yılı günlerden biridir. 1923 yı- lt birinci teşrininin ikinci gü- nü İstanbulu yıllarca küküm- leri altında tutmuş olan itilâf orduları, boğaz kıyılarında türk bayrağını selâmlıyarı ak gemilerine binmiş ve bir daha düşmanca dönmemek üzere çekilip gitmişlerdi. Bugün bu şerefli günün on üçüncü yıldönümünü kut- luyoruz. Dünyanın en kudretli or- dularını İstanbuldan uzaklaş- tıran bir zaferin bu seneki yıl- dönümüne Montrö zaferinin daha gönlümüzde pek taze ve sıcak yaşayan heyecan ve se- vinci de ayrı bir renk katmak- tadır. AARARASAANAAAARAARRAAAAANADA Başbakanımız şehrimizi şereflendirdi Kayseri, 1 (ALA.) — Başvekil İs- met İnönü Adanadan bu sabah şehrimi- ze gelmiştir. Başbakan kombinalarda incel bulunduktan sanra Ankaraya hareket etmiştir. Â e. * Ankara, 1 (AA.) < Başvekil İsmet İnönü saat 21.30 da Kayseridetn Ankaraya gelmiş ve istas- yonda bakanlar, bir çok mebuslar ve yüksek devlet memurları tarafından karşılanmıştır. Başbakanımızın Lon- dra yolculuğu hakkında alman ajansının bir haberi Berlin, 1 (A-A.) — D.N.B, Royter Ajansına atfen şu haberi veriyor : 'Türkiye başvekili İsmet İnönünün ingiliz hükümetinin daveti üzerine son- baharda Londraya geleceği hakkında- ki şayialar tamamen asılsızdır. Halen iki memleketi alakadar eden pek az me- sele vardır. Zira doğü Akdenizine a- id bir pakt akdi hakkındaki görüşmeler şimdilik derpiş edilmemektedir, Şehrimiz deki ilk ve orta mektepler diln açılmıştır. Resimlerimiz, yavrularımızın, bu ders yılının ilk gününde mekteplerine nasıl neşe ve sevinç içinde koştuk Tarını gösteriyor FRANK | ve Dr. ŞAHT Alman ekonomi bakanı; alınan tedbir- ler_ıvn para vaziyetindeki emniyetsiz- liği pek az değiştirdiğini söyliyor Fransız senası para kanununu kabul etti 1914 1928 1936 + Dr. Şaht ve frangın 1914, 1928 ve 1936 aa kıymetinden ne kadar kaybettiğini gösterir kroki Berlin, 1 ÇA.A.) — Rayişbank moers kez komitesinin bugünkü toplantısında direktör Şaht aşağıdaki bayanatta bu- lunmuştur: — Paris, Londra ve Vaşington hükü metleri tarafından fransiz franğının kıya — metten düşürülmesi hakkında neşredilei tebliği fransız hükümeti Almanyaya 27 eylülde vermiştir. Fransız hükümeti bilhassa mezkür tebliğin beşinci fıkrası üzerine Alman« yanm dikkatini çekmektedir. Bu, fıkra« da mezkür tebliğde siyasetin tatbikinde diğer devletlerin de iş birliği istenmek- tedir. Gerek bu cihet, gerek franğın kıya metten düşürülmesinin milletlerarası &- koönomi ve para münasebetinde yapaca- ğr büyük tesirler bizi alman kamoyuna şunu bildirmeye sevkeder ki, üç devletim sulhu korumak, ve milletlerarası ekconos mik münasebetlerde intizamın yeniden kurulmasına dünya refahının inkişafını istihdaf eden bir siyaset takibine ve mil- letlerin hayat seviyesini islâh etmeye ya. rayacak şartların doğmasını kolaylaştıre. mak fikrnde oldukları hakkındaki beya« natların Hitlerin alman hükümeti adına bir çok defalar bütün dünya karşısı izhar ettiği arzulara tamamen uymakta- dır. % Bu hususta, ekonomik iş birliği haka kında Rayiştağgda 21 mayıs 1935 de söye Tenen nutuk ile 31 mart 1936 da almani — hükümetinin mufassal bir sulh plânme müuhtevi olarak gönderdiği siyasi nota-- yı hatırlatırım. Üç devlet tarafından neş redilen beyannamede siyasetlerinin daWk imt hedefleri olarak milletlerarası parâ siyasasında kati bir tevazün husule ges tirmek olduğunun gösterilmesini samla miyetle alkışlarız. Ancak şunu kaydete mek zorundayım ki, dünyanm ekonüs mik müvazenesi esasen İngiliz ve ame- rikan parasının kırymetten düşürülme« siyle mühim suürette bozulmuştu. Bus — nunla beraber bu, alman hükümetini bus — günkü kontenjan ve para mürakabesini — tamamiyle kaldırmak üzere bu tedbirlek ri hafifletmekten menetmiyecektir. Bununla beraber mezkür beyannas mede zikredilen niyetler ile fransız fram (Sonu 5. inci sayfada) v Muhafazakârlar kongresi toplandı — B. Samuel Hor dünya Londra, 1 (A, A.) — Muhafazakâr parti kongresi bu sabah Margate'de 1300 delegenin iştirakiyle açılmıştır. Deniz bakanı Sir Samuel Hor, parti lideri B. Baldvin'in yerine hükümeti temsil etmekte idi. Bir delege, İngiltere'nin bir taraflı silâhsızlanması barıştan ziyade harba hizmet edeceğini bildiren bir karar gu- reti projesi verdi, , Bundan sonra söz alan Sir Samutl Hor, altı aydanberi teslihat vaziyetinin bütün dünyada daha cidedt bir şekil al- dığını söylemiş, Almanya'nın tekrar si- lahlandığını, bu memlekette iki senelik hizmet usulünün ihdas edildiğini, Fran- sada da geçen sene içinde iki sene ns- kerlik hizmetinin tekrar tesis edilmiş ve hava filosuyla harb malzemesinin ço- galtılmış olduğunu, Sovyet ordu ve ha- va kuvvetleri mevcudunun pek ziyade artmış bulunduğunu, Amerika'da ordu masraflarının gittikçe arttığını kaydet miş ve demiştir kit . silâhlanmasını anlattı. nın faydasızlığını ve barışm istikrarez — bir unsuru olmak itibariyle kuvvetli bir İngiliz imparatorluğunun — lüzumunu gösterir, (Sonu 4. üncü sayfada) *“— Bu hal bir taraflı silâhsızlanma: B. Stodiyanoviç İtalyan - yugoslav ticaret anlaşı masmm esaslarını anlattı Belgrad, 1 (A.A.) — İtalyan - yus göslav ticaret muahedesi hakkında bes yanatta bulunan başbakan Stoya'dlnovlq; Yugoslavyanra bu muahede ile İtalya il4. olan ticaret münasebetlerini daha emin — bir şekilde sağlamlaştırmış bulunduğus nu şöylemiştir, 4 Başbakan, zecrt tedbirlerin tatbik kinden evvel vazedilen 50 milyon lirets J lik klering hakkının, devlet siparişi vi ! suüretiyle kısmen kaldırılacağını söyles miştir. Her ikl memleket arasınd 'i münasebetler böylelikle normalleştiri- lecek, ticaret münasebetleri eski e.