e A A a a AŞ i V — 4 Sigoria Tekniğinin modern esaslar: üzerine kurulmuş yeni bir müessese ANEZARA Yeni postahana karşısında Büyük Kınacıyan hanında faaliyele geçmiştir Sigortaya ait her müşkülünüz hakkında gişelerinden meccanen malümit alabılırsınız TAN ANONİM TURK SiGORTA ŞiRKETİ li .8- S6 27, Tep TURK LDT No.11 Muğlada başlıyan hareket derhal akamete mahküm edilmişti — Suret — (Şifre) Antalya: 18-5-36 Radostan mevsukulkelâm bir zat-! tan alman mektupta (1) (.... meb'u-| &u.. ve ..ile .. meb'uslarından ,. beylerin, memleketlerine gitmek Üze- re Dersaadetten Radosa geldikleri; ve bunların Kuvayı Milliye âleyhin- de oldukları ifadelerinden anlaşr) - muş ve hattâ Nazilli ile Ankaraum arasını açmağa memur olduklarını, ve resen propagandaya memur bu-| lunduklarını ahval ve eyzalarile his- | gettirmiş oldukları, ve müttehii ha- reket İken vapira rakip olamayıp. Milâslı beyin vekilinin oğlu 0- lan ihtiyat zabiti bir efendiyi diğer iki arkadaşile memleketlerine sev- kettikleri bildirilmiş olmakla...) Birkaç gün sonra, bu mebu'slar gelmişlerdi. Ve gelir gelmez de, An- karaya gönderilmişlerdi. Görülüyor ki, Hürriyet ve Itilâf Firkasının fesat şebekesi, mili mü- dafan kuvvetini kırmak için her ça- teye baş vurmakta, ve hiçbir fırsatı da kaçırmamakta idi. ğ hal akamete mahküm edilmişti. Ve hattâ, nasılsa bu teşviklere uyarak Yörlik Ali Efenin yanından kaçan ve bu kadar velveleye sebep olan Şeyh Mehmet ve Mıstık Efeler bile haki- | kati anladıktan sonra et mişler; kızanlarımı tonliyarak, der- hal cepheye gitmişlerdi. Fakat bütün bunlar, Hürriyet ve Ttlaf Fırkasi mensunlarının İhtiras- larını (o dindirememişti.. Muğlanın mürevver ve hamiyetli halkınm ba- gireli sayesinde burada (felce uğri- yan mefsedet ejderi, birez tonra yi- 1e bu civarda, başka hir srhada baş | göstermiş; kanlı facialara sebebiyet vermişti. * Anadolunun en hücra köşesinde cereyan eden en küçük bir hâdiseyi bile gözden kaçırmıyan . (Mustafa Kemal Paşa), milli kuvvetler arası- na böylece nifak ve şikak sokulmak istenilmesini de nazarı dikkate alı- yor, yurdun müdafaasını dahs © lâmet ve daha muvaffakıyetle te min etmek İçin, bir an evvel ordü- nun malâhma çalışıyordu Vakıl, İzmirin İşgali gününden itibaren başliyan, ve bahsettiğimiz tarihlere kadar devam ederek her- gün kuvvet ye kudretini arttıran (milli müdafaa); hiçbir zaman kü- cik görülemez: ve ehemmiyetsiz 2d- dedilemezdi... Fakat, Istanbulun mü- temadiyen yuku bulan. tahrikât ve İftadatı karsısmda, günün birinde bü kuvvetlerin. inhilâl edivermesi de muhtemeldi. Ayni zamanda, Paristeki sulh kon» feransmın aldığı vaziyete nazaran, bu milli mücadelenin çok uzun sü- receği ve çok çetin safhalara gire- ceği de istidlâl edilmekte idi. Bunun için artık memleketin müdafaasını muntazam bir ordunun kudretine havale etmek elzemdi. Fakat.. elde mevdut asker kuvvet- lerini çarçabuk çoğaltmak, ve böyle kudretli bir ordu yaratmak, kolay bir şev değildi. Silâk, öephane ve sa- ir askeri malzeme mevcudu, pek noksan bir halde idi. Bolu ve Düzce isyanlarının basti- rıldığı ve (Kuvayı İnzibatiye) ordu. sunun perişan bir halde kaçırıldığı zaman, bir miktar silâh ve cephana ele geçirilmişti. Lâkin cinsleri çok muhtelif ve cephaneleri biribirine uymıyân bu silâhisr matlup derece- de fayda temin etmemişti. Gün geçtikçe; ordunun bir an ev- vel ıslahmı temin etmek ihtiyacı, siddetle baş göstermişti. Çünkü alı- AcıHakikatler İ vetlerinin: birleştiklerini, Yazan : Ziya Şakir Yunan ordusunda, büyük mikyasta taarruza geçmek İçin hurtmalı bir faaliyete girişilmişi 1 — Karesi mıntakasında Anza- vur kuvvetlerinin imha edilmesi, 2 — Bolu, Düze ve havalisinde çıkarılan isyanların beatirılması, 3 — Büyük Ümitler beklenen (Kuvayı İnzibatiye) ordusunun, Üç dört gün süren bir harp neticesinde — artık bir daha toplanmasına im- kân olmıyacak şekilde — dağıtılma- si, 4 — Tel ay zarfında bu muvalfa- kıyeti kazanan (Büyük Millet Mec- tisi Hükümeti). nin, müdafaa kud- | pet ve kabiliyetinin hergün biraz da- | ha artması Böşta P Üzere bütün na halde si ah Vahdettin olmak uhalif kuvvetleri fe - lendirmiş; yeni hikü- | metin kudret ve zindegisi daha zi-| yade artmadan, Yunan ordusunu büyük mixyasta faaliyete geçirerek bir an evvel Ankara hükümetini im- | ha etmek tasavvurları kat bir ih- tiyaç haline gelml Yunanlılar da; istilâ hudutlarını genişletmekten, çok büvük fayda - lar beklemektelerdi. Çünkü, sulh meclisinde kendi lehlerine verilen kararları bir an evvel tatbik etmek kendilerine engel olan Anksra hü- kümetini imha ettikten sonra, artık “kendilerine gösterilen hudutlar -içi - Be yerleşerek rahat rahat işlerini! görmek istemektelerdi. Ancak şu var ki; yukarda yazdı. | ğı? sebepler dolayısile, Yunan or- dusu bir tereddüt ve ürküntü içinde idi. Yunanlılar, Türk müdafaa kuv- vetlerini; adeta objektille görmekte- lerdi Istanbulda bulunan Yunan askeri mümessili (Miralay Katahaki) ken- di hükümetine bir rapor göndermiş: 1 — Anadoluda seferberlik ilân | edildiğini, 2 —Isyanları imha eden Türk kuv 3 Tam (45.000) Türk muhari- binin, Salihli ve Alaşehirde içtima ettiğini, 4 — Türklerin, yakında büyük bir taarruza geçeceklerini; bildirmişti. Ve... Miralay Katahaki bu raporu- na garip bir madde daha ilâve et- mişti. Ve; (Mustafa Kemal Paşa ordusu, İstanbul hükümeti ile bir - leşmiştir.) . Demişti. Miralay Katahaki'nin. bu Taporu — miibalâğıdan ziyade — korku ve evham mahsulü idi, Çünkü: tiği dakikadan (Büyük Türk İnkılâbı) na esas oi- mak üzere, milli müdafaa kuvvetle- rinin ıslâhna girişilmiş, ve filhaki - ka seferberlik emri de verilmiş ise de, silâh altına çağırılan efrat, an- cak birkaç senelik efreda inhisar Sonea.. Tsyanları imha eden kuv- İ vetler, adeta birer kuvvei seyyare balinde idi. Milis ve nizamiyelerden müteşekkil olan bu kuyvetler, henüz İsyan sahalarmi terkedememişlerdi. Daha sonra.. Miralay Katahakinin istihbarat kuvveti, lüzumsüz yere ortalığa bir telâş vermişti. Vakıâ Alaşehir ile Salihli arasında bir kuv- vet taplıyarak Yunan ordusuna bus radan bir darbe indirmek bir aralık düşünülmüş ise de, — biribirini ta- kip eden isyanlar yüzünden — bu tasavvur tetbik edilememişti. Ve. Miralay Katahaki bu raporu hükü - niz 6 mintakada 45 bin Türk askeri- nin içtimat şu tarafa dursun — Ed- remit körfezinden Anadolunun ce - nubuna kadar uzayan Türk müda- nan haberlere nazaran, Yunan or - dusu yakmda büyük bir taarruza cekti. Ahnan haberler, yanlış değildi. imleri sip görme m iyi ra faa hattmdaki bütün kuvvetlerin mecmuu, ancak ve ancak (17.000) “Mürk muharibinden ibaretti. Hattâ, mevcudun bu kadar olmasi bile, pek Büyük Millet Meclisi teşekkül et- | itibaren o başlıyan | Sağım | Öğütler! ; Aşk mevsimi Okuyucularımızdan biri (plâjlar üzerinde güneşe karşı serpilmiş gü- zel endamlardan ilham almış Ol gerek. aşk için en münasip olan han- gi mevsimdir, diye soruyor. Rivayete göre Eflâtun'a da bir de- tikanlı bu suali sormuş. Onun için, beni de ayni suale muhatap ottiğii- den dolayı, okuyucumuzun mektubu pek hoşuma gitti. Büyük feylezo- fun verdiği cevabı belki unutınussu- nuzdur, hatırmıza getireyim, O deli- kaniıy — Ne vakit kendini büyük birsey kaybedebilecek halde bulursan... de İmiş. İki bin dört yüz yıl sonca EflAtun'un sözi) yine doğrudur, çünkü herkese bilecek bir kalde koymak müm- değildir. Aşk zamanı iklime gö- te. mevsime göre, herkesin haline göre değişir. En doğrusu feylezofun sözüne uymak, kendini en kuvvetli duyduğu zamanı seçmektir. Herhalde, bizim iklimimizde en| münasip aşk mevsimi bu yaz mevsi- mi değildir. Plâilar üzerinde gördü. Zünüz o giizel vücutlar, sayın oku um, görenleri aşka davet için de daha sonra günesin gizlendi; evsimlere kuvvet toplamak için! serpilftişlerdir. Herkes bilir ki, bizimki gibi müte- dil. iklimlerde, ilkbeharda çiçekler açtığı vakit, ne olduğunu bilemediği- miz bir kuvvet insanları aşka davet eder. Bundan baska halk sözümün pek çok defa, hak sözü olduğunu da unutmamalıdır: o Sonbaharın zevki hoştur, tut elinden bari kostur! de. meleri 'sonbaharm da aşk davetçisi olduğunu gösterir. Zaten çiçek mevsimiyle sonbaha- rın en münasip aşk mevsimleri Gis| ması Eflâtun'un koyduğu kaideye de aykırı değildir: Yazın insen kuvvet ten düşer, bü birşey kaybedecek | halde değildir. Kışm şişmanlar, ağır. taşır. Bu iki mevsim aşka uygun gel- mez. Halbuki sonbaharda insana yeniden kuvvet gelir, ilkbaharda ise kim topladığı yağlar çıkmaya baş- ladığından- kan adeta bir cilâ peyda eder. Ancak, aşk mevsimi sağlık bakı- mından düşünüldüğü vakit, aşkin mahsulü olacak çocuğu da düşün- mek lâzımdır. Yeni doğan çocuğun imkân olduğu kadar, kışın sonuna doğru dünyaya gelmesi onun sağlığı için en münasip olur, çünkü kişm 60- nundan sonra bahar gelir, 6 vakit çocuğu büyütmek daha kolay olur. Çocuk ilkbaharda doğarsa önü. yaz, sonbaharda doğarsa önü kıştır. Bun- larm her ikisi de çocuk hastalıkları mevsimidir. BE yaya geleceği mevsim düşünülünce, aşk için en münasip mevsim Mayıs sonu ve Haziran olur. Ö vakit hâsil- olan çocuk Şubat sonuna doğru diin- yaya gelir ve ilk ayları bahara tesa- düf eder. Kediler gibi... diyecektiniz. Onlar. da da Mart yavruları daha makbul. dür, kâbak yavrularmı yaşatamak | güç olduğu için, iyi sayılmaz. İnsan yavrusunu kedi yavrusuna benzet- mek yerinde bir teşbih olmamakla karşi kimsenin elinden birşey gel mez. Şubat sonunda dünyaya gelen metine takdim ettiği zaman — Yal- | çocuk daha giirbüz blyüyeceği için, tabiat Insanı çiçek mevsiminde aşka davet ediyor. garlarmış. pheli idi. ” Tarkam var) nim sözlim bizim iklimimize göre. Lokman HEKİM beraber, tabiatin - kurduğu kaideye Eununla beraber, Rumelinin dağ- lık yerlerinde yetişen meşhur peh- liyanların hepsi güz mevsiminde do- Bu da aşk mevsiminin iklime göre değiştiğini gösterir. Be- İGörduğüm | | kc sa SİYAM i Kimlere hürmet etmeli Tramvaya Karaköyden biniyoruz. Usun boylu, Ve şişman yani tam eni- ne boyuna bir kadın, tramvayın kala- İbalığı üstünden âdeta bir tank gibi geçiyor, Plâ'da yanan ince uzun kol larınm birle Askilara tutunan bir genç kısı, sağa, mütemadiyen terini silen kusu boylu bir erkeği sola itiyor. Tramvaya ökden bitmiş olmasına ve hantal wücudüme rağmen wsta bir ko- ew çevikliğiyle bir izi adıma en arkadaki sıranın tek tarafındaki is- kemleye, tramvayın arka kapısından girmiş olan yaşlı - bir kadınca; daha evvel yetişiyor ve kalın götdes le o iskemleyi örlerek ileriye sesleni- yor: — Gel. Ali. Gel çabuk ol... Yetmişe yaklaşmış görünen ihti yar bayan üni kişilik yerin arkasını tutarak müvasenesini bulmağa çaba- larken tramvay hareket ediyor, Şimdi yürüyen tramvayın içinde halk usta bir oyuncu elinde kalı, bilârdo topları gibi biribirile çarpış- inağa başlıyorlar. Ve meyafınla hağırır gibi o küler sesiyle hepimizin başı üstünden s0s- Teniyor: — Mey âit. Gelsene... Falent bu. Ali maras'e Noah? asc yöreriyorus., Yalnız iki aa & daki broccik yolda saşmış olan hai. kın dalgalandığını seçiyoruz. Sonra eteklerin ve pünlalon paçalarinn 4ru sından bir ses yükseliyör: — Geliyorum anne! Ihtiyar Bayanı her tramvay ara basında her kadına, bilhassa her ih tiyar kadına yapılan muamele yaşalı- yor, Yer mi veriliyor zannediyorsunuz? İ Hayir.. Yer verilmiyor... Himmet! delikanlıların, genç kadınların, otir - duğu bu urobada biçare kadın iyi tluacak bir kayış, bir iskemle ar- kası bile bulamadan sağa sola çarpıp duruyor. Pakat öteki, iri pembe güllü imprime gibisesinin bütün dikişlerinden taş - mak İştiyakındaki vücudile siper et- tiği iskemleye, allı yedi yaşlarındai pembe yanaklı ve gayet sıhhatli vit cutlü oğlunu oturtuyar... Ve kendisi de öyakta durduğu i- çin mütemadiyen yıkılarak savdli İ yetmişli” İoma bu kisn tramvay seyahatini büsbütün “tahammülsuz,, ediyor. nim yanımda iki ecnebi aralarında kendi lisanlarile konuşuyorlar. rakıyorlar. Suat DERVİŞ TAN ABONE VE ILAN ŞARTLARI letahık $0 kuruştur $ satırdan far lam İcin satır bayma $ icuraş alımı Bir defadan farla için oyekündar * 10 kuruş indirilir. Günü gecmiş nüshalar $ kurutur Çrş bayanın üzerine düşüp, Tramvayın arka sahmlığında be - — Istanbulda çocuklara ne büyük Bu hesapça, yani çocuğun dün-| hir hürmetleri var, Bir erkek çoruğu rahat etsin diye itiyarları ayakta bı HAYAT iÇiN ii | Briç meselesi 485 ya: İ »” *b7 vi .|. vw m w. san İM EŞ 49 ş 65X35 “ör. “.. *"7 *v Koz kör. (5) bliyiik şlem yapmayı taahhilt etmiştir. (S) tarafmdan yor. (W) oyuna (0) li pik ile başla” yırnızda çıkacaktır.) 8 Ağustos sayımızda çıkan br'ç meselesinin hallj: av v3 ya Rv ARVEN yea 182 yen TİR, .0653 | güre tara İşas3 rx vaoviesa 5 4» Kozsuz. (5) oynar ve bütlin Levele İri yapar, (S) trefl (V) #ini oynayıp yerden (D) ile alır ve yerden trefl (7) sini oynayıp üstüne elinden bir küçük kör atar, Bü ikinel Levede (W) nin atacağı kâğıda göre birkaç ihtimal Peyda olur. “(R) deki kâğıt bu oyun» da hiçbir rol oynamazlar.” 1. — (W) ikinci trefi üstüne ya bir karo veya bir pik atarsa: (N) karo (A) smi alır ve sonra pik (D) s ile eline geçer ve (W) hin evvelce pik veya karo atmış olması. na göre ya karo veya pik (10) lusu- mu oynyarak (W) yi tekrar bir kâ- | (SN) kâğıtlarmdan biri dahâ kur- | tularak leve yapar. 2. — (W) bir kör atarsa: (N) kör (A) snr ve müteakiben kör (8) lisin! oynayıp bunun fztüne pık (10) Jusunu atarak (W) yi İkinci bir kâğıt boşaltmıya febar eder, Ve (W) nin atacağı bu kiğıda göre son üç el şöyle oynanır: a) (W) karo (D) ni atarsa (N.S) parlar, b) (WW) pik (5) isini atarsa (N-S) pik (D), karo (A) ve pik (5) yapar lar, Tayyare haftası hazırlığı dar devam edecektir. Hafta hazırlık. ye ayni zamanda ad konacaktır. Tiyatro ostan (E) ve (W) nin kâğıtları görülmü-|” miştir, (S) nasil muvaffak olabilir? |“ (Bu meselenin halli perşembe sa-|” ğit atmağa icbar eder ve bu suretle! karo (A), pik (D) ve karo (10) ya Bu seneki tayyare haftası 30 A- Zustosta başlıyacak ve 5 eylüle ka- 'arı ilerlemektedir. Yeni alınan tay - yarelere ad konma merasimi bu se- ne memleketin her tarafında teşrini- evelde yapılacaktır. Şehrimizin or - duya hediye edeceği dokuz tayyare- TEPEBAŞ Bu akşam saat 21 de MEDDAH - Saat 1 den sonra için tramvay ve vapıir temin edilmiştir. Hava Kİ” pah olduğu takdirde temsil Fransız mam li nie Ti EU, SEATFETEBFEE EEEEESEFE LE | k İ m | Posa Hililinhmer Kermesinde üyük ve |» | muvaffakıyetli bir konser veren Kor İz İradina Molü bu akştm seat dokuzda | Naz Istanbul Valisi Muhittin Üstündağın İ ta, | himayesinde Tepebayı yağlık betedir » ge ye tiyatrosunda bir konser verecek “İl yu, tir. ie Si gzl Haş Sinemalar, «iya'rolar, | va, laydalı adresler “ ve telefan sumaralam— esim bahçesim « 44 bu akşam 21,45 te (Florya) * USKUDAR HALE (As Bandosu * Bağlarbaşı Hüle Be - Sekoya « Kıplan Kir) Itiaiye Pelefonisr. Istanbul. Eetaryemi Kadıköy İtlaryesi Yeşiikoy Bakırköy. Büyükdere Üsküdar İtfaiyesi Beyoğlu itfaiyesi yükada. Heybeli Burgaz, K takaları İçim telelan santrale yanam demek kifidir Miraeast yerleri Dem:s yolları acentesi Akay (Kadıköy iskelesi) 43732 Şark Demiryollar; Sirkeci 23079 Devle: Demiryolları Haydarpaşa 4214 Teleton 42362 HERPEŞEEİSYEEE EFEEE Gut 23017 | ve, Haseki kadnla. bastan 24533 e, yep Kâmil hastanesi Üsküdar 60179 Kuduz hastanesi Çapa 243 Beyoğlu Zükür hastanesi 43341 Gülhan hastanesi Ölene 2s Haydarpaşa Nümune hastanesi Erfal hastanesi Şişli 12426 Bakırköy Aksi hastanesi 1660 Çabik sıhhi yardım teşkilâk Bu numaradan imdat otomo “933 bili istenir A Taksim Bahçesinde 15 ve 18 Ağustostaki büyük mü samere ve sünnet düğününün tafsilâlı ilân sütunurndadır. Kayıt için Bahçeye müracaat pm özkan 1 Dr. NACİ S; SOMERSAN Hastalıkları Mütehassi8? Şişli, Halâskârgazi, Meşrutiyet AP” kat2, No5 i Her gün saat 8-6. Telefon ve l EEE EE ESİRİ EEİP EPTEEERE SEP Festivali | Bahçesinde | KARAGUZ. m en Tiyatrosunda verilecektir.