—— 10 79 Mayıs bayramı Atatürkün Samsuna ayak bastığı gün büyük heyecanla kutlulandı (Başı 1 incide) Mahmut Esat Bozkurtun olduğunu söyledi Mahmut Esat Bozkurt, alkışlar a- rasında kürsüye geldi. Hatip, asıl mevzua girmezden evvel, bir mukad dime olmak üzere, 19 Mayis 1919 dan evvelki memleket vaziyetini an- lattı, Büyük savaşı takip eden gün- lerin feci havasını, memleketin düş- tüğü ümitsiz vaziyeti, bazan da ha- tıralarma müracaat ederek nakletti, Bu hatıralar arasında, Türk milleti- nin kanında yaşayan büyük kabili- yeti, bizzat şahit olduğu menkibele- re istinaden çok güzel anlatan hatip, alkışlarla zaman zaman kesilen hita- besini, Atatürkün Samsuna çıktığı günün hatırasına şu gekilde getirdi; “Türk milleti yangınlar içinde, ya- ralarma taş basarak ayağa kalkınış- ti. Ortada miletin yaralarına mer - hem olcak bir baş, bir hükümet yok- tu Muztarip ve ümitsiz millet, kendi- sini mukadder tarihine götürecek ve dünya tarihinde bir devir açacak oğ- lunu bekliyordu. Nihayet “o” çıktı. 19 Mayıs 919 da Samsuna ayak bastı. “O”Atatürk tü, kızıl saçlı zafer kartalıydı.” Sıvas ve Erzurum kongrelerinden” başlıyarak milli mücadelemizin her safhasını anlatan Mahmut Esat Boz kurt, bu mücadelenin mukadder z4- fere nasıl bağlandığını da izah ettik- ten sonra sözlerini şöyle bitirdi: “Atatürk önümüzde yürüyen, düş- miyen ve düşmiyecek olan bir bayrak tır. Bizim için bu bayrakla aşılamı- yacak mani olamaz. Büyük milleti nin yürüyüşüne engel olmak isteyen- lern vay halne, Bu sözlerim yanlış anlaşılmasın. Bizim kimsenin toprağında gözümüz yoktur. Bülün bir dünya, bir Tür- kün yüzünün kanamasma değmez. Fakat toprağımzdan bir kaya par - çası koparmaya gelenlerin başı, bü- tün milletin yekpare br kaya halinde birleşen azmi altında ezilelecektir.” Mahmut Esat Bozkurttan sonra Pro fesör Ali Fuat ve Milli Türk Talebe Birliği başkanı söz alarak, 19 Mayı- sın hukuk ve gençlik bakımından bi- ter tahlilini yaptılar ve törene niha- yet cerildi. Yurtta ve Ankarada 19 Mayıs Bayramı Ankara, 19. (A.A.) — Atatürk'ün Samsuna ilk ayak ba'stığı günün on- yedinci yıl dönümü bugün memleke- timizin her tarafında geniş (ölçüde kutlanmıştır. Bu münasebetle bütün yurdda id- man şenlikleri ve Türk Spor Kuru- munun ve Halkevlerinin hazırladığı Samsundaki şenlik ve fener alayları | Sarasun, 19 (Tan) — Büyük On- der Kamâl Atatürk'ün milli müca- İ deleyi hazırlamak üzere Samsuna a- | yak basdıkları ve Türk ilk başladı- fı tarihi günün yıldönümü münase- betile coşkun tezahürat yapılmış, hazırlanan programa göre bu büyük törene bütün Samsunlular iştirak etmişlerdir. Atatürk gününü yaşamak ve ya- şatmak için daha sabahın çok erken saatlerinde Atatürk anıtının etrafmı çevreleyen, caddeleri dolduran halk bu suretle şefine bağlılığını bir kere daha İzhar etmiştir. Şehirdeki bütün forum ve resmi müesseselerin ha- zırladıkları çelenkler Abideye konul- muş, gençliğin akşama kadar bu de- gerli kurtuluş ve devrim gününü kutlulamıstır. Gece şenlikler yapıl- #ıştır. Büyük fener alayı tertip o- lunmuş, mektepli, genç, ihtiyar, memur herkes alaya katılmıştır. Halkevinde temsiller (verilmistir. Saat yirmi birden sonra belediyenin hazırladığı şükran balosu, sabaha kadar hevam etmiştir. a a a Kiz ve erkek okulların iştirâkiyle Ankarada yarış alanmda Yapılan ve Kamutay Başkanı Abdülhalik Renda ile Başbakan Ismet Inönü, Bakanlar, Saylavlar, kor diplomatik de hazır bulundukları idman şenlikleri çok güzel geçmiş ve şenliklere iştirak etmiş olan genç mekteplilerin idman harakâtı sık sık sürekli alkışlar ve takdirlerle karşılanmıştır, Şenlikle- re iştirâk etmiş olan okullar bundan sonra başta müziku ve önlerinde bay- raklar olduğu halde zafer anıdına gi- derek tezahüratta bulunmuşlar, anı ia çelenkler koymuşlardır. Öğleden sonra da Ankara Spor bölgesi klüpleri mensupları | toplu bir halde ve önlerinde müzikalarla zafer anıtına giderek ayni suretle te- zahüratta bulunmuşlar ve anıda çe- lenkler koymuşlardır. Mi p bulundukları spor şubele- rine ait üniformaları taşıyan #por- cularımız bu tezahüratm o sonunda şehrimizin başlıca caddelerinden geç- mişler ve yollarda biriken halk ta- rafmdan alkışlanmışlardır. Idmar şenlikleri dolayisiyle spor klüpleri namına ayrılmış olan bir heyet Kamutay başkanma, Başbakan Ismet Tnönüne, Cumuriyet Halk Par. tisine gençiliğin saygı ve tazimlerini arzetmiştir. Gece Halkevinde yapılan toplantıda büyük günün manasmı anlatan nutuklar söylenmiş iki piyes törenler yapılmıştır. JİMNASTİK Dokuzuncu jimnastik şenlikleri dün Taksim stadında parlak bir mu- vaffakıyetle yapıldı. Her sene, bir evvelkine nisbetle daha yüz ağarta - cak bir şekilde başarılan bu şenlik- lerin sonuncusu, denilebilir ki, bun- dan evvel yapılan sekzine organizas- yon, intizam ve güzellik bakımından çok daha faikti, Şenliklere on beş binden fazla 86- yrci gelmişti. Taksim Stadı gibi giriş tertibatı çok iptidai olan bir yere, bu seyirci kütlesi, kabil olduğu kadar intizamla girdi ve çıktı.Kültür direk- törlüğünün zabıta ile birlikte aldığı tedbirler izdihamın önüne, bittabi imkân nisbetinde, geçti. Şenliklere on buçukta başla- nacağı İlân edilmişti. Buna rağmen sabahm sekizinden itibaren Stad dol maya başlamıştı. Dokuz buçukta ge lenler oturmaya değil, ayakta dura- cak yeri müşkülâtla bulabiliyorlardı. Stad tam onda, muhtelif liseler - den seçilen bir grup, Taksm cümhu- riyet anıtına güzel bir çelenk koydu- lar. Bu çelenk beyaz güllerden yapıl- mıştı ve tam ortada Dokuzuncu Jmnastik şenlikleri 1936 İbaresi kırmızı güllerle işlenmişti. On buçukta, şenliğe iştirak edecek talebeler stadyumda toplanmış bulu- nuyorlardı Muallim Necatinin ku - mandasile bu talebe hep ayağa kalk- tılar. İstiklâl marşı, Yirmi bin kişi- nin itirakile söylendi ve geçit resmi başladı. Evvelâ kızlar geçtiler. Büyük bir İntizam içinde geçen yarının anneleri uzun alkışlar ve derin bir sempatile karşılandılar. Hareketlerindeki bera berlik ve ahenk, bugün için itina ile hazırlandıklarını göstryordur Bütün | mektepler biribirinden ayırd edilmi- yecek yüksek bir intizam derecesile, i temsil edilmiştir. ŞENLİKLERİ ayni takdiri topladılar. Kızları erkek talebe takip etti. A- detâ birer genç erkek olmuş bu tale- beler, bütün adaleleri çok güzel işlen miş vücutlarile, memleketin yarmını yüklenecek bir iktidarı teşhir ediyor lardı. Uzun ve tükenmiyen alkışlar bu geçişin devam ettiği zaman uzun- luğunca heyacanmı kaybelmedi ve halk, birbirine durmadan çarpan el- lerin sancısını duymıyacak kadar de- rin bir hattın içnde, genç neslin bu intizamını, adetâ içer gibi seyretti. Geçit resminden sonra, sıra idman hareketlerine gelmişti. Evvelâ genç kızlar ortaya geldiler. Kumandayı muallim Mübeccel Na mık veriyordu. Yarım saatı dolduran bu hareketi ve onun bedil intizamını anlamak, anlatmak kadar güçtür. Genç kızlar, tek bir vücut halinde, şaşmadan şa- şırmadan kumandaya İtaat ettiler. İki bine yaklaşan bir talebe kütle- sinin, sanki bir manevelâ ile müte- harrikmiş gibi, falsosuz ve hatasız hareket etmeleri görülecek şeydi, B- gilen ve bükülen vücutlerdeki elâstik kadar, belki ondan ziyade, bu geniş | kütledeki ahenk ve beraberlik seyir- cileri süretikliyordu. Son kumanda ve onu takip eden çözülüş, duyulmadan geçen yarım sa atm verdiği heyecanı yeniden çoştur du ve stadyum, dakikalarca aksini kaybetmiyen alkışlarla inledi, Erkekler meydana çıktılar. Beyaz, bembeyaz elbiseleri altında kuvvetli adaleleri kabaran bu gençlik kütle- si, kız arkadaşlarından geri kalmı - yan bir intizamla, bu intizama erkek liğin enerjsni de katarak kumanda - ya uydular, On beş bin kşii duyduğu heyecanla yorulmadan, durmayan al kışlarla onları da seyrett ve selâm- ladı İdu. Tabutun arkasından kralm baş TAN Eski Yunan Başbakanı Çaldarisin cenazesi törenle kaldırıldı Atina, 19 (A.A.) -— Yunanistan, eski Başbakan Çaldarise muazsam bir milli cenaze merasimi yapmıştır. Bütün resmi ve hususi binalar ma- tem bayrakları çekmişler ve birçok evlerin balkonlarina ve mağazaların camekânlarma da si- yah tüller gerilmiştir. Alaym geçece- Bi yollara asker dizilmiş ve bunun ar- kasına da kalabalık bir halk kitlesi b rikmişti. Resmi merasim kilisede başlamış- tr. Yapılan ayinde kral ve bütün sa- ray erkânı, başbakan ve bakanlar, el çiler ve elçilikler erkânı hazır bulun- muşlardır. Ayinden sonra kral Kilise den ayrılmadan evvel Çaldarisin tar butu önünde hürmetle eğilmiştir. vabut, Elen bayrağına sarılı olarak bir top arabasma konulmuştur. Ta- butun kordonlarını dahiliye. bakânı Stilâkakis, üç general, bir Amira) ve halk partisinden de tüç kişi tutuvor- yaveri hükümet erkânı bütün askeri ve mül lesa, papaslar, elçiler ve saire yürüyordu. Alay bu şekilde me zarlığa kadar gitmiş ve orada son ra simeden sonra dağılmıştır. Çaldarisin ölümü dolayısile bü gazeteler, müteveffanm çok yüksek bir devlet adamı ve ayni zamanda İçok namuslu bir insan olduğunu itti- fakla kaydeylemektedirler. Mussolini doymadı mı? (Bası 1 incide! Roma 19 (Tan) — Sinyor Gayda | Giornale d'ltalik gazetesinde diyor! ki: — Akdenizde Italya tarafından değiştirilmiş bir şey yoktur. Bunu iddia eden isbat eder. Asrl İngilte- re vaziyetini değiştirmiş ve Akde- nizin hâkimiyetini eline almağa ça- lışmıştır. Bizim Arnavutlukla olan münase- batımıza gelince bu yeni bir şey de- gildir. 10 seneden ( bari devam eiler, Arnavutlukla ilk dostluk muahede- miz şrinievvel 1926 da imzalan- muştır. İngilterenin Akdenizdeki vaziyeti» ne gelince, o, Cebelüttarıkı ve Sü- veyşi tutarak adetn Akdenizin jan- #arması haline gelmistir, *Fransa, Türkiye ve Yunanistanla Akdeniz için anlaşma vapmıstır. İngilterenin bu hareketi daima İtalyan aleyhtarı» dır. İngilterenin Akdenizdeki vaziyeti bir tehlikedir. İtalya İngiltere tara- fından yanılan hareketleri ehemmi-| yetle tetkik eylemektedir. * Zecri tedbirler Londra, 19 (A.A.) — Havas mu- habirinin haber aldığına göre Millet- ler Cemhetinin Ülküsüne ve varlığı. na balel getirmeksizin, Ttalyaya kar- şi ittihaz edilen zecri tedbirlerden vaz geçmenin yolunu bulmak üzere İngil tere yakmda devletlerle istişareye girişecekmiş. Bu evrensel mahiyette- xi istişareye başlamak için İngilte- İrenin yeni Fransız kabinesinin te- sek beklediği, siyasi mahafil- de zânnedilmektedir. Ziya Paşanın ölüm yıl dönümü Adana, (Tan) — Edebiyat tari- bimizde adı saygı ile anılan şair Zi- ya Paşanm 56 mer ölüm yıldönümü münasebetle büyük bir tören yapıl- mıştır. Halkevi ayrıca bir program hazırlamış. verilen bir konferansta Ziya Paşanm hayat ve eserlerinden bahsedilmiştir. Filistinde vaziyet Kudüs 19 (A. A.) — Bir yahudi daha öldürülmüştür. Cumartesi gü- nündenberi öldürülen kimselerin ye- Wim bese cıkmıstır. Demiryolunu himaye etmek için hususi tedbirler alınmıştır. Kudüs — Hayfa yolunda otomo- bil ve arabalar kafile halinde git- mekte ve bu kafilelerin önünde ve arkasında asker yüklü kamyonlar bulunmaktadır. Kudüs - Yafn yolunda askerler devriye gezmektedirler. man şenlikleri bitmişti. Karadenizliler Birliğinin dün geceki eğlentisi Karadenizliler birliği tarafmdan tertip edilen gece eğlentisi, dün alan Parkotel salonlarında kalabalık bir davetli kütlesinin iştirakile yapılmıs. tır. Toplantı, sabaha kadar sürmüş, milli oyunlar oynanmış ve muhtelif İduğu suretindeki haberleri de tekzi - Saat tam on ikide dokuzuncu id- / eğlenceler tertip edilmiştir. Geceki feci cinayet Bir bekçi kalbinden bıçaklandı bir kişi de hafi BAŞI 1 nmdaki kadma vaziyeti haber ver- miştir. Yakişan adam, Ahmedi öte- denberi takip eden ve onun son z& manlarda beraber düşüp kalktığı ka dna göz kayan şoför Remzidir. B- Sisen Remzi, her gün, her saat Ah- mede çatmak ve hırsını tatmin et- mek için bahaneler aramaktadır. Birbirine düşman olan Ahmet, Remzi ile biraz ileride loşca bir kö- şede karşı karşıya gelince, Ah- met şüphelenerek sormuştur. “.— Ne İstiyorsun? Remzi, evvelâ bu suale cevap ver - memiş, aldırmıyor görünmek istemiş tir. Bundan cesaret alan Ahmet, kar şısındakine çıkışmış, esasen kabma $1 ğamıyan Remzi de onun kadının ya- nında takındığı bu kabadayca hare ketlere kızmıştır. Birdenbire Remzi- nin çektiği kama, alaca karanlıkta parlaymca Ahmet korkmuş, kadm kaçınmış ve aklıma bütün kötülükleri koyan Remzi de taarruzlarma başla- mıştır. Kavga uzun sürmemiş, Ahme din imdat İstemesine vakit kalmadan gözleri kanla dolan adam, rakibinin üstüne atılmıştır. Ufak bir haykırma dan sonra zavallı Ahmet derhal yere serilmiş, Remzinin biçağı kasığına gir miştir, Bu esnada, yüksek konuşma, çekiş me ve nihayet haykırmaları ve inil - tileri duyanlar, oraya doğru koşuş - maya başlamış, bunlarnm arasında Kalyoncu bekçisi 35 numaralı İbra - him Osman da düdüğünü çalarak, po Wisleri çağırarak hızla gelmiştir. İb - rahim, evvelâ Remziye yaklaşmış, kendisini yakalamak, elindeki silâh: “lmak O istemiştir. Fekat Rem zi, Ibrahimin üzerine saldırmış ve: “.- Sen ne karışıyorsun? Demiştir. Sen kim oluyorsun?,, | Adisababada Habeşler boyuna| kurşuna diziliyor Roma; 19 (AA: “Resmi mada” fil Adisababadaki birçok yağmacıla- rm kurşuna dizilmiş oldukları haberi» | ni teyit etmektedir. Bu mahafil, idam edilenlerin miktarmı birkaç yüze ka- dar çıkaran ecnebi habeflerini müba- Migalı bulmaktadırlar. Yine bu mahafil, Habeşistandaki bazı İtalyan mevzilerine salgm has- talıklar hüküm sürmekte ve bu mev- zilere karşı tecavüzler yapılmakta ol betmektedirler, Ayni mahafil, motör lü kuvvetlerin heniiz işgal edilmemiş olan mıntakalarn girmesi ameliyesi nin hiçbir yerde hiçbir mukavemete maruz kalmaksızın icra edilmekte ol- duğunu tasrih etmektedirler. Dumdum meselesi Londradaki İtalyan ataşemiliterinin değişeceği söyleniyor (ingilizlerin Habeşistana dumdum kurşunu verdiklerine dair İtalya ta- rafından Uluslar Kurumuna verilen şikâyetin geri alınmasına rağmen E- den evvelki giln Avam Kamarasında izahat vermiş, ve bunun İtalyanlar tarafından çevrilen bir manevra oldu- ğunu anlatmıştı. Bu beyanata göre Ingiltere Habeşistana dumdum kursu nu vermemiş fakat bir dalavere İle Copez isminde bir adam Habeş sefiri doktor Maretenin elinden dumdum kurşunu verileceğine dair bir mektup alarak bunu Italyan matbuatında ne$ retmistir. Dün bu dedikodulu meseleye dair $u telgraflar aldık:) Parlâmento bu işle meşgul oluyor Londra, 19 (A.A.) — Avam Kama rası, Ingiliz firmalarınm Habeşista - na dumdum kurşunları sattığına dair olan Italyan ithamlarmın menşeleri hakkında Eden tarafından verilen iza hatı memnuniyetle karşılamıştır. Ma- mafib parlâmentonun bu meseleyi ta kibetmek niyetinde olduğu söylenmek tedir. Londradaki Italyan büyük el. çiliğinin oynadığı rol ve şüpheli tavır lar takman albay Copez İle olan mti- nasebetleri meselesi hakkında tetki- | maktadır. Çok kan kaybetmiştir. Bu fce yaralandı İNGIDE Ve bunu söyler söylemez bıçağını za- vallı bekçinin göğsünün sol tarafına kalbinin üzerine saplamıştır. Biçağın girişi o kadar ani olmuştur ki, İbra- him hemen yere serilmiş ve kanlar içinde yayılmıştır. Halkın: “Tutun!,, sesleri içinde or tadan kaybolan Renizi, meçhul bir 1s- ikamete kaçmış, düdük sesine yeti- şen polisler, bekçiler bu maha'le ara- si kavgasmın iki baygm ağır yaralısı »ı bulmuşlardır. İbrahim Osman ken- disini kimin vurduğunu soranlara an- cak Remzi ismini vermiş ve İfade ve- remiyecek halde olduğunu anlatmış: | tır. Vak'adan sıhhi imdat otomobili haberdar edilmiş, otomobil derhal ye tişerek yaralı Ahmetle ağır yaralı ve hayatı ümitsiz bekçi İbrahim Osmanı e erkek hastanesine kaldırmış Bekçinin yarası derin ve 8 santim kadardır, Hüdiseden sonra her an bi- rsz daha ağırlaşmış ve sıhhati tehli- keli bir durum almıya başlamıştır. Uk süallere Ahmette şu cevabı ver- miştir: “— Yanımdaki kadını almak iste - diler. Beni bu yüzden vurdular.,, Ahmedin yarası hafiftir. Ibra- himin yarası çok tehlikeli görül- müştür. Alâkadarların söylediğine göre, biçak bekçinin kalbine de do- vaziyeti bugün de devam edecek 0-| lursa, bir ameliyat yapılması zaru- ri görülmektedir. Sabaha karşı has- taneden verilen omalümata ogöre| bekçi, dalgm ve bitap bir halde yat- itibarla yaşaması dir, Rodos Adasında Yunan Konsolosluğu önünde nümayişler - konsolosluğuna kar- şı vaki olan hâdise hakkında bilvası- ta aşağıdaki haberleri aldık: İtalyanların Adisababaya girdik - leri haberi alındığı gün faşist ve ya- huğilerden mürekkep: oldukça kala- balık bir kütle Yunan konsolâtosu- nun önünde gürültüler ( yaparak konsolostan binaya Italyan bayrağı çekilmesini istemiştir. Konsolos bu gürültücü kalabalı- ğın taleplerini reddetmiş, nümayiş - ciler de konsolosu tehdit ederek git- mişlerdir. Yunan konsolosu bu hâ- diseyi Rodos umum valisine bildir- miş vali hâhiseden dolayı müteessif olduğunu ve fakat bir daha bu gibi hâdiselere meydan verilmemek Üze- re konsoloshaneye asker göndere- ceğini söylemiştir. Hâdisenin ertesi gün Karabinyer- lerin konsolosluktan o ayrıldığı gö- rülünce yine gürültü yapan bir ta- kını nümayişçiler konsolosluğun du- varlarma Musolininin resmini yapma ğa teşebbüs etmiş ve könsolosun müracaati üzerine vali tekrar mü- dabâle etmiş ve nümayişçiler uzak- laştırılmışlardır. ———— —— sektir.Rivayete göre albay Copez bir çok vesiknları tahrif etmiştir. Bun - dan başka, bazı saylavlar İtalyan a- teşemiliterinin vaziyeti hakkında sü- aller #oracaklardır. Bu saylavların kanaâtine göre, İngilterenin bu ate- senin değiştirilmesini Italyadan İste- mesi lizımgelmektedir. Talyan ateşemiliteri kakkında da ihtimali şüpheli- kunmuştur. Eğer, İbrahimin ağır) 20.5.9896 Kazanç vergisinde değişiklik Başı birincide İ12 misilden 10 misle indirilmiştir. 5 — Kazanç Kanununda mevcit hükme göre resen ve ikmalen tarhiy tan itiraz komisyonu kararile tahak- kuk etmesi beklenmeksizin tarhın teb liği tarihinden itibaren bir ay içind? birinci taksit tahsil edilmektedir. Vef ginin tahakkuku beklenmeden ilk ta£ #itinin alınmasının mükellefler içi! müşkülâtı mucip olduğu anlaşıldığı! dan verginin resen ve ikmalen itiraf merciinden geçtikten sonra tahsil cihetine gidilmesi, ancak, gerek reseb ve gerek ikmalen yapılan tarhlards verginin tahsilini tehlikeye dilglirebi” lecek bir vaziyet görülirse itiraz #0 misyonu kararile mükellefin men! ve gayri menkul malları üzerine hi konulabilmesi esasınm kabulü muvi” fik görülmüştür. 8 — Kazanç kanununda mururü zaman başlangıcı verginin tahakkuk ettirildiği mali senenin sonu ola' gösterilmektedir, Verginin tahakki” ku tarhtan sonrâ olmasina göre Pİ | şekil mururu zamanın başlangıcını £* riye atmakta ve mururu zamanı uzât © maktadır. Bunun içindir ki, muruf” zaman verginin tahakkuk ettiği sen# sonunda başlamak lâzrmgeleceğinde? madde hükmünün tavzih! icap tir. 7 — Noter vazifesini gören adliş$ memurlarından noterler gibi alınms! ta olan 25 lira ruhsat tezkeresi harf bir liraya indirilmiştir. 8 — Gayri menkul mal alıp sata” lar hakkında kanunda bir mükeliff hükmü bulunmadığı ve resmi daireli” den müda milesseselere taahhütte bi lunan müteahhitler için de bir tekli sekli tayinine Hizum olduğu cihet bu hususta kanın maddelerine ilâv&” ler yapılmıştır. Ayni şehir içinde tic& rethanenin değiştirilmesi, işi bırak? yeniden işe başlamak hükmünde ## yıdamıyacaktır. Bu noktayı tav maksadile kanuna bir fıkra eklendi &ibi hesap mütehassıs kullanılan YE” lerde mektum veriler hakkmda m8 liye müfettişi ve varidat kontrolör “9 kontrol memurlarınm da tetkikat v& nabilmesini temin için kanuna G:kra ilâve edilmistir. $ — Serbest meslekler erbabma sf olan kazanç vergisi kanunu mucibii. / ce maktu vergiler hakkında mesleki İreşemiyitter veya tetediyeter- taraf dan verilecek kararlar ihtisas mef, | cilerinden sadir olduğu eihetle, bun lara ne hazinenin ne de mükellefi rin itiraz edememesi muhakkak ol£” cağı düşünülerek bu husustaki ka tarm kat'i olacağma dair kanuna bi hliküm ilâvesi Tüzumlu görülmüştü. 10 — Merkezleri "Tiirkiyede bul nan anonim, komandit, Himitet ve KA. zanç dağıtan kooperatif şirketli bunlarm şubeleri için kazanç kanu larmda teklif zararı tayin edilmei” #inden bunların mükellefiyeti bus” sunda müşkülâta düştilmekteydi. ketler gibi beyannamesi mükellefi? rin mtihim bir zümresinin vergi ME zuu haricinde bırakılması mevzuu solamıyacağından bu mükelleflere teklif tarzı tayini lüzumlu gö: ud | bunlarm ticaret ve san'at va e | den hangisile meşgul iseler o ti i İ ve san'at için tayin olunan miktaf İ nisbetler üzerinden vergiye tâbi ©, caklarma dair kanuna bir yeni #Ü| Küm ilâvesi teklif olunmuştur. > de teşmilini tazammun eden $İf yıt eklenmiştir. 4 11 — Fazla işçi kullanan lerin müfreğatsız, muhtasar verebilmesi hakkında kazanç kanununda mevcut hüküm müvazene ve hava kuvvetle drm vergileri kanunlarında dığmdan kazanç kanununun m ler için kabul ettiği kolaylık binnetice akim kalmakta idi. birtakım istizah takrirleri verilmesi beklenilmektedir. Mahafil, bu ateşe- militeri değiştirmesini Italya hükü « metinden istemenin muvafık olduğu mütaleasmdadırlar, Diğer taraftan hükümet, Ingiliz ta baasından olan albay Copezi memles ket haricine çıkaramaz. Fakat hükü- metin muma'leyhin İngiltere aleyhin- deki hareketlerine bir nihayet ver « mek çaresini bulması lâzımgelmekte olduğu ileri sürülmektedir. Geri çekecekler mi ? Roma, 19 (A.A.) — Iyi malümat almakta olan mahafil, Roma hükü - metinin Londradaki Italyan sefareta. nesi erkân ve memurlarından bazı- larmı dumdumı kurşunları hakkında Eden tarafmdan yapılan ifgaat Öze- rine geri çekmesini muhtemel görme katta bulunmsaı hükümetten istenile mektedirler. Bu vaziyeti islah için muhtaf” e, dro verebilmek hususundaki i din buhran, müvazene ve he” sel vetlerine yardım vergilerine de ği W'için lâyihaya bir madde ek“ tör. 12 — Maddi hatalarm her ıslahma imkân vermek üzere su hükmtn ilâvesi de teklif 0! tadır # “Maddi hatalar, gerek taz Sat hakkuk safhasmda. gerek ileştikten sonra, mlikellefin e. atı üzerine veya tetkik ve Le ge“ cesinde mahallin en büyük“. murunun tasvibile düzeltilebÜ” et 13 — 1025 takvim yılı mut ya zerinden tarh edilip mururU ihti ihtilâfmdan dolayı tahsili isi > den kazanç vergilerinin kat lâyihaya ilâve edilen mu ari İmadde ile teklif olunmakts ği