—— ıı MEMLEKETTE TAN Konak-Basmahane Tramvayı İzmir, (Özel aytarımız bildiriyor) — Bayındırlık Bakanlığı komiserliğinin teşebbüsü üzerine İzmir elektrik ve tramvay şir « ketile Bayındırlık Bakanlığı arasında yeni bir anlaşma yapılmış- tir. Yeni anlaşmaya göre; tramvay şirketi Konak « Basmane ara- sında yeni bir tramvay hattı inşasını taahhüt etmiştir. Yıllardanberi bu hattın geçeceği kısımlar İzmir urayı ile şir - ket arasında daima ihtilâflı bir mesele halinde uzayıp gidiyordu. Uray, tramvay hattının konaktan başlıyarak birinci kordondan g€çmesini ve telgrafanc merkezi önünden-Gazi bulvarını takiben Basmaneye gitmesini istiyordu. Tecim ve Endüstri Odası, urayın çizdiği bu hatta muhalifi. Çünki birinci kordondan tramvay geçmesile oranın ticari faali - yeti sekteye uğrıyacak ve birçok tramvay kazaları olacaktı. Ba - yındırlık Bakanı Ali Çetinkaya İzmire geldiği zaman bu iş ken - dilerine izah edildi. Neticede hattın konaktan itibaren ikinci kor- dondan geçerek gümrük antrepoları önünde birinci kordona geğ- mesi, birinci kordonda iki vöz elli metrelik bir yoldan Gazi bulva- rma kıvrılması münasip görülmüştür. Şirket, bu hattın inşası için icabeden malzemeyi getirtmiştir. İnşasına derhal başlanacak ve kısa bir zamanda tamamlanacaktır. Antep Surları Tamir Ediliyor Şehir dipndaki Antep kulesi Antep,(Özel aytarımiız bildiriyor) — Antebin büyük ve tarih- sel surlarından bazıları bütçe müsaadesi nisbetinde tamir edile. cektir, Antep müdafaasında büyük yardımı olan kale ve surları harap olmaması için lâzımgelen tedbirler alınacaktır. Antepte pamuk Zeriyatı "Antep, (Özel aytarımız bildiriyor) — Tarım Bakanlığı Mü- cadele Kolu Direktörü Recep Gürkmen, tarım durumunu ince- lemek üzere #ehrimize gelmiş ve bu arada pamuklarımız üze- rinde de araştırmalar yapmıştır, Uzman çaldı ları der- hal Bakanliğâ bildirmiştir. Bu mmtakada dai çok yakında yeni'bir önem verileceği anlaşılmaktadır. Sakarya Köprüsü Yenileniyor! Adapazarı, (Özel aytarımız bildiriyor) — Bayındırlık Bakan- lığı, Adapazarı - Hendek şosesi üzerindeki Sakarya köprüsünü beğon olarak yaptırmağa karar vermiş ve bu işi bir müteahhide ihale etmiştir. Yakında inşaata başlanacaktır. Aşağıdaki resim, köprünün bugünkü halini gösteriyor. | | menlere sayım hakkında önemli bir No. 20 HINÇ EDGAR WALLACE|! de de ayni şekilde ilânlara tesadüf | edilmiştir. Fakat bu gazetelerden de | gelen mektupları ihtiyar bir kadının aldığı anlaşılmıştır. Belki de ayni kadın.. Her ilânda iyilik eden zat adres değiştiriyor. Bu ihtiyar kadını da göründüğü mahallelerde kimseler umıyor, Dükkâncıların söyledikle- mak için size bir şeyler getirdim. Cebinden gazeteden kesilmiş bir parça çıkardı. Brixan aldı ve okudu: “Maddi ve manevi gayri kabili tedavi midir? Uçurumun kararında tereddüt mü ediyorsunuz? cesaretiniz yok mu? İyili- istiyen zata yazınız. Posta ku- tus Brixan şaşkın bir balde sordu: — Bu da nedir? — Bu gazete parçası, Elmer'in kây- bolmazdan birkaç gün evvel taşıdığı yelek cebinde bulundu. Madam Ek mer elbiseleri satmadan evvel, ceple- yoklarken bu gazete parçasını bulmuş. 14 tarihli Morning Tele. gtaph'dan kesilmiştir. Yani Elmer kaybolmadan üç dört gün evvel. Numara, gâzeteye gönderilecek cevap numarasıdır. Tahkiakta göre, ilk is- tiyen zat namına gazeteye dört mek- tup selmiştir. Bu cevapları görünüş te isçiye benziyen ihtiyar bir kadın almıştır. Ondan sonra başka hiçbir b bulunamamıştır. Diğer gazeteler. biraz aklından sakattır, ütemadiyen kendi kendine bir şeyler konuşmaktadır. Adı, daha doğrusu soranlara verdiği ismi Sti- vin'dir. Her defasında, mektupları alabilmek için Marc imzalı bir mek» tup gösteriyor. Her halde Londralı olmadığı anlaşıl Fakat polis, şim diye kadar bir türlü kendisini bula. madı, — Bulunduğunu farzedelim. Siz bu ilânlarla cinayetler arasında mü- nasebet görüyor musunuz? — Hem evet, hem hayır! Yalnız ben size bu ilânların garabetini ve biraz da şüpheli olduklarını baber vermeğe geldim. Şimdi de siz bana yeni haberler vereceksiniz bakalim. Brixan bir saat başından geçenleri anlattı, Arada bir Stainet sualler 80- ruyor, cevaplarını aliyördu. — Düşünceleriniz çok meraklı, | hatta insana hayal gibi geliyor. Pa: | kat elinize küçüclük bir ip ucu gecir. diğinize kanaat hâsıl ettiniz mi, arka- | sını bırakmayınız. Doğrusur bu işte | muvaffak olamıyacaksınız. Haylı ca- General Közim Dirik General Dirik Tekirdağında incelemeler yapıyor Tekirdağ, (Özel aytarımız bi'diri. yor) — Trakya Genel İnspekteri Kâ. sım Dirik, bölgemiz ilçe ve kamunla- i dolaşmaktadır. Dün akşam Şar- köyden dönen general, şarap fabrika- sının üzüm alışından sızlanan bağci- lar birliği mümessillesini kabul et. miş, kendilerile görüşmüştür. Bağer- at birliğinin inkişafı için bir satış kooperatifi kurulması imkânları araş- tırılmaktadır. İnspekter, Şarköy kozacılığı İle de ilgilenmiştir. İpek kozası üretimine elverişli olan Şarköy, yılda 60 . 70 bin kilo ürün elde etmektedir. Gene. ral Kâzım Dirik, göçmen işlerini in- celemek Üzere bugün Çorluya git miştir, İ l Konyanın su işleri İ Konya, (Özel aytarımız bildiriyor) | — Yeni arteziyen kuyuları açılması işini bir İngiliz sosyetesi Üzerine al mıştır. Sosyetenin mümessilleri bugün şehrimize gelerek işe başlıyacaklar - dır Cumuriyet bayramına hazırlık Mardin (Özel aytarımız bildiriyor) Cümhurluğumuzun 12 inci yıl bayra- mı için hazırlıklara başlanmıştır. İle bay Fehmi Vuralın başkanlığında toplanan kömite kutlulama programı etrafında görüşmüş, iyi kararlar ver- » Uray, bayramda halkâ pı balo verecektir, Antepte çarşaf ve peğe Antep, (Özel âytarimız bildiriyor) İlbay Ali Rıza Çevik,'il yönetim ku- tulundan şarşaf ve peçelerin kalkma» sma dair bir karar almış ve hemen tatbikine girişilmiştir. Bu karar, ilin her tarafında memnuniyetle katşilan- mıştır Nüfus sayrı n önemli bir konferans Sıvas, (Özel aytarımız bildiriyor) Istatistik Genel Yar Direktörü Sabit Aykut, yanımda bir ecnebi mütehas. | sıs olduğu halde dün şehrimize gel. | miştir. Yar direktör, Yeni Hayat Si. nemasında halka, İşyarlara ve öğret- | konterana vermişti eği OKSURUK ŞURUBU || Öksürük ve nefes darlığı boğma- ca ve kızamık öksürükleri için | pek tesirli iliçter. Her eczanede ve ecza depolarında bulunur. yyl sn v3 7024 nım sileleyordu. o Scotland Yard karşı mahcup glursak, diye düşünü- yordum. Onun için, bizim taraftan yaptığımız tahkikatın neticesini size söylemek için, bu sabah buraya gel- dim. Az sonra her ikisi sofraya otur- dukları zamanı kumandan dedi ki: — Ben de sizin fikrinizdeyim. Çok | ihtiyatlı hareket etmek lâzım... Çün- | ki mesele nazik... Şüphelerinizden | hiç Scotland Yard memurlarına bah- settiniz mi? Brixan başını saladı. — Gene katiyyen bir şey söyle. | meyiniz, alelâcele gidip tevkif etme. ğe kalkarlar, sonra belki de ortada suçu ispat edecek bir delil bulama) yız. Çünkü pek hin oğlu hin olduğu. anlaşılıyor. Siz evde taharriyat yap- tiz vi? — Öyle taharriyat değil. Benim anladığım gibi seri bir araştırma... — Mahzenler var mı? — Zannederim. Bu tip evlerde da- ima mahzefler bulunur. — Müştemilâtı var mı? — Benim gördüğüme göre yek. Brixan şefini istasyona okadar uğurladı. Kumandan, neticeye şimdi aha emin olarak döndüğünü söytedi. | Tren hareket #deceği zaman da ilâve etti: — Size nasihatim olsun. Bir an bile gaflete kapılmayıp daima müteyak- TAN SAĞLIK ÖĞÜTLERİ ISTANBULDA RUTUBET Biz Istanbulda rutubetin en ziya” | de lodoslu havalarda olduğunu sanı rız. Ama, aletlerle ve yıllarca yapı ian müşahedelerden çıkarılan istatiş- öklere göre öy.e değildir. Bu istatistiklere göre, fatanbulda rutubetin artmasi ikinciteşrinde baş- lar ve mart ayma kadar bütün kış mevsiminde rutubet fazlalığı devam eder, Şurasına dikkat eğilmiştir ki her ne vakit rutubet artârsa rüzgâr ya şimalden,-yahut şimal ile doğu arasından veya şimal ile batı arasın. dan eser. Demek oluyor ki İstanbu. Jâ rutubet bizim sandığımız gibi ce nuptan ve Marmara Denizinden de. gil, şimal tarafından ve karadenizden gelir. Bütün yıl içinde Istanbulun vasa- tİ Tutubet derecesi 0,72 dir. Ancak bu sayı tabildir ki büyük biç sey gös. termez. Asıl lâzım olan he? mevşim- de vasati rutubet derecesini anlamak» tar, Onlar da şöyledir: İlkbaharda 0,72; yazın 0,62; son. baharda 0,73; kışın 0,81. Halbuki İstanbul ile ayni coğrafya seviyesinde bulunan başka yerlerde, rutubet İstanbuldakinden dâha azdır. Meselâ New-York Istanbula noktası noktasma âyni seviyede olduğu hale de orada rutubet ancak vasati 0,67 dir Demek oluyor ki İstanbul — hava. nın sıcaklığı ve tazyiki balimların. dan olduğu gibi — havanın rutubeti bakımından da gerçekten bulunduğu yere nisbetle daha çok şimalde sayı- labilecek bir şehirdir Şu kadar ki, İstanbulun yaz, kış eksik olmıyan rutubeti yağmurların gokluğundan ileri gelmez. Burada yağmurlu günler bir yıl içinde vasa- t olarak 95 gündür. Bunun da en soğu kış içerisinde olur. Ondan son- ra en çok yağmurlu günler sonbahar- da görülür. I kbaharın da sonbahar- dakine yakın bir derecede yağmur yağmasa da yaz mevsiminde Istanbul- da pek az yağmur yağar, İstanbul yazım adeta kurak memleketlerden sayılır. Yağmur günlerinin sâyısı ba- kımından İstanbul en güzel havalı memleketlerden sayılan Fransirim cenubu ile Ttal yaya benzer; Şubede Tstanblü bulunduğu yer- demdaha şimaldeki şehirlere benze- ten rutubetine Başka bir sebep ara- malıdır. Bunun için de pek uzaklara gitmeğe lüzum yoktur, çünkü Kara. deniz Istanbulun yanıbaşındadır. Te. ir Fakat yalnız rutubetin çokluğun dan dolayı İstanbulun havasını — bo- zuk saymak ta lâzımgelmez. Verem. Wi bastalar için sanatoryom yeri olan meşhur Davos, Istanbuldan daha çok rutubetli bir yerdir. Orada bir yılda vasati rutubet derecesi 65 dir. Ancak orada sis yoktur Sağlığa en ziyare zarar veren şey- lerden biri güneşin ışığını kapıyan sislerdir. Lokman Hekim — Hasek hastanesi cildiye ve — Zöhreviye şefi Doktor NURi OSMAN EREN Beyoğlu, EH Apr No 3 7883 Dr. A. KUTIEL Karaköy Topçular caddesi N.33 7823 İ İ | kız. olmak... Çünkü bu adamın hem merhametsiz, hem de bittin tedbirle. rini almış zeki birisi o'duğu anlaşılı- yor, Çok rica ederim, hasmın zekâsını hor görmeyiniz. Bir gün, sizin de bu âlemden el ayak çekip gittiğiniz! işit mek istemem, De A dee AKKANAT KANKA, 5 B . sg MARTHA EGGERRTM'ter başka bötün artistler her iki nüshada ayrı ayrıdır. UMAN beklenilen neşeli KÜÇÜK (Kleine Ha Eftalya Sadi Pı ozramımızda 1 — EFTALYA SADİ — AYNI SAHNEDE ve BİRLİ beraber ( EFTALYA SADı iTTiHAD 8 S ş Sigortaları halk Telefon : Işte-büyük bir şaheser KASTA DİVA da da baş rolde ilâhi yıldır MARTHA EGGERTH italyancası MELEK'de Almancası İPEK'del SUGÜN TALEBE SE- ANSI SAAT 1 DEDİR. İl mmm Dr. HAZIM Cerrahpaşa hastanesi sabık cil İ diye ve zühreviye mütehassıs, Galatasarayla “İngiliz | sefareti sid taramvay cad. No 26. İ da başın: iğdi. — Her halde sizi çok bekletmez zannederim. Çünkü Knebvorth'la çev- rilen sahneler öyle pek uzun sürmü- yor. Brixan. — A tanım, dedi. ben size kızın benimle randevusu var, dedim mi? Bugün Matinelerden itibaren | SARAY Sinemasında FRANZISKA GAAL kahkaha kraliçesimn en son ve filmlerinin en fevkalâdesi İlivöten: PARAMOUNT JURNAL : Dünya — be, TAL LL ÇAĞLAYAN (Eski Mulen Ruj) bu haftaki yenilikler : 7 — Milli duygularımızı ifade eden Zeybek türküleri dansları ile AAA ANGORA Türk Sigorta Şirketi Harik ve hayat üzerine sigorta muameleleri icra eyleri?. için müsait şeraiti havidir. Merkezi idaresi : Galatada ÜUnyon Hanında Acentası bulunmayan şehirlerde acenta aranmaktadır. | an odasına dönerken, yolunu çevir- Kâtip birdenbire başka bir mevzua atladı: — Ah, Mister Brixan, musunuz? Siz Mis Alede'in senazyo- ları aratından çıkan bir kâğıt parça- $ hakkında tahkikat yapmıştınız. — Evet, öteki müsveddeler bulun» dulmü? — Hayır, fakat yeni senarist bana bir şey söyledi. Fosa bütün gönderi» len senaryo milsveddelerinin isimle- rini bir deftere yazardı. Bunlardan bir isim çin mürekkebi ile karartıl- miş. — Şu defteri görebilir miyim? Hemen defteri getirdiler. Koca bir muhasebe defteri! Sayfalar sütunlara DEFTERDEKİ SİLİNTİ İstâsyondan Brixan'ım odasma gir den yol, Adele'in oturduğu sokaktan geçmiyordu. Öyle olduğu halde Brix- hatırlıyor di, genç kızın kapısını çaldı, fakat sabah yedide çıktığını öğrenince me- yus oldu. Knebvorh bu sefer de South Dov- no'da dış manzaraları çeviriyordu. Brixan stüdyolara uğradı. Ortalığı bomboş buldu. Yalnız Knebvorth'un kâtibi ve bir de bir gün gelmiş olan senarist oradaydılar. Kitip dedi ki; — Nereye gittiler de çeviriyorlar doğrusu iyi bilmiyorum, Mister Brix- ılmış, senaryonun, müellifin adı, an! Fakat Arundel civarında bir yer- | adresi, gönderildiği tarih, yahut iade lerde olacak, Mis Stella da bu sabah | edildiği tarih. geldi, benden ayni şeyi sordu. Fakat | zannederim, Mis Adele'i yemeğe ça- | ğırmağa gelmişti. — Yok canım, eğer bir daha gelir- se, Mis Adele'in başka bir randevu aldığını söyleyiniz, olmaz mı? Öteki gülümsiyerek peki makamın Brixan defteri, Knebvorth'un mas satının üzerine Koydu ve senaryo muharrirlerinin bistesini tetkike baş- adı. Detektif dedi ki: —Eğer bu muharrir bir senaryo göndermişse, başka senaryolar gön- dermiş olması da muhtemeldir. Daha 12-10-935 hafta başlıyor ANNE Muti: Bestekâr Bimen Bestekâr BİMEN KDE DİNLİYECEKSİNİZ. tarafından ) Tel 40335 MANTARA MiLLi 4.4887. Deniz yolları IŞLETMESİ Acenteleri: Karaköy Köprübaşı Tel 42362 — Mühürdar, rtaaya 2908 Fia 22140. yy Mersin yolu KONYA vapuru 13 birinci” teşrin PAZAR günü saat 10'da MERSİNE kadar. “6360,, Trabzon yolu ANKARA vapuru 12 Birin* citeşrin CUMARTESİ günü s8“ at 20 de HOPA'ya kadar “6361,, 8056 Ayvalık yolu MERSİN vapuru 12 Birinci" teşrin CUMARTESİ günü saat 17 de İZMİR'e kadar. “6362,,805 Trabzon yolu KARADENİZ vapuru 13 Bi- rinciteşrin PAZAR günü saat 20 de RİZEYE kadar (o “6370 silinmiş yerler var mr? Kâtip başını salladı. — Ancak bu var, dedi, sonra $f defterin haline bakın. Burada çal” mağa başladığımız gündenberi, © varda senaryo göndermiyen bakköl çırağı bile kalmadı. Çeşit çeşit (iki ler mi, teklifler mi istemezsiniz? Brixan parmağını yukardan aj ya gezdirerek, İsimlere birer bifft bakmıya başladı. Mütemadiyen sâf faları çeviriyordu. Birden parma bir ismin Üzerinde durdu. | Serlevha: “Korku ve dehşet içi Me Sir Gregory Pen. etere örğü: — Gregory daha başka senaryo” da yazdı mı? — Evet, zannederim. bir sensfff daha gönderdi, ismini biraz daha He ride bulabilirsiniz. Mis Stellaya nasip geleceğini zannettiği sener lar yazardı, Aradığınız adam o ya? — Hayır, gönderdiği müsvedde”! den burada var mı? ii —Hepsini fade ettik. Öyle sac”! sapan şeyler yazmış ki. Ben bir deg nesini okudum. Zannederim ki bi sabık edebi direktörümüz bu senar lardan birini Kaebvorth'a kabul bu ii tirmek için hayli uğraşıyordu. râ işittiklerimize göre, Foss m vuruyor (Arkası “Aİ raflardan da hayli pa