i Holivut Aşıkları Sevgililerine Nasıl Hediye Yollayorlar ? Kendinden in bir. kadına hes yâen evvel orij dikkat etmek, çok kesi ku ra gönde rilecek hediyeler Hol düşünmeğe, sarfetmeğe iyelerin pahalı olması Yıldızların birçoğu» mgindir. Hep- Jen başka biç Holiyvood genci, eğer âşık oldu- ğu kızm nazarı dikkatini celbetmek istiyorsa uzun düşünüp onun çok hosuna gidecek bir hediye seç- mek o mecburiyetindedir. Aşağıya naklettiğimiz vak'alar şimdiye kadar yıldızlara âit neşriyat arasında tese düf etmedi hikâyeleridir. Greta Garboya âşık George Brent, İsveçli yıldıza âşık olmıya başladığı vakit beyaz perde» bin en şaşaalı, k kadınma yollanacak hediyenin çok sade olmas sını düşünmüş ve Garbo'nun doğdu- ğu gün kocaman bir pasta yaptırarak üzerine “mes'ut gün,, kelimesini yaz. dırarak bunu kendi eliyle getirmiş. tir. Brent pastayı kendi pişirdiğini de ilâve etmiş ve bu zahmetine mukabil Garbo'dan hiçbir şey istemediğini söylemiştir. Buna şeytan kadm anmamış gibi görlinere '— Ya, demek benden, hiçbir gey istemiyorsunuz, öyle mi? diyerele delikanlı ile alaya başlamıştır. Bunun Üzerine George Brent: “Yalnız bir tek dileğim var. Müsa» ade ederseniz avucunuzu okumak ise bi bu pasta ve el'oku. derilecek en pahalr el mas, en güzel bir ilânı aşktan daha a ssde Ka. | Zalgrn Elina ! tatlı gelmiş ve Brent ile sevişmesine Jem ve muhay- | bakım. sebep ge uştur. Jean Harlov'un aşkı Son zamanlarda Jan Harlov bir dostuna şu itirafta bulunmuştur? “— Ömrümde Villiam Pouvell kas dar sevdiğim ve seveceğim hiçbir gre kek tasavvur edemiyorum. Onu o kadar seviyorum ki adeta korkuyor» rum.,, Birçok erkekleri cinsi cazibesiyle çıldırtan Jean Herlov nasıl oldu da yele değil fo- | Nihayet en toğraf'ta yara. | aşağıdaki fo - tr. Yukarda. | toğref sudaki ki resimde ok | hareleri en has atan artist ada- | sas şairlerin bi- İle kuvvetinin | le kalemlerin « ve heykel gü. | den çıkamıya- gelliğinin o bir| cak (derecede misali deği) | nefis bir şekif. midir? yanında kendi. | yor mu? Sinema Aleminde Bir| Kuyruklu ) Yıldız Siiri Marlene Dietrich : Bu suali'her sinema se- tak sindi kendi kendine bakı ola Me maktadır, k çar ne; Von Sternberg İle bi: dina stiğt müddetçe, rejisör bu ka- Byetigetistik dehasının en son kal tn biz o e kadın da buna des merbutiyetle mukabele et- deyi te- Memiş ve nihayet muvaffak i, Sint kabule: mecburiyet hi io Kâdınr taliine -terketmiştir. ü yıldız ismine lâ: Hollywood'da İlk önce * Marlene'i en yi Rörerek istidadını keşfe - JİSÖr bu” kadını Hollywood'a ine kadar onun mu Ben nde görerek mağlüp $ böyle'bir ka. Tiyetini Hollywood'da hangi Babayt. git üzerine alabilir? Ayni zamanda şurasını da düşün- mek lâzımdır ki, Marlene son film- lerinde, meselâ * en son filmi olan “Şeytan Kadını de bekle- nildiği kadar muvaffak olamamış ve bu itibarla, kredisi düşmekte. olan bir artist mevkiine inmişti. “Şeytan Kadmdır” filmi ile mukavelesi bit- tiğinden bugün Marlene'in yeni bir mukavele için epey güçlük çekme- si izmgeleceğini kabul etmemiz lâzımdır. Hal Paramount milessesesi kendisine senede çevireceği iki film için 250 bin dolarlık bir mmukaveleyi imza » lattırmak için “haftalarca pesinden koşmuş, onu ikna içi geceler uğraşmıştır. Son günl öhretin- den bir'geyler kaybetmekte olan aç Getin san'atine olan istidat ve kab. liyetinden henüz azami randmânın alınmadığına bütün Hollywood kani soluma ktadır, Bazıları Von Sternberg'i Mar - lene'i i duğu ekemmiyeti vermem ham ediyorlar. Halbuki # zü böyle değildir, Rejisör daha ntikiabında “yanı timıştır, lene'i (Mavi M yahut (Şanghay sini güneşe ver İŞ genç kızın ,(Kıml Çariçe) yahut (Şeytan Ka- dındır) filminde seyrettikleri za man hayal kırıklığına uğramıslar « dır, Bundaki kabahat Von Stem- berg'in mevzu intihabmda yanılma» sından ileri gelmiştir. Artistin muvaffak olduğu filmle- re dikkat edecek olursak bunların ekseriya 'hareketi, dramr, vak'aları biribirile iyi mezceden mevzular ol- duğunu görürüz. Bilhassa tek başı na kaldığı vakit ağırlaşan, şahsiye- den kaybeden Marlene'in bir hareket ederse © kadar kazanacağına şüphesiz naza- rile bakmalıdır. Von Sternberg'i verdiği karardan dolayı tebrik etmek lâzımdır. Bir attiste enson gayretini sarfettik- ten sonra muvaffak olamadığını iti- raf etmek, her insanm gösterebilece- ği ferağat değildir. Marlene ilk ön- ce, bundan sonra hiçbir rejisörle çar lışmıyacağını İlân etmiş, fakat bu- gün artık yeni vaziyete kendisini alıştırmaktadır. Paramount müesse- sesinden ayrılmakla yerini Ernst Lubiteh, Frank Borzage, yahut King Vider gibi Üç meşhur rejisöre bırakan Sternberg'le Marlene artık san'at bakımından tamamen boşan- mıştırlar. Marlene şimdi büsbütün muvaffa- kiyetsizliğe mi uğrayacak, yoksa ye- ni muvaffakiyetler omi' kazanacak? Bu suale cevap vermek doğrusu güç- aamafih her şey'onun telâkki tarıma bağ ma rağmen r gece içinde bütün dünyaya tanıtan ve.sevdiren bir re jisördür. Erst Lubitch'e gelince, © da her işi bıra k bütün vaktini Marlene o Dietric'e ylemiştir. Her halde, Marlene için muvaffi kiyet yolu. kapanmış değildir. Bi dan sonra her şey ona bağlıdır. Mu- vaffak olmaması için Ge ortada esaslı sebep yoktur, , hasredeceğini Orun | de tasvir etmi, “GRETANIN KADIN N GÜZELLİĞİ çapkınlığı ile meşhur Villiam Pow- velle'e âşık oldu? Bunu “gene ylıdızm ağzından din» liyelim: “Bir gün yazr kâğıdim bitmişti, Son derece canım sıkılıyordu. Kapt galındığı vakit iki çocuğun koskoca» man birer paket getirdiğini gördüm. Paketleri açtığım zaman içinden bir gok yazı kâğıdı çıktı. “Bu esnada ben kitabımı'yazmak- la meşguldüm. Villiam pek âlâ bi yordu ki dünyada beni kitabım kas dar alâkadar eden hiçbir şey yoktur, Bunu hisseren erkek elbet de beni çok fazla"düşünen bir adamdı, — Joan Crawford'a âşık Franchot Tone: Josn Crawford'a & r ki, ondan başka hiçbir ünmüyor. Sevgilisine gim yeler göndermiştir, Fakat bunların arasında sevipli Jo> anın hoşuna giden şey Franehot'nun kendisine bir musiki muallimi yollar mış olmasıdır. Sevgilisinin musikiye olan istidadının sönük kalmasma ta- bâmmül edemiyen gerç âşk” kızm gok tatlı bir sese malik olduğunu evvelden keşfetmiş ve- Joan'de onu kırmamak . için bu - hediyeyi” kabul ederek bugün hakikaten “bir musiki. şinas olup çıkmıştır. Bu kadar parla bi yıldızın güzel. sesiyle kendini bir kat daha cazip yapması; hayali çok kuvvetli bir âşıkm. israrmdan“ ileri gelmişti — Garip bir dava Jhon Barrymore ile karısının ay. rılma davası, yılın en meraklı bâdi. sesi oldu. Hakyerinde karı koca: pek tuhaf olmuştu John: Barrymore dedi“ ki; - "Yatre mızla yaj ız bir yolculukta 'ka» tem beni kamaraya kapadı. Orada â» deta mahpus bıraktı... Karısı da şöyle anlattı: nu yaptığımı İtiraf ede bunu, kocamın iyiliği için yaptım. | Mütemadiyen viski içiyordu, menete mek için başka çare bulamadım. Sıh- hati ki bu çareye baş iddiaları <Evet, bile im. Fakat, noktadadır, Bakalım bân divectkt