AĞUsTos | PERŞEMBE 1935 e SAYI:101 — 3404 YAKINDA CUMBADAN RUMBAYA! On Birinci YIL SAHİB ve BAŞMUHARRİRİ Mahmut SOYDAN SAYISI 5 KURUŞ Ö ISTANBUL TELEFON | Nüdür : 24318. Yazı işleri * 24319. Maığaa : 24310. BUGÜN © incide ; Peyami Safa'nın fıkrası * “ Çığlıkların” tefsiri", » Or- han Selim'in fıkrası : “Kös- tenceye doğru” — Siz ne dersiniz? — Şehir haberleri. Ankara telgrafları — e Şevki'nin Askerlik bahisle- ri — Felek'in fıkrası: “Bey- oğlu ”. Aziz Hüdai Akdemir'in tef- rikası : “Bizde casusluk ” Sağlık öğüdleri — Sevişme- ler, evlenmeler. Süncüde : Süncüde : S incide » — Sön haberler — Meşhur Al- man — casusu : , Matmazel Doktor. Söncıda'* —Memlekette TAN — Anke- ö timiz : Koca mı, evlât mı? 73n_cide: A B intide ; —Ecnebi gazetelerine göre 9 hâdiseler. j“m:uda: Sinema. Üuncuda; — Kazan Hanlığının son gün- NS leri — Faydalı bilgiler. 1 incide.t: Kadın ve Moda. 2 incide : Konyalılar için — Hikâye. Süncüde: Radyo. füncüde: . Ekonomi. Ö İstanbul Müze Şehir ,Atatürkün, Türk Tarihi Encüme- hini harekete getiren yüksek bir direktifi, gözlerimizi, Türk dehasının tam beş asırda yarattığı bir san'at şa- Bu G'ILüzerinş çevirm_i; bulur:uyor. , luğun y Şe'l'lhfk birbirini koğalıyan zevksiz b_“ bilgisiz idarelerin, harpelrin, bin ir endişe içinde yaşamış ve can kay- 8üusuna düşmüş olan nesillerin her ıîi'"' bil_' parça daha ihmal ederek, çir- nleştirerek bize devrettikleri İs- tanbuldur ki yeryüzünün hiçbir şehri anıt bakımından böyle bir zenginlik 8öÖsteremez. ay Pt büyük Türk şehrinde otuz üç dy" kategoriye — mensup sekiz yüz- Ne': fazla tarihi eser vardır. Ve her- iri diğerinden daha başka ve daha yî'ek“!k bir kıymet taşıyan bu eserle- Bile İstanbul bir “müze-şehir” halin- Sedir ki hiçbir medeniyet tarihi buna akip ikinci san'at varlığını insan- Habeş askerleri içi saman dolu çuvallar üzerinde süngü talimleri yapıyorlar — İtalya - Habeş harbi için Cibütiye getirilen * silâhlar... ULUSLAR KONSEYi TOPLANDI Habeşistanı Manda altına Almak istiyorlar ingilizler, italyan uçaklarının Sudan üstün- den geçmesine ses çıkarmıyacaklar Cenevre, 31 A.A. — Uluslar s08- yetesi İtalyan « Habeş çekişmesine bakmak için bugün saat 17 de top - danmış ve gizli bir oturum yapmış- tır, Bu toplantı silâhsızlanma konfe » ransınım salonunda o'muştur. Cenevre, 31 A.A. — Laval, Eden, Leje ve Roşa bu sabah buraya gel - mişlerdir. Laval, doğruca Fransız de İliıa hediye etmiş bulunmuyor. m_':ll:ıunı_ R_ıımı::ıdı Büyük Ro- n pi ve l katolik medeniyetinden bügüne kal- Tiş ne vardır? Sent Anj kulesi mi? ir Forum ve şuraya'buraya sıkış- TMiş olan Kayzerler ' devrinin bir iki JArkası 10 uncuda) TAN H legasy bulünduğu binaya git- miştir. Orada konsey üyelerinden birçoğu ile buluşabilmesi için terti- bat alırimıştır. İlk toplantr tamamile özel 'olmak üzere saat 17 de yapılacaktır, Yeni teklitler Paris, 31 A.A, — Matin gazetesi, Londradan alıp neşrettiği bir telgraf ta, Habeşi yeni teklifler yapıl- J Yakında Büyük Ulusal Omanımızı 'Tefl*ikaya aşlıyoruz . ğ  ğîRVE-R BEDİ ADİLE YA - N ÇOK DEĞERLİ ARKA- AŞIMIZIN SON'ZAMANLA R İğ MODERNLİK AKIŞLA- öz E ALAY EDEN BU GÜ - GAL ROMANINI YAKINDA ZETEMİZ SÜTUNLARIN A ZEVKLE, KAHKAHA - ARLA, YÜREK ÇARPINTI.- AÂRİLE OKUYACAKSINIZ. | yokuş aşağı , kendini dığı ve fakat bu tekliflerin nereden UYA SABUNA ORUNMEADAN KULAK VE DIL Bazıları kulak derler ama, bence insan vücudünuün en ö li parç dilidir.Cemiyet içinde yaşıyan insa- ntn bütün hayatı çok defa dili ile kulağı arasındaki münnsobcllîri iyi kull, TüĞE ' ine ö e tRlÜ bağlı gibidir. Kulak, insan başının iki tarafın - da, gök gürültülerinden en küçük yaprak hışırtısına kadar bütün ses- leri kapan en düygülu işitme ahi - zemizdir. O kadar ki, insan zekâsı henüz sesleri oldukları gibi kulak - tan daha iyi zaptedebilecek bir an - ten icat edemedi. Dil, kulağın işittiklerine, gözün gördüklerini ve hayalin istedikleri- ni katış ak, iç ha, dışa- rıya bildirir. Insanların insanlara karşı sevgisi, düşmanlığı, her çeşit hissi, bu ilgi ile başlar ve biter, O- nun içindir ki, çok zaman duydukla rımızı ve gördüklerimizi anlatır - ken, irâde, müdahale ederek ve ga- liba çok iyi ederek, dilimizi - tutar. | “Boğaz yedi boğumdur” sözü gelişi güzel ıaı.fruln!uç lâf a:ag"ı'lılı'r.J geldiği malüm olmadığını haber ver« mektedir. Bu teklifler, Habeşistanın arsrulu- sal bir manda altına konmasını ileri sürmektedir. Bu-manda, İtalyaya e- konomik menfaatlerle bir miktar da arazi temin edecektir. İmparator, müşavirlerini, uluslar kurumunda üye bulunan devletler i- çerisinden seçmek hususunda * ser « best olacaktır. İmparato”, Avrupanın”'Habeşista.» na, ancak ekonömik bir surette nü- '- fuz etmesine mâni olmıyacağını bil- dirmiş ve Habeşistanın tam bir er- kinlik içerisinde fakir yaşamasın - dansa, Avrupanın himayesi altında genişlemesini tercih edeceğini - söy- lemiştir, . Ne konuştular ? Londra, 31 A.A, — Taymisin Pa- ris aytarı, Eden ile Lavalin Habeş hâkimiyetine dokunacak ve- yalnız İtalyaya bağışlanacak hiçbir imtiyaz gözetmediklerini- sanıyor. Onlarm gözettikleri şey, Habeşistan hakları- nın korucusu ve modern Avrupa men faatlerinin mümessili sıfatile, ulus- lar kurumuna bağışlanacak birtakım men faatlerdir. Fransa ile İngiltere, Habeşistana uluslar küurumu üyeliği sıfatının bir- takım mükellefiyetler icap ettirdiği- ni anlatmak niyetindedirler. Şayet, Habeşistan kendi evine düzen ver * mek iktidarında değilse, bu işi arsı- ulusal bir kuruma brrakmalıdır. Şu düşünce, uluslar kurumu üye- lerine, Habeşistan üzerinde manda veril_mesi ve bu mandanın bir yüce komiser maftifetile idare olunması t.eklifî ile müspet - alana dökülecek- tir. Bu mandanın şartları, Danzig İnönü Erzincanda Erzürum, 31 AA — Başbakan İs- met İnönü dün hastaneyi ve doğum evini gezmiş, hayvan sergisine gire- rek atları görmüş, yetiştirilen hay- vanları beğenmiştir. Erzrum, 31..A.A, — Başbakan İs- met İnönü bu sabah Erzrumdan Er- K ü Her duydı tutamıyan, frensiz araba arasında fark'ne ola- bilir? - Yuvarlana yuvarlana, - biri mânen, öbürü maddeten, fakat iki- si de, eninde sonunda kırılıp par - çalanır. | Dikkat edilirse görü!”'r ki, hayat- ta en çok muvaffak olanlar, en çok zekiler, en çok âlimler değil, sözü - nü yavaş yavaş, dirhem dirhem sa » tanlar, az konuşanlardır. Az konuşanın lehine iki büyük fayda yazılır: Biri konuşurken az ai g B DD Hdi gümünü bir türlü çözmiyerek, haki- ki benliğini içinden daima cevher çıkması beklenen esrar- dolu, bir kutu içinde saklı tutmak! K BizE al iş gümüş, tın olması bundandır. Ali Naci KARACAN hareket Ş Erzincan, 31 A.A, — Başbakan İs- met İnönü saat 16 da şehrimize. gel- miştir. Burada bir müddet kaldıktan sonra hareket edecektir. Ray Erganiye Vardı Elâziz, 31. A.A. — Erganiye doğ- Tu uzakta olan demiryolunun ray dö- şenmesi bakır madenine varmıştır. Bu münasebetle beş ağustosta ba- kır madeninde büyük bir tören yapı- lacaktır. Bu törende hazır bul k ç Laval ve Eden yüce komiserliğinin şartları ile eş o- KULTUR BAKANININ DiYEVi Saffet Arıkan Kültür Siya- samızın Güttüğü Yeni Amaçları Köy okulları - Kültür kurulu - Köy Çocuğu - Savaşlar - Yeni değişiklikler Ankara, 31 A-A, — Ulus, Kültür Bakanı Saffet Arıkan ile bakanlık işleri üzerinde önemli bir görüşme yapmıştır. b Kültür Bakanlığının kıvanını gös- teren bu önemli görüşmeyi aynen bildiriyoruz: Kültür Bakanı Saffet Arıkatıt dün bakanlıkta çalışırken ziyarct ettik. Kendileri yurt haritası üzerinde sa- nat ökullârının yerlerini ve çevrele- rini inceliyordu. ' Bakanlık yönet geri ile mesleki tedrisat diraktörü, hangi illerin çöcuklarının hangi sa- nat okullarma gitmekte olduklarını anlatıyorlardı. Bakan bu illerin okul bulunan şehirlerle ekonomi ve taşın araçları yönünden bağlılığını artyor ve konuşmalar sonunda kararlarını veriyordu. Arıkanın bakanlığa geçelidenberi birkaç kere kültür işlerimiz üzerin- deki düşüncelerini sormuştuk. Ba- kanlıkta geniş bir hazırlık yapıldı- ğını biliyorduk. Devlet kurulların » dan, okullardan, uzmanlardan bir- çok şeyler sorulduğunu okurlarımı- za da bildirmiştik. Arıkan önceki so- rüuşlarımıza ötedenberi taşıdığı özel (Arkası 10 uncuda) Anlatıyor — f SÜİ Saffet Arıkan Eski Gümrük Vesikaları Gümfrük ve tekitler (inhisarlar) Ba- kanı Ali Rana cumartesi günü Ankara dan şehrimize gelecektir. Bakan bu - rada bir hafta kadar kaldıktan sonra tekrar Ankaraya dönecektir. Gümrük ve tekitler Bakanlığı müs- teşarı Adil, şehrimizdeki tetkiklerini bitirmiştir. Dün sabah Istanbul güm - rüğünde meşgul olan müsteşar, güm - rükler genel direktör vekili Mahmut Nedimle beraber bütün daireleri tef - tiş etmiş, muhtelif işler etrafında iza - hat almiıştır. Adil, gümrüğün evrak mahzenini de gözden geçirmiş, burada uzun müddet kalarak tasnif işleri hak kında izahat almıştır. Öğrendiğimize göre, gümrük mah- zeninde henüz tasnifi bitirilemiyen yüz biqlcrce evrak vardır. Bu işle uğraşan heyet. 1300 yılın - danberi biriken muhtelif gümrük iş - lacaktır. İtalyaya Habeş Dazı imtiyazlar verilecek, fakat bunla - rın Kontrolu, uluslar kurumünun e- linde kalacaktır. Bütün bunlara kar- şılık I:îabeşistan, uluslar kurümuün - dan himaye ve finansal yardım gö- (Arkası 7 incide) lerine ait resmi vesikaları inceden in- ceye ayırmaktadır. sonra, gümrüklerimizin inkişaf duru « munu tesbit etmek bâkımından tari - hi kıymeti olanlar saklanacak, diğerle ri imha-edilecektir. Bu - iş bittikten | İzmir Panayırı —e — e (Şarbay Behçet-Salih bu yılki panas yirın önemini gazetemize -anlatıyor. Yazısı 7 inci sayfada| HA'!;IOPVFİ»' KY J—,A_ı v:i___ üzere Elâziz ve Diyarbekirden he- yetler. gelecektir. sadren aRE S ULUSLAR - KONSEYİ TOPLANIYOR