—HD — ai ğ a b ni T ankara DAT AR Belediyeler imar heyeti teşkili klanunu kamutayda LHUSUSİ MUHABİRIMIZ BİLDİRİYOR) Kamutaya verilen bir kanunla belediye kanunu tatbik edilen Ankara, 6 Ye nüfusu on binden yukarı olan yerlerin harita, müstakbel imar Plânları ve içme sulari ile lâğım işlerini yaptırmağa Iç Bakanlık İzinli kılınmaktadır. Bu işler için Dahiliye Bakanımım riyaseti al- tinda nafıa, iktisat ve sihhiye vekâleti mümessillerinin, dahiliye Müsteşarının, belediyeler bankası umum müdü Ankara imar Müdürünün iştirakile belediyeler imar heyeti teşkil olunmakta- * Bu heyet yukarıdaki işler için bir program yapacaktır. Sayı- işleri yapmamış olan belediyeler, bu işlerin yapılması için icap &den tahsikatı taksite bağlamak süretile kendi bütçelerine koy Mağa mecbur tutulmaktadır, Bütçelerin tasdiki sırasında tahsi Sat ayrılmadığı görülürse, bütçeleri tasdik salâhiyetli makamlar "lllyuile ve bütçeleri merkezce tasdik olunanlar için de resen tahsisat koymağa yine dahiliye vekili salâhiyettar kılınmakta- bankasına gönderilecektir. * Bu paralar belediyelerce dahi e vekâleti emrine belediyeler | Nüfusu 10 binden eksik olan belediyeler bütçelerinin müsaade- &i hl_liıı_rle yukarıda yazılı işlerin ifası için bu kanun hükümlerin- 'en istifade etmeği dahiliye vekâletinden isteyebileceklerdir. Takas yolsuzluğunu yapanlar | Ankara, 6 (Hususi muhabirimiz bildiriyor) — Gümrük ve İnhisarlar Ba- anlığı takas yolsuzluğu tahkikat dosyası üzerindeki tetkikleri- Di bitirmiştir. Bu tetkikler sonunda takas heyeti teşkil eden me- Murlarla Ticaret Odası üyesinin vaziyetleri kaçakçılık mahiyetin de değil, ihmal ve vazifeyi suiistimal mahiyetinde görülmüştür. akas yolsuzluğu tahkikat dosyası memurini muhakemat kanu- huı,; göre suçlu memurlarla ticaret odaları üyesi hakkında karar Verilmek üzere İstanbul vilâytti idare heyetine gönderilmiştir. Dış işler memurları arasında değişiklikler yapıldı Ankara, 6 Yakında hariciye memurları arasında esaslı bazı Ve tayinler yapılacak, hariçte müddetlerini dolduran bir kısım Memurlar merkeze alınacaklardır. KANUN HAZIRLANIYOR. Devlet dairelerinin yeni alacağı adlar Kültür Bakanlığı listeyi hazırladı h“:n_kırı. 6 (Hususi muhabhirimiz miiriyor) — Bakanlıklar, daireler ve temurlukların yeni adlarını göster - üzere Kültür Bakanlığınca bir Şftvel hazırlanmış — ve Bışı?avı-nııgı trilmiştir. Bugünlerde Bakanlar e. Ceçinde — görüşülecektir. Hazırlanan Giveli bildiryorum: Reisicümhur — .::Hıırbışkım iyaseticumur — Cu- z 'ği_ıhluhlx— Hususi kalem — O- n Büro, İdare âmiri — Kestör, Di d“,'" Tiyaset — Başkanlık kuru , Müd — Savaman, Müddeiumumi — el Savaman, Vilâyetler işleri u « üm i b umum — Özel yönetgeler genel ö Ernniyeti umumiye — Bük güven, Istihbarat müdürlüğü M Pilget direktörlüğü, Muhasebei u- iye umum müdürlüğü — Genel dikai, Grektörlüğü, Varidat umum mü y Üğü — Genel gelirler direktörlü: 7 Emliln;lmi"iye — Devlet mülkle- de (tamelâtı nakdiye — Akça işleri, Wetlek mektebi — Ertik okulu, Yük. tedrisat — Yüksek öğretim, mes- iy YÜksek tedrisat — ertik ve tek- Öğr Üğretim, Orta tedrisat — Orta aç Gtim, Tlk tedrisat — Tlk öğretim, ideler koruma heyeti — Anıtalar .,;h“"-c ha komisyonu, Talim ve Terbiye Rz Kıu—.m;' 'Şınmıu' Güzel Sa- törüü Umum müdürlüğü — Ar direk _a':âü. Terbiyei bed:niye ve izcilik e tlüğü — Beden egitim ve izci - _hh':ıkıoıı Hudud ve sahiller kıyıla, Yum müdürlüğü — Sınır ve Devlir çöSElk gencl direktörlüğü, "'ir::ı Şürası — Danıştay, Mülkiye Atlah Si — Sivil işler dayrası, Yarış ve *ncümeni — Yegritim ve yarış YargıYOnu, Temyiz mahkemesi — $i aŞ y, Divan temyizi askeri Suşıı Eutay, Şürayi askeri — Sü da- e Divanı muhasebat — Sagış - tar, Eyeti umumiye — genkurul, 'i:'::ııı ıslah htııyomyı — T.ı'ıı..m ye A durağı — ürlü; ü._ ’!SAdinhörlü , Evrak müdür- GanArşiv direktörlüğü, Muhase- x_;lmımın — Sağış Ğ.ıeıua.mgıi YAt müdürlüğü — Yayın direk- törlüğü, Muhasebeci — Sağışman, Daire müdürü — Çevirgen direktörü Şube müdürü — Bölüm direktörü, | Mümeyyiz — Kalem başı, Memur — Işyar, Kâtip — Sekreter, Muavin — Yar, Reis muavini— Yar Başkan, Mü Gdür muavini — Yar derek, Vilâyet — H, Vali — İlbay, Kaza — İlçe, Kay- makam İlcebay, Nahiye — Kamun, Nahiye müdürü — Kamunbay, Kasa- ba — Kent, İdare (devlet idaresi)— Yönetim, İdare (reji idaresi, hususi idareler) Yönetge, Belediye — Uray Belediye riyaseti — Şarbaylık, Be- lediye reisi — Şarbay, Belediye mec- Tisi — Şar kurulu, — * ——— , ithalât Beyannameleri Ankara, 6 (Hususi muhabiri- miz bildiriyor) — Takas anlaş - mamız bulunan memleket'er - den getirilecek eşyanın ihraca- tı yapan tüccar tarafından ve - rilmiş bulunan ithalât beyanna- melerinin başka bir firmaya dev redilebilmesi esası kararlaşmış- tır. Yalnız anlaşmalarında hu - | susi hüküm bulunan mallar bun dan müstesna olacaktır. Bu hu- sus yarın telgrafla gümrüklere bildirilecektir. Macar sefirinin Ziyareti Ankara, 6 (Hususi muhabiri- miz bildiriyor) — Yeni Macar sefiri hariciye bakanını ziyaret ederek bir müddet görüşmü tür. Macar sefiri bir iki gün için de Cümurreisi Atatürk tarafın- dan kabul olunarak itimatname sini verecektir, Kamutaya yeni Gelen lâyihalar Ankara, 6 (Hususi muhali miz bildiriyor) — Maarif teşki- lâtına dair kanunun 11 inci mad desinin hükümlerinin iki sene temdidi hakkında kamutaya bir kanun lâyihası gelmiştir. Bu madde muallim vekillerine ait- tir. Bundan başka üç sübayla 3 Erata verilecek ikramiye, tah lisiye umum müdürlüğü katı he sapları da kamutaya gelmiştir. | Kamutayın yarınki ruzname- | sinde riyaseti cumur dairesi teş kilât kanununun bazı maddele- rinin değiştirilmesi, Yozgat me busu Sırrı İçözün ağiıllar ka - nununuün birinci maddesinin de ğiştirilmesi hakkındaki kanun teklifi, sanat mekteplerinin ma arif vekâleti tarafından idaresi hakkındaki kanun lâyihaları vardır. Yeni maliye Tayinleri Ankara, 6 (Hususi muhabi z bildiriyor) — Üsküdar tah sil müfetti ne Ankara tahak kuk baş memurlarından Şertei, Ankara icra muhasibi mesü'lü ğüne Afyon tahsil müfettişi Mehmet, Ceyhan malmüdürlü- ğüne Ankara icra muhasibi me- sülü Sait, Ayancık malmüdür - lüğüne Şutak malmüdürü ihva, Aydın Kırşehir merkez malmüdürü Se lim tayin edilmişlerdir. asüeei Yeni maliye Teşkilâtı Ankara, 6 (Husust mahabi | miz bik İmeni, bugünkü toplan da ma- S KANYE teşkilâtt kanun lâyihasının mü- zakeresine başlamıştır. Maliye encümeni: teşkilât kanunu pro- jesi üzerinde esaslı tadilât yap- mamıştır. Yalnız kadastroyu maliye teşkilât kanunundan a- yırmış, ve bu teşkilât için ayr- ca bir kanun lâyihası hazırlan- masınt kararlaştırmıştır. ——— İnönü'nün seyahati Ankara, 6 (A.A.) — Başba - kan İnönünün memleket hari - cine yapacağı seyahatlere dair gazetelerde yazılan — haberler hakkında hiç bir tarafta malü - mat yoktur. Z ANKARA KÜÇÜK | HABERLERİ * Ankara, 6 (Tan) — Afyon istihsali vaziyeti ve satış tedbirlerini görüşmek üzere te- şekkül eden komisyon bugün de toplanmıştır. # Ankara, 6 (Tan) — Şeker lâyihası iktisat encüme - ninden gitmistir. Çarşamba gün meclis heyeti umumiyesinde müzakeresi bekleniyor. * Ankara, 6 (Tan) — Hazırlanan gümrük tarifesi ka- nun projesi teşkil edilen özel bir komisyon tarafından tetkik edilmektedir. rük tarifesi yapmayı lüzumlu görmü husustaki isteğini mucip seh-p leri ile birlikte komisyona bil - dirmiştir. * Ankara, 6 (Tan) Zürrai kredi ve zürrai satıs ko- operatifleri teşkili kanun lâviha ları adliye encümenine gönde - rilmiştir. Bu iki kanunun da ad- liyeden sonra ziraat ve bütçe encümenlerince — müzakereleri yapılarak meclisin bu devresin- de kanuniyet kesbetmesine ça - lışılıyor. * Ankara, 6 (Tan) — Finans Bakanlığı serbest mes - lek erbabının kazanç i matrah ve nisbetini kanunu bugün valiliklere bildir- miştir, Haber aldığıma | AN İtalya Habeşislan talya ile Habeşistan arasındaki davanın Uluslar Derneği Kon- seyi tarafından halli üzerine acun kamoyu derin bir nefes almıştı. Ce- nevrede verilen karara göre İtalya ve an, aralarındaki anlaşama - mazlığı bir arsrulusal — komisyonu- nun hakemliğine terk leceklerdi. Ko- misyon 25 Temmuza kadar bir karara üye daha ilâve edecektir. Bir karara varılırsa, © halde bu kararın incelen. mesi ve tasdiki için dernek könseyi 25 Ağustosta toplanacaktı. Uluslar D >eği Konseyi bu kara- rı verdikten sonra d: iz yon da toplanarak sorumu incelemeğe başladı. Ancak bir “andan kamisyon Borumu incelemeğe çalışırken, öte yandan da Afrikada İtalyan askerle- Habeşler arasmında yeni çarpış- malar oldu. Bu çarpışmalar üzerine İtalya gazeteleri ateş püskürmeğe başladılar. Mussolini'nin Uluslar Der- neği kararını bozarak özgen hareket inden bahsediliyor. — Ttalya - Habeş davası, ansızın Avrupanın ha- vazını karartan bir bulut şeklinde beliriverdi ve bu defaki çarpışma da tıpkı Valval kuyuları etrafmdaki sa- vaşa benzer. Önce kim kime saldırmış belli değil. İtalyanlar Habeş- asker- lerinin saldırdığın: bildiriyorlar. Ha- beşler böy'e bir saldırış olduğunu bi- le inkâr ediyorlar. Bu duşumun en tehlikeli tarafı şudur ki, gerek Habe- şistan, gerek İtalya askeri hazırlıkla- tına devam etmektedirler . Ld İngi'teren'n rolü olan tarafı İngilterenin bu so- rumdaki siyasasıdır. İngiltere görü- sa, İtalyarı » Habeşistan- da güttüğü siyasayı beğenmiyor. In- giliz Hükümeti İtalyan Hükümetine itidal tavsiye ediyor. Son hafta için- de İngiliz gazetelerile İtalyan gaze- teleri arasında da bir polemik çıktı. İngiliz gazeteleri Ttalyanın Habr tanda serbest bırakılamıyacağını yi zıyorlar. İtalya gazeteleri cevap ola- rak İngilterenin Hindistanda işi ol « madığını söylüyorlar, — Bu polemik ne kadar doğrudur? burası pek belli değil, V beşistan üzerinde Fransa ile Italya arasında bir anlaşma olduğu meydandadır. Esssen İtalya, Roma anlaşmasından sonradır. ki, Habeşis- tana karşı harekete geçmistir. Ancak Ttalya İngiltere ile de anlaşi ? Bu nokta iyice , bilinememek ber, doğru olarak şu söylenebilir ki, ltal- ya hiçbir vakit İngiltereye karşı yü- rüyemez. İtalyanım hayatı İngiltere- nin elindedir. ve dış siyasasını — ve müstemleke siyasasını İngiltereye uy- durmağa mecburdur. Bunun içindir ki, Ingilterenin mu- vafakatini almaksızın İtalyanın Habe- şistanda herhangi bir teşebbüse giri- | gebileceğ'ne iktmal vermek zordur. e Fransada rejim krizi F Tansa - büy ine — atılmıştır. kıymetini korumak için parlâmento- k bir siyasal kriz Frangın istediği yetkeler verilmediği geçen hafta Flandin kabinesi çe- mişti. Bu kabinenin yerine geçen Bouisson hükümeti de ayni sebepten sukut etti. Parlâmentodan 192 oya ki 390 Oy ile itimat kazanmıştı. Bundan sonra yetke meselesini ileri sürünce, iki oy ile azınlıkta kalarak çekildi. dan dirilmekte ise de bu satırları yazdı- ğımız dakikaya kadar (perşembe gü- ü öğle vakti) bu sgorum etrafında kat'i malümat almamamıştı. Fransadaki bükümet buhranları artık kabine buhranları olmaktan çıkmış da rejim bubrant olmuştur. Parlâmento, fransız tarihinden aldı- Ki acı dersler karşısında icra kuvve- tine geniş yetke vermekten çekini- yor. Hükümet de ekonomik duru- mun bugünkü karışıklığı içinde yete ke almaksızın krizi önliyemiyeceğini ileri sürüyor. Fransa bu çıkmaz | içinde iken cümhuriyet düşmanları da ayaklanmağa hazırlanıyorlar, Ge- çen yılın şubat ayı içinde olduğu gi- bi krallık taraftarı olan Akşiyon Fransez'ciler, komünistler, faşistler fırsat kolluyorlar. Üçüncü cumhuri- yetin çok zor günler geçirmekte ol- duğunu söylemek mübalâğalı bir id- dia sayılmaz. e Amerika anarşi içinde A merika da meclis ile hükümet arasındaki bu — salâhiyet taksimi yüzünden başka dertler içine dedir. Amerika meclisi, cümhur baş- kanının istediği yetkeleri vermişti. Roosevelt te bu yetkelere dayanarak Amerikanın — endüstriyel hayatına yeni bir düzen verecek derecede önemli birtakım tedbirler aldı. Kısa- ca N. R. A. yani “Ulusal Kalkınma Kanunu,, adı altında anılan bu yet- ke kanununun baş yasıya uygun | olmadığı hakkında Amerikanın yük. sek hakyeri bir karar vermiştir. Amerikanın kalkınma programını su- ya düşüren bu karar N. R. A. kanu- nunu iki noktadan sakat bulur? (HAFTANIN SİYASASI | varamadığı takdirde Ulislar Derneği | Konseyi toplanarak kemisyona bir | topraklarında biri, Bouisson hükümeti önce | Yeni kabineyi Laval'in kuracağı bil- | 1 — Meclis, teşri yetkelerini kuvvetine bırakmıştır. Halbuki bu yetkeler münhasıran kendisi tarafın- dan kullanılmak üzere kendisine ve- rilmişti. Teşri yetkesi iczra kuvvetine devredilemez. 2 — Admerika Birliğini teşkil eden hükümetler arasında ticareti tanzim edeceğim —diye hükümetin aldığı yetkeler yerine — sarfedilmemiştir. Hükümete bu kadar yetke verilme- sine lüzum yoktu. Bu ikinci noktayı - anlamak için Amerikanın devlet sistemini — iyice bilmek lâzımdır. Armerika bir devlet değil, devleler birliğidir. Amerika mahalli — devlet, diğeri de devletler birlii hükümeti olmak üzere iki kurum sağhiyet kul lanır. Meselâ Nevyorkta hem Nev- york hükümetinin, hem de merkezi Vaşingtonda olan Amerika ’Bı_rlxgı yahut Federal hükümetin salâhiyet- leri vardır. Bu, başlangıçta Amerika Birliğini teşkil eden hükümetlerdi berbirinin müstakil olmalarından ile- ri geliyor. Hâlâ da bu istiklâl naza- riyatta devam ediyor. Hukuki du- Tum böyle olmakla beraber, Amerika Birliği hükümeti, birliği teşkil eden hükümetler arasında ticareti tanzim edeceğim diye üzerine birtakım sa- etler almıştır. Meselâ şimendifer münakalâtı, posta ve telgraf ve bu- na benzer işler, “Ticareti Tanzim., behanesiyle ulusal hükümete bıra- kılmıştır. Roosevelt bu “Ticareti Tanzim., prensipine dayanarak mec- listen çok geniş salâhiyetler almıştı. İşte yüksek hak yeri şimdi bunları kanunsuz sayıyor. Yüksek hak yerinin bu kararı Amerikayı yeni bir anarsi içine atı- yor. Gerçi sanayi kurumları ve işçi- ler henüz N. R. A, kanununun ilga- sından istifade ederek serbest hare- ket etmeğe başlamamışlardır. Bilâ- kis hâlâ bu kanun varmış gibi harc- ket ediyorlar. Fakat herhalde kalkın. ma programının sağlam bir temele dayatılması lâzımdır. “ Göring'in seyahati P rusya Başvekili ve Alman Ha- va Bakanı Göring, zevcesile beraber Orta Avrupa ve Balkanlarda bir seyahate çıktı. Göring önce Ma - caristana uğradı. Sonra Sofyaya gitti. Oradan Yugoslavyaya geçti ve şimdi de Belgradda bulunduğu bildirilmek- tedir. Hava Bakanımın bir balayı &c - yahati yapmakta olduğu bildirilmek- 'te ise de Almanyada Hitlerden sonra gelen en önemli şahsiyet olması ve | Alman dış siyasasının - son haftalar çinde aldığı istikamet —dolayısile bu seyahat büyük ilgi uyandırmıştır. Al- manyanın genel savaştan — önceki “doğuya doğru” siyasasını tatbik et- meğe çalıştığı söyleniyor. Eğer he- def bu ise, Balkanlardaki —durumun buna hiç te müsait olmadığını hemmen söylemek lâzımdır. Balkanlar büyük savaştan önce şu ve bu büyüük devle- tin siyasasına âlet olmanın acı ders- lerinden mülhem olarak bir Balkan siyasası güdmeğe başlamışlardır. Ger | çi henüz Bulgaristan bu yola düşme- miştir. Fakat geri kalan dört Balkan devleti tarafından yapılan kombine - zon büyük devletlerden herhangi biri tarafından çevrilecek entrikaya mâni olmağa kâfidir. Göring'in seyahatinde böyle siyasal bir amaç olduğunu bil- miyoruz. Bildiğimiz şudur ki — böyle amaç varsa nc Almanyanın, nc de Balkanların bugünkü durumu, Görin; in o amaca varmasına müsaid değil- dir. A, Şükrü Esmer DENİZ... Deniz mevsimi de geldi. Gi- renlere ne mutlu. Seyretmesin pek severim ama kendim & mem, Neden? Bektaşiye sormuşlar: — Dede erenler, neden yıkan- mazsın! — Aslımız topraktır, pek su ile oynamağa gelmez, çamur oluruz.. cevabını vermi Ben de bu düşünce ile denize girmez değilim. Zaten insan ça- mur ise suya girse de çamurdur, girmese de. Suyunu denizden almaz, kendi verir . İnsanları en çabuk ve en er- vık çamur eden su, içkidir. Bir adam içki ile çamur olmadı mı, bir daha mümkün değil çamur olmaz... Benim korkum bu yan- dan değil. Ömrümde iki defa denize « dim, Birisi idadide okurken (Çifte Kayalar) denen yerde oldu. Ayağım kaydı, denize düş: tüm, Diğeri bundan beş altı sene kadar evvel Fenerbahçede. Bu- de büyük bir tat almış değilim, Şimdi beni içinizde ayıplaya- nınız bulunur. Ben aldırmam.. Bayanlardan, baylardan bir sü- rü tamıdık var ki; denize renk değiştirmek, derisini kırmızı tee lâtin rengine getirmek için gi« rerler. Ben ise renk değiştirme- din oldum olası aleyhindeyim,. Kimisi de şaklabanlık, yarenlik için gider. Güzel şeydir. Lâkin korkarım. Eğlenelim derken üşütürüz diye. Serinlik için girenlere gelin« ce, bu zavallılar on dakika suda serinlerlerse, üç saat kumda kavrulurlar, Ona da benim ak- İim ermez. Bütün bunlardan başka bir şey daha var ki; en önde gelir: Ben yüzme bilmem. Denizde yüzme, koyun yüzme, adam yüzmi Derler ki; insan sudan hatif. tir, batmaz... Ben ağır adamım, belki batarım diye de korkarım. Diyeceksiniz ki: — Plâjler sığlıktın, maz, O da doğru, lâkin denizle oyun olmaz... Sığlığa alışır da bir derin yere düşersem ayağım yeri buluncıya kadar nüfus kâ« #idim kaybolur... Hem ne uza- ğa gidiyoruz, balıklar havaya &iriyorlar mı ki; biz suya dala- İtm... Karada yer mi kalmadı a, bayım! korkul. B. FELEK IKuduzun önüne geçmek için belediye köpek kuzruğu başına 25 kuruş veriyor — gazeteler ) — Aah bilseydim yavrularını eşe dosta dağıtr mıydım?