"Belediyenin Ko;duğü Yolcu Taşısak Aç Kalırız.,, Yazan: REŞAD FEYZİ ği 'ml"nı-ı.uıad 4 binden fazla de- bi V© tahta tekerlekli yük ara - Bası v h | Var, Bunların mühim bir kıs- l Yay n Yaysızdır. Binaenaleyh yollar Pa he hrib edici tesiri faz- Araba, İstanbulun sıtasıdır. Sür'at araba ile iş görmek- sebeb parasızlıktır. a T bulun hususyetlerinden bi- 2 kamyonlardı. Şimdi ük — kaldı. Bazan, ldiğimiz zaman, aca- r Bunlar daha r'n civar ve köşe semt* ayfiya yerlerindedir. da arlık eski za - şikâyetçi.. Bunların ço: Vatandaş'ar.. Geçen gün dm, Çda, bunlardan birine bin- ğ Arabacı y andaştı. Si dar iskelesin- Bzy fAmlıcaya yolru taşımış.. Bin-| ,, Arası var. Arabanın hayva. ! dü, belki, arabacının yarısı ka- e dere yanıyordu: Bize, eskisi gibi Jarı da in- isi, Yöyim: Belediye: tarife.| İi Gt s N daha aşağı yolcu taşıyoruz. Kökü, bu tor e er. Eğer, bu tarifi göre yol- Yacağız.. Messlâ, Paşakapı - Üsküdera 15 kuruşa, her kuruş.. bize ara - lnız, Beîvd.w ni Bün MpçiYe yanımızda duruyor. İs- e Süulün nezeşi fay talika 'ıl[mj Bidiniz. bi Mutlaka, a: '“fe:' taciföden daha aşağı gö - lud.uk:u. Başka çaresi yok.. Ada- Tz SS Öyle.. Çok kalabalık pa- ].mgün!cn Mmüstesna, diğer gün - '© arabalar hepsi tuzifeden da- aağı götürür. Bi .niyükııdıaı Yürükali plâjın - Tişç PUT İskelesine kadar 50 ku- *A gidebilizeiniz. Halbuk: & bi DÜyle mi?, Adartak Mevgin , yaz de. nisbeton :ş yapabilir. Hatta, size şu- eyi kalk pahalı bu-| cak olsak, hiç müşteri bu- . her tarafta, n koyduğu tarife süs ol-, kil eden eski istihkâm yapılarının etekler Dt Taanbal Hatraları | Fayton ve Talika Sürücüler Anlatıyor | ter. Çünkü orada otomobil yok. | Fakat, şehrin diğer tarafları.. Me- | selâ, biz istiyoruz ki, şehrin bazı | yfiye ve eğlence yo inde oto- J mobil yasak edilsin.. Tıpkt Bü - yükadada olduğu gibi.. Muayyen | bir mıntakada yabuz biz iş yapa- hm.. O zaman belki, biraz karnı - mız doyar. İ Şimdi, yük arabalarına gelelim: | Bunlara lâztik ve yay nasıl ta- kılacak?, Araba böyle masrafı kal- dırmazki.. Zavallı arabacı günlük ekmeğini zar çıkarıyor. Üstelik na-| sıl masraf etsin.. Arabayı da, hay-| vanı da sater ve iştan vaz geçer, | En iyisi de budur. Yük arabaları gittikçe azalıyor. Onların hali, b zimkinden berbad.. Çünkü, büyük kamyonlar | ticarethaneler küçük hyorlar.: P'yasada, nakliyat ya - pan kamyonlar da başka. ! Tarifeye Göre müddet Arabacı latıyordu. Fakat, iskeleye gelmiş- tik.. Arabadan indim.. Arabacı kü- çük kapıyı açıyordu. Avucuna pa- rayı sayarken dikkat etti. Pazar- dertleşmişti.. Daha ar hık ettiğimiz kadar mı diye, gali - ba, merakla bekliyordu. Eline on kuruş fazla bırakınca, binden ba - ı kaldırdı. Fers'z gözlerinin içi parlıyordu.. — Bu ne, demek istiyordu. — | Onun birşey söylemesine mey - dan bırakmadıı — Tam dedim.. O, anlamıştı. — Bereket versin, dedi.. Yaşlı ve çoluk çoruk sahibi - olduğunu tahmin ettiğim arabacı sevinmişti. Ondan ayrıldıktan — sonra, bir arabacıların halini dü- nde derin bir şündüm, Onlara, acımak duyüyorum.. semburgda eski kaleleri hâlâ ayak ta duran diğer şehirlere benzer. I üçük Lüksemburg Dükalığı | K istiklâlinin 10 üncü yıldö - nümünü geçenlerde kutlu - | 1adı. Lüksenburg küçük bir mem- | tekettir... 2,600 kilnmetre taurabbat arazisi,| 250,000 nülüsu verdir. — Bununla | beraber dünya haritasında büyük | bir mevki işga rafi vaziyeti itibar! bir dönemceç yeridir. 5: son yirmi sene içinde çok ilerle- | Çizleri, pi venleri pek meşhurd miştir LÜKSENBURG Küçük Bir Memleket, Fakat Coğrafi Vaziyeti İtibarile Avrupanın Dönemeç Yeri Lüksemburgun eski evleri, bir zamanlar bu şehrin kalelerini teş- de inşa edilmiİştir. Lük - Ahalisi son dererc serbesti ta - raftarıdır. Bunu, istiklâllerinin yüzüncü senesini — kut'uladıkları Zaman hararetle izhar etmişlerdir. Büksemberg, 144a den 1839 a kadar, mubhtelif devletlerin tdaresi altırda yaşadı. 1814 de Fransanın bir vilâyeti oldu. 1831 de Belçika ŞAKA SUS! BU BİR SIRDIR... od ve Janet, sevimli iki genç kız. Biribirlerine çok ben- I I ziyorlar. Daima beraber ge- ziyorlar. Bir gün Taksim bahçesinde do- laşırlarken yaşlı bir madam &o - ruyor; — Biribirinize çok ben: nuz, kızım... İkiz misiniz?. | Sarı saçlısı cevab veriyor: | Evet, bayan... Fakat bir a- | nadan değil. | TAHLİSİYE KEMERİ: 'orsu - Bir kazaya uğradınız mı, bu | ze a emeri belinize sarınız, de! yınız. Eğer on beş gün su üze- batarsanız ke - bedelini lade , bir de, muhay- mzalı sened.. kalmaz yer sattığımıza dalr KOMPAR'TIM. 1 sigara içenlere mah- bay 'a içi bu elinizdeki n Di Müstesna olarak — Ha. biri vermişti. içiyorum. larımdan KARI KOCA ARASINDA Bayaı yorsun Bay — Evet. n — Şu halde saat beşte bir | kilo lüfer, iki de palamut isterim. Balık avına mı gidi- Bay— Parasını ver de getire - yim BENZETMİŞ: | — Bu sabah birine tesadüf et - tim. Seni zannettim, yanına git- tim. Meğer bir yabancı değil miy- niş. Fakat ne kadar da sana ben- ziyordu. — İnşallah, geçen hafta ödünç aldığın beş lirayı ona vermedin.. NEVYORKTA: — Adresiniz?. — 115 inci caddede 1,410 numa- ra, 48 inci kat, 732 inci daire, 112 numaralı oda. Ya isminiz?. apıcıya matmazel 14 diye | , söyler.. Kadınları Boğan Bir Erkek E 'Jm(*îr;'. îufu ;uım Dm:on de bir kadının boğazını sıkarak boğduğu için on sene ağır hapse mah muş, fakat falli şimdi- ye kadar meçhul kalmış bir cina- kikatı yapılırken bahsi gazetelerinde okun - ondi | defa böy GN ir Pâris gazetesinde şöyle klı bir k isminde bir kadın, içinde birdenbire uyanıyor. Yavaşça elini uzatarak | elektrik düğmesini çeviriyor, Ya- | Katlandığı | Saatta 5 İngiliz | | Lirasıda Alıyor / * merikalı Mis Helen Bonet her gün birçok esvab giyip karmak, çeşld çeşid ço - ve ayakkabı değiştirmekte, Çünkü YAŞ rap birinci gelen bir kızı kendisi modeldir. En yeni yapıl- mış bir esvabı, en son modaya gö- re dikilmiş bir kumaşı Helen Bo- unun için de kendisi- tedir. merikadan Bu münasebetle Londra gazetele: kendisinden çok bahsetmişleri Yeni gelen İngiliz gazeteler kendisinden kadar üç senede 2 e model olarak — câvab rmiş, Söylemeğe hacet yok ki bu yüzden genç kızın kazandı- İngiltereye gelmişti. yihe Şimdiy değiş Bu suretle tekrar muhakeme e- | h ön altı sene ağır hap- | tahküm olmuştur. | 27 kânunusanide Kâterin Mod isminde 56 yaşlarında bir kadın stelda boğulmuş olarak bu- lunmuş, bir müddet sonra dâ Dik- son ir. Muhakeme roticesinde Diksonun bu kadını düşünerek öldürmek kas- birdenbire öldürdüğü a tin İdamına hü dilen Dinsı sına k | Diğer kadın Frenç Mari ismin- | r. Bu adam her iki kadını da | boynuna birşey sararak boğmuş- | tut. Frenç Meariyi 16 Ağustos | de öldürmüştür. | Diğer taraftan yine Londra ga- | zetelerinde okunduğuna göre bir kaç gün evvel de Mançesterde 5 | yaşlarında Patriçya isminde bir kızcağızın cesedi bulunmuş — ve çocuğun boğularak öldürüldüğü | anlaşılmı | Bu cinayetin faili afanmakta « dır. Bu kızcağızı boğan katilin Ro- ile Hollanda arasınan taksim edil- di. Nihayet 1830 da istiklâlini ilân etü. Lüksemburg tıktır. Ve bir d « olunmaktadır İ ber Dikson olmadığını söylemeğe hacet yoktur. Her iki kadını da hiddetlenerek öldürdüğü anlaşılan Rober Dikson hapishanede bulu - nuyor. Şimdi zabıta bu yeni Rober Diksonu aramaktadir. İ İi para da az değildir. Fakat ken- disini dalma güzel ve şık göster- mek için Mis Helen birçok mas- (Devamı 7 inci sayfada) Bir Dakika Diyip Geçmeyiniz * En küçük vevher idrojen (müvellidülma) dır. Bir daki- kada 96 kilametre mesafe kate- der. * Amerikalıl: ya 500 vızıltısı, dakidada 3,000 defa biribirine | | çarpan k-nadlarından çıkar. Ba-| | çarpma daki kişi telelona ç * Arjantinde alınır. »x Dünyada en çok kahve ye- tiştiren conubi Amerikada da - kikada 3 $00 kfıo kahve istihsal olunur. & Amerikalılar, 980 franklık sahte piyanko bileti satın alır - lar. İŞTEBİR DAKİKA DAHA GEÇTİ! Bazan BaBa Katili Bı;_Zâhmeie v Analarını Korumakistiyen Çocuklar ide Oluyorlar tağın önünde kocası Hanri dur « , metanetini ınuhafaza ederek de maktadı di ko: Kocası yerinder kımıldanmı - | — — Haydi, git yat!.. yor, bir şey de söylemiyordu. Yals | — Kocası, gözlerini açtı, kocam: nız deli bakışlı gözleri - korkunç | ağrından salyalar dökülerek gül korkunç parlıyordu. Genç kadın, | (Devamı 7 inci sayfada) Senede Binbeşyüz Defa Elbise Değ_iştiren Kız KP ç İçin İç; y