ndiya, Büyük sürprizler kaynağ. Ekrem Uşaklıgil imi | İ Cephede top sustu. İki tarafın resmi tebliğlerinde de: — Bütün faaliyetin keşif kolları ara- sında hafif müsademelere inhisar ettiği haberini okuyoruz. Fransız askerinin vaziyeti tesbit et- © mek için kullandığı bir ölçü vardır; — Düşman hattında sükün başladı mı, biliniz ki bir başka noktaya tevcih et - miştir, yahud da hazırlanmaktadır, der iler, Ölçüyü Finlândiya harbi için de kulla- nabiliriz, sükün muvakkattır, iki üç gün, iki üç hafta, belki de İki üç ay sürecektir, sükünu takib edecek olan fırtınanın uğul tusunu şimdiden işitir gibiyiz. Nitekim son haberlerden öğrendik: — Rus ordusu 2 milyon kişilik bir or- dü ile yeni bir taarruza hazırlanmakta- dır. Bu hüber doğru mu, değil mi? Miktar ve tarih üzerine ihtiyati kayıd koyabili- riz.Fakat esasın hakikat olduğundan şüp- be etmiyelim. Başkbaşına bir âlem teşkil eden Sov- yet ülkesinin gerçekten de küçük bir devlet önünde aciz vaziyetine düşmüş olmayı kabul Oove hazmedeceğine ihti- mal verilemez, harici haysiyetinden, rö- #uzundan başka, iç memlekette yapacağı anühtelif akisler bakımından kendi reji- mi dahi sergüzeştin iyi bir neticeye bağ- (olunmasını emreder, bu teşebbüsü mutla- ka yapacaktır, bütün kuvvetile yapacak-| tır. * Küçü Finlândiya ilk imtihanı muvaf- fakiyetle verdi, bugün kendi toprağın- dan ziyade düşmanının toprağı üzerinde harb ediyor. Gösterdiği hayatiyetin ve kahramanlığın önünde hürmetle eğiliriz. Yalnız, Türkle ayni kaynaktan çıkmış plan küçük Finlândiyanın ırki kabiliye- tine inzimam eden teknik bilgisi, feda- kârlık hissi ne derece büyük olursa ok sun sayısız hücum. dalgaları önünde s0- nuna kadar mukavemet ni beklemek haksızlık olur, haricden fili yardım görmesi lâzımdır. * Milletler Cemiyeti bütün üyelerini Fin- lândiyaya yardıma davet ettiği zaman ilk cevab cenubi Amerika hükümetlerin- den geldi. Fakat bu cevab bir sual şek- lindedir. Cenubi Amerika bükümetleri ne şekilde yardım edebileceklerini Mil letler Cemiyeti sekreterliğinden anlamak istediler, Aldıkları cevab ile yaptıkları yardım hakkında sarih O malümatımız yoktur, yalnız bir noktayı biliyoruz: Bu dakikada bu uzak mem'eketlerden Finlândiyaya gönderilmiş tek asker dahi yoktur. Milletler Cemiyetinin talebine ikinci cevabi müttefikler verdiler. Ellerinden gelen bütün vasıtalarla yardım edecek- lerdir, hattâ etmiyo başlamışlardır. Yak mız, Londra radyosu tasrih etti, bu yar- dım çerçevesinin içinde asker gönderil- mesi yoktur, gönderilecek olan sadece si- Mh, levazım ve belki biraz da paradır. Finlândiyanın 3/800,000 nüfuslu küçük olduğunuz hissin hakiki bir ölçüsüdür. Neşri memnu olan Harb ruznameleri İlumda çelik bir dairede mahfuz bulu - nan harb ruznamelerinin artrk basıla- cağı haber verilmektedir. Bu ruznameler 800 bin kelimeden müteşekkildir ve 32 cildden mürekkeb- dir. Mareşal, bu notlarını her gece yaz- mış ve hususi bir torba ile Leydi Hayg'a göndermiş, o da daktilo ile temize çek mniştii Bette Davis'in boşanması Bette Davis'i takdim edecek değiliz. ir. Onu sinem4 meraklıları bilir ve bilmi-|; yenlere bildirebilirler... Kocası Harmon Nelson ondan iki se- Tunmuştur. Birincisi: Bette'in meşgul olmaması idi. İkincisi: Evde bulunduğu vakit koca- İsmdan ziyade kitabları ile meşgul ok ması idi. Aksamları stüdyodan avdetinde oda- sna kapanır ve 5-6 saat durmadan ve bas kaldırmadan okumıya dalardı. Onda kıraat meral halini almış idi. Bir roman okuyabilirdi. Boşandıktım sonra kendisini büsbütün okumıya terkeyle- miştir. Dünyanın en büvük kapısı Dimyann en büyük kapısı Fransada meşhur Saint Nazaire gem rikasınım kapılarından biridir. bir memleket olduğunu ve azami gayret- le nihayet 250000 kişilik bir ordu rabileceğini biliyoruz. Uzunluğu (1500) kilometre bulan bir cephe üzerinde küçük kuvvet hududsuz silâh ve levazım ka; malik te olsa sonsuz bir İnsan seli halinde gelecek düşmana karşı ne yapabilir? Elbette insanca da takviye edilmek ihtiyacındadır. Ve anlaşılıyor ki silâh yardımını yapabilen devletler insan yardımını da yapmayı Finlândiyanın kü- çük komşularına bırskmışlardır. Hakika- ten Finlândiyanın muhtemel bir inhida- mı karşısında evvel müteessir olacak olanlar küçük komşularıdır. Bu kapımn irtifa: on sekiz metredir. Sikleti sekiz vüz tondur. Yarım daire şeklindedir. Genişliği 45 metredir. Kapı yerinde ancak suyun tazyiki neticesinde durmaktadır. Kapının be- deli altı milyon franktır. —— —— —— Tin» götürecek muhtelif yolların her biri Üzerinde ayrı ayrı tereddüd dalgaları dalga'anıyor. Tanıdıklarımızdan birinin çirkin bir harekette bulundu- ğunu söyledikleri zaman derhal inanıp inanmadığınıza ba- Möreşal Hayg'ın 20 senedenberi neş- ; ş SON POSTA ' Resimli Makale: haberi | Hergün bir fıkra Meşhur romancı Oscar Wilde, bül - yük şöhret kazandıktan sonra, bir - ? dembire sefalete düşmüş ve Porise gi- ; dip yerleşmişti. Bir gün ümidsiz ü - | midsiz Sen mehri kenarında dolaşır - ; ken, bir başka adamın da kendi gibi : i i ş i Oscar Wilde adavun yanına gitti. E- Tini omuzuma oydu — Sen de benim gibi bir nevmidsin değil mi? dedi, adam ceveb verdi: — Hayır mösyö, ben berberim. N Mi beb dolayısile boşanmak arzusunda bu-| İngiliz askerlerine ev işleri ile hiç, Çorap ören maymun Londrâ hayva - nat (bahçesinin meşbur maymunu Corç, kendi payı- nâ düşen harb vs- zifesini yapmakta ve imde gör - iü z gibi, cep k askerlere çorab örmektedir. Sen defa hayvanat bahçesi boşaltı - krken bu meşhur maymun buradan ay rılmak istememiş, İngilizler de ken - disinin çıkarılmasında bir mecburiyet olmıyacağını düşünerek onun kalma - "İsmda mahzur görmemişlerdir. Şimdi bu meşhur hayvan aşağı yu- karı bomboş sayılan bahçenin yegâne sahibi maktadır. “ Ruzvet caddesi, Paris belediye reisi Paris ana cadde. lerinden birkaçına Amerikan Cümhur reisi Ruzveltin isminin verilmesini tek tif etmiştir. illaska İkincikânun 7 e Bir dostluk ölçüsü. E Başkalarınm çirkin bir harekette bu'undukları veya kötü bir karaktere malik oldukları iddiasına kolay'ıkla inanan kınız, alacağınız cevab bahsi geçen hakkında beslemekte (o adam, dostunun fena bir vaziyete düşmesini istiyen ve bu ttiği zaman sevinen adamdır. SOZ ARASINDA Peek na Kadınlarda yeni bir Moda: Palaska Harb kadın modalarına tesir icra €y- Yardım devam ediyor (Beştarajı 1 inci sayjada) Türkiye Hariciye Vekili Filistinin nadolu ahalisine bu yardımdan dok “ teşekkür etmiştir. İngilterenin yeni yardımları Ankara 6 (A.A.) — İngiltere büyük els çisi İngiltere hükümeti tarafından felâ * ketredelere 25,000 İngiliz Hrası teberrii edildiğini ve İngiltere Kızılhaç cemiyeti” nin de 1.000 İngiliz lirası daha teberrif etmiş o'duğunu bundan başka İngiltere hükümetinin feliketin büyüklüğü karşı"! sında ayrıca eşya, ilâç ve saire yardımı da bulunacağını hariciye vekâletine bil # dirmiştir. Yüksek Ziraat mektebinin teberruu Ankara 6 (A.A.) — Yüksek Ziraat mekteb: talebe ve memurları zelzel& felâketzedelerine yardım olarak 800 1i- ra daha t 'u evlemişlerdir. Bundan başka enistitü tdlebeleri Kizılaya bit iyecek eşyası da vermişler: Felâketzede yavrular için Ankara 6 (A.A.) — Verilen malüi * meta göre Boğaziçi liseleri felâketzede! ya rdan !2 sini yatılı tebe kabule karar verdiğini Çocuk Es sirpeme Kurumuna bildir: . Elamö Çocuk Esirgeme Kurumu mef da evlerde barındırmak imkânmı bul muştur. İnsaat sirketinin yardımı lalarının insaalın: saat Türk Timiled rasu kendi kadrostinda kullandığı mun tazam teşkilâtı hastmesini 478 parç& dan ibaret karyola, yatak, elbis8' redilmesi menedilen ve Britiş Müze - i Oscar Wilde ve berber :İlemekten hali kalmamaktadır. Fransa-İve bütün Tevazrmatı s'hhivesini eksike ul ire rak meki kezi 20 yavruyu yuvasında 50 çocuğu 5. ur Elânğ bü-ik ini 1 da, İngilterede, Almanyada moda ma-İsiz olarak hareketiarz felâketzedeleriğ.. ., ğazalar: hep askeri firmalardan ilham almaktadırlar. Kumaş fabrikaları bile mamulâtlarma harbe sid isimler koy- maktadırlar. Paris ferzihanelerinden biri de geçen hafta pelaska imal eylemiştir. Bu pa- zarif meşinden yapılmaktadır. Cephane konacak yerlere kesdınlar emrine milli komiteye teberrü etmiş* tir. İnsadl şirketinin bü güzel hareke ti burada büvük bir takdir ve memnu“ niyetle karşılanmıştır. : Kızılay umumi merkezine yatırılan para Ankara 6 (Hususi) — Felâkelzede * ilere yardım olarak Perşembe günü ak* H he; R b a İr pudra, ruj vessir şeylerini koyacaklar-'sarmna kadar Kızılay umumi merkezi“İiç dır, Bu palaskalar pek büyük bir rağbet uyandırmıştır. Kitab hastanesi Romada «kitab haslanesis adında bü yük bir enstitü vardır. Bu hastanede kıymeti haiz eski kitablar tamir ve te- davi edilmektedir. Hasara uğrıyan, ya- bud kısmen yanmış olan sayfalar in - ceden inceye tetkik edilmekte ve ne - den dolsyı bu hale geldikleri anlaşıl- dıktan sonra fotoğrafları alınmakta - dır. Nihayet kimya, biyoloji ve fizik Wâ- boratuarlarında bu hasaratın sebeble- İri araştırılmakta ve tedavi usulleri tat bik edilmektedir. Tedavi şu suretle yapılmaktadır: İçinde asid eyanhydrgue bulunan ka- pah bir odaya kitablar konulmaktadır. Bu asidin tesirile Ritfbın yaprakları a- Tasındaki kurdlar, böcekler dökülmek- tedir. Sonra lekeler eczalar vasıtasile çıkarılmaktadır. Yırtılmış olan sayfalar kâğıd hamu- rundan yapılmış bir nevi macun ile ya pıstırılmaldtadır. — Bu macun kitabın sayfalarının renginin aynidir. Romadaki ekitab hastanesi» yalnız İtalyadaki kitablara mahsus dı il Dünyanın her tarafından, Meksikadan. Japonyadan, Hindistandan, Mısırdan kitablar gönde: tedir. Bu hastanenin yeryüzünde bir dahz voktur. eşi m m m a — a a İ i STER aresinin içkilerini methediyordu- İNAN, Bir yemek sofrasının sonunda davetlilerden birisi İrhisar İŞ “ER dım. İNANMA! Niğdede muhtelif şarap imalâthaneleri vardı, her birin - ine yatırılan pera yekünu 319,164 Jirü 56 kurusu bulmuştur. İranlıların yardımları a Ankara 6 (A.A.) — Tahrandan verili İmalümata göre, hareketiarz felâketzedi İlerine bir yardım olarak İran başvekâlefİ İve hariciye nezareti memurları aralar: İda teberrüat kaydeylemeğe başlamışls! dır. İ Diğer taraftan Tahrsn büyük elçili imizde açılan defterler de şimdiye k3 dar 14.000 riyal iane toplanmıştır. Fransanm yardımları | Ankara 6 (AA) — Fransanın Anka İbüyük elçisi hareketiarz felâketzedele ri için hükümetinin beş milyon frank tali İsis ettiğini. Fransanın şarki Akdeniz © duları kumandanlığının gene İelâketzef İler için 300 çadır ile 5000 battaniye te İberrü eylediğini ve Prarsanm Suri fevkalâde komiserinin de Halebden satif #lmacak Battaniyeler için 200,000 fr tahsis etmiş olduğunu Hariciye Vekâle tine bildirmiştir. Norveç Kralının taziye telgrafı | Ankara 6 (A.A) — Hareketiarz İelö © keti dolayısile Norveç kralı haşmetli Haakon tarafından Reisicimhur — İsmeğ İnönüne teessür ve taziye telgrafı gön derilmiş ve Milli Sef tarafından muks belede Bulunu'muştur. Mersinin kurtuluş bayram Mersin 6 — Mersin dün kurtuluşun” on sekizinci yıldönümünü coşkun te# hüratla kutlamıştır. Şehir bu münas€ İbetle baştan başa süslenmişti. Me: başlanırken kurtuluş günü temsilen m W müfrezenin şehre girişleri çek par! | olmuştur. LU tele: ind H. İsveçle, Norveçin menfaat bakımından olduğu kadar his bakımından da Fin - Jândiya ile beraber olduklarını biliyoruz, hattâ insanca yardım yapmayı isterler, yalnız bu yardım onları yalnız Rusya ile muarazaya sevketmez, belki Alman teh- kesi ile de karşılaştırır. Küçük Finlândiya büyük sürprizler kaynağı olacağa benziyor. ; İsveç ile Norveçin Rusyadan başka Ak de muaraza haline girmeyi gö- Finlândiyaya insan yardımı yacakları bir meseledir, yap- arı takdirde müttefiklerin yardım madıkları “e etmiye teşebbüs edip et- ide ayn bir zneseledir. süyor ki, devletleri hedefle- ya İmran seşidlerini çoğaltamadı, yap - | dede 5, 10, 15, hattâ 20 senelik muhtelif tipte şaraplar sa- Bu Mia ez — İL bulamadı, dedi, tüyordu. Her birinden birer küçük nümune aldım, ayrıca anı bi e da müttefikdi. Fakat davetliler - | Fertekden de getirttim, Alman binbaşısı bir ıhtiyat zabiti idi, galiba #ivil hayatında şarap ticareti ile meşgulmüş. Be - nim getirdiğim nümuneleri birer birer tetkik edince hem | eskiliklerine inandı, hem de her birini ayrı bir güzellikte buldu. İnhisar İdaresinin Avrupadan getirttiği mütehassısın Kendi memlekeli mahsullerine rakib çıkarmamak için bizim üzümlerden yapılan şarapları eskitilmez bulması ihtimali - hi tabif hatırımdan bile geçirmem, fakat memleketin muh- telif mntakalarında yetişen üzümleri ayrı ayrı letkik etti- gine, katti Niğdenin, Ferteğin, Kayseri civarının eski şa — rapçıları ile konuşmuş olduğuna inanmıyorum.» ISTER INANMAI| eskitmek mümkün değildir. Hazır bulunanlar bu sonuncu nokta: lerdi, fakat bir zat çu hikâyeyi anlattı; — Ben 23 sene evvel otamobil zabifi olarak Ulukışla - Kayseri hattı üzerinde çalışıyordum. Bir gün kıt'a kuman. danı olan Alman binbaşısı benden memlekette eski ve iyi şarap bulunup bulunmadığını sormuştu. Merak ederek ara- İSTER İNAN, yı da kabul edecek - manya ile ze alarak apıp yapımı