-H lkiıı:neşgın SON POSTA TELGRAF HABERLERİi -Bütün dünyayı saran matem h giliz gazeteleri büyük ölünün eşsiz eserlerinden büyük bir saygı ve hayranlıkla bahsediyorlar ki: “O, Türkiyenin evvelki nesillerinden hiçbirine nasib olmıyan hür, emin bir hayat verdi,, Taymis diyor Bir Rumen gazetesi de; « Eserile beşeriyetin üstüne çıkan bu inkılâbcı seciyesi ve hayatı itibarile insanlara en yakın olanlardan biri idi,, diyor Londra 12 (A.A:) — Röyter ajansı bil- üü Yor: Bütün Londrâa gazeteleri, Ata - rke başmakalcler ve makaleler tahsis '“"'_'kledlrler. ıı?*m Bgözetesi başmakalesinde — diyor Kemal Atatürkün, yeni Türkiyenin ku- :““." e yapıcısı olan o meşhur Musta- ıuk"_nal Paşanın şahsında büyük as - ölniüYük devlet adamı ve Büyü Üştür. 1919 danberi Türkiy ' Onün hayatının tarihi oldu. <— Onun ruh kuuvveti K ESreti Ve vatanperverliği onu ümid- hııf-bm""' bir teşebbüsün buşına, küçük, İei vih ve müzaffer müttef.klerin kahir miçdleri önünde bütünlüğünü kaybet - İ$ bir milletin mukavemetinin başına Ydu. Önun ruh kuvveti ve azim ve İra- &, kim olursa olsun diğer her hangi İT şefi sarsabilecek olan zorlukları yen- lı's:î:& yardım etti. Onun daha evvel Go Yarımadasındaki epik mücadelede iliz müstevltlere karşı talih! tersine Stvirmiş olan askeri dehasi, nihayet ken- di 'AVasına tam ve parlak bir zafer temin Bahtiyar ve galib asker adamı, cür'etli | vtî*-’S-“fı'eılı-. fakat ayni zamanda ihtiyatlı olgi TEtİ bir devlet adamı ve islahatçı y.î;"i" hasta adamın öl'imü için âyin| Sup *'j olı_n Avrupa otoritelrini mah - Teket, “miştir. Bunlar Türk milletinin ba- qım:ksggmk ve devleti tekrar canlar - Ü bi için s#adece Şefin sihirli çubuğu d dası bekliyen gizli kuvvetlere ma - ŞÖ iyorlardı. | Ü, muhtelif ıslah ı:":fdşeciıdıııun sonra şu süretle de vAYO: *eu:u: ;ıuvuf!ak.yr—!h—rı yalnız memle- n ıl ilinde Avrupalılaşmasına mün- dıa_dm’YOl'du Daima ilham ve ba - Kiyeyi patre ettiği haricf politika, Tür - k çi netı devletlerinin dostluk çerçe - di koydu ve eski düşmanlar » ğ:' Gostlar yaptı. ı“,k;;'*ı-!ıı ve emin kir hayat Tak, 6, gizeçin bir bahtiyarlık eseri ola Gaşlarını ç M'llet şeflerinin-eski ark. he ve h Mzaklaştırmağa sevkeden şüp- üsedi burduğ Temeli, aa -| | t lere atla kapılmadı ve'onun S08yal ve politik abide sağlam « .dı?ınmıkııdır. Kendisi tara- Ürk ınh,î:ılımmş ve idare edilmiş ölan h,""_ 'Nirkl rkek, kadın bütün vatan- biç biri Min hi Sika ge Ramış ve Bilgitç * Pu O bir Türkiei .i:llieıi Matem içinde — biraktı. ltndeği ıu<lüs(lırı olan ve Atatürkü tile değil, D orkulür bir düşman <i Mit olan | rîn bir hayranlıkla takdir et-| Sdemın ”!i_!ılfwın bu kadar büyük bir ; hâsıl zi Nin Türkiye ve Avruna e "'ü'em-,ğ, Zıyadan dolayı pek ziya- leselli sir, Olduklarını bilerek kısmen kı.-,.ım__ İ olabilirler, M 1€rtümelk vi Ülder bir sayfada Atatür- daka ı.n'"":':lm beş Gütunluk bir. yaz Miştir. Bu yamı şu gsatırlarla Kararı, Hayret aA Cetaret dan Teti v KN Pler Mrtarmış | n İyenin evvelki nesillerinden | a :uıb tlmıyan hür, tam ve e -| &b ve Yat vendi. Yeni Ayvrupada ihtilâ) karışıklıklarırdan ortaya hiç biri daha fazlasını yap kadar zorlukları yeneme - verici adam :’,İddeu 'rırkıyeıl düş- n Sonra da yalnız Ruz- hş!_f'*“klmmîmı!mnmn yapılan s0s- ş ÖYASDİN Mükayese değişik A Oldü. şnaç NİN olan hayret nün modern Türkler arâgında hiçbir rakibi yoktu ve çok eski zamanın harbou sultan - ları arasında da pek az rakibi vardı. Mu- vaffakiyetleri, Türkiyeyi bir Avrupa dev - geti yaptı, yakın doğunun tarihini değiştir- di ve Müslümanblığın istihalesinde hülâ da kat'i bir tesiri olabilir. Fevkalâde Daily Telegraph yazıyor Mütenddid — küvvetli adamların — iktidar mevkline geldiğini gören nealimiz, bunların eserlerini gözden geçirdiği vakit hiç bir mül- let ve devlet inkilâbinin ne - Atatürk tana- fından yapılan kadar fevkalâde, ne de onun kadar iyi mülhem olmadığını anlıyacak - tır. Dally Telegraph, ayni zamanda Atatür « kün İngiltereye olan dostluğuna karşı - da hayranlığını kaydetmektedir. «Boz kurd. News Chronicle gazetesi «Bor kurds baş- lığı altında yazdığı Haşmakalesinde diyor ki: Atatürk eeğer yaşaşalardı tarihin bugün- künden çak farklı alacağıni» bir hakikat o- Tarak söyliyebileceğimiz mahdud adamlar - dan biriydi. Diğer diktatörler arasında yal - nız Lenin, inılâbındaki hayret verlei cür'es lebilir. Büyük Ölünün tedfin merasimine ald program Ankara 13 (Hususi) — Milli Kah - raman Atatürkün tedfin merasimine dair hükümetçe hazırlattırılmakta o- lan kanun lâyihası son şeklini almış- tır. Lâyihayı pazartesi gürü Lüyük Millet Meclisine takdim edecektir. Ayni gün müzakeresi kuvvetle muh - temeldir. Kanun kabul edi!dikten son- ra derhal tatbikine geçilecektir. Kararlaşmış esaslara göre Büyük Ölünün cenazesi kurşun bir tabuta ve tabut ta abanoz bir sandüukaya ko- nacaktır. Sandukayı bir sancak, beyaz ve kırmızı güller örtecektir; Dolma bahçenin muayede salonuna konacak olan sandukâanın dört köşesinde dört meşale devamlı olarak - yanacaktır. Sanduka burada 24 saat bırakılacak ve İstanbulluların bu kapalı sanduka- nın önünden geçerek Büyük Öndere son tazimlerini ifaya fırsa! verilecek- tir. Cenazenin saraydan kaldırılacağı gün sandukayı orun Çok sevdiği ve daima güvendiği şanlı ordusunun generalleri saray kapısına kadar ellerinde tasıyacaklar ve orada top arabesına koyacaklardır. Top ara- bası ve bunu takib edecek olan mu- azzam alay tramvay caddesinden tayir. edilecek bir noktaya kadar ge- şecek ve burada sanduka merasim- le Yavuza götürülecektir. İstan- buldaki merasime İstanbul meb'us- ları da iştirak edeceklerdir. Ankarada tedfin merasimi günü - nün ayın 2! İnci pazartesi günü o - larak tesbiti ihtimali kuvvel'lidir. Büyük Ölüye tabsis edilecek ebedi Istirahat yeri kanun projesinde yer alacaktır. Bu yeri büyüklerimiz tes- bit etmiş bulunmaktadırlar, Meza- rın bir miltf türbe halinde derhal inşasına geçilecek ve burası inkılâb merkezinin mukaddes ve kıymetli bir ziyanetgâhı olacaktır. Ayni gazetede Vernon — Bartlett'in imzası altında okunan uzun bir makalede ezcümle geniliyor ki: Atatürkün ıslahatı devamlı olacaktır. Zi- Ta bu ulahat barbden evvel kendisini ta - nimış olanlar için hemen bemen tanınmı -< yacak Geröcede değişmiş olan Türkiyede Türk mületini kurtarmıştır. Atâtürk Tür - kiyeyi Inhitat etmiş bir memleket halinden küvretli ve hürmet edilen bir memleket ha- line çevirmiş ve onu tek düşmanı kalmadan bırakmıştır. Bu, zamanımızın hiçbir dikta- törünün başaramadığı bir şeydir. «Kendi ellerile» Daliy Mail de bir makalesinde gu satır- ları yazıyor: Rugün Türkiye düyük ve yeni bir mem « dekettir ve harb sonrasının dehşet, sefalet ve bitkinliğinden çıkmış olan bu yeni Tür- kiye Atatürkün dimağında vücud bulmuş- ta. O, bu Türkiyeyi kendi ellerile dünyaya getirdi. Deoyli Eksprea, yazıyor: Atatürk, Türkiyeyi, hesaba katılması 1 » €ab eder yeni bir memileket haline getir - L Daliy Herald da, Atatürkün uzun bir ter- gümelhalini - neşretmektedir. Dünyarın hayran kaldığı bir kalkımnma Berlin 12 (AA) — Atatürkün vefatından bDahseden Völkiceher Beobadhter — gazetesi, büyük devlet adamını tazimle yüdettikten sonra diyor ki: Almanya, Türk milletinin bu — ölçülemez derecede büyük zıyaından mülevelild acısı- na samlın! olarak İştirak etmektedir. Gfazi, 1918 de Ölen milletler grupu arasın- da azimli bir hareketle milletini tahammill edilmez bir diktadan kurtaran ve bütün dünyanın hayran kaldığı bir kalkınma ya- pan ilk devlet relsi olmuştur. Atatürk, tari - caktır. Bu güretle Yügoslaryada nüfuzu Av- rapada olduğu gibi Asya milletleri arasın- da da seneden seneye artmakta bulunan tamamlle mill! ve kudretli modern — büyük Türkiyeyi vücude getirmiş olan Atatürkün adını hiçbir zaman umutmiyacaktır, Atatürkün eseri payidar olacaktır Gazete bundan sonru, Atatürkün eserle - Fini adım adım teşrih ederek makalesine şu güretle devam etmektedir: Atatürk bir de'a ei«minin toprağa mün - Kalib olacağına, faklat cöjmhuriyetin ebedi olduğune söylemiştir. Yugoslavya hüküme- ti hu sözlerdeki hakikate tnanmaktadır. Ke- mal Atatürkün eseri payidar olacaktır.. | Politika gazetesi bilhassa şunları yazmak- tadır: » Tarih silinmez harflerle bu devlet ada- mrun adını hükkedecektir. Atatürk bir halr samıdır. Kırilmaz gzmi, kuyvetli — zekâisi ve kuvveti kendisini mağlüb ettiği mukad- deratın önüne ş#etirmiş, bu suretle yeni Tür- kiyenin mübâüli olmuştur. Belgrad 12 (AA) — Dün öğleden sonra Kai Nalbleri Stankoviç İle - Peroviç Bel- raddaki Türkiye elçisi Ali Haydar Aktay nezdine gelerek, Atatürkün vefatı müna - sebetile taziyetlerini arzetmişlerdir. Lehistanda Varşova, 12 (AA.) — Modern Türkiyenin yaradısısı Atatürk'ün vefatı haberi Polonya efkârı umumiyesinde pek derin akialer u- yandırmıştır. Bu münasebetle her tarafdan 'Türk milletine karşı hissedilan derin tavec- cüh hisleri İzhar editmiştir. Harlelye nezareti binamı İle Varşovada ki Krallık şatosu Üzerindeki bayraklar yarıya indirilmiştir. Atatürkün eserleri Varşovu 12 (AA) — Polonya matbuatı | €© Londrada kra:lar mevsimi ünyanın bugünlerdeki — başlıca politika dedikodularından — biri de Londraya yapılan ve yapılacak olan kral ziyaretleri etrafında dönüyor, Yu- nanistan - kralından sonra buügünlecde Londrayı ziyaret edecek olan Romanya kralı majeste Rarolun seyanatı ile Lon - dra muhiti hayli ehemmiyetli. surelte ireşgüldür. Bu ziyaret esnasında, Yunan kralına olduğu gibi, kral Karola da dız- bağı nişanı verilecekmiş İngiliz muhitinde dönen - rivayetlere bukılırsa kral Karoldan sonra Yuguslav- yanın kral naibi olan Prens Pol da Lon- drayı ziyaret edecekmiş. Şu halde, Lon- dranın bugünkü mevsimine bir krallar ziyaret mevsimi diyebiliriz. Yalmız, Yu- göoslavya ve kral naibi Prens Ponun, Lan- draya yapacağı seyahat, resmi bir ma - hiyeti değil, daha ziyade hususi bir ma- hiyeti haiz olacakmış. Yani, her sene bu mevsimde ekseriya Londrayı ziyaret et - meği âdet edinmiş olan Prens Polun bu defaki ziyaretinde de bir fevkalâdelik yokmuş Bundan başka, pronsın zevcesinin hemşiresi Dük de K eitin zeveesi olduğu gibi iki çocuğu da İngiliz mekteblerinde Okuyorlarmış. Bütün bunlara rağımen her iki kralın ziyaretlerinin bu sene hususi bir manası olduğunu söyliyen Londra muhiti de hak- Bi2 değilmiş: Kral Karolun seyahatinden evvel Bükreşe bir ziyaret yapan Romanya kcalına üç gün misafir olan Prens Por, Romanya kralını müteakib Londrayı gi- derse elbet bunun bir manası bulunmak ve bir sebebi olmak icab edermiş. Hattâ, rivayetlere göre, bütün bu ziya- retler, yani üç Balkan kralının birbirle - rini takiben Londraya yaptıkları seya « hatler, İngilterenin Şarki Avrupz dev « letlerile bir «temas» temayülünde bulun- duğuna ve bu devletlerin haric! politi kalarile dahili İngiltere politikası arasın- da bir müvazilik, hiç değilse bir münase- bot tesisi düşünüldüğüne delil telâkki c - diliyormuş. Hülâsa, Londrada ve Londradan çıkıp Jdünyanın bütün siyaset merkezlerinda dolaşan bütün bu rivayetler ve dediko €ular, üç Balkatı devleti ile İrgiltere ara. sında bir nevi siyasi konuşma temayülü hin büyükleri arasında ebedi bir suretle gö-| heyecanlı cümlelerle Alatürkün hatırasını| bulunduğufa delil olarak telâkki edil - zükte niyet, kuvvetli ve feyizli veni bir devlet ml- ras biraktı. Ti Almanyada hased e- dilmeksizin takdir ve teslim edilen bu mi- rası korumasını temenni ediyoruz. Parlak bir nümune B. Hitler bu hissiyatı 1033 te Büyük Mil- let Meclisi Hariçiye eneâmeni relsile - olan görüşmesi esnasıada ifade etmiştir. B. Hit- dama ald resimlerle uzun tercümeihalini neşretmektedirler. Yarı resmi Güzeta Polska, tarihi bir şah- siyet olan Atatürkün büyük vatanperverliği ve askeri dehasını kayıd ve tebarüz ettir - mektedir. Pu gazete diyor kl: «Atatürkün faaliyeti fevkalâde vüs'atli ol- 'Türk milletine yeni bir mede-| taziz etmektedirler. Cazeteler bu büyük â- | mektedir. | —Ne konuşulacak? Buna dair hiç bir şey |söylenildiği yoktur, Hattâ rıvayet ve de- jdikodu bile bu suale cevab vermeği too- rübe etmiyor. Yalnız şuna dikkat edili- yor ki Londradan çıkan rivayetleri ne Londra, ne Bükreş ve ne de Belgrad me- der, Atatürkün muvaffakiyetlerinin kendisi- | muştur. Bu faaliyet Türk mületinin- haya- | Hüfili tekzib etmiyor. nin nasyonal - aoayalizmin muvaffaktyeti- ne olan inanını teytd etmekte olduğunu bil- hassa kaydeylemiştir. 'Türkiyenin Kurtuluş mücadelesi. — parlak, bir nümünadir. Türkiyede ve Almanyada kuvyetli bir köyeülük milli kuvvetin tüken- mez bir kudretidir. İki milletin ayni politik gayeleri mevcuddur ve dostlukları kuvvetli (| ” eknnomik münasebetlerle tarsin edilmek - tedir. Dâhi devlet adamı Avni gazete diğer bir makalesinde şöyle diyor: 'Türk milleti en büyük oğlunu kaybetil. İcrant adamı olan Atatürk memleketin Ih- yA ve İmarını dahili ıslahatla ve komşular'a takib edilen bir döstiuk politikasile temin etmistir. Dış polltikadaki büyük muvaffa - kiyetleri, Çanakkalenin tekrar aakeri hale konulması, Sancak meselesinin halli.. Nâh olmuştur. Bu büyük asker ve bu dühi devlet adamı 1914 dot 1922 ye kadar mücadelelerde ol - duğu gibi pasifik işlerinde de zafer dalla- rile letevrüç etmiştir. Yugoslar matbuatının teessürleri Belgrad 12 (AA) — Avala afansı bildiri- yar: Dâün akşamki ve bu sabahki bütün Yu - göslav gareteleri birinel sahifelerini Ata - türkün fotoğrafını neşretmek suretde Türk yatanımın babast olan büyük adamın Yefa - tana tahals etmektedirler. Gazeteler, bayecanlı cümlelerle bütün 'Türk mületinin duyduğu derin acıyı tasvir etmektedirler, Belgrad, Zagreb, — Lubliyana gazetelerile diğer büyük gehirlerde intişar eden bütün gazeteler, sahifelerinde Ata - türkün eser ve hayatını anlatmaktadır! Vreme gazetesi, neşrettiği başmakalesin - de bilhaasa diyo> ki: «Türkiyenin kederine bütün dost ve müt- tefikleri ve bilhasıa Yugoslavya iştirak et - mektedir. Kral Aleksandr'ın katlini müten- kıb - seferberliz ilân edeyim mi - cümlesini mühtevi bir teleraf çeken Atatürkün bu sö- 7ü Yugoslavyada hiçbir zaman unutulmuya- tına mütenllik' her sahada kendini - göster- miştir. Ordunun organı olan Polska Zbrozna, A- tatüirkün muharebe meydanlarındaki zafer- (Devamı 10 ncu sayfada) iğer haricf telgraflarımız onuncu sayfamızdadır Salahtan sabaha Demek oluyor ki Londranın hâlâ dün. ya İçin bir siyaset merkezi, bir dünya pos litikası pazarı olduğunda şubhe yoktur, | İster müsbet ve ister menfi şekilde ol- İsun, Londra dünya politikasının hâlâ en evvel ve en ehemmiyetli suretie konuşul, |duğu bir yerdir. Son zamanların Avrupa |politikası bakımından inkılâbi mahiyeti |haiz hâdiselerine rağmen, şarkt! Avrupa- İnan bile hâlâ gözleri Londraya bakıyor! aa sasaa sane e sananeseseraNNE a seseenEReEEsERsaAR Hakikate alışmak ——— Düşüncenin katılaşıp hislerin şahlandığı bugünlerde en içli şairimiz den en ooşkun nasirlerimize kadar Bayfalar, sütunlar dolduran arkadaş - ların perişanlıklarını ben de hissediyoarum. Mevzuumuzun kalemlerimizin aczi arasında öyle azameti ile bir uçurum var ki dolduramıyoruz. Ne gözlerimizin yaşı, ne duygularımızın kabarışı içimizdeki acıyı baslıra - mıyor, Tarihin çok karıştığı, hâdiselerin birbiri üzerine yığıldığı bir dev- rin evlâdları olduğumuz halde nasızlanmış sanılan yüreklerimiz büyük kayıbımız önünde eziliyordu, Ve eğer onun emekdar silâh ve sulh arkadaşı Yavuz İsmet hâdiselere istikamet veren nutku ile bizi teselli etmeseydi bu perişanlık içinde boca- layıp gidecektik. Onun özlü, tartılı, berrak fikirleri - yaşlı gözlerimizi kuruttu, bize vazifemizin yeni başladığımı anlattı. Ağlamakta haklı idik. Fakat onun eserini göz yaşlarile yaşatmağa im- kân mı vardı? Onun emanetini korumak onün kayıbına ağlamaktan da- ha mukaddes bir borç değil midir? Realist Atatürkün realist çocukları hislerile değil şuurlarile yaşamak enirini gene ondan almadılar mı? Bü- yük nutkun, Türkün mukaddes kitabının bir sayfasında Büyük Türk bi ze böyle hitab etmiştir: — «İstiklâl, ve zafer ne dua ile, iradelerini ce ne rica İle alınmaz. Onu hak edenler, retlerine katanlardır'» Realist Atatürkün bu vecizesini ilk hatırlayan gene onun emekdar arkadaşı Yavuz İsmet oldu. Hakika'e alışmak güçtür. Fakat ondan u - zaklaşmak feci olur. Bürhan Cahid