7 Ağuslos Deniz ve denizcilik: Mazi ve istikbalds denizaltıların rolü 1916 da Almanlar bitaraflar dikkat etmişler ve denizaltıla lardı. Fakat 1917 de bu takay rastlanan her ticare Umumi Harbde tahrib Son senlerde bir çok deniz devletleri - nin bilhassa denizaltı gemilerine ehem- miyet verdiklerini görüyoruz. Müalüm ol- duğu üzere deniz silâhları e coğrafi ve siyasal ihtiyaçlarına göre ipşi edilir. Acaba dünya coğrafyası, daha doğ- rusu, denizlerinin vaziyeti böyle bir si - lâhın yapılmasını mı emrediyor? Bu - gün denizaltı gemileri, sü üstü gemile « rinden daha çok fazla denizlerde kal - makta ve limana avdet etmeksizin iş gör- mektedir. Meselâ büyük harbde Alman denizaltı gemilerinin üç ay denizde kalıp korsanlık yaptıkları vükidir. O halde de- nizler, istikbalde de denizaltı gemileri - nİn uzun uzadıya harekât yapmasına mâ- ni olmıyacaktır. Kalıyor askeri durum... İstikbal har - Binde denizaltı gemilerinin nasıl ve kim- ler tarafından kullamılacağını kestirmek, bu silâhın pek eski olmıyan tarihine kı- sa bir bakışğla meydana Çıkarılabilir: Balkan harbinde denizaltı 1905 Rus - Japon harbinde denizaltı si- dâhinin kullanıldığını görmedik. Deniz harbinde büyük tekâmüller meydana ge- tiren bu harb denizaltıların kullanılması hususunda pek faydalı olmadı. memleketin yor... Bu harbde bir denizaltıları vardı. On! ye Çanakkale boğazı önün verdiler, Delfin dalima tuzak mm_ı)dlnde bulunacak ve Boğazdan geçen Türk ge milerini torpilliyecekti. Fakat gerek Türk filosunun fevkalâde müteyakkız davran- Ması ve biraz da denizaltının telihsizliği Ona muvaffakiyet imkânı vermedi. Tek- ne ulak bir kaza geçirdi, dipte kaldı; ve gemi komutanı tahlisiye sikletini (*) bi- rakıp sü üzerine çıkmak zorunda kaldı. Böylelikle Pireye avdet eden Delfin har- bin müteakib safhalarında kullanılamadı. Delfinin bu hali denizaltların istikbali hakkinda: büyük deniz devletlerini bile Şüpheye düşürmüştür. Büyük harbde denizaltı Balkan harbinden sonra bu silâh hak- kında akidesini bozmıyan yalnız Alman- yadır. Bu devletin donanması başında bu- Tunan Amiral Tirpiç memleket dahilinde ve haricinde bulunan bir çok aleykdarla- Tın çetin mücadelelerine rağmen denizal- tı gemllerini do ihmal etmemiş ve bu su- retle harb senelerinde, İngiliz ticaretine, büyük zararlar verdirmiştir. Bu zararın mikdarımı anlıyabilmek için, barbden tonra, neşredilen istatistiklere şöyle bir bakmak faydadan hali değildir. 1916 da batırılan gemilerin ağırlığı Mayısta 129100 ton Tommuzda 108000 » Ağustosta 118000 230400 353600 168000 375100 1916 senesindeki denizaltı sa de geml karl- Nesine 20-Â0 ton kadar bir siklet bağlı İdi. Normal vaziyetlerde bu sikletin varilesi yok- tu. Fakat gemi dipte kaldı mı, hemen b ::u çözerler, gemiyi yüzdürür- , (*) Ka gemist kendisine ticaret B0- Mi ıııı':u fakat hakikatte ”:ı -:_ tehhez genillerdir. Denizaltı. gemiler SUyYa düşü içim kullamlır. » vaşı bir 1 gücendirmemiye çok rı ile az gemi batırmış- yüdden vazgeçilmiş, t geıuiıi batırılmıştır edilen denizaltılardan biri çok kayıd ve şartlara istinad caeı. yünkü Almanlar, bitarafları güçendirmemeğe | çok dikkat etmişler, etice az gemi ba- tırmışlardır. Fakat 1917 sinde —bu takayyüdattan vazgeçilmiş rastlanan her gemi batırılmıştır. Bakınız 1917 de batırılan gemilerin ağırlı ladır: Şubat Mart Nisan Mayis Haziran Temmuz Ağustos Eylâl I. Teşrin I. Teşrin I. Kânun ğı ne kadar faz- 781500 ton 885000 109100 869000 1016000 811000 808000 72000 674000 607000 703000 » nizaltları muvaffak olmamış rılmışlardır. Fakat, buna rağmen, batırı. lan gemilerin ağırlıkları 1917 ye çok ya- kındır: H. Kânun 672000 tom 680000 Cinaytin c 1— Madam Mu- Y riel evlilik haya- biç de memnun — değildi. Evde hergün dır © dır eksik olmazdı. Kocası, pek kıs: kançtı. Ve bu yüz- den de kendisini kuş uçmaz, van geçmez bir bir eve ka- tından ker- yerde pamıştı. komşusu bir kilo- En yakım metre uzakta idi. Günlerden bir gün bu kavgaları o ka- dar azıttı ki, Mis- ter Muriel çılgına dönerek: — Bıktım, — se- nin bu yılan dilinden.. ben gidiyorum, Ne halin varsa gör!, dedi ve kapıyı çektiği gibi uzaklaştı. Şubat Mart Nisan Mayıs * Haziran Temmsz Ağustos Eylül 540000 1. Teşrin 118500 Böylelikle mühtelif memleketlerin bü - yük harbdeki ticaret gemisi zayiatı çöyle olmuştur: (Bu cedvel İngiliz menabiinin raporlarından alınmıştır.) Ton Batan gemi adedi 7793000 2217 696000 338 742000 230 406000 165 Amerika 241000 80 Japonya 120000 28 Sakatlarıp — batırılamamış gemiler 8008000 tom. Ne kadar denizaltı battı? Denizaltıl muvaffakiyetini gös - teren yukarıdaki rakamlardan sanra ba- tırılan denizaltılar hakkında bir fikir e- dinmek te faydadan hâli olmıyacaktır: | Mayna çarparak batan Su bombası ile batırıları Müsademe ile batırılan Top ateşi ile batırılan Torpillenen Kapan gemisi tarafından (*) batırılan Denizaltı <«ağ> wna takılan Tayyarelerin bombaladığı Kaza neticesi Akibeti meçhul Bitaraflara iltica eden 'Yek nazarda batırılan denizaltıların çok olduğu görülür. Lâkin bu gemilerin kıy- meti, mahvolan servet ile mukayese edi- lirse netice denizaltıların lehine çıkar. Şu halde istikbalde de denizaltıların düş- man ticaretine karşı muvaflak olacağı fi- |kirleri kuvvetlenir. Büyük harbden sonra denizaltına karşı alınan tedbirler Yukarıda zikredilen muvaffakiyet yal- mız ticaret gemilerine karşı alınmıştır. Denizaltılar harbin dört senesi içinde he- mhemmhiı;bh'hubıemm batır - 689000 652000 614000 521000 550000 420000 İngiltere Fransa İtalya Yunan # — EKomdiser, zabıta doktorunun arkasından gelmesini söyliyerek otomobiline atladı, doğru Muriel'in evine geldi. Madam Müriel, mutfakta, bir kan gölünün içinde yatıyor- du. Sağ-elinde de açık bir ustura vardı. 2 — Ve doğru bir meyhaneye gitti, ekmek peyniri meze yaparak içti. Sonra koruluktan vurdu ve yakın çiftliklerden birinin sahibi- ne rastladı. Onunla konuştu. B — Komiser mutfaktaki masa- fin Üzerini dikkatle araştırdı ve Barıldandı: " we Ne filâ memleket.. Madam ce- Bablarının, intihar etmeden evvel, ganı çay istemiş olacak ki, çay takı- Mmını hazırlamıya üşenmemiş.. olur mu, olur!. bırakarak, salana Murial'in ifadesini aldı. 7 — Komiser tekrar mutfağa döndü. Zabıta doktoru muayenesini i ” ğ yen bitirmişti: e— Bay komiser, dedi. Kadın boğazını kesmiş, Şiddet ve cebir eseri de yok. Hâdise saat üç sularında vukua gelmiş...> Komiser, çay ibriğinin kapağına bakarak başını salladı. mamışlardır. Buna rağmen denizaltıların istikbaldeki tehlikelerinin artabileceği düşünülerek harb gemilerinde şu tekâ - mül meydana getirilmiştir; 1 — Sür'atin arttırılması: Harbden ev- vel azami sür'ati 27 mil iken bugün 40 mile kadar yükselmiştir. 2 — Bölme tertibatının kuvveti: Mo - dern bir harb gemisi ancak 3 torpil fle batacaktır. 38 — Dinleme cihazlarının tekâmülü: İyi bir dinleme cihazı denizaltı gemisi - nin 5 mile sokulduğu haber verilmekte- dir. Bu mesafe denizaltıların hücumuna müzsaid değildir. 4 — Su bombalarının icadı: Barut mik- darı 100 kiloya çıkarılmıştır. Bu suretle bamba, denizaltının civarında patlasa bi- le müessir olmaktadır, 5 — Hava silâhinin tekâmülü: İyi bir gözcülük sistemi kurulabilir. İstikbal harblerinde denizaltı vazifesi Fakat ticaret gemilerine gelirsek onla- ra bu tekâmülün yalnız sür'at kısmı tat- bik edilmiştir. Fakat ticaret gemileri - nin sür'ati muayyen bir hududa kadar arttırılabilir. Gerçi harb gemilerinin sür'ati 40 mile kadar çıkarılmıştır; fakat bu hal gemileri Baştan aşağı makine ha- line koymuştur. Ticaret gemilerinin bu hale konması şüphesiz ticaret ve iktısad maksadlarına uygun gelmez. Bundan do- layıdır ki en modrn ticaret gemisi, trans- atlantikler hariç, 20 mil sür'ati tecavüz etmemektedir. Bu mikdar ise denizaltıla- ran müessir olacağı menzil dahilindedir. Şu halde istikbalde denizaltılar, harb Bu sırada zabıta doktoru gelin- ikomiser, onu cesedle başbaşa 8 — Saat 6.30. karakolun Aelefonu çaldı. Komiser âhi- Beyi kulağına götürdü: » Ne var?... diye seslendi. « Bir intihar!.. — Hemen geliyorum... 6 — Mister Muricl şu itadeyi verdi: — Kendisile bir ağız Aalaşı yaptık ve o hid- detle evden — dişarıya çıktım. Niyetim, şöyle bir dolaşmaktı. Akşam saat altıya daha gel- memişti ki eve dün- düm. Ve karımı mut- fakta yere serilmiş bir halde buldum. Bon gün Jerde sik sik intihar e- deceğini söyleyip duru- yordu geçti ve Mister * Komiserin keskin gözle- rinden hiçbir nokta kaçma- mişti. Doktora: «— Yanılıyorsunuz, dok- tor, dedi... Eğer bu bir cinayet değilse insanlıktan istifa ede- rim.» Komiserin hakkı vurdı. Madam Muüuriel intihar etme- miş, öldürülmüştü. Komiser, bunu nasıl anlamıştı? Resim- lere dikkatle bakınız. Bula- mazsanız lâtfen (13) üncü sayfayı açınız. gemilerinden ziyade, ticaret gemilerine mMmüessir olacak ve bilhassa düşmanın ase ker nakliyatına büyük zarar verebilecek- tir. Bu mühim vazifeden başka denizaltı. lara, onların dalma hasletlerinden isti « fade etmek üzere, uzak tarassud vazife « leri verilebilir. Yazımı bitirirken, mev « zu harici olarak, ilâve edeyim ki deniz- altıların bu vazifeleri yapabilmesi ancak bir destek silâhına istinad etmekle müm- kündür, Bu destek te hattı narb gemile « ridir. O halde zayıf olan deniz devlet « leri şöyle bir donanma yapabilirler. 1 — 2 hattı harb gemisi ve bunun em « niyetini temin edecek muhribler, 2 — Denizaltı ve hücum botları (ne kadar fazla yapılırsa o kadar iyidir.) A, T.