6 Mayıs 1938 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

6 Mayıs 1938 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Erbaadan ,:'b-ı (Hususi) — Kazada köy kalkın- işlerine büyük bir önem verilmekte- ,_ı":mı ağaçlarına ve bağlara musal- © hastalık ve haşeratla mücadele ahnacak Pülverizatör — makineleri fahsisat konulmuştur. Geçen yılın “men satılan üzüm mahsulünden ka- miştir. Bütün mah- Bu sebeble köylü z rine yeniden bü - Dit ehemmiyet vermiş ve bu yıl için- Yicmi iki hektar daha bağ tesis edil- "ııı.,; Dağlardaki bütün aşımız ağaçlar Huştır. Bundan başka yeniden bir « #vak ve söğüd dikilmiştir. YOvanın iska işi de başarıldıktan son- W' 'dâ tamm manasile umran ve refaha *Tuş olacak ve tütünile cihan piya- Felâketzede ı.&":' (HususD) — Kırşehir ve Yozgat fe- Mleri 'delerine yapılmakta olan yardım İls- _“-nıiıu güne çoğalmakta ve büyük bir a olmaktadır. Köylünün ve hal- Yardimı şayanıı şükrandır. Çon, Yorluluların yardımları “iü Dosta telgraf şef ve memurları felâ- * kardeşlerine gönderilmek üzere Ki- ıCorıu Şubesine teberrüde bulunmuşlar- ündan başka Çorlu tapu tahrir heyetl üti da 17 lira 28 kuruş teberrü etmiş- Peyderpey yapılan teberrü 1200 lira Olacaktır. Çeşme talebelerinin yardımları h Namık Kemal okulu talebeleri ara- ie Oplamış oldukları 25 lira 10 kuruşu felâketzedelerine gönderilmek üze- e Ünci alayın yıld % — HABERLER $ —— Tütünile şöhret kazanan Erbaada | Son yağmurların şimdi de bağcılık ilerliyor bir görünüş |sasında kendine bir şöhret ayırmış olan bu şirin kasaba bir bağ diyarı da olacak- tır, Domuz mücadelesi Erbaa (Husust) — Mezruatın en belli başlı düşmanı olan domuzlarla mücade- Jeye büyük bir hız verilmiştir. 937 yılı içinde 2208 mükellef tarafından 770 ve 938 yılı nisanına kadar 2129 mükellef tarafından 400 yaban! domuz öldürül « müştür. Öldürülen domuzların. kuyruk - |darı muhtarlar tarafından kazaya teslim edilmektedir. Şimdi bölgede yabani do - muz hemen hermen kalmamış gibidir: Mü- cadele işini ziraat öğretmeni Hakkı Beşli Karayaka müdürü Salih Sabri Baturunlu, Destek müdürü Ahmed Yetgin idare et- mişler ve büyük gayret göstermişlerdir. lere yardım re Çeşme Kızılay şubesine yatırmışlardır. Gönen manifaturacılarının yardımları Gönen (Hususi) — Kırşehir Yelâketaede- lerine yardım için Gönen manifaturacıları arasında toplanan 2530 kuruş Kızlay kuru- muna yatırılmıştır. Diğer sanaflar da kendi aralarında para toplamaktadırlar, Geredelilerin yardımları Gerede (Hususi) — Kırşehir felâketzede- lerine yardım için bir komlsyon kurulmuş - tur. Komisyon evlerden iç çamaşırı topla - maktadır. Şimdiye kadar binletce çorap, don, fanllâ toplanmıştır. Bir taraftan da fane toplanmaktadır. Ka- zamız orman memurluğu kereste yardımın- da bulunacaktır. Merhum Saraç Salih karı- sı Feride on İira vermiştir. Yardım — işinde Geredelller birbirlerile yarış etmektedir. önümü tezahüratı W Sarm, k*hı. Sünda 172 nci alayın yıldönümü merasimle kutlulanmış, bu münasebetle n eei ten Y ükgil y danla; '#pılan eğlenti ve askerleriml: Nmıştır. Resimde General Lütfi fı, bir kısım sübaylar ve halk - N askerlerimiz eğlenceli bir gün geçirmişlerdir. Şenliklerde General e"mmıı UN piyade ve topçu alayı kumandanları ve alay sübayları b“l'”"m.ı;hrd.r Mühim bir halk kütlesinin de iştirak ettiği merasim- izin sevinçli tezahüratı pek güzel olmuş Karapınarla topçu ve piyado alay ku- görülmektedir. İnun muhtelif yerlerine yağan şiddet - zararları İzmir (Hususi) — Garbi Anadolu - B yağmurlar bazı yerlerde seylâbı an- dıracak bir şekil almıştır. Doludan ve sellerden tarhalar ve bağlar yüzde on nisbetinde zarar görmüştür. Bergama- da pamuk tarlaları fazlaca zarar gör - Müş ve pamuk zer'iyati durdurulmuş tür. Manisa mıntakasında bağların zara- rı oldukça büyüktür. Tütün mahsulü de zarara uğramıştır. Bazı yerlerde sel - ler o kadar korkunçtur ki bağlarda e- kilen mahsülleri alıp götürmüştür. Ha- va düzelmeğe meyyal olduğundan ye- niden ekim yapılacaktır. Ziraat Ban - Son yağmurlarda İzmirde Güzel yan caddesinin hali kasının köylüye yeniden istikrazda bu- lunmasına intizar ediliyor. Babaeski dispanseri hakkında bir temenni Babaeski (Hususi) — Babaeski dispan- seri, kasabanın, beş yataklı yegâne ba - kımeviydi ve büyük bir ihtiyacı karşıla - maktaydı. Vilâyetin bir emrile dispanset binası - nın yarısı husüsi muühasebeye verilmiş - tir. Bu vaziyette, dispanserin faaliyeti ya- rı yarıya felce uğramış gibidir. Husust muhasebeye başka bir yer tem.n edile - rek dispanserin eski faaliyetinin iadesi faydalı olacaktır. Termede cinayet işleyen bir katil yakalandı Terme (Hususi) — Bir sene evvel 'Ter- | menin Yerliköyünden Moral oğyu Abdiyi çok vahşiyane bir surette öldüren Nik » sarlı Ali yakalanmıştı. Ali Abdinin kıs- rağını kullanırken Abdi kıscağı elinden almak istemiş, Ali de buna kızarak Ab - diyi bıçakla parça parça etmek suretile öldürmüştü. Ali Çarşambanın Dikbıyık köyü civarında sahte bir nüfus kâğıdı (e gezerken karakol kumandanı Ömer on. başı tarafından yakalanmıştır. Geredede iki kişi boğuldu Gerede Hususi) — Deyişler kö » yünden Kadir oğlu Halilin altı yaşın - daki kızı Hiristan çayı kenarında du - rurken müvazenesini kaybetmiş, düş - müş ve akıntıya kapilarak boğulmuş -| tur, Gene kazamıza bağlı Salar köyün - den 319 doğumlu olduğu — anlaşılan | sar'ah Ali çay kenarında gezerken sar- ası tutmuş, suya düşmüş ve boğulmuş- tur. Her ikl boğulma hâdisenin — kaza neticesinde vuku bulduğu tesbit edil - miştir, Pazar Ola Hasan Bey Diyor ki: B ı._"mn Bey seni bilmem ı..u_. kendi hesabıma SK Oldum doğrusu.., — Kahvelerden — iskambil kaldırılacakmış.. cekler dersin?. »« bunun müptelâsı olanlar bundan sonra neyi Hasan Bey — Vaktin nakid Öğrenes — olduğunu azizim! Dağudan Eöğırlaj;ur ? 'Doğu köylerinde imam nikâhile evlenenler Bu hareketin önüne geçmek için evvelâ kadına sadece imam nikâ- hile evlenmenin kapatma olmaktarı başka bir hareket olmadığını anlatmak, sonra da okuyup yazma bilmiyen muhtarlardan nikâh kıymak hakkını almak lâzımdır. Erzurum (Husust) — İstanbul veya Ankaradan şarka doğru uzaklaştıkça, 1ıç- timaf ceraimin de arttığını görürsünüz. Kanunun mahküm edemediği cürümler çoktur. Daha doğrusu kanundan kolay - lıkla kaçırılan bu cürümlerden bir tanesi de imam nikâhlarıdır. Doğu köylerinde, bilâmübalüğa diye- biliriz ki, serbest nikâh, dünyanın hemen her yerinden daha mezbul olarak hü- kümfermadır. Bunun önüne geçilmediği takdirde beş ön sene sonra, buraları, deh- şetli bir nüfus tezebzübü içinde perişan olacak, Vaziyeti ne mahkemeler, ne idar! makamalr, ıslah edemiyecektir. Günahsız çocuklar, her türlü hukuktan uzak, kök- süz ağaçlar gibi cemiyetin içinde sürü - neceklerdir. Nikâhsız birleşmelere sebeb hedir? Bu gibi birleşmeleri temin edenlere #üphe yok, en ağır cezalar verilmelidir. Ve kanunun açık bıraktığı delikleri de tıkamak lâzımdır. Fakat her şeyden ev- vel de köylünün ve fakir halkın içtimat mevkiini de nazarı dikkate alarak bazı tedbirlere de baş vurmak mutlaka Jâ - zımdır. Bu tedbirlerden bir tanesi, kadımı tenvir etmektir. Ne yapmak kabilse onu yaparak, kuru bir imam'nikâhile kocaya gidenlerin eski tabirle kapatmadan başka bir şey olmadıklarını bu kadının kulakla. rına götürmek zaruridir. Kadın, beledi- yede resmen evlenmedikten sonra meşru zevce olmıyacağını mutlak bilmelidir, ve gene kendisine, kadın irşad heyetleri va- sıtasile, imam nikâhile evlenirse, nafaka alamıyacağı, mirasa konamıyacağı da an- latılmalıdır. Kafalara hitab eden bu tedbirden son- ra, İmam kılığına bürünen bazı muzır | mütevassıtları da ortadan kaldırmanın yoluna bakmak lâzımdır. Fuhuşla müca -| * dele nizamnamelerimiz, bu gibi müte - vassıtları tecziye etmeğe kâfidir. Yapı - lacak şey, bu mücadeleye geremi ver « mektir. Köy muhtarlarının vaziyeti Doğuda öyle köyler vardır ki, bunların muhtarlarının okumaları, yazmaları yok- tur. Muhtar cahil olunca, kanunu anla- mıyacağı gibi nikâhın da ne olduğunu id- rak edecek kıratta değildir. Şu halde ilk iş olarak, muhtarlardan nikâh kıymak sa- lâhiyetini refetmek zaruridir. Doğu köyle. rinde herkes evlidir, Esasen nikâh salâhi- yetini muhtarın. elinden almak, masla- hata da zatar vermez;, zira, evlenecek ta- raflar, nikâhtan evvel muayene için na- Sil olsa kazaya gelmektedirler. İşte o muayene müsbet netice verdikten sonra, giltleri kazada memurların huzurunda resmen evlendirmek, bütün tezebzüblerin önüne geçebilir. Köylerin vaziyeti Köylerde evlenmek iki türlü ihtiyaçtır Evvelâ fiziyol saniyen içtimai, Kadın çalışır, köy muhiti dardır. Erkek kadına nisbetle azdır. Teamül ve örf öyle köy içinde kadının, vazifelerini tayin ve tahsis etmiştir. Evin içinde kadının baş- ka vazifeleri dışında başka vazifeleri wardır. Bunları da başka başka kadınlar görür. Eğer birincisi nikâhla evlenmişse ikincisi, pekâlâ imam nikâhile ayni er keğe verilebilir. Köy zaten yallah yallah 40 hanedir. Hor birbirini tanır, orta. lıkta nev'ama geniş bir sıhriyet vardır Kadın da kendi ânasının başkasına or tak gittiğini görmüştür. O bu vaziyeti ya- dırgamaz. Hayatı zaten mihnetle geçer onun, ölmemekten başka bir ideali yok- tur ki, kocasından gelecek felâketle ken- disini Ürkütsün. Boşanma zorluğu Evlenme erkek — için bir piyangodut Deniliyor ki, eğer kadın ile resmi nikâh kıyılacak olursa ve sonra da boşanmal lâzim gelirse, mahkemeler insanı koyu: | vermiyorlarmış. Onun için erkek hiç sesini çıkarmıyor Kadını bir gün başından atmak ümidine beslediği için, kadına imam nikâhı kıy diriyor. Ve günün bitinde de boşsun di İrticakârane propagandalar İmam nikâhının aleyhine propaganda lar yapılıp dururken, sinsi sinsi mukabi propagandalara da geçildiği görülmüştür Meselâ köylerin birinde hükümet dörü kadın alınmasına müsade etmedi ama.. İki tanesine izin çıkarmış diye sözlet sarfedilmiştir. Bu nevi gayri meşru bir leşmelerle ciddi bir mücadele açmak za- rureti vardır. M. Fuad Mektebliler bahar b ayramın KE pi 1 kutluladılar İzmir (Husust) — İlk okullar talebeleri Şaşal ve merkezine giderek ıstıtadeli bir gün geçirmişlerdir. Bu gezintiye Sakarya, İstiklâl, Dumlupınar ve Tınaztepe okulları Bursa (Husust) — Bursa mektebleri iştirak etmiştir. Resimde bir grup Şaşal suyunun başında görülmektedir bahar bayramını büyük bir coşkunlukla ve kırlara giderek kutlulamışlardır. Zirast mektebi civarı büyük bir kalabalıb toplamışt,.. Havanın güzel olması umumi neş'eyi arttırmıştır. Resimde bahar bay- raraını kutlulıyan ilk okul talebelerinden bir grup görülmektedir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: