Bir (Baştarafı 1 tnci sayfada) Balkan devletlerinin bilhassa — Lehista Rümanyanın tarihi ve politikaları Bempati ile ve tek cebhell olarak besleni- Yotdu. Bismark'ın kıt'a politikasından l& yalnız bir cümle kalmıştı ki, o da Balkanların ve bir Pomeranyalı Grenadi- İn kemikleri değerinde ehemmiyetli diğıdır. Alman ekono: Alman ekonomisinin ve gençliğinin po- ZU Cihan ticarcti ve deniz politikası için- deniz aşırı yerlere çevrilmişti. Bize Yatı - Bağdad hattı daha de bir &a ve sergüzeşt idi. Müttefik Avustur- - Macaristan Almanya ile cenubu şar- Avrupasında bir köprü olmaktan zi- İRde bir seddi. Harbden sonra biz F Kanlardaki e liyetlerimiz hakkında bir ür iktisab ettik. Rus ülkesine kadar U ân ve Almanlarla meskün olan yer- âtasında birer oynak köprü teşkil e- bu ekalliyetlerimiz hakkındaki milli lür başka bir mahiyettedi: dmdan cenubu şarki n tabil komşuluk Dah bulunuyordu.> karşı Jesef Winsehu, yazının bundan sonra- '.:ı_—m.-ıd;. ümumi harbi takib eden dev- rde Fransanın Almanya aleyi anlarda ve orta Avrupada t istediği niz. işaret ederek l plânlar yerine büyük bir Almany. 8 kaim olduğunu yazmakta ve demel ür ki: İki maddi hakikat *Şimdi ortada iki maddi hakikat var- * ki cenubu şarki havzasında derin te- yeni bir öryentasyonu icab — ettir- Bektedir: Bunlardan birisi silâh istimal *tmeksizin Almanyanın milli, iktısadi ve Ti aktivleştirilmesi üzerine Pransa- & kıt'adaki rüçhaniyet n sona er- Ve şimdi artık Almanyanın orta deşilin kalbini teşkil eden büyük bir nü:eı olarak meydana çıkm dir tisi büyük Almanya artık Ma- lan ve Yugoslavya ile hemhudud- r ve Balkanlara daha ziyade laş- Tştır. Mevzuubahs tebeddü! islikbal i- Sit bazı imkânlar doğurmuştur ve bu im- ra siyasi şanslar ve iktısadi vazife- let çözülmez bir şekilde bağlıdır. Bu te- beddül bize va iyetin olgunlaşması ve bi- beklememiz imkânını verdiği gib oln Bu vası- T şimdi elimizin altına gelmiştir. Ay- bi Zamanda bu tebeddül geniş mikyasta Va politikası gütmek için geniş bir Te Amıştır. Bismark devrindenberi Al- u;:!ır.m vazifesi olan bu politika şim * kadar tahakkuktan uzak kalmıştı _h'__bu tebeddül Alman iktısadiyatına *Nüz kapitalizmin başlangıç yahud or- Vresinde bulunan, hanı maddeleri TMahsulleri zengin olan fakat kendile- ç 'Vestition bakımından fakir bulunan - l“lmş tenubu şarkisindeki genç mem- İsin tde sabit sermaye metar sürümü * bi ür pazar ve ham macdde slımı için Munzam bir saha göstermektedir. Po- tuğ Vazilenin ifası harbden evvel mev- %.:h'f'—lym şimdiki şartlar içinde daha Rir md bir şekil almıştır. Gayri müteca- e illiyetlerden müteşekkil Tuna mo- M ;l devletinin parçalanır.ası modern Nta Avrupa n Ki olan mânileri ortadan kaldırmıştır. Yo bu şarkideki genç devletlerin nas- Zi artık nizalar ve buzursüzlük- mdi’:r-ten revulosyoner bir kuvvet de- lekei” Yüğgoslavya ve Romanya gibi mem- *l' itma edilmişlerdir. Şimdi onl. * tiyaçları dahilen kuvvetlenmektir. dan GaĞTir, Balkanlarda Fransa tarafın - #cin ib edilmiş olan mali krediler devı t,,uhhüruk bir krizle kapanmış — old: İtalyan sile husule #alâhın bütün Avrupı Slan Ş k & şamil olat Barb devletlerinin ve Almanyanın ..'.uhı:înubu Şarkisinde mevkiinin tabli ve Töl ve tesirlerine tiza ve muvata- ı.h:“"mn göstermemelerine bağlı bulun- İ ola; M Kaydederek Almanyanın Balkanlar - n Münasebetli İ - #tmektedir. ebetlerini şu suretle | _,:"::. ı:lnıyllnuı harbden sonra -pek az Tdan ve meselâ eski Stinnes'den edilince- Balkanların ham mad - - ;:m için pek az teşebbis göstermiş #arki ile yapılacak işlere bilhassa ü vermemiş olmasından dolayı ken * İya tevsceüh ettii (bu işlerin zağlamlı İmadazliık bir türlü yenilemiyordu. Paklı İşen Almanyanın, büyük harbden sonra ce - ierine sarmaye sevkedeme- mesi dereceye kadar kabili izah bir hal idi. Ancak bugün İngiliz ve Fransız finans mehafilinin Yugoslav ve Rumen endüstresine İyerleşiş tarzları, allkadar mehafili ikasdaı |aalı amıştır. Cenubu şarki devletlerile olan münasebatımız ekonomleine vazifeler m devletler arası iler de Alman bankacılığının dahâ can- maliyete geçmesinin teminini bilhas - |sa temenni etmek gerektir. Büyük bankala- |ramız bazan ağır fedakârlıklara rağmen, bey nelmilel bankacılık & alışkan kimsele- ri istihdama gayret etmişlerdir. Bunların ge ne eski sahalarda çalışıp — çalışmıyacakları belli değildir. Maamafih bu cihasın çalışma |istikametini değiştirmesine ve cenubu şarki erile plânlı bir kredi çerçevesi dahi - linde çalışması kuvvetle mümkündür. Triyeste meselesi Paris ve hattâ Zürih - Almanyanın ce - nubu şarkiye hulülü tehlikesile İtatyayı kor- kutmak ister. Bu mehafti, Anşlus'u ve Alman h yanın Tuna havzasında daha cemalı bir ye - | ; külde çalı 'a başlamasını müteakib İtal- ya ile Almanya arasında bir takım güçlük- lerin çıkmasını ve Berlin - Roma mihrveri - nin nihayet ŞA uğramasını bekler. Bu Jarada da bilhassa Triyeste meselesi mev - zuubalis edilmekte ve Alman gümrük hu -| Adriyatik denizine iki yüz kilomet- 1 ve bu suretle Triyeste - 1 tehdid ettiği İleri sürülmek- Hakikat şudur ki, Avusturya eski Avus - Mü tan Jmparatorluğuna ald Tri iyi bir müşterisi olarak kalmıştı ete — Triyeste hakkında şöyle devam etmektedir:. 'Triyeste, Roma protokolleri ve 'Tuna hav- zası gibi mevbumlarla alâkadar hütün me - selelerin bilhaâsa İngiliz . İtalyan anlaşma- sından sonra yepyeni bir manzara arzettiği muhakkaktır. Herhalde — Parisde ve hattâ Londrada bu anlaşmadan sanra Fransanın gayretile İtalyayı yeni bir Stresa cephesine çekmenin kabli olacağını düşünen kimseler yardır, Halbuki mesele, başka bir cepheden bakıldığı zaman, tamamen değişik bir man- Zzara arzeder. Çemberlayn son teşebbüsü ile, İtalya ile Almanya arasındaki vaziyete -ce- nubu şarkt nleketleri politikası bal dan- tamamen yeni bir veçhe vermiştir. İn- anlaşması, hem politik, hem bakımdan İngilterenin Aden n Sü - kanalından şark! Afrika yolunu garan- ti eden bir «münakale nizamnamesi» mahi, yetini taşımaktadır. Bu süretle İtalyanın hâyat ve çalışma yo amamen bBerbestleşmiştir. Bundan sonra İtalyanın Yakınşarktaki eski ve tabii ekono- |mik münasebatı -ki Banco di Roma bu mü nasebetin islerini, İtalyan gemilerinin uğra- lan Mistr ve Anadoluda takib etmiştir. nacak ve ehemmiyet kesbedecektir. İ - artık bütün kuvvetin! şarki! Afrikanın imarına ve başta Türkiye, Musr, İran gel « mek Şartile yakınşarkla olan ticaretine tev - cih edebilecektir. İtalyanın faaliyet dama - rı, Üpki Almanyanınki gibi cenabu şarklden |getmektedir. Ancak bu, Almanyanın menfa - atlerini katetmez, ona müvazi olarak ve çok daha cenuba doğru iner. İlalyanın hayat ve ticaret damarı, kendisinin merkez! bir Ak - deniz devleti ve yarımada olması dolayısile, berri değil bahridir. Bu damar, Akdenizin şdtk havzasında ve onun cenubundaki kuyruğu olan Kizildeniz - ban eder, Bilâkls Almanyanın berri hayat ve ticaret damarı daha şimalde, Tu- na havzasında ve şimall Balkanlarda art - maktadır. —Şu halde her ikisi de -bilhassa |Arnavudluk ve Yunanlslandan —mürekkeb cenubi Balkan yarımadası İtalyanın fanliyet sahasına dahil! olduğuna göze İtalyan impa- ratorluğunun kuruluşundan sönra — Akdeniz İtalya için büsbütün hayati bir ebemmiyet xazanmıştır. Hele imparatorluğun tanınma - sı, ona, tabli menfaat bölgelerini sükünetle işlemek imkânını — bahşeylemektedir. Ayni şekilde bisim için de, Tuna bekçiliğini üze - rimize alarak gençleşmiş bir büyük devlet Polmak hay le, yepyeni ufuklar belirmiş- tir. Buzün bepimiz büyük ekonomik nüfnz sakalarının açıkdığı — ve yeni emperyali | celerin doğduğu bir devirde Iş ve or - |Banizasyon esaslarına dayanarak yaşıyoruz. |İngilterenin gittikçe daha cemptre sleştiği - İni, Fransanın her zamandan ziyade Alfrika- , Japonyanın şarki As - yayı politik bir nüfuz sahası haline getir - * |meye çalıştığımı, İtalyanın imparatorluğunu Jinkişaf ettirerek merkezi bir Akdeniz dev tâ haline girdiğini görüyoruz. Bu variyet kal şısında Avrupanın ortasın: İşga! eden birleri, |oeniz aşırı piyasaları — terketmemek şartile könünental düşünüp hareket — etmemiz ve |içinde, hüsnüniyet sahtbi komşularımızla ya şadığımız ekonomik sahanm menfaâli na - minâ eminlyet ve refah içinde yaşamak İçin çalışmamız lâzımdır. İsparta Halkevinde müsamere İsparta (Hususl) — Halkevi salonunda Halkevi temzil kolu tarafından (Attilâ) izim- li piyes büyük bir muvaffakiyetle temsil e- makülesine | A Güreşicilerimiz Pragta galibiyet kazandılar Prag, 5 (HBususi muhabirier | Esti den) - nyada Avrupa şampiyonası müsaba- kalarına iştirak eden güreş takımımız dün gece burada Çek pehlivanlarile mu- vaflakiyetli güreşler yapmışlardır. Müsabakalarda kalabalık bir kütlesi bulunmuş ve güreşcil lanmışlardır. Türk takımı but intıba bırakmıştır. Kenan Şiret'i, Hüseyin Çeh'i, Yaşar Kafçek'i, Mersinli Ahmed Pelikan'ı yen- mişlerdir. Çoban Mehmed Klapuh'a ye- nilmiştir. Bu müsabakalar sondur, * Diğer taraftan Ankara muhabirimiz de şu malümatı vermiştir: Bugün Pragdan güreş (ed:-xn;_vonlmn, gelen bir telgrafta — güreşcilerimizin Çekoslovakya merkezinde yaptığı temas- |larda tam bir galibiyet kazandığı bildi. rilmektedir. Alınan mütemmim malüma- ta nazaran Mustafa haric olmak üzere güreşcilerimizin hepsi galib gelmiştir. | seyirei Hamidiye Amerikaya Gidiyor (Baştarafı 1 inci sayfada) ü tekarrür etmiştir. Hamidiye ye, Pire, Napoli, Marsilya, ve diğer Ak kıyısındaki limanları gezdikten sonra, İngiltere, Almanya ve oradan da merikaya gidecektir. Havalar müsa - gittiği ve vakit kaldığı takdirde Ha- midiyenin Hindistana ve Japofyaya ka dar gitmesi muhtemeldir. Seyahatten (Eylül başında dönülecek, — büöylece üç |buçuk ay gezilmiş olacaktır. Bir çok devletler deniz harb tale - belerine bütün dünya Hmanlarını ve de nizlerini tanıtmak maksadile — onları |mekteb gemileri ile her tarafa yolla - maktadır. Bizde de ilk defa olarak ge - | çen sene bu maksadla Hamidiye Yu - l'gn:kn'yn ve Yunan limanlarını ziya - ret etmişti. Bu seneden itibaren bu şe- kildeki seyahatler bütün dünya liman- rına ve denizlerine kadar uzayacak- tır . Müteakib senelerde bu seyahatler yakında satım alınacak olan yelkenli ta | Jebe gemisi ile olacaktır. İ | Çocuğunu çöp Tenekesine atan ana (Baştarafı 1 inci sayfada) bir çöp tenekesini alıp çöp arabasına bo- şaltmak istiyen belediye çöpçüsü teneke- nin içinde yüzü gözü kediler tarafından | yenmiş bir ölü çocuk görmüştür. Çöpçü derhal keyfiyetten zabıtayı haberdar et- miştir. Yapılan tahkikat neticesinde çocuğun gayri meşru olduğu ve Fatmaya ald ol- duğu anlaşılmıştır. Fatma yakalanmıştır. İngiltere ile Almanya | Arasında müzakere (Baştarafı 1 inci sayfada) Ümid edildiği gibi, Hitlerin müdahale- si uzlaştırıcı bir mahiyette olursa, Pran- 'sız ve İngiliz siyasi muhitleri, muslihane bir anlaşmanın mümkün olacağı kanaa- tini beslemektedirler. | İngiltere - Almanya konuşmalarında, icab ettiği takdirde diğer alâkadar dev- letler de İlk müzakerelere davet oluna- caklardır. | Ha;ydaki delege Garo: “Ka- nımda Türk kanı var ecdadım Türktür,, diyor (Baş tarafh 1 inci sayfada) lerin alt katları su alüında kalmıştır. Ha- sarat çok mühimdir. Yaillardan uzun müddet gelip geçme mürkati olmuştur. Sellerin sürüklediği taşlar dükkânları ve kapılarını girilip çıkılmıyacak — yüksek- | tesbit edilememiştir. Uzunköprü istasyonunda elektrik tenviratı yapıldı. Uzunköprü istasyonunda yapılan elektrik to- likte kapamıştır. Yüzlerce ev yıkılmış ve | yakalan ölenler ile yaralananların sayısı henüz|dığı tah |bırakılmuşlardır. Katilin kim Ciddi tavırlı bir tip Okuyucularımız. dan Kemal de ka- Takterini soruyor: Sert ve ciddi ta- varlıdır. — Üstüne başına fazla ehem- miyet vermek iste- | mez. Menfaatleri. ni etrafına pek da. gıtmak — istemez, İşlerine hile karış- tırmasını pek beceremez. * Durgun bir küçü Ankaradan Ne- jad Ünal de karak. terini soruyor: Durgunluk değildir. Bu çağda | olanlar fikren iyi ve bedenen daha fanl olmalıdırlar. Canı tatlı bir tip Kum ka pıdan Necmeddin karak» terinin tahlilini is- | tiyor: Zeki ve aceleci- dir, Çabuk konu- |gür, el işaretleri yapar. Tehlikelere sevkedecek — çetin işlere girişmer, v Pnı tatlıdır. İstanbul kazalarının İmar plânları | Şehircilik mütehasıısı Prost hu.gün- lerde beklenmektedir. Şehrin nâzım plânı şehir meclisinden tasdik edilip çıkarılmşı olduğundan Prost bu sefer i- |mar plânının detaylarını hazırlıyacak- tır. Nâzım plâinda yalnız İstanbul şeh- ri gösterilmekte, şehir dışına akd bir fi- kir verilmemektedir. Şehircilik müt İhassısı bu seferki mesaizini şehir plâ- nının detayları ile beraber şehir dışının nâzım plânını hazırlamağa hasredecek- tir. Bu plânda, şehirden çıkan ve kaz lara giden yollar tesbit edilecek, İstan- bulun on kazası yeni alacağı şekillerle gösterilecektir. ei Kazalarda resmt hükümet daireleri- nin her cihetce kolaylık ve güzel man- zara arzetmesi için bir arada bulunma- sı şart kanmuştur. Bu münasebetle nü- dan bulunacak ve resmi daireler bu meydanın etrafında toplanacaktır. (sküdardaki meydan vapur iskelesi- nin yanında, Kadıköydeki gene Kadı- köy vapur iskelesinin civarında, Beşik- taştaki meydan Hayreddin iskelesinin bulunduğu yerde, Fatihteki meydan parkın yerinde bulunacaktır. İmar plâ- ma tatbikatına geçilinceye kadar kaza- Jardaki! resmi bina inşaatının istenilen yerde yapılmasına izin - veril tir. LA | Bigada bir cinayet Biga (Hususi) — Ambar Oba kö- yü halkmdan 45 yaşlarında — Mustafa oğlu Halil birkaç gün evvel merkebi - le odun getirmek üzere dağa gitmiş ve bir a evine dönmemiştir. Halilin |karısı bunu rine kocasının aran - |ması için köy ihtiyar hey'etine başvur- İmuş ve yapılan araştırmada Halilin |gırtlağından bıçakla yaralanarak öl |dürüldüğü ve cesedinin nn'_nanda ça İlar arasında saklandığı — görülmüştür. |Hâdise yerinde zabıta ve ad! fımdan yı |Hatilin - şmanlığa kurban e- Jaildiği, merkebinin de ormanda bir a - ğaca bağlı buk anlaşılmı Z bıta tarafından şüphe Üzerine altı kişi a da faillerin bunlar olma- ikatla anlaşıldığından serbest olduğu |hakkında ehemmiyetle tahkikata de - vam olunmaktadır. Geredede temsil zım plânda her kazada büyük bir mey- | iyecek- | Şakacı bir Aksaraydan Ni- yazi de karakteri- nin tahlilini isti, yor: Kendisini mey- dana vurmaz, et. rafında olan biten hüdiselere lâkayd kalmaz. İşine ge- lenleri ihmal et- mez. Muhitini bul- duğu zaman alaycı, şakacı olur. * Mucadeleden korkmaması beklenen bir tip Şehzadebaşından Babahaddin imza- #lle soruluyor: — Muvaffak cla- cak meyım? Mücade den İ ve hamleli korkmamak hare- | ketlerde — bülür İ şaak lâzımdir. . oh Posta Fotograf tahlili kuponu İsim Sıwasta iki aylık Adliye faaliyeti Sıvas (Husust) — Ağırceza mahkeme- sinde, mart ayına şubattan 66 dava inti- kal etmiş, 18 dava yeniden gelmiş, bun- lardan 19 tanesi karara bağlanmış ve ni- sana 65 dava nakledilmiştir. Asliye ceza mahkemesinde şubattan 46 dava kalmış, martta yeniden 48 dava gelmiş, bunlardan 33 ü karara bağlanmış, kalan 61 dava nisana devredilmiştir Müddeiumumilikte şubat ayından 40 davaya ald evrak marta deyredilmiş, 132 evrak ta martta gelmiş, bunlardı 170 tanesi talebname, iddianame ve takibat ferasına mahal olmadığı kararile intaç e- dilmiş, nisana iki davaya asid evrak devrolunmuştur. Sulh ceza mahkemesinde şubattan marta 5İ evrak geçmiş, martta yeniden |46 dava gelmiş, 71 dava karara bağlan- miş ve nisana 44 dava devredilmiştir. Sorgu hâkimliğinde şubattan marta 16 sorgu evrakı devredilmiş, martta yeniden 13 tahkikat evrakı gelmiş, bunlardan 11 tanesinin muamelesi ikmal edilmiş, 18 (evrak nisana devrolunmuştur. Asliye hukuk mahkemesinde şubattan 97 dava devredilmiş, martta yeniden 89 dava gelmiş, mart içinde 94 ü ka: lanmış, nisana 91 davaya devredilmiştir. Sulh hukuk mahkemesinde şubattan 292 evrak devrecilmiş, marita yeniden 163 dava açılmış, bunlardan 139 tanesi karara bağlanmış, 316 tanesi nisana | devredilmiştir. İcrada şubattan 806 evrak devredilmiş martta 241 evrak gelmiş, 125 evrak çıka- rılmış, 922 evrak nisana devredilmiştir. Divrikte bir elektrik fabrikası yaptırılacak Divrik (Hususi) — Müteahhid Nurâ Demirağ tarafından tesis edilen orta ©- kulda merede Kahra « man temsil edilmiştir. Nuri Demirağın bir de elektrik fabri « kası yaptırtacağını işiten halk bundan 'Tekatta yeni tayinler 'Tokat memleket hastanesi dahiliye müte- hassısı Selim Çapa Çorum memleket hüstam nesine tahvil edilmiştir. Tokad sulh hukulk ve ceza hâkimi Nafiz Yamanoğlu da Adliye Vekâleti tarafından Parise tahsile gönderflm miştir. Yerine Niksar müddelumumlsi Hü « seyin Avni Apakaydın tayin edilmiş ve vazi- fesine başlamıştır. Tekadâ edilen tapu müe mur yerine de Niksar tapu memurü slsatı tamamlanmış, İlk defa olarak da 1-2 Gerede (Hususl) — Halkevi temsil kolu. | Mustafa tayin edilmiştir. mayıs gecesi Başvekii Celâl Bayar Atinadan | Esentepe spor klübü menfaatine İmam pi Cumhüriyet müddelümural — muavinliğine dörerken istasyon elektrikle tenvir edilmiş- | yesimi oynamıştır. Gençler piyesde çok ı e Bıvas müddelumumi muavini Mustafa vr. vaffak olmuşlar, gok aıkışlanmışlardır. Vültekip gelmiş ve işe başlamışlır. hl:"'-lı etmekten geri duramayız. Şim- | diğmiştir. Sosyal yardım kolu menfaatine ":chum" alâka — tek taraflı olarak | verilen bu müsamere pek Balabalık olmuş, 'cüh ediyor, Balkanlarda yapıla - | halkın gösterdiği rağbet nazarı dikkate ah- İWlere fazla ehemmiyet verilmiyor ve narak piyes ertesi gün de tekrar edilmiştir.