| 23 Amerika sinemacılığına dünya seferber 1937 senesi için- de bütün dünyada lam 2267 aded bü- Şük (film çevril- Miştir. Şimdi, her Memleket stüdyo- dâr kurmak ve ken © lisanı ile film- ler çevirmek - için Uğraşmaktadır. Si- Hema dünyayı kaplıyan ha Yilan bir Olmuştur. Küçük, — büyük | birçok memleket- lerde ecnebi film- in halkın —üze- Üir bile... Burada hsettiğimiz <ece Bebi filmler Maksad Amerikan Ptodüksiyonudur. den Mücadeleye giri- — Dünyanın en muvvetli filmcil film için masraf bi n üç milyon liraya çıkmıştır. Bun- İak maada diğer memloeketler prodüksi- Yo e OAları; gümrük tarifeleri; kliring — sis- leri Amerikan filmcilerini, maliyeci- Nİ iyiden iyiye düşündürmektedir. ik milyon li- iş, İnlerin adedi b a saf, B ONya tarafından edilmektedir h Japonya senede 500 film yapmak- ='f— ından; Asya tarihin- Gi Mevzu n hııh' filmlerir eç 'da sürmektedir. Bu iki memleket si- Piyasası 100 milyon kişiye baliğ ol- ..klldır —thn sinemacılığı, Amerikan sinema- |/ basan darbeler vürmaktan da hâli kal- ile boy ölçüşemez. Amerikan sine- | mamaktadır... yıldın Lülyan Hervey macılığı kadar müterakki değildir. Fakat buna raâğmen Asya piyasalarında Ame- rikan sinemacılığına gittikçe daha ağır ——— vos: seme M İ 4 Bu sene İstanbulda gösterilen Japon filminden bir sahne i elinde bulunduran Amerika sinema âleminin çok sevilen iki Yeni Alman sinemacılığının en kuvvetli | ciddi bir surette çr SON FPOSTA kdrşı 'bı'ı'tı'in oldu Sinemanın ne kadar büyük bir propaganda vastası olduğunu anlıyan devletler, kendi filmciliklerini canlandırmak için| çok çalışıyorlar. Japonlar bir senede 500 film çevirdiler imiyet elde etmek yoluna girmiş- tir. Bundan maada fihm ihracında da müsbet netlcelere varmıştır. Alman sinemacılığı büyük bir faali- yet ile çalışmaktadır. çeve dahilinde büyük filmler vücude ge- tirmektedir. 1937 senesi ortasına kadar beynelmilel piyasada durgunluk, hattâ biraz gerilme arzeden Alman sinemacı- lığı, 1937 senesinin ikinci ortasından iti- baren mühim bir mevki Detmek için şmağa başlamıştır. Soyyet Rusya 60, Çekoslovakya macılığı da 82 güzel film vücude miştir. Yeniden dirilmeğe başlıyan ve hükü- metten büyük yardımlar gören İtalyan sinemacılığı 37 film vücude getirmiştir. Şimdi modern stüdyolara malik bulunan İtalyan sinemacılığının 1998 senesinden itibaren çok güzel eserler vereceği mu- hakkak addedilmektedir. Film vücude getirmiş olan diğer Avru- pa memleketleri şunlardır: Macaristan: 34, İsveç: 25, Lehistan: 25, Avusturya: 18, Fi M, Danimar- ka: 13, Belçika: 6, Norveç: 4, İsviçre: 3, Felemenk: 3, Türkiye: 2, Lâtin Amerikan memleketleri de film yapmışlardır Meksika: 52, Arjantin: 30, Brezilya: 4, Peru: 2 film çevirmiştir. Meksika ve Arjantin tarafından yapıl- maş olan filmler, Cenubi Amerikada çok büyük bir rağbet kazanmıştır. 1987 senesi film prodüksiyonu tahlil e- dilecek olursa şark ve aksayı şark mem- leketlerinin Amerikan ve Avrupa mem- leketlerinden çok daha fazla film çevir- miş oldukları kolayca anlaşılır. Japonya, Hindistan, Çin, Filipin ada- Tarı ve Misir 983 film çevirmişlerdir. Bunlardan: 500 adedi Japonca, 352 a- dedi Hindee, 42 adedi Çince, 18 adedi de Arabca olarak çevrilmiştir. Bu 18 Arabca film Mısırda vücude ge- tirikmiştir. B getir ŞOÜÜ Şee ŞĞ ER eee AĞNit ğişinüğ; ĞÜL ee o f Bir teleskopun meydana çıkardığı cinayet Delikanlı ıssız bir yola doğrulacağı sırada, mechul adamın elindeki kamayı kaldırıp, zavallının sırtına iki defa indirdiğini haşyetle gördü Ferenç hâdiseyi teleskop vasıtasile takib ediyordu Yonas Ferenç, Çekosldvakyada, Bra-|Gizli bir köşeye yerleştirdiği teleskepu- tislava elvarında bulunan bir köydekilnun arkasına geçiyor ve halkı seyredi- fabrikanın amele başısıdır. Fabrikanın | yordu. Bir akşam gene büyle, etrafı di- marangözhane kısmını idare etmektedir. | kizlerken, dürbünün içinde pejmürde » Sön günlerde keyfine diyecek — yoktur. |lıklı bir adam göründü, Bu bir ay ev Çünkü elinin altına gayet çalışkan, dü-|kovduğu hırsız, geçimsiz sarhoş rup dinlenmek bilm den biri idi. Adam, sokağın dibir yürüdü. Sonra bir sokağa saptı sırada fabrikanın düdüğü çaldı paydosu idi. İşte o çok beğendiği İnün bebeği kadar sevdiği yeni önerken, Ferenç, |lik diğer arkadaşlarile birlik gelmiş- 4 makine kadar tir ve marangozhanenin Tam bu Akşam ee k nnit üüüi üü nürğ ee d Ş ğeğyam, bu keyifle evine « ND Aylardr akşem önün | Rtya fabrikanın ef sında görde tiği bir dükkânın önünde edi. Derken yanında yürüyen â durdu. Kaç z İmiya | r bir ameleye bir takım paralar güöse | te Sonra ondan ayrıldı. Eilerini, cep lerine soktu ve ıslık ile bir hava rak yoluna devam etti. Ferenç, kondisine, ç amlı teleskopa ade- ışla baktı. Kâfir vitrin- deli eden bir earibe ile rediği sülün gibi t4 âşıkane bir t de nasıl da, ins: Tektaiğü ün haftalığını #n — memleketler yıldını Tyrone Power ve Loretta Young İ : ö Mevh e: Fransa, Japonya, 1987 senesi iç Tüpa memleketle- | , Pükkân düşü « Miköslovakya -ve Meksikadır 7 sene- 743 yapmı “İ AD )Bürker eminki pejmürde & bire $ içinde bu memleketler bir hayli iş gör- İngilizler, 225 fi 'Ş"“; FÜDi ) ba, | denbire meydana çıktığını ve Miliki a e Beğe muvaffak olmuşlardır. Fakat buna Almanlar da 108 Bına kadar ge lı'ı & B ’î'*ri.—. adım takib etmeğe başladığın Tüğmen Amerika el'an birinci mevkli iş- yanıba: yaklaşkra ’:'ı' dü nan issız, civarda € #a ötmektec B Ş L':“ BV SNO LERLİ g yan bir yola doğrul. , mübalâğalı jestleri ile tarif etti ç ; 1937 senesinde Amerikada 475 aded bü- S ul adamın elindek k film çevrilmiştir. Fakat Amerikan '“'ıî Milikin sırtına itmacılığının karşısına her sene yeni i Milikin külçe gibi y İeni engeller dikilmektedir. Prodüksiyon n sayesinde memlt ile ustamızın verebileceğ kı:nıın seri har M alları gitgide artmaktadır. Mühim değildi amma, neylesin Ki teles- |£ ceplerini muhakkak amalıydı. İ tut yukarı, 20 dolara eleskopunu, koltu- ğuna sıkıştıra ancağı ile deli- ye dönen bir çocuk gibi evine kapağı dar kopa v Ne melebaşı, bir müddet şaşkır ma bakındı. Sonra aklını bi Teleskopunu — kaptığı gibi fırladı. akola koştu ve olan biteni ane attı. P ilk e Ferençe inanmali ? istemediler. Fakat Ferenç teleskopu sah kopu pervaza yerleştirdi ve sokaktan ge- |1, . Co v cinayet yerine polislerle bire yretmeğe başladı. Harl-İlikte gelince, işin şaka götürür tarafı Gle teleskop eski sistem olmakla| madığı meydana çıktı. Filbakika Mülğ beraber, adese fevkalâde kuvvetli idi. Ta- | ölmüş, katil de kaçmıştı. Fakat arad larını ne de güzel|iki gün geçmeden katil yakala: rençin tarif ettiği eşkâl ve hirs hiç kimsenin görmediğine emin attı. Tavan arasındaki odasına çıktı. Te- sok leskopu özene bezene temizledi. Yemeği filân unutarak, pencereye koştu, teles- lip geçenleri ka.. harika. nıdiklarını, tanı! gösteriyordu. İşte her birisinin jestini, ularall kendisini gizlemiye lüzum görmemesi süe noktası noktasına kadar görüyordu, işte şurada köyün en dediköducu insanı Hilde ye heyecanla terzi Pilkaya gene bir şeyler nde yakalanan katil de cezasını bul du ve iki ay süren bir muhakemedem anlatıyardu. sonra, Miliki beş ay işsla kaldıktan söne Ferenç, artık teleskopsuz duramaz ol-|ra işe girdiği fabrikadan aldığı ilk halh Her akşam, erkenden eve geliyor. | talığını evine götürürken, taammüdeg mrrem aa esie eee | Öldürdüğü için idam edildi. —Ğfâ;ı_ı;foh_p lâğı Yiyen adamın oğlu Vak'anın bu şekilde tecellisi, Ferengi fena halde müteessir etti. Teleskopumnu satarak parasını, zavallı ölünün ailesint verdi. Ferenç bu teleskopu sayesinde Milikiğ son konuştuğu asık yüzlü işçi de zannah tında, muhakemelerde sürünmekter. kula tulmuştu. Zira bir çokları, enu Milik ilg abus bir çehre ile konuşurken görmüş « lerdi. Katil bulunmamış olsaydı, o gö » renler, kat'i bir ihtimal Ile bütün şüpe belerini zavallı işçinin üzerinde toplıyâı caklardı. Fetençe gelince, o da bu hizmetinden dolayı lâyıkile mükâfatlandırıldı. Polfa idaresi, ona daha değerli ve kuvvetli bUl teleskop hediye etti. Kendisine fahri pas Geçenlerde cam, gramofon plâğı, bisik- | lislik üÜnvanını verdi. Ve ayrıca, teles:0pü det lüstiği, Jet bıçakları yiyen bir İngi-| V€ StYAfi tarassud etmek için resmen izlğ iştik. Resi aldi Şimdi Bratislâvadaki polis idaresinda nüz oğlu da babasının izini takib ederek ayrıca bir teleskop Xkısmı vardır. Bunus gramoafon plâklarını hüyük bir iştiha ile | çefliğini de bizim amelebaşı Ferenç yap- yemektedir. maktadır.