5 Mart 1938 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 8

5 Mart 1938 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

5 Mart B ağnsü ai neninidiğm Tarihden sayfalar : Fatihin rüyası... BU e eerar (K N 5 “Uzan Hasan bütün hızile hamle etti. Fatih Sultan Mehmedi hiç :'——iwn&w.mu_mwraawm ahat birdenbire toparlandı. Müdhiş bir yay sertliğile gerildi. Sonra Uzun Hasanın göğsüne korkunç bir yamruk attan Yazan: Kadircan Kaflı — BSevinciniz vakitsizdir. Padişahın benim gibi daha yüz binlerce askeri var- dır. Bu cevab az daha Ömer Beyin hayatı- na maloluyordu. Fakat bozgunlük haberi Fatih Sultan —'ho senesinde Akkoyunlu Uzun Ha- kh:ımuu İrana, Anadolunun — şarkına Doti olmuş, Şirazı payıtabt — yapmıştı. he ein şarkta dast olduğu hükümdarlar Mağlüb etmiş, Yıldırım Beyazıda kar- Aksak Timuzun oynadığı rolü takın-| a L*' başlamıştı. Bunun başında da Ana- | Mehmedi gerçekten müteessir - etmişti. &| “udaki srazilerini kaybetmiş olam Kas | Uzun Hasanın sözleri pek o kadar müba- himaye |lâğelı değildi. * Fatih Sultan Mehmed soyundu. Başı açık, yalımayak, cübbesiz, gömleksiz ve şalvarsızdı. Vücudünde yalnız bir pehli- van kısbeti vardı. Uzun Hasan da ayni halde yordu, İkisi de zorlu *pehlivandılar. Birbirle- k için büyük bir ihtiras du- son dereceyi uyordz. nlu hükümdarı Cihan- ğlüb ve esir ederek şti. Cihanşahın — başını ? sultanma gönderirken müşaviri ile €a Iki vezirinin başlarını da Fatih lan Mehmede — yollamıştı. Hüseyin Ykurayı da mağlüb etmiş, Fatihe bir W| Nemame yollamıştı. Halbaki bu ikt hü- Ytlm r da Fatihin dostlarıyd.. Bunlar Mf â ya alerna- Mo'ğzlım:ışnî: :Z:dı;;::ı'h f:kcnn- Birbirlerini yakalamak, enseden. - tut- .. D k, üstüne çullanmak için Uzun uzun bahsetliklen sonra Fatihi | mak, yere atma M'“yunın hanedanının ikbali ve mem- | uğraşıyorlardı. — Hamle et! Diye bir ses gürledi. Uzun Hasan bülün hızile hamle etti. Fatih Sultan Mehmedi hiç beklenmiyen bir tarafından ve ansızın yakaladı. Fatih dizüstü düştü. İşler kölü gidiyordu. Fatih birdenbire toparlandı. Müdhiş bir yay s:îllfğılc ge- Uzun | rildi; sonra Uzun Hasanın göğsüne kor- kunç bir yumruk attı. b. Uzun Hasan sarsıldı. O kadar ki göğsü yarılarak yüreğinin bir jparçası yere bulunu- Nihayet birbirlerinin üstüne yürüdü- ler. kü'l genişlemesi için duaya davet edi- Ptüiy, Ğîlı son zafername Fatihi iyice kız- W < Çünkü bütün Anadolu ve Rumeli- ;'m':hrmm iki imparatorlukla — birkaç | kg ğin yıkıldığı geniş bir memlekete Ça olan Fatihe (sultan) bile demi- bi (Mehmed Bey) diyordu. E:m bir cevab yazdı. Bunda N'uı nazik bir surette yazılan lâkab- 8 sonra h AA RIZ satırlar okunuyordu “Şİ devlete mağrur olup, haddinden | W Nhl edip bünsaflıklar harekâtın kılm| döştü. y ü kalı & ve | :f *;ı l'ırd SĞ Ye İriarel Fatih sırsıklam uyanmıştı; her taralı Ndan & i mü rla ter içinde idi. ? Mn DÜŞ Kette'dİ Hemen verzirlerini ve yakınlarını top- t lügatlı ve anlaşılmaz şeklile ya- '&MJ" mealini yazıyoruz: M"in kafa tasını bir takım K L Ptuları doldurmuş. Onları sav. Bil » “:lxı islâm ülkesidir. Dedelerdenbe- ı.ı""in yüreklerinin yağı devleti- Bay, Yüzünü şenlendirir. İslâm ehline| lı,ğ" kasdin varsa sen ve sana yardım | Wap € de devletin düşmanlarısınız. Bu Siaz ÇİSİN Bizim atımız eğerlenmiş, kılı-| Ö ar. Bilmedim ve — yanıl- Benin bu tarafa gelmene | Şevval ayında, senin zul- İq.ı Mazlumlar üzerinden kaldırmak, İi Ve nişanını yok eylemek için o ta- Bi İ(ı*.;l: Şi ladı. Onlara rüyasını anlattı. — Padişahım, bu bir zaferin tebşiridir. Tereddüd edilecek bir şey yoktur. Bize wâdedilen zafere kavuşmak üzere hemen hareket etmeliyiz. Sizin dizüstü düşme. niz Has Murad Paşamın bozgununa alâ- ikin son zaler sizindir. şeylan & & “üm mettir. I| Dediler. Rüya artık ağızdan ağıza geçiyor; bü- tün orduyu dolaşıyor; askerleri coşturu- yordu. Çok geçmeden herkesin zafere 0- lan inancı son dereceyi bulmuştu. Ordu Bayburda doğru yola çıktı. Allı gün yürüdükten sonra temmuzun yirmi Çaltıncı pazartesi günü Tercan yanında Uçağızlı denilen yere varıldı Fatih, düş- man ordusunun Otlukbeli tepelerinde, |harb için saf yapmış olduğunu gördi Uzun Hasan sağ cenaha küçük — oğlu Zeyneli, sol cenaha büyük oğlu Uğurlu Mehmedi kumandan yapmıştı. Padişah ta iki şehzadesini onların karşılarıma a G . * martında — Fatih Sul bin kişilik bir ordu e Üs. Bay ** Yenişehire doğru yola çıktı. son Bizans hanedanı olan Pale- B Tdan (Vitos) un oğlu Has Murad edbirsizliği yüzünden tuzağa düş- bin seçilmiş askerden mühim harb meydanında kaldı. Ken- Mora valisi Turhan Beyin o'hcr B & Y —lı_m koydu. Uzun Hasanın Türkmen süvar ardı. Fa Fatihi de pişmiş olan yiğit as- rşısinda her iki cenah ta bü- ay | man dövüşüyorl p Banlı ordusunun iyi kasmı olan ç Askeri bozuldu; Ömer Bey de e- , Yahud szablar " çaki kudret kah (Sanın küçük oğlu Zeynelin başını kese- ; rek şehzade Mus'afanın ayakları dibine L kat ga Gevabı. dld; İ (Devamı 14 üncü sayfada* SON POSTA İstanbul İıapishanesi_gıkılıfkğl —-e— —— Zindanların tarihi Hapishanenin bulunduğu arazide nere- leri yıkmalı ve nereleri yıkmamalıyız? -B- Bundan evvelki kısımların hulâsası Kiymetli bir bilginimizin yardımile bu seriyi yazan muharrir, Osmanlı İmpara - torluğunda tanzimattan evvelki zindan - Tarı anlatmaktadır. Bostancıbaşı hapis - banesi, Toruruk hapishanesi, Tersane zin- danı, Haseki kadınlar hapishanesi, Ko - ğuk denilen askeri bapishaneler, Kapı - altı, Yedikule ve Hisar sindanlarımı an - dattıktan — ve idam şekillerini saydıktan sonra tanzimata geliyor. Tanzimatta ha- pishantlerde büyük bir İnklâb yapıl - mıştır. Büyük Resid Paşa eski vaulleri kal- dirmiş ve ilk aari hapishaneyi kurmuş - tur. Bu hapishanede mahkümlar için bir dershane de mevcuddu. Tandimastan sonra Tomruk, Kapıialtı gibt hapishaneler ga ediliyor, belli başlı vilüyetlerde hâpishane binaları yapılıyor. © devirde İstanbulda en meşbur hapisha- ne Bekirağa bölüğüdür. Bu askeri hapla- hane, Totrekan harbinde büyük yarar - lıkları görülen Bekirağa isimli bir zabit tarafından idare edildiği için bu ismi al- maştır. Şimdiki 44 üncü mektebin bulun- Guğn yerde de mülkiye hapishanesi bu mühim — hapishane İse hanedir. Bu hapis - kça cekidir: Birin- el Ah msofyanin karşısında bu Bizans eserini gölgede birakacak ka - gdar büyük bir cami yapılması için bir derman yazıyar. (Yazı devam etmektedir) aa Sultan Ahmed, kurdurtmak - İstediği muazzam bina için yer olarak, şimdi kendi ismini taşıyan meydanı münasib bulmuştu. Fakat Sultan Ahmedin gözüne kestir- diği bu koca meydanda, o zaman, tarihi, ve muazzam bir bina mevcuddu: Bu bina, büyük — vezir. Sokul - we Mehmed Paşanın sarayıdı. ve tâ Ahırkapıdan, şimdiki camiin, yani Sultanahmed camiinin bulunduğu mev- kie kadar uzanan bu azametli sarayın, bir ehemmiyeti de, Türk sivil mimari- sinde bir şaheser sayılmasındaydı: Zira, bu saray da, Osmanlı tarihinin en kıy- metli âbideleri gibi, koca Mimar Sinanım eseriydi! Fakat, Sultan Ahmed. buna rağrmen niyetinden vazgeçmedi: Ayasofyaya nis- bet kurdurduğu binayı, Ayasafya ile kar- şı karşıya görmek istiyordu. Ve istiyordu ki, frenk mimarlarının, Osmanlı mimarlarına mağlübiyetleri, ilk bakışta göze çarpsın! Bu maksadla, bah- settiğimiz bu tarihi sarayı, Sokullu Meh- med Paşadan, tam alımış bin - filoriye, yani Venedik altınına satın aldı! Sokullu Mehmed Paşaya. bu $0 bin fi- loriden başka, Sütlücede bir de mmuaz- zam malikâne hediye etti. Sokulluya, Sultan Ahmed tarafından hediye edilmiş ölan © binanın yalısı ve hanesi de halen, Sokullu ailesine men- sub buluman varislerin ellerindedir. ve hâlâ mevcuddur. Şimdi gene, Sultan Ahe mead tarafımdan satın alman tarihi sara- ya dönelim: Sokullunun bu sazayı, yıkıldı, ve onun enkazı üzerine, Sultan Ahmed, adım ta- şeyan muazzam mabedi kurdu. Fakat; yıkılan o sarayın teferrüatın- dan olan bir parça, ş$imdiki Umumi Ha- pishanenin içinde bulunduğu Sultanahı med meydanının kenarında hâlâ mev- cuddür. Camlin kuruluşundan sonra, padişah ın—rmimarı hassa Mehmed ağaya, ieab &- den yratın yapılmasını da emretti. jnin en büyük ve en şe- arlarından biri olan Mehmed ağa, bu emri şahaneyi aldıktan — sonra, Sultanahmed meydanını, birçok binalar- la tezyin etmişli. Bu binalardan bir kismı, tamamen y kılmıştır. Fakat, en büyük parçaları, hâ- lâ durmakladır. Ve bu mevcud binalar, gözlere takdir, hayret verebilecek bir heybettedirler. Bugünkü Umumi Hapishanenin mü- him bir kısımmı teşkil eden kışla, yani o zamanki lâbirile Mehterhanel hümayun kışlası, mimar Mehmed ağanın kurduğu © binalarden birisidir. Yazan: Naci Sadullah | | Umumt hapis hanenin kapısı | “Yapıldığı zaman bu bina, takriben beçş altı bin metre murabbar bir saha işgal K W ediyordu. [ Şimdi, bu binada, maliye evrak hazi- |nesi, tapa mahzeni, askerlik dairesi ve eskı çadır ambarları mevcuddur. Bütün bu daireleri kolaylıkla ve ferah |ferah Istlab edebilmesi, binammım azameti hakkında bir fikir verebilir kanaatinde- yım. Tarih, bu muazzam binanın, Mehmed ağa tarafından, hastane olarak yapıldığı- nı yazıyor. Bu bakımdan, binanın plânı, çok şa- yanı dikk * Sultanahmed meydanından görünen ve tapu dairesinin yanında bulunan di- rekli ve kubbeli kapı, bu binanın cümle kapısıdır. Bu kapıdan girilince, bir se- yirdimle binanın üst katına çıkılır. Seyirdim, hünkâr mahfellerinde bulu- nan meyilli yollara denilir. Mimar Menmed ağanın, hastane ola- rak kurulan bu binada, merdiven yerine seyirdim yapışı, önce bir zekâ eseridir. Mehmed ağa bu seyirdim sayesinde, hastanaye getirilecek ağır hastaların, â- rabalarından indirilmeden, üst kata kâ- dar çıkarılabilmelerini temin etmiş olu- yor. Bu binanın üst katı, üç dılılı, ve tak- riben 20 odalı bir dairedir. Burası, o mu- azzam hastanenin idare âmir ve memur- larile hekimlere #yrilmıştır. O dairenin sağından ve solundan, bi- rer kemerli kapı ile, arkadaki binanın üst katına geçilmekledir. Hastane kısmının üst katını teşkil e- den bu ikinci daire de bugün 80 oda sa- yılmaktadır: İşte bu B0 oda, tamamen hastalara tah- sis olunmuştu. in cenuba doğru uzanan kı- des geçerek, tâ, meydanın nihayetindeki Üçler soka- ğına kadar dayanıyordu. Hastalara aid kısımda da ayrı ayrı da- ireler mevcuddu. Çünkü mımar Mehmed ağa, hastaneyi yaparken, hastalıkların çeşidliliğini ehemmiyetle nazarı itibara almıştı. O daireler sayesinde hastane, hastalıklar kadar muhtelif pavyonlara ayrılmış oluyordu. (Devamı 19 üncü sayfada) —e eee eee Yeni Arnavudluk Kraliçesi Kraliçe, belediye balkonundan şehir hafkını selimiryor. Dieclisi Belediye Reisi Bikmet Delvine. Kraliçe, Tiran Arnavudluk — kralı , Zogonun Macar kon- tesi Aponyi ile ev - leneceği malümdur. Bu izdivaç etrafın. — da bir çok dedikodu « lar çıktı. Aradaki din ayrılığından — dolayı | Papanın izdivaca mü- sande etmediği söy - lendi. Lâzım gelen saadenin — istihsal olunacağı rivayet e « dildi. Bugün bilinen bir Bakikat varsa ©o da izdivacın yakm - dâa vuku bulacağıdır. Müstakhel — kraliçe Tiranı ziyaret etmiş ve halk tarafından tezahüratla karşılan « rmştır. Resimleri- mizden biri bu ziya- |rete aid bir — intıbar tesbit ediyor. Diğeri |kraliçenin en son re « simlerinden — biridir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: