b n'“we.ıkı BC dostumi. dedi- Esasen plânların -,_[_ı" Yarısının çelik kralının elinde, ıd."' n da sizin elinizde olduğunu ben hçi P bizzat gördüm.. binaenaley a T işe yaramıyacak böyle bir çeki w, Plânların satılmiş olması mümki hç Z Fakat bu benim kanaatim.. t""k' benim kanaatim hiçbir şey ifa- timez, ; Neden, Her Draveski?., tay ki önünde absent bardağından daha içtikten sonra: bana da itimad olunmaz, 0- . dedi. Bunu düşünemiyor mu- .;_ Hayatta hiç kimseye itimad edil- *İXne hayret ediyorum!.. — Belki hakkınız'var.. ancak, plânla- Yarısının çelik kralının eline geçmiş %“'v yarısının .sizin elinizde kâalmış .h::':ı'—ı. itimad bakımından, pek de ae Tniyetli. olmadığını takdir ediyor- v'"îv zannederim?... '*sı:ıh casus harikülâde ustaca bir ko- İti â tâhiyesine müracaat etmekte / “ayretle sordum: :Nıml ehemmiyetli değildir? u—qc_n'_vet basit, genç dostum, bu şe- k hileli bir anlaşma yapılmış alabi- ökrike, T, Hiddet etmeyiniz! Her türlü ihti- . Nesab etmek bizim âdetimizdir. » biliyorsunuz ki, mavzuubahs o- ,%M' bütün dünyaya nisbetle san de- &ç *hemmiyeti haiz olan bir mesele- F — Ne gibi hileli bir anlaşma, Her Dra » aânlıyamıyorum,.. D a Meselâ.. vâdedilen paranın yarısı- t.mdîf;'mı için plânların yarısını çal- ;,a'i Bibi davranabilirsiniz.. sonra da ı khın-m diğer yarısını almıya gidiyor lirsinizi., ;'ÇOk alçakca bir hesab.. .,“'f Sözü hiddetten titriyerek söyle- Aş . Stokholm'daki ötelde Olanda- q!'k,lân!ann çalındığını görünce nasıl “İn P bayılmış olduğu gözümün önü- işti. :*Voski hemen atıldı: a Oo0!.. Ben kendi hesabıma' bu ka-| *Wd değilim. Fakat diğerlerini aksine drmak müşküldür. Bu kadar e- %W:—lli bir meselede gayet hassas 4 Umalarını üf ğ H%mp:ılanrm da pek tabil olacağı g Ş bir yeisle başımı önüme eğdim: | ©er Draveski!. Anlıyorum.. de- Li Olandanın maruz bulundüğü teh-| Tlğ Ş U kanaatten dolayı ise bunnu ak- Sq:h"î her halde mümkün olmıyacak ei ktır hiş Fiçin olmasın?.. Bir defa, size B.h"ı Bibi, benim şahsi kanaatim si- x:x'&de gafletten başka bir suçunuz M ggti merkezindedir. Fakat Olanda, İ YK oksun, plânların çelik kralı- &, Sine düşmesine meydan verme- İk ğ ağır bir hata işlemiş bulunu- | "e dediğim gibi bu kadar hassas | W ede hata ölüm demektir. vı "I%.“W— gayet ağır bir sesle ilâve N "h.l::;h;!hlzdı ölüm cezası ı'liin_v:ı-1 “ı&::n olursa olsun derhal tatbik , Tüeg “Etkinin içtiği absentin — tesirile qf'lşq'.';"'i! gözlerini yere indirerek '*c.ş'ğğ bu sözde o kadar ölümlere -| M' edâ vardı ki o anda, içinde Rişme *T tayyareyi çelik bir tabut gi- %kr_ık, ün iştim. ae Blrıh' hâlâ önüne bakıyordu. ç',” Dlğm CDaleyh.. dedi, işte, Olandı & edar çelik kralının elinden is-| gnı.vv.ebılmui için vakit geçirme- 'lül.[,;e Te ile hareket etmesini ben iHi Elmdfam" ettim. KĞ h .ı.dâhn sarih bir surette anla- şh"] ı rum, Draveski, âdeta, KM bi yetine dayanarak bana Mahaç PIT tebi l""e de bulunur gibi konuş- Olınılıuım plânları istirdad e-| — Bu müdafaanıza hacet bile yök,| ifşa eden idam olunur!,, Harb sanayi casusları arasındaki mücadele e— Bana biraz demediği takdirde ölüme mahküm ola- cağının son derece ciddi olduğunu, bunun için başka hiçbir çare olmadığı» nı kat'i surette söylemek isliyordu. Heyecanla ve asabiyetle: — Fakat, dedim, çelik kralı Prens Radziwil!'in plânları iade etmek için koştuğu yegâne şartı biliyor musunuz? — Evet.; sizden Olandayı serbest bi- rakmanızı istiyor, Kendimi tutamaksızın, hiddet ve is- yanla bağırdım: — Her Draveski, bu şart, bence, şart- ların en ağırıdır. Siz ki insanları ve bel- ki bütün dünyayı çok güzel tanıyorsu- nuz. Bizlerin, biz Türklerin hiçbir teh- like veya menfaat karşısında, ne n de olursa olsun, bize merbut kadınları feda edemiyeceğimizi de her halde bil- Wmiş olsanız gereklir. Draveski benim bu isyan ve heyeca- nım karşısında fevkalâde bir ciddiyet takınmıştı. Âdeta hissiyatıma hürmet e- | der gibi davranıyordu. Gözlerimin içi- ne bakarak: — Bilmem, genç dostum.-. dedi. Ben yi mümkün olduğu kadar i- zannediyoru! Olandanın hayatının sırf sizin kede olduğunu an atabildim, zannede- rim. Onun hayatını kurtarmaktan ne kasdettiğimi pek iyi anliyorsunuz, sa- mnarım, üzden tehli- | SON FPOSTA ?i'denbire önümüzdeki alominyom masaya yumruğumu vurarak bağırdım: Anlıyorum, anlıyorum! Ne müdhiş insanlar olduğunuzu anlıyorum. Olandayı çelik kralına ciro etmemi istiyorsunuz değil mi? , B 06 ana kadar onun yüzünde hıığîrmediğjm bir tatlılıkla gülmeğe *U süt verin'» : Ben birdenbire Draveskinin sözünü kestim. Önümüzdeki alaminyom ma- saya yumruklarımı vurdum: — Evet! diye bağırdım.. pek iyi anlı- yorum!,.. Ne müdhiş insanlar olduğu- İnuzu pek güzel anlıyorum. Draveski — sükünetle elini makamında kaldırdı: — Oon,, dedi. ne büyük kelimelere, ne de hakaretlere lüzum var, Zangır zangır titriyordum: — Hayır!. Hakaret etmiyeceğim... Fakat bu kadarını söyliyeceğim.: ne ma- hirane hareket ettiğinizi pek mükem- hmel görüyörüm, İnsanların zâflarını ne kadar güzel hesabladığınızı pek güzel görüyorum. En ince psikoloji hesabla- rını bile ihmal etmiyorsunuz. Evet... Meçhul, fukat hiç şaka götürmiyeceği- İni hissettirdiğiniz salâhiyetinizle konu- İşuyorsunuz ve Olanda hakkındaki ka- rarm kati olduğunu söylemek istiyor- ; $unuz. Benim onu çelik kralına ciro et- memi teklif ediyorsunuz. Tübiyeleriniz harikulâde! Karşımda Draveski donmuş, taştan bir insan gibi, hiç kımıldamadan duru- yordu, O esnada konuşma barusunda Olandanın o tatlı, musikili sesini işite- rek birdenbire sustum. — He'ot. itiraz — Arkası var — İstâ;llıîl_—hap'i'sîııane si yıkılırken (Baş tarafı 7 nci sayfada) Binanın bir kısmı da iki katlıdır. O i- kinci katta da, hastane yaçlarını kar- şılıyacak servis mahalleri vardı. Şu hesabca, bugün, ilerlemiş olan tıb- bin sayısız ibtiyaçlarına bile karşı koya- bilecek bir- mükemmeliyette - kurulmuş bulunan hastane büyüklüğü, 'nş_ı .,“h““ tarzı, ve plünü itibarile, yer)'üı*.mu_n en kıymetli ve en” müazzam eserlerinden birisidir. Haber aldığımıza göre, yapılacak olan yeni adliye sarayının cenub ı_—ebhıs—ı. bu binadan takriben 'on be:, yirmi metre ka- dar bir kısmın yıkılmasını icab ettire- "::ış»;ıkınnmn © binada vücüde ıedr:î ceği eksiklik, Türk mırurlxğınfn şele.îlı tarihi üzerine titriyenlerir yüreklerini sızlatacaktır. Bu ilibarladır ishancler serisine, :Iışnantlr:rimı ilâve etmeyi de bir v sayıyorum. .İşı'luğîme göre, yıkılacak mahaller a- rasında, mâliye evrak deposu da vardır. ki bugün, sona eren ha- hu bina hakkındaki azife Çok mamur bir halde bulunan © m' İ azzam binanın- ortladan kaldırılması, mi- mari tarıhimizden çok kıy metli bir vesi- ka eksiltecektir. Gene haber &İdığıma göre, müzeler i- o binanın yıkılacığını - duyunca inde faaliyete geçmiş ve Jan bir yangın daresi, endişe ve telâş | başlıyacağı peşinen an' karşısında kalmış gb tedbirler almaya çobalamıştır. Şımdi müzoler idüresi © bi- çare binanın fotograi erini aldırtacak, plânmı ve relövelerini çıkartacakmış! Bu tedbirler uğramaktan ürktüğümüz İziyanın büyüklüğünden pek az bir şey eksiltir. Bu ihibarla biz, daha eşaslı bir tedbir İalınmasını temenni etmekten kendimizi alamıyacağız. | Meselâ, Hapishanci Umuminin bulun- duğu sahada, sonradan yapılmış birçok |lüzumsuz, kıymetsiz ve harab. *binalar vardır. Bunların işgal ettiği saha ise, 15-20 bin İmetre murabbamdan Reniştir. Bizce, yapılacak adliye sarayı, bu sa- haya kurulur dâ, mimar Mehmed ağlanın eserine ilişilmezse, pek yerinde bir ka- dirşinaslık gösterilmiş olur. Üstelik te, bu sayede, mimari tarihi- |miz, kendisini telâfi edilmez bir zarara sokabilecek derecede büyük bir tehlike. yi savuşlturmuş olur: —S O N- Naci Sadullah Fenerbahçe - Beşiktaş maçı hakemi seçildi Pazar günü Taksim stadında yapılacak e Fenerbahçe - Beşiktaş maçı hakemliği için birkaç gündür devam eden konuşmalar ni - hayet bulmuştur. | — Klüpler evvelce Nihad Asım üserinde an- laşmışlardı. FPutbol Federasyonu lisanasız ha İkemlere ayun idare ettirmediği için iki klüp yeniden hir hakem intihabıma davet edil - mişlerdir. Nihayet Nuri Bosut'un hakemliği arrinda Anlaşma hasi cimaşlar. Yurddaş; Her zaman için en hakiki dost, en fedakâr yardımcı Bankadaki tasar- || ref hesabındır. Onu hiç ihmal etme, Ho Borsanın Ankaraya Ki Ka İ v ÜNÜLA — e€ nakli hazırlıkları tamamlandı İstanbul Borsa Komiserlitinde ve acen talar arasında, Ankaraya gitmek üzere hü- zırlıklar yapılmaktadır. Acentalardan bazı - karının İstanbulda da büroları bulunacak - beblerden dolayı zaten Ankaraya gitmiyecek ulacakları olan iki üç acenta istifa etmiş sa İiçin, acentalardan hiç birinin va: heli değildir. Borsa Acentaları Birliği de A Emette tütün İstihsali artıyor 930 yılında Emette Ziraat Bankası şubesi- nin şefi Sezat Varol halkı iklimin tütün eki- mine çok müsaid öolduğuna Ikna tâtün birliği kurmuş, bu biri tohum getirterek balkın tüt matine buğ- | lamasına önayak olmuştur. A2 bir samanda tütün ziraati inkiyaf etmiş, tecrübe mahiye- tinde yeliştirilen otuz bin kilo tütün İnhisar idaresince bugün 20 kurüşla 200 kuruş ara-| sında bir fiatlı mübayaa edilmeğe başlanıl- mıştir. Gelecek yıl için bir milyon kilo tütün | Istihsal edilmek üzere hazırlıklar yapılmak- | tadır. Bu sayede, memleketimize para gir- meğe başlamış. halk ikbaadi darlıktan kür-| tulmuştur. İlerde, refah daha artaçaktır.| Halk sevinç içindedir. Bu refahi hazırlıyan banka şefile yapılan teşebbüslerde büyük yardımları Gokunan saylavlarımıza, valimi- ve ve diğer zetata, halk, büyük minnet ve şükran hisleri haşımaktadır. Zahize korsasının ziraat kongresi için hazırladığı raçor İktisad Vekâleti, İstanbul Zahire Borsa - sından, Ankarada yakında toplanacak olan Büyük Ziraat kongresi için, buğday ihracı - nın mürakabesi hakkında etraflı bir rapör istemiştir. Zahire Borsasının buğday mürskabe ko- misyonu birkaç toplantı yaparak büyük bir Fapor hazırlamıştır. Bu rapor teksir edile - rek mübayaacılara ve zahire Jhracatile a - Jâkadlar tacirlere birer nüshası — gönderil - miştir. Alâkadarlar, bu raporları tedkik et -| mişlerdir. ” |kalacak olan memurlar da A: |kara Borsasında, İst ledilecektir. Komiserlik momurlarından- bir kısmı ayın yirmisinden sonra Ankaraya gi- decekler, Ankara Borsası hu: arı tamam- landıktar sonra, ayın sonu! kadar burada araya hare - ket edecekler ve 1 Komiserli- buluna » kud Börsası ve Osmani Bi tam kadroöslle faai caktır. Herkes fabrikalarımıza Mal veret ilecef Bazı milli fabrikalı ızda yapılan yün ve Ubayaa (1 birkaç fır- münhasır kaldığı nazarı dikkati cel- betmiş, bu fabrikalardan rçoğunu — işlets mekte olan mühim bankalarımızdan — biri keyfiyeti piyasadga tahkik etiirmiştir. Bu tahkik neticesinde de mua Tirmalardan mal alınmasına delület ve tavassut edenle- rin bu delâle! ve tavassutlarına nihayet ve- rilmiştir. Bundan böyle ellerinde yün ve ya- pağı-ve bu fabrikalara lâzım olan maddel 1p- tdalye bulunan her firma ve hattâ her şahıs fabrikalarımıza mal satımak imkânma mâ- Hk bulunacaktır. Yüz btin ton tuz satacağız İnhisarlar İdaresi Türkiyode mevcud bü- tün tuzların son sistem tesisatla ıslah edil- mesi için yeni bir proje hazırlamıştır. Bu projaye güre Luzlalarda istihsal edilen tuzla- rın yağmurlardan muhafara — edilmesi için yeniden büyük ambarlar yapılacaktır. İdare tuz Natları üzerinde Neride tenzilât yapmak imkânlarını da araştırmaktadır. Memleket- te ve memleket dışında tuz satışları gittikce artmaktadır. Son bir y içinde 150 milyon kiloya yakın tuz satılmıştır Tuzlarımızın en büyük müşterisi olan Ja- pönya bu yıl içinde yüz müyon kilo tuz h- racı için Japon firmalarile anlaşma yapılmış- “Denizbank şubesi yakında faaliyete geçiyor Denizbank İstanbul şubesi yakında faall- Komlisyon, öbür gün saat on beşde Ticaret İve z Borsası salonunda, — bu raporun | rilen ve ge buluna - caklar, rapor hukkandaki fikirlerini söyliye- beklerdir. Beynelmilel bahçecilik ve hçıvanlık kozgresi On ikinci bahçecilik ve balıçıvanlık kon- gresi 12 Ağustosda Berlinde toplanacak, al- tı gün sürecektir. Bu köngreye Iştirak etmek üzere şimdiye kadar 40 memleket müracaat etmiştir. Kon- greye memleketimizden de İştirak edilip & -« dilmiyeceği hakkında henüt bir karar veril- r. yete geçeceklir. Denizbank umum müdürü Yuzuf Ziya dün de teşkilât hazırlıklı üne- münakaşası için umumi bir toplantı yapa - |ride meşgul olmuştur. Banka umum müdür cak, toplantıda, kendilerine rapor gönde -| muavinlerinden Tahir Kevkep ve Hamdi E- tacirler min dün Ilman işletme idaresine giderek bir mücdet meşgul olmuşlardır. Denizbankı. llman işletme kısmına bağla- nan kılavuzluk ve römorkörcülük idaresinin liman işletmesine devri işine devam olun - maktadır. Devir muamelâtı bir iki güne ka« dar ikmdl edilecektir. Hafif alkollü içkiler yakında ucuzlıyacak Hafif alkollü içkilerin ucuzlatılması için yapılan tedkikler bitmek üzeredir. Gümrük ve İnhisarlar Vekâleti yapılan tenzilâtı ya- kında ilân edecektir. Sert tavırlı bir üp Mustafa Türgay da — karakterinin BŞ | tahlilini istiyor: — ğ Yalnız bir taraf- |h düşünmek ve kararları buna gö: re vermek — insan) bazı — çıkmazlara sevkedebilir. Ta- vır ve hareket ve 1!Iilk'ı-u-ı daha yür —© muşak olması lâzımdır. e Ağır başlı bir tip Yenişehir- den Şevki soruyar. — Muvaffak ola- cak mıyım? Bir işde tutuna- bilir. Büyüklerine karşı serkeşlik yapmaz. Bu halle. rine bir de enerji ilâve etmesi lâ. zımdır. e Kanaatkâr bir tp Turgudludan Sa- deddin soruyor: — Muvaffak olas cak mıyım? Yumuşak — başlı ve kanaatkâr olan- lar, tutunduğu İş- de mutlaka mu- vaffak olmuş sayı- Terlar SZKLEERRİ ZI Kızıltepeden Ra- #mazan da karakte- rinin tahlilini isti. yor: İşlerine hile ve fesad karıştırmaz. Bir türlü konuşur ve hareket eder, 'Tok söyler. Alaya, şakaya tahammü- lü yoktur. Sokul» maz. Menfaatleri üzerinde titiz davranır. Parayı güçlükie sarfetmek ister, tip e Girgin bir a Elâzığ oküyücüe d larımızdan — Oğuz Taşu soruyor: — Muvaffak ola. cak mıyım? Girgin ve açık: göz olanlar, kabilie yetleri derecesin. de muvaffak ola- Mıyorlarsa ahlâki temayüllerini tak Son Posta Fotograf tahlili kuponu İlen »6 f Adres Ç Fotograf tahlili için bu kuponlardan 'î hi İ Z v e — o öi