12 Ocak 1938 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 10

— dir ki: Zaten yaradılışı itibarile son de-| - Yrecede korkak ve evhamlı olan Said pa-| — şa;o gece, o buhran arasında, hissen ve Abdülhamidin elinde| Pi7 e" <f | © Pek gençlik zamanından başlıyarak — wvefatiından bir gün evveline kadar bü- — Yük bir ısrar ile takib ettiği bir âdeti 4 — tarzında küçük bir banyo dairesi yap- - daırmişti. Bu banyo dairesi, kendi ika- — Metgâhına muttasıldı. ' L ıyı, p ı. e — ğ .w. Di , hun içindir ki Abdülhamid bu küçük — evden kinaye olmak üzere, bütün yıldız sarayına; el >* SKİ -£ ., l î;;_— olup, diğer kısımları kâmilen tahtadan j înşa edilmişti. Binanın cebhesi, gayet ?— he “ at ç - dar hayretteyim, “tasvir etmek..: ve bunu da siyasi hatıra- - büyük Jlütuflarına mazhar olmuş bir sattan beklenmez, zannederim. - beri hayatının yaşayış tarzlarına hususi — bir sistem vermişti. |— kaydüşart merbut olmakla beraber; bü- — yük bir mecburiyet olmadıkca, bu sis- B rayı denilen, birçok muhtehf dairelerin B ..arasında Abdülhamidin bu hususi ika- — derdi. Çünkü bu bina, ortası bgıyuk bir © basit, hiçbir ziynet ve mimari eseri gös- — termiyen küçük bir evden ibarettir. O- , Sonra, bir kaza neticesinde yanan bu | lere tahsis edilen dairenin karşısında — İdi. Bugün, (Harem kapısı) ndan girip — de (Tiyatro) ya doğru giderken, sıra ile - devam eden binaların hitam bulduğu — yerde, bu küçük binanın temellerine a- — id bazı eserler, daha hâlâ mevcuddur. — âdi binada, koca bir imparatorun ika- l"—A B Kİ ._ metre kadar yüksekte idi, — ayrilan hafif meyilli ve sağlı sollu iki| —F EN” ÜyAN w PŞ .'m Sayfa — ©— — TTTT TT Son Pcatş'nın tefrikesı : 109 —x OA TU Y I Vi Zlecira - n b H SON POSTA Bir Haremağasının Hatıraları Sarayında ? 3 ş e,,e Yazan: Ziya .şaaur Abdülhamid, genclik zamanındanberi hayatının yaşayış tarzlarına hususi bir sistem vermişti. Âdetlerine bilâ kaydüşart merbut olmakla beraber, büyük bir mecb»riyet olmadıkça, bu sistemi kat'iyen değiştirmezdi. Hele sabah banyolarını büyük bir ısrar ile muntazaman takib ederdi Bu vak'a karşısında, ben de sizin ka- ÂAsıl hayrette kaldığım nokta şurası-| — yahud. hayalen, bir hançer görebilir. Fakat.. aradan u-| — zun seneler geçtikten sonra, Said paşa | | gibi çok akıllı ve çok anlayışlı bir za-|| tın, o gece galat olarak gördüğü bir şe- | / yi, hatıratının sütunlarına geçirmesi, bana cidden çok garib gelir. — Abdülhamidin hususiyetlerine karış-| £ — Mış olan bir zat olmak hasebile, en| £ — başta kendisi olarak, bütün saray hal- — kı bilirler ki; Abdülhamid, kat'iyen ro- |© . Fakat, efendilik | - devri de dahil olmak üzere, hünkârın || bir gün ve bir saat bile hançer taşıdığı, O görülmüş ve işitilmiş bir şey değildi. -O meşhur vak'a esnasında soba başında volversiz gezmezdi.. oturarak ateşi karıştıran padişahın e- lindeki sarı pirinç maşayı, hançer diye tına geçirmek, Abdülhamidin 6 kadar * Abdülhamid, gençlik zamanından - Âdetlerine, bilâ temi, kat'iyen değiştirmezdi. wardı ki; o da, sabah banyosu idi... Bu, “-kendisinde âdeta hususi bir merak ha- - İine gelmişti. Bunun için de kendisine çımlerle müzeyyen, yarım alafranga Abdülhamidin daimi hayatını, bütün teferruatıle takib edebilmek için, evve- lâ bu hususi ikametgâhından bahsede- — Evvelâ, şunu arzedeyim ki; Yıldız sa- metgâhı, büyük bir garabet teşkil e- talon olan, dört odalı, gayet âdi, gayet — Evim.. derdi. Hiçbir zaman: — BSarayım.. demezdi. Kendisinin hal'inden bir muddet; kuçuk daire, eskiden (Hünkâr dairesi) | denilen ve sonraları, başkadın efendi- Bu küçük bina; bir kattan ibaretti. Bomba kundak vesaire gibi tehlikeli - bir şey konulmasın diye, döşeme kısmı, — kâmilen toprağa intıbak etmişti. -Binanın yalnız temel kısmı, tuğladan - basit ve gösterişsizdi. O derecede ki; bunu gören bir yabancı, bu küçük ve| met ettiğine kat'iyen ihtimal veremez- Hatıralarımnda Abdülhamid tarafından kendisine hançer çekildiğini yazan Said Paşa İlk girilen yer, büyücek bir salondan ibaretti. Bu salonun sağ tarafında iki o- da ile bir helâ vardı, Bu iki odadan yol üzerindeki oda, Abdülhamidin yatak odası idi. Yanındaki odaya da esvab 0- dası denilirdi. Abdülhamidin elbise ve çamaşırları bu odada bulunur; burada soyunup giyinridi. Ondan sonra, yatak odasına geçerdi. Salonun sol tarafında da iki oda var- dı. Bu odalarda, hünkâr kalfaları yatıp kalkarlardı. Gene salonda, medhalin karşısında bir kapı vardı. Bu kapıdan da, binanın arkasındaki harem dairesine giden ko- ridora gidilirdi. Ve bu köridorun niha- yeti, ftasviri pek uzun sürecek olan ağrı bir âlemdi. Biz, bu uzun tasvirlerle karilerimizi yormadan, Abdülhamidin yatak odası- na girelim. Bu oda, büyücek ve mustatil şeklin- de idi. Odamn bütün mefruşatı, toz tut- mamak için ince tüylü bir halı, Hafif ve basit bir karyola, bir gece dolabı, bir de, şezlong'dan ibaretti. Perdeler, açık renkli ipekten ve He- reke fabrikası mamülâtından idi, Abdülhamidin karyolası ve yatak ta- kıimları da gayet basitti. Mikrob tut- maması için mesamatı sık ipekli ku- maşlardan imal edilirdi. ? Bir Doktorun Günlük Notlarından Sinüzitlerin Tedavisi Üç türlü Sinüzit olduğunu dün yaz - mıştık. Bunların tedavileri esas itibarlle birdir. Ancak ufak tefek tehalüfleri var- dır. Nezleden sonra şiddetli yarım baş ağ- rısı, burundan cerahatli ifrazat ve de - recel hararet yükselmesi ile kendini gös- teren Sinüzitlerin kafatası içindeki boş- luklarda büyük cerahat kütleleri yapma- ması için biran evvel — derivasyonlara mMmüracaat lâzımdır. Meselâ günde iki defa ayak banyosu bu banyolar sıcak olmalıdır. Sonra bu - runun içine mantollü vazelinborikle ve - yahud gömonollü merhemler günde İki Çarşamba €) alımır, Ve ağrı olan yerin — hizasına sıcak koömpresler tatbik edilir. Ekseriyetle böylece sinüzitler büyük bir ârıza yap - madan şifayap olurlar, Fakat bazan a - Bina,'harem kapısından itibaren, ti- Oyatroya ve harem ağaları dairesine gi- “den çimento yolüun seviyesinden bir! Bu yoldan küçük yolun ortadaki düzlüğü üzerin- — den üç ayak mermer merdiven çıkılır., — buradaki kapıdan, binanın içine girilir- meliyat icab eder. Ameliyat oldukça mü- himdir. Fakat tam vaktinde teşhis yapı- lırsa ve iyi operatör yaparsa ameliyat daima hüsnü netice verir. Sinüzitlerin sebebi grip ve nezlelerdir. Bu vesile ile grip ve nezlelerden korun - mak lüzumunu bir daha hatırlatırız, (*) Bu notları kesip saklayınız, yahud bir albüme yapıştırıp koleksiyon yapınız, Sıkıntaı zamanınızda bu notlar bir doktor defa çekilir. Dahilen kinin ve aspirin | gibi imdadınıza yetişebilir. Karyola, lâke'dendi. Ve tel örme somyalı idi. Bu somyalar Avrupada icad edildiği zaman, saray döşemeciba- şısı ÂAvusturyalı (Rozantal) vasıtasile ilk defa olarak Abdülhamid İstanbula getirtmişti. Evvelâ kendisi kullanmış.. çok rahat etmiş, sonra da sultanlar, şehzadeler; ve sonra da saray kadınları için bu cinsten birçok somyalar celbet- mişti, Abdülhamid, yatak takımlarında dai- ma açık ve baygın renkleri intihab e- derdi. Esasen en sevdiği renkler, cam göbeği ile kavuniçi idi. Abdülhamidin yatak takımındaki en büyük hususiyet, baş koyduğu yastık- ta idi. Bu yastık, bizim kullandığımız yastıklar gibi yassı ve iki yüzlü değil- di. Bilâkis, köşeli ve üç yüzlü idi. Bu yüzlerden biri, karyolanın ön siperine, 'diğeri de yatağa temas ederdi. Üçüncü ve boöş kalan kısımda da, Abdülhamid yatardı. Abdülhamid, daima arkaüstü yatma- yı tercih ederdi. Bunun sebebi ise, uy- ku esnasında kalbin daha rahat bir va- ziyette bulunmasını temin etmek için- di. Aynı zamanda, kanın başa çıkma- ması için karyolanın ön kısmiı, hafifce yüksekti. Fevkalâde bir hâdise olmadıkca, Ab- dülhamid erken yatardı. Fakat, hiçbir zZaman, yatar yatmaz uyumazdı. Onun, hal'edildiği tarihe kadar tamamile sa- dik kaldıfı âdetlerden biri de, roman okutup dinlemekti. Bu da yatak odasında, hususi bir ter- tibat alınmasını icab ettirmişti. Yatak odasının, selâmlık küçük ma- beyn tarafında da bir kapi vardı. Bu kapı, sağ tarafa doğru bir paravanla kapatılmıştı. Bu paravanın arksında, küçük bir masa ile bir mum bulunurdu. Abdülhamid, yatmak için odasına girdiği zaman, gider o kapının kilidini açardı. Orada elinde bir roman ile bek- liyen (okuyucu) yu içeri alırdı. Bu, o- kuyuculuk vazifesini, vefatına kadar gidiş müdürü Hacı Mahmud efendi ifa etmişti. Onun vefatından sonra da bu vazifs (esvabcıbaşı İsmet bey) ile ba- zan da şifre kâtibi Asım bey) e intikal eylemişti. | — Arkası var — RADYO Bugünkü —procram 12 İkincikânun 1938 Çarşamba İSTANBUL Öğle neşriyatı: 12.30: Plâkla Türk müuüsikisi, 12.50: Hava- dis, 13.05: Plâkla Türk musikisi, 13.30: Muh- telif plâk neşriyatı. Akşam neşriyatı: 18.30: Plâkla dans musikisi. 19: Bimen Şen ve arkadaşları tarafından Türk musikisi ve |halk şarkıları. 19.30: Konferans: Dr. İbra- |him Zati (Keyif verici zehirler ve alcoolisme), |19.55: Borsa haberleri. 20: Mustafa ve arka- |daşları tarafından Türk musikisi ve halk şarkıları. 20.30: Hava raporu. 20,33: Ömer Raza tarafından arabca söylev. 20.45: Nezihe ve arkadaşları tarafından Türk musikisi ve halk şarkılari, (saat âyarı). 21.15: Orkestra. 22.15: Ajans haberleri. 22.30: Plâkla sololar, opera ve operet parçaları, 22.50: Son haber- ler ve ertesi günün programı. 12 İkincikânun 1938 Çarşamba ANKARA Öğle neşriyatı: 1230: Muhtelif plâk neşriyatı. 12.50: Plâk: Türk müsikisi ve halk şarkıları. 13.15: Dahili ve harici haberler. Akşam neşriyatı: 18.30: Muhtelif plâk neşriyatı. 19: Türk musikisi ve halk şarkıları (Hikmet Riza ve arkadaşları). 19.30: Saat âyarı ve arabca neşriyat. 19. 45: Türk musikisi ve halk şarkı- ları (İnci ve arkadaşları). 20.15: Havacılık: Şakir Hazım Ergökmen. 20.30: Plâklâ dans muüusikisi. 21: Ajans haberleri. 21.15: Stüdyo Ankarada maç yapacak İstanbul takımı seçildi. Güneş Istanbul birincisi oldu-= İstanbul bölgesi futbol ajanlığı 22, 23 tarihlerinde Ankarada yapılacak İstan- bul - Ankara muhtelit maçı için İstanbul- dan aşağıda isimleri yazılı oyuncuları klüpleri vasıtasile davet etmiştir. Galatasaraydan: Salim, Necdet, Haşim, Bülend, Eşfak. Güneşten: Cihad, Faruk, Reşad, Rıza, Murad, Melih. Fenerbahçeden: Fikret, Necdet, M. Re— şad, Naci. Vefadan: Muhteşem. Futbol takımı bölge ikinci reisile bera- ber 21 kânunusani akşamı Ankaraya ha- reket edecektir. Futbol ajanı da kafileye iştirak ede- cektir. Takımın masörlüğünü Beykozdan İbrahim yapacaktır. Bükreş - İstanbul muhteliti maçına da- vet edildikleri halde, mazeret beyan et- meden, gelmiyen Beşiktaşlı oyuncular bu defa ajan tarafından davet edilmemişler- dir. Güneş İstanbul birincisi İstanbul futbol ajanlığı lig maçlarında derece alan klüplerin yerlerini tayin et- Ankaradaki spor Klüplerinin vaziyeli Ankara (Hususi) — Ankara lig maçları, nihayet önümüzdeki hafta sona eriyor. Maç- lariın daha bitmemiş olmasına rağmen milli kümeye girecek takımlar belli olmuştur. Bün lar Muhafızgücü ve Harbiye İdmanyurdu ta- kımlarıdır. Ankaraspor liğz maçları başından itibaren mütemadi çalışmâlarına — rağmen Gençlerbirliğine yenilmesinden — sonra milli kümeye veda etti. Bütün bunlar bugün ma- lüm şeyler, bu yazımda daha ziyade Ankara klüplerinin son dahili vaziyetlerinden ve bu- rada yeni açılan klüplerin teşekkülü şekille- rinden bahsetmek istiyorum. Bu arada bil - hassa eski Çankayanın (Yeni Demit Çanka- yanın) durumunu göz önünde tutacağım. Ankaranın en eski klüplerinden olup 1926 da faaliyete geçen Çankaya on iki senelik verimli ve muvaffakiyetli bir çalışmadan son | ra üç ay evvel Demirspor klübü ile birleşti ve Demir Çankaya ismini alarak lig maçlarına iştirak etti. Bu birleşme daha ziyade Çanka- yalı bir İdarecinin isteği ve proparandasile pek kısa bir zamanda olmuştu. Çankayalı bir çok sporcular ve âzalar bu birleşmeye hiç de taraftar değildi. Lâkin mall vaziyetlerinin çok fena oluşu bu birleşmeyi âdeta Çanka - yalılara bir emri vaki yaptı ve birleştiler. Bu birleşme esaslarından birla! de Demir- sporun, Demir ismi başa gelecek, ona Çan - kaya ismi ilâve edilerek Demir Çankaya ola- caktı. Her iki klüp oyuncuları ferd itibarile nazarı dikkate alınırsa ilk bakışda, meydana gelecek takımın çok kuvvetli olacağı hatıra gelir. Nitekim de öyledir. Lig maçları başla - di, bu kuvvetli zannedilen takım ligde maa- lesef sonunculuğu aldı. Buna da sebeb iki ta kım oyüncuları arasındaki anlaşamamazlık- tır. Bilhassa bir buçuk ay evvel Fenerli Yaşa- ra Demir Çankayada oynaması teklif edil - diği zaman kendisinin «Sarı Kırmizi forma- yı giymem, renk değişirse oynarım» demesi Üüzerine, rengin değiştirilerek Demirsporun es ki rengi olan Beyaz Mavi formalarla lig maç larına çıkılması, eski Çankayalıları çok mü- teessir etmiştir. Bugünkü vaziyet şudur: Çankayalılar vi- lâyete ve mıntakaya bütün —Çankayalıların imzasını taşıyan bir istida vermişlerdir. Bu- nun muhteviyatı şudur: (Biz Çankayalılar Demirspordan ayrılacağız. Sebeb İse «yukarı- da söylediğim sebebler» şunlardır: Bize bir baş tayin edin ayri olarak faâliyette bulu- nacağız, yahud ayrılıp, Ankarada yeni açı - lan Galatasaraya gireceğiz. Keyfiyeti bildi - ririz.) İşte Çankayanın vaziyeti budur. * Gelelim Ankaraspora: Milli kümeye veda ettikten sonra faaliyetini tatile karar ver - miştir ve Galatasarayla birleşmek husuysun - da birkaç güne kadar kararını verecektir. Ankara muhteliti ile çarpışacak İstanbul muhtell | Beşiktaş oyuncuları davet edilmediler 3 miştir. Ligde en az gol yemiş olan takımı bu süretle lig birincisi ol Yeni bir klüp olan Güneşin bu ” fakiyetini takdir etmek lâzımdır. Şild maçları 17 kânunusani pazar günü şild maçları: v Beşiktaş stadı: Galata Gençler -f dolü, saat 9. Hakem: Adnan Akın. — ; Ortaköy - Altınordu. Hakem: At Âdem, saat 11,30. Beylerbeyi - Hilâl, Hakem: Nlld sut, Saat 13. , Anadoöluühisar - Davudpaşa. Bürhan Atak. Saat 14.45. Eyüb klübü ikinci lige gı Birinci ligde gol vaziyeti dolaj 'Jî 8) sonuncu kalan Eyüb takımı, ikinci 182 rincisi çıkacak takımla yer değiştil* İğ' Eyüb takımı gelecek mevsim i.lı:i-ll”ı de oyniyactaktır. İ Hava Kurumu kupası ınlî!" ' Pazar günü Taksim stadında Güne | Beşiktaş takımları Hava Kurumu f sının dömifinalini oynıyacaklardır. Atletizmdeki suku ı( Hakiki sebebi nedir' Ömer Besime açık mektup "Son günlerde Son Posta, süt letizm mevzuu üzerindeki sık sık çıhl zilarmızdan biri tam can alacak nül vurdu. Bu sporun neden çökmek üzert duğunu, gerllediğini bir idareci, bir sP0f * , zıcısı, pratik en iyi bir öğretlci olmani& * sebile değil, çivilileri senelerce — ayaki taşımış, üç olimpiyad görmüş en eski V© demli bir rekorcu sıfatile, sizden dahâ len eminim ki yoktur. Dert çok büyük niştir. Klüplerin alâkasızlığı, halkın etmemesi, idarecilerin himayeyi akıl geçirmemeleri, esasen mahdud olan spof zıcılarının bigâneliği yanında hiç kâl Bu işle uğraşan öyle arkadaşlar rum ki, değil Kadiköyündeki koşuya icin bilet parası bulmak, sırtlarına bir fanilâ, ayaklarına geçirecek bir bı bile bulamıyorlar. 'I'opkıpıdan Hal deki !dmanlara yürüyerek ” gidip gee Mecidiye köyüne yayan gidip — oradâ * metrelik yarışa girdikten sonra tekraf ,__j' ' rüyenler pek çoktür. a Girecekleri müsabakalar için rımın, diğer klüp sporcularının çivililer teyenler hâlâ aramızda mevcuddur. V€ ” lar bu İişin en kabiliyetli çocuklarıdır. ,_ ler arasında geçirdiğiniz bir saatlik 4 size onların en büyük dertlerinden ıııı# nitmış oldu. Bu heveskârların daha * : dileklerini gene bu gibi zamanlarda ÖB _? bilirsiniz. Sörunuz, dinleyiniz, açık olarak Klüpler, idareciler, gazeteciler a ç yapmıyorlarsa siz yapınız, Can çekişet, T B deti nezide bulunan Türk atletizmine " £ döşeğinde vereceğiniz bir bardak su, Biniız bu yazılar olacaktır. Biz, bizimi ! mız kadar büf sporu yapmış olan ılıllln ü nu Tica ediyor ve bekliyoruz. Cevdet Kü İstanbulspor atletizm kaj Galatasarayın senelik kır kof Galatasaray atletlerine mahöus olaf * nelik kır koşusu 30 kânunusani pazar * Şişli ile Hürriyeti Ebediye tepesi yolü '”!;v sında yapılacaktır. 4 Pazar sabahı onda başlıyacak olan V ç baka üç bin metrelik bir yol üı'lııl lacaktır, , neş klübü de Ankarasporla birleşmek I'A sunda faaliyete geçmiştir. Gerlde kalsd ”| karagücü ve Gençlerbirliğinin vıımlM Ü maldir. y Galatasaray ve Güneş klüpleri b """ tutmuşlardır ve çok yakın bir mmınll *fm h iyl —- j; '—:_ır ' —- S _—i_ _J liyete geçeceklerdir. Diğer taraftan söylendiğine göre Ankara Gü salon orkestrası. 21.55: Yarınki program ve İstiklâl marşı, — ——— Xe v aha Ük y S ü ıq& - j linci Küme A Takımları - ö VO U İM A Yr BN Güneş eei 1 ı a 8 z 450 E Fenerbahçe BAA | 1 1 40 w M 4 l | Beşiktaş Üi0 3 ö 44 12 24 3604 Galatasaray Wi (6 2 236 20 1 320 Vefa bir j 1 4 20 21 is8 090 Beykoz 9--83 - 83 — 813 16 718 GÜ İstanbulspor 9 2 2 5 13 22 . 15. — Süleymaniye 9 1 1 7 9. 30 12 030 l t Topkapı KBN | 1 Z. D . 36 12 üRN âk, Eyüb BN 1 7. >107 .53 12 GÜĞÜ