7 Ekim 1937 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 8

8 Sayfa Tarihden sayfalar: Tarihde korsanlık * 4 x Artık hiç kimse Ahdenize çıkamaz olmuşta. Müstemlekelerinden buğday ve para gelmediği için (Roma) büyük bir sıkıntı içindeydi. Ticaret hayatı durmuş gibiydi. Meydanlarda, çarşılarda toplanan halk hükümetten şiddetli tedbirler alınmasını istiyordu. Yazanı Turan Can Karada cinayet (kabil) le başlar. Hay- düudluk ta ondan pek sonra değildir. Çün- kü laskançlık ve kolaylıkla yaşıyabilmek atzusu ilk 1htiyaçlarla beraberdir. İhti- e hududsuzdur, ve yıldan yıla Haydudluk ta ihtiyaç ve yok- sulluğun artmasi nisbetinde çoğalmıştır, ak insanlığın koyduğ! rmaksızın mamile ortadan kaldıramamışlardı nizde sıkışınca dağlara, dağlarda sıkı- zamanlarda Anadoluda Pont ve Ermeni krallarile uğraşırken korsanlar bü. gerbest kalmışlar, gemi azıya aln o k adar ki R d ri ve donanmala- | rın önüne İşx o k.ıd.ı m ve kanunun hâkim olduğu | ilim, ticaret | cily hep ilerlemiştir. Çünkü bir ye- |4 ni diğeri verir. Bir yerde ka yerde çıkar. Her memle- şif ve âlim yetişemez. yılması lâzım- || ; gemileri ve şehir zaptettikleri | er yük açırmışlardı mahı! kızını H derler. Ser toplu ve yi yere taşınırlar, Pımun İi (vurgunlar) daha | rek ve & üşenenler, deniz yollarımı * başladılar. Kolaylıkla ve - bir- denbire zengin olmanın yolunu buldular. Eski Misırlılar, Fenikelile Yun lar devrinde korsanlık ol âir sa- ü edemedik. | da —mevcud k Fenikelile- rak bütün Ak- ınteri — dökerek | y Affediniz! E ması için lütfen şu Rorr yiniz! Derleri Adamca ret olan ve (toga) denilen Ron Biydirdikten sonra bir Fakat korsü; olduğu muhak de e, başka milletlerin rşi dalmi”bir harb hs öğrenmemeleri için zengin minin börd. olları etmek rbests A teşrif dıkları riva) ıden ininiz! in ve insanlığın ni olan — korsanlık, çhul tahtelbahirle hortları hur (Sezar) ın da bu kor. üğünü, kendisinde Siz benim kim © 50) talan sözünde durarak kurtul- duğunu, daha son | yürüyerek tıttuğunt rsa o başa geçiyor dığını bu sütunları Avrupanın yarısile bütün Akdeniz kıyı- larına hâküm olan (Roma) yı giilediği gi- bi idare ediyordu. ddan 66 sene evvel nüfuzlu adamı kibar ve peüs'tü Bu sırada Kiliky yani şimdiki lifke ve Adana vilâyetlere kıyılarında müthiş korsanlar bulunuyordu. Burada (Göksu) nehri ve birçok kayalık girin liler, çıkıntılar vardır. Dağlar yakın ve arptır. Gemilerin barınmaları kolay duğ kuvvetle ra karşı müda ler de 3 a yazmıştık. korsanlara hiç kimse Ak-| Müstemlekel için | 'l'ı- Romanin en yakışıklı Pom- denize ulnm.ıı nlmış u enden bu; aret h -.ırşıı:.r_'la toplana şiddetli tedbirler | yordu. Nihaye! -| Pompe alınmasını bir k fevka âs bu kanuna sun kabul edildi ve| hiyet verdi. l az büyük düşman göre üç sene müd- hâkim — olacak, | (500) gemi tap k emirle imkânları veren kale-| detle bütün kıyılara (120000) asker ve için her Pornpeüsün kuma gibi bütün h da onun em yaparak mal ler; başka yerleri ut Akdenizin buluna ordü. ve anna yakından tal vermekten kabul k dalmi lrır ordu bile bu. uşlar; fakat bu korsanları gane z DT L şınca denize geçiyorlardı. Romalılar son | ; .(,w orsanız Pompeüs R. mtüyı kı arbler -|& l * verebilecekti. |» SON POSTA Konuşma ; — Edebiyat luqatı Ba biya: Aruzu hece veznin- den ahenkli saymaları da bunun içindir. Bay Tâhir Olgun'un sözü kabul edilince Nef'inin: «Ne ded ile Tevfik Fikret'in; .J ğim k-. İ madığını iddia ahenk> için söy ta devam edülim: ahengi ise: (tetab varlık gö SÜ -Ü - izafat) Bu ve kusurların 'Tena- bi kusur- &- er.> ta sıhhat deniyör, t» in müleradif Bi kus zım gelir. henk» sadece husule o salı, uzunlu vnvh—' lâzım L b irmnsra, andak An»..qıı.ı zımdır Ç Mesi manzumelerinde göre onlara manzum dememekte ser yor ki Bay Tühir Olgun, «â le <nazm> , « zum> u biribirine karı onlara <serbest nazım, de- gun'un hitabı hep böyle ecek ştan aşağı , ilirazı davet e tariflerle mi ? bilmiyorum; mül edemedi * da ağır 5 - Öyle zannediyorum ki böyle re- n soğutmak için okumak is - den, kitab odasın « asgele bir yerde, un. Onu okumanın sizin için âzım geldi- n, Öteki türlü okumak in- sanı uki . Kendileri kitab alama! mi kütüphaneler a bunun için acırım. Onlar hiç bir a !Aıı’m'i nl:uwpı' ıı”d:ın kı a olanlı zaman (1) 1 cilt, 78 kuruş (Âsâr-ı İlmiyo kü- tüphanesi neşriya: ve Sicilya kıyıları ra Yunan denizine geçmiş, orayı da te € ibaret Roma donan- 1 bütün Akdeniz kıyılarını tarıyordu. t ay sonra korsanlar erdi. Perişan bir e idiler. raya da yetişti ve donanmala- ni mahvetti. Merkezleri olan şehri de te: Kilikyaya im aldı. mpeüs teslim olanları Suriye ve A- adolu şehirlerine yorleştirdi. Roma geniş bir nefes aldı; sulh ve süküna kavuştu. arı Akdeniz Yazan: İstanbu'dan başka bütün .)u"'..l'k Avru-| nde cesim hay slümdur. Ya! kler için bile çok an bü yerlere teri olduğu 5. gocüklür için değil, :stifadeli sınlun——k Parıs , hayvanat bahçesı Emmım ki buraya gelip gezdikten sonra evine dönen her çocuğun coğrafya, tarih ve hayvanat bakımından aldığı bilgi bir kaç ay mektepte okumıya bedeldir Muazzez Tahsin Berkand — 14 — — Sahi, balı anat bahçe- | böyle giyinmişti. Gül buluşur den fr b d p edercesine | dıv Etrafımiz; ıh: uzak'ta, kurulan | le saat nn kenarında cidden çok nan bir bahçedir. fen bir pazar günü, ya- Günün ehem i çocukla yarım ada Şışlı bir havada gitlim i- yoktu, halbuki bu sı Ha z bi den yüksek bir kahkaha sâş yunda olan pen- ması idi. dük ve bu sefer yaln izdaki yüz güzel | » gelen kala-| rebilmek için sıra beklemek lâzım geli- yordu. Kapıda uzun bir i mek zamanı sabah ek zamanı Keplanların ye- asile bütün ların yeme atleri yazılı. gelip bunlarm yemek arın ye 4 hayvan Halk bili yişlerini seyrediyorlarmış. Yağmurun hafifçe ıslat Her t ım; toprak yob görebilmek voksa bu ka- kumağa | rdan tutün en cesim filli rtl. lere, dev aslan ve g: gergedan yan ve vah- * Bunların korkunç ve nımızdaki çocukla- ller ne FEminim ki buraya gelip an sonra evine dön tarih ve hayv süektelide o- enteresan! mından alı — Baba, $u zürafenin boyuu ne kadar uzun, derisi de kadife gibi, sun? File bak, hortumunun aldığı gib görüyor mu- ucile ufacık şeker parçasını ağzına götü- rüyor. Maymunun yavrusunu bar arasına asılmasını ve yavrun ni annesinin beline dolamasını gördün ki yüksek ağaz mü? Bu vazi gürünün içinde taşır H gideceğim. Biz de bu kuşfarın bul gidiyoruz. Etrafı tel örgü ile çevrilmiş geniş bir avluda, yirmi otuz kuş... Hep- sinin karınları bembeyaz, uzun kanadları siyah.. Ayakları: zerinde oturdukları vakit çok sevimli o- luyorlar. Yanımdaki bir çocuk yavaş ses- le arkadaşının kulağına fısıldadı: — Şunlara bak, frak giymiş adamlara İhenzemiyorlar mi? sını seyret, o dah: ben - pengnenleri görmeğe nduğu — tarafa ve domuz- |* | maymunla kele Givarında, yerde — sana- Bu küçük kuşlarda bu kuvvetli ve ç kin ses, tabiatin ne Bahçeni ti. Her h göre bir köş e| lar için ağaçlıklı bir yer ayrılmış, lar ve kaplanlar çimentodan — yapılmış ara konmuştu. Bu İ arasında su dolu tanzim tarzı çok nma kendi ter a bir kaç met dekler kazılmı hendeğin lâ ker detten kudurmuş Bir erkek bu arına kadar gelip hid- bir halde geri dönmesi doğru sarkması &.. lanın g le ay- Muhtelif cins ve burada, retçilerin arı ekmekleri, arka up sabır ve tevekk ryılmış inler de apı renkle: ayılar , küçük ayak> direklere bağlı, ve mediğimiz birçok Bural fırsatları da kaçırılmam devenin kamburları sarışın bir yavru, burada linin sırtına atlamış bi ride maymunların yaslanmış bir b Bütün bunl, içinde geçen ya vinç veriyor. Bir a J külenin tâ tepesine çıklık. Buradan bü- ayaklar altın- bir. manzara an çocuklar için eğlence Şurada bir ha — yerleşmiş şirin bir midil- çocuk, daha ile- ği bir arabaya dolaşı mek çok enteresan * derece haksız ilamıyoruz? — Hayır, dünyadaki bütün oîduğumuzu nasıl bizim çocuklarımız yavru benzerler, bulidikiz birkaç £ ş olan bir « küçük hepimi; madık mı? Bun lardan ziyade hayvanları görmek merakı (Devamı 10 uncu saufada) ne