26 Ağustos 1937 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5
ş rabük (Husu - > Hayallerin, Ni t oluşunu *lmek şüphesiz Kidir, “ Yy eki Yalın içine sığ- Sn büyük hâdi- e içinde bulun - zevklil... Yükar' üç y ; * önce Zafran. un saat ide ve şark yö- © kurulmuş o- & Yörük köyün - bir sabaha kar. b ç ranza bin « “eş saat sonra yükten. bugünkü demir ve çelik > *ikalarının kuru! acağı yerden, Araç, iki tin Filyos ırmaına döküldüğü yerde an büyük tahta köprüyü ve buğün wi kurülacığı çeltik tarlaları- A, ğucu tebahhuratı içinden geçtik, i, Sünkü Karabük, o günkü Karabü- kay lara çok değişmiştir. Dünkü 1ss1z, ik Ve insansız sahada bugün gece 4 Tik lâmbalarının bol ziyası a Mean insan kaynaşması ve Sessiz Ml makineler, akşamları “sabah; ları akşama ulaştıran çalışmalar MM nebuluda alışan gazete uhabirleri ki 3 tanın Daday ve İnebolu muha- Giğer meslektaşlarile bir urad May muhabirim'z yazıyor: Dü e Sügün, Türk matbuatının İ VE Yazı kadroları, mukakkak ki Misli artmıştır. Bugün, mem - a, berkançi bir köşesine gitseniz, bir takım genç, fasl, 2 görürsünüz. Bunlar, ne E alay in mahalli istihbaratla meş - pili Mukabirleridir. Nitekim ge - »boluya gitmiştim. Burada : bir muhitte, ayni mes İşin #alikleri ile müşterek meslek ha- ğ “ds birleşmek ne kadar zevkli Oluyor, Hep beraber mahajli ça- * mülâkatlar, istihbar işleri et- ük, ik. Bu resim, o mülâkatın | bir temennisi Ne (Hususi) — Adapazarı 30 he bir kasabarır. Postahane bis : vuştuk, görü; Ni çekilen müşkülât etrafn- İZ yetecek kadar büyükse de Böyle büyük ve çok nüfuslu 8s! bir tanedir ve halk bu gi- ma vermek için birik « ğ bir. memurla posta işlerinin Yeceği aşikârdır. Üemir fabrikasının ri yakında başlanıyor tüyük inşaatta lüzumu olan bir çok tâli fabrikaların inşaatı ikmal edildi SON POSTA | Lüleburgaz Hafriyatı Profesör Bayan Âfet hafriyat neticesinden memnun kaldı Lüleburgaz (Hususi) — Profesör Ba- halde Lüleburgazda Umurca Höyük. lerinde yapılan &azıyı ziyaretle kazı başkanı arkeoloğ Arif Müfid tarafın- dan verilen izahatı dinlemişler ve kazı esnasında bulunan ve milâddan sonfa ikinci asra ve Traklere aid olen iki me- zardan çıkarılan eşyaları büyük bir a- lâka ile gözden geçirmişlerdir. Profesör Bayan Afet kazının netice. Rize bölgesini teşkil eden Klüpler arasında şilt maçları başlamıştır. Şar ve Halkspor arasındaki şilt maçı sıfıra bir, Halksporun galibiyetile reticelenmiştir. Maç nihayete kadar çok samimi ve zevkli bir hava içerisinde devam et - miştir. Bu maçın galibi Halkspor bilâhare Pazarsporla karşılaşmış ve 0-0 bera- İt - Kanlıçay ve Virânşekir sulâ-'on üç on ii heyecanı içinde çalkanıyor. Karabükte yapılan me mur evlerinden biri İşte şu | karşıda görülen tek minareli| on üç evli Karabük, asırlardanberi| rt olmamış, yahut oiomamış. Gıdasızlık, bakımsızlık, hastalık, do - gan ölmüş, Kârabükte bir zamanlar Kokonlar otururdu. Tarih Kokonların ata binmek ve ok kullanmakta çok mahir oldukları- hi yazıyor, Bunların Hititlerin bakiyesi ali çok kavidir. Çünkü; it eserleri olduğu katiyetle tebarüz ettirilen Höyüklerin bu civarda çoklu- ğu Kokonlardan önce burada Hititlerin oturduğunu ispat ediyor. Daha sonraları Merkezi Karatya — "| Gerede olen şarki Roma imparatorlu- Gu buralarda /erayı hükmetmiş, Pun- toslardan sunra Harizem ve şarki Ana- dolunun muhlelif aksamından Anadolu yarımadasına hicret eden Türkmenle- rin ve daha sonra da Osmanlıların eline geçmiştir. İşte Türk yurdundan bir parça olan Karabükün kısaca tarihi budur. Karabükün hali hazır vaziyeti: İstasyondan iki yüz melre ke Zayan iki taraflı kübik şirin b kahve, fırın, otel, lokanta, mey hepsi bu iki yüz metrenin çevresi için- de. İle içinde sağa Sü pınız '&i © Karabük şeh- rine getirir. Modern ve aparlımen - larla süslü olan bu küçük şehir, on üç evli Karabük köyü karşısında Türk ze. kâsının Alatürk devrindeki bütün. ka- biliyetlerile meydana geleni gösterir. Şehir, Durna ormanlarının şark yö- nü eteklerinde kurulmuş, havası vadi- lerden akıp gelen orman içlerinde sü“ zü'müş bir safiyettedir. Su hususu şim- dilek bu güzel havaya uygun değildir. Buradaki sular hemen büyük bir ekse- riyetle fazlaca kireç'idir. Bununla be. .İrsber pek yakın bir gelecekte bu noksa- ni telâfi edilecektir. Fabrika şehrin ik: kildmetre kadar tesinde ve karşı istikametinedki Koz- ilyaka yaylalarının müntehi olduğu ls- 'Türkipenin sırtında 've Soğanlıçayı önünde kurulacaktır. Soğanlı ve Araç çayları- nın bir müselles teşkil ettiği bu geniş ovada aylardanburi fakliyet devam e: bir arkışdağla karşılaştım. Nis- İmektedir. Pek yakında Türk ve İngiliz mühendislerinin müştetek- messilerile meydana gelen plânlar üzerinde bina- ların kurulmasına başlanacaktır. Şimdiye kadar yapılan işler arasn. da İngiliz - 'Türk yazıhaneleri, postane, gümrük binaları ve muvakkat elekirik santral: biiaşı ve mütemadi hafr ve imla işleri, varyant hatları, kok fabrika ve yüksek izabe fırınlarının temelleri vardır. Bu ay başmda bütün memurlar yeni kurulan şehre taşımacaklardır. Lo- komotif temirhanesinin demir çatıları kurulmuştur. Yakın bi gelecekte, fabrika bacula- sıracak dumanlar, yurdun ıma fey bir nur hâlesi ha- tün muhit pek ya. ak olan bu mes'ut gü- larından kında gelip ç EB. yan Afet, yanlarında Trakya Umumi Müfettişi General Közım Dirik olduğu sinden çok memnun görünmüşler ve hafriyat heyetine teşekkür etmişlerdir. Profesör Bayan Afet bundan sonra yanlarında gene General Kâzım Dirik ve arkeoloğ Arif Müfid olduğu halde Alpullu ve Hasköye giderek geçen se- ne ve daki hö; ükt erde yapılan kazıla» alk kazası Bir ET sürüsü tren altında ezildi Pazar günü İstanbuldan gelen Arku- ra treni İzmitle Büyükderbent İstasyo- nu arasında bir keçi sürüsünü ezmiştir. Tren bütün atile gelirken keçiler hattın üzerine sıçramış ve bu yüzden bir hayli hayvan vagonların ve lokomo- tifin altında kalmışlardır. Yirmi kadar hayvan ezilmiş, bir çoklarının k in da tr dar hayvan busu; | Küçük memleket haberleri | Bir muhtar boğuldu Adanada Haruniye pahiyesinin Telli muh- tarı Mahmut, Ceynan nehrinde yıkanmak'a iken suyun cereyanına kapılarak boğulmuş- tur, Karlıköyde yangm Daday (Hususi) — Karlıköyünde Melvne- din evinden yangın çıkmış ve yanındaki Hak- kının evine sarmış ve kâmilen yanmıştır. Daday orman memaruna İşden el çektirildi Daday (Hususi) — Orman mübendisi Nuri Şahine vilâyet makamınca işden el çektiri- miştir. Frzurum İlıcalarında kamp hayatı "Trabzon muhabi- rimiz yazıyor: Erzu- rum (ıcalarında- ; sabah erken- en otelin pencere- sinden önüme i len geniş ovaya doğ Tu sıra sira yayılan çadırlara (o baleyo. rum. Bu çadırlar her yıl Erzurum *İi- calarında kamp ku» ran ajielerindir. Bİ: Taz sonra dört anka” daş çadırları dolaş» mıya başlıyoruz: Erzurumun en temiz ve sihhi haya- tun: buradaki insanlar yaşıyor. Çadır- ların arkasından küçük bir ırmak akı- yor. Bu çadırlar içinde iki yüzden faz- la alle sakindir. Halbuki haddizatında çadır denildi mi akla bedevi bir yaşayış gelir. Fakat ılcalardâki çadır hayat: bunun tama. men tersidir, Memleketin en münevver insanları; sübayları, öğretmenleri, dok- torları bu çadırlarda âdeta konforlu bir hayat sürmektedirler. Tucalarda her âilenin iki çadırı var Çadırlsrdan biri yalak odası vazifesi- ni görüyor: İçinde güzel karyolaları, sandalye ve masaları buluran böyle ge- niş çadır şehirde dörtbaşı mamur bir evin yatak odasından farksızdır. İkinci çadirlar ise yemek odası ve mutfak vazifesini görmektedir. Bu ça- bere kalmışlardır. Resimde Halksporun birinci takimi görülmekledir. Gaziantep (Hususi) — Gaziantep gençleri sporu çok sever. Bilhassa fut- bol, voleybol ve atletizm en büyük meraktandır. Son yıllar içinde civar vilâ. yet ve kaza futbolcularile yapılan maçlarda galibiyeti elden bırakmiyan Ga- ziantep Halkevi sporcuları bu ay sonunda da Urfalılarla Karşılaşacaklardır. Mâç merakla beklenilmektedir. Yeni imar plânında gösterilen stadyum mahallinin bir an önce tanzimini bütün sporcular temenni etmektedir. mı bir arada görülmektedir Resimde Antep sporcularından bir kıs- şampiyonluğu için Bayramiç saha - sında Ezine ile Ayvacık takımları ara - “aeesemaaeearese Errurum kampından iki görünüş dırlarda da mükemmel alafranga ye- mek masaları, Xaşık, çatal, bıçak ve pe- çeteler yer alıyor, Semaverler sabah çayını kaynatmak)» için çadırların önüne kurulmuş. Saat yedi buçukta çadırların önünden ge çerken; ailelerin kimi kahvaltı yapıyor, kimi henüz daha uykudan yeni uyanı- yordu. Eihasıl ılicalarda çadır kuran yüz- lerce âile, çoluk çocuk her gün kükürt- lü ve çelikli maden sularında banyo ya- p:p, iklimin temiz ve saf havasını son- suz bir neş'e ve şelaret içinde ciğerle- rinin tâ hüveysalâtına kadar sindire sin dire refah ve sasdetle dolu emsalsiz bir hayat geçirmektedirler!., Halihazırda ılcalar Erzurumun en güzel yeri ve en mükemmel eseridir). Ew idiriliyor: Çanakkale mn- | sında yapılan Tut naçı 4-1 Ezinelilerin galebesi ile bilimi amiç, Ezine maçında işe Büyrütniçliler sahsyı terket- tiklerinden Ezineliler galip addedilmiştir. Resimde Bayramiç sahasında maç ya * pan gençler görülmektedir. Bursada atletizm müsabakaları neticesi Bursa (Hususi) — Teşvik müsabaka - larında, yapılan sür'ut koğusunda; (100) metre bitincisi Acir İdmatyurdundan, Vefik, ikinci Durespordan Örnerdir. 200 metre birincisi Duraspordan Hilmi, fkin- cisi ayni klüpten Ömer, 400 metre birin- sizl Acar İdmanyurdundan İbrahim, 800 metre birincisi Acar İdmanyurdun - dan Remzi, ikinci Müradiye spordan Hamdi, (mukavemet koşusunda), 1500 metre birincisi Acar İdmandan Osman, ikincisi Muradiye spordan Ali, 5000 met- re birincisi, Acar İdmandan Osmün; ikin. ci Muradiye spordan Fethi, yüksek atla- imâ birincisi Acar İdmandan Ramazan, ikinci Akınspordan Nazif, tek söy atla- ma birincisi Acar İlanandan İbrahim, 3 sölm atlama birincisi, Acar İdmandan İbrahim, ikinci Akınspordan Nâziftir, Urfa Halkspor mmtaka birincisi Urla (Hususi) — Urfa spor mıntaka - sının tertip ettiği spor müsabakaları bit- ti ve Urfa Halkspor takımı mıntaka bi - rinciliğini kazandı. Maçlar tam bir inti « zam ve nezahat dairesinde yapıldı, Halk arasında spora karşı büyük bir alâka t&- min edildi. Bu münasebetle Halkevi spor kolu başkanı Bedri Alpay Halkevi bah - çesinde spor mevzuu üzerinde bir konfe- ranş verdi, Maçlara iştirak eden takım- iar memleketlerine döndüler; Arapkirde güreşler Arapgir (Hususi) — Kurtkdylü Ethem, Balıkesirli Ramazan: pehlivan, Bur ka - zasından Hüseyin pehlivan buraya gel- (Devamı 15 inci sayfada)
