Eski Ceyhan şîf?"în (Hususi) — Büyük bir ikti - yll'!k?’dn namzet olan kasabada son Sinde umran hareketleri de ol - Bi mî:llemiş Ve çamurile meşhur, kı- ediği indan araba ve otomobilin iş - Ün itlai Şocukların paçalarını sıvama - İaga çtde gidemedikleri ve hattâ hak- ııq%(ımkıbu.m çamura kaptıran bi- 'In&ı:ınî'—"m neticesi eline bir çizme Ceyhay 80 şeklinde fıkra da söylenen Bir Çehi hf'liln tidden yeni ve medeni İntehaj ıkuxap etmiş bulunuyor. İBine fin feshi üzerine belediye reis- heç Tilen Adanalı Salâhâddin Se- gn:E)'ı*le:ı Önce varidalın arttırıl - zxı“im düşünmüş ve yerinde ve- rafl'.aııboluda . GPU ve posta 'şleri İra Büm v Polu (Husust) — Fabrika saha - hej Büimlüki iş. Ş Büztiş “aretlen - Kt Zafranbe- 'ııg, Memuru bi *Osçunun Verin gp li h SüP'atle “_*m “h_mundı ü Te ve İ Posta iş. Zafranbolu tapu me- İMüştur. Muru Nazif Tosçu N biri hasta olmuş, diğeri “r'—“!'in olunmuş, bütün işler bir n>“" başına kalmıştır. Bu yüz- * Müzmelâti kaldırilmiş. hava- Bünt "'Mmeğe başlamImış, akşam- İ a telgraf muhaberati tatil e- Sta işlerinin bir an evvel tan- afranboluluları sevindire - AĞ a arıbeki EZİ _:?:klrılo 3 katil yakalandı T (Hususi) — Dört yıldan- Nu. katı Ğde kaçakçılık yapan An- fay, V Re, İd ehmed ile arkadaşları Ah- n'”q ’lk:' Erlanl jandarmaları tara- Hln İle Yanmışlardır. Her üçü de ev- likte adliyeye t edil- Yere Übütün Hasan mış. K ee ee B aa ea Ceyhanda 140 mağazalı bir hâl yaptırılıyor ıı — Belediye şimdi de mezar, lara numaralar koyduracak- sokaklarında papucunu çamura ı"llll.rııılır ararken çizme bulurlardı, şimdi ise Ceyhanda çamurdan eser kalmadı Ceynanın eskiden alınmış bir resmi rilen kararlar, sarfolunan mesai sayesin- de bütçe iki senede yirmi binden yetmiş bin liraya fırlamış, eski berbat ve harap caddeler, yollar, sokaklar açılmış, geniş- letilmiş ve döşenmiş, sağ ve sollara ağaç- lar dikilmiş, mezbaha, fidanlık, park, ti- yatro binası, umumi helâ, su menfezleri yapılmış ve 140 mağaza ve yazıhaneli bü- yük hububat ve pamuk hâli de derdesti inşa bulunmuştur. Halk belediye ile elele vermiştir. Be « lediye hemen her işinde halktan azami yardım görmektedir. 938 mesai prograımı bile şimdiden çizilmiş ve buna Ulu Ön- derin güzel bir heykelleri de katılmıştır. Su işini Dahiliye Vekâleti mütecahhide vermiştir. Elektrik üzerinde belediye iti- na ve ehemmiyetle durmaktadır. Ceyhana fevkalâde rağbet gösterilmek- te ve yerleşmek üzere etraftan gelenler çoğalmaktadır. Şimdiye kadar ihtiyaç dolayısile hep dükkân, mağaza yapılmış, ev inşasına kimse heves etmemişti. Cey- hanın sür'atle kalabalıklaşmasına bu da mâni olmuştur. Halen mesken buhranı vardır. Yabancılar beş on gün otelde kal- dıktan sonra ancak ev bulabilmektedir- ler. Merkezde dükkân yerlerinin metresi 5075 lira arasındadır. Civardakileri on Jiradan aşağı almak mümkün a!muyor. Bühassa köprünün inşasından sonra Ceyhanın yakın bir atide çok nüfuslu ve cenubun en modern bir şehri haline ge- leceğini şimdiden tereddütsüz söyliyebi- liriz. | Muşta imar SON POSTA Faaliyeti başladı Muş (Hususf) — Elâzizde kaldığı müd- et içinde orasını bir cennete çeviren ve ahiren naklen Müş valiliğine gelen Tevfik Gür vazifeye başladığının ikinci günü umrana pek çok muhtaç bulunan şehrimizin genel durumunu tetkik et - miş ve muayyen bir program çizerek der- hal faaliyete geçmiştir. Hükümet kona - ğinin darlığına mebni hariçte icarlı ©- turan baytar dairesile nafia ve kültür dairelerini eskiden çok geniş bir saha ü- zerine yapılmış olan vali konağına al - mak ve vali konağına kâfi gelecek dere- cede plânlı ve modern bir konak yapmı- ya karar vermiş ve derhal işe başlamiış- tır. Bu konağın yanıbaşında bir hususi muhasebe dairesi, daha ötede orta mek- tep binası temellerini atmıştır. Az za - manda çok yüksek dereceye çıkarılmış olan bu binalar azami bir buçuk ay gibi kısa bir müddet içinde bitirilecektir. Memlekete temiz su getirilmek için ev - velce çok geniş mikyasla tutulan proje - nin tatbiki büyük paraya bağlı olduğu- nu gören ve anlıyan vali derhal bu pro - jeyi değişmiş memleket ihtiyacına gö - re küçük mikyasta ve daha az masrafla su getirmeyi bozulmaz programını da- hil etmiştir ve diğer taraftan da filiyata geçmiştir. Memlekete yeni bir veçhe ve- ren bu plânlı programlı hareket çok masrafla değil, fazla faaliyetle vücuda gelmektedir. Valinin yaptığı genel umran progra - mında çocuk bahçesi, parklar da dahil - dir. Kuvvetli bir mühendis ve bir mi- mar kadar geniş malümatı bulunan vali bizzat umranla alâkadar olmaktadır. Hamigetli Bir köylü Bayındırın Fırınlı köyünden Ali Koç kendi yetiştirdiği 3 yaşında cins bir atı Türk hava ku- rumuna — teberrü etmiştir. Bu yuürd- daş her yıl yetiş - tirdiği — mahsulün de yüzde ikisini Türk hava kuru - muna teberrü et « mekte, lırsat bul- Ali Koç dukça da kuruma diğer şekillerde yar. dim etmektedir. Amasyada muallimler qusq ; e ikametgâh olarak serseriler sevinsin! Ola Hasan Bey Diyor KI Hasan Bey — Mezarlıkları B — Neye Hasan Bey? kullanan vereeeeeee Hasan Bey — Adresleri so- rulduğu zaman evlerinin nu- Gölede mü Sayfa 38 kemmel bir inekhane kuruldu Burada inek nesli islâh ediliyor, köylüye de dana Göle inekhanesinin Kars (Hususi) — Geçen ağustosta tesis edilen Göle inekhanesi, bir çok Karslının kafasında müteaddit istifhamla: çızmiş - t Üç, beş bin insanın sıhhi ihtiyacını an- cak elli yataklık bir hastane ile karşılı- yabilen bu vilâyette, ineklere gösterilen bu iltifat ta ne? gibi, benim de kafam- da tek tük sualler dolaşır, durüurdü. Alt- mış bin liralık yöni inekhane binasının temel atma töreni münasebetile Gölede- ki bir kaç saatlik misaferetim esnasında, bu müesseseyi tetkik bakımından kıy - metli bir vesile bulmuş oldum. İnekhane, kaza merkezine üç kilomet- te mesafedeki Şeref köyünde tesis edil- miştir. Tesisle birlikte 151 inek ve 4 boğa Ayvalıkta ilk bağ Yetiştiren adam Ayvalıktan yazılıyor: Resmin! gördü- ğünüz Mustafa, Ayvatıkta ilk yağ yetiştiren, — daşlık we çalılık bir ara « zgiyi - bağ haline getirerek — halkta bağ yapmak he - wesini ilk uyandı- ran zattır, 65 ya - şındadır. Sol eli sakattır we altısı kız, üçü erkek ol- mak üzere dokuz yetiştirilmesi usulleri öğretiliyor boğalarından biri satın alınmış, bir sene içinde bu yekün, doğum yolu ile 377 yo bağiğ olmuştur. İnekhanenin gayesi, hayvan yetiştir - me hususunda köylüye örnek olmak, hay- vancılıktan azami istifade yollarını gös- termek, ırkların islâh ve tekâmülünü te- min etmektir. Henüz senesi bile dolmı - yan müessesenin, bu üç mühim mevzu üzerinde oldukça müsmir adımlar atmış olduğunu iftiharla gördük. İnekhanenin pek nazik ve bilgin direktörü Mümtazla birlikte mükemmel beslenmiş Göle da - nalarının arasında gezerken soruyorum: — Anaları da böyle besili mi bu hay- vanların? — Mübayaa ettiğimiz zaman 200-220 kilo geliyorlardı. Şimdi beş aylık danala- rı 118 kilo gelen bu inekler besil: ol - Mâkla beraber süt randımanı da İ litre 700 santilitreden yevmi dokuz litreye çı- karılmıştır. Tabiit bu da iyi beslenme ne- tice e Gözüm uçsuz, bucaksız yeşilliğe, na- mütenahi yaylalara dalmıştı. Zeki mu « hatabım: gTe — Ne düşündüğünü biliyorum, dedi. Gıdanın bu kadar mebzul olduğu bir yer- de, köylü, hayvanını besliyemiyor mu di- yeceksin değil mi? Senin gördüğün bu yeşillik nihayet 3-4 ay sürer, ondan öte- (si kar ve kış. Halbuki hayvan; senenin her ayında muntazam ve bol gıda ister. Biz bu sene 15,000 kilo yulaf ektirdik, 250,000 mahsul alacağımızı tahmin edi - çocuğu vardır. Kendisi gayet dinçtir. yoruz, böylece daha kesif gıda vermek Bağından şehre yaya gidip ge'mektedir. | Süretile, hali hazırdaki dokuz litrelik süt Şimdi, bağcılık, Ayvalıkta, âdeta mo - da halini almıştır. Herkes bağ yetiştir « mektedir. Takdir edilen Polis memuru Amasya emni « yet dalresi me - murlarından mu - kayyit Mehmet İ- mal âmirleri ta - rafından — şayanı takdir görül- müştür. Vazife - sinde muvaffak ©- lan bu zabıta me- murunun bir res. mini koyuyoruz. | Küçük memleket haberleri | Nalbandoğlu Kızılcahamamda Kızılcahamam (Hususl) — Kazamızdan bir çok bikes ve bivaye gençleri himayesine ala- rak yetiştiren eski gazetecilerden Nolband- oğlu Hıfaı buraya gelmiştir. Gençler Nal- bandoğlunun irşadlarından istifade etmekte- dirler. Muşta şiddetli sıcaklar Muş (Hususl) — Deniş yüzünden 1450 ra- kaımında bulunan Muşta şimdiye kadar hara- z7et derecesi on sekiz yirmi iki derecesinde oynar dururdu. Bu sene bu derece gölgede oltuz ikiyi bulmuştuc. Bunaltıcı sıcaklar de- marasını da söyliyebilecekler. | yam etmektedir. randımanını yüzde yetmiş — nisbetinde arttırmış olacağız. — Bu kadâr sütt — Hepsini sağdırmıyoruz. Bizde esas, danayı beslemektir, bundan dolayı bazı danları, hattâ elde emziriyoruz. Arta ka- lan sütlerden yağ ve peynir yaparak sal- tırmaktayız. Yağ ve Edirne tipindeki peynirimiz kasabada büyük bir rağbet kazanmıştır. Karsta yağ ve peynir ima- lâthaneleri, sütün litresini altmış para - dan almaktadırlar. Halbuki Edirne pey- niri yapıp kilosunu yirmi beş kuruşa satmak suretile sütün litresini sekiz ku- ruştan satmış oluyoruz. — Köylünün haberi var mı bu işler - den? İhtiyar bir köylü atıldı, meğer dinli « yormuş bizi; — Nasıl haberimiz olmaz efendi.. bi- zim iki yaşındaki danalarımız, inel nenin beş aylık danası kadar bile değil, gören göz kılavuz ister mi? Direktör Mümtaz: — Kıskandın mı ihtiyar dedi. Bu da - rı hep size vereceğiz, aşım mevsi - sınız, sonra biz alır besler hayvanlarınızı bizdeki gibi niz; — Eh, çalışacağız tabii.. Hükümet ba- ba bu kadar çalıştıktan sonra, bızim beli- mize taş mı düşmüş ki seyirci kalalım. Fuad Araslı