10 Bayfa Hatay, 1 Haziranı bayram günü olarak ilân etti (Baştarafı 1 inci sayfada) balkonlardan alkışlar, Arap diline ve A-| rın ocaklarının söndürüleceğini ilân et- rap milletine mahsus belâgat, hulâsa, Su- riyenin, Cenevre kararını tanımadığını ilân edecek her şey ve her vasıta hareke- te geldi. Arap cengâverliğini temsil için kılıç ve kalkan oyunları da tertip edildi. Fahri El Bavudi tarafından idare olunan dairesince tertip cArap propasanda» edilen bütün bu nümayiş hareketi esna- | nutukları tekrara lüzum yo_ tahmin edersiniz. Yalnız bugünkü sözler © daha çok şiddetlidir. Bütün bu işlerden ve nutuklardan hâsıl olan şudur: Suriye Cenevre mukavele- i imza ve kabul etmiyecektir. Vatanileri en çok kızdıran şey, bir gün evvel Sancakta Türklerin yapmış olduk- ları büyük sevinç nümayişleridir. Bu nü- şler arasında Hataylılar, sevinç ve şükran nutukları söylemişler ve nihayet 1 haziran tarihinin Hatayın bayram gü- nü olarak ilân edilmesine karar vermiş- lerdir. Buraya dün gelmiş olan bu haber- ler, Vatanileri büsbütün kızdırdı. Hükü- met, bütün dükkânların kapatılmasını ve herkesin nü: şlere ve toplantılara iş- tirak etmesini edi ve herkese tenbihat yaptı. Meşhur gömlekli kahramanlar da | ümide düşenler arasında inkisarı mucip birbir dolaşarak dükkânını knpıınıvıra*k oldu. İbni Sinanın Dokuz yüzüncü Yıldönümü «Türk Taril diriyor: Türk Tarih Kurumu büyük 'Türk he- Tbni Sinanın 900 üncü bu büyük ve g Kurumu Başkanlığı» bil- nlığı ab-| ihtifali komitesi» se- Türk Tarih tma takrkndan açıla- cak ve muhtel'! Türk ve ecnebi âlimler İbni Sinanın ilme yaptığı büyük hizmet- leri tebarüz ettirecek konferanslar vere- eeklerdir. Bu âlimler meyanında beynel- Mmilel tip tar'hi cemiyeti fahri reisi M. Louvain, Tıp Vi i sörü Dr. Tric fili reisi pro Bu münaşob İbni Sina kor sör Dr. Gomolu da vardır. le Türk Tarih Kurumu i lozofun hayat | ir bir eserle İbni Sinanın eserlerinin güzcl bir kataloğunu hazırla- mıştır. Bu ihtifal münasebetile biyoloji inde İbni Sinanın yazma ve bas- ma eserlerinden mürekkep bir sergi de açılacaktır. Türk Tarih Kurumu, büyük in Türk ve İslâm eserleri müzesin- l1 bir minyatürünü et Basımevinde bastır- programı ayrıca — gaze ilân edilecektir. Örbekistanda da Taşkent 7 (A A.) statda, büyük ün 900 ürcü yıldı ihtifal y ıı;ııh) 'or nümünü kutlamak nulmaktadır. Bu İbni Sinanım eserlerinin 8- ince ve yabudice gayet nadir 1 Tüşkent kütüphanesinde top- lanmıştır. Özbekistan şarkçıları İbni Si- na hakkında makaleleri havi bir neşretmektedir. İngilterede 10 günde 25 tayyareci öldü Londra 7 (A A) — Son hafta tatili Ina iz tayyare felüketli ol- Cumber - Enı—une sebebiy askeri tayyaren zünden 3 kişi telef olmuştur. Bir sivi l tayyareci de tayyaresinin Bromley Kent mezar- hğına düşmesi yüzünden telef olmuş- u on on gün zarfında 25 tayyareci müştür. Romanyada Yakalanan casus eş 7 (Hususi) — Geçen akşum; n hareketinden evvel, nıharbi, le olabileceğini siz de | eser | Ruümen aliyette nden yüksek bir subay | ca g meselesine taallük ettiğinden bahsedildi | iştihlâkini ve nümıyış!ere iştirak etmiyecek olanla- tiler. Bu hiddet ve şiddet, sade 'Türklere münhasır kalmadı; Fransızlarla Millet- ler Cemiyetinin de başlarına hayli taş yağdı. Hattâ, bu taşlardan bazıları Irak | ve Mısır hükümetlerinin de başına düştü. Her iki memleket te Milletler Cemiyetin- de temsil edildikleri halde Araplığa kar- şı yapılan bu suikast- aleyhinde ağızla- rından bir kelime, tek bir teessüf kelime- si bile çıkmamış olmasından dolayı tees- süfler n edildi., Evvelki gün Türkiye başkonsolosu Da- | hiliye Veziri vekili ve Fransa mümessili | Üile iki buçuk saat kadar süren bir mülâ- | | kat yapmıştı. Önce bu mülükatın Sancak nin protestoları karşısında San- | de tadilât yapılacağına dair Türkiye hükümeti tarafından Suriye hü- kümetine teminat verildiğine dair şayla- lar dolaştı. Ancak ertesi gün anlaşıldı ki bu uzun mülâkat, hudut civarındaki ve- ba salgınının söndürülmesi için ik ça ittihaz edilecek tedbirlerin telifi mak sadile imiş. Bu da burada lüzumsuz yere Petrol ve benzin Fiatları yarı yarıya Ucuzluyor (Baştarafı 1 inci sayfada) cak tedbirlerden biri olmak üzere bun- lardan en mühim istihlâk madı benzinin fiatını ucuzlatmağa miştir. Diğor taraftan benzin fi ucuzlatılmasına gidildiği bir sırada mem- leketimizin birçök taraflarında tenvir vasıtası olarak kullanılan Ve ayrıca trak- törlerin işletilmesinde istimal edilen pet rolün fiatının indirilmesi de zaruri gö- | rülmüştür. Gerek benzin gerek gazyağı fiatlarında t natlup ucuzluğun hal- kımızca hissohunacak ve çoğaltacak derecede olması için halen bunlardan ithal sırasında alı- nan vergilerin yarısı kadarının kaldırıl- ması yoluna gidilmiştir. Benzin ve gaz- yağından ithal sırasında alıman vergile- rin yarısı nisbetinde kilo başına bunzin- den on küsür kuruş ve gazyağından da 7 küsur kuruş miktarında vergi tenzilâtı yapılması maksadile gümrük tarife kunu- nunun tadili Jözim gelmiş ve bu tadile ihası ile her iki maddeden | cük resimler nın | bu T | İ | ı Pait kanun lâ alınmakta olan gi lo başına 6 şar kuruşa kadar hakkında hük e salâhiyet verilmesi istenmiştir. ada benzinden alınacak lâk in 4,15 kuruştan 2,50 kuruşa indi- rilmesi hususunda hüküm salâhiyet itası da derpiş edilmiştir, bu azami ten- zilât hadlerinin tatbiki halinde benzin ve lan ithal sırasında alınma: vergiler şöyle hulâsa edi r: Benzinden kilö başına altı kurüş gümm- rük resmi, 0,50 belediye hi 25 ku- ruş istihlük ve amele ver- isi, yekün 10,40. Petroldan kilo başına 6 kur! resmi, 0,60 belediye hi vergisi, yekün 7.60. Halbuki şimdi, benzinden kilo başına 20,90 ve peti n da 15,50 kuruş güm rük resmi ve saire alınmakta idi. Beonzin ve gazyağlarını ucuzlatmak maksadile bunlardan alınmakta olan ver- gilerin tenzili derhal tatbik olunduğu takdire evim cari nisbetler üzerinden, vergileri verflerek memlekete sokulmuş olan benzin ve petrollerin satılması müş- külât kesbednceği gibi bunları ellerinde bulunduranlar da mutazarrır olacakları ve böyle bir zararın vukuu arzu edilme- ği cihetle tenzilâtlhı tarifenin stok satış- nan birakmak Mmaksadile 15 meriyet mevkline konulması dilmi Bu hususta hükümetin Meclise vermiş olduğu lâyihalar alâkalı encümenlerden geçerek önü lerde umumi heyette müzakere cektir. n ki- rilmesi resmini ; gümrük 1 kürüş muamele eki gün- edile- da yakalamıştır. Uzun müddetten beri Romanyada fa- bulunan bu casus, yakalanın: lâha davranmak istemişse de mu senebi casusunu tam trene binece- vaffak olamamıştır. kaz: EDEBİYAT Tanımak İstemediğimiz bir hak: Telif hakkı (Baş tarafı 9 uncu sahifede) dan çalıyor, bir yandan bar bar bağırıyor: — Haydi başlıyor. Baykuş... Baykuş... Kantolar da var. Kantolu Baykuş! Buna fena halde içer- ledim. Arkadaşım da bel gibi sinirlen- işleten bahçe sahibi- ; bu oyunun oyna! & müsaademiz yok dedik. Herif al- urmadı bile... Bunun üzerine karakola müracaat ettik. Nöbetçi memura dedik ki: — Bizim «Baykuş» i bir eserimiz var, Bunu bizim iznimiz olmadan oynu- yorlar. Memur: — Ne gibi? dedi. Bu sual üstüne aramızda gu acaip ko- nuşma geçti; — Ne gibi olacak? Oynuyorlar işte. — Yani bu eseri sizden çaldılar mı? — Onun gibi bir şey. Matbuu var. Al- mışlar oynuyorlar. — Mademki öyle, biz bir şey yapama- Matbu olmasaydı — müsveddelerinizi lmış olurlardı, o zaman menedebilirdik. H.ılbukı kitapçıya parasını verip bu eseri almışlar. Biz karışamayız. — Ey... O halde ne olacak? — Mahkemeye müracaat edersiniz. Biz yalnız, arzu ederseniz, bir polis efendi yollar, zabıt tuttururuz * N Elimdi .P aravan» kitabının hakkı telif | senedi var, İçindeki şiiri bestelediler, |plâklara geçirip saftılar. Bir bestekâr az | bir para kazandı, bir fabrika bir çok para ndı. Ben beş para almadım. «Baykuş» diye, iyi kötü, bir eserim var. Yirmi yıldır lslarhul'la ve Anadohuiu yunu lif diye Lır şey (alep Mmt-dmı Edemem de. Çünkü işimi gücümü bırakıp mahke- melerde dolaşmalı, bir sürü masrafa kat- lanmalıyım. Halbuki, yurdun herhangi- üellifinden aldıkları yazılı bir müsasdeyi göstermeden hiçbir. kum- panya hiçbir oyun li ve mü- ellifin itirazı üstüne de derhal temsil mencdilebilmelidir. Hakkı tolif ka-| nununda ise böyle bir teyit kuv- veti yoktur. O — halde eskidenberi devam edip giden hakkı telif u- mursamayışlarının önüne geçilmek te im- kânsızdır. Hele üzerlerinde az çok uğra- şılmış, ruh ve zekâ lmaş olan eser- lerin en fena şartlar içinde, aslından u- zaklaştırılarak oynanmasındaki acıyı hti bir suretle dindiremezsiniz. Bu man husran maddi ziyanın bin kere üstün- dedir. İşte bunun Irmdır Ki son za ıyama vi anda bazı aşvur- kaç şa- birçok şairlerin eserlerini yağma harıl harı! basmağa başladılar. Oldu ol cak, bari birisi de Tevfik Fikretin Ş rini bir araya getirip başa da 6 meşhur «£ koysa... Belki 0'zaman kendi ka! de basmış olutlar. Halid Fahrt Ozansoy Alman Hariciye Nazırı Belgradda 7 (A.A.) — Bugün 11,45 de üç günlük bir ziyarette bulun- mak üzere buraya gelmiş olan Alman- ya Harüı nazırı Von Neurath, tayya- ydanında Başvekil Stoyadinoviç, ye nazırı General Mariç, General | Tomiç ve General Ceraçiç ile Matar, |Bulgar ve Avustu elçileri, Alman nasyona! sosyalist partinin mın-| taka relsi ve diğer yüksek memurlar afından karşılanmıştır. Belgrad 7 (A.A.) — Alman harici- ye nazırı Von Neurath bugün öğleden sonra yanında Almanyanın Yugoslavya duğü halde Stayadineviçi ziya- ret etmiş ve bu ziyaret esnasındaki mü- t bir saatten fazla Bir müddet sonra SM)admmıg bu ziyareli iade etmiş ve mülâkata uzun müddet devam edilmiştir. Akşam bir ziyafet verilmeiğ ve nutuklar söylen - miştir. l saal edip Haziran $ Yeni orman Kanunu tatbik edilmeğe başlandı (Baş tarafı 1 inci sayfada) mından çok müsbet ve cezri mevzuatı ih- tiva etmektedir. 'Yeni kanun bilhassa kaçakçılığı tah- ripkâr baltanım tabiat servetini kurut- masını imkânsız hale getirmektedir. Ka- nunda, kaçakçılığı ve yeni bilenmiş bir baltanın körpe bir çam gövdesinde de- nenmesini sıfıra indirecek Çok — şiddetli müeyyideler vardır. Meselâ; kaçak oldü- ğu anlaşılan bir orman mahsulünü satın | alan da satanla beraber cezalandırılacağı İ gibi, ayrıca, yakalanan nakil vasıtası da hazine namına musadere edilecektir. Yeni kanuna, hassasiyetle tatbik saha- | sı olacak yerlerden biri de hiç şüpbesiz ki Zon, lak kömür havzasıdır. Çünkü, Zonguldağın toprak altı serve- tini işliyebilmek için maden direğine bü- yük ihtiyaç vardır. Maden direği, kömür işletmesinin ana maddesi, kömür kuyu- larının günlük gıdasıdır. Maden ocakla- rının 1936 yılında istihlâk ettiği maden (sütununun, yuvarlak hesap (124) bin metre mikâbına vardığını söylemek işin ehemmiyetini anlatmağa kâfidir. Bu bakımdan Zanguldak orman teşki- lâtı yeni kanunun tatbikinde merkezi sik- Teti teşkil etmektedir. Nitekim, kanunun meriyete girmesin- | ka ada or id ve kaçakçılığın çar inin hassasiyeti 1 kötü akıbet, bu gibi teşebbüslere aman vermiyecek bir |mahiyette ve kaçakçılığa veda etmenin lüzumunu apaçık gösteren bir — şiddet-| tedir. Zi * guldak havzasına mülhakat orman- | ndan başka civar vilâyet ve kazala 'rı.ın da maden sütünüu İthal edilir. Ha Bugün, İneboludan maden direği yü- kile gelen bir motörde araştırma yapıl- | mış ve mader, direkleri altında kaçak ke- | mıştır. Kaçırılmak istenen , tamahı ('fkııek kadar mühim | y değildir. Fakat ormanlarımızı ku- rutan kaçakçılığın kükünü kurutmak | çihn meriyete giren kanunun istisnası | İyoktur. Onun içindir ki kereste ve her halde kaçak kerestenin birkaç yüz misli değerinde olan motör, derhal müsadere edilmiş ve motör sahibi cumhuriyet müd- | metli Nafıa V: den sonra yapılan bir kaçakçılık vak'ası | , ne verilmiştir. Bu, yeni orman kanunundan s0Drü w vak'adır ve çarpılınan ceza göz W"” tutulursa ümit edilir ki sonuncusu da * olacaktır. Sivas Malatya hattı Dün tamamlandı (Baştarafı 1 inci sayjada) kontrol heyeti, Kangal kaymakamı, ye müdürleri, civar köyler halkı bir | ya toplanmışlardı. Herkes bize bu fC l günleri gösteren ve bu inkişafı yarâ sük Ulu Atatürke, öonun dühiyane girek yürüyen Büyük Başvekile, kif” i Ali Çetinkayaya ’": net ve şükranlarını muazzam u—n’"' ile izhar ettiler. Tazim ve teşekkür * grafları çektiler. Ameleye ve köylül” ziyafetler verildi. Sıvas ile Malatyanın birleşmesi Diyü” bekir yolunu: 200 kilometre kısaltmaktir dır. Bu iltisak yeni başlıyacak Cizre * rak hattının da'başlangıcı olmaktadi” Sıvas - Malatya hattı 250 kilor Sıvastan 112 kilometrede bulunan Çelii” kayada Erzurum hattı ile birli Çetinkayadan Malatya 140 kııometın*" Sıvastan 177 kilometre uzakta bul çrik merkezine kadar inşaat tamâfl” $ gibidir. Ray ferşiyatı başlamıştif şe Jokü” motif düdü ecektir. Erzincan kıstt da da hummalı bir faaliyet vardır. Türk - lrak, İran Demiryolları Ankara 7 (Telefonla) — Irak hükir hükümetimiz arasında Bağdadi rada yapılan görüşü inde Irak demiryollarının a birleştirilmesi hi n abik kalındığı malümduür. HükÜ met İrak hududuna kadar tarafım! yapılacak olan hattın inşası için Me€ ten fevkalâde tahsisat istemek Kaf İdadır. Bu husustâki 'proje hazırlanmıştır. BÜ projeye göre hükümetimiz, Diyarbe hattını en kısa bir zamanda Cizreye tf did edecek ve Cizreden aytılacak İKi bir hat (Gevar) a ve oradan İran UC duna kadar gidecektir. Birinci kısım " kısa bir zamanda bitirilerek Irak de yollarile birleşme hâsıl olacak, İrıcr:k' ılar racak nlan hı( mutoıkıben yapılı nebk arer yizli leri -— Güzeriğim asri zama- nın bir muc'zesile */, 50 nisbetinde artmıştır. “ildim hemen yarı ölmüş bir bi de idi. Buruşmuş, sölmuş ve ihtiyar- Jamıştı. Maamafih karakterim henüz gençti. Dansı seviyordum, fakat h:ç kimse beni dansa t etmiyordu. Bugünün erkekleri, gençi arıyor- lar. Nihayet bir cild mütehassısı ile istişare ettim. Dedi ki: Cildimin «Bi- öcel» j cildi terü taze tutan.kıymetli cevheri azalmıştır. Z da «Biocel» i genç hayvanla enmiş cild hüceyrelerinden çaresini bulmağa muvaffak olmu Tıpkı cildinizin «Biocel» i gibi çevher, şimdi cildinizi beslemek ve gençleştirmek için matlüp nisbet dai- resinde Tokalon kreminin terkibinde mevcuttur. Vakit kaybetmeden bunu tecrübe ettim ve resimlerde Bo'md e ğü gibi memnuniyetbehş neticeler © de ettim, Sonra, bir miknatisif $e cezbettiği gibi cilde son derec€ y'l’tıi ma hassasını veren hususi ve kıy' maddeleri ihtiva eden yeni ve &| ince bir pudra kullandım. Hemen men gayri mer'i olup sudan, Yi t dan ve tagayyüratı havaiyedef :':?; yen müteessir olmadığı için O"'İdın zu alırken veya sıcak bir salonda h ederek terleseniz bile yuzuılü—d( bit kalır. Bu yen pı'i an hayrel ve arijina! renkleri va cazip keşif pek büyük ve maâ tü kârlıklarla Tokalon müu:"*?" alof fından temin edilmiştir. ve Tol # pudrasına karıştırılmıştır. H:;q Tokalon krem ve pudrasın!