İttihat ve Terakkide on sene 14 Üncü kısım No. İTTİH AT VE TERAKKİNİN SONU Talât, Enver ve Cemal nasıl kaçtılar, nasıl öldüler ? Yazan: Eski Tanin Başmuharriri Muhittin Birgen ı Tevfik Paşa itilâf devletlerinin tesiri altında kalmıştı Hatt, bon'de düşünmeğe başlamış Btü: Tevfik “paşayı düçşürdüğümüz Mman, istediğimiz şeyi yapabileceği * Mizden emin olsak tereddüt etmek bile Biz değildi. Fakat, saray, bunu yap * ak için her türlü oyuna müracaat Adecekti. O halde Tevfik paşanın bir ::ç Zaman için daha yerinde olurması ı:l_kll değil miydi? Bizler ve memle- tin bütün milli kuvvetleri, henüz —'ş'hılk. sersemlik ve perişanlık için- $ ik, Tevfik paşanın mevkiinde bir : Bün daha fazla oturması esasın - bizim bu perişanlıktan kurtulma -| C0 Ve onu biraz daha sonra düşürüp .î'd_'ki zaman zarfında çalışarak zih- ;_':.-ıdeu projenin tahakkuku için Münasip bir zaman aramak mu> *Afik değil miydi? Tevfik Paşaya itimat > Ş'nim ve diğer fikir arkadaşlarımın ıh"' imizde canlanan bu — suallere j İşgal kuvvetlerinin bahriye fırkasına geliyordu. Bizim orada içti * malar yapmakta devam etmemize rağmen, henüz dahiliye nezareti de fırkadaki tahavvül hâdisesini tasdik ve kabul tarafına gitmiyordu. Bizim ne yapacağımızı henüz iyi kestiremedi- ğimiz sırada onlar da ne yapacaklarını T—ığk'w uğraştığımız f'"h'df_a' henüz tayin etmiş değillerdi. Biz bir Kit meclise geldi. Biz henüz|şarafta, hükümet de öbür tarafta dü- T"fik ik '?'“!_’_“ım“'f'l_' “Ğ""" şünüp duruyorduk. Çok geçmedi, hü- .v".::—" düşürmek için o gün bile'kğmet onu da kapamaya karar verdi. Sak Faka Taylk aa seran e | , Fertlere hücum başlıyor İttihat ve Terakkinin müesseseleri, ie Sördük ki ekseriyet, vakıt k: k İçin, Tevfik pıp;ı":ıuııkt â::-ı:;ı: -|birer birer bu suretle yıkıldıktan sonra, r. Bu fikre, Tevfik paşanın yaptırdı- |İ$ Onün fertlerine hücuma gelmişti. Ü bir. propaganda da yardım. ctti; |Şimdi bütün Hürriyet ve İtilâf mat - Meli kendisine itimat reyi vermediği | PPati bunlara hücum ediyorlardı; ar- u_diıde onu dağıtmak kararında ol - tık, hepimizin adı çalmış, çırpmış, kaç" Suğu hakkındaki - rivayetler, bir gün | "** oluyordu. Harp esnasındaki bütün ;"ıel Berek meclis haricinde, “gerek| fenalıkları İttihat ve Terakki, İttihat - Tadıklı sarayı koridorlarında dolaş -| S'lar yapmışlardı. « İaşecilern denildiği ::' başlamıştı. Bunun için Nadi ile Zaman yalnız İttihatçılar kastediliyor" likte bir kaç gündenberi yaptığımız du. İttihatçı demek, bir hırsız çetesine - andanın tesiri çok ıınhmşl.ı. mensup bir haydut demek olmuştu. Mü“lgke devrinin ikinci sadrazamı, ©O zamanki bu neşriyat, uzun zaman 3te programını okuyup da reyler |Y& hiyanet ve kast ile, yahut da, bilmi- İ taya başladığı zaman, M har yerek, gaflet ile bizim Türk matbua - &n t Helinciye kedar maail bir nafiğ tında devam etmişti; bu, hîlftâ gazete Mıî yapmış okluğumu iyi ha .|sütunlarında, okuyucuyu eğlendirmek Vetilen bir. hayli ademi *ti * için icat edılımş bir kırk l'?aın'milcr ma',' Teyine mukabil itimat kazanacağı | Salının bitip '“vke"mc.k l)![miycn eZ İe--"'" görünen bu hükümete ben ZUU eRRŞİ SD ve “İşlerin. iç, yüzki “4 dı'.imnm NML bitadin <e00bü c örvketi bilmek aramak, öğrenmek derdi bir | Sini fazla Mdyle dahir vabiat Hsieüir tarafa bırakılarak, bu mevzu üzerine '—ı. S tineneleyh; bizö çabiemak için şimdiye kadar ne çok roman yazıldı! £ verecek bir gaflete düşmesine| Pu hücum, bu şuursuz gürültü, bu, öa. otmiş olur muydüm? Düşün -| Vi ıleukı_)luyu ayırmaya İüzum görme- Ve toplanmak için vakit kazan -| XCP Kör ihtiras ve güne, günün mödası” Za ihtiyaç vardı ve bu vakti an” Z lı'z'bi €vfik paşa gibi korkak ve renk- BANKA KOMERÇİYALA İ * sadrazamın hükümeti zamanin- İTALYANA beşap HPabilirdik. Bu fikir iyi olmakla Bertayml Grse NO aSiRi NEKi e'r ben ona bir türlü itimat reyi fhtiyat ıkgcs'. Liret 145,769,054,50 ı ?dfm. Gönlüm vtazı — olamalı, Merkezi İdare: MİLANO N için istinkâf reyi verdim, İtalyanın başlıca şehirlerinde ükümeti devirmek fikri ŞUBELERİ . Evfik K İ İngiltere, İsviçre, Avusturra, Maca- Paşa, itimat Treyi ualdıktan Si Yözdü Romanyü, Bük Ş hükâmelc yerleşti. Fakar, bu BZ O | KN a x3 ti Kan M garistan, Misır, Amerika Cemahiri f*" Onun üzerinde bir taraftan iti- Müttehidesi, Brezilya, Şil, Uruguay, ı ) ve bir turaftan da sarayın ve Arjantin, Peru, Ekvalör ve tin tazyiki başladı. Müttefik - Kolumbiyada Biy *apılmış olan mütareke ahkâmı - p Atilyasyonlar N Bişletilmesi ve İstanbulun gayri İSTANBUL ŞUBE MERKEZİ filen işgal edilmeğe baş: OGalata Voyvoda caddesi Karaköy !Oıî. İstanbulda Rumlarla Ermeni: Palas CTelef. HB /273/4/5) | Vet » #tnlıklar göstermeleri ve niha- Şehir dahilindeki acenteler : t $ B aç Şi N d : llamelyae” Bd | "quw'_'m dağıtılması üzerinde Hür- | İstanbulda MİĞMEYA - DAKLLAR Yat Ve iti ” 'Telet. 22900 /VİLİZ/I5 Beyoğ - ı..ı':f matbuatında sıkı neşri - lunda: İstiklâl caddesi Telet. 410s6 —| medcn 1 gibi sebebler, çok geç * İZMİRDE ŞUBE Ş T'Vh'l TMeclisi feverana sevketti ve| da,ü.m:;u hükümetini istizaha çekip B - efradı köprüden geçerken na göre yazı yazmakla iktifa edip uyarın halimiz ne olacak?» diye dü - şünmeğe lüzum görmemek İaciası de- vam edip giderken liste de hazırlanma- ya başlamıştı. Nihayet, bir gün, zannedersem, kâ- punuevvel sonlarına doğru Güstav Sgon bana, listenin hazırlanmış oldu- ğunu haber verdi; bütün isimleri sa- yıp döktü ve herkesi hemen haberdar etmemi söyledi. Listede ben de var * dim, (Arkası var) Fransada komonizm ve sosyalizm (Baştarafı 3 üncü sayfada) komünistleştiği bir hakikattir. Bu ha- kikate istinaden söylenebilir ki, böyle bir birleşme, sosyalistlerin mevcudiye- tine nihayet vermekten başka ameli bir netice doğuramaz. Bu hakikati bilen bir kısm sosyalistler, son günlerde toplanan mahalli kongrelerinde, ko- münistliği kasdederek, ihtilâlci solcu - luğa karşı hüsumet göstermekledirler, Bu hal, öyle hissettiriyor ki, bugünkü Iktidar mevkiini ellerinde bulunduran bu iki unsur arasında, şiddetli bir tesa- düme yol açacaktır. Fakat yaziyet he- bir karşılaşma safhasına gel- mediği için hâdisatın yavaş yavaş ve perde perde inkişafı cidden meraklı o- luyor, — Selim Ragıp Emeç 22 - Nisan - 937 - Porşembe İSTANBUL Öğle neşriyatı: 12,30: Plâkla Türk müsikisi, 1250: Ha - vadis, 1308: Muhtelif plâk neşiiyatı, Akşam neşriyatı: ; 14.30: Plükla dans müsikisi. 10: Çocuk Bejr- geme Kurumu naruna Hilmi tarafından. 1930: Könterans: Nok - tor İbrahim Zatl: (Mekteb Hıfzıs: sikisi ve halit şarkıları. 20.20. rafından arabca söylev. 204 kadaşları tarafından Türç şarkıları. Saat Ayarı. 21.15; Ajans ve borsa haberleri. Yarınki Program 28 Nisan 937 : Cuma İSTANBUL Öğle neşriyatı: 12.30: Plâkin Türk müsikisi, 1250: Hava- dis. 13/05: Muhtelif plük neşriyatı. Akşam neşriyatı: 18,30: Plâkia dans müsikisi, 19.30: Çocuk Esirgeme kurumu namina konferans: Dok- tor Fethi tarafından, 19.40: Spar müsaha - beleri: Eşref Şefik tarafından, 20: Türk mu- iki heyeti, 20,90: Ömer Riza tarafından n- rapça söylev, 2045: Vedla Rıza ve arkadaş- ları tarafından Türk müsikisi ve hulk şar- kıları: Saat ayarı, 21,15: Orkestra, 22,1$: A- jans ve borsa haberleri, 220: Plâkla #6lo - lar, opera ve öperet parçaları, Ömer Riza ta- :B “istanbul Gümrük Muhafaza Deniz Cor, fikri birdenbire umumi bir '&:hh aklı. Artık onu düşürmek hem mediğlem de mümkündü. Fakat, | Mıntaka Komutanlığından : Sebine © €vvel davrandı ve bir gün| — 1 — Trabzonda Gümrük muhafaza Tabur Komutanlığı emrinde — bulunan 45 !hîlı dağıtılması iradesini "lreıl; kiiı.ıı'iyı çıktı ve okudu. kezi * İttihat ve Terakkinin Umumisinden sonra meclis de samyordu. “Sıra Teceddür sayılı motör için (55) lira ücreti maktua nist alınacaktır. makinist şahadetnamesini haiz olmaları ile Mazot Makinesinden anlar bir Maki- 2 — Taliplerin motörcü mektebi mezunu ve Ticareti bahriye Müdüriyetince şarttır. 3 — Bu evsafa haiz alanların Komutanlığımıza müracaatları , (2262) KADIN RUHU Çeviren : F. Varal Germaine bütün dükkânların önün -| diye sordu. Evet benim için, yalnız be de durmuş, bir çok şeyler almak iste -İnim için! Beni ne kadar seviyormuş * miş, fakat sonunda «boşboşuna para|sun' Ben ki seni bana karşı, bilhassa sarfetmek günah!» diyerek evin yolu-| kederime karşı tamamen lâkayt sanı - nu tutmuştu. , yordum. Ah, bilsen Albert, seni ne ka- Genç kadın evleneli üç ay olmuştu. | dar seviyorum. Elbette ki seninle bera- Fakat evi ona ne kadar can sıkıcı geli-| ber ben de kaçacağım ve senden hiç bir yordu: Küçük, dar bir apartıman... Der-|zaman ayrılmıyacağım. Sen benim me çatma mobilyeler. Ah! Şu para!..|için, sade benim için yaşadığını nası) Germanie düşünüyordu, kocası hiç bir| isbat ettin ise, ben de öyle seninim ar- zaman çokça para kazanamıyacak - ve| tık. güzel kadının gençliği böyle sefalet içinde geçecakti. Germanie akşam yemeğini hazırla - Germanie biraz durarak düsündük- çe sözüne şöyle devam etti: — Baksana, Albert, Açık konuşalım mak için mutfağa girdi. Kocası aklına | çaldığın parayı kimse farkına varma gelince kızgınlıktan bir tabak kırdı.| dan koyabilir misin? Bunu yapabilir * Genç kadın onu hem seviyor, hem de|sen yap, bundan sonra gene fakir bir ona pek sinirleniyordu. Nerede ise işin-| hayat süreriz, fakat rahat ve muhab - 5. | hırsızlık ettim. Fakat kabahat den dönecek ve karısını eğlendirmek | bet dolu bir hayat. için şen olmağa çalışacaktı. Delikanlının yüzünde bir sevinç be Halbuki Germanie gene ona karşı| lirdi, kederden eser kalmamıştı. sert davranacak ve hayatından şikâ -| yet edecekti. Nihayet kocası geldi. Kadın sordu: — Nen var? Adam her akşamki gibi gidip karı - sını öpmemişti. Delikanlı cevap vermedi. Germanie moerak etti: — Ne oldu söylesene? — Hiç. Söfraya oturdular. Delikanlı ağzına bir iki lokma attı. Sonra bardağındaki şarabı bir yudum- da boşalttı. Şimdiye kadar hiç böyle yapmamıştı. Biraz sonra yüzü buruştu, derin derin düşüncelere daldı. Germanie tekrar etti: — Söyle Albert, nen var? — Hırsızlık ettim! — Ne dedin?. — Hırsızlık ettim. Evet, paâra çaldım senin için. Dinle, çaldım, çünkü evlen- mizdenberi sürdüğümüz bu zavallı :| hayattan bıktığını biliyordum. Her gün eâciz adam'» başıma — vururdun. İ işte bak, kendimi gösterdim: Senin için senin. Ben: «Buna da şükür> derken sen git - tikçe haris oluyor, lüks, tuvalet, para istiyordun, Param yoktu, onuün için çaldım işte. Nasıl? Bunu anlatmak şim- di uzun. Yalnız bir arkadaşıma vekâ - let ediyordum. Onun için hırsızlığın farkına on beş günden evvel kimse va: ramaz. On beş gün içinde de biz çok u- zaklara kaçabiliriz. «Biz> diyorum. Çünkü senin için çaldım. Binaenaleyh beni yalnız bırakacak değilsin sanırım. Zaten seni kaybetmemek için hırsızlık ettim. Şöyle bir memleketten kaçalım, ötesi kolay. Bu para ile bir servet yap- mak işten bile değildir. O zaman artık bu sefaletten kurtuluruz. Günden gü- ne beni daha az sevdiğini hissettikçe çılğına dönüyordum. Fakat şimdi bir kere cürmü işledim, tüylerim Ürperi- yor! Sustular. Germanie sapsarı kesilmiş, kocasına bakıyordu. Nihayet yerinden kalka - rak delikanlıya yaklaştı. Titrek bir sesle: —Bımuhmjmıgiqygptıg.qeiilml[ — Bundan emindim! diye haykırdi Beni sevdiğini ve lekelenmeme razı 0: lamıyacağını biliyordum. Biliyordum ki sürdüğümüz hayat sana, söylediğin kadar ağır gelmiyordu. Para filân çal- mış değilim. Hırsızlık yapabileceğime nasıl inandın! Evet, çalmadım, fakat sana sadece bir ders vermek istedim. Sana anlat - mak istedim ki büyük hayaller bazan insanı felâkete sürükliyebilir. olduğu yerde dona kal - mişti. Yüzü takallüs etti. Hıçkıracak oldu, fakat bunun arkasından bir kah- kaha salıverdi. Bu kahkahada hem hiddet, hem istihkar vardı. Albert ya- lan söylediğini itiraf ederken genç ka dınin artık onu hiç bir zaman sevemi - yeceğini nasıl anlıyamamıştı. Delikanlı, ilerisi için temin ettiğini sandığı saadeti düşünüp gülümsiyerek sordu: — Niçin gülüyorsun? Gormanie az kaldı şu cevabı vere -« cekti: «Gülüyorum, çünkü sen za bir budalaçlan başka bir şey değil Fakat sadece şu lâstik! ledi: l serbestim. Yarınki nushamızda : “Baçi,, nin zekâsı Yazan: Yaroslav Hüşek Rusçadan çeviren: Alaz Kocacli Asliye Hukük Mahkemesin- den: — Adapazarı Türk Ticaret Banka- |sı İzmit şubesi vekili avukat Nail tara- |fından İzmitin Abdüsselâm mahallesin- den ve İstanbuldâ Galatada Meymenct li handa müteahhid Refet yanında ölü İrfan kızı Safiye aleyhine ölü Hulüsi- nin verasetinin tesbiti hakkında açılan dava üzerine dava olunan Safiyenin i- kametgâhının belli olmamasına mehni ilânen yapılan tebligata rağmen mah- kemeye gelmediğinden müddeialeyhe gıyap kararının ilânen teblizine karar verilmiş olduğundan 4/5/837 Salı gü- nü sant 10 da mahkemeye gelmesi, gel- mediği takdirde muhakemesine gıya- ben bakılacağı gıyap kararı makamına .» imleyi söy- orum, çünkü şimdi artık