Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
ı — d 1 Mart ;;'*,];'Uruştur. ı P Yo ça 7 n Di a F SÖON POSTA (Baş tarafı 1 inci sayfada) bileceklerdir. Türk vatandaşı olup da Türkçe konuşmiyanlardan, karar tat - bik eden belediyeler, ceza almıya baş- lamışlardır. İstanbula da tebliğ geldiği takdirde belediye meclisinin Türk tebaamdan olup da umumi yerlerde başka lisanla la konuşanlardan ceza alınması hak - kında bir karar vermesi çok muhte - meldir. Bu kararın ecnebi - tebaasile, teyyahlara ve seyyahlara tercümanlık Yyapanlara ise teşmil edilmiyeceği tabi- İdir. Çünkü ecnebileri kendi dilleri ko- nuşmaktan menetmeği kimse hatırın- dan bile geçirmemektedir. Fakat Türk tebaası oldukları ve Türkçeyi bildik - leri halde bir çok vatandaşların umumi yerlerde, vapurlarda, lokantalarda herkesin huzurunu ka - çıracak surette ve bilhassa bağıra ba - ğıra Türkçeden başka dil konuşmaları nazarı dikkati celbetmekte ve milli-duy guyü Tencide eylemektedir. tramvaylarda, Yıllardanberi ecnebi ve ekalliyet mekteplerinde Türkçe. ve kültür iders- leri okutulmaktadır. Ve bugün bu mek teplerden yetişenler pek güzel oku - makta, yazmakta, konutşşmaktadırlar. e AE Z Köylünün kalkınması için esaslı tedbirler (Baştarafı 1 inci sayfada) köyler de esaslı İaaliyet ve eser göste- rebilecek kabiliyet ve kudretten mah- rumdurlar, Bu vaziyetler karşısında şu tedbir- lerin alımması zaruri görülmüştür: A — Her şeyden evvel dağınık köy- lerin müşterek merkezler etrafinda toplu bir idare âltına alınması, B — Köylerin teşkilâtlandırılması, C — İşlerin plânlaştırılması, müra- kabeye tabi tutulması. D — Gelirlerin arttırılması. E — Buüunlar için de köy kanununda bazı değişiklikler yapılması. a Belediye teşkilât ve vazifeleri çok fazla külfet ve masraf ihtiyarına müte- Vakkıf olduğundan yalnız nüfusunun 2000 den fazla olması, ve gelir mikta- Tinın nazarı dikkate alınması süretile Şapılan belediye teşkilâtı hemen hiç bir yerde muvaffak olmamış, cibayet #ttikleri varidatın bir .. kısmı teşkilât Masraflarını karşılayamamıştır. Gaye, hizmet olduğuna göre evvelâ Tarihi eserlere Musallat olan Meçhul eller (Baştarafı 1 inci sayfada) tüz'i menfaatler uğrunda yapılmakta olduğu anlaşılmıştır. Bu vaziyet kar - -tisında Evkaf idaresi Emniyet Direk - törlüğüne yazmış, polis harekete geç- Mişse de © semtten bir adam keyfiyeti 'Dıhiliyı Bakanlığına bildirmiş, Bakan lik da Evkafın nazarı dikkatini celbet- Miştir. Camiin korunması ve suçluların ya- ması-için yeni tedbirler alınmak- tadır. Tramvaylarda Tenzilâtlı tarife Bugün başladı (Baş tarafı 1 inci sayfada) n jtibaren başlanmıştır. Tramvay Umpanyası, yeni tarifeyi tramvaylara &smıştır. Buna göre ücretler birinci mevkide: V. 2 kıt'a 5,50, 3-7 kıt'a 7.75 ve sü- ylar için 1 -7 kıt'a 5.50 karne 4.25, .'kerler, askeri — malüller için 1 - 7 Va 4.25 kurustur. İkinci mevkide: 1 - 2 kıt'a 3.50, 3-7 UA 5.50 sübaylar için 325 askerlör, skeri malüller için 2 kurüuştur. | İlk, orta, lise mektepleri talebeleri &Yni arabalarda evden mektebe ve mek PePten eve kadar birinci mevkide 4.25, inci mevkide 2 kuruştur. “Yüksek mektep ve Üniversite tale- lbe:_ı_.,i için bütün hatlarda pasolarile irinci mevkide 4.95, ikinci mevkide -. O Umumi yerlerde Türkçe konuşulması temin edilecek 'İyan bir âti gösterecektir. Selim Ragıp J Bundan başka yeni Türk harflerinin bellenişindeki ve okunuşundaki ko - laylığı dolayısile Türk dili çok yayıl - mıştır. Âyni zamanda bütün vatan - daşlar için millet ve halk mektepleri açılmıştır. Halkevlerinde Türkçe ders- ler verilme«ktedir. Bu, bir hakikat iken artık Türkçe bilen vatandaşların hiç olmazsa umu- mi yerlerde, ana dilimiz olan güzel Türkçeyi konuşacaklarına şüphe yok- tur. Nitekim bir çok vatandaşlarımız, umumi yerlerden başka evlerinde de Türkçe konuşmağı itiyat haline sok - mıya başlamışlardır. Bu meseleyi Eminönü Halkevi Re- isi Agâh Sırrı Levende sorduk; bize şu cevabı verdi: — Ben bu meseleye telmihan A- ğgustosta üçüncü dil kurultayı toplan- dığı esnada yeni Türkçe bir makale ya zarak (Türkçeye hürmet) diye şikâyet etmiştim. Türk vatandaşı sıfatını haiz olan herhangi bir kimsenin zaruret oöl- madıkça Türkçeden gayrı bir lisanla konuşması kadar çirkin bir şey tasav- vür edemem., Ferd olarak ve Halkevi Reisi sıfa - tile'fikrim budur.» | alınıyor bunun tahakkukunu temin edecek ge- lir ve iktidara sahip olmak, teşkilâtla- rı da hizmetlerin icap ettirdiği şekilde kurmak zarureti vardır. Bu maksattan uzaklaşınca mahiyeten köyden farklı olmıyan ve köy belediyesi demek olan bu gibi yerleri şehir ve kasaba beledi- yeleri kadrosü haricinde bırakmak, hem bu yerlerin ve hem de şehir ve ka- saba belediyelerinin inkişafı noktasın- dan lâzım ve zaruri görülmüştür. Köylerin miktarı ve yeni gelir kay- nakları ile techizi hususunda nazarı dikkate alınan esasların kabuj ve tat- biki neticesinde dağınık köylerin bir i- dare altına alınması ve çoğunun geniş- lemesi yüzünden gelirinin de artacağı tahmin edilebilir. Bu sayede bir köy belediyesi halin- de ölan köy idareleri de zamanla şube belediyesi halini alacak ve teşkilâtını belediye kanununun göstermiş olduğu vazife ve hizmetlerini ifaya müsait şekle getirmek imkânmı elde edecek- tir. A, Fransız gazetelerinin Heyecanlı haberleri (Baştarafı 1 inci sayfada) Övr gazetesinde Madam Tabouis, Naziler Avusturyada bir hükümet dar- besine tevessül ettikleri takdirde Viya- na zabıtasının, Dahiliye Nazırı Hort Gleisenau sayesinde Nazilere müzahe- ret edeceğini söylemekte ve Naziler ta- rafından yapilan hükümet — darbesini Brenuer'de bir İtalyan seferberliği de- ğil, Bavyerada Alman seferberliği ta- kip edeceğini ilâve etmektedir. İtalyanın, Başvekil Sechusehnigg''n Roma seyahatini sureti kat'iyede tehir etmek suretile, Avusturyayı Hitleriz- |me karşı müdafaa etmekten vazgeçmiş değildir. Tabouis, bundan sonra Münihteki Nazi mahfillerinin Avusturyada ya- kında büyük vak'alar cereyan edece- ğini açıkça söylediklerini kaydetmek- te ye general Von Reichenou'ın bir konferansi esnasında erkânı harbiyesi- ne seferberlik tedarikâtının 15 martta Führer'in mühim bir beynelmilel ha- reketine müzaheret etmeğe kifayet e- “decek derecede hazır bulunması lâzım geldiğini söylediğini-haber vermekte- dir.«Popoulaire» gazetesi: «Bir kaç ay evvel Musolini, Habsburgların daveti- ni hasmane bir şekilde derpiş eyleme- mekte idi, Fakat şimdi Alman tezine | iltihak etti. Eğer Almanya dint! teşkilâ- tın muhafaza edileceğine dair teminat verirse Vatikan'da kendisine müzahe- ret edecektir. Fransada muhalefet canlanıyor (Baştarafı 3 üncü sayfada) defa da onu, bir felâketten kurtarip kurtarmıyacağını bize pek uzak olmı - olduğunu tahmin etmek — güç bir şey| En soğukkanlı idam mahkümu Zonguldakta bir facianın son perdesi kapandı *& * «20 yıl sonra ölmekle şimdi öl- mek arasında ne fark var?» diyen mahküm son dakikaya kadar soğukkanlılığını muha - faza etti > Zonguldak (Hususi) — 1935 tem - muzu içinde Bartında korkunç bir ci - nayet işlenmişti. Bir köy muhtarı, Â- sım isminde bir düşmanı tatafından pusuya düşürülmüş ve pek feci bir şe- kilde öldürülmüştü. Asımı muhake - me eden Bartın ağırceza mahkemesi katili gene ayni senenin 8 teşrinisani - sinde idama mahküm etmişti. Mahkemenin kararı temyiz mahke- mesince ve Büyük Millet Meclisince de tasdik edildiğinden idam hükmü ayın on altısında ve saat 3,30 da infaz , , olunmuştur. Bir idam sahhesinde ilk defa 'hazır bulunmuyördum” Fakat, asilirken gör- düğüm idam mahkümları #arasında bü sabah ipe çekilen Asım kadar soğuk * kanlı olanını ilk defa görüyorum. Ö - lüm karşısında bü kadar soğukkanlı - lık, son saniyelere kadar kaybedilmi - yen mMetanet çok ender kimselerde gö- rülen hallerdendir. | Mahküm, bir gün evvel hapishane - deki arkladaştarindan tecrit olunmuş ve kendisine, Bartına cinayet mahalli- ne bir keşif için gönderileceği söylene- rek hapishane müdürlüğü binasında bir odada nezaret altına alınmıştır. Mahkümda, Bartına gönderilereği kanaatini kuvvetlendirmek için bir jandarma çavuşu mahkümun gözü ö - nünde ve kendisine sual sorarak bir sevk müzekkeresi de doldurmuştur. Fakat mahküm garip bir hissi kablel- vukula işi anlamış ve hapishane mü - dürüne: — Müdür hakkını helâl et. Demiştir. Hapishane — müdürünün verdiği teminata da: — Canım, çocuk mu kandırıyorsu - nuz. İşi biliyorum. Şimdi ölmekle yir - mi sene sonra ölmek arasında çok bir şey yok. Sözile mukabele etmiştir. Saat üçe yaklaşıyor. Hava karanlık, çipil ve nemli bir rüzgâr insanın sura- fını yalıyor. Vakit çok erken olmasına rağmen paltolarına sarınan dört beş kişi idam sehpasının biraz uzaklarında dolaşıyorîar. 'Konuşmaları sessiz., Si- garalarını avuçlarının içinde saklıya - 'rak içiyorlar. Soğuk ve çipil bir hava, alaca karanlık içinde mahkümu bekli - yen sehpa ve derin bir sessizlik.,. İn - san ürperiyor, Saat 3, Alâkadar memurlar, müddei- umumi, jandarma bölük kumandanı, emniyet müdürü, doktor, jandarma bölük kumandanlığında toplandılar. A- sım muhafaza altında getirildi. Üze - rinde bir idam mahkümundan bekle - nen telâş ve heyecandan “eser yok. Müddeiumumi muavini Bay Şefik e - mir verdi. Karar ökünuyor. Mahkü - mun yüzünün çizgilerinde — değişiklik yok. Yalnız «idam» kelimesini duyun- ca gözleri biraz büyür gibi oldu. Hepsi bu kadar. Mahküma son arzuları soruluyor. — Ne diyeyim, diyor. Dört çocuğum 'vardı. Onlar kimsesiz kaldı. Ve bir lâhza düşündükten sonra ilâ- ve ediyor: — Eksik olmayın. ; Mahküm beyaz gömleği sükünetle giydi. Gene sükünetle otomobile bindi. Otomobil muhafaza altında ilerliyor. Mahküm, sehpanın altına getirildi. Emniyet müdürü Bay Tevfik: — Asım, oğlum, haydi masaya ken- din çık, diyor. Mahküm söyleneni yap- tı; masaya kendi kendine çıktı. İlmik boynuna geçirildi. Şimdi masa çekile- cek ve.. Hayır! Mahküm söz söylüyor. İlmik boynunda hâlâ sükünetle konuşuyor. Cellâda: — İpi iyi tak! Bana iziyet çektirme- sin, diyor. Mahkümun ayakları altından masa alındı. Beyaz gömleğin üstündeki ba - şın gözleri fırladı; yüzünün çizgileri karıştı; takallüs. etti. Sonra gene sa - kinleşti. ü İN a 4 bir çok kısımların- Sen ,da küçük vapurların işlemesi durmuş- | a 5 'a ça Sayfa 11 Paris şehrinin nehir Paris 27 (Hususi) — Son günlerde yağan şiddetli yağmurlar dolayısile Sen neh- rinin seviyesi gittik- . çe artmaktadır. Bu #f gün Österlitz köprü sünde 4 metre 49 santimi bulmak su- retile tehlikeyi gös- T termek için — vaz'e- . — dilmiş olan işareti aşmıştır. (Ekspozis- yon) a tahsis edil- miş olan arazide üç paviyonun — toprak katları su ile dol- mMmuştur, C LErAF Pari& 27 (Hüsü- G0 si) — Sen nehrinin CUT > 4 i Paris; 25 (Şubat) — Sen.nehri bu- gün 4 metre 25 santim yüksekliği bul- mak süretile rıhtımı tamamen kapladı. Rıhtımın beynelmile) meşhere tesadüf eden kısımlarında Belçika paviyonunu süslemeye mahsus mermer levhalar istif edilmişti. Cereyan bu mermerleri sürüklemek tehlikesini gösterdiği için alelâcele getirtilen vinçler — vasıtasile eşya nakledildi. ! Maamafih meşherde ameliyat inkıtea uğramış değildir. nehri sahillerinde sular tarafındn mahalleleri tehlikede Sen yükseldikçe yükseliyor. Nehirde küçük vapurlar işliyemiyor yesinin. yükselmesi, Pariste ciddi: hiç bir. hasara bais olmamıştır. ş ditkâr bir vaziyet alacağı zannedilme- ,miştir. Yalnız Oise nehrinin sularının viyesinin derhal ineceğine ihtimal ve- rilmemektedir. Suların yükselmesinin mektedir. — - © : Go (Baştarafı 6 ıncı sayfada) İstanbulun 936 - 937 şampiyonu Fenerbahçe oldu. Bu takım oynadığı l maçın on birini de kazanmış, attığı 47 göle mukabil ancak bir gol yemiş- tir. Puvanı 33 dür. İkinci gelen takım Güneştir. Bu ta- kım da |1 maç oynamış sekiz galibiyet kazanmış, iki defa berabere kalmış, bir defa da mağlüp olmuştur. Bu takim attığı 29 göle mukabil al- tı gol yemiştir. Üçüncülük mevkiinde Galatasaray- la Beşiktaş ayni puvanla beraberdirier. Her ikisi de on bir maçfan sekizini ka- zanmişlar, birinde berabere kalmiışlar ve ikisinde yenilmişlerdir. 28 zer püu- vanları vardır. Bunlardan Galatasaray attığı 43 gole müukabil 10 gol yemiş, Beşiktaş İa 40 gol atmış ve 12 gol yemiştir. Fenerbahçe, Galatasaray, Güneş, Beşiktaş İstanbuldan Milli kümeye tef rif edilmişlerdir. ' Ferd itibarile bu mevsimde en faz- la gol atan oyuncu Fenerli Esattır. Bu oyuncu 14 gol atmıştır. Ondan sonra Fenerbahçeli Ali Rıza ile” Beşiktaşlı Şeref on üçer golle ikinci gelmektedir- ler: ' Üçüncülük mevkiinde 12 şer golle Galatasaraylı Gündüz ile Topkapılı Haydar yer almaktadırlar. B. Takımları arasında da Fenerbah- Lik Maçları Dün bitti çe büyük sayı farkları ile birinci ol muştur. ; Bir zenci dünya yüksek atlama rekorunu kırdı New - York ,28 (A.A.) — Markuet- te - Michigan - üniversitesinden Ed- ward Burka isminde zenci bir talebe * _ kapalı mâniada dünya yüksek atlama — rekorunu 2,8 metre atlamak — suretile' kırmıştır. Buz üstünde Hokey şampiyonluğu : Londra, 28 (A.A.) — Buz üs « tünde hokey müsabakasında Kanada, temdid edilen bir maç neticesinde, bir&e karşı iki sayı ile İsviçreye galip gele-«- rek dünya şampiyonnu olmuştur. ** İngiltere, Âvrupa şamiyonluğunuz ** kazanmıştır. H Müşahitler Cenevreye dönüyorlar Kudüs, 28 (A.A.) — Hataydaki ' Milletler Cemiyeti müşahitleri Cenevs — ü rede toplanmış olan mütehassıslar ko- mitesine rapor vermek üzere Çarşam. ba günü Cenevreye hareket edecek « lerdir. İ İSTANBUL TRAMVAY ŞİRKETİ ğ 21 İkinci Kânun 191 | tarihli Şartnamenin 14 üncü maddesine göre —— 1 Mart 1937 tarihinden itibaren tekmil heatlarda aşağıdaki tarifeler tatbik olunacaktır. Subaylar Askerler, asker malülleri ... İlk, Orta, ve Lise , mektepleri talebeleri Yüksek mektep ve mektebe ve ten eve kadar Birinci İkinci Mevki Mevki Nakliye ve köptü resimleri — dahil Kuruş Kuruş 1—2 Kıt'a 5 S0| 3 50 3—7 » T.TSI 5 50 I—?7 , 5-50):35 24 » (Karne) 1 —7 4 25| — — ei 4 251 2 — Askerler (Karne) 1 — 7 — —| 1 50 Ayni arabada evden mektep- 4 25| 2 — tekmil seyahatlar 4 23| 2 — | Üniversite talebeleri. Hüküm infaz olunmuştu. L Yü A-'â-—_, ı Ayni arabada yapılan Pzay- Kü DN LA ÜaK — * ee m. ee * — b ME LA istilâ edilen eşya « Paris, 28 (A.A.) — Sen.nehri sevia ——— — Ce 1 .| Paris, 28 (ALA.) — Tuğyanın teh- :",ı ,mektedir. Sen nehrinin ayaklarmda_n'_" ,bir kaç tanesinde sular inmeğe başla: " bir kaç gün daha yükselmeğe devam ' edeceği tahmin edildiğinden Sen'in ses- | yakında nihayet bulacağı ümit edil yine L $ -i . sür d Li M A "| di "' M l "” K 4 â n N $