.—Eîı; Üer dü h ! n u - söyledi Vazi ad i“emiyor ve kendisini münferid ge Lalmiş. “sayinıyor! » ÖS —N:ı"ldı) Biyası ""'uıd,’“' bir halk “Mektedir, ,—'İlr,,hk—mîyenn bir da bizzat hal « Vazı'ı kanun ü-| hiç bir muahedeyi de il » ”| ğildi. Bu müstemleke imparatorluğu e- 'selelerin triliğinde iyor M TUZe - Edenin ge. Dütuktan S < h”*kkm:h ketle . ua . 3a bul - | sulh tests etmek çareleri hakkında mi *| kaidesine i- | nelmile) askeri kuvvetler vücude ge - .|Piyi da kapamadığı ve yapıcı olmasa .|dığı kaydedilmektedir. -|temas etmiştir. Müstemlekeler hakkındaki mülâha- zalara dair bu akşam hiç bir salâhiyetli i|tefir alde etinek mümkün olmamış | "|Jise de muhakkak olarak “|ki, bu müta'ealar buna esasen | |lecek olan şeyleri tedarik etmekten hâ- li kalmıyaca, M. Edene göre Bolşevizm, ihtimal merkezi Moskovada olan bir şeydir. Fakat bizim için Bölşevizm bir veba - dır ve ona karşı Almanyada hatta kan- h bile olsa bir mücadele açmak mec - bur ideyiz. Almanyanın eski - müstemlekelei Alman milleti, vaktile hiç kims hiç bir şeyden mahrum etmeksizin ken- disi için bir müstemleke imparatorlu - ğu vücude getirmişti. Bunu yaparken eylemiş de- | ümizden alınmıştır. Bu tedbiri muhik | göstermek İçin bugün ileri sürülen se- | bebler, hiç te mukni değ Nüfusu kesif olan milletimizin müstemlekâta -|dair olan metalibatı mütemadiyen tec- did edilecektir. Ve bu da gayet tabiidir. Sulh şartları ğ Führer, bundan sonra hakiki h-:r talessıni serdetmiş ve şunları ileri sü müştür: l Bütün milletlerde dahilt intizam ve istikrar, 2 — Hayati zaruretlere mütekabil ri- nin tekâi j bi bir organ haline get mesi, 4 — Hukukta mı 5 — Teslihat meselesinin umumi bir Çerçeve içinde halledilmesi, 6 — Gayri mes'ul! teşekküller, bey - k müsavat, renlerin ve beynelmilel efkârı umu - iyeyi zehirliyenlerin tenkili, Paris 80 — Fransız . salâhiyettar mahfelleri, Hitlerin nutku — hakkında oldukça ihtiyatlı davranmaktadırlar. Bununla beraber, nutkun - hiç bir imkân kapısı açmıyorsa da hiç bir ka- bile endişe verici mahiyette de olma- Hitlerin Fransadan cemilekâr sözle- >)ri ihtiva eden iki fıkrası alâka ile kay-! dediliyor. Faka: şurası da kaydedi!lmektedir Vi Hiller, Edenin . beyanatindan - bir SiL |kaç defa bahsettiği halde Blumun nuts kuna cevap vermekten kaçınmıştır, İngilizler Nasıl Karşıladılar? Londra 80 — Hitlerin nutku hak- g- kında akşam üzeri Londradaki intıba, -İbu nutkun hiç bir meseleyi ileri « emekle beraber bir adım teşkil ettiği erkezindedir. » Sürprizler devresinin bitmiş olma- “İsı da bir kazançsa da teşriki mesâi dev- resi de başlamış görünmemektedir. — | Nutkun yümuüşak İisanı kaydedil. mekle beraber, şurasına da işaret edil- | mektedir ki, Hitler; Edenin Avam ka- marasındaki nutkunda tasrih — edilen noktalara az çok müphem bir surette | | r ıitiraz | söylenebi eden bir çok mahfillerde iyi karş ı.,..*i 20 — Hitlerin nutku hak iht İel v Vaşington kında reami mahfiller Ttenmakta işeler de bey fillerde mutuk umumiyet itibarile Un .İkisarı mucip olmuş ve Hitler, B Mi t Üret; l: ça S Emtia BAyret ve Edenin ayni lişandan konuşr “|teşriki mesâi için. m bulmak imkânsızlık! “|ttlanmıştır. Re'en &dey Alman N a Keza: Hitlerin müstemlekelez selesindeki noktu tirmemiş olması me- rını hic dağis ve İneiliz « Fsans tüz İnoktai nazarlarına karşı en küçük bir İnin ticaret ve maliye nazırlarile Er tavizde bile bulunmaması — teessürle karşılanmıştır. (d ırıı Meclis Parti grupunda da görüşül - İ|karmak ve Havzayı demiryolu ile de kanununda değişiklik Meclise 150 meb'us tara- fından bir takrir verildi Ankara 30 (Hususi) — Cumhuriyet Halk Partisi programındaki allı shin teşki esâasiye kanunumuza ilüvesi hakkında Başvekil İsmet İnönü başta olduğu halde 150 meb'us tarafından | | i|imzalanan bir teklif meclise verilmiş - tir. 'Tadili teklif edilen hükümler ara - sında teşkilâtı esasiye kanununun Tür- kiyede devlet ini gösteren madde- sile istimval ve istimlâke ait olan mad- desi ve vicdan hürriyetine dair mad - denin bir fıkrası da bulunuyor. Te: Esasiye kanununun viedan bürriyetine dair 75 inci maddesinde ta- rikat kelimesi de bulunmaktadır. Tari- katçılığın ve âyinlerin serbestisine dair olan fıkranın esasen milli vicdanda bir kıymet hükmü kalmamış bulunmakta:- Tadil teklifinde bu maddede bu yolda değişiklik yapılması ileri $ mektedir. Bu tadil tekliflerinin Teşkilâtı Esa- iye Encümeninde konuşulduktan son- mesi muhtemeldir. Meclis heyeti u - mumiyesinde müzakeresi sırasında ise bu. tadillerin Meclis âzayi mürettebe- sinin sülüsanı ekseriyeti tarafından ka- bulü şarttır. İ Bundan başka acele çıkması lâzim en birkaç kanun lâyihası da göl ntac edildikten sonra Meclis, galib bir ihtimale göre, 15 martta toplan - mak üzere, eki hafta sonunda kış tat karar verecektir. Ereğli şirketinin İdaresi muhtelit Komisyona geçti (Baştarafı 1 inci sayfada) ye göre, hükümet mümessillerile şir- ket mürmnessillerinden terekküp eden muhtelit komisyon idaresi, önümüz- deki mart ayının sonuna kadar süre- cektir. Bir nisanla beraber «Ereğli şir- keti» adındaki müessese de tarihe ka- rışacaktır. Zonguldak kömürlerinin nakliya- tını ve ihraç iskelesini elinde tutan E- reğli şirketi, yerli madencilerle küçük sermayelerle iş görmeğe - çabalayan | Şirketlerin ellerindeki ocakları birer bi-| sahasını ge- rer satın alarak istismar nişletmişti. Meşrutiyetin ilânından evvel, bir aralık şirketin meclisi idare reisi bulu- nan Kont Vitalis, yeraltı bir galeri ile Havza kömürlerini tek menfezden çı- Haydarpaşaya bağlamak gibi bir pro- je ile Mabeyn'e baş vurmmuş ve fakat buna mukabil, bir tütün rejisi gibi bir de kömür monopolu kurmak istemiş- t Zonguldak kömür Havzasını bir iktıisadi koloni haline getirecek bu vaziyetin pazarlığı yapılırken 10| temmmuz ihti'âli patlamış ve Kontun| altır. anahtarla fil sahasına çıkarmak tizere bulunduğu projeleri dâ suya düşe | olan | müştü. Bu £ ı derhal Ereğli sirketinin suştu. «Mirabon nli bankesı Er vermişli, Osmanlı hükümeli- H şirketi delegeleri arasında imzalanan n beklenen Teşkilâtı Esasiye | cencı Kurmay Başkanının teşekkürleri - Genel Kur- muhtelif müe ve zevattan almak riklere teşekkürlerinin ik nadolu ajansını tavsit buy lardır. OA — — — Zaharofun mirası Serveti 20 milyon tahmin edilen silâh kralının yalnız 2 milyonu varmış Geçenlerde — ölümünü — yaz- dığımız Zaharofun — biraktığı — servet tesbit edilmiştir. Bu servet tahmin e- dildiği gibi 20 milyon İngiliz lirası de- gil, 2 milyon İngiliz lirasıdır. Kendisi serveti için hiç bir vasiyetname bırak- mış değildir. Zaharofun varisi olduğu iddiasile Fransız mahkemelerine Türkiyeden, Yunanistandan ve Fransadan bir çok müracaatlar vaki olmuştur. Zaharof Fransız tebaasındandır ve Fransada ölmüştür... Fransız kanunla- rına göre Zaharof bir vasiyetname bı- raktnamış olduğu için servetinin mün- hagran üvey kızlarına ait olması icap etmektedir. Zaharofun üvey kızlarından biri Mm, Anjel dö Borbon, diğeri de Mm.|? Leapold Walford'dur. — Zaharofun 2 milyon İngiliz liralık servetinin bu iki bahtiyar kadın arasında taksimi idap ü- |etmektedir. Çarı — öldürenler Varşova 30 (AA.) — Sabık Rusya Çarı Nikolanın katillerinden olan La- bodorofi'un tevkifini mevzuu bahse - den Polonya gazeteleri bu eski Bolşe viğin, Çarı öldürenler arasında hayat- ta kalan yegâne adam olduğunu kay - dediyarlar. kuk ve imtiyazları bir kat daha ğeniş- letilmiş ve şirket rösmen tanınmıştı. Onlar hesabına ne kadar hazin ve izim hesabımıza da ne kadar mes'ut ir toellidir ki, 327 senesinde hukuku ve imtiyazları bir kat daha genişletilen Ereğli şirketinin, 937 yılında Havza üzerinde hukuku ve imtiyazı kalma- miş ve mevcudiyeti tamamile devlete geçmiş bulunuyor. Ereğli şirketinin imtiyaz müddeti, 827 itilâfnamesine göre «90» sene - di ve «19704 senesinde sona ermesi lâzımgeliyordu. Ereğli şirketi, Havzaya liman yap- mak üzere, 1892 tarihinde işe başladı- ğına göre havzayı d sene istismar et- miş demektir. * rinde bir v gâzele s lüblerinden o tesisati yet et vab verilmiş: kulübü ki azası rüyüşler yapar a Üirma birçok hareket rlar, Bu insanlar yaptık erdi ve cem'i idmanları orga eden kulübden- bir avuç su is On'ara cevab veriliyor: uzün y 1, iyen evine gitsin!” atı neden olmu - mize - sorarız, ân ne demek olduğunu ek ve maksada göre acının ortaya çıkardığı kendini irenlerin fikri, bedeni, yor diye sık sik fakat kulü bilmeyi: cemiye; ih T herşeyden evvel meydana gi ge ÂLE S ’ * ; E sAKLMiRi M e AD AA CK LA Her Hitler nutkunu Söyledi Yazan:; Selim Ragıp €y Iman Cumhur M. Hıî»r İn giltere ve Fransaya cevab teş - en, hakikatte in dünyaya n nutkunu, dün, Alman inde irad Her kendisin Na EHitler, nutku atörlükle, binne! Alman nasyonal sosyalisi partisi — l I S: bahtan Sabahı I Geçen gün İstanbülun spor ku - münakaşa nların- Azadan bir kısmı ku - olmadığından er. Buna kârşi şu ce - Yıkanmak isliyen evine gitsin! yaz ve Kızak ve atlelik, ak- rle kanter i lideri ve Al devlet reisinin ifade:- sine göre, dem kendilerine halk mümessili süsünü renler, bu sıfatı fuzulen kullanmakta- dırlar. Hakikatte, asıl halk mümessili kendisidir. Çünkü keti temsil etmekte memleketin relsi bulunmakladır. Şu halde, Her Hitlere gü Almanyada bir diktatörya yoktur. Alman mille - tini desinden doğmuş ve bu irade- ye dayanan bir halk hükümeti vardır. Buna mukabil kendilerine demokrat ismin; veren mil dir ki asıl halkın isteği hilâfma hareket ederler. Her Hitler, buna misal olarak İzpanyadaki son vaziyeti göstermekte ve İsp:mva sokaklarında vaban! hayvan avlanır gibi öldürülen yüz binleree İnsan, ka di ve çocuğun katillerini göstermek- tedir. Her Hitler ezcü ki: a yetin sınıfsız bir memle- ve fırkasız bir Dahili sulh Ulamıyacağı emniyeti bugünkü in - Pekâlâ uştur gelir gelmez, kıâba mevk yapabildiği hald İspanya gibi Almany mışlır. Rejim düşmanlarının ekmek - lerine, tekaü miştir. Bunun sebebi, Timin galebesidir. Ve ilâve ediyor: n çalışan ve bu arada Al: in İstikbalini — teminle meşgul olan bugünkü nan devlet i, elbetteki fuzuli bir harb iste - miyor, Bu vadide her suretle konuş - mak mevkiündedir ve onun namına kö- nuşacaklar, Almari milletinin hakik! mümessilleridir. Acaba, karşı tarafla- kiler, ayni sıfatı haiz midirler? Bu nutukla görülüyor ki ideoloji da- vası hızını kaybetmemiştir. Ve ihtilâf devam eylemektedir. — Selim Ragıp £ değil, aklıse- Rumen veliahtı - Ağırlaştı Floransa 30 (A.A.) — Veliahd Prens Mişel'in sıhhi vaziyet! eskisi kadar iyi değ Prens tekrar gripe tutulmuş- tür ve öksürmektedir. Harareti 40,8 dereceye kadar çıkm ——— içtimaf bütün — ihtiyaclarına - cevab veren birer müessesedirler. - Kulüb hayatında en ileri giden - İngilizler serbesi vakitlerini evlerinden ziya- de kulüblerinde geçirirler: O İngi - lizler ki evlerinde konforun en yeni icadlarını tatbik ederler. O kadar ki evini seven bir çok İngilizler pek meşhur olan şöminelerinin üzerin - den şu levhayı eksik etmezler: — «East or West Homeis best» Manası «şark olsün, garb olsun insanın en iyt köşesi evidi İşte bunu diyen İngilizler bile ö- mürlerinin çok kısmını kulüblerinde geçirirler. Demek oluyor ki «kulüb> insanıtl evinde bile bu dağı rahatı, eğ - lenceyi, değişi veren bir yer - dir. Bunun için bir banvo lunu gö şüraâğ. liği spor kulübünün yen azasına evlerinin yo- ermesi beni hayrete dü < Bürhan Cahit