Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
£ & Sayfa ŞiDDETLİ soğuklara karşı siaden ve Ök- sürükten ka- runmak için n ly[ çare ÇAPAMA . Çok saf ve besleyici olan kahvenin mide ve tesirlerinden 15 gramlık paketleri her yerde (5) kuruştur. BÜT Ü-:N Bir kutu K 5$ AKRiDOL Bu sayede soğul bulundurunuz. algınlığından GRiP, NEZLE ve BOĞAZ- olmaktan kurtulursunuz. AKRİIİDOL boğaz ve bademcik iltihablarını da pek çabuk geçirir. * Har eczanede bulunur. kutusu 70 kuruştur. İstanbul İkinci İflâs Memurlu- ğundan: Müflis Pamuk ve nebati yağlar Türk ano- nim şirketi. masasına kaydolunan hazinenin istediği 5429 lira 07 kuruş hakkındaki taleb iflâs idaresince tetkik edilerek hâlen lâzi- müttediye bir berç olmadığından reddine ve mezkür verginin teşviki sanayi muafiyeti dolayısile ve mal memurluğu için kesbi kat- 15 tanelik kutusu 35, 40 tanelik RKA salebidir. bu nefis gıda, çay ve âsab Üüyerindeki fena de sizi korur. G Er MN EZ K E AĞIZ ve BdĞAZ DEZENFEKSİYONU İÇİK AKRıno"L İstanbul ikinci iflâs memurluğundan: Müflis İsrail Çiçyaşivili alacaklılarının toplanmıya davetine iflâs dairesince lüzum gösterilmiş olduğundan alacaklıların 1/2/937 pazartesi saat 11 de dairede hazır bulunma- ları ilân olunur. (29575) iyet eden karara tevfikan terkini ıuıınu;da Kule kapı maliye tahsil şubesine tezkere ya- zılmasına karar verilmiş olduğu bilinmek ü- zere ilân olunur. (29573) “Son V osta,, nın Edebi Tefrıkası' 32 — Baban var mıydı Ayşe? Genç kadın hayret etmişti. İlk defa küçük kız babasından bahsederek eski günleri hatırlamıştı. Fakat çocuk önü- ne bakarak susuyordu. Tekrar sordu: — Baban var mıydı Ayşe? Çocuk, gözlerinde hafif bir ürkeklik dolaşarak cevab vermekte tereddüd e- diyordu. Fakat Sezanını israrı niha- yet onu yumuşattı. Korkak bir sesle; — Söylemem sana, dedi. Bu cevab Sezayı hem şaşırttı, hem de büsbütün meraka düşürdü. İyice doğrularak onun küçük ellerini avuç- larına aldı: — Neden söylemiyorsun Ayşe, de- di .İnsanın hiç anasından gizlisi olur mu? Çocuk, derşid bir sallıyordu: — Babamdan korkarım da söyle - mem. Seza hayretle sordu: :— Neden, baban sana tembih mi et- ti ? — Ya.. «seni götüreceğim anneye hiç bir şey söyleme sakın» dedi. — Baban beni tanıyor muydu Ay - şe? l hareketle başını Perlde Celâl Yazan: — Köydeki tanımaz ama.. «sakın söyleme» diye, buradaki doktor babam tembihledi. Çocuk bu son sözü söyler söylemez Sezanın vücudünden vücudüne geçen bir titreme ile sarsıldığını hissedince birdenbire telâşla şezlongdan sıyrılıp yere indi. Bakışlarından korktuğu bel- liydi: — Bak babam haklıymış kızdın ba- na, dedi. Seza kendini toplamağa çalışıyor. - du. Sakin bir tavırla gülümsemeğe ça- İştı: — Hiç kızar mıyım Ayşel, Gel ya- nıma otur. Hem ben babana bir şey söylemem merak etme.. Küçük, omnun içine gömdüğü fırtı - nanın farkında değildi, yeniden şez - longa çıkarak oturdu. Korkusu geç - miş gülümsüyordu. Seza ona doğru iğildi: — Şimdi bana biraz da köydeki ba- banı anlat Ayşe dedi. Ayşe gene irkilir gibi olmuştu. Fa- kat Sezanın bakışlarındaki tatlı tebes- sümü görünce gözlerini açarak sor - du: Sıra No. İsim ve adres l Avukat Kostaki Logotet: Bü- yük Balıklı Han, 4 2 Karabet - Kirakosyan: Nurullah: Lâtif Han. vekir vukatı Nurullah. 4 — Yorgi İpsateri Hamalbaşi Tut kalcı sokak 26/3 apartıman. 5 Markar Gavaryan. Tarlabaşı Tavla sokak No. 17. 6 — Behçet: Kapucu İstiklâl cad. Yenidünya apartımanı. 7 — Rupen Ananyan: Beyker şir- ketinde tahsildar. 8 Yeranitik: Taksim Cici berber. 9 Niko Kiğas: Faik Paşa Fazilet apartımanda. l 100 Heykel:: İstanbul - Kazasker ; Hah. - — , 1t Hariton: Meydancık - İksanto- pulo.han, | i 12... Viçin: Boyacıoğlu Buyukdere ç caddesi 249 No. da. 13 Hrant Azaryan: Kefeli köyün- de otelci. K 14 Ali Mustafa: ' 15 Hamdi, Aksaray Güreba Hü:- - - seyin ağa- mahallesi Mehmet - Ef. sokak No; 12 İ 16 ; -Menuve Riıza: Kalyoncu kuül- luk Kiraz sokak No, 37 17 Tanaş Surnapulos 18 Boğos: Tarlabaşı Utarit :nkak_ 20 19 Nuriye Sen: Bevog_lu Hrista- . ki apartıman No. 2 21 “ Mihal oğlü İksenofon Vekib , Alkivyadis. 22 — Dimitri Gonai: İstiklâl - dad 184 23 Yani: Hamalbaşı Santor. so kak 9 24 Mehmet Hüseyin: Beşiktaş selâmlık sokak No. 49 25 Avukat Vasilâki 26 Aleksandr 27 Yorgi Zura: Galata Melek Han. 28 Niko Panos: Arnavutköy Bo- yacı sokak No, 11 29 Manol İskanavi: Faik Paşa 47/5 30 Mihal Yoricis: Hamalbaşı pa- zari bakkaliye. 31 Niko Galimidis: Şişhane Gali- midis apartıman. 32. — Hrisafopulu;: Yeniyol Korde- lâ sokak Amerikan apartıman 33 — Kirvakica: Taksim furun so - kak No. 8 34 Atina: Aynalı çeşme atlama sokak Sivas apartıman. 35 — Hristoforos Afendilis: Fındık- h 40/42 No.da 36 — Hasan: Galata yüksek kaldı - Tım, Seza kesik kesik gülüyordu: — Fena mı konuşuruz işte kızım. Küçüğün cevab vermek istemedi - ğini görünce birdenbire onu konüş - turmak için başka bir yoldan yürüme- ge karar verdi ve sordu: — Anneni mi daha çok babanı mı Ayşe?. Düşündüğü çıkmış, çocuğu boş av- lamıştı. Küçük kız boynunu biraz ya- na çarpıtarak gene dalgınlaştı: — Anamı sık görmezdim ki, baba- mı daha çok severdim. Onun sarı göz- leri vardı” «Sarı gözlü bubam» diye, boynuna atıldımmı beni kollarımdan tutar havaya kaldırır, sonra göğsüne basardı. Seza, sessiz küçüğü dınlıyor. Ayşe hafif hafif gülümsiyerek sesinde be - lirsiz bir ürperti ile anlatmasına de - vam ediyordu: — Anamı çokça görmezdim. Ba - bam beni sabahtan sokağa salardı. Meydanda çocuklarla oynardım, O a - nama bakardı. severdin, Seza «annen o zaman da hasta miıy- dı?» diye, soracaktı. Fakat çocuğu kendi haline bırakırsa daha çok şeyler öğreneceğini anlıyarak sustu ve Âyşe biraz durüp geniş bir nefesle küçük göğsünü şişirerek devam etti: alırdı. 'Anamın yanına bırakırdı. A - nam hep yatakta yatar, bana uzaktan — Köydeki bubamı ne edeceksin? â Timoleon Muameleci oğlu : A- . — Sonra akşama babam beni içeri| - bir garip garip güler amma hiç kuca - Ü L . VN Müflls Oskar cılıcyıııı ait sıra defterldir. Talep edilen Kabul edilen alacak miktarı miktar . L 5000 00 6000 6000 500 500 200 200 50 50 725 725 500 500 500 500 100 100 50 50 1100 1100 900 900 225 225 500 500 50 50 350 350 50 50 190 190 500 500 3525 2525 115 115 50 50 350 350 900 900 (1.46 4144 50 50 50 50 50 100,90 100,90 30 50 50 50 50 50 100 100 (700 g 1700 1044 KOĞ4 ) ) ) ) -(Devamı 9 uncu sayfada) Reddedilen Kay! '; miktar c ' 5000 iş 00 00 00 00 00 00 00 00 00 00 00 00 00 ç0 öğ 00 00 00 00 00 00 00 50 İ cf eğffi 00 00 00 F cpi sz5 - - ÇA 00 "T A 00 —- 00 00 00 Hakkı hapsin ist“î“’B lira kiranın mecüf” Ç üzerinden mumw. 4 âdiyen. İ ğına almazdı. Uzun saçları vardı. Ya- taktan dökülürdü. Gözleri senin gibi siyahtı. Yüzü benzemezdi. Bizim da- mın tahtaları gibi sarıydı. Sonra bir gün bir efendi geldi. Babamla konuş- tu. Anamı arabaya koydular. Beni de aldılar buralara geldik. Babamdan ay- rilirken çok ağladım. Onun da sarı gözleri dolu dolu oldu. Beni öptü, öp- tü. Sonra: «Hiç olmazsa seni yanım- da koyaydılar Ayşe, dedi. Yüreğimin yasını avuturdum.» Buraya gelince kocaman beyaz bir evde bir vakit o - turduk.. Dolu dolu hastalar vardı, Orada anamı gene her akşam gösterir- lerdi bana.. Amma sonra bir kaç ak- şam «gel gidelim yanına» desinler di- ye bekledim. Demediler. Bir gün dok- tor babam geldi. Anamın köye dön - düğünü, beni ona emanet ettiğini söy- ledi. İşte o zaman da çok ağladım. Doktor babam beni okşadı: «Sana başka anne getireceğim, sonra anne- nide köyden aldıracağız» dedi. Ben de sustum. Hem ağlamaktan da kork - tum. Ben ağlarsam doktor babamın da gözleri dolu dolu oluyor, beni göğsün- de sıkıyordu. Onu öyle görünce susu- verdim. O da bana yolda «sakin bun- ları evdeki anneye söyleme sonra seni sevmez» dedi. Ayşe sustu ve Sezanın kendisine a- teşli garib gözlerle baktığını görünce birdenbire ağlamağa başladı. Yavaş yavaş sızlanır gibi söyleniyordu: — Şımdı bab'm'* Sana bunları anlat” Ha rip oldu bak.. * Genc kadın silkir yapmıştı. Kcııll/al'"'ı göğsüne çekti. Çot yecanla onu göğ* j vaş yavaş rı*lll'lkıaıı — Hiç sn:ıy]eme”ı nereden haberi © köydeki sarı gözlü K yi konuşmıyacağ?? Ayşe içine ç göğsüne suruy'o — Bana dal"ıdw Seza guluıı’ıBedl — Sana darılif ğ Öbür annen koye i buradayım. Hiç * rına kızarlar B“? Daha yavaş ilâv€ — Baban da V" gı Bunu söylediktc’ gene dalgınlaşti: hakkak ki ölen 2P'Gal le çok seviyofdu'- y tığı zaman duyd” ğkJ di. Küçüğün ineS” pi leri anlatırken i'_'ı : nan ateş içine i$””, bir adam gibi $ söz na.mlmaz şeydl