müsveddelerini gösterdi. 10 Sayfa “ Son Posîa » hin tefrikası : 101 e TlE ddi — iKINCI KISIM — A R. Prenses Emımna kaşlarım çattır “Korkuyorum, dedi ihtilâl başsız kalacak, halk Çarlığı bırakıp birbirini yiyecekl, — Sonra.. başka Bir beyanname; — Ool.. Bu, çok enteresan.... Rica cileri, ameleleri, askerleri grev ilân'et-,ederim, Emma,. Bunlardan aklında meye sürüklüyor... Bu, daha fena.kalan parçaları söyliyebilir misin2.. Memleketin bütün kuvvetleri, bir andal — — Söyliyebilmek değil.. hattâ, ay- felce uğrıyacak. O zaman, düşman or- jnen okuyabilirim.... Çünkü; Çariçe duları da derhal girtlağımıza basacak. (bu, müsveddeleri bana verdiği zaman — Hiç şüphesiz... İtAnia) FE) gekii Çaroviçim kendizi — Daha sonra.. başka bir beyanna-. yi görmek istediğini söyledi. — Çariçe me de; aç halkı yağmacılığa teşvike! 4, h üsvedde defterini bana — Biraktı, çalışıyor... Depolarda yüz Binlerce ton | bi / © avdat edinciye kadar, bun - yiyecek ve içecek var; Bunlar, karnı-. 14,dan Bazılarını kopye ettim... Vaktâ mızı doyurmıiya kâfi diye, halkın. ca Bu hareketim, terbiye ve ahlâka biraz hassas damarlarına basıyor. aykırı düştü amma, ne yapalim.. Bi — Bu hepsinden fena... Eğer böyle iKeili arifesindeyiz. Belki, tarile I8 - bir hareket olursa, cephe aç kalır. İzım olur diye; bu işi yaptım ...Lütfen — Tabif değil mi ya?.. Dkiğn ya öönüanir. Yeri süsiri?. Kısa bir süküt devresi geçti. Prenses | Cemil, masanın üstündeki - çantayı Emma, kaşlarını çatarak ilâve etti: aldı. Prenses Emmaya uzattı. Emma, — Korkuyorum.. çok knrkuyovum..“cmml açarken; — gülümsiyerek Ce - ihtilâl, başsız kalacak... Her tarafta,| © g.. yüzüne baktı: tehlikeli bir anarşi başlıyacak.. a zaman| — Aziyim!.. Senin ruhunda, ne ka- Balk, Çarlığı bırakacak.. ve, birbirini dar coşkun bir aşk olduğunu Bilirim kıracak İFakat şu mektubları okumadan evve! — Pardon, Emma.. bir şey sarayım.. acaba hükümet n:ldüoiıuüym?.- çocuk anası olan.. ve tam kırk yaşın - — Hükümet mi?... Artık. idareden | 1 bulunan Çariçenin aşk coşkunluğu mes'ul bir hükümet — kuwvetii kalmadı (p / gn solda sıfir kalirsır... (Ak kü... Çünkü iş başında olanlat, bu vas| » zZiyet karşısında 'hiç bir şey yapamıya- caklazmı biliyorlar. Onun için sadece ihtilâli, silâh kuvvetile karşılamıya çar İışıyorlar. — Ya Çarişedi — O da, aym Ekirde... — E, “buna muktedir olabilecekler mi2.. — Hiç zannetmiyorum... Ve hat tâ.. İhtilâlin ilk dalgası altında ezile - cek varlığın, Çariçe - olacağını tah -| min ediyorum, — Acaba?.. — Bu hususta, en küçük Bir tered düde bile lüzum yok... Şimdi, Ben ne- reden geliyorum, biliyör musün?.. — Hayır. — Saraydanm.. hattâ, bizznt Çariçe - nin yanından... Onu, a kadar müte - essir. ver ümmüdsiz. buldum ki.. teselliye mecbur elidum. — Demek, vaziyetin — vahametini, artık e.da idrak etmiş, — Evet.. Evet amna; pek geç... — Pekâfk. Çariçe, ne diyari.. — N& diyecek?.. Kendini müdafaa | etmek istiyor... Vaziyetin. bu halel gelmesinden dalayı kiç Bir mes'uliyet kabul etmiyer. Bütüm kabahati, Ça - rın aczinde ve iradesizliğinde bulu - yor.. Onu, iyi Bir hükümdar yapmak & HRlüğ aha amar için çok. çalışım:. fakat muvaffak o i&:&'mw:_. dk lamadım; diyan var buseler...).. (Düm gece, seni dü - — Tühaf şeğ sana şunu söyliyeyim ki; damar) illetine uğramış olan bu ka - dın, dünyaya yalnız aşk ve şehvet i - çin gelmiştir. Hattâ; memdleketi kasıp kavuran, bütün dünyayı ateşler için - de yakan şu kahir ve kahhar harb bir le, onun nazarında, aşktan ve şehvet- tem sanra gelmektedir... Görüyorum ki,, bu sözlerimi. kabul. etmekte tered. düd. ediyarsun. Hakkın var. Eğer bu Mektubları gözlerimle görmeseydim, ben. de senin gibi düşünebilirdim. Fa- kat; hepsi de ingilizce olarak yazıl - mış olan tam dört yüz om sekiz 1nek> tub Çariçenin her an artan aşk heye - |can ve galeyanlarına en büyük şahidb dir... B mektublarm khemen hepsi de, şu cümlelerle başlayıp bitmekte - dir... Dinle... Dedikten sonra, çantasından çıkar diği notları okumağa başladı: — (Benim, en sevdiğim!..)... (Be- tnim_ yegâne servetim!..).. (Benim, cici güneşim!..).. (Benim, sarışın nu- suml.).. (Beni, eoşturan ruhum!..).. Bunlar, mektubların hitabları, ve baş> langıçlara. .. Bunlar da; sanları.... (Se- 'ni seven, minimini kamcığının, em ateşli L(Seııi. takdis ederirm. Senim azizelere benziyen çehreni.. o, Bembeyaz ger ıl—ııııı. © yumuk yumuk ellerini & Si z garib biz cümle.... (Allaha ısmar - tarihlerde Çaza yazdığı mıhü_hd,k meleğim... Benim,, kalbimin ka- ZİLLELEEN e eren eee sesesasece a. Cemil, dayanamadı. — Kalbimin kocası.. Bizim, eski ğ i$ (Vücudünün bütün sevimli köşeleri - Aksarayda: (Elem Pertev), Alemdare | bi, muhabbet ve aşkla aarar ve öpe - da: (Sırrı Rasim), Bakırköyünde; (Mer- | rim.) kemi, Beyazıtta: (WBelkasi, Eminönünder (| — Vay canına. Azizim Emma.. CA Sinasyanı, Peserder — CEmilyadir, || Bu kadin, Biz imparatoriçeden. ziyade, Kareşsümrükter (Swaçı, Müçükpemrda: || zek mektupçusu. #Hucare Bulüsi), Bamacya Kocumuslalk— — E. Hakikaten de öyle... Zaten pöyadlac Radwani, Şehremihindir (A- Cemnin, Şehzadedaşında: (İsmatl Huk- Ka B veğlr cihetindekler: alada: (Hüzeyin Hüsnü), Hasköy- Barbut), — Kasım; Wasıtı, hiyede: », Şişlide; Aselyan), (Limanciş dine bağladı. Onu, bütün tahakküm ive izadesi altına âldi ...Şimdi bak, sa-| İna hükümet işlerine dair biz: mektub okuyayım. Bu kadının; resmi. işlerle, kalb işlerini birbirine nasıl karıştırdığı- mı anlıyacaksın.... Dinle.... (... Bütün anlatmak. istediklerimi: ilade için, ke - İşada: (Della Suda Tüaksümdo: (Na yar Ü küdar Kadıköş ve Adalardakiler: | lima bul amıyorum, Kalbim. T”zükadada: (Merkesi, Tüybelidör || dereerde doludur. (Yurrt, Kadiköy Pasat yoltmda (İrat a Muüb'sri, Modada: (AMâcdüğm, Üsküdar l Hührhorda: tİmrahori. L (Arkası var) (9 Çarigenin, an — gevgplli ( dav> donĞr Jlk. SON POSTA « Som Posta » nin Tarik? Tefrikmer » 401 — Bu adamı cezasız mı bııakan;ıkîmck için kendine gığvcn:üliyur mu sınız? — Yarın düşünürüz bu işi, * Eztesi sabalhı Sama erkenden uyan- mıştı. bler zamankinden çabuk giyin- i.. yanına. Uban't ve zenci uşaklarını sun? Ölüm mahkümu bizdenbire şaşala- di: — Ne o..? Benimle güreşmek mi » tiyorsum? — Öyle ya. Mert insanlar için gü - (buselerini ve okşamalarını kabul et.).. | şairlerin bile aklına gelmiyen Na salklırmak iatiyacekler. Ü Vi ha ü leye ha Bey ada iye yeklü akiu. madene gittiler. İşciler ocaklarda yeni: işe başlamış - Uran biraz ilerdeki> bakır ocağı- vım başında ayakta duran üç işciyi gös- lardı.. tererek, Samanın kulağınaz — İğşte bu adamlardı.. Diye seslendi. Sarma işcilerin yanına sokuldu. Bun. ölüm — mahkümuydu. ıîımı bir güz önce bunlardan - birine bugün beş | EYu Başında su: vermiş ve dinlenme- ların üçü de sine müsaade' etmişti. Mahkümlar Samayı görünce birbir- lerine bakışarak: — Acaba bu sabah neden erken gel di? Diye söylendiler, Sama mahkümlardan. ilk önce tanı> dığı adama sordu: — Rengin bugün çok sarı.. masın. ? Mahküm birdenbire irkildi: — Bunu; - hayatta —iken. babam bile sormamıştı bana,.. Hayır, basta değilim. — Ya neyin var? Muztarip. görü - nüyorsun? Karmın. mı aç yoksa.. — Hayır, mellâ! Hayır.. ben muztaribim.. ne de karnım aç... ne dandi: Burada. Ona kızgınım ben. — Neden kıymak istiyor Bana? Ne yapmışım ben ona?.. — Ne mi yaptın? En büyük fenali- Bi yaptım sen ona! Fakat, Bilmiyerek.. Sama hayretle mahkümun yüzüne bakıyardu. İşçi bacağındaki zincirleri gösterdi: — Ona hayatı sevdirdina. yaşmmak. /zevkini. verdint! Halbuki o, bunday sonra elli yıl da yaşasa, gene - hurada dı şimdi onda. Bende de — uyandı ya.. bele şu. zincirleri ayağımdan bir çöz- yseler. Artık ölmek istemiyorum ben de. Sama kendi kendine: — Tankut doğru söylemiş.. bu he- rifler şımardıkcaa her şeyden önce ha- Diye mırıldanzak bir kaç adım i — Hangi ocakta çalışıyor o..) — İşte şuzacıkta. Ve gözlemini sa « na dikmiş, aç kurt gibi bakıyor..! Sama yüksek sesle bağırdı: — Heyyyt.. Bana bak. Buraya gel bakalım! Sen misin beni öldürmek is- Bu kadin, bu. sözlerile zavallı Çarı ken- tiyen Tashktüe İri boylu, uzun siska bacaklı bir a- dam, baldırlarına dolanan zincirleri tarıyarak Samamın yanına yaklaştı. « — Benim.. ne istiyorsun benden? Şimdi de alây etmeğ sar Benimle:. ? Sama belindeki kılıcını arkasından | taşacali | gelen zencilerden. birine uzatltı.. mahküma dönerek: — Bak, dedi, kılıcımı da attım.. ya- nına senrin gili silâhmz ve çıplak alü. rak geliyonum. Namnl, Benimle hasta Ve elinden kazmayi atarak Murl - — Senin gibi temiz yürekli Bir ada- ma kıymak istiyen. Bir arkadaşım var| öleceğini biliyan Hayuat sevgisi uyan-- Fakat; ben, onum gibi tekrar hayatı seve diren adamer öldürmek değil, kabilse; snik önllği binekl, Berağek, Beiça| mi geldin yok « ve| Teşmekten başka bir yol var mı? Han- gimizin sırtı yere gelirse, o ölümün kucağına düşer. Bir insanı arkasındun veya haberi yokken vurmak, insar - tir zadirü Bubi | Halipelill : demsenler mi? Haydi çık meydemna bakalımı. da — silâhsız — olarak insanı arkasından merd zabit önünde Baynunu bükmüş bir tazı gibi, elleri göğsünde ve hare - ketşiz duruyordir. Bütün düşündük - lerine ve söylediklerine pişman oldu - “gilerden belliydi. Sama: GENÇLİĞİNİ çe Viyanada bir tıp mecmuası, dün- yayı hayrette — barakacak fennin son. zaferini ilân — ediyor. Buru- Şşaklukların yalmız — sebebi zuhuru » değil, izalir çaresini de Bulmuşlar- dir. Anneler, hattâ büyük anneler, “arlık gençlik zamanlarındaki - taze ve açık tenlerine kavuşabilirler, S0 ve G0 yaşlarında olan kadınlar, gençliklerindeki yumuşak ve bu- ruşuksuz bir cilt teminine muvaf- fak olabilirler. Buruşukluklar, ih- tiyarladığımız vakit zuhura gelir, cikiş; Bazı canlı ve besleyici un - surları kaybeder. —Bu unsurlar, şimdiki kemali itina ile intihap e- dilmiş genç hayvanlardan — istihsal edilmektedir. Bunlarla cild heslen- diği takdirde tazeleşir ve gençle - şir. .to; Viyana Üniversitesinde profesör Doktor Stejskal idaresin- de yapılan keşfin şayanı hayret se- mereleri bu profesörün keşfinin NU Yazan : Mahkümlardan biri Samayı öldür! kalktı: “Bana büyük fenalık ettit bi güneşi gösterdin hayatı sevdirdf' e l Şimdi ayağındaki Sama kılıcımı uşab'arından binnıîgüzclliklcre karşı verdikten sonra, mahkümlarım arasın- uyandı, Kendimi dolaşmağa insanlar arasına n başlamıştı. Kendisini öldürmek istiyen Bu duyguyu bende ğit mahkümun dili mi tutalmuştu?.. Bey- | dunuz! Siz gelm ind nine inme mi inmişti? Samanın: aBir|lara sabah karanlığ arnbl vurmak insanlık şamüstü ortalik Kari mıdir? Buna kahbelik demezler mi2» 'vada çalışan.. dünyaç, n İcümlesile biten — sözleri, ınılıkı“ımunâmiyen bir inganditi- kafasında canlanan ve yerleşen fikir- (ce bana dünyayi *"w"_ leri, coşkum bir sel gibi nasıl da kö -| terdiniz! Ben mast künden yıkıpı devirmiştil O şimdi bu | affett. İdı: | ğw helinden ve yüzünde beliren çiz - görmekten mahrum Bir doktorun cazib FK Solmuş ve buruşmuş bir iADE E REOSİL Öksürük; Nefes darlığı; S9” alğınlığı ve Göğüs nezlale»“'U f sizi kurtaracak en eyi ilaç ” Her Eczaneden israrla isteylr.” Celilt — Hoydi, dü:ü:;'v goml Diye bağırıyordu. - yf Ölüm mahkümü 1 maştı.. Birdenbire Samanif di: — Beni ıffdğ karı hâlâ yürüyenm € Ne yaptığımı, ne © rum. Dünyaya ”M v M K Hu M I ' Sama mahkümül * , — Haydi, işine ;f,d tada bulundukça *" » TI birkaç hafta görünmüş ol (yağsız) beyaz kremini kull;n'/ / eritir, açık j en sert bir cildi 4 latır, ve MIM