22 Ağustos 1936 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 8

| — Posbıyiık amca yüzme öğreni - yordu. Bir gün tulumlarla denize girdi. Hohlıya hoplıya yüzmeğe başladı. Bu sırada bir Martı.... 2 — ...gülerek tulumlara yaklaştı, bir gaga vuruşta — tulumun birini —patlattı. Posbıyik amca — kurtulmağa çalışır - ken... 3 — ...diğer tulum da büyük bir gü- —e eee Geçen gün — tramvayda bir çocuk arkadaşına bir hikâye anlatırken duydum. Pek hoşuma gitti. Hikâye- yi çocuğun —ağzından size de yazıyorum.. «Biz denize girdik mi İ balık gibi çıkmak bilmiyor. duk. Yemeğimizi de plâjın para sıfırı tüketti. Denize uzaktan bakıyor- duk.. geçirdiğimiz güzel günleri anıyorduk. Baktım ki olacak gibi değil Selim ile Tah- sini çağırdım «bizim halimiz ne olacak?.. Koca yazı böyle beş parasız mı geçirece » Giz?., Benim aklıma bir şey geldi. Onu ya- parsak belki biraz para kazanınzn de -|bir göz bağcılık yapacağım» diyerek boş dim.. Bir balıkçı çocuğile de anlaştık.. O- nun iki kayığının üstüne tahtalar koyduk. Sahne gibi yaptık. Selim bir yerden bir kı- tık keman buldu. Bir kaç hava çalmasını biliyordu. Deniz kenarında bir kaç eğlence vermeğe karar verdik. Adımımı da «Gel Gülelime koyduk.. kendimiye göre bir de garkı uydurduk.. etrafa epey kalabalık top- ladık.. evvelâ şarkımızı söyledik.. Sonra — Ozlum kaç balık yakaladın?., — Bir tane şimdi yakalarsam, ondan | *ütdük, sesimizi akord ettik. Gramofonun | şer kuruş veririmx demesin mi sevincimiz. #onra da bir tane daha yakalarsam ki ola- | *esi çıkmağa başlayınca biz de ağzımızı aç. |den uçacaktık.. İyi para yaptık © yaz..p cak. / Denizin dibindeki Altın sandığı Tültü ile patladı. Şimdi Posbıyık amca denizin dibine doğru inerken — balıklar gülüyorlardı. 4 — Posbıyık amca ine ine nihayet denizin dibine kadar indi. Birdenbire bir sandığın kulpunu yakaladı. Düştüğü yer bir balık ağı idi.. 5 — Ağ birdenbire kalktı. Yükselme- ğe başladı. Posbiyik amca sandığın kul- ben dans edecektim. Fakat #abnenin or - tasında adım atar atmaâz tahta kıtılmaz ve ben denize düşmez miyim?.. Herkesten bir kahkahadır koptu. 'Tahsin benim ayıbımı kapatmak için he- men ikinci numaraya geçti.. aŞimdi size bir kovayı aldı. Sondık gibi bir şey vardı. Ona yaklaştı. eŞu boş kovayı bu sandığın üstüne kapatacağım, bir dakika sonra kal- dırdığım zaman altlından bir tavşan çıka- cak» dedi. Kovayı kapattı. Selim sandığın altına girmişti. Tahsin kovayı kaldırdı. O- radaki delikten hiç belli etmeden tavşanı gösterecekti.. Tahsin bir dakika sonra ko- vayı kaldırdı. Altından tavşan yerine Seli- min başı çıkınca kendi de şaşırdı. Etralta- kiler gülmeden katılıyordu. Hele Selim «ne yapayım tavgan kaçtır deyince herkes büs- bütün gülmeğe başladı.. En'son numarada da Selimle ikimiz bir şarkı söylüyecektik.. Daha doğrusu biz söy liyecek değildik. Arkadan Tahsin gizlice gramofonu kuracak, © şarkiyı — okuyacak biz de söylüyor gibi ağzımızı açıp kapıya- caktık.. Söyliyeceğimiz şarkı da Çanakkale İl Oynıyalım!.. punu birakmıyor, korkudan . titriyordu. 6 — Nâayet balıkçılar çeke çeke ağı çıkardılar ve hepsi birdenbire hayretle bağırdılar. Ağın içinde Posbiyık amca sandıkla beraber duruyordu. 7 — Gemiciler, Posbıyik amca - ile sandığı açınca, sevinçten bayılmak de- Tecesine geldiler. Sandık ağzına kadar altınla doluydu. Top dokunsa.. Oyuncular ikiye ayrılırlar. Meselâ: On kişi oynuyacaksa beş bir tarafta, beş bir tarafta olacak. Aralarında on metre kadar bir aralık bırakacaklar, karşı karşıya dizilecekler.. Dolu boşla, oyu- na evvelâ hangi tarafın başlıyacağı an- laşılır, Oyuna başlıyan taraftan bir oyuncu topu karşı sıraya atar, Karşı sıradaki- ler hiç yerlerinden kırnıldamadan topu tutmağa uğraşırlar. Şâyet tutarlarsa bir sayı kazanırlar. Tutamazlar da top birinden birinin bir tarafına dokunsa ©o çocuk karşı tarafa geçer.. sonra top öteki tarafa verilir, ve böyle sıra ile oy- nanır, Tâ bir tarafın oyuncuları öteki tarafa geçmiş oluncıya kadar.. Bu çok eğlenceli bir oyundur. Bir deneyin. Hattâ bunu denizde bile oy- nıyabilirsiniz. parça Çanakkale şarkımı —değil, kalabalık cazbantlı bir forkstrottu. Şaşırdık. Etraf gülmeden kırılıyordu. — Tahsin yanlışlıkla başka bir plâk koymuştu.. —E, bittik. Bu kadar rezaletten sonra artık kimse — «Gel Gülelim» i seyretmez dedik. Herkesin şap- kalarımıza koyduğu paraya bile' bakmadan bir köşeye çekildik, Derken kalabalığı yara yara şişman bir adam yaklaştı. «Çocuklar bugünkü prog- rarmınız pok hoşuma gitti. Banim bir bah - çem var. Her gün öğleden sonra gelin ay- garkısıydı. Biz hazırlandık. Öksürdük mök- tk. Öylece de açık kaldı. Çünkü çalınan ni programı orada verin. Her birinize elli- Çocuğun hiküyesi burada bitie ” BENN Sapkam, paltom, süpürgem ber şeyim var.. Fakat gene eski püskülüğüme herkes şaşar.. Düşmanlarını ürkütürüm, hiç üzüntüsüz.. Ben kimim acaba?.. Belki de bu sa- tırlardan bir çoğunuz anlamışsınızdır, belki de anlamamışsınızdır. Her ney- se, beni daha iyi görmek istiyorsanız, şu resimdeki parçaların her birinin et- rafını oyup çıkarın.. sonra onları yan- yana getirerek benim kim olduğumu meydana çıkarın.. parçaların her biri« nin yerini bulduktan sonra altlarını zamklayıp bir kâğıdın yahut bir mu « Geçen b!lmccemlıd? Kazananlar 13 ağuıstos tarihli bilmecemizde birinci 44 Üüncü mektep 389 Macit Belgin kazanmıştır. Ta « Khli okuyucumuz « İa İstanbulda — bu- lunan diğer kaza « pazar « tesi pergenbe gün- leri öğleden son « za hediyelerini biz « zat — idarehanemiz- den almaları lâzım- dır. Taşra okurla - nanların bilmecemirde Geçenki bir fitbel topu kazanan Beyoğin ilkmektebinden mmizin — hediyeleri — 230 Sabiha Muhiddim posta ile gönderilecektir, OYUNCAK İktisat Vekâleti Zât — İşleri Müdürlüğü Zekiye kızı Günay Aktuğ, İst. Erkek Lisesi 1/C den 802 Halük Karaca, Zonguldak Kılburnu gazinosu eshibi oğlu Naci, Pan « galtı Altın Bakkal Bübil sokak No. 62 de Suzan. DOLMA KURŞUN KALEM Beyoğlu 15 inci mektep | den Sabiha Taşkun, Fatih Eaki Ali Paşa Mütercim Â- Bu Haftanın Bilmecesi kavvanın üzerine gıradile yapıştırın.. |yollayın. Ben güzel değilim ama isminizi, adresinizi yazın. Gazeteye|gayet güzel hediyeler yollıyacağıl: ikramiyemiz olan bir mektep çantasımı İst. | yaşıyan bir cins kaplumbağa vardır. ? (nun tuhaf bir hu - EYİM?.. Yumurtalarını sırtındA Taşıyan kaplumbağa Havuzlarda, göllerde, — dürgün mi tepki — yesimde bidir. — Yalnız bu- yu vardı. Yu - murtalarını — havu- zun dibine yu - murtlar, Sonra erkek kaplumbağa bü murtaları ayaklarile havuzun dibinde? rer birer alır. Dişi kaplumbağanın 4 yerleştirir. Oradaki deri yumuşak © için bir zaman sonra yumurtalar İçefi mülür. Üzerlerinde de bir zar büyür. f lece kaplıumbağa tâ yavrular meydank kıncaya kadar yumurtalarını sırtında sım sokak 13 Nuran Akınözü, Beyoğlu Pülşeri Fransız mektebi 20/25 Şefika & poğlu, Sultanahmet Üçler mahallesi malı çeşme sokak 7 de Setki Elçin. DOLMA MÜREKKEPLİ KALEM Davutpaşa ortamektep 69 Hüenü Ö yalçın, Samatya 43 ünecü mektep 173 fide Hösnü, Gedikpaşa Esirci Kımıl sokak 12 de A. Mahmut, Çapa Kız lim mektebi 2/A dan 435 Mebruke- (Arkası var) sil ' LA ...!..-_!Z_..l;ll'_F_l_l_!!'f_îJ"!l' SOL 2FPFFAET P. REF7 4 £ n 5İ ( ! Zy 3 y y v .P P RE