29 Haziran 1936 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3

29 Haziran 1936 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

29 Haziran SON POS'!'A TELGRAF HABER Siyonistlerde İngiltereden şikâyete başladı Kudüste bey_aı_ıîüıerîı;ğ l;eynîme çıkarılıyor - Yahudiler mes'uliyeti İngiltereye yükletiyorlar Kudüs, 28 (A.A.) — Yüksek arap komitesi, bir beyanname neşretmiş - tir. Bu beyannamede İngiltere hükü - meti yahudi muhaceretini durdurma- dıkça ve bir arap hükümeti vücude ge- tirmedikçe normal şeraitin tesis etme- sinc imkân mutasavver olmadığı be - yan edilmektedir. LERİ İngilterenin yeniden Silâhlanması isteniyor masının memleketi anarşiye sevketmiş olduğunu bildirmektedir. Hükümetin zaafı, kıyam erbabını teşci etmiştir. Be- yannamede deniliyor ki: Bununla beraber hükümetin bazı icraatını takdir ediyoruz. Meselâ Ya- budi muhaceretinin himayesi gibi, bu Siyonist icra komitesi de bir beyan- | himaye, araplara hükümetin cebrüşid- hame neşrederek İngiltere hükümeti -|det karşısında boyun eğmiyeceğini is- Hin sarih bir hattıhareket sahibi olma -|bat etmiştir. Fransız ordusu süratle makineleştiriliyor Muharrir, İngilterenin ihtiyat akçesini silâh ve makineler idhalâtında kullan- masını istemektedir. Yunan - Yugoslav ticareti Belgratta cereyan eden mü- zakereler akim kaldı Atina 28 (Hususi) — Yugoslavya ile Yunanistan arasında yeni bir tica- ret mukavelenamesi imzalanması için Belgrat'da cereyan etmekte bulunan Milli Müdafaa Nazırı Daladiye dün sosyal müzakereler — şimdlük akim — kak demokratların ziyafetinde bir nutuk söyledi mıştır. / Gazeteler buna — sebep Yü SA Ka v aati goslavyanın — Yunanistandan la- Paris, 28 (Hususi) — Milli müda-;ruz. Hava ve deniz kuvvetlerimiz de |cağı olan kırk milyonu mü faa nazırı bugün radikal wıry—ıliılleıııünden güne kuvvet bulmaktadır. tecaviz drahminin — döviz Her hangi bir taarruz karşısında |© ret mukavelesinin müddeti bir ay daha uzatılmıştır. Kral Atinaya döndü Atina 28 (Hususi) — Kral bu sa - bah Selânikten buraya gelmiş ve Pi - rede başbakan ile diğer bakanlar tara- fından karşılanmıştır. tarafından verilen bir ziyafette milli 'müdafaa nazırı M. Daladie umumi? va-| Fransız ordusunun cumhuriyet top - ziyetten bahsettikten sonra milli mü -| raklarını muvaffakiyetle müdafaa ede- dafaa işleri hakkında izahat vermiş -| bileceğine emin olabilirsiniz. İtir. Almanyanın silâhlarıması meselesi M. Daladie Fransız ordusunun gün-| — Londra, 28 (Hususi) — Avam ka- den güne kuvvet bulmakta olduğunu, | marası yarınki toplantısında Alman - cumhuriyet ordusunun her an vatani|yanın silâhlanması meselesini görü - müdafaaya hazır bir vaziyette bulun -|şecektir. Taplantıda Baldvin'in - bir Buğunu söyledikten sonra demiştir ki: |nutuk söylemesi muhtemeldir. Kabi- «Ordunun makineleştirilmesi — için ne yarınki toplantısında dahili işleri Bükünetle, fakat durmadan çalışıyo - | görüşecektir. Çekosl&vakyada Suikastçı değil akalliyetler işi | dolandırıcı imiş... Bir Macar gazetesi son |Yunanistanda yakalananın kabul edilen kanundan bir hapishane firarisi şikâyet ediyor olduğu anlaşıldı Peşte, 28 (A.A.) — Pesti Hirlap Ki ; Atina, 28 (Hususi) — Makedonya gazetesi, Çekoslovakyada son kabul o- tü Vat Fizimsdk BVi odi > lunan devleti himaye kanumundan bahsederek bu kanunun Çekoslovak - len Yugualnvy.—ı tebasından Rotolf IJT yadk yükeyilk bütün akelkyotlerin toarl rtin Yöğoslavya Erali Aleksandı'ı hasım istihdaf eylediğini yazmakta ve M Eıdhıu;ı çete teşkilâtına Sun ” hükümetten — akalliyetler " hakkında| "UP oduğu hakkında çıkarılan şayiayı € " : he | tekzip etmiştir. YUD0 da alzedilen moshedelerin barii- | “yevilf edilesi Rotolfbir takım do İ:;';'::ık:::;îfi);::î'ıj:nnına M İlandırıcılık meselelerinden dolayi mev- — - kuf bulunduğu Zagrep hapishanesin - Başbakanımız — Va saanmıştür S Tayyare İle Geldi Gazetelerin aldığı haberlere göre Ro- HLi b n a tolf tutulduğu zaman sarhoş bulunu- şbakan İsmet İnönü dün tayyare AA Hrz ü aat nn lar lli Tzi | B D KLCDİN SĞ AĞN el hava meydanında Vali Muhiddin Üstünd ehemmiyetsiz bir demiştir. ile İstanbul kumandanı ve saylavlar tara- fından karşılanmıştır. Başbakan otomobille doğruca — Floryaya gitmiş, Cumur reis — Atatürk — taralından kabul edilmiş ve Atatürkün misafiri olarak Floryada kalmıştır. Kral Yugoslavya kral naibi prens Pol ile mülâkat ettiği hakkında çıkan şayianın tekzip edilmesi üzerine Selâ- dirler. Kral, Yugoslavya - Yunan hududu- na yaptığı ziyaret esnasında Yugos - lavya arazisine girmiştir. Yugoslavya hudut muhafız kıt'aları zubaylarından bir yüzbaşının ricası üzerine kral ya - verleri ile birlikte Yugoslavya hudu - dundan iki yüz metre içeriye girerek Yugoslavya hudut kıt'alarını teftiş et- miş ve gördüğü intizamdan dolayı ku- mandanlarını tebrik etmiştir. Yuman ordusunda — , Atina 28 (Hususi) — Askerf şah yetlerin noktai nazarlarını kabul ettir- mek için faaliyette bulundukları hak- kında bazı gazetelerin verdikleri ha - berler üzerine beyanatta bulunan baş- bakan Metaksas orduda tam bir itaat hüküm sürdüğünü söylemiştir. Atina 28 (Husust) — Tütün ve si- gara fabrikalarile işçiler arasında hü - sule gelen itilâf üzerine Piredeki tü - tün işçileri grevine nihayet verilmiş - tir. şeydirn Her halde ilk defa işaa edildiği gibi or- tada bir suikast meselesi olduğuna ina- nılmaktadır. Leh hükümetine selâhiyet Varşova, 28 (A.A.) — Leh diyeti * ö 5<3 ile ayan meclisinin içtima devreleri s0- İzmirde resim sergisi — (, emiştir. Bu devrede de hükümete İzmir, 28 (A.A.) — Çocuk Esirge-|tatil müddeti için fevkalâde selâhiyet- me Kurumu himayesinde olarak İz -|ler verilmiştir. Yeni meclisler, - âdi mirpalas salonlarında bir tesim sergisi (içtimalarını teşrinisani veya kânunu - açılmıştır. evvelde aktedeceklerdir. ki ahbap çavuşlar İzmir - Istanbul Hava seferleri başlıyor İzmir, 28 (A.A.) — İlk posta tay- yaresi dün akşam geç vakit Gaziemir istasyonuna inmiştir. Bu tayyare An- kara hava istasyonundan kalkmış ve İstanbula uğradıktan sonra İzmire gel- d Tayyare ile gelen üç pilot is- tasyon yapılmak üzere münasip bir a- lan arayacaklardır. nik gazeteleri şu malümatı vermekte - Gizli toplantıdan çıkan diplomatların peşinde (Baştarafı 1 inci sayfada) Pol Bonkur ile Tituleskunun ve Poli * tisin Muayyen bir istikamet tutturdukları yoktur. Fransız, Rumen ve Yunan ga: tecileri aym ayrı birer köşebaşını tuta: Bu vatandaşların teması üç beş dakika sü- rer, sonra gazeteciler kendi diplomatları - n bırakarak yabancıların peşine düşerler. Koridorda, merdivende, asansörde veya parkta bir koşuşmadır, başlar. Bu, bir ha- ber avlamadır ki ekseriyetle kartoş boşa yanar, söylenen cümle yüzde doksan do - küzı — Şimdi Kommunike çıkacak okurüu- nuzdan ibarettir. A K aN S0 NSD A AMĞ İT DA L TLRMKA Amerika cumhurreisi Roo - | sevelt ve Amerikan halkı B undan bir kaç gün evvelki bir yazımı, Amerikada fi'len başla- mış olan riyaseti cumhur seçim mü - — cadelesine tahsis etmiştim. Elyevm bu mevkiü işgal eden demokrat partinin namzedi Roosevelt ile Roosevelt'e kar- şı cumhuriyetçi partinin mümessili a- larak ileri sürülen Kansas valisi Lan- don'un vaziyetlerini gözden geçirmiş- yasıflar yekdiğerinin - tamamen ir, |tim: Mevzuun ehemmiyeti, beni, bu- ikisinden de sinirlere hâkim olmakla iç|gün dahi, bu meseleye avdet etmiye hisleri yüzden belli etmemek kabiliyeti is-|mecbur ediyor. Çünkü dava, bir parça tenir. Vaktile işitmiştim, Fransada mı, A-|da yeni ile eskinin kavgasıdır, ve bu merikada mı bilmem bir kumarhane var-|iki kuvvetten hangisinin galebe çala - mış, oyuncular masa başında yer almadan 'cağı, merakla beklenecek bir hâdise « evvel yüzlerine siyah birer maske geçirir- |dir, lermiş. Diplomatlar bu usulü henüz kabul| — Landon çok mühim bir şahsiyet de- etmediler, Müzakorede ve gazeteci kar -| Şildir, - Cumhuriyetperver — partinin şısında yüzleri açıktır. hislerini gıı'le'mq": muvaffak olmuş ileri gelen idarecile - çalışırlar. Dudaklarında ber zaman için gü , A ATSER lümseme vardır. Bizim de gayretimiz bu| "ibdendir. Fakat Roosevelt gibi ne fi - gülümtemenin 'zoreki elüp olunduğur ae kirlerinde, ne df.ühnıyrlındc sihri fü- sun taşıyan bir kimse değildir. Halbuki Roosevelt, bambaşka bir âlemdir. Bir defa, iş başına geldiği zaman, aldığı şu veya bu tedbir ile memleketini, mu * hakkak görünen bir felâketten kurtar- mıştır. Her ne kadar cumhuriyetçi kurt ile mücadeleye girişmiş — ve onu, kendi iktısadi prensiplerine boyun eğ- dirmeye çalışmasına rağmen bu te « şebbüsünde muvaffak olamamışsa da, Amerikanın bugün geri gelen refahı- nın bu gelişinde bir âmil olmuştur. Her ne kadar Amcrikan cumhuriyetçileri, onun bu işte, bir hissesi olamıyacağını, tabit iktısat kuvvetlerinin inkişafı sa- yesinde bu refahın yeniden elde edil « diğini söylüyorlarsa, bu sözleri, her halde kıskançlık eseri addedilmek ge- rektir. Hasımlarının, bu adama, bil « hassa hücum vesilesi olarak ileri sür- dükleri şeyler şunlardır: 1 — Amerikan prensiplerine aykıri olarak hariçle fazla alâkadar olmak. 2 — Şahsi hayata devletin fazla mü- dahalede bulunmasını teşvik etmek. 3 — Bir Amerikan mataı: olmiyan sosyalizm ve komünizm seslerine ku - lak kabartmak ilh.. Yemeğe oturuyorlardı, karşıma Politis| — Orta tip Amerikalı, bilhassa muha - çıktı: fazakâr fikirlere fazla bağlı olduğu — Mülâkat istiyorsanız hay hay. Fakat | için Roosevelt'in bu defa fazlaca müşe — © bir kaç gün sonza, lâf atacaksan yemekten | külâta maruz kalması beklenilirse de tonra hemen buyurunuz, hazmi kolaylaştı-| »| çok tutan gençlerle emekçi halktır. Binaenaleyh onların kesafe -« tinden kuvvet alıp hasmını yenmesi hiç te uzak bir ihtimal değildir. Selim Ragıp * İyi diplomatla, iyi pokercide lamıya masruftur. Meselâ bugün çarşamba, — konferansın dördüncü celsesinden çıktıkları zaman ben diplomatlarda düşünceli bir hal sezer gi - bi oldum. Filhakika projenin en mühim maddesini konuşmuşlardı, ve derhal birisi Sovyet, diğeri İngiliz iki tezin karşılaştı - fanı görmüşlerdi. Sovyetler Karadenizin husus? vaziyetine mebni, yalnız sahipleri arasında kullanılabilecek, kapalı bir doniz olarak kalmasını istiyorlardı, İngilizler ise Karadenizin diğer denizlerden farksız ol - duğunu iddia ediyorlar. Bu denize de u- mumi kaidelerin tatbik edilmesi lâzım gele- ceğini söylüyorlardı. Mesele sulh zama - nında Akdenizden Karadenize — geçecek, Karadenizle alâkasız devletlerin harp ge- milerinin miktarı ile Karadenizden ÂAkde- nize çıkacak Karadenizle alâkalı devletle - rin harp gemilerinin hiç bir takyide tâbi ol- mamasındaydı. Lord Stanhap bu mesele münasebhetile Londradan talimat istediğini söyledi. Mad- denin müzakeresi de talik edilerek işin alt tarafına geçildi. İşin bu alt tarafı o kadar ehemmiyetsiz şeylerdir ki okunmaları, bi- rer birer komisyonlara gönderilmeleri çok sürmedi ve toplantıya nihayet verildi. K — Hayır ekselâns, ne biri, ne de öteki. Sadece, perdeler inmiş, bahçeyi göremi - yorum. Siz dışarıdan geliyorsunuz. hava - nin nasıl olduğunu soracaktım. Güldü; . — Dün güneş vardı, bugün gök biraz bulutla, fakat eminim yarın tekrar berrak olacak. Rusyada yeni e kanunlar İsmini yazmıya mezun değilim: Derin görüşlü bir diplomatın sözünü kaydede - yim: — Yeni boğazlar mukavelesi hakikatte yalnız iki maddeden ibarettir. -Birincisi Türkiyenin bu iki geçidi dilediği - şekilde tahkim edebileceğini anlatır. Bu madde iti| — Moskova, 28 (A.A. )— Çocuk dü- razsız olarak, kabul edilmiş sayılabili. — |şürmeği meneden kanun intişar etmiş- — İkinci madde ise harp ve sulh halinde|tir. Bu kanuna göre, ebeveynin sıhhati boğazlardan geçecek ecnebi harp gemile- | icabı olanlar müstesna olmak üzere ço- rinin tâbi olacakları vaziyeti anlatır ki, her| cuk düşürmek ağır cezaları müstelzem- delege tarafından başka başka yazılmak -İdir, Altı ve daha yukarı çocuğu olan hedliğ. ailelere devletce tahsisat verilmektedir. Boşanma takdirinde.her baba bir ço - cuğa ücretinin dörtte birini, iki çocu- ga üçte birini ve üç ve daha yukarı mikdarda çocuğa da yarısını nafaka 0- larak verecektir. Hitler Şmeling'i ve karısını — Sebep! kabul etti — Tevfik Rüştü Azasa, yahut ta Me -| — Rorlin, 28 (A.A.) — Hitler Alman nemencioğluna sorsak cevap alamayız da boks şampiyonu Sehmeling ve karısı - eĞ İm kabul ederek yemeğe alıkomuştur. Boşınma_ takdirinde her 5) baba birçocuğuna kazan- — — cının dörtte birini verecek — — * İstanbullu bir meslekdaşım : — Birinci madde kabul edildikten ve emri vaki hale geldikten sonra ikincisi vız gelir, diyordu. — Acaba hakikaten öyle mi? — Bahse girişelim, ne sen kaybeder - sin, ne da benb | Yalnız teknik ko er toplandılar, ça » Ğ ğ hıştılar. Bu çalışmanın teden ibaret ol « kıma göre de dinlenmiye çıktılar, O kadar | 4 x p Socaremnız söyliyemiyeceğim.. Od yorgun görünüyorlardı ki, ben bu ikinci| , da henüz elle tutulup şekle konulabile » — şıkkın doğrü olması ihtimalini daha küv-| CK kir madde mevcut olmaılığına güce — vetli buldum | çalışmıya 'karşılıklı hasbihol demek daka doğru ©) * Yemek bitti, baş murahhaslar bir bakı- ma göre kulis arasında Çalışmıya, bir ba - * Öğleden sonra umumi taplanlı — yök. b ada D e Ğ CÜ " SKi n lit

Bu sayıdan diğer sayfalar: